Bir ChanBaek Masalı [Çeviri]

By EXOshipTURKEY

144K 12.9K 2.2K

Bu 1. Kitap ^-^ Sonsuza dek mutlu Prens Ve Prenses. Sonra, perde kapanır, kitap katlanır ve hikaye sona erer... More

Giriş Bölümü
Önsöz
1.Bölüm - Alışveriş Mi?-
2.Bölüm -İlk görüşte aşk?-
3.Bölüm -Baekhyun'un İlk Günü-
4.Bölüm -Tartışma-
5.Bölüm - Kim Jongdae -
7.Bölüm -Karar-
8.Bölüm -Chanyeol Kimin?-
9.Bölüm - Sesin -
10.Bölüm -Kafası Karışmış.Kırılmış-
11.Bölüm - Balo Gecesi -
12.Bölüm -Baloda-
13.Bölüm - Benimle Gel-
14.Bölüm - Seninle Geçen Gece-
15.Bölüm -Av Başlangıcı-
16.Bölüm - Baekhyun mu Eyeliner Çocuk mu?-
17.Bölüm -Av.Değişim.-
18.Bölüm - Beni Biliyor-
19.Bölüm -Avın Sonu-
FINAL
SMUT Özel Bölüm Part 1
SMUT Özel Bölüm Part 2

6.Bölüm -Restaurant Isabelle-

5.1K 554 75
By EXOshipTURKEY

Restaurant Isabelle


Byun Baekhyun~

"Sen?!"

Chanyeol bana özür dileyen bakışlar atmadan önce utançla ensesini kaşıdı. "M-merhaba.. Baek." Mırıldandı, böylece yakalandığı için utanıyor olmalıydı. 

Ama cidden.Şu son günlerde onu gözlemekten , ondan hatta, gölgesinden bile sakındım! Chanyeol'un hergün güzel görünmesi hiç yardımcı olmuyor! Sadece karnımdaki kelebeklerin manyak gibi uçmalarını sağlıyor !

Argh! Bana yaptığı şeyden nefret ediyorum. 

"Neden beni takip ediyorsun??" Dik dik bakarak sordum. 

Chanyeol alt dudağını ısırdı ve çantasından bir şey çıkarmak için aranmaya başladı.   "Sadece sana vermem gereken bir şey var. " He fısıldadı ve çantasından beyaz bağlanmış bir kağıt çıkardı. Baskılı kısmından düzgünce katlanmıştı. 

Bana vermek için ileri adım attı ancak istemsiz olarak geri adım attım. 

Woah. Bu da neyin nesi, Baek?

Chanyeol kaşlarını çattı. "Hey." nazikçe söyledi. "Sana zarar vermeyeceğim."

Gerçekten utandım ! Tabikide bana zarar vereceğini düşünmedim! Çok kabaca olurdu, değil mi ?! Gözlerim açılmış şekilde ona baktım ve yutkundum. Ugh. Başka ne söyleyebilirim.

Bana minik bir gülümseme verdi."Burada" kağıdı elime yerleştirdiğinde söyledi.

Ona baktım ve hızlıca açtım. 

=_________________________________=

Cidden. Chanyeol.

"Ne sikim—" tısladım ve ona dik dik baktım. "Hasta yada öyle bir şey misin? Bu sadece benim aktivite kağıdım ve bunu bana daha insancıl bir şekilde veremez misin? Birinin beni takip ettiğini hissettiğimde nasıl kalp kirizi geçiriyordum biliyor musun? Senin seri katil yada tecavüzcü olduğunu düşündüm !"

Acaba "NORMAL" kelimesinin anlamını biliyor mu?!

Ardından gülümsedi.. Ürkütücü bir şekilde..

Evet doğru.Bunu bilmiyor.

"Üzgünüm." Chanyeol  parlakca gülümseyerek mırıldandı. "Ben sadece casus olmaya çalışıyordum. Bilirsin... Sherlock Holmes ve onun gibiler. " 

"Chanyeol.." ciddi bir şekilde söyledim. "Sherlock Holmes dedektif.Casus DEĞİL."

Chanyeol'un gözleri açıldı ve birkere kafa salladı. "Oh." Aşağı bakarken söyledi.

Gözlerimi yuvarladım "Dobby." İç çekerek mırıldandım.

Ve çok çok çok "şokedici" bir sebepten , bunu duydu. TEKRAR.

Chanyeol surat astı. "Aish!" saçını karıştırırken konuştu. "Sadece  basit bir şekilde teşekkür edebilirdin Baekhyun. Yemin ederim." Bana yavru köpek gözleriyle bakarken söyledi. Ve ugh. Yaptığı şu somurtma.

NEDEN BU KADAR TATLI OLMAK ZORUNDA?!

*lub-dub lub-dub lub-dub*

Hadi ama Baekhyun ! Tekrar böyle hissedemezsin !

*lub-dub lub-dub lub-dub*

Yine yüzüme yayılan sıcaklığı hissettim ve bunun üstesinden gelmek için yumruğumu sıktım. Gerçekten her seferinde böyle hissedemezsin , Baek ! Vicdanını dinle !

*lub-dub lub-dub lub-dub*

Sana dedim ki..... DUR!!! O Park Chanyeol ve senin için değil !

*lub-dub lub--- DUR!!!*

Gözlerimi kapattım ve yüzümü ellerimle kapattım."Lütfen duracak mısın?!" Sinir olmuş bir şekilde bağırdım. Çocuksu görünse de , aldırmadım. Geleceğim hakkında düşünüyorum ve Chanyeol her şeyi benim için zorlaştırıyor. 

Üvey ablalarım beni ÖLDÜRECEK.

"Huh?" Chanyeol'un sorusunu duydum.

Yavaşça gözlerimi açtım ve ona baktım. Bana gerçekten kafası karışmış bir şekilde bakıyordu.Kaşlarını kaldırmıştı..

İç çektim ve kafa salladım. "Artık gidebilirsin." Ona bakmayarak mırıldandım. "Yapman gerekeni yaptın.Gerçekten açım."

Chanyeol kafa salladı ve dudağını ısırdı.  "Tamam." mırıldandı ve okula geri yürümeden önce tekrar kafa salladı. Onu köşeye kadar izledim ancak bana geri yürümeye başlamasıyla şok oldum. 

Ne halt ediyor?

Kollarımı çarprazladım ve kaşımı kaldırdım  "Sen ne yap—"

"Birisine kendi isteğinle aşık olmak seni gay yapmaz."Kesin bir şekilde , gözlerimin içine bakarak söyledi. "Yapmaz , tamam mı?!"

Gözlerim açıldı ve dudaklarımın kuruduğunu hissettim.

"N-ne—"

"Sadece bir anda olur. Bunu hissetmek için sadece gay olmak zorunda değilsin." Ekledi ve dudaklarının kenarları kalktı.

O NE SÖYLÜYOR?! Ve bunları neden bana söylüyor?!

Chanyeol saçımı okşamak için elini kaldırdı. "Sadece biliyorum." Başka bir kafa sallamayla söyledi ve okula hızla yürümeye başladı.

Ağzımın açıldığını hissettim ve yavaşça onu kapattım. 

"N-ne.. neden.. o-o.." Kafamı salladım ve tüm düşüncelerimi topladım. 

Chanyeol'un nesi var?!

O_____O

Acaba o...

Hayır! NE, HAYIR! Bu imkansız!

Ama hayır, gerçekten.Peki ya eğer...

HAAYIIRR!!! Bu bir mucize olurdu!

Ama eğer???!!! O gerçekten olabilir mi...

O Park Chanyeol...

Argh.

O... Bir erkeğe mi aşık oldu? O____O

(Ç/N:Çok safsın be Baek..)

* * * * *

"Baekhyun... Masa 42 lütfen." Masa 30 'a siparişlerini koyduğumda Bayan Elli'nin sesini duydum. O , bu restaurantın müdürü. 

"Tamam Bayan."  Gülümseyerek kafamı salladım ve söylenen masaya yürüdüm.

Ve sonunda buna pişman oldum.

Michaela ve askerleri orada, ellerinde magazin dergileriyle kıkır kıkır gülüyorlardı. Dekolteli , sahilde giyilmesi daha uygun olan kıyafetler giyiyorlardı. Etrafa bakındım ve bir adamın onların vücutlarını dikizlediğini gördüm.

Kafamı salladım ve yanaklarımdaki havayı dışarıya üfledim. 

Pekala... Kendini hazırla Byun.

"İyi akşamlar , bayanlar." Imutluca onları karşıladım. "Bu akşamki menu burada."

Michaela menuyu benden aldı ve tehditkar bir biçimde gözlerime bakmaya başladı. "Pekala... bakın burada kim varmış~" gözleriyle kafamdan ayağıma kadar süzerken mırıldandı .

Ancak yüzümde , hala parlak bir gülümse vardı. Ben onların garsonuyum ve bu benim işim.

Bunu kaybetmek istemiyordum.

"Seni geri çağıracağız." Michaela sonunda saçıyla oynarken söyledi. Görünüşe göre burasının kavga için uygun bir yer olmadığını anlamıştı. Yada sevdiği şekilde benimle oynayacaktı.

"Evet Bayan." Ieğildim ve geri adım attım. Elimle kendimi serinlettim ve alnımdaki teri sildim.

"AMANTANRIM!"  Michaela'nın arkadaşlarından birinin bağrışını duydum.

Geriye baktım ve beşinin de ana kapıya baktığını gördüm. Ardından bakışlarını takip ettim.

Ve orada... Tanrılar gibi restauranta doğru yürüyen Park Chanyeol , Oh Sehun ve Kim Jongin'i gördüm. Yeni banyodan çıkmış gibi görünüyorlardı.

Ve . Ben ne diyorum?!

"Baekhyun!" Bayan Ellie beni çağırdı ve ona baktım. Üçünü gösterdi ve menüyü verdi. "Daha hızlı!" bağırdı ve ona acı dolu bir bakış attım.

Hayır hayır. Ben değil, lütfen.

"Hadi!" tekrar işaret ederek bağırdı , onların masasına menüyü sımsıkı tutarak gittim. Chanyeol Jongin ve Sehun konuşmakla çok meşguldu ve onların masalarına ulaşmama rağmen beni farketmediler. 

"İ-yi akşamlar beyler." Boğuk bir sesle söyledim. "B-bu akşamın menusu burada."

Kim Jongin uzandı ve menuyu aldı. Chanyeol  ve Sehun hala gülerek Sehun'a Bubble Tea'yi yanlış veren kişiyi konuşuyorlardı.

Jongin parmağıyla işaret etti. "Ah!Ben bunu—" ardından yukarı baktı ve beni gördü. "Baekhyun?!" tamamen şaşırmış bir şekilde söyledi. Chanyeol ve Sehun biranda gülmeyi bırakıp bana büyük gözler ve açık ağızlarla baktılar. 

Onlara beceriksizce gülümsedim. "Merhaba." söyledim ve gülümsedim. "Ben sizin... bu akşam için g-garsonunuzum."

Kim Jongin sırıttı. "Garson, eh?" dedi. "Kulağa iyi geliyor." Ona dik dik bakmamı sağlayacak bir şekilde göz kırptı ve  topladığım tüm kibarlığımı oracıkta kaybettim! 

Ona yumruğumu gösterdim. "Evet." tısladım. "Ve kendi kanınla sana ziyafet vereceğim"

"Jongin..." Chanyeol  uyardı ve arkadaşına sert sert baktı.

Ardından kızardım. Lanet olsun neden kızarıp duruyorum?? NEDEENN??!!!

"Sakinleş, Yeol." Jongin gülerek söyledi. "Sadece şaka yapıyorum, Baek." Ardından kafasını eğlenceli bir şekilde sağladı.

"Pekala .. Ben mantar çorb—"

"BAEKHYUN!!!"

Bu sesi tanıyorum!

Açılan kapıya baktığımda , ellerinde kağıtlarla iki erkek gördüm. Bana bakıp el salladılar ve kendilerince güldüler. 

Kyungsoo?! Luhan?!

NEDEENN??!!!! TT^TT

Çevirmen: Gozdexo

Continue Reading

You'll Also Like

34.3K 4.2K 150
*EXO ot12 fake conversations* 2020 | ©aeriohs
2.1K 376 11
Ünlü bir basketçiydi Chanyeol. Yaşadığı sakatlık sonrasında kariyerine bir yıllık ara verdiği için ülkesine dönmüştü. Tedavisi için hastaneye geldiği...
149K 15.8K 53
Jungkook, erzağının bitmesiyle kendine yiyecek birşeyler ararken, Taehyung'un liderlik yaptığı bir küçük bir şehirle karşılaşır. Jungkook, açlığını d...
5K 351 11
"O benim mücevherim, bir tanecik oğlum, nadide çiçeğim... Onu emanet edecek sağlam bir koruma, sahip çıkacak..İşlerin başına geçirip soyadımı devrede...