Yangın Külü/ Berdel✔️

By hayalitopya

1.4M 45.2K 4.6K

Üzerime doğru yürümeye devam etti. Gelip tam karşımda durdu. Gözünü kırpmadan yüzümü inceliyordu. Gözlerini... More

1♤Fırtınadan önce mutluluk
2♤Yangına doğru
3♤Öfke
4♤Yorgun ruh
5♤Düğün
6♤Sarhoş
7♤Hasta
8♤Çok
9♤Konuşacağız
10♤Özlemişim
11♤Misafirlik
12♤Dudaktan kalbe
13♤Kırmızı
14♤Sınırlarım yok
15♤Sanki
16♤İş günü
17♤Kırmızı güller
18♤Seninle iyi geceler
19♤Afitap
20♤Aşık olmak
21♤Huzur
22♤Aşk
23♤Sırılsıklam
24♤Evim sensin
25♤Acı
26♤Sensedim
27♤Beni bi öpsene
28♤Berdel bozulacak
29♤Son aşk
30♤Teşekkür
31♤İyiki biz
32♤Müjde
33♤Gökyüzünde parlayan yıldız
34♤Kocaman bir aile
35♤Azgın ayı
36♤Doyumsuzluk
37♤Ait olduğum yer

38♤ Güzel ilk ve güzel son/Final

9.2K 494 70
By hayalitopya


Neydi hayatı bizim için bu kadar güzel yapan?
Neydi dünyamızı renklendiren?
Aile. Aile olmak, aile olabilmek.
Arhan, Kader, Miran ve Yağmur bu dört isim bir Aile olmuştu. Kendi ismimin yanında olan bu üç isim benim herşeyim olmuştu. Bir dünya olmuştu benim için bu üç isim
Arhan hâla mışıl mışıl uyuyordu. Parmak uçlarımı sakallarında gezdirdim. İkizlerin sesini duyunca yataktan kalktım. Onlarıda alıp bizim yatağa götürdüm. Arhan'ın kulağına doğru yaklaşıp konuştum

"Uyan babası" dedim

İkizler Arhan'ın saçını çekiştirdi. Dişlerini Arhan'ın tenine geçirerek bir kaç şey söylemeye çalıştılar

Arhan'ın yüzüne sulu sulu öpücükler kondurdum. Arhan gözlerini açıp sırıtarak bize bakıyordu. Parmak uçlarını saçlarıma dolayıp burnuna götürdü. Ellerini sırtıma koyup usul usul okşadı. Arhan benimde, ikizlerinde yüzüne öpücük kondurdu

"Günaydın" dedi kocaman gülümseyerek

"Günaydın ağa'm" dedim burnumu burnuna sürterek

"Bu gün bir yere gideceğiz hepimiz, işten erken çıkmaya çalışırsın"

"Nereye? Hepimiz derken?"

"Bizim için önemli olan bir ilkimize gideceğiz, sen, ben ve can parçalarımız" dedi dudağıma öpücük kondururken

Bense öylece sırıtarak yüzüne bakıyordum. Şimdiden merakediyordum, saatlerin biran önce gelip geçmesini istiyordum...

Sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra Arhan kendi işine, ben kendi işime gitmiştim. Hastanede gün içinde işlerimi hızlıca halletmeye çalışıyordum, Arhan erken çıkmamı söylemişti çünkü. Zamanın çabuk geçmesini isterken zaman sanki hiç geçmeyecekmiş gibi geliyordu, sanki saatler durmuştu, haraketsiz kalmıştı.. ve vakit geçmiyordu
Gün boyunca hasta kontrolu, muayenesi derken sonunda çıkmıştım hastaneden
Hastanenin çıkış kapısında Arhan'ın arabasına yaslanıp beni beklediğini görünce sırıttım. Beni görünce o da kocaman gülümsedi. Hayranlıkla baktım yüzüne. Kim söylerdiki hayatımın bittiğini, mahv olduğunu düşündüğüm anda yeniden başlayacağını? Aslında her şeyin bir başlangıç olduğunu. O zamanlar akıttığım göz yaşlarım şimdi onun sayesinde mutluluğun işaretiydi.
Uçurumun kıyısında olduğumu, yolun bittiğini düşünürken beni bulutlara çıkarmıştı..
Çabucak gittim yanına. Sımsıkı sardı elleri ellerimi

"Nasıl geçti günün?" diye sordu

"Zamanın çabucak geçmesini umarak" dedim gülerek

"Ne bu acele?" dedi saçlarımı kulağımın arkasına geçirirken

"Sabah o kadar meraklandırdınki, beni ne yapayım?"

"Hadi o zaman gidelim bizimkileri konaktan alalım, daha sonra senin merakını giderelim" dedi

"Tamam" dedim arabaya geçip otururken

Arabaya bindikten sonra konağa doğru yola koyulduk. Hoş bir müzik açtım yolda. Müziğin ritmine uygun haraketler ettim

"Şu kalça sallama işine odada devam edersin, arabada zorlama beni istersen"

"Ben sadece muzik dinliyorum, sen bakma bana" dedim sırıtarak

"Zaten yola bakmaya çalışıyorum, ama dikkatimi dağıtıyorsun"

"Her defa suçlu ben oluyorum" dedim elimle koluna ufacık şaplak atarken
Güldü

"Bak böyle yapıyorsun sonra ben azgın oluyorum" dedi

"Ben ne yaptım ağa'm?" dedim şaşırıyormuş gibi yaparak
Kafasını iki tarafa doğru salladı. Tekrardan dikkatini yola verdi
Bende tekrardan muziği dinleyerek ritme uygun dans etmeye devam ettim
Araba konağın önünde durunca indim
Halide anne ve Dilan yenge avludaydılar. Nazlı arkadaşlarıyla dışarıya çıkmıştı. Miran ve Yağmur da Halide annelerin yanındaydılar. Arhan Yağmur'u, ben Miran'ı kucağıma aldım
Odaya gidip bebeklerin üzerini değiştirdik. Kendi üzerimizide değiştikten tam hazır olduktan sonra odadan çıktık

"Anne biz çıkıyoruz, siz bizi beklemeyin akşam" dedi Arhan. Şaşırarak yüzüne baktım, işimiz uzun mu sürecekti?
Nereye gidiyorduk?

"Tamam oğlum size iyi eğlenceler" dedi Halide anne
Konaktan çıkıp arabaya bindik. Hep beraber yola koyulduk

"Nereye gidiyoruz?" diye sordum

"Gidince görürsün" dedi sırıtarak

Gözlerimi kısarak baktım yüzüne
Ama hiç oralı olmamıştı. Islık çalarak yoluna devam ediyordu
Geçtiğimiz yollar bana tanıdık geliyordu. Kafamı cama yaslayıp izledim yolu. Nihayet araba durmuştu. Heyecanla baktım etrafa. Hatırlamıştım burayı. Biraz değişmişti ama yinede çocukken en çok vakit geçirdiğim yeri unutamazdım
Arhan'a taraf döndüm yüzümü. Gülümseyerek bakıyordu yüzüme
Elini yanağıma yerleştirerek okşadı. Uzanıp yanağıma öpücük kondurdu. Bende ona karşılık olarak uzanıp yanağına öpücük kondurdum
Arabadan indik hep beraber. Yağmur benim kucağımda, Miran Arhan'ın kucağındaydı. Ben etrafa bakarak gözlerim ağacı arıyordu
O sırada Arhan elimden tutarak önümüzdeki büyük evin bahçe kapısından içeri soktu beni
Şaşırarak baktım yüzüne

"Yeni evimize hoşgeldik" dedi
Gözlerim şaşkınlıktan faltaşı gibi açılmıştı. Baktım gözlerimin önündeki kocaman eve. Bakışlarımı bahçede gezdirdim. Bakış açıma kocaman çinar ağacı girince sırıttım

"Arhan" diyip kucağımdaki Yağmur'la beraber sarıldım ona. Arhan da kollarını geniş açarak hepimizi sardı

"Bu ağacın içinde olduğu arsa satılıyordu bende aldım, bence evimiz bundan güzel bir yerde olamazdı"

Dolu dolu gözlerle baktım yüzüne. Kafamı 'evet' anlamında aşağı yukarı salladım

"Bu çok güzel" dedim etrafa bakarken

"Ağacın altına salıncak yaparız bizimkiler için" dedi

"Yaparız" dedim tekrardan kocaman sarılarak

"Hadi evi gezelim" dedi

Elimden tutarak beni evin içine doğru götürdü. Her tarafı karış karış gezmiştim. Mutluluktan geberecektim az kalsın, hayranlıkla bakıyordum etrafıma

"Beğendin mi? Beğenmediğin bir şey olursa değiştiririz" dedi

"Çok beğendim, çok güzel"

"Senden güzel değil" dedi alnıma öpücük kondururken

"Biz şimdi artık burada mı kalacağız?"

"Yarın taşıyalım diyorum eşyalarımızı, yani sadece konaktaki özel eşyalarımızı alsak yeter, ama sen ne zaman taşınmak istersen o zaman taşınalım" dedi

Sımsıkı sardım kollarımı ona. Her tarafına sulu sulu öpücükler kondurdum

"Hadi acıktım ben" dedi

"Arsız" dedim

"Ben gerçekten yemek yemekten bahsetmiştim hatun, bana arsız diyorsun ama kendin benden betersin" dedi sırıtarak

Her defasında bu duruma düşüyordum

"Hadi mutfağa, yemek sofrası hazırlatmıştım"

"Ben mutfağa bakmayı unuttum" dedim koşarak mutfağa giderken
Mutfağın her tarafını güzelce incelemiştim. Daha sonra yemek sofrasına oturmuşduk. İlk önce Miran ve Yağmur'un karnını doyurmuştum. Onlar kendilerince oynarken Arhan'la ben yemeğe başlamıştık
Yemeği bitirdikten sonra beraber bulaşıkları yıkamıştık. Sonra kendimize kahve yaptık. Kahvemizi içerken hâla üzerimdeki şaşkınlığı atamamıştım

"Diğerleri biliyor mu?" diye sordum

"Hayır, henüz kimse bilmiyor, bir gün davet ederiz herkesi evimize" dedi

"Olur" dedim kocaman sırıtarak
Kahvelerimizi bitirdikten sonra salona geçip televizyonu açtık. Miran ve Yağmur halının üzerinde oyuncaklarıyla oynuyordular. Ben ve Arhan koltuğa oturup televizyon izledik. Kafamı Arhan'ın omzuna yaslamıştım. Arhan'ın eli sırtımdaydı. Dudaklarını ara sıra saçlarıma bastırıyordu. Bende huzurla her defasında gözlerimi kapayıp, kokusunu içime çekiyordum
İkizlerin uyku saati gelince uyutmuştum onları. Sonra tekrar gelip Arhan'ın yanıma koltuğa oturmuştum. Kafamı onun omzuna yasladım tekrar. Ve orada öylece televizyon izlerken uykuya dalmıştım. Ne kadar süre geçtiğini bilmiyordum ama havalandığımda gözlerimi açmıştım. Uykulu halimle Arhan'ın yüzüne baktım. Beni kucağına alıp bir yerlere götürüyordu

"Uyu güzelim" dedi ve dudağıma öpücük kondurdu. Tekrardan gözlerimi kapattım. Sırtım yumuşak yatakla buluşmuştu bir kaç saniye sonra. Yatak odamıza getirmişti beni. Kendiside yanıma yattı. Kıvrılıp ona doğru sokuldum. Anında sarmıştı kolları beni. Arhan sırtımı okşarken yine derin uykuya dalmıştım. Onun kollarındayken dalıyordum hep huzurlu uykuya. Huzurdu onun teni. Huzurdu onun sesi. Aşktı onun her şeyi

Sabah yüzümde hissettiğim dokunuşlarla uyanmıştım uykumdan. Arhan'ın öpücüğünü dudaklarımda hissedince yerimde kıpırdandım. Gözlerimi açtım usul usul

"Günaydın" dedi

"Rüya değilmiş" dedim gülümseyerek

"Ne?"

"Ev..evimiz" dedim. Dudaklarına alnıma bastırdı. Daha sonra kafasını boynuma gömdü, uzun uzun orada soluklandı, nefesini boynumda hissediyordum
Yüzümü avucları arasına aldı

"Hadi kalkalım" dedi

"Üstümden kalkarsan kalkacağım"

Yanağıma öpücük kondurduktan sonra ayağa kalktı. Bende ardından ayağa kalktım. Beraber banyoya girdik. Yüzümüzü yıkayıp, dişlerimizi fırçaladık. Havluyu alıp yüzümü sildi

"Şımarırsam suçlusu sensin" dedim

Yanağımı parmakları arasına alıp sıktı

Banyodan çıktıktan sonra Miran ve Yağmur'un altlarını değiştirdim. Onlarla beraber aşağıya mutfağa indik. Beraber kahvaltı sofrası kurduk. İlk önce bebeklerin karnını doyurduk. Daha sonra kendimizde kahvaltımızı yaptık

"Bu gün işe gitmeyelim, işimiz var" dedi

"Ne işi?"

"Sabret" dedi çayını içerek

"Sen böyle söyleyince daha fazla sabırsızlanıyorum"

"Sabredeceksin artık yapacak bir şey yok"

Kahvaltımızı bitirdikten sonra mutfağı toplamıştım. Arhan bahçeye çıkmıştı. Miran ve Yağmur'u alıp bende Arhan'ın yanına bahçeye gittim
Bahçede çinar ağacının yanında durmuştu, yanına gittim

"Arhan"

"Efendim"

"Ne yapıyorsun?"

"İlk anımızı hatırlıyorum" dedi

Gidip elinden tuttum. Biraz öylece kaldık. Daha sonra Arhan bizi tekrar eve götürdü. Odaya çıktık. Arhan beyaz gelinliği yatağın üzerine bıraktı. Yanında küçük bir bebek için gelinlik, ve bide küçük çocuk için takım vardı. Gözlerim dolu dolu baktım Arhan'a. Kollarımı sımsıkı sardım boynuna

"Hadi üzerimizi değiştirelim, fotoğraf çekimi yapacağız" dedi

"Fotoğraf çekimi?"

Kafasını aşağı yukarı salladı

"Düğünümüzde olmadı şimdi olsun" dedi

Sustu bir kaç saniye. Bakışları Miran ve Yağmur'a gitti

"Hem kaç kişiye nasip oluyor böyle evlatlarıyla gelinlik damatlıkta fotoğraf çekimi yapmak" dedi

Güldüm bu sözlerine

"Hadi hazırlanalım" dedi. Kafamla onu onayladım
İlk önce ikizlerin üzerini değiştirdik. Yağmur'a gelinliği, Miran'a takım elbiseyi giydirdim. Arhan da o sırada takım elbisesini giymişti. Bende gelinliğimi giydim. Düğünümde giyemediğim gelinliği şimdi giymiştim. Aynada baktım kendime. Saçlarımı tarayıp açık bıraktım. Arhan gelip sarıldı bana

"Güzel oldun gelinim" dedi

"Sende yakışıklı oldun damat bey"

Miran ve Yağmur'u da alıp bahçeye çıktık. Bahçede fotoğrafçı vardı
Beraber bizim ağacın altına toplandık. Arhan Yağmur'u, ben Miran'ı kucağıma aldım. Kocaman sırıtarak çektirdik fotoğrafımızı. Daha sonra farklı pozlar vererek bir kaç fotoğraf daha çektirdik
Ve sonunda bitirmiştik fotoğraf çekimi işini. Fotoğraf işi bitmişti, ama bizde bitmiştik

"Hadi eve geçelim" dedi Arhan

Eve geçtikten sonra üzerimizi değiştirip rahat bir şeyler giydik

"Hazır bu gün işe gitmiyoruz misafirleri bu gün davet edelim" dedim

"Olur nasıl istersen"

Arayıp herkese haber vermiştim. Şaşırmıştılar tabii onlarda. Bide telefonda onlara anlatmak zorunda kalmıştım. Herkesi arayıp tek tek haber vermiştim. Konum atmıştım, her şey aniden olduğu gibi misafir davet etme işide aniden olmuştu. Bizde her şey hızlı olmuştu..

Saatler bir birinin ardınca geçip gitmişti.  Arhan'la beraber sofraya son dokunuşları yapıyorduk. Miran ve Yağmur oyuncaklarıyla oynuyordular kendilerince. Sofra tam hazır olmuştu artık. Üzerimize çeki düzen verip misafirlerin gelmesini bekledik
Aradan bir kaç dakika geçtikten sonra kapının zili çalmıştı. Beraber gidip kapıyı açtık. Kocaman bir aile vardı kapının önünde. Herkes gelmişti

"Bu nasıl bi sürpriz ya aniden, ne güzel. Hayırlı uğurlu olsun yavrularım" dedi Halide anne

"Sağlıkla oturun çocuklar" dedi Serdar dede. Diğerleride ona eşlik etmişti

Herkes eve geçti. Sofra başında toplanmıştı tüm aile. Böyle büyük aile ortamlarını seviyordum. Beraber sofraya oturup yemek yemeği, beraber kahve içmeyi, beraber sohbet etmeği seviyordum. Herkes bir şeyler konuşuyor, kahkaha sesleri bir birine karışıyordu
Yemeği bitirdikten sonra kahve yaptım. Beraber sohbet eşliğinde kahvelerimizi içtik

"Artık kendi yuvanız var, yuvanıza sahip çıkın. Beraber göz yaşıda dökdük, güldükde. Hayat bu, sabretmek gerekir. Her zorluğun ardından bir güzellik gelir. Sizinde sabrınızın mükafatı bu. Daha ileride uzun bir yol bekliyor sizi. Bu yolda hep beraber olun, evinizde, yuvanızda olun, sağlıkla oturun" dedi Arhan'ın babası

"Teşekkür ederiz baba" dedik ikimizde

Herkes hayırlı olsun, sağlıkla oturun gibi konuşmalar yapmıştı. Gecenin sonunda herkes kendi evine gitmişti. Bizde kendi yuvamızda kalmıştık
Mışıl mışıl uyuyan bebeklerimin alnına öpücük kondurdum

"Sabah gidip özel eşyalarımızı falan konaktan almam lazım"

Arhan yatağa yattı. Bende gidip onun göğsünün üzerine koydum kafamı. Elimi tişörtünden içeri sokup karın kaslarında gezdirdim

"Sabah işe gittiğimde ikizleri konağa bırakırım, akşam dönüp onları aldığımda alırım eşyalarıda" dedim

"Peki nasıl istersen"

"Hadi o zaman uyuyalım, çok yorgunum"

Dudaklarını saçlarıma bastırdı. Huzurlu uykunun kollarına bıraktım kendimi...

Ertesi sabah hastaneye gitmeden önce konağa uğrayıp ikizleri Halide anneye bırakmıştım. Daha sonra gitmiştim işe.
Arhan da şirkete gitmişti

İş çıkışı saati geldiğinde konağa gidip hem ikizleri almıştım, hemde bazı eşyalarımızı. Taksiyle geri dönmüştüm kendi evimize. Arhan'ın hâla işte olacağını düşünürken evde onunla karşılaşınca şaşırdım

"Erken gelmişsin" dedim

"Bunun için" dedi duvarı göstererek
Duvarda kocaman çerçevede dün çektirdiğimiz aile fotoğrafımız vardı. Çok güzeldik...

Uzun uzun baktım fotoğrafa. Arhan gelip yanımda durdu. Ellerini sırtıma yerleştirdi. Dudaklarına yanağıma bastırdı. Oradan boynuma indi. Uzun uzun soluklandı orada

"Beğendin mi?" diye sordu

"Çok... çok beğendim, çok güzel" dedim dudağına tutkulu öpücük bırakırken. Sırıtarak öpücüğüme karşılık vermişti

"Beğenmene sevindim" dedi

Sardım kollarımı sımsıkı ona. Miran ve Yağmur'u da aramıza aldık

"Umarım hep bu fotoğraftaki gibi mutlu mutlu gülümseriz, ama hayat bu bazen ağlayacağız, bazen kavga edeceğiz yeterki hep beraber olalım, birlikte olduğumuz sürece her şey aşk olur. Sen yanımda olduğun sürece bu hikaye bitmeyecek, daha bizim hikayemizin balangıcı bu" dedi. Öylece sarılı halde uzun uzun baktık mutluluk tablomuza

"Eee ne zaman başlıyoruz?" diye sordu

Anlamaz bakışlarla baktım yüzüne

"Bizim üçüz işini diyorum, artık çocuk yapsak mı? Bekleyelim dedin bekledik, yeter artık soyum kuruyacak" dedi gülerek

"Ya üçüz olmazsa?"

"Üçüz olana kadar devam"

Kahkaha attım

"Sen beni bitirmek istiyorsun herhalde"

"Tamam tek tek yaparız"

"Sporcu falan değilsin, ne bu takım kurmak isteği?"

"O takım kurulacak" dedi. Boynuma öpücük kondurdu. Ve kulağıma doğru yaklaştı. Kısık ses tonuyla konuştu

"Çal düdüğü hakem, başlayalım maça"

Bir gün bu adam beni kalpten götürecekti...
Kollarımı sıkı sıkı sardım ona. O da aynı şekilde kollarını sıkı sıkı sardı bana. İkizleride sardık sarmaladık kendimizle beraber. Biz çok güzel bir aile olmuştuk...

Şuan kendi evimizde, kendi yuvamızdaydık. Ev birtek duvarlardan, çatıdan ibaret olmazdı. Ev içindeki insanlarla yuva olurdu. Yuva huzur olurdu. Yuva sıcak olurdu. Kendinde aşk'ın sıcaklığını hissettirirdi insana. Kollarında bulduğun sıcaklığı bir çatının altındayken, beraberken hep hissederdin. Hani söylemiştim ya benim bir memleketim yok, ait olduğum mesken yok, yuva yok. O yuvayı şimdi buldum ben. Artık kendime mesken bellediğim bir yuva'm var. Sıcaklığı bana hissettiren yangın'ım var, bense seve seve hep o yangının kül'ü olmuştum

Bahçesinde ilk karşılaştığımız bize ilk şahit olan ağac vardı. O gün ilk kez karşılaştığımızda buradaydık, ve şimdi yine buradayız. Sanki kaderimiz burada bir birine kenetlenmiş

Şimdi hikayede son muydu bu? Yoksa bir başlangıc?

Kim mutluluğun son olmasını isterdiki?
Mutluluk aslında hikayelerin sonu değil, asıl başlangıcıydı
Benim hikayemin üç baş kahramanının ismi, Arhan, Miran ve Yağmurdu. Şuan kollarımın sımsıkı sarılı olduğu bu üç isim. Şimdi kollarının bana sarılı olduğu bu üç isim
Bu hikayenin mutlu sonu değil, mutlu başlangıcıydı. Güzel bir ilk ve güzel bir sondu.. sonsuza kadar sürmesi dileğiyle.

~~~

Bölüm sonu

Ve nihayet final. Bu sürecde yanımda olan, destek olan herkese teşekkür ederim<3

Sağlıkla kalın, kendinize iyi bakın♡

Umarım beğenmişsinizdir♡♡♡






Continue Reading

You'll Also Like

1.9M 62.6K 51
Gençkurgu #25 Ay tenli adamın, güzel gözlü kadını. Kimsesiz, güzel bir kadın. Kadının aşkı ile yanıp kavrulan, yakışıklı bir genç adam. Peki adam...
Siyah By Crazy_Skye

General Fiction

152K 4.7K 34
Aşk, zıt kutupları birbirine çeken evrenin bir kanunudur. Bilge'nin iyilik parıltılarının serpiştirildiği ruhuna karşı Mete'nin siyaha bürünmüş hayat...
90.7K 2.1K 33
Belime dolanan eller ile irkildim. Kalp ritmim hızlanmıştı. Kalbim neredeyse yerinden çıkacaktı. Gözlerimi sıkıca yumdum ve nefes alış verişlerimin r...
1.4K 113 18
Beni sevdiğini sanarken aslında beni büyük savaşta koz olarak kullanmak istediğini anlayamadım