Vampir'in Hizmetçisi (Kitap O...

By SelmaKahraman5

1.4M 9K 1.5K

"Aslında kalbimi attıranın Ilgın olduğunu düşünüyordum" "Artık atmıyor" dedim başımı gene tavana dikerek. "... More

Bölüm 1
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Tanitim Videomuz
kitabımız çıktı
Buz ve Kan (Bölüm 1)

Bölüm 2

40.7K 1.8K 336
By SelmaKahraman5

İkinci bölüm ile karşınızdayım 

Grubumuz Wattpad Selma Kahraman

Aldık başımıza belayı diye kucağıma almak için eğilip bacaklarından tutup kucağıma aldım. Başı geri düştü Hemen oradaki kanepeye yatırdım "Hanımefendi"diye yüzüne vuruyordum. Ama nafile en son "Sadri"diye çağırınca hemen geldi.

"Efendim ne oldu"

"birden düştü" yüzüne bakarak konuşmutum . Sadri ateşine felan baktı sanırım. Kolonyağ ile burnuna tutunca uyandı. Etrafına baktı "Ben" Sadri kıza durumu anlattı

"Neyin var kızım"

"Yok birşeyim kusura bakmayın" diye kalkmaya çalıştı kızı tutup direk gözlerine baktım. Biraz sonra hipnoz oldu.

"Kimsin ve niye geldin"kollarının yanından tutup direk gözlerine bakıyorudum farkettimde güzel gözleri var.

"Ben koza iş için geldim" gözlerime bakıp konuşuyordu

"Yanlış soru sordum yani neden bayıldın" başımı sallayıp durumu toparladım

"Açlıktan sanırım kaç gündür babam bir şey vermedi"

"Babandan mı kaçtın"

"Evet beni zorla evlendirecekti" sinirlendim işte şimdi buların kanlarının son damlasına kadar içip parçalayıp atacaktın fazla sadist oldu evet ama yazık değil mi bu kıza hipnozdan çıkarttım.

"Koza hanım işe alındınız Sadri sana odanı ve neler yapacağını öğretsin" şaşkınca bana baktı

"Ama siz" dediğinde bakışımla sözünü kestim o da sustu soru sormadı. Kapıdan çıkıp çalışma odama doğru ilerlemeye başladım. Başımıza bela aldık ama neyse.

Koza Akça...

Şaşkınca arkasından bakıp kalmıştım ama sevindim de. Sadri amca beni mutfağa sokunca gözlerim kocaman açıldı çok modern döşenmişti ve çok büyüktü at koştur yani "Oha"demişim istemsizce

Sadri amca bana bakıp güldü sonra ise tepsiye çorba koymaya başladı. Ona anlamayan bakışlar atıyordum ki tepsiyi masaya koydu "Hadi kızım soğutma" şaşkınca ona baktım.

"Amca şey"

"İç kızım"diye babacan bir tavırla bana baktı. Bende oturdum içmeye başladım çorbadan sonra birkaç yemek koydu. Onları da yedikten sonra Sadri amca karşıma oturdu.

"Kızım bu liste Yağız Aras bey saat yedide kahvaltısını eder" başımla onayladım

"Kahvaltıda çay içer kesinlikle çayı olmak zorunda "

"Tamam zaten herkes çay içer" dediğimde güldü

"Öğlen yemeğinin her hafta listesi asılı olur dolapta ve bu şişelerdeki şeyden koymak zorundasın öğlen ve akşam yemeğinde "

Şişelere baktım bildiğin yıllanmış şarap mahseniydi. Tamam anlamında başımı salladım. "Evde elliye yakın oda var"ağzım şaşkınlıkla o biçimini aldı.

"İlk on odasındaki kaloriferler yanar zaten o da bizim için yanar"şaşkınlıkla ona baktım ne demek bizim için yanar bu adamlar üşümezmi.

"Niye"diye soru yönelttim

"Biz fazla üşümeyiz de ondan"dedi arkamdaki ses ona baktığımda direk sadri amcaya bakıyordu. Gözünü bile kırpmadan hemde Sadri amca onaylar anlamda başını salladı. Demekki adam bakarak da istediğini halldebiliyordu.

"Sadri Koza ya odasını göster bu günlük dinlensin yarın iş başı yapar"diye yavaşça başını bana çevirdi. Başımla onayladım

"Sağolun Yağız bey"

"Yağız Aras"diye düzeltti beni başımla onayladım utanarak. Ama nereden bileyim canım adamın iki ismini birden kullanacağını. Sadri amca bana odamı gösterdi siyah kırmızı ağırlıklı odada insanın içini sıkıyordu. Yatağımın üzerine bavulumu koydum eşyalarımı tek tek siyah parlak dolaba dizmeye başladım. Bugün izinliydim eşyalarımı yerleştirip uyurum diye düşündüm.

Eşyalarımı yerleştirdikten sonra yatağıma attım kendimi. Esneyip uyumaya başladım çok rahat bir yataktı. Akşam kapı açılma sesi duydum dirseklerimden doğrulup gelene baktım kimse yoktu. Başımı yastağa geri koyacakken "Meraba"diye bir ses ile bastım çığlığı.

Yağız Aras bey bile koşarak geldi "Ne oldu"diye

"Benim abi"diye kız elini sallayınca elim kalbimde kıza baktım.

"Sabahı bekleyemedin mi" kız bana bakıp gülmeye başladı. Yağız Aras bey kardeşine bakıp olumsuz anlamda kafasını salladı.

"Sadece tanışmak istemiştim"

"Ben fazla tepki verdim galiba kusura bakma"diye durumu toparlama başladım

"Yok benim suçum ben Çiğdem"diye elini uzattı uzattığı elini sıktım. Gülümsedi bana yatağımın yanına oturunca Yağız Aras bey uyarıcı tonda "Çiğdem" deyince Çiğdem ayağa kalktı

"Ayy abi ilk defa eve kız gelmiş sohbette ettirmiyorsun"diye sızlanarak kapıdan çıktı. Yağız aras bey kapımı kapatıp oda gitti. Vay be başkası olsa üstümü başımı süzerdi adam bana bakmadı bile.

Sabah dinç bir şekilde uyandığımda saat altıda kalktım elimi yüzümü yıkadım aşağıya sadri amcaya yardıma indim. Hoş iki kat indikten sonra mutfağı bulmak zor oldu ama odalar birbirine açılıyordu.

Mutfağa inice sıcak çayın buharı mutfağı doldurmuştu. Hava bulanıktı orman olduğu içinde serindi dışarısı. Kahvaltılıkları masaya dizmek için tepsiye koydum ardından masaya yerleştirdim.

Çiğdem gelin ca bana baktı "Günaydın"dedi

"Günaydın Çiğdem Hanım"dedim sıcak bir gülümseme ile

"Ayy lütfen öyle söyleme bana ben seninle arkadaş olmak istiyorum" dediğinde gülümsedim

"Tamam" diye onayladım. Çayları felan doldurdum. Yağız Aras bey takımını çekmişti üzerine masaya geçip oturdu. Çayını yudumlarken elindeki dosyasını okuyordu. Sadri amcaya bakmak için mutfağa girdim bize kahvaltı hazırlıyordu. Beraber hazırladık "İyi ki geldin kızım"dedi Sadri amca

"Aslında bu büyük evde tek başına yorulmuyor musun"

"Temizliği ben yapmam yalnızca Yağız Aras beyin odasını ben temizlerim birde gizli odasını aman ha kızım o odaya izinsiz kimsenin girmesine izin vermez "

"Niye" şaşkınca sordum

"Bilmiyorum izin vermiyor işte herkesin bir özeli vardır "

Başımı olumlu anlamda salladım çaylarımızı içtikten sonra Yağız Aras bey ile birlikte dışarıya çıktık. Sadri amca arabayı sürüyordu Yağız Aras bey arkaya bende Sadri amcanın yanına binmiştim.

"Koza" diye arkadaki sese döndüm

"Buyrun Yağız Aras bey"

"Şirkette ki işleride öğren genç birileri bize yardımcı olabilir"

"Nasıl isterseniz"diye önüme döndüm. Şirkete doğru giderken yolun ortasındaki adam bizi durdurunca Yağız Aras bey sinirle soludu "bu çocuk adam olmaz"

Sadri amcaya şaşkınca baktım yanımdaki kapı açılınca da o adama şaşkınca baktım "Hmmm Yağız Aras seni nereden bulmuş ya"

"Cesur geleceksen gel" diye öfkeyle Cesur 'a bağırdı

"Tamam tamam"diye arkaya Yağız Aras beyin yanına bindi.

"Aras" dediğinde Yağız Aras bey ona döndü

"İki ismimide kullandığımı sana elli defa söyledim ama insan olan anlar"

"İyi de ben-"derken sustu arkama döndüğümde kolunu ovuyordu. "Haa"dedi sonra sırıttı bana bende tekrardan önüme döndüm.

"İsmin nedir" Cesur bey bana sormuştu

"Koza efendim"

"Çam kozası mı "diye kahkaha atmaya başladı

"Evet annem çok severmiş" sustu böyle söyleyince.

"Kaç yaşındasın "

"Yirmi Cesur bey" Yağız Aras bey bizi hiç umursamıyordu camdan dışarıya bakıyordu.

"20 yaşındasın ve okumak yerine buraya bu manyağa hizmet etmeye mi geldin "Yağız Aras bey gözlerini kapadı sinirli olduğu belliydi Cesur beyde bilerek onu sinir etmeye çalışıyordu.

"Üniversite birden terkim efendim babam karşı geldi"dedim tekrar önüme döndüm sonra inşallah bir daha soru sormazdı. İstediğim de oldu gidene kadar çenesini kapattı.

Holdinge geldiğimizde baya gösterişli bir binaydı. İçeriye Yağız Aras bey ve Cesur bey önden içeriye girmişlerdi bizde arkalarından tabi çalışan kızlar ikisine de hayranlıkla bakıyorlardı Cesur bey çapkınlık yapıp göz kırpınca kızlar ufak bir çığlık atıyorlardı Cesur beyde çarpıkça gülüp Yağız Aras beyin peşinden gidiyordu.

Asansöre geldiğimizde onların önlerinde durduk. Yağız Aras bey hiç birşeyle ilgilenmiyordu bunu aynadan görebiliyordum. Asansör durunca birlikte Yağız Aras bey ve Cesur beyin odasına doğru ilerlemeye başladık. Sadri amca beni kendi özel odasına yönlendirdi. Sadri amcanın odasına girince koltuklara oturdum.

"Bak kızım şirketin her yıl tutulan kayıtları bunlar"diye bana gösterdi

Dosyayı açtığımda incelemeye başladım. "bunlarda kan bağışçıları için hazırlanan dosyalar"

"Niye ki" şaşkınlıkla Sadri amcaya baktım

"Yardımseverdir Yağız Aras bey"diye geçiştirdi herhalde kan bağışçılarına önder oluyor diye geçirdim içimden.

Yağız Aras bey işlerini hallet galiba ki biraz kötü görünüyordu "Eve gidelim sadri" dedi Sadri bey koşarak arabaya geçti bende onun peşinden koştum arabaya geçince "Hızlı sür"dediğinde başıyla onayladı Sadri Amca

Öyle bir sürdü ki nasıl geldiğimizi anlamadım. Hemen mutfağa geçip o mahsene girdi elindeki kadh bardağına kırmızı şaraptan döktü hemen Yağız Araz bey'e yetiştirdi adam keşmiş diye düşünmedim değil.

Yağız Aras bey "Şişe kalsın"deyince Sadri amca bana mutfağı işaret etti. Mutfakta yemekleri hazırladık birlikte. Masayı kurarken hala Yağız bey içiyordu. Masa hazır olunca Sadri Amca "Yağız Aras bey" dediğinde sanki birşeye dalmış gibiydi sonra kendine geldi Masaya oturdu "Çiğdem nerede"dediğinde arkamdan çıktı.

"Ben Koza ile yiyeceğim abi Cesur eşlik etsin sana "

Cesur bey ne zaman gelmiş masaya oturduğunda fark ettim. Çiğdem koluma girince ona gülümsedim masayı kurduk Sadri amca ile birlikte Çiğdem de yardım etti tabi birlikte sofraya oturduk. O da kırmızı şarabını ihmal etmedi tabi

"Koza " diye seslendi Çiğdem ona dönünce "Şey ya sen güzel bir kızsın söylesene sevgilin felan var mı"

"Yok" diye anında cevap verdim babamın beni evlendirmeye çalıştığı yaşlı adamı saymazsak.

"Hmm aslında biri var"dediğinde arkadan Yağız Aras beyin kükremesini duydum

"Çiğdem saçmalama "diye arkama baktığımda yokru ee nasıl duydu ya bizi.

"Nasıl duydu" şaşkınca sorduğumda Cesur beyin kahkahası yükseldi yemek odasından

"Boşver"diye geçiştirmeye çalıştı Çiğdem. "Seninle de ormanda gezelim mi

"İşim çok var "

"Neyse o zaman sonra"diye sıcacık gülümsedi. Onunla havadan sudan konuştuk konuştukça gerçekten iyi bir kız olduğunu gördüm.

Yemek odasındaki masayı toplarken tepsinin üzerine tabakları çatalları felan koyuyordum . Bardağı alıp koyacakken "Koza"deyince Yağız Aras bey elimdeki bardağı düşürdüm yere eğildim cam parçalarını toplayayım diye elime cam girince Yağız Aras bey bana sinirle baktı.

"Özür dilerim" ddedim hemen hala toplamaya çalışırken

"Bırak onları elini sar yanıma gel" otoriter bir ses ile söylemişti kapıdan sinirle çıktı ne oldu sanki bardağın milattan sonra aldın da kızıyorsun.

Alt tarafı bir bardak filmlerde böyle olmuyordu. Genelde kızın elini patronu sarardı ama Yağız Araz bey farklı tabi Sadri amcaya elimdeki yarayı görünce hemen suyun altına tutup oksijenli su ile yıkadı bildiğin yıkadı sonra da sımsıkı sardı "Sadri amca ne yaptın ya"dediğimde bana baktı

"Yağız Aras bey gördü mü seni"

"Evet kızdı biraz "

"Tamam hadi git dikkatli ol o kesikleri felan sevmez"

"Sanki bilerek kestik"diye siinrle çıktım o bardağına üzülmüştür hep böyle zengin oluyorlar zaten. Odasının kapısına girince kapıyı çaldım "Gel" dedi sinirle adamda da deve kini var hani.

"Efendim" diye içeriye girdim parmağıma baktı sanki kokladı durumdan memnun oldu. "Ne için çağırmıştınız"

"Bu kitapalrı kütüphaneme düzenler misin "

"Peki efendim" dedim ana düzenle diye emir kipi kullanmadı. Kütüphenesine geçtiğimizde ağzım açık kaldı "Vay canına" çıktı ağzımdan

Dudağının kenarı kıvrıldı ana gülüyor ve baya da güzel gülüyor hani. Kitaplara baktığımda çok güzel kitaplar vardı. "İstediğini okuyabilirsin "

"Teşekkür ederim efendim"dedim kitapları boy sırasına doğru toparladım Yağız Aras bey çıkmıştı Çiğdem gelince biraz sonra beraber düzenlemeye başladık hoş ona yaptırmamakta kararlıydım ama beni dinlemiyordu.

"Bak bu en sevdiğim"diye elindeki kitabı gösterdi baya güzel birşeye benziyordu "Elli defa okusam da sıkılmıyorum"

"O zaman okumaya bundan başlayabilirim"diye ona baktım

"Abim izin verdi mi" diye şaşkınca sordu

"Evet istediğini alıp okuyabilirsin dedi bana "dediğimde şaşkınc abana baktı

"Ilgın ın lanetini bozacak mısın" şaşkınlıkla ona baktım Ilgın kim yahu "Neyse neyse" diye geçiştirmeye çalıştı. Bende üstelemedim banane demi ama.

Kitapları üst raflara koyarken çiğdem Cesur geldi diye gitti. Merdiveni koyup üst taraflara kitapları koymaya başladım Yağız Aras Bey in geldiğini bile duymamışım.

"Bitti mi" deyince korkuyla geriye gittim düşeceğim zannederken gözlerimi kapattım. Gözlerimi açtığımda gene sinirle bana bakıyordu anam kucağına düşmüşüm ya da tutmuş beni ama kapının oradaydı. Kapı açılınca Cesur bey ve Çiğdem bende Yağız beyin kucağındayım "Oha"çıktı Cesurun ağzından

"Abi"dedi Çiğdem Yağız bey bana döndü sinirle

"Özür dilerim" dedim Yağız bey beni indirdi. Cesur bey sırıtıyordu. "Ben izninizle diye kaçtım bildiğin kaçtım yani.

t

Continue Reading

You'll Also Like

70.4K 3.4K 75
Çıldırmıştı gözleri kırmızının en koyu tonuna bürünmüştü öyle ki kolay kolay korkmayan ben bile korkudan bayılmamak için zor tutuyordum kendimi En so...
899K 37.1K 33
Maral orman yolunda kaza yapar, ve gözleriyle görmese inanamayacağı şeyler yaşar. Artık doğaüstü bir varlığın tutsağıdır... Bu varlık onu zorla tutup...
194K 5.7K 26
"Her şey Fransa'ya taşınmam ile başladı."
6.4K 362 19
DEVAM EDİYOR ilk kitabım herşey Devin'ın köpeği Max ın ıssız bir ormana kaçması ile başlar.. Hikayenin devamını siz okuyun Hikayemi oylar mısınız 💗