Park Jimin dehşetle yerdeki cesede bakarken ağzı kupkuru olmuştu. Ho Seok'un ten rengi solmuştu ve dudakları bir arı sokmuşcasına şişmiş, morarmıştı.
Az önceki yediklerini çıkarmamak için kendini zor tuttu ve kenarında duran koltuktan destek aldı. Saçları terden yüzüne yapışmıştı.
"İçtiği içkinin boğazında kalması ne kadar saçma bir ölüm,değil mi?"
Jungkook tereddütle yerdeki ikiye ayrılmış viski bardağını eline aldı ve dipte kalmış viskiyi burnuna götürüp koklamaya başladı.
"Bu içki berbat bir şey kokuyor" Ağzını eliyle kapattı ve kusmamak için kendini zor tuttu.
Seok Jin Jungkook'un yere attığı parçaları eline aldı ve kokladı.Aldığı kokuyla yüzü ekşirken kafasını diğer misafirlere çevirdi.
"Siyanür zehri"
Diğerleri kaşlarını çatıp Seok Jin'e baktığında konuşmasına devam etti. "Siyanür,bir çeşit hayvan zehiri.İçildiği an bütün iç organlarını yakar ve anında öldürür"
Park Jimin duydukları karşısında birkaç adım geriledi ve iliklerine kadar ürperdi.
"İntihar etmiş olabilir mi?" Taehyung gergin bir şekilde sorduğunda Park Jimin kafasını olumsuzca salladı.
"Yaşamayı seven birine benziyordu.İntihar etmesi imkansız. "
Jeon Jung Kook soğuk bakışlarını misafirler üzerinde dolaştırdıktan sonra mırıldandı.
"Aramızda bir katil olduğu kesinleşti"
Nam Joon ellerini sarı saçlarından geçirip sakin olmaya çalıştı ama bunda pek de başarılı olduğu söylenemezdi.Altı kişi içinde bir katil vardı ve teker teker hepsini büyük bir ustalıkla öldürüyordu.
Kendisine sıra gelmeden bu lanet adadan kurtulmalıydı.
"Cesedini ne yapacağız" Uzun zamandır sessiz duran Yoon Gi kısık bir sesle konuştuğunda kafası pencereye doğru dönüktü. Cesedi gördüğü an eli ayağı boşalmıştı ve kendini şimdiden tükenmiş hissediyordu.
"Odasına taşımalıyız"
Seok Jin cılız bir ses tonuyla konuştuğunda diğerleri yavaşça kafasını salladı.
Hep beraber cesedi taşıyarak odasına getirdiler ve yatağa yatırdılar.Bu esnada cesede bakmamak için özen gösteriyorlardı.
Ho Seok'un üzerini beyaz bir örtüyle örttüler ve kapısını kilitleyip çıktılar. Hepsi birbirine yapışmış gibiydi,boş ve soğuk odalarına gidip uyumak ürkütücü geliyordu.
Kimse ne olduğu hakkında konuşmak istemiyordu ama bir şeyler bilmek zorunda olduklarını hissediyorlardı.
"Masadaki viskiden ben de içtim ama bana bir şey olmadı"
Seok Jin anlaşılması güç bir tonda konuştuğunda Nam Joon boğazını temizledi. "İntihar etme olasılığı düşük olduğuna göre tek bir seçenek kalıyor"
Jungkook onaylarcasına kafasını salladı ve kendinden emin bir şekilde konuştu.
"Siyanür, boş bir anımızda o adamın bardağına konuldu"
Kim Taehyung yemekte olanları tekrar zihninden geçirdi.Yemek masasını tek boş bıraktıkları an dışarıya baktıkları andı.
"İçimizden biri, pencereden dışarı bakarken hızlıca siyanürü Ho Seok'un bardağına boca etti."
Nam Joon öğrendiklerini sindirmeye çalışıyordu.Bütün yaşamsal hücrelerine yayılan korku onu daha da dibe batırıyordu. Bu koltuklarda oturan birinin,şuan onun deli gibi kıvranmasından zevk aldığını biliyordu.
"Geç oldu, artık yatmalıyız"
Seok Jin bitkin bir sesle konuştuğunda herkes yavaşça yerinden kalktı ve teker teker odalarına yöneldi.
Jungkook odasına girdiğinde kapısını kilitledi ve üzerindeki tişörtü çıkarıp yere attı.Aralarındaki katili bulduğu an onu öldürecekti.
Her zaman soğukkanlı, cesur ve acımasız bir insan olmuştu, bu yüzden korku duygusu ona tamamen ters düşen bir şeydi.
Geniş yatağına uzandığında ışığı kapattı ve tavana bakmaya başladı.
Onu düşünüyordu.
Tavana bakarken yüzünü hayal meyal görmesiyle gülümsedi. Polislik hayatı boyunca belki de çok fazla kişiyi öldürmüştü ama hiçbir zaman pişman olmamıştı.
Onun dışında.
Adam hakkında pek bir şey bilmiyordu.Tek hatırladığı bir karısının olduğuydu.Silahın namlusunu çektiğinde kadın ona yapma diye yalvarmıştı.
Ama iş işten geçmişti.
Adamın beyninden sıçrayan kan üzerini berbat etmişti, bu yüzden kıyafetlerini çöpe atmak zorunda kalmıştı.
Kıyafetlerinin mahvolmasına adamın ölmesinden daha çok üzüldüğünü hatırladı.
Iki eli de kafasının altındayken karanlıkta gülümsedi ve gözlerini kapattı.
O adam bunu haketmişti.
----
*Y.N→ yorumlarınızı eksik etmeyin ve bir hatam varsa söyleyin lütfen :3