Mina'dan...
Taksi hastanenin önünde durunca,kapıda bizi bekleyen Deniz beyi gördüm,sstresli bir şekilde bankın üstüne oturmuş kafasını yere gömmüş dertli bir eda ile taşları inceliyordu.
Bende elinden tuttuğum minik kuşum ile yanına giderek sakın ve alçak bir ses tonu ile konuşmaya başladım sonuçta ki karşım da ki bir erkektı hem de bana haram olan bir erkek;
"Deniz bey ! "
Demiştım evet yoklar gibi söylemiştım çünkü o kadar dalmıştı ki uzaktan gören leylası için Mecnuna dönmüş bir adam yada kara bir sevdaya tutulmuş sanırdı. Yerde başını kaldıran Deniz bey gözlerıme bakmadan o da benim gibi alçak bir perdeden konuşmaya başladı;
"Ah ! Geldiğinizmi. pardon dalmışım."
"Önemli değil Deniz bey.Isterseniz hiç vakit kaybetmeden gidelim."
"Tabii şöyle buyrun."
Diyerek kibarca kenara çekilip bize yol verdi,kibar adamdı ya Rüzgar bunca senedir dostu olan bir insandan ders yada örnek nasıl almazdı ya ! Doğru ya o tam bi gereksizdı.Lafın gelişi tabii Allahın yarattığı hiçbir şey gereksiz yada önemsiz değildı.
Biz önde Deniz bey arkada ilerliyorduk ki sola dönmemi söyledi,kapıda okuduğum yazı ile minik kuşumu buraya bırakacağımızi anlamıştım
Sonra Eslemim kızarık gözlerle bana dönüp uyumak istediğinı söyleyince Deniz bey bugün izinliyim zaten gelen giden olmaz benim odama yatıralım
Güzelim de kepaze olmasın dedi hele ondan üzerinde normal günlük kıyafet vardı normal de önlük olması gerekti.
Minik kuşumu deri koltuğa yatırıp üzerine ise dolabında battaniye çıkarıp örtü ve iyi geceler güzellim deyip bana dönerek çıkalım Mina hanım işler ancak hal olur.Şu an merak ettiğim bir konu vardı soracaktım ama dilim varmadı sonra tüm cesaretimı toplayıp asıl sormak istediğım meseleyi sordum;
"Denız bey ?"
"Buyrun Mina hanım."
"Bir şey sora bilirmiyim kusura bakmayın ama."
"EstağfuruLlah ! Mina hanım tabii buyrun sorun."
"Acaba işiniz yoksa ve izinli iseniz buraya neden geldiniz."
"Bende kan vereceğim çünkü benim kanımda uyuyor."
"Anladım Deniz bey tekrar'dan kusura bakmayın."
Hiç önemli değil Mina hanım hadi çok vakit kaybettik gidelim her bir salise bizim için önemli ve değerlı."
Demiştı sonra da beni arkasında bırakıp hızlıca ilerlemeye başladı bende ona yetişmek için hızlı hızlı yürümeye başladım,şu an topuklu ayakkabı giymediğime şükür ettimiştım çünkü o ince topuk üstünde yürümek için ip cambazlarından eğitim almak gerektı zaten bende giymezdim çünkü dinde kadın hiçbir şekilde kendini sergileyemez ve hiçbir erkeğin nefesi.ile mücadele girmesine müsade etmezdi,
Kan alma bölümüne gelip içeriye girdik Deniz bey içeriye girince herkes ayağa kalkıp buyrun hocam diye kenara çekildi Deniz bey oturun çocuklar diyip bir çok genç'leri kalktıkları yere geri oturdular sonra bir tane sesiz bir genç kalkıp buyrun hocam dedi
Deniz bey ise teşekkür ederim Mert.Annen nasıl diye sorunca genç adamın boynu yere eğdi,
Gittikçe kötüye gidiyor hocam
Ne yapacağımı bilmiyorum.
Deniz bey ise genç adamın omzuna dokunup hafifçe sıktı sabır Mert sabir.Dedikten sonra hadi duyduğuma göre bugün hiç hastan olmamış ilk hastan biz olalım dedikten sonra adının Mert olduğunu öğrendiğim genç adamın yüzü parladı ve ilk ve özel hastam hocam dedi Deniz bey ise o kadar alçak gönüllüydükü içimde bir kıpırtı hissettim keşke benim de böyle bir abim yada eşim olsaydı dedim içimden kudrete dualar ettim abim olamazdı ama eşim olabilirdı.
Zaten benim en güzel dua şu idi;
'Allahım karşıma öyle birini çıkark ki sana tekrar Aşk olabiliyim...'
En güzel dua buydu benim öyle birini çıkarsın ki kendi yaşadığım hayatam,inandığım dine bağlılığımdan utanıyım.
Sonra Denız beyin sesi ile hafifçe kendimin korktuğumu belli etmeden Deniz beye dönerek;
"Ah ! Pardon dalmışım Deniz bey kusura bakmayın,Buyrun ?"
"Şöyle gecinden Mert bey kanınızı alsın.önemli değil bu arada."
Bir şey diyemedim çünkü utanmiştım.
Deniz bey o kadar anlayışlı bir insandı ki Allah herkese böyle eş böyle evlat nasip etsindi çünkü kolumu açacağım için ben dışarda sizi bekliyor olacağım rahat olun diyip gitmiştı.
Genç çocuk Mert malzemeleri ayarlarıp iğneyı tenime sapladi canım o kadar acımamiştı çünkü eli sert değildi genç adamın.
Bu olayda en çok hoşuma giden şey ise Besmele çekip işini yapması olmuştu.
Teşekkür ederek yerimden kalktım ki hafif başım döndü ama çabuk toparlanıp dışarıya çıkıp Deniz beye baktım.
Gözlerim Denız beyi görünce uyduğunu anladım nasıl uyandıracaktim geriden o kadar masum gözüküyordu ki bir an kalbim ve içim bir şekil olmuştu neden böyle saçma bir şey olduğuna anlam verememiştım ama canım ve her hücrem onu tanıyor gibiydi.
Yanına gidip Deniz bey demeden gözlerini açmıştı çok utanmıştım inşAllah benj görmemiştır ya ! Pufff çok utanıyorum ya şu an o önde ben arkasında bahçeye çıktık.
"Mina hanım isterseniz ben bıraka bilirim ? Bide bugün Eslemle vakit geçirmek istiyorum akşam bıraksam olurmu ? "
"Tabii Deniz bey. Ben giderim hayırlı günler,bide bir gelişme olusa bana haber verin olurmu?"
"Tabii olur.Size de hayırlı günler"
Sonra aklıma Esleme yapacağım parti aklıma geldi tam kapıdan içeriye girecek olan Denız beye;
"Deniz bey ! "
Arkasını dönüp tekrardan karşıma durudu ve eliye seni dinliyorum hareketi yaptı.
"Bu günden itibaren tam 3 gün sonra Eslemin doğum günü minigime süpriz yapmak istiyorum sizce olurmu ? "
"Hemde harika olur siz herşeyin iyisini yapın masraflar bana ait."
"Olmaz ama öyle o zaman yarı yarıya ödeyelim olurmu."
"Mantıklı. Olur tabii."
Gelen taksiye bi dakka deyip Deniz beye dönerek;
"Ayrıntıları sonra konuşalım olurumu Deniz bey."
Diyip taksiye bindim oda bana kafa sallamıştı.
Sonra aklıma ne zamandır kardeşimn yanına gitmediğimi hatırladim.
Mehir ile he zaman konuşuyorduk ama telefondan.
Sonra taksiciye adresi söyleyip,arkama yaslandım.Gözlerimi kapatınca aklıma bir anda
Deniz beyin süiti canlandı.
Ezu besmele çekip vesvese veren şeytandan Allaha sığındım.
Bu şeyler hiç normal değil dı ya.
Taksi Yetimhanenın önünde durunca sesizce parayı verip aşağıya indim,kapıda ki görevliler kaç gündür aldığım izini bitirdiğimi söyledi ve ekledi bir daha olmasın.
Kafamı yere eğip dalgın dalgın yürürken,Mehiri tatlı bir tebessüm ile kitap okurken buldum yanına gitip oturdum.
Ama hala geldiğimi hissettimedigi için , kendimi fark ettirmek için ;
"Mehir ! "
"Aaaa Minam sen mi ? geldin,"
"Evet ne yaptın bu ne neşe bakalım Allah bozmasın beya ilerleme var."
"Evet Mina çok Mutluyum odamda konuşalım.Hem seni biriyle tanıştıracagim."
"Olur."
Valla bana bir şey olmuştu Deniz bey dengemi alt üst etmiştı ya...
Oda girdiğimizi bile Mehir otur deyince anladım.
"Mina iyimisin."
"Bilmiyorum."
"Bir sıkıntın varsa dinlemeye hazırım."
"Yok kuzum bir derdim yinede teşekkür ederim.sen ne anlatacak ve kiminle tanıştiracaksin."
"Önce ne olduğumu anlatayım."
Ve gözleri parlamaya başladı.
"Ben aşk oldum.Hem de bir buz kütlesine "
"Kimiş bu şanslı buz kütlesi."
"Doktorum Deniz bey."
Allahım içimden birşeyler koptu sandım,Ne olmuştu bugün bana sabır ya sabır.
"Mina noldu sevinmedin mi?"
"Ay ! Ben bugün çok dalıyorum kusra bakma."
"Önemli değil."
Ay Allahım kızında moralini bozdum ya yoksa benim sevdiğimi filan mi düşündü bu kıskançlık duygusu farklı idi yani ne biliyim bir sevgiliyi değil de abini kıskanır gibi...
"Mehir ben bu günü Rüzgarın yanına gitti hanı sana anlattığım çocukluk aşkım vardı ya unutamadığım ."
Gözlerinin içi parladi,sevinmiştı ışte kardeşim benim için.
"Evet ! Ne olmuş ona yoksa ! Karşına mi ? Çıktı."
"Evet. Hemde yakından tanıdığımız biri."
"Ya ! Mina adamı meraktan öldürün ha. Anlat şu nu kimimiş
Yoksa Deniz mi ? Daha yeni aşık oldum dediğin de moralin o yüzden mi düştü."
"Hayır ! "
"Kim o zaman söylesene ya."
"Bizim gereksiz Rüzgar ! "
"Ney ! "
"Ya."
"Çıkacak başka kişimi kalmadı da dünyanın en öküz insanı çıktı"
"Kader Mehir kader Allahım Hayırlı kıldı birbirimize Helalim olmazı istedi."
"O öküz tanıdımı seni."
"Yok."
"Bak boşuna öküz demiyorum.Neyse sen eve gitti.Tamamı yat uyu ve dinlen çok bittkin duruyorsun."
Haklıydı biraz yatmam ve aklımda ki gereksiz kuruntu ve saçma sapan düşünceleri boşaltmam gerektı,
"Tamam Mehir ben gidiyorum görüşürüz inşAllah Allahımın izini ile."
"Tamam canım hadi git.Ve dinlen şu ekşi suratını düzelt gel."
Sarılarak eve gitmek için taksi çağrdım adam yakınlarda olmalıyıdı ki.ben çıkana kadar gelmiştı,taksiye binip Mehire el salladım. Taksi ilerleyence kafamı cama yaslayip düşüncelerle boğuşmaya başladım.
¤¤¤¤¤¤
Yoksa Mina, Denize mi ? Aşk olacak.