Resistance To Love

By EXOshipTURKEY

323 20 4

Bazı aşklar beklenmeye değer. Yazar : EllaSkyy More

Love Song

323 20 4
By EXOshipTURKEY



Hani gitmeyecektin Chanyeol? Hani beni yalnız bırakmayacaktın? Sensizliğe mahkum etmeyecektin? Yaralarıma merhem olacaktın? Sende gittin. Senden öncekiler gibi, tek bir not ile her şeyi bıraktın ve gittin. 'Biz' demiştin. 'Biz' diye bir şey varsa tabi. 'Bizi sevdim demiştin' demeseymişsin. Yapmasaymışsın. o kadar boşum ki sen yokken. O kadar yalnız. Kimse dolduramıyor senin boşluğunu. Tamam kabul ediyorum, affedeceğim seni. Ama yeter ki şu lanet olasıca kapıyı çal ve 'geldim Bacon surat' de. Söz veriyorum seni affedeceğim. Ama yeter ki gel. Sensizlik yeteri kadar zor..

-*-

Yine yoksun. Yine kapımı çalan sen değilsin. Yine bana gelmedin. Özlüyorum Chanyeol. Seni olduğundan, tahmin edemeyeceğin kadar çok özlüyorum hem de. Hadi gel. Oyun bu de. Sana oyun yaptım de. Ama yeter ki gel. Neden gittiğin önemli değil. Sen gel yeter ki.

-*-

Çok soğuk Channie... yatağım soğuk, kalbim soğuk. Sensizlik... o daha çok soğuk. Zaman kum taneleri misali akıp gidiyor. Zaman akıyor akmasına ama sen hala yoksun. Tamam artık gelme istemiyorum. Gelme lanet olsun. Varlığını, nefesini, gülüşünü istemiyorum. Sadece.. hayatta olduğunu bileyim. O yeter bana. Sadece 'yaşıyorum' kelimesini duyayım. Yeter bana. Bana bunu çok görme Chanyeol. Yalvarırım. Yokluğunla beni yeteri kadar cezalandırıyorsun zaten. Ama yaşadığını bilecek kadar değer ver bana. Seni çok özledim. Tamam özlemiyorum seni. Ondan da vazgeçtim. Her şeyden. Ama 'yaşıyorum' demeni istiyorum. Sen söylemene. Nefes alışını bilsem yeter bana. Kiminle, nerede olursan ol. Nefes alıyorsan o yeter bana. Yemin ediyorum başka bir şey istemeyeceğim senden.

-*-

O' nsuz bir gün daha başlamıştı. O olmadan güneş ufukta gözükmüştü. O olmadan saatler akıp gidiyordu. Yatakta cenin pozisyonu alırken , onu düşündüm. Yaşıyor muydu? Mutlu muydu? Huzurlu muydu? Sorularımın cevabını alsam yeterdi bana. Yorgun gözlerimi kapıya diktim. Gelmesini, açmasını beklediğim kapıya. Yoktu. 3 yıl boyunca yoktu. 3 yıl boyunca aynı acılarla boğuştum. 3 yıl boyunca silmeye çalıştım. Taşındım. Taşındıktan 1 hafta sonra eski evime onun anılarıyla beslediğim yuvama geri döndüm telefon olacak aletin vızıltısını duyduğumda yüzümü buruşturdum. Bu sesi hiç sevmezdim. Ama Chanyeol' in en sevdiği şarkıydı zil sesim. Telefonu elime alıp arayana bakmadan açtım

"Baek lanet kıçını yataktan kaldırmadın mı"?

" kaldırmış gibi mi duruyor" diyorum. Alışkanlık. Ne zaman arasalar yataktayım. Çıkmıyorum ki yataktan. Uyuduğumuz, sarıldığımız yataktan. Yatağımızdı bir zamanlar. Ama şimdi yatak oldu. Soğuk ve eski.

" Baek... Biliyorsun bugün Kyungsoo 'un doğum günü ve sen-"

" ah.. tamam geliyorum" dedim. Diğer hattan cevap gelmesini beklemeden de kalktım. Kyungsoo. Her daim yanımda olan çok sevgili arkadaşım. Yüzümdeki hafif tebessümün sebebi olacak kadar değerli arkadaşım. Dolabın önünde durduğumda dişlerimi sıktım. Kapağı açtığımda onun kokusu dolduracaktı her yeri. Oda boş, zayıf acınası oda. O olacaktı. Tamamen 'O'na bulanmış bir oda. Kapağı açtım ve odanın ona bulanmasına izin verdim. Bu kadar aptaldım ite. 3 yıl bekleyip, hala seven bir aptal. Kot pantolonumun üzerine beyaz bir tişört aldım. Sıradan gereksinimleri yaptıktan sonra , sevgili arkadaşımın evine gitmek için çıktım. Ağlamak istiyordum. Haykırmak istiyordum. İstiyordum ama yapamıyordum. Arkadaşlarımdan, tek ailemden uzaklaşmıştım. Lanet olsun. Arabama atlayıp Kyungsoo 'nun evine sürdüm. Gitmem pek uzun sürmemişti. Kapıyı çaldığımda beni bekleyen bir Kyungsoo ile karşılaştım. Hemen sarıldı bana.

" gelmene çok sevindim Baek. Çok teşekkürler" dediğinde gözyaşlarım akmaya başlamıştı bile.

" özür dilerim Kyunnie.. çok özür dilerim.. " dedim hıçkırıklarımın arasından...

-*-

" çocuk istiyorum" dediğimde bana döndüler.

" yarın yetimhaneye gideceğim ve çocuk evlat edineceğim" dediğimde Kyungsoo hafifçe gülümsedi

" daha kendine bakamıyorsun, ufak bir çocuğa nasıl bakacaksın" dedi ayağa kalkarken Luhan. Sehun Luhan' ın bileğinde tuttu ve yerine oturttu.

" yeni başlangıç gerek sadece. Her son bir başlangıçtır aslında. Önemli olan o başlangıcı güzel yapabilmek. Ve ben yeni bir başlangıç istiyorum" dediğimde onayladılar.

" her zaman yanındayız" dedi Luhan deminki çıkışının aksine oldukça yumuşak bir şekilde

" bizde seninle geliyoruz" dedi Kai sevgilisinin elinden tutarken. Kyungsoo ona baktı

" bizimde bir çocuğumuz olsa kötü mü olur ha" dediğinde Kyungsoo kalp gülüşünü hepimize hediye etmiş, ardından sevgilisine sarılmıştı. Onlar adına mutluydum. Sevdikleri yanındaydı. Gülümsedim ve yeni bir hayata kucak açtım. Bunun ne kadar zor olacağını bildiğim halde.

Etrafıma bakındım. Birçok çocuk. Birçok acı. Ama hepsi bunlara rağmen gülebiliyordu. Bir kişi hariç. O diğerleri gibi ortalıkta koşturmuyordu. Bir köşede oturmuş boyama yapıyordu. Kimseyi umursamıyordu. Yalnızdı. Küçük bedeni yaralıydı. Yanına gittiğimde beni fark etmemişti. Diz çöktüm. Yaptığı resme biraz daha yaklaştığımda ejderhaya benzeyen yaratık çizdiğini görmüştüm. Ejderha dışında her şeye benziyordu tabi. Dayanamadım. Kıkırdadım. Beni yeni fark eden çocuk şaşkınca bana döndü. Kocaman gözleri vardı.

" adın ne senin" dediğimde gözlerini kıptı ve tombul yanakları pembenin en şirin tonunu aldı

" Chan Hwa " dedi . sesi o kadar tatlıydı ki.

" neden diğerleri ile beraber oynamıyorsun Chan Hwa" dediğimde minik yüzünü eğdi

"onları yiyeceğimi söylüyorlar." Dediğinde kendimi tutamamış gülmüştüm.

"ve onlara zarar vereceğimi düşünüyorlar" dediğinde kaşlarımı çatıp ona baktım. Böyle sevimli bir şey değil karıncaya kimseye zarar veremezdi

" neden" diye sorduğumda tombul yanaklarından bir damla usulca süzüldü. Ne yaptığımı bilmeden yanağına uzandım ve o yaşı usulca sildim. Karar vermiştim. Chan Hwa benim çocuğum olacaktı. Anlaşılan küçük bedenine rağmen yaraları ağırdı. Onu tedavi edecektim. O iyileştikçe bende iyileşecektim.

" baban olmamı ister misin?" dediğimde umut dolu gözleri ile bana baktı.

" sende bırakırsın" dediğinde hayır anlamında başımı salladım.

" şimdi ufak bir anlaşma yapalım, sen eşyalarını topla bende sana pamuk şeker alayım. Ardında yeni evimize gidelim ha ne dersin" dediğimde başıyla onayladı beni. Yanağına ufak bir öpücük kondurduktan sonra müdürün yanına gittim.

" Chan Hwa 'yı evlat edinmek istiyorum" dediğimde müdür oturmamı işaret etti.

" Bay Byun.. Chan Hwa 'nın ailesi katil" dediğinde miniğin ne demek istediğini anlamıştım

" buna rağmen istiyor musunuz?"

" ailesi yaşıyor mu?"

" Hayır, babası annesini öldürdükten sonra intihar etti. "

" o zaman istiyorum" dediğimde adam endişe ile gülümsedi. Ortada yaşayan bir aile ferdi olmadığı için Chan Hwa ' yı kimse almaya gelmezdi

" bakın Bay Byun. Açık konuşacağım. İçerideki çocuk birkaç kez evlat edinildi ama gerçeği öğrenen her kimse geri getirdi ve-"

" onu geri getirmeyeceğim. Lütfen işlemleri başlatın. Yeni oğlumla temiz bir sayfa açmak istiyorum" dediğimde endişesi kaybolmuştu. Gözle görülen neşesi beni de mutlu etmişti işlemler tamamlanınca içeriye girdim. Ama Chan Hwa hala boyama yapıyordu. Yanına diz çöktüm. Kaşlarımı çatıp sahne bir sinirle konuşamaya başladım

" hani eşyalarını toplayacaktın" dediğimde bana baktı. Şaşkınlığı bile çok tatlıydı

" gitmemişsin"

" beraber gideceğiz. Hadi gel eşyalarını toplayalım" dediğimde ayağa kalkıp elimi uzattım. Ama yere bakmayı tercih etti

" gelmiyor musun"?

" sende gideceksin sonra" dediğinde eğildim ve kucağıma aldım

" merak etme miniğim bundan sonra hep beraberiz" dediğimde bana gülümsedi. Eşyalarını topladıktan sonra Kai ve Kyungsoo nun yanına gittim. Onlar şirin mi şirin bir kız çocuğu evlat edinmişlerdi. Yeni adıyla Kim .. Oradan ayrıldığımızda yeni oğlumu kucağıma aldım. Yeni adıyla Byun Chan Hwa..

" bunu da ister misin" dedim elimdeki çikolatayı gösterirken. Utangaç bir şekilde başını eğdi. Güldüm

" Chan Hwa. Ne istiyorsan söyle. Ne istiyorsan alabiliriz. Utanmana gerek yok. Artık babanım senin. " dediğimde bana baktı ve dudaklarını büzdü. Gözleri dolmaya başlamıştı. Onu kucağıma alıp sıkıca sarıldım

" ağlama minik bebeğim. Her şey daha güzel olacak. Söz veriyorum"

"teşekkürler.. ba-ba" dediğinde bende gözyaşlarımı tutamamıştım. Oysaki ne güzeldi bu cümleler. Ne kadar anlamlı. Bir o kadar da eksik..

Evimize geldiğimizde durdum. Evdi bir zamanlar. Şimdi evimiz olmuştu. Yeniden. Başımı salladım ve arabadan indim. Arka koltuktan Chan Hwa'yı kucağıma aldım. Ve eşyalarını

" ağırım ben yürüyebilirim" dediği zaman başımı salladım

"hiçte ağır değilsin" dediğimde başını boynuma yasladı. Kıkırdaması dünyalara bedeldi. Evimin kapısını açtım ve eşyalarını bıraktım

" açmışın" dediğinde başını hayır anlamında salladı. Ama küçük ellerini yumruk haline getirip gözünü ovdu

" üzgünüm bebeğim, odan hazır değil beraber uyuyabiliriz ister misin" dediğimde başını salladı.

" uyumadan önce banyo ister misin" dediğimde az önceki uyuşukluğu gitmişti. Bana kocaman gülümseyerek başını salladı. Yeniden kucağıma aldım

" o zaman babayla güzel bir banyo yapalım" ediğimde minik elleriyle alkışlamaya başlamıştı..

Güneş ufuk çizgisinde belirmeye başlamıştı. Yanımdaki minik bedene baktım. Yumruk yaptığı elleri başının hemen yanındaydı. Yapabiliriz değil mi Chan Hwa. Yeni bir hayata kucak açabiliriz. Açılan üzerini örtüp yataktan çıktım. Mutfağıma girdiğimde zihnimi ele geçiren anılara engel olamadım.

*FlackBack*

"Mutfak seksi deneyelim mi Bacon"

" Chanyeol bazen düşünüyorum senin beynin seks üzerine mi programlandı" dediğimde ellerini belimde hissettim

" ilk başlarda hayır ama sen Bacon surat ne zaman hayatıma girdin o zaman programlarım çalışmaya başladı" dediğinde ona döndüm

"seks yapmadan duramazsın" dediğimde geri çekilip bilmiş bir ifade ile bana baktı

" yaparım" dediğinde serçe parmağımı ona uzattım

" 1 hafta seks yapmak yok"

" kazanırsam seks kölem olacaksın"

" öyle değil miyim zaten" dediğimde sanki ok atılmış gibi geriye çıktı. Yüzündeki aptal ifadeyi silmeden başını döndürdü

" beynimde vuruldum resmen. İnanmıyorum cidden öyle mi düşünüyorsun" dediğinde omuzlarımı silktim

" tamam o zaman kazanırsam Bacon surat bana striptiz yap" dediğinde ağzımın kocaman açıldığını hissettim. Ve gözlerimin de. Tabili aptal devim gülmüştü

" gözlerini öyle yapma çok komik oluyorsun. Ayrıca hyung –Kyungsoo dan bahsediyor- seni görse kıskanırdı" dedi gülerken

" kazanırsam aptal dev altta olacaksın" dediğimde gülmeyi kesti. Ciddi bir ifade ile bana baktı. Oldukça emin bir şekilde de cevapladı

" kabul

"kabul"..

Ama. Sadece 2 gün geçmişti. 2 gün. Aptal devin hormonları onu ele geçirmişti. İddiayı kazansam da o gece üstte olmadım. Aptal dev ve aptal devin hormonları izin vermedi. Ama ben bu aptal deve ve aptal devin hormonlarına aşığım..

*FlackBack*

Soğumaya yüz tutmuş kahvemde bir yudum aldım. Anılarım vardı hiç değilse. Bedeni yoktu, sıcak sarılması, aptal gülüşü yoktu ama en azından anılarım vardı. Onunla olan anılarım. Salona geçtiğimde gülümsemiştim. Buruk bir gülümsemeydi bu. Özlem dolu..

*FlackBack*

" basit bir kıskançlık yaptığın" dediğinde ona baktım

" cidden mi?" dedim soğuk bir sesle." Evet" dedi benim aksime oldukça tepkili bir şekilde.

" Chanyeol sen aptalsın. Ciddi anlamda hayatımda gördüğüm en büyük aptalsın sen. " dediğimde bana baktı. Kavgalarımız olurdu. Ama asla küfür olmazdı. Her kavganın sonunda öpüşür barışırdık. Fakat bu sefer öyle olmayacağı açıktı

" ne yani sırf o kısa baktım için aptal mı oluyorum?"

" sorun kıza bakıp bakmaman değil Chan"

" o zaman ne?"

"Tanrı aşkına seni kaybetmekten korktuğum farkında değil misin aptal dev. Kıza gülümsediğinde canım aynı salak. O sana benziyor" dediğimde şaşkınca bana baktı

" sürekli gülümsüyor ve senin gibi. Uzun. Fiziği de iyi"

" gerçekte saçmalıyorsun" dedi koltuktan ceketini alırken.

" şimdide onun aynına mı gideceksin. İyi git o zaman" dediğimde bana döndü

" evet öyle yapacağım. O sürtüğün yanına gidecek bizi bu hale soktuğu için onu bir güzel becereceğim. Ardından da ona onu sevdiğimi söyleyeceğim. Oda bana itiraf ettikten sonra evleneceğiz. Oldu mu?" dedi son cümlesinin ardından arkasına bakmadan gitti. Arkasında beni bırakarak. Kırık bir şekilde beni bırakarak. Kapının sert sesini duyduğumda yere çökmüştüm. Gözyaşlarım akarken bir elimle ağzımı kapattım. Hıçkırıklarım daha fazla duyulmasın diye.

Hala ağlamaktaydım ki kapı açıldı. Gözyaşlarımı silip kaçmaya hazırlanıyordum ki Chanyeol 'i görmüştüm. Elinde bir demet menekşe vardı. Hemen yanımda geldi ve diz çöktü. Ardından ise sarıldı.

"özür dilerim sevgilim beni affet. Aptaldı evin aptallığı sana bulaşmış sanırım. Benim gözüm senden başkasını görmüyor" dedi ve dudaklarıma ufak bir öpücük kondurdu ardında ise bir kutu çıkarıp bana baktı

" söz ver Baek bana. Her zaman beni seveceğine. "

" söz ver bana Chan.. Aptal kıskançlıklarıma katlanacağına"

"söz veriyorum sevgilim"

"söz veriyorum aptal devim"

*FlackBack*

Televizyonun yanındaki kitaplara bakmak için , oturduğum yerden kalktım. Ellerim hep aynı kitapla buluşuyor "sonsuz"

Bizimle başlayan bu kitabın henüz sonu yoktu ve sanırım da olmayacaktı. Şimdide kadar kitaba sadece sarılmıştım. Hiç içini açmamıştım. Korkuyordum çünkü içindeki aşktan. Madem yeni bir sayfa açtık o zaman bende bu kitabı açabilirim değil mi.. derin bir nefes aldım ve kitabı açtım. O sırada kucağıma bir cd düştü. Bunun ne olduğu hakkında ne ufak bir fikrim bile yoktu. Derin düşünceler arasında cd'yi elime alıp dvd çalara taktım. Televizyonu çalıştırdıktan sonra yastığıma sarıldım. Gözyaşlarım çoktan göz pınarlarımdan çıkmıştı. Ekranda..

Nefesimin kesildiğini hissettim.

(medyadaki videoyu açın)

I do believe all the love you give
All of the things you do
Love you love you~
I'll keep you safe, don't you worry
I wouldn't leave, wanna keep you
..

Ekrandakiler ben o 'ydu. Bizden başka kim olabilir ki? O gün.. Hayatımın asıl başlangıç noktasıydı.

*FlackBack*

" hazır mısın Bacon?"

" evet" dedim sevinçle.

" çok heyecanlanma normal bir şekilde prova yaptığımızı düşün" dediğimde başımla onayladım. Bana sarıldı ve omuzumu pat patladı. Eğer kalbim heyecandan atmasaydı şuanda hızlanmasının Chanyeol 'n sarılmasına vurabilirdim. Derin bir nefes alarak aban gösterdikleri yere oturdum. Chanyeol 'de oturduktan sonra gitarını akort etti.

" hazırsanız başlayın" dediğinde Chanyeol gitarını çalmaya başladı bende söylemeye. Okulun düzenlediği yarışmayı kazanmıştık ve şuanda radyo programında şarkımızı söylüyorduk. Teşekkürler Chanyeol .. Yanımda olduğun için

*FlackBack*

O an bunun eksik video olduğunu fark ettim. Chan ile birçok videomuz vardı ama bu eksikti. Fakat şuanda oynuyordu. Kadar bana oyun mu oynuyordu? Kapı çalındığında yastığı bıraktım, gözyaşlarımı sildim. Ensemi kaşımaya başladığım için başım eğikti. Kapıyı açtım ve yavaşça kafamı kaldırdım. Kocaman ayaklar için kocaman conversler. Uzun bacaklar. Bol hırka. Yaralı bir yüz. Donduğumu hissettim. Hareket edemediğimi. Yaralarına rağmen bana kocaman gülümseyen adama baktım. Hasretiyle yandığım gülüşe

" Bacon" dedi üzerime yığılırken. Ne olduğunu anlamam uzun sürmüştü. Hemen içeriye taşırken ağlıyordum. Aptal. Videoyu izlediğimde mi geliyorsun ha? Bu kadar mı bencildin. Gözyaşlarım arasından onu daha demin oturduğum koltuğa uzandırdım. O sırada merdivenler takırtılar duymuştum. Oğlum.. oraya baktığımda minik elleriyle gözlerini ovuşturan Chan Hwa yı gördüm

" Ba-ba"

" gel buraya" dedim hemen yanına gidip kollarımı uzatırken.

" neden ağlıyorum. Ağlama" dedi bana sarılırken. Kıkırdadım

" diğer babanla tanışmak ister misin?" dediğimde başıyla onaydı. Baygın halde yatan Chanyeol 'un yanına geldik

" baba.. Bu... Yatıyor. Niye uyanmıyor"

" o yorgun sadece. Odana çık ve uyu tamam mı" dedim odasına çıkmasına izin vermeden onu demin yattığı yatağa yatırdım ve banyodan ilk yarım kutusunu aldım. Kokusu evimi ısıtmıştı. Gülümsedim. Gelmişti. Bekletmişti ama gelmişti. Gelmişti değil mi? Yüzünü temizledikten sonra yaralarına merhem sürdüm. Uyandı. O çikolatanın en güzel tonu olan gözleriyle bana baktı

" özür dilerim Baek.. ben-" demesine izin vermeden ona sarıldım. İkimiz de ağlıyorduk. Mutluydum. Kollarımdaki adam gelmişti bana . geri gelmişti

" sorun değil. Önemli değil. Ne yaptığın, neler yaptığın hiç sorun değil. Geldin ya.. o yeter işte" dedim hıçkırıklarımın arasından. Teşekkürler Tanrım.. sevdiğim adamı bana geri yolladığın için.. 



-EllaSkyy

Continue Reading

You'll Also Like

25.5M 907K 78
♌ İNTİKAMDAN DOĞAN TUTKULU BİR AŞK ♌ Küçük yaşta anne ve babasının ölümüne şahit olan acımasız genç bir adam... Edim Demiray. Daha on sekizinde uyuş...
223K 9.3K 38
ʜᴇʀ şᴇʏ ꜱᴀʟᴀᴋ ᴋᴀʀᴅᴇşɪᴍɪɴ ʏᴀʟᴀɴıʏʟᴀ ʙᴀşʟᴀᴅı... ꜱɪᴢ: ᴅᴇʟɪᴋᴀɴʟıʏꜱᴀɴ ᴋᴏɴᴜᴍ ᴀᴛᴀʀꜱıɴ!
94.3K 3.8K 31
Yabani evrenindeki çiftimiz Asi ve Alaz'ın hayatları farklı bir şekilde kesişeydi, mesela Asi, Soysalan Üniversitesi'ne bomba gibi düşseydi, nasıl ol...
197K 20.8K 34
taehyung kırmızı defterini kaybeder 290423, tk ☁️