Kunpimook uzaktan, kitabı ile okulun bahçesinde oturan Jackson'a baktı. O kadar dikkatli okuyordu ki Jackson, Kunpimook bir kitap olmak istedi.
Kunpimook onu o kadar çok seviyordu ki, sadece bütün gün onu izleyebilirdi ki zaten yapıyordu. Onun olmak dünyadaki en çok istediği şeydi. Neredeyse iki yıldır onu seviyordu.
Jackson başını okuduğu kitaptan kaldırdığında onu izleyen çocuğu gördü. Ona en sıcak gülümsesini sunup el salladığında Kunpimook utançtan sadece ona bakakalmıştı. Sonuçta Jackson Wang ona gülümseyip el sallamıştı.
Kunpimook yavaş yavaş ordan uzaklaşırken Jackson Wang sadece arkasından bakıyordu. Tam o gittiğinde yarım bıraktığı kitabına geri döndü.
Kunpimook eve gidip Jackson'ın fotoğrafıyla konuşmaya başladı. Bunu her gün yapardı. Onun resmi bir günlük gibiydi onun için. İçinden her geleni derdi.
"Bugün yine çok odaklanmıştın kitabına. Ve o gözlük sana çok yakışıyor biliyor musun hyung? Acaba ne tür okuyorsun.."
Kunpimook gittikten bir kaç dakika sonra Jackson de kendi evine gitmişti.