4 kişilik bir ailenin en küçük üyesiydi aslında.Doğumu sıradan bir uyanış olmuştu.Tam 9. ayın 2. günün de annesin karnında büyük bir ağrıya sebep oldu ve tam 3 saat sonrasında doğumu gerçekleşti.Saat sabaha karşı 4:30 da.O bir erkekti.İlk gözünü açtığında hemşirenin kucağındaydı ağlamıyordu sanki daha önceden tekrar tekrar doğuş gibiydi gözleri etrafa bakınıyordu herkes şaşkındı.Annesinin kucağına verildiğin de annesine gülümsemişti.Daha yeni doğan bir çocuk için bunlar çok sıradan birşey değildi belkide..Bebek yeni doğan ünitesine konuldu tedbir amaçlı aslında olumsuz birşey de yoktu.Doğumdan 2 saat sonra gelen babası bakmaya doyamıyordu ta ki o dada bir ışık belirene kadar.Bebeğin etrafında bir çember oluşmuştu her yere ışık saçan ihtişamlı bir çember kimse olana anlam veremiyordu oraya doktorlar,hemşireler adete akın ediyordu ve tam o çemberden biri belirmişti.Kanatları olan beyaz tenli uzun bir canlı kimse onun adının ne olduğunu bilmiyordu.Kimisine göre bir melek,kimisine göre bir uzaylı,kimisine göre de başka bir canlı.Elini bebeğe uzattı ve bir kaç saniye öyle bekledi harfler fısıldıyordu anlamsız ve gizemli harfler..Birden hafif meltem rüzgarları gibi hava akımı oluştu kimse o odaya girmeye cesaret dahi edemedi ki nefes aldıklarına bile şaşırıyordu orada bulunan herkes aslında.
Bir süre sonra adını koyamadıkları varlık kapının içinden geçerek babasına kısa bir süre baktı ve birden yok oldu.Herkes donup kalmıştı.Kimsenin görmediği ve bir daha göremiyeceği bir olaydı bu onlara göre belki de.İnsanlar şaşkınlığını attıktan hemen sonra koşarak bebeğin yanına koştular ve yaşayıp yaşamadığını kontrol ettiler.Bebeğin sağlık durumu oldukça iyiydi ve derin bir uykudaydı..Bebeğin durumunu kontrol ettikten sonra orada bulunan doktor anne ve baba birbirlerine bakındılar doktorun ismi seyfiydi birden herkes ondan sanki bir açıklama bekleyen gözlerle ona bakmıştı ama o ne diyebileceğini bilmiyordu.Orada bulunan kimse ne konuşmaya cesaret ediyordu ne de tahmin yürütmeye.
Seyfi herkesi bekleme odasına davet etti ve oradaki herkes oraya gitmişti.Bebeğin annesin adı elif babasının adı şahmerandı.Hiç biri ne olduğunu bilmiyordu ve bu yüzden konuyu aralarında saklama kararı aldılar.Hastanenin güvenlik kayıtları silindi neyse ki biraz şanslıydılar o gün güvenlik uyuya kalmıştı.Bebeğe ne olduğunu bilmediği için seyfi hastanede 1 gün daha kalması gerektiğini söyledi bu süre içerisinde hepsi ne olduğu konusunda araştırma yapıcaklardı.Ama asıl gizli kaynak şahmerandı..
Seyfi evine gittiğinde doğal olarak yüzünde bir şaşkınlık,korku ve merak barındırıyordu eşi canan birşey mi oldu diye soramadı bile çünkü birşey olmuştu ve çok belliydi.Anlatmak ister misin? diye sordu seyfi tam anlatıcaktı ki hastanede aldıkları karar aklına geldi ve bir yalan söylemek zorunda kaldı.''Bugün yeni doğan bir çocuğu kaybettik'' dedi.Canan teselli vermeye çalışıyordu ama durum aslında bildiğinden çok daha farklıydı.Seyfi iyi görünmeye çalıştı ve yemeklerini yediler günün sonunda canan yatağına yattı seyfi biraz hava almak istediğini söyleyip dolaşıcağını söyledi.Aslında dışarıya çıkmıycaktı ne olduğunu araştıracaktı ama nasıl ? Bunu kime sorabilirdi yada neye güvenip anlatabilirdi bu da onun kafasında ki soru işaretlerinden bir kaçıydı.
Bilgisayarını açtı ve internette buna benzer olayları araştırmaya başladı ama tam birşeyler bulmuşken telefonu çaldı.Hastaneden aranıyordu ve bebekde beklenmedik şeyler olduğunu söylüyordu hemşireler.Seyfi arabasına atlayarak ne olduğunu bile sorarak zaman harcamadan hastaneye gitti.Şahmeranla elifi aramadı.Hasteneye gittiğinde hemşire bebeğim kalp atışlarının 1 saattir 2 kat hızlı attığına ve kan dolaşımının hızlandığını söylüyordu ama bebeğin sağlık durumunda hiç bir sorun olmadığı gibi kan örneğinden hücrelerin normal bir insana göre 4 kat daha hızlı ve bir o kadarda daha güçlü olduğunu görüyorlardı.Seyfi sonuçları alarak bir yanlışlık olabileceğini söyleyip sahte bir rapor hazırlayarak oradaki insanların düşüncelerini akıllarından silmişti ama sonuçlar aslında doğruydu..
Şahmeranı aradı ve hastaneye gelmelerini söyledi seyfi.Telefonda ne olduğunu sorduklarında seyfiden net bir cevap alamamışlardı çünkü ne diyebileceğini bilmiyordu.Şahmeranla elif hastaneye geldi ve seyfi olanları onlara anlattı.Şahmeranın yüzünde bir şaşkınlık olmasını beklerken elif onda bir korku olduğunu gördü.Sen ne olduğunu biliyor musun? diye sorduğunda şahmeran hayır nerden bilebilirim ki yanıtını verdi ve aslında seyfinin de elifin de düşüncelerini tatmin edememişti..Seyfi tekrar böyle bir ritmik hızlanma durumu olabilir ihtimalini düşünerek bebeği eve götürmelerini söyledi.Elif seyfiye hani bir günlük tedbir amaçlı kalması gerektiğini söylediğinde elife bebek hepimizden iyi zaten burada ki herkesin tedbirli olması için bebeği evinize götürün dedi şahmeranda elifi ikna etti ve eve götürdüler bebeği..
Hala bir adı yoktu bebeğin bunu düşünmeye bile zaman yoktu..Doğumdan önce planladıkları için çağlar olucaktı ama o bebeğe çağlar ismide konulamazdı..Doktor hastane kayıtlarını aslında silmeden önce onları kopyalamıştı.Eve gidince bilgisayarından tekrar tekrar izledi ve dinledi.İlk başlarda hiç bir şey anlamazken o varlığın bebeğe ne fısıldağını biraz olsun anlamaya başladı.Bir dili konuşuyordu ama dünyada olmayan bir dili ne çince ne arapça ne ingilizce ne de başka dille hiç birine benzemiyordu.Sadece tek anladığı şey bir isimdi ''Forneus'' Bu isim olduğundan emin olmak için 3 saat boyunca hep aynı yeri dinledi ve en sonunda emin oldu.Bu ismi araştırmaya başladı ve bulduğu tek şey ise forneus cennetten düşmüş bir meleğin ismiydi.
Eskiden tanrıya hizmet eden ama sonrasında tanrının güvenini kaybedip yeraltına düşmüş ve prens olmuş bir melekti.O sırada tek düşündüğü şey onun o melek olduğuydu.Ama yeraltında ki bir prensin dünyada bir bebek olarak ne işi olabilirdi ? Onun aradığı cevap bu olmuştu..
Şahmeran ve elifden bunları gizleme kararı almıştı kendisi ama ne kadar süre gizliyeceği ve neden böyle bir karar altığını kendisi dahi bilmiyordu.Anne ve babasını araştırmaya başlamıştı doktor nüfus müdürlüğünde çok yakın arkadaşı vardı ve geçmişte elifin ve şahmeranın neler yaptığını arşive inerek listeler halinde sunmasını istemişti arkadaşı da kırmayıp tamam dedi.
2. Gün
Sonraki gün Doktor şahmeranı aradı ve bebeğin nasıl olduğunu sordu şahmeran bebeğin çok iyi olduğunu söyledi doktorda tamam sevindim bu habere diyip birşeyleri yine gizlemişti..Nüfus müdürlüğünde ki arkadaşının adı ahmetdi.Ahmet seyfiyi aradı ve listeyi hazırladığını söyledi gelip alabilirsin dedi.Seyfi hastaneden izin aldı ve ahmedin yanına listeyi almaya gitti.Ahmet çok az göz gezdirmişti ve seyfiye neden istiyorsun ki bunu diye sorduğunda seyfiden bir yalan daha doğmuştu..Hastaneye gelen bir çocuğun ailesini bulma konusunda yardımcı olabilir bu yaptıkların cevabını vererek ahmeti de kandırmayı başarmıştı aslında..
Listeyi eve götürdü ve masasına bir kahve alarak listeyi açtı.Canan o gün annesinin yanına gitmişti eve geç gelicekti yani rahattı.Elifin hayatına baktığında 1982 izmir doğumlu olduğu yazıyordu.Babası ve annesi 2004 de bir otobüs kazasında öldüğü kardeşinin olmadığı yazıyordu.Şahmeran a geçince herşey biraz daha karmaşık hale gelmeye başlamıştı aslında.Arşiv kayıtların şahmeranın annesi ve babasının ismi yazmıyordu ve bu nedenle hiç bir akraba kaydı da yokdu.Ama elifle olan bir konuşmasını duymuştu şahmeran annemler sonraki hafta buraya bizi ziyarete gelicekler demişti..Seyfinin anladığı elifin bu konu da hiç bir şey bilmediğiydi ve aslında kendisi de hiç bir şey bilmiyordu.Bir yolculuğa girmişti ama ne geri dönüşü olan bir yolucuk du bu nede bir tek cevabı olan bir soruydu bu..Şahmeranın doğum tarihi kayıtlara göre 1978 babası ve annesi hatta yakın bir akrabası olmadığı için de bir soyad verilmemişti..
Şahmeran ilk yıllarını nasıl geçirdi hiç kimse bilmiyordu tek bilenen yunanistanın Olimpos Dağı yakınlarında bulunan elaasona şehrinde doğduğuydu ama bu her ne kadar doğruydu hiç bilmiyordu..
Her ne kadar birşeyleri öğrenmeye kalksa bir bilinmezlikle karşı karşıya kalıyordu adeta ve sorularına cevaplar alamadan bir başka soruyla karşılaşıyordu.Bu bir bilinmezlik miydi yoksa bir gizlilik mi belki de tek aranması gereken cevap ve sonuç buydu.
3. Gün
Şahmeran bebeğin adını Gabriel koymuştu.Elif ilk başlarda tepki gösterse de toplumun bu isimden ileride çocuğu dışlıyacağını söylemişti ama şahmeran kararından emin bir adımla bu tavrı sergiyelince elif zor da olsa kabul etmişti.Bebeğin adı gabriel olmuştu.
Anne ve baba doktorla sürekli iletişim halinde oldukları için arada olan olaylardan da haberdardı aslında hepsi birbirinden..Çocuğun adı gabriel olduğunu öğrenen doktor ilk olarak araştırma yapmıştı ve çocuğun adının gabriel olmasının ardında onun cebrail isimli melek olduğundan şüphelenmişti ama bu şüphe ne kadar doğru olabilirdi ki ? sorulması gereken soru buydu kendince..Cebrailin aslında bir vahiy meleği olduğunu öğrenen doktor o bebeğin o melek olduğuna inanmamıştı çünkü olamazdı yani bir tanrıya hizmet eden meleğin dünyada bir bebek olarak ne işi vardı ve adı neden cebrail değil gabriel di?
4. Gün
Gabriel bebek 4. günün gecesinde hastalanmıştı elif ağlama seslerini duyduğu an gabrielin yanına koşarak gitti..Gabriel anlamsızca ağlıyordu karnı aç olmamalıydı ve altı da temizdi ve ateşide yoktu.gabrieli ne yapıp ne etse bir türlü susturamamıştı ki gabriel ağlamaktan nefes alamaz hale gelmişti gözlerinden sürekli saniyeler ardı ardına yaşlar akıyordu elifin içinde bir parçalar koptu ve şahmeranı uyandırdı şahmeran gayet sakin bir tavırla gabrieli bana ver biraz hava alsın belki ondan ağlıyordur dedi ve gabrieli dışarıya çıkardı aslında bu sadece bir bahaneydi.Şahmeran gabrielle arabaya bindi ve elini gabrielin başına koyarak birşeyler fısıldadı ve gabriel uykusuna daldı ne ağlıyordu nede gözünden yaş akıyordu..
Elifi kandırmak için mahalle de iki tur atıp eve gelmişti kii elif çoktan seyfiyi aramıştı bile seyfinin evi 2 blok aşağıdaydı hemen gelmişti elif gabrielin ağlayışını anlattı eve geldiklerinde gördükleri manzara aslında hiç o ağlayan,yırtınan çocuğa ait olamazdı..Elif gabrieli nasıl susturdun diye çok farklı bir ses tonuyla şahemerana sorduğunda ee babasını özlemiş diye yanıt verdi ve elif iyi altını da sen temizlersin kokunun farkında değil misin sen diye de karşılık vermişti :)
Elif uyumaya gitti ve şahmeranı hiç alışık olmadığı bir durum bekliyordu.Gabriel iyi güzel uyumuştu ama 4 günlük bir bebekten o kadar da koku gelmesi mümkün değildi..Şahmeran işi doktora bıraktı seyfi altını temizledi ve gabrieli yatağına yatırıp dışarı çıktılar.. Seyfi şahmerandan bir açıklama beklediğini söyle di ama şahmeran anlamsız bir yüz ifaedesiyle ne açıklaması ? dedi. seyfi tüm olanları anlattı şahmeranı araştırdığını,ve onun normal biri olmadığını kesin ve kararlı bir tavırla sadece bir kez şahmerana anlattı şahmeranın tepkisi ne inkar ediciydi nede kabullenici ikisi de olamazdı çünkü o doktorun bildiği gibi birisi değildi
5.Gün
Şahmeran onu öldürmeliydi yapması gereken buydu ama asırlardır yaşadığı bu evrende bir dosta ihtiyacı olduğunu hissediyordu ve yüzyıllardır güvenebileceği birini arıyordu belki de bulmuştu..Seyfi aslında hayalinde ki karakterdi.Ölümlü ve belki de tek dostu olabilecek biri..
Şahmeran seyfiye tamam herşeyi sana anlatıcam ama eğer ki senden başka bir kişi bile anlatıcaklarımın bir kelimesini dahi duyarsam seni öldürmeyen bir ateşin içine atarım dedi..Seyfi bu yoldan çıkılabilecek bir yol olmadığını biliyordu aslında istemeye istemeye ona kendi canını ortaya koyan sözü verdi..Şahmeran seyfiyi bir yere götürdü dağlık bir alandı neresi olduğunu seyfi hiç bilmiyordu ve etrafta tek bir canlı bile yoktu seyfinin tek hatırladığı arabaya biniş anları ve oraya geliş anı..Şahmeran seyfiye sen sadece dinle ve soracaklarıma cevap ver dedi ve anlatmaya ve sormaya başladı;
Tanrıya inanır mısın ? Seyfi:Evet Peki ya cennet ve cehenneme ? Seyfi:Doğal olarak evet şahmeran bunlar yeterli dedi şimdi beni dinle;
Benim gerçek adım mikail buraya cebrail yüzünden geldim sizi ondan korumak için ama tanrı buna izin vermedi karşısına çıktım ve sonum burası oldu..Tanrı onu çok seviyordu ama o benim de bilmediğm kimsenin anlamda veremediği bir şey yaptı o bir bedene bürünüp dünyaya indi bizden habersiz ve insanlara özgü zevkleri taddı.Çoğu kadından zevk alamayan cebrail sadece bir kadından kendini tatmin etmişti ve ona kendi ruhundan olan spermlerini akıtmıştı ve gabriel bebek oluşmaya başladı..Tanrıya yer yüzündeki bildirim meleklerinden haber gider gitmez tanrı cebraili yanına çağırdı ve onu cehennemin en dibine iblisin yanına gönderdi ve haps etti..Onun canını alamadı çünkü onu çok seviyordu o yüzden de oraya göndermişti ama cebrail oradan çıkmanın planlarını yapıyordu ve çok sevdiği tanrısı artık onun bir düşmanı haline geldi ve iblisin gözü önünde yemin etti.Yer yüzünde ki her kötülük bir insanın acı çekmesini sağlayana dek iblis benim kardeşimdir dedi ve iblis o kilidi kırdı yer altı iblisin yeriydi tanrı yanlış yere göndermişti ona güvendiği için oradaydı cebrail ama tanrı belki de ilk kez yanılmıştı..
Gabriel melekten cebrailin haberi yokdu ve olmamalıydı ben bu yüzden inmek istemiştim ama tanrı cebrailin yaşattığı acıya haps olurken kimseye güvenmemişti bana da dahil ama tanrının yaptığı bir hatanın sonucu bu evrende ki gelmiş ve geçecek olan insanların sonu olmamalıydı tanrı beni affetsin dedi.Seyfi sesini çıkaramadı ama mikaile birşey sorabilir miyim tabi iznin olursa dedi mikail güldü istediğini ne,sor sen benim tek dostumsun dedi seyfi gülümsemiş gibi görünmye çalışsa da altını çoktan ıslatmıştı mikaile peki ya cebrail nerde sen niye asırlardır dünyadasın gabriel bebek yeni doğduysa diye sordu ama mikail birşeyi anlamadığı söyledi seyfiye ''Cebrail benim tek arkadaşım tek dostum tek kardeşimdi'' onun ne yapacağını ben çok iyi biliyordum o sabırlı,güvenilir,kin tutmaz birisi idi ama çok güçlü bir melekdi.Benden de güçlüydü tanrıdan sonra tek hükümdar o olabilirdi bunca sisteme.. iblis onun yanında bir insandan farksız kalırdı..Ben biliyordum bir gün onun sabrının artık taşıcağını ve o yüzden asırlardır dünyadaydım heran çıkar heran birşeyler yapar diye.Çok şey gördüm insanlar eskiden taş atarak savaşdı kavga etti şuan kurşunlar var insanlar eskilerden kılıçla güçle savaşıyordu ama artık zekayla parayla savaşıyor ama tek unuttukları şey var tek bir cebrail hepsinin eşitliğini sağlamak için dünyaya geldi.Sende olan mal,para,kin onda da olucak ve böylelikle mücadele değil katliam yaşanacak ve bu tüm insanları etkiliycek..Ben yeraltına inemem ama dünyada onu görürsem her hangi bir bedende o olduğunu anlarım ve umarım görürüm dedi..Seyfi anlamadığım bir şey var aslında peki gabriel bebek nasıl şuan doğdu sen asırlar öncesinden burdasın ve cebrail aslında çok eski zamanlar önce bu çocuğun spremlerini kadına geçirmiş peki nasıl şimdi oluyor bu bebek dedi mikail o bir bebek değil o bir melek dedi.Asırlar öncesinden itibaren o soy yok olmadı.Cebrailin spremleri anneden anneye geçti ve binlerce kişiden sonra evre tamamlandı o soydan tek bir anne bile ölmedi kişisel tamamlanmadan önce ve en sonunda gabriel dünyaya elif tarafından getirildi dedi.Seyfi şaşkındı korkuyordu ama ne hayır diyebilirdi nede mikailin yanında yer alabilirdi kendince..Mikail:Gabriel bebek tanrı ile eşit güçte bebek tamamlanması doğumdan sonra 20 yılını alıcak ve bu 20 yılda o öldürülmez ise hiç öldürülemiycek ve ölmiycek ama şuan da onu tanrıdan başkası yok edemez ve 20 yaşından sonra tanrıda ona zarar veremez o da tanrıya ama tanrı onu bir düşman değil bir kurtarıcı olarak görüyor bunu biliyorum dedi.Eğer ki ben ve cebrail olmasaydık siz şuan olmazdınız çok defa yok olmuştunuz ama hep bir umutla bekledik belki düzelirsiniz diye ama her geçen gün daha da kötüleştiniz ve kötüleşiyorsunuz eğer ki dünya hala kötüleşirse gabriel sonunuz olur ama eğer ki gabriel babasının yolundan ilerlemez ise dünya çok farklı ve çok iyi olur tanrı bunu düşünüyor ve bunu söylüyor dedi..