Aslında yeni bölüm yarın gelmeliydi ama dayanamadım.
Medya;Arabaya aşık olunurmu?Çünkü ben buna aşığım dostlarrr.
Miray çoğu kişi tarafından sevilmişti,annesi,babası,kardeşi,arkadaşları ve diğerleri. Ama bu hissi uzun zamandır yaşamıyordu.
Sevilmek.
Birinin senin için endişelendiğini hissetmek.
Sanki son zamanlar evren ona iyi hissettirmeye çalışıyordu. Siz de Miray gibi ne olursa olsun 'iyiyim' demeyin, 'iyi olacağım' diye kendinize teselli verin.Çünkü siz iyiyim dedikce ruhunuz yenik düşer 'iyiysek neden böyleyiz' diye sorarsınız kendi-kendinize. Hatta şimdi bir odaya girin gözlerinizi kapatın.Dökülün kaç aydır,belki de yıllardır içinizde tutduklarınızı.Sonra ruhunuzu sevin.Biliyorum. fiziksel olarak hiç bir zararınız yok,ama en büyük,en kötü zarar ruhumuza verdiğimiz zarar değilmi?Ağlayın o odada içinizi dökün.
Size söz veriyorum.Bu enkazdan kurtulacaksınız.Er ya da geç birisi size elini uzatıp sizi o karanlıktan geçecek.Sadece umuta ihtiyacımız var.
Sanki 'bizim oradan çıkmamız mümkün değil'dediğinizi duyuyorum.
Sizi kuratarmak isteyen sizinle en dibe kadar karanlığa gelir.Bir bakmışsınız artık orası dip değil ışıklarla dolu.
Rengarenk ışıklarla.
İşte o kişiyi bulana kadar bekleyin.
Miray hiç bir zaman ummamıştı.Hayatının düzeleceğine ama son zamanlar hayatı iyiye gidiyordu.
Yaşadığını hissediyordu uzun zaman sonra.....
Bu sefer sürücü koltuğuna Miray geçti.
Miray ne yapacağını düşünürken aklına bir şey gelmiyordu.Ikiside aynı anda bir birine 'Şimdi sıctık' bakışı atıyordular.
"Hay ben böyle işin-" Mirayın sesini kesti Rüzgar.
"Sakin ol Papatya" Mirayın beyaz teni,parıldayan gözleri yüzünden böyle seslenmişti...
"Arabamı bozdun Şımarık."
"Şımarık?"dedi şaşkınlıkla Rüzgar.
"Ben senin papatya demeni sorguluyormuyum?"
"Tamam bozduğumuzu düzeltelim o zaman"
"Sende de ne marifetler varmış,okul birincisi, futbol takım başkanı,şimdide araba tamiri"
"Her kızın hayelindeki erkeğim değil mi?"
"O kızdan kıza değişir"
"O zaman kız kusura bakmasın onun işin karakterimi değişemem ben."
"Sakin ol Şampiyon .Tamam"
"Peki ya senin?"
"Benim ne?"
"Senin hayellerindeki erkek nasıl?"
Rüzgar 'Sen gibi' cevap alma isteğini durduramadı
"Benim hayellerimde erkeğe yer yok."
"Nasıl yani?Ne ki hayellerin?"
"Genel büyünyünce olacağım yer işte ya polis ya da moda tasarımcısı.Ama büyük ihtimalle polis."
"Polis kolay değildir haa"
"Kokayla işim olmaz zaten Şımarık."
"İddialısın?"
"Gel iddiaya girelim"dedi Rüzgar birdenbire.
"Ne iddiası?"
"Eğer ikimizde polis olursak-"
Miray Rüzgarın sözünü kesti.
"Sendemi polis?"
"Evet,sakın üzerine alınma önceden istiyordum ben.Neyse eğer birimiz diğerimizden üstün rütbede olursak-"
Yine Miray Rüzgarın sözünü kesti.Miray değil de başkası olsaydı Rüzgar şimdiden ona tekme tokat girmişti.
"Nesine?"dedi Miray.
"İstek Çok büyük bir istek diğerimiz de onu yapmak zorunda"
"Tamam"
Sonra Rüzgar arabadan indi kamotu açıp inceledikten sonra Miraya gaza basmasını söyledi.Miray ikinci kezde basma isteğine engel olamayarak gaza bastı.
Rüzgar kenara çekilince Miray gülmemek için kendini zor tutuyordu.Simsiyah olmuştu.
"Ben sana bas demedim"dedi dişlerinin arasından.
"Ş-şey üzgünüm"Miray daha fazla kendini tutamadı gülmeye başladı.
"Gülme!"diye soludu Rüzgar.
Miray tabiki durmadı.
"Hala gülüyor yaa"
"Bak kötü olur kızım"dedi Rüzgar.
"Ne ola bilirki?"
"Buraya gel!"dedi Rüzgar hafifce sesini yükselterek.
Miray arabanın etrafında dönüyor Rüzgar da arkasından koşuyordu.
Rüzgar sonunda yakalayınca elindeki vütün siyahlığı Mirayın yüzüne sürttü.
"Rüzgar bunu siliceksin"
"Asıl sen siliceksin kömür rengine döndü güzel renkli tenim"dedi Rüzgar.
"Kömür adam"dedi yine Miray kahkaha atarak.
Rüzgar Mirayın dibine girmesiyle Miray sustu.
"Miray sinirsin biliyormusun?"
"Rüzgar gıcıksın biliyormusun?"
İkisinin de kalbi çok hızlı atıyordu.Ilk çekilen Miray oldu.
"Gel evde temizleyelim."
Rüzgar evde yüzünü yıkayıp Mirayı beklerken arabada bir kaç eksiği tamamladı.Zaten eksikleri de alan Rüzgardı.
Mirayla vakit geçire bilmek için yapmıştı.
Ama bunun kimsenin bilmesine gerek yoktu.
Miray da gelince yola koyuldular.Yol boyu çok konuşmamıştılar.
Eve varınca zili basdıkları anda kapı açıldı.
Tabii Eda artık uyumuştu ve Mirayların gelmesini bekleyip sonra uyuya kalmıştı.
Ali de Rüzgara sinirlenmişti. Her an öldürecekmiş gibi bakıyordu.
"Neden bu kadar geç geldiniz?"dedi sinirle.
Mirayın aklına gelince yeniden gülmeye başladı.Alinin kaşları çatıldıkça çatıldı.
Miray her şeyi gülerek anlatırken Ali de gülümsemişti.Kızsada uzun zaman sonra Mirayı ilk defa böyle mutlu görünüyordu.
Eve geldiklerinde Miray yorgunca yatağa uzandı.Güzel geceydi.
Bu gün olanları düşündü.Rüzgarın söylediklerini,3 yaşlı kardeşini nerde olduğunu. Sonra annesini düşündü.Eğer o lanet kaza olmasaydı Cenk şu an 11 yaşında olucaktı kim bilir neredeydi.Her gece yaptığı gibi bu gece de namazını kılıp yatağa geçmişti.Bir kez daha dua etti.Kardeşinin yaşıyor olması için.
Nerede olursa olsun yeterki yaşasın.En kısa zamanda onu bulması için dua etti.
Tabii yaşıyorsa...
Sonra kendini sonsuz karanlığın içine hapsetti...
(Mirayla Rüzgar)
Yok arkadaş ben bu Miray Rüzgar sahnelerini yazdıkca yazıyorum.
🌟Bölümde en sevdiğiniz sahne?
🌟Beğenmediğiniz yerler oldumu?
Şimdi sorularr.
☄Sizce,Cenki kaçıran kim?
☄O kaza gerçekten önceden düzenlenmiş ola bilirmi?
☄Ve son olarak en sevdiğiniz karakter?
YILDIZA BASINNN.