beomgyu
"bir an o adamı dövmem gerekiyor sandım, uzun zaman sonra insanlıktan çıkacaktım" dedi kahvaltı masasını kuran taehyun
"ben kesin bizi öldürecek diye düşündüm" dedim
"ne, ben varken mi?" diye sordu kaşlarını kaldırarak
"babiş özel güçleriyle bizi korur" dedi harin babasının bacağına yapışarak
"babişin seni yer" dedi hemen harin'i kucaklayarak
Onları gülümseyerek izlediğim sırada karnıma giren sancıyla sandalyeye oturdum, o komşu bozuntusu beni biraz korkuttu
"doktora gidelim" dedi yanıma gelen taehyun
"iyiyim, korktum sadece"
"kesinlikle yan komşumuzu öldürmeliydim" dedi öldürmeliydim kısmını fısıldayarak
"BABA NE DEDİN? BENDNE GİZLEDİN NE DEDİN BABA" harin taehyun'un kucağında zıplamaya başladı
"büyükler duyabiliyor sadece onu"
"neee?Bir daha bir daha duyucam bu kez, ben büyüdüm"
Taehyun onu yere indirdi ve ağzında bir şeyler mırıldandı
"anladın mı?"
"hayır" dedi dudak büzerek
"peki sen anladın mı beomgyu?"
"anladım" dedim gülümseyerek
"AAAAA" harin şaşkınlıkla babasının dudaklarına kitlendi
"özel güçlerim" dedi taehyun göz kırparak
Kapının aniden tıklatılmasıyla yerimde sıçradım, taehyun bana baktı ve kaş kaldırdı
"hayatım biraz sakin mi olsan?" diye sordu tezgahtaki suyumu elime vererek
Gelenin o garip adam olduğunu görünce harin'i bilmem kaçıncı kez odasına yolladım
"sizi az önce korkuttum galiba" dedi
"biraz" dedi taehyun sahte bir gülümseme ile
"hatamı telafi etmek için tatlı getirdim" dedi elindeki pastayı göstererek
Eğer sen şirin biriysen ve ben şaşırıyorsam bebeğe senin adını vericem, dur neden bebeğimi böyle bir işin içine çoktum dur yok geri aldım bunu
"hayatım" dedi taehyun saçlarımı okşayarak
"efendim"
"sen biraz etkilendin sanırım, içeri gitte uzan. Misafirimizi ben ağırlarım bugünlük" dedi
"tamam" dedim ve son kez o adama bakarak harin'in odasına girdim
"baba bakkkk at varr" dedi harin camından dışarısını göstererek
Bahçemizde bembeyaz bir at vardı, ortaokuldayken hep böyle bir atım olsun istemiştim. Acaba bizde bir at mı alsak? Of beomgyu gene iç konuşmaya daldın her şeyi unuttun
"ben biraz uyuyacağım bebeğim, tamam mı?" dedim ve harin'in odasındaki koltuğa uzandım
Gelen cam kırılma sesiyle yerimden fırladım, harin'in odada olmadığını fark edince hızla alt kata indim. Harin cam kırıklarının arasında ağlıyordu
"HARİN"
Hemen onu kucaklayarak tezgaha oturttum ve vücudunu kontrol ettim, çok şükür ona bir şey olmamıştı
"baba, süt içmek istemiştim" dedi
Gözyaşlarını düştükçe içimdeki dert büyürken taehyun bahçe kapısından içeri girdi
"beomgyu, ayakların" dedi
Yere baktığımda ayaklarımın kanadığını fark ettim, harin'e odaklanmaktan unutmuştum kendimi. Baba olmak böyle bir şeydi işte, kendi canın onun gözyaşlarından önemliydi
"TAEHYUN SEN NERDESİN? BANA UYUMAMI SÖYLEDİN VE HARİN'İ TEK BIRAKIP GİTTİN ÖYLE Mİ? BRAVO SANA"
Taehyun bir şey söylemeden geldi ve beni kucaklayarak harin'in yanına oturttu
"özür dilerim, ata bakmak için çıkmıştım."
Harin daha fazla ağlamasın diye bu kavgayı erteledim ve harin'in saçlarını öptüm. Taehyun harin'i mutfağa bağlı olan salonumuza oturttu ve ilk yardım çantasını alarak yanıma geldi. Ayaklarımdaki cam kırıklarını aldı ve sardı, ardından da ayak bileğime bir öpücük kondurdu
"eğer böyle affedeceğimi sanıyorsan, haklısın" dedim gülümseyerek
Beni tekrar kucakladı ve harin'in yanına oturttu, kendi de dizimizin dibine oturdu
"biliyor musunuz? Önceden tam bahçedeki gibi bir atım olsun isterdim. Kuyruğundaki boncuklara kadar tam hayal ettiğim at" dedim
"bahçemize bir at çiftliği mi kursak? bu devasa bahçe boş durmamış olur" dedi taehyun
"ama ya atlar bizi yerse" dedi harin
"atlar insan yemez akıllı bıdık, onlar insanları çok sever. Özellikle de çocukları" dedim
"şey ben sana bir şey demeyi unuttum" dedi taehyun
"ne halt yedin?"
"komşu bizi yemeğe davet etti"
"kabul ettim deme sakın"
"bir anda boşluğuma denk geldi" dedi
"taehyun harin uyuduğunda konuşucaz bunları" dedim sinirle
"ayakların acıyor mu?" diye sordu kafasını bacağıma sürterek
"babam kediş oldu" dedi harin
"sensin kediş" dedi taehyun harin'i gıdıklayarak
Onları izlemeye dalmışken sanki birinin gözleri üzerimizdeymiş gibi irkildim