Uyandığımda hissettiğim şeyleri tarif edecek olursak sadece bacaklarımdaki soğukluktan ve midemdeki boşluktan bahsedebilirdim.
Açlığımı bastırmak adına karnıma elimi koydum ve yüz üstü döndüm. Bacaklarımı da birbirlerine sürttüm, bu his bana şeyi çağrıştırdı.
Tatile gitmiş ve her şeyi dört dörtlük planlamıştık. Planlamadığımız şey ise bavulların kaybolmasıydı. Otelin verdiği kıyafetler kaşıntı yapmıştı ve Chanyeol gece uyurken gizli gizli üzerimdekileri çıkartmıştım. O gün ki hissiyat bacaklarımı selamlıyordu. Ve hikayenin geri kalanını merak ediyorsanız, (Pekala bu sefer cidden beni bulup siken çıkar hemen anlattırıyorum efenim)
Söyle ki, sabah kalkmamı sağlayan şey Chanyeol'ün kalçamı mıncırmasıydı. Bunu kesmesi için yataktan çıkmaya çalışsam da odaya kahvaltı çağırdığını ve gelecek görevli kıza nispet yapmak istediğini söyleyerek beni yatakta tutmuştu. Eh, hoşuma gitmedi diyemem.
Ama içeri giren görevli erkek olunca ortam gerilmişti. Domates benzeri kafamı Chanyeol'ün göğsüne gömerken hiç tereddüt etmemiştim. Ayrıca çocuğun 'İyi iş çıkartmışsın.' diye fısıldadığına yemin bile edebilirdim.
Gözlerimi yavaşça araladım, gördüğüm ilk şey bana gülümseyen saatti, bu saatten nefret ediyorum. Her seferinde okula geç kalacağımı yüzüme vuruyordu. Ve şu an yüzüme vurduğu şey sadece 2 saat uyuyabildiğimdi. Harika.
"Chanyeol." İstemsizce adı ağzımdan kaçtı ve yavaşça doğruldum.
Karanlık odayı inceledim ve yataktan çıktım. Evet, altımda baksırdan başka bir şey yoktu. Üzerimde ise bu gün aldığımız o pijama takımının üstü vardı. Ama bu bana ait değildi. Benimki kalçamın yarısını örtecek şekildeydi. Yemin edebilirdim. Ama bu kalçamın bir karış aşağısındaydı. Büyük ihtimalle Chanyeol'e aitti.
Odadan çıktım ve ışığı takip ettim. Genelde ışıktan sonra elinde patlamış mısırla film izleyen bir Chanyeol olurdu. Bir gün sesimi duymasını ve kapıya bakmakta olan 'Katılmak ister misin?' diye sorarak elindeki mısır tabağını sallayan bir Chanyeol görmeyi dilediğim oluyordu ama bu günde ne yazık ki o günlerden değildi. Ayrıca size onunda üzerinde pijamadan başka bir şey olmadığını söylemeliyim sanırım. Neyse...
Evet Chanyeol'ün elinde her iki durumdaki gibi patlamış mısır tabağı vardı ve yarısı doluydu. Asıl olay bu değil, Chanyeol'ün uyumasıydı.
Elinde mısır tabağı ile uyumasını geçtim, salyasını koltuğa akıtarak, ayakları masada uyuması da ayrı bir sorundu.
'Koltuğuma nasıl salya bulaştırırsın?!" Triplerine ne yazık ki giremezdim. Bu onun koltuğuydu. Masa ise her ne kadar benim hediyem olsa da ayaklarını uzatması sorun değildi.Eh, sonuçta bende yapıyordum.
Elinden yavaşça tabağı çektim ve etrafa bir şeyler dökmüş mü diye baktım. Sanırım pozisyonunu alırken kendini tembihlemişti, etrafta mısır yoktu.
Televizyonda oynatılan reklamları kapatmak adına etrafta kumandayı aradım. Ardından aklıma Chanyeol'ün kumanda aşkı geldi ve gözlerim önce Chanyeol' kaydı, ardından onun aşağı bölgelerine.
Hemen yanlış anlamayın... Kumandayı namusu misali saklardı ve bunu ya bacaklarının altına ya da sırtının arkasına koyarak gösterirdi.(Bizim televizyon kumanda olmadan kapanmıyor ;-;)
Chanyeol'ün çarpık bacaklarının altına elimi sokmak isteyeceğim en son şeydi.
Bu yüzden kumandayı bulmak adına hedefim sırtının arkasıydı. Biraz yaklaştım ama bu kollarla almam neredeyse imkansız gibiydi. Hele Chanyeol'ün cüssesini de hesaba katarsak elim oraya girse bile kumandaya ulaşamazdım.
Uzattığı ayaklarının üzerinden tek bacağımı attım ve Chanyeol'ün omzunun üzerindeki koltuğun kenarından kavrayarak dizlerimi de vücudunun kenarlarına koyarak kucağına oturdum. Evet kucağına oturdum ve uyanmadı. Genelde üzerinde uyuduğumdan da kaynaklı olabilir alışık sayılırdı.
Kucağına iyice yerleşerek elimi sırtı ile koltuğun arasına ellerimi soktum. Ellerimin soğukluğunu fark etmemesini umdum. Sonuçta üzerinde bir şey yoktu.
Pekala o kumandayı başka şekillerde de alabilirdim ama sonuçta onun kucağına yatacaktım. Bunu yapmadan önce çıplak bacaklarıma bir şey giymediğim için kendime lanet etmeyi de unutmadım, merak etmeyin.
Biraz daha aşağı indim ve kumandayı kavrayarak yavaşça çıkarttım. kumandayı kenara koydum ve kucağından inmek için ellerimi tekrar koltuğun başına koydum.
Ve o an Chanyeol'ün kasıklarını gösterecek kadar açıldığını fark ederek ellerimi koltuğun başından çektim ve dizlerimin üzerinde yükseldim.(Anladınız dimi la ;-; kalçası havada çocuğun.)
Elbette orayı kapatacaktım. Kalktığında kendisi bunu önemsemeyecekti belki ama bende insanım yahu!
Pijamasının kenarlarını kavradım ve-
"Ne yapıyorsun?"(Hepiniz bunu bekliyordunuz dimi la dlsdlfvmsd bakın! Fake atmadım!*alkış*)
Sıçradım ve kendimi Chanyeol'ün kucağına bıraktım. "Siktir." Bu ses ondan ya da uzun süre ağrıyacağını düşündüğüm aşağılardan gelmişti. Bilemiyorum.
"Be- Aslında... İyi misin Chan?" Elleri ile suratını kapattı ve bir şeyler mırıldandığını duydum. "Chanyeol?" Altı üstü küçüğüne düşmüştüm canım, bu kadar abartacak ne vardı ki?
"İyiyim. Sadece kemiğin battı." İnanmış gibi yaparak başımı salladım ve üzerinden kalkmak adına omuzlarından tuttum. Ayaklanacağım esnada Chanyeol'ün belimi kavrayan elleri sayesinde çuvalladım. "Nereye gidiyorsun?" Kaşlarını çattı ve belimi sıkarak beni kendine yasladı.
"Aslında kalkıyordum. Biraz açım ve yemek yiyeceğim." Chanyeol kıkırdadı ve başını boynuma yasladı. Keşke sadece yaslamış olsaydı. O hissettiğim sertlik dişleri miydi?(Sertlik deyince saniyede fesatlaşırsınız diye dire 'diş'i de ekledim. Bende isterdim 'o sertlikde neydi?' gibi piçlikler yapmayı ama gittikçe kaşınıyorum.)
"Chanyeol, ben yemek değilim. Beraber yemek yapıp yiyelim huh?" Onu itmeye çalıştığımda elbette beni tekrar ısırdı. Vücudumun gittikçe kasıldığını hissediyordum. Dişleri ile omzumu taciz ediyordu!
"Uyurken terledin mi sen?" Aslında evet, birazcık.
"Aman Tanrım, kokuyor muyum? Duş almalıyım." Hızla Chanyeol'ü itmeye çalıştım. Ve planım ters tepti, yeniden ısırdı! "Şunu keser misin? Hem kokuyorum hemde yarı çıplağım. Normal değil."
Geri çekildi ve yüzündeki aptal sırıtış ile yanağımdan öptü. "Ne zaman normal oldu ki?" Ellerinin aşağı doğru indiğini hissettim.
Pekala, asla olmamıştık. "Kokuşmuş olduğumu kabul mu ediyorsun?" Kaşlarını alaylı bir biçimde kaldırdı ve kafasını tekrar boynuma gömdü. Bu seferde ısırık bekledim, ama beklediğim ısırık gelmedi.
Burnunu boynumda gezdirdi, yavaşça dudaklarını bastırdığını hissettim. Boynumun belirli bir kısmında olan köprücük kemiğimin üzerindeki ince deriyi dudaklarının arasına aldı ve dilini gezdirdi.(Özellikle boynumu mıncırdım nerede ince deri bulurum diye ;-; diğer yerler hep dokulu, damarlı dlkcvmsdvs)
"Chanyeol?" Merakla adını mırıldandım ve gelecek hamleyi bekledim. Yavaşça geri çekildiğini hissettim. Boynuma son bir öpücük kondurdu ve gülümseyerek gözlerime kenetlendi.
"Kokmuyorsun, sadece tadın biraz tuzlu." Midemde boş bir dalgalanma hissettim ve bu kesinlikle aç olduğumdan değildi. Yani öyle olmamasını umuyordum, birinden hoşlanacaksam doğru dürüst yapmalıyım! Ne o neredeyse beni öpecek ben hala normal?!
"İğrençsin.." Homurdandım.
"Ellerin bu iğrenç kişiliğin kasıklarını taciz ederken hiç rahatsız görünmüyordun? Hatta baya detaylı incelemiştin." İtiraz edecek halim yoktu, incelemiştim. Siz düşüncelerimde boğulurken ben bir şeyler yapmaya yeterince zaman buluyordum.
"Pijamanı çekiyordum. Kalktığında ve camları açmak istediğinde birileri seni gözleri ile taciz edebilirdi. Namusunu koruyordum Chan." Kaşlarını kaldırırken konuyu başka yere çekmeye karar verdim. Suçsuzu bile suçlu durumuna düşürebilirdi. Başka birini bulamamış mıyım?(Görünüşe göre hayır qnq.)
Gözlerim Chanyeol'ün ellerinin gezindiği bacaklarıma indi. Pekala...
"Neden yarı çıplağım Chanyeol? Lütfen bana beni elledikten sonra üzerini giydirmeyi unuttum deme."
"Aslında bunu söylesem güzel anı olurdu, çocuklara falan anlatırdık. Eh... Ne yazık ki değil. Sana aldığımız pijamanın tişörtü kalçalarını kapatmıyordu. Bende benimkini giydirdim." Omuz silkti ve çenemi öptü. Yılışık şey.
"Pekala neden altımda neden baksırdan başka bir şey yok?"
"Çünkü onun takımı benim altımda." Geri zekalı.
"Ama neden-"
"Çünkü böyle daha seksisin Byun, kapa çeneni ve kalk kucağımdan. Sana hazırlamaya çalışmam gereken bir yemek var ve bacaklarımı hissedemiyorum." Bu sefer susmayı seçtim ve yavaşça kalktım. Kapatmayı unuttuğum televizyona kötü bir bakış attım ve mutfağa yöneldim.
Chanyeol'ü de peşimden sürükledim.
Ve biz beraber yarı çıplak bir şekilde yemek yaptık, acaba Chanyeol'ün hayallerinde bu var mıydı?
Daha erken atardım ama yazmaya üşendim.
Kafamda yine bambaşka bir şey vardı ve olmadı ;-; beynimi sikeyim.
Kardeşim yanımda telefonumla minişler oyuncaklarını tanıtan bebeleri izliyor ve başımı sikiyor.
Aşağı salonda kuran okunuyor.. Ve ben burada manga okuyup, fic yazıyorum ve okuyorum... Allah affetsin.
Neyse.
Umarım beğenirsiniz.
*İçimseSinmediAmaSizSevmeyeÇalışın*
*AqFiciEvlatOlsaSevilmez*
*kalpçik*