" gel kızım "
İçeri girdiğimde yanıma poyraz abim ile Elisa geldiler.
" Allah kurtarsın abla "
" Nasıl "
" Bunca kişi ile tanışmak kolay değil "
" Kız ilk defa doğru bişey söyledin ya sen "
Abim ile Elisa fısır fısır tartışmaya başladılar.
" Ya bir durum zaten herkez bize bakıyor "
Annem bize döndü.
" Gel kızım tanıştırayım seni "
Yanına gittim. İlk başta anneannem ve dedemin ellerini öptüm. Ardından annemin yanına geri döndüm.
" Başlıyorum hazırsan kızım "
" Başla anne başla "
" Bak şimdi teyzelerin ile başlayalım öykü teyzen bekar, serap teyzen eşi Baran çocukları Lina ve Çınar. Sema teyzen eşi Akın çocukları Alaz, Güz, Ebrar. Dayıların'a geçelim, Yusuf dayın eşi Tuğba çocukları Melike, Azra, Emel. Hasan dayın bekar, kadir dayın eşi Hayat çocukları Ela, Akay. Mustafa dayın eşi Ecrin çocukları Elvan ve kerim "
Derin bir nefes aldı.
" Buda benim kızım Alya ve kızı defne "
Bir anda herkez'den bir ne nidası duyuldu. Anneannem bana baktı.
" Sen evlimisin kızım "
O sırada biri hala çözemediğim için ismini bilmediğim bir kadın.
" Hala çok genç neden evlendiği belli "
Defneyi kastetti. Ben bu kadını yollarım ama sen kim bana ve kızıma laf etmek kim.
Dedem sonunda olaya el attı. Herkez sustu.
" Size ne ister evli ister değil yeter sussun artık "
Sanırım dedem ile şimdiden iyi anlaşıcaz
" Evlimisin kızım "
Anneannem tekrar sordu. Tam cevap veriyordum ki dedem
" Esma size susun dedim "
Ve derin bir sessizlik. Ben çok gerildim ya böyle olmaz ki, annem kalktı ve ortamdaki gerginliği kaldırdı.
" Hadi hep beraber sofraya geçelim mi yemek yerken konuşalım olur mu "
Herkez kalktı. Ben en son kalktım. Yanıma poyraz abim geldi ve beraber bahçeye yemeğe çıktık. Yan yana oturduk bir yanımda o bir yanımda Elisa ile sarp vardı. Karşımda ise az önce içerde bana laf söyleyen yani diğer ismi ile Serap teyzem olduğunu öğrendiğim kadın oturuyordu.
Hep birlikte yemeğe başladık. Anneannem hala bana bir şüphe ile bakıyordu. Dayılarım ise evli olduğumu düşünüp yüzüme bakmıyorlardı. Abi evlilik kötü bişey değil ki niye böyle yapıyorlar ya bunlar.
" Ben evli değilim "
Herkez bana baktı. Dedem de dahil olmak üzere Anneannem içindeki diğer soruyuda sordu.
" Peki bu kız "
" Kız değil defne ve evlat edindim "
Zorda olsa defneyi bana öyle kolay vermemişlerdi. Alabilmek için çok zor şeyler yaşamıştım ama ondan vazgeçmemiştim.
Herkez bu son açıklamam üzerine yemeklerine rahat bir şekilde geri döndüler. Anneannem kafasındaki soruları sormaya başladı.
" Önceden nerdeydin, ne iş yapıyorsun "
" Askerim ben "
" Ne "
Hıhh gene herkez dönüp bana baktılar. Bu sefer tabi canım kesin askersindir bakışıydı.
" Tabi tatlım kesin askersindir "
Tam bir şey söyleyecektim ki anneannemin yeni sorusu ile dondum.
" Önceki ailen için mi oldun. Onlar nerdeler şimdi "
" Anne gerçekten ciddi mi sandın kız bizle dalga geçiyor "
Ama bu kadını büyükmüş, teyzeymiş dinlemiyecem yolcam bu kadını ben bunu öldürürüm.
" Kızım sen söyle eski ailen nerdeler "
" Anne "
Annem anesine yapma der gibi anne diyince
" Ben onları küçükken teröristler tarafından öldüler "
" Ben özür dilerim kızım bilmiyordum "
" Sorun değil "
Ardından yemeğe döndüm. Başka soru kaldiramam en azından şuan. Herkez yenegini bitirdiğinde biz kuzenlerimiz ile içeri geçtik. Biraz durduktan sonra onlarda soru sormaya başladılar. Tarabim sana geliyorum artık yeter ya. En sonunda yerimden kaktım.
" İzniniz ile "
Dışarı çıkıp arabamın önünde ki bank da oturdum. Vay be ne kadar çok sordular. Bugün ne kerem abim, ne yengem ne de goktuğ abim vardı.
Kerem abim ile yengem karakolda işleri vardı. Göktuğ abim askeriyede öğrendim çok önemli bir göreve girmisler.
Üff ve şimdi orda olmak vardı. Ne güzel it öldürürüm. Burda soru yağmuruna tutulacağıma itleri öldürmeyi tercih ederdim. Arabadan sigara paketini alıp bir tane sigara yaktım. Tekrar aynı banka oturdum. Annem ile babamı özledim ben ne kadar onlardan bahsetmeden de çok özledim. Ama öcümü aldım. En azından içim biraz rahat bu yönden.
Yanımda bir hareketlilik oldu.
" San gene mi sigara içiyorsun "
" Evet abi "
" Birde evet diyor ya "
" Ne diyeyim abi, zaten içerde delirttiler beni soru üstune soru "
" Hep böyleler bunlar, banada habire evliliği soruyorlar "
" Offf abi off valla soru deme ya "
" Eee bugün nasıl geçti "
" İyidir ya idare eder, senin nasıl geçti "
" Hiç öyle bir kaç amelyata girdim hayat kurtardım falan filan işte ne olsun "
" Abi ya "
İkimizde güldük. Abimin boynuna yaslandım.
" Hadi kalk içeri girelim "
" Gitmeyelim ya ben istemiyorum "
" Hadi kızım hadi "
Beni çeke çeke içeri götürdü. Her kez toplu bir şekilde içerde oturuyorlardı. Bizde oturduk. Ortam gene çok gergindi. Kimseden ses çıkmıyor. O sırada benden büyük bir telefon sesi gelmeye başladı. Albay arıyordu.
" İzninizle bunu acmalıyım "
Odadan çıkar çıkmaz telefonu açtım.
" Alya hemen buraya gel sana özel görev çıktı "
" EMREDERSİNİZ KOMUTANIM "
Telefon kapandıktan sonra geri döndüm.
" Herkez'den özür dilerim ama işim çıktı. Gitmek zorundayım "
Annem
" Nereye kuzum "
" İşim çıktı "
" Tamam kızım bişey olursa haber et "
" Tamam "
Elisa ve Aktan yanıma geldiler.
" Seni geçirelim biz "
Beraber disarı çıktık.
" Abla ne zaman gelirsin "
" Bilmiyorum Aktan "
" İçimde bir şey var, gitmesen "
" Gitmek zorundayım "
" Haber et o zaman olur mu "
" Tamam, söz bişey olursa haber edicem "
Ardından ikisinede sarılıp arabaya bindim. Ve doğru askeriye'ye sürdüm. İçeri girip arabamı park ettim. Hemen odama gidip askeri formamı giyindim. Albayın karşısına sivil çıkmak olmaz. Odamdan çıkar çıkmaz albayın odasının önüne gittim. Askere
" Alya geldi dermisin "
Asker içeri girdi ve 5 dakika bile olmadan çıktı.
" Buyrun sizi bekliyor "
Hemen içeri girdim. Tekmil verdim.
" Binbaşı Alya asil Mardin emredin komutanım "
" Gel binbaşım, hemen otur "
Hemen dediği için özel bir şey olduğunu anlayıp oturdum.
" Sana özel görev çıktı "
" Ne güzel komutanım, nasıl bir görev bu "
" Bir nevi kurtarma görevi "
" Nasıl komutanım "
" Kızım bak şimdi Ankara'dan bir tim görev için gittiler ve 1 gündür ulaşılamıyor. Ve görev yerleri yeni bulunmuş büyük bir kamp ve daha nasıl bir yer olduğu belli değil di. Tim bu kampla saldırıya geçtikten sonra irtibat kopmuş. Yani askerlerimizin başı dertte "
" Biz onları orda bırakmayız komutanım "
" Bu arada kanlı hilal olarak gidiceksin ve yanında kasırga ile gidiceksin "
" Nasıl yani kasırga ile mi gidicem komutanım "
" Evet, bu arada kasırga seni görev sonuna kadar kanlı hilal olarak bilicek kurtaracağınız tim de öyle "
" Tamamdır komutanım peki ben kasırganin kim olduğunu bilicekmiyim "
" Hayır sende onu görev sonunda isterse biliceksin "
" Tamam öyleyse, ne zaman gidiyoruz "
" Gidip hazırlan kasırga gitti. Sende hazırlan çık ve buluşma noktasında buluşun "
" Sonra peki "
" Sonrasısize kalmış askerleri sağlam getirin, önceliğiniz askerler olsun ardından ordaki o pislik kadını alın "
Daha fazla zaman kaybetmek istemediğim için görevle ilgili olan dosya' yı alıp odadan çıktım. Angara gidip benim kanlı hilalken giydiğim kıyafetleri giyindim. Yanıma olabildiğince fazla silah ve mermi aldım. Üstümde ki bıçak yerlerine de bicakları ve silahları taktiktan sonra hazır bir şekilde helikopter alanına gittim. Helikoptere binince ise dosya' yı açıp görevle ilgili bütün bilgileri kafama kazıdım.
Kasırga demek ha, kasirgada benim kadar dağlarda ünlüdür. Ve onunla ilk tanışmam olmayacak önceden
1 yıl önce
" Allah'ın cezası, pislik herif "
3 gündür burda işgence görüyorum. Neden mi bu kampa gizli bir sızma ile gönderildim ama karşimdaki piç yüzünden deşifre oldum. Ve 3 gündür burda işgence görüyorum. Peki durumum mu nasıl eh işte idare eder ama bir kaç gün daha bulunmazsam burda ölüp gidicem. Ölmek benim açımdan iyi iyi de benim cesedimin bunlarda ve burda kendi topraklarımızda uzak olması kötü yoksa ne güzel şehit olurum.
Ben bunları düşünürken ve yarı uyanık yarı baygın bir şekilde iken dışardan bir kaç ses geldi. İçeri simsiyah biri girdi.
" Gel gel bir sen eksiktin bak silahlariniz orda bana gelmeden önce oraya uğra "
" Sen delirdin mi be kadın "
" He delirdim, siz delirtiniz lan beni "
" Bağırma "
Gelip ellerimi açtı. Halla halla bu işte bir şey var.
" Sen kimsin lan beni niye çözdün "
" Ne güzel işte niye sorguluyorsun kaçsana "
" Allah Allah iyi bak gidiyorum ha "
" Gitsene be "
" Bak gidiyorum "
" Kurtardığıma gercekten pişman ediyorsun kadın gitsene be "
" Tamam gittim öyleyse "
Hemen silah bölümünden kendime yol için bir kaç eşya alıp çıktım.
1 kaç saat sonra
" Demek beni kurtaran kişi kasırgaymış ha "
" Evet komutanım albay öyle söyledi "
" Emin misin lan efe "
" Evet komutanım hatta o kocaman kampı tek başina önce taramış sonrada havaya uçurmuş "
" Olmadı bu "
" Şimdi niye sinirlendiniz komutanım "
" O pislik herifi ben öldürecektim "
" Ahh komutanım ah dert ettiğiniz şeye bakın "
" EFE "
" Sustum "
Günümüzden devam
İşte böyle o zaman çok sinir olmustum buna ama askerler arasında oda bende ünlüyüz. Onu tam bilmem ama ben deliliklerim ile meşhurum.
Bunları düşünürken helikopter yerinde durdu.
" Komutanım daha fazla ileri yada aşağı gidemiyorum "
" Tamam "
Kapıyı açtım. Çok da yüksek olmadığı için aşağıya atladım. Atlar atlamaz hemen bir kayanın arkasına geçtim. Önce etrafı kolaçan ettim ardından harita ile pusulayı çıkarıp buluşma yerini işaretledim. Ve kalkıp isaretledigim yere gitmeye başladım.
30 dakika sonra ( saat 1.30 )
Sonunda buluşma noktasına geldim. Ve etrafta kimse yok belki gelmemiştir diye düşündüm. Ama bu zaten benden önce gelmedi mi kesin burda diyerek etrafı iyice incelemeye başladım.
Bir süre sonra artık tam isyan edicektim ki ilerdeki kaya gözüme çarptı. İlerleyip kayayı inceledim. Arkasında sanki bir şey varmıs gibiydi. Kayayı ağırda olsa itmeye başladım. Ve bingo gizli bir tünel vardı. Hemen içeriye girdim. Etraf karanlık olduğu için gözlüklerimin gece görüşü açıktı. İçeri girince tekrar taşı çekerek kapattım. İlerlemeye başladım.
" Hoş geldin kanlı hilal "
Ses ile durdum. Bu aynı o zam ki gibi bu ses kasırganin sesi, tabi kendi sesi böyle değildir. Çünkü boğuk bir sesi vardı. Ki kimliğini belli etmemek için sesini değiştiriyor. Bende öyle yapıyordum. Bende degiştirdim ve
" Hoş bulduk kasırga "
Bir anda karşıma geldi.
" Gel zaman kaybetmeden ilerleyelim "
" Bu tünelin sonu nereye çıkıyor "
" Gideceğimiz kampın yakınlarında bir yere "
" Kestirme gibi "
" Aynen, hadi zaman kaybetmeyelim "
Ardından ikimizde sustuk. Ve yol boyu konuşmadık. Tünelin sonunda gene bir kaya parçası vardı. Kasırga.itti. ve ben çıktıktan sonra kapattım. Ardından yolumuza baktık ve devam ettik. İkimizin de gözleri dahi kapalı olduğu için birbirimizi inceleyemedik. Sonunda bir kamp görünce ikimizde durduk.
" Bak kesin burdalar "
" Kesin diyorsun o zaman gördün mü "
" Evet senin yanına gelmeden önce geldim ve kesinleştirdim ama tek olmaz beraber girmeliyiz "
" Askerlerin durumlari nasıl ve kaç kişiler "
" 6 kişiler ve durumları çok da iyi değil "
" Hadi öyleyse zaman kaybetmeden girelim "
" Önce plan "
1 SAAT SONRA
Şu an ben askerleri. Tutulduğu yerin arka tarafında kasırga ise kapın içindeydi. O orayı kontrol ederken ben askerleri alıcaktım. Ardından o başlarındaki pislik kadını alıcak ve burdan gidicektik.
Sonunda içeri giren iki piç çıktılar. 20 dakika da bir yeni kişi giriyordu. İ erdemi askerlere neden bukadar çok kişi girdiğini merak etmesin değil.
Hemen içeri gizli bir şekilde girdim. İçerdeki pislik heriflee bana döndü ve
" Daha yeni el değiştirdik "
Sesimi çıkartmadan yanlarına gittim. Yav bunlar hakikatten mallar ya
Bir tanesi beni eliyle itti.
" Kime diyor "
Elini tuttum ve bir anda büküp kafa attım. Adam bayılarak yere düştü. Yanındaki bu sefer beni tutmaya çalıştı.
" Kimsin sen "
Ellerini iki yandan ters çevirip yere yatırdım. Üstüne çıkıp boğmaya başladım. Daha nefesi bitip enerjisi bitince kulağına eğilip
" Gerizekalı üstüme bile bakmadın "
Beden mi çünkü kılık değiştirmedim simsiyahlar içinde dolaştım. Ama içlerinden biri bile lan bu niye siyah diye sormadılar.
Yerden kalkıp içeri odaya girdim. Askerler uyuyorlardı. Hemen yanlarına gttim. Ve en soldan çözmeye başladım. İlk cozdugum uyanınca ses çıkardı.
" Sende kimsin beni niye çözdün"
Hemen üstüne uçmaya çalıştı. Ama boynundan tuttum.
" Sus şu an değil "
Onu bırakıp diğerlerine döndüm. Onlarda uyandılar. Hiç yüzlerine bakmadan hemen hepsini çözdüm. En sonki bana bir yerden tanıdık geldi parfümü tanıdık. Çözdükten sonra yüzüne baktım.
_________________________________________
1806 kelime ile yeni bir bölüm isallaah beğenirsiniz
Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmuyoruz hepinizi öpüyorum 💋
Yeni bölümde buluşmak üzere
💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖