Gay bar/hyunlix ☆

By minsphoriq

1K 143 2.4K

"O içkiyi almadan şurdan şuraya gitmicem! İnat değil mi?!" "Dikkat et de o inadın başına iş açmasın." ★Açık... More

1☆
2★
3☆
4★
5☆
6★
7☆
8★
9☆
10★ (m)
11☆
12★ (m)
14★
15☆
16★ (M)
17☆

13☆

34 6 55
By minsphoriq


Kapı çalmıştı. Hyunjin güçlükle aşağı inmiş kapıyı açmıştı. Kapı açıldığı gibi yakalarından tutulup hırpalanmıştı.

"KARDEŞİM NERDE LAN?!" Demişti Tae.

"Hayatım bi sakin ol içerdedir." Demişti Jungkook, tae'nın kolunu tutarken.

"İyi." İçeri girmiş eve bakınmaya başlamıştı. Herkes içeri girmişti. Salonda oturuyolardı.

"Hyunjin, felix nerde?" Demişti Lalisa.

"D-dün gitmiş, s-sabah bana bir ses kaydı g-geldi.." devamını getirememişti.

"Nolmuş? Neymiş ses kaydı? Konuşsana lan." Demişti Tae. Bu sefer onu susturam bay lee olmuştu.

"Neymiş ses kaydı?" Demişti Bay lee.

"T-telefon yukarda." Demişti sadece çökmüş bir halde.

Lisa koşararak yukarı çıkmış telefonu getirmişti. "Al, hadi aç." Demişti telefonu uzatırken.

Hyunjin telefonu açmış, ses kaydına basmıştı.

🔊: UZAK DURUN BENDEN..! DOKUNMAYIN NOLUR DOKUNMAYIN! AAHHĞĞ (inleme değil çığlık) YAPMAYIN! YAPMAYIN! DOKUNMAYIN BANA! YARDIM EDİN! UZAK DURUN YALVARIRIM, UZAK DURUN! *bir kaç çığlık sesinden sonra ses kaydı sonlanmıştı*

"SİKTİR, SİKTİR NERDE LAN BENİM KARDEŞİM? BABA BİŞEY YAPALIM NAPMIŞLARSA NASIL YALVARIYOR DUYMUYOR MUSUN!" Demişti Taehyung odayı turlarken.

"Kimden geldi bu mesaj sana." Dedi lisa.

"Gizli numara." Demişti kısıl bir sesle.

"Taehyung yürü adamları çağır gelsinler." Demişti bay lee. Ardından içeri Bay hwang ve Bayam hwang girmişti.

Onlarda duymuştu olayı. Onlarda bir yığın adam ile gelmişlerdi. Bayan hwang, bayan lee'nin yanına oturmuş sakinleştirmeye çalışıyordu.

Bay hwang, Bay lee, Tae ve hyunjin bahçedelerdi.

"Bu gizli numaradan bulabiliriz efendim konumu." Dedi soobin.

"Bulun o zaman karımı!" (Biliyorum felix kadın değil o yüzden nolur boş yorum yapmayın sonuç olarak karısı oluyor.)

"Hadi artık çıkabilir miyiz yola?" Demişti sıkıntılı bir nefes vererek hyunjin.

"Sen gelmiyorsun." Dedi bay hwang.

"Baba saçmala ne demek gelmiyorsun? Karım o benim ben bulucam ne demek gelmiyorsun?" Demişti sinirle.

"Gelmiyorsun işte bu halde gelemezsin." Demişti tae.

"Gelicem, ne diyorsunuz siz? Tabi ki gelicem." Demiş arabaya yürümüştü. Bay hwang korumalara kaş göz yapmıştı, korumalar hyunjin'i tutmuş içeri götürmeye başlamışlardı.

"BIRAKIN LAN! BABA YAPMA BABA! NOLUR YAPMA, FELİX'İN BANA İHTİYACI VAR BABA NOLUR YAPMAYIN!" Demişti ama ne fayda.

"Söz veriyorum hyunjin, karını bulmadan gelmeyeceğiz."
"Götürün odaya kapatın çıkamasın." Demişti Hwang. Korumalar onaylamış içeri götürmüş odaya kapatmıştı.

Diğer kalanı yola çıkmıştı. Buldukları adrese yol almışlardı. Eve gelmiş, aramaya başlamışlardı.

"Lisa! Jungkook! Nolur açın şu kapıyı ya. Neden anlamıyorsunuz? İçimde kötü bir his var felix'ime bişey olucak nolur bırakın!" Diye yalvarıyordu.

"Lisa çıkartsak mı?" Demişti kook.

"Olmaz abim mahveder bizi." Dedi lisa.

"Ya gerçekten hissediyorsa?" Diyip lisanın aklına sokmuştu bunu.

"Haklısın ama olmaz jungkook." Demişti.

"Anne! Nolur bırakın, gideyim karımın bana ihtiyacı var nolur! Duymuyor musunuz beni ya!" Demişti.

Lisa biraz düşünmüş, "Yürü jungkook." Demiş yukarı çıkmışlardı.

Kapının kilidi açılmış içeri liskook girmişti. "Hyunjin, al bu telefonun git kurtar karını ama bak dikkat et anladın mı beni?" Demişti lisa.

"Teşekkür ederim iyi ki varsınız." Diyip sarılmıştı. "Söz veriyorum dikkat edicem."

"Dikkat et önde ki güvenlikleri arka bahçeye çektik sende dikkatle git." Demişti jungkook.

Hyunjin, hızla çıkmıştı evden. Arabaya binip gittikleri yola çıkmıştı.

"Bişey buldunuz mu?" Demişti tae.

"Bulamadık efendim yok kimse." Demişti koruma.

"Sikicem şimdi." Sinirle konuşmuştu.

"Bi daha arayalım bulmadan gidemeyiz." Demişti bay hwang.

Evi baştan aşağı tekrar aramaya başlamışlardı.

"Efendim bi kaç adam kalmış, ama konuşmuyolar."

"Getirin onları bana." Dedi bay lee. Herkes sinirden aklını kaybetmişti resmen. Kimdi bu? Ne istiyolardı?

~

Siyah giyimli kadın, salonda oturan adamın yanına adımlamıştı.

"Efendim ilaç hazır, kanına enjekte edilicek sadece ondan sonra uyuşucak." Demişti kadın. Adam memnun bi şekilde gülümsemiş,

"Güzel, hadi git yap o zaman." Demişti hala gülümseyerek. Kadın başıyla onaylamış evin en aşağı katına inmiş, kilitli olan odaya girmişti.

Odada bir sedye vardı sadece onun haricinde her yer simsiyahtı. Felix'in üstünde kefesn vardı. Bu ne demek oluyordu? Sedyede bağlı bir şekilde uzanıyordu.

Kadın yanına adımlamış, kolunu açmıştı. Felix uyanmış kadına bakmıştı,

"Yalvarırım dokunmayın bana.." demişti kısık bir sesle. Ama kadın ilacı çoktan vermişti. Damarlarında dolaşıyordu, yavaş yavaş etkisini gösteriyordu. Gözleri kapanmıştı.

Kadın tekrar odadan çıkmıştı. Bu sefer yanında 1 kişiyle gelmişti büyük ihtimalle evin hizmetlileriydi. Kadınlar felix'i sedyeden kaldırıp yere oturtmuş, iki kolundan tutmuştular.

Siyah giyimli kadın, felix'in sırtını açmış, elindeki asidi yavaş yavaş felix'in sırtına dökmüştü.

"AĞĞHH YAPMA NOLURSUN YAPMA! YAPMA NOLURSUN! BEN SİZE BİŞEY YAPMADIM YEMİN EDERİM YAPMADIM!" Demiş çığlıkları, ağlamaları, yalvarışları odayı dolduruyordu. Kadın tepki vermeden işini yapıyordu.

"YAPMA! YAPMA NOLUR YAPMA! DOKUNMA BANA!" Demişti, bunların hiç bir faydası yoktu. Üç kadında çıkmıştı odadan. Felix yerde öylece ağlıyordu. Bağrışları fayda etmiyordu.

~

Bir süre sonra kapı açılmış o aşağılık adam girmişti odaya. Felix'in yanına adımlamış yere çökmüştü.

Felix çekilmişti, korkuyordu, çok korkuyordu. Canı çok acıyordu ama neye yarar ki? Karşısında ki umursamıyordu.

"Korkma bu sefer bişey yapmıcam." Demişti.
"Bu iki kurşunu görüyor musun?" Dedi, göstererek.

Felix cevap vermemişti. "CEVAP VER BANA!" Diye bağırmıştı.

"E-evet." Diyebilmişti.

"Biri senin, biri benim için." Demişti adam.

"B-benden ne i-istiyorsunuz?" Demişti, felix. İlacın etkisi tekrar gelmeye başlamıştı.

"Abin, baban. Onlar benim aileme az çektirmediler. İntikam, anlıyor musun?" demişti yüzüne yaklaşarak.

"B-benim suçum n-ne?" Dedi felix.

"Ben istiyor muyum? Ha, ben istiyor muyum? Annem.. neyse ne be seninle mi uğraşıcam." Kurşunları yere bırakmış, çıkmıştı odadan.

~

"ULAN BANA BAK! NERDE BENİM OĞLUM?! SÖYLE LAN!" Demişti bay lee, bu sözlerden sonra tekrar vurmuştu adama. Ama adamdan tık yoktu.

"Konuşmuyorsun öyle mi?" Silahı çıkarmış, kafasına dayamıştı adamın.

"DUR! Dur tamam anlatıcam. Sizin geldiğinizi öğrendinler, öğrendikleri gibi kaçtılar nereye gittiklerini bende bilmiyorum yemin ederim." Demişti, demesiyle kafasına sıkmıştı adamın bay lee.

~

Soobin, bay hwang'ın yanına gitmişti. "Efendim bay Lee bi tane adamı konuşturdu, adam kaçtıklarını söylüyor." Demişti.

"Sikicem şimdi oğluma söz verdim ben bulmadan gidemem. Arayın her yeri gerekirse çekmecelere bile bakın anladınız mı?" demişti sinirle.

Yanlarına sam gelmişti. "BABA! NOLDU? BULABİLDİNİZ Mİ?" Demişti telaşla.

"Hayır, bulamadık." Demişti sıkıntıyla.

"Allah kahretsin." Dedi sam. "Hyunjin? O nerde? İyi mi? Çok dağılmıştır kesin." Demişti.

"Evde o, getirmedik kötü olmasın diye." Demişti.

Bir süre sonra soobin yine gelmişti yanlarına. "Efendim her yeri aradık, yakındaki yollarıda kapattık ama yoklar." Demişti.

"Baba bu kadar yeter, biliyorum aramamız lazım ama bilinçsizce değil araştırmamız lazım." Demişti.

"Haklısın yürüyün gidelim."

~

Eve varmışlardı, hyunjin onlardan önce gelmişti.

"SİKİCEM ANLADINIZ MI SİKİCEM NERDE BENİM KARIM DELİRİCEM NERDE BABA NERDE? HANİ BULMADAN GELMİYORDUN? KAFAYO YİCEM YA!"

"Hyunjin, sakin ol. Senin şuan güçlü olman gerekir. İlla ki buluruz." Demişti sam, hyunjin'in sırtını sıvazlarken.

"NE SAKİNİ LAN NE SAKİNİ? YA.. ya ölü bedenini b-bulursak? Nolucak o zaman he? NOLUCAK SİKİCEM KAFAYI YİCEM YA!" Demişti odayı turlarken.

O sırada bildirim gelmişti. Hemen açıp tıkladı videoya..

Felix'in kollarını kestikleri, o kesiklere asit döktükleri videoydu.

🎥: YAPMA! YAPMA NOLURSUN YAPMA! HYUNJIN KURTAR BENI NOLURSUN! YAPMAYIN NOLURSUNUZ! YAKLASMAYIN BANA! IMDAT! YARDIM EDIN! BABA! YARDIM EDIN NOLURSUNUZ! YAPMA! *sonda yine çığlıklarla bitmişti video*

Herkesin kanı donmuştu. Felix'in oturduğu yer kan gölü olmuştu. Herkes şok olmuş bir şekilde izliyordu. Hyunjin.. hyunjin çıldırmış gibi odadaki eşyaları dağıtıyordu. Kimse sakinleştiremiyordu.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Öncelikle edebiyatçının amk.💗

Neyse

Sam'ın kalbini yiyem sapşik şey. 

Benim işkence yöntemleri fazla ikonik farkındayız dimi?

Buarada merak etmeyin angst değill.

Yazım yanlışı varsa çok takmayın hızlı yazıyorum..

Neyse öptüm baii 💗🌷🎀

-iklim

-1120 kelime-

Continue Reading

You'll Also Like

210K 6K 73
Daphne Bridgerton might have been the 1813 debutant diamond, but she wasn't the only miss to stand out that season. Behind her was a close second, he...
1.3M 56.1K 103
Maddison Sloan starts her residency at Seattle Grace Hospital and runs into old faces and new friends. "Ugh, men are idiots." OC x OC
433 62 9
"Evleniyorum hyunjin, buda davetiyem gelirsen mutlu olurum hoşçakal." •angst. •küfür içerir. •bi kaç smut bölüm var. •her hangi bir idole nefret iç...
3.8K 688 15
Chan: Okuldan biriyle evlenmek zorundasın. Kim olurdu? Hyunjin: YAN SINIFTAKİ SARI ÇITIR