En son kaldığımız yer
Aran: Ahenk lütfen beni affet!
Aran'ın yüzüne tokat attım. Aran nefes verdi gözlerini kapattı. Üzerime gelmeye başladı. Sinirlenmişe benziyordu. Omuzlarımdan tutup beni duvara vurdu.
Aran: Ahenk sen benimsin! Beni af etmek zorundasın!
Ahenk: Aran bırak beni!
Aran dudağıma yapıştı. İlk defa beni öpmesinden nefret ettim. Zevk almıyordum aksine içimde bir öfke vardı. Eli kadınlığıma gitti okşamaya başladı. Onu kendimden uzaklaştırmaya çalıştım. Ama çok güçlüydü.
Ahenk: Aran dur!
Beni dinlemedi. Gözyaşlarıma engel olamadım.
Aran: Neden ağlıyorsun? Seni öpmem hoşuna gitmiyor mu?
Aran'ı itmeye çalıştım.
Dilan: (bağırarak) Aran bırak kızı!
Aran sesin geldiği yöne doğru döndü. Bunu fırsat bilip kendimi Dilan'ın kollarına attım. Dilan ağladığımı görünce daha çok kızdı. Dilan Aran'a tokat attı.
Dilan: Senin bu kadar alçalacağını düşünmezdim.
Aran: O benim karım ben yanlış bir şey yapmadım!
Dilan: Ahenk sen yukarı çık!
Yukarı çıktım. Aran'dan artık korkmaya başlamıstım.
Dilan: Aran sen ne yaptığını sanıyorsun!
Aran: Ne yapmışım?
Dilan: Kıza ayı gibi yapışmışsın! Kız ağlıyo hala devam ediyorsun.
Aran: O benim karım istediğimi yaparım!
Dilan: (bağırarak) O senin karın eşyan değil.
Ahenk'ten Dinliyoruz
Evden gidicektim kıyafetlerimi bavuluma yerleştiriyordum. Dilan kapıyı açtı.
Dilan: Evden mi gidiyorsun?
Ahenk: Evet.
Dilan: Doğru karar vermişsin. Kafanı dinleyim gelirsin.
Ahenk: Dilan ben evden tekrar dönmemek üzere gidiyorum.
Dilan: Ne! ahenk ya bebek ne olucak?
Ahenk: Ben bebeğime tek başıma bakarım. Hem zaten Aran bebeği umursasaydı böyle davranmazdı!
Dilan bana sarıldı. Birlikte aşağı indik.
Aran elimdeki bavulu görünce soru sorarcasına bana baktı.
Aran: Hayırdır nereye?
Ahenk: Evden kalıcı olarak gidiyorum.
Aran: Ne! Ahenk çıldırdın mı?
Ahenk: Ne dersen de artık umrumda bile değilsin!
Aran: Karnında benim çocuğumu taşıyorsun biliyorsun değil mi?
Ahenk: Hemde çok iyi biliyorum!
Kapıya doğru ilerlerken Aran bir şey söyledi.
Aran: Benden boşanıcak mısın?
Olduğum yerde dondum kaldım. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Bir şey demeden evden çıktım. Aran'ın arkamdan geliyordu. Bana seslendi.
Aran: Soruma cevap alamadım!
Aran'a döndüm.
Aran: Ahenk benden boşanıcak mısın?
Kolumu sıktı.
Ahenk: Aran bırak kolumu!
Kolumu elinden kurtarmaya çalıştım.
Aran: Sorumu ikiletme! Cevap ver boşanıcak mısın!
Aran'ın gözleri dolmuştu aynı şekilde benimkide dolmuştu.
Ahenk: (bağırarak) Senin yüzünü bile görmek istemiyorum!
Aran elini kolumdan çekti gözünden göz yaşı düştü.
Aran: (kısık bir sesle) Öyle olsun.
Arkamı dönüp ordan gittim. Omzumun ucundan Aran'a baktım yere çökmüş benim gidişimi izliyordu. Bir Taksiyi durdurup gidiceğim yeri tarif ettim. Şoföre parayı verdim. Arkadaşımın evine gelmiştim. Kapıyı çaldım.
Sarp: Ahenk senin burda ne işin var?
Elimdeki bavula baktı.
Sarp: Anlaşıldı ciddi bir şey olmuş içeri gel.
Evin içine girdim Sarp'ı görmeyeli çok uzun zaman olmuştu. Sarp koltuğa oturdu yanına oturdum.
Sarp: Hadi anlat dinliyorum.
Sarp'a olanları anlattım.
Sarp: kötü olmuş. Peki barışmayı düşünüyor musun?
Ahenk: Öyle bir planım yok.
Sarp: Ahenk öyle acıklı bakıyorsun ki içim daraldı! Kalk hadi seni kendine getirelim.
Ahenk: Canım bir şey yapmak istemiyor.
Sarp kolumdan tutup beni banyoya götürdü.
Sarp: En son bana geldiğinde bakım yaparız diye maske getir miştin onları hala saklıyorum hadi onları yapalım.
Sarp çekmeceden maskeleri çıkardı.
Sarp: Tavşanlı mı kaplanlı mı?
Ahenk: Tavşanlı.
İkimzde maskeleri yüzümüze koyduk.
Sarp anı olsun diye fotoğraf çekti.
( Böyle görünüyorlar )
Sarp: Çok tatlı görünüyorsun.
Ahenk: Sende çok yakışıklı görünüyorsun arkadaşım.
Ahenk: Bu kaç dakika kalcak yüzümüzde?
Sarp: Bilmiyorum bakmadım.
Sarp paketi alıp kaç dakika olduğuna baktı. Gözü bir anda pörtledi.
Ahenk: Ne oldu?
Sarp yüzünden maskeyi çıkardı. Yüzü kıpkırmızydı. Elleriyle yüzüne dokundu. Acaleyle bende çıkardım benim sadece yanaklarım olmuştu.
Sarp: Bune! Domates gibiyim.
Ahenk: Çok komik duruyorsun.
Sarp: Sus seninde elma gibi yanakların var.
Ahenk: En azından benim sadece yanaklarım oldu. Senin tüm yüzün
Sarp bana somurtarak baktı.
Ahenk: Tamam be kızma!
Sarp yüzünü yıkadı ama hala geçmemişti.
Sarp: Ahenk ben duşa giriyorum.
Karşımda t-shirtünü çıkardı.
Ahenk: Sarp ne yapıyorsun!
Sarp: Ne var canım sanki plaja gittiğimiz gün görmedin.
Ahenk: O gün doğa nasıl boğulmuştu ama hahaha!
Sarp: üfff be kızım neden hatırlatıyorsun!
Ahenk: Ayrıldınız mı?
Sarp: Beni aldatmış!
Ahenk: Zaten gözüm hiç tutmamıştı o şerefsiz kızı.
Sarp somurtarak yere bakıyordu.
Ahenk: Sarp sakın bana o kız için üzülüyorum deme!
Sarp: Sen nasıl üzül müyorsun? kocanla küssün.
Ahenk: Çünkü umrumda değil de ondan!
Sarp gözlerimin içine baktı. Gözlerinden yaş geliyordu.
Ahenk: Yok artık Sarp!
Sarp: Ben onsuz yaşayamam!
Sarp'ın çıplak vücuduna sarıldım.
Ahenk: Sarp ağlama.
Sarp: Ahenk senin gibi olmayı çok isterdim ama yapamam.
Ahenk: Sarp!
Ellerimle çıplak sırtını okşadım. Sarp hala salya sümük ağlıyordu.
Ahenk: Aaa Sarp beni kendime getiriceğme daha çok üzüyorsun. Hadi duşunu al yemek yiyelim hiç bir şey yemedim.
Sarp'ın yanağından öptüm. Burnunu boynuma gömdü.
Ahenk: Sarp koca bir bebeksin.
Sarp: Sende benim annemsin.
Saçlarını okşadıktan sonra Sarp'tan ayrıldım.
Sarp: Saol Ahenk beni çok iyi teselli ediyorsun.
Ahenk: Hadi duşa gir. Bende yiyecek birşeyler hazırlıycam. Evde ton balığı varmı?
Sarp: Buz dolabında iki konseve olması gerekiyordu.
Ahenk: Tamam saol.
Yemek olarak ton balıklı makarna yapmaya karar verdim. Sıcak suyu dökerken elimi yaktım.
Ahenk: Ahhh siktir!
Elime soğuk suda beklettim. Ama elim deki kızarık gitmedi. Bir ses duydum sanırım Sarp duştan çıkmıştı. Makarnayı yapıp masayı hazırladım.
Sarp: Ooo şefim herşey çok güzel görünüyor.
Ahenk: Hadi otur yemeğimizi yiyelim.
Sarp: Ahenk şu dolapta bira var verir misin?
Ahenk: Tabi.
Sarp bardağına bira doldurdu.
Sarp: İster misin?
Ben Sarp'a herşeyi anlatmıştım ama hamile olduğumu söylememiştim.
Ahenk: Şey Sarp ben sana bir şey söyliycem.
Sarp biradan bir yudum aldı.
Sarp: Söyle!
Ahenk: Sarp ben. Ben hamileyim.
Sarp öksürmeye başladı.
Sarp: Ne! Kızım bu bir anda mı söylenir?
Ahenk: Daha önceden söyliycektim ama unuttum. Beni istemiyor musun?
Sarp: Ahenk saçmalama seni bebeğinle sokağa atamam ne kadar istersen kal rahatsız olmam.
Sarp'ın boynuna sarıldım.
Sarp: Ahenk nefes alamıyorum!
Ahenk: Özür dilerim.
Yemeğimizi bitirdik. Bulaşıkları yıkıycaktım Sarp bana yardım teklif etti.
Sarp:; Yardım edeyim sana.
Ahenk: Olur.
Bulaşıkları yıkarken Sarp'ın bakışları yanık elime takıldı.
Sarp: Eline ne oldu?
Ahenk: Makarna yaparken sıcak suyla elimi yaktım.
Sarp: Sana krem getirmemi ister misin?
Ahenk: Olur aslında.
Sarp krem getirip yanık yere sürdü.
Ahenk: Saol
Sarp: Bir dahakine daha dikkatli ol!
Sarp bir anda gülümsedi.
Sarp: Ahenk bu akşam çok güzel hadi lunaparka gidelim.
Ahenk: Bu nerden çıktı?
Sarp: Hadi Ahenk!
Ahenk: O zaman biraz bekle hazırlanayım
Sarp beni arkamdan itmeye basladı.
Sarp: Hadi hızlı ol!
Beni odaya soktu. Üzerimi giyindim saçımı yukardan topladım ve dudağıma rengi fazla belli olmayan bir ruj sürdüm.
(Bunu giydi)
Kapıyı açmamla Sarp'ı gördüm üzerinde beyaz gömlek altında bol bir şort vardı.
Sarp: çok güzel olmuşsun!
Ahenk: Sende çok iyi gözüküyorsun!
Önden gidip kapıyı benim için açtı.
Sarp: Bayanlar önden.
Ahenk: Çok centilmensin.
Arabaya bindik. Yol boyunca birbirimize şaklar yapıp durduk.
Sarp: Şarkı açayım mı?
Ahenk: olur!
Sarp: İngilizce ama.
Ahenk: Olsun aç!
(Actıkları şarkı)
Sarp bir yandan arabayı kullanıyor bir yandan şarkı söylüyordu. Ona bende katıldım ve bende şarkı söyledim.
Sarp: ( şarkı söylereyerek) seksy biç
Ahenk: Sarp bu nasıl bir şarkı böyle?
Sarp: Çok güzel değil mi?
Ahenk: Ben pek sevemedim.
Sarp: O kadar kötü değil.
Sarp camı açtı kafasını camdan dışarı çıkarttı ve yüksek sesle şarkıyı söyledi.
Ahenk: Deli çocuk!
Lunaparka geldik. Sarp arabadan inince elimi tuttu. Bana gülümsüyordu. Elini bırakmadan lunaparka girdim.
Ahenk: Önce hangisine binicez?
Sarp: Hız treni!
Ahenk: Hayatta olmaz!
Sarp: Ahenk tekrar bayılmazsın merak etme hahahaa.
Ahenk: Neden gülüyorsun?
Sarp: Küçük çocuklar gibi somurtmuş duruyorsun.
Sarp'ın omzuna şaka niyetine vurdum.
Sarp: Hadi Ahenk binelim!
Ahenk: Of tamam. ama tekrar aynı şey olursa dalga geçmiyceksin?
Sarp: Tamam tamam hadi binelim.
Hız treninin olduğu yere gittik. Yerimize oturduk.
Ahenk: Vazgeçtim ben binmek istemiyorum!
Sarp: Artık çok geç canım.
Sarp bunu dedikten sonra tren haraket etti.
Ahenk: Aaaaaaaaaaaaa!!
Sarp: Kulağımın pası gitti kızım o nasıl çığlık!
Ahenk: Sarp çok korkuyorum!
Refleks olarak Sarp'ın elini tuttum.
Sarp elimi daha sıkı tuttu kendimi bir an güvende hissettim.
Sarp: Korkma. Ben burdayım.
Sonunda tren durdu ve bende derin bir nefes aldım. Ama bu sefer bayılmamıştım. Sarp inince ona sarıldım.
Sarp: Ne oldu?
Ahenk: Sarp kalbim küt küt atıyor! Çok korktum.
Sarp: Ama bu sefer bayılmadın. İlerleme var.
Ahenk: Şimdi neye binsek?
Sarp: Çarpışan arabalara binelim! Çok eğleniriz.
Ahenk: Peki.
Çarpışan arabalara bindik. Sadece ben ve Sarp vardı. Sarp bana hızla gelip çarpıyordu ama ben ona bir kere bile vuramadım.
Ahenk: Sabit dur! Sana bir kere vurmak istiyorum!
Sarp durdu. Ben ona tam çarpıcakken kaçtı. Güldü.
Ahenk: Komik değil!
Sarp: Bence komik.
Çarpışan arabalardan indik . Bir köşede gitar çalıp şarkı söyleyen biri vardı.
Ahenk: Dasn edelim mi?
Sarp: Aklımı okudun! Hadi
Sarp kolumdan tutup beni o tarafa götürdü. Sarp dans etmeye başladı. Bende kalçamı kıvırtarak dans ettim ilk defa kendimi bu kadar özgür hissediyordum.
O Sırada Aran
Ahenk gittikten sonra Dilan arkadaşım Şule'ye olanları anlatmış kafamı dağatması için eve çağırmıştı.
Şule bütün gün kafamı meşgul etmeye çalıştı ama aklımdan Ahenk gitmiyordu. Acaba şuanda ne yapıyor? Nerede kalıyor? Kimle kalıyor? Çok merak ediyordum
Şule: Aran hadi dışarı çıkalım.
Aran: Ne yapıcaz dışarıdan?
Şule: Seni bir yere götürücem. Arabayı ben kullanıcam.
Aran: Tamam.
Şule: İlk defa bu kadar çabuk kabul ettin.
Koltuktan kalktım dışarı çıktım.
Aran: Şule hadi!
Şule: Çatlama be! Geldim
Yol boyunca konuşmadık. Şule arabayı durdurdu. Biz gelene kadar akşam olmuştu.
Şule: Geldik!
Aran: Beni lunaparka mı getirdin?
Şule: Evet yürü!
Girdiğimde tanıdık bir yüz gördüm. Bu Ahenk'ti dans ediyordu koşarak yanına giderken yanında bir erkek olduğunu gördüm. Beni bu kadar çabuk mu unuttu? Başka biriyle mi?
Kan beynime sıçradı! Artık koşarak Ahenk'in yanına gitmiyordum koşarak o yanındakini gebertmeye gidiyordum.
Ahenk'ten Dinliyoruz
Çok eğleniyordum. Sarp belimi tutum beni döndürdü arkadan bir bağırma sesi geldi. Arkamı döndüm ve Aran'ı gördüm gözlerinden ateş çıkıyordu.
Aran: GEBERTİRİM LAN SENİ!!
Kalabalığı itip Sarp'a yumruk attı.
Ahenk: Sarp!
Sarp yere düştü Aran hala ona vuruyordu!
Ahenk: Onu öldürüceksin dur!
Şule: Aran dur! Bir şey yapsanıza!
Bir adam Aran'ın kolundan tutup onu geri çekti.
Sarp yerde yatıyordu yanına çömeldim. Kafasını ellerimin arasına aldım.
Ahenk: Sarp iyi misin? Sarp!
Yüzünün heryeri yara içerisindeydi. Ağlamaya başladım. Eğer Sarp'a bir şey olursa kendimi asla affetmezdim.
Ahenk: Sarp konuş benimle.
Aran beni izliyordu. Adam onu tutmaya devam ediyordu.
Aran: GEBERTİCEM OĞLUM SENİ
Ayağa kalktım. Aran'ın gözlerinin içine baktım.
Ahenk: (bağırarak) Sen ne yaptığını sanıyorsun! Ne yaptığına bak. Eğer arkadaşıma senin yüzünden bir şey olursa seni ölene kadar af etmem.
Aran: Arkadaşım mı?
Ahenk: Sen ne sandın? Seni aldattığımı mı?
Sarp'ı yereden kaldırdım elini boynuma dolayarak destek almasını sağladım.
Ahenk: Sarp hastaneye gidelim!
Sarp: Gerek yok.
Ahenk: Nasıl gerek yok yüzün çok kötü durumda!
Sarp: Evde bana pansuman yapar mısın?
Ahenk: Tabiki buda sorumu.
Aran: Bırak beni!
Aran: Ahenk bekle!
Aran arkadan gelip kolumu tuttu.
Ahenk: (bağırarak) Dokunma bana!
Aran: Özür dilerim.
Ahenk: Artık özürlerin işe yaramaz! Hadi Sarp gidelim.
Aran: Siktir artık beni hiç af etmiycek!
Yeni bölümü nasıl buldunuz
Kitabı oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen ♥️