Kadın içeriye girdiğinde Natasha'nın sesi kulağında yankılandı.
"Sana gösterdiklerimi unutma Diana."
Kadın ona cevap vermeden etrafa göz gezdirdi, Tony'nin gösterdiği adamın bar kısmında olduğunu görünce o tarafa doğru ilerledi.
"Hikayemiz cadılıktan ajancılığa döndü."
Maria'nın sesini duyduğunda gülerken diğer yandan Steve'in sesi gelmişti.
"Biraz değişiklik iyi olur."
Barmenin uzattığı bardağı eline alırken hedefindeki adamın bu tarafa doğru geldiğini gördü, başka şansının olmadığını düşünerek harekete geçti. Adamla çarpıştığında elindeki şarabı adamın beyaz gömleğine döktü.
"Hay içi..."
Adam kafasını kaldırıp kadına baktığında cümlesini devam ettirmedi, Diana ellerini adamın gömleğinin üzerinden bedeninde gezdirirken aceleyle konuştu.
"Çok üzgünüm."
"Hey, önemli değil."
Adam yavaşça kadının bileklerinden tutup çektiğinde Diana sakince gülümsedi.
"Lütfen size yardımcı olayım."
"Aslında buna gerek yok."
"Thor sen kafayı mı yedin?!"
Tony'nin bağırışı kulaklarında yankılansada bakışlarını karşısındaki adamdan çekmedi.
"Çok sakarım, bunu temizlemenize yardımcı olmazsam gerçekten kötü hissederim."
"Midgartlıların beni tanıyacağını sanmıyorum."
Thor'un sesini duymasıyla bakışlarını girişe doğru çevirdi, içeriye giren Thor'la aceleyle adama doğru geri döndü.
"Gelin, lavaboda temizleyelim."
"Efendim, gitmemiz gerekiyor."
Adamın yanındakilerden biri konuşunca Diana yavaşça adamı çekiştirdi, kendisine karşı koymayan adamı lavaboya çekiştirirken adam yanındakilere hitaben konuştu.
"Bu güzel hanımefendiyle küçük bir işimiz var, sonra geleceğim."
Diana güldüğünde birlikte lavaboya doğru ilerleyeceklerken adam onları odaların olduğu yere çekti.
"Şarap lekesi çıkmaz, gömleğimi değiştirsem iyi olur."
"Sikeyim seni Thor!"
Tony'nin bağırışını tekrar duyduğunda adam kapıyı açmıştı, odaya girmeden önce koridorun başındaki Tony ve Thor'u gördüğünde hızla adamı içeriye çekip içeriye bakındı.
"Burası çok güzelmiş."
Adam gömleğini çıkarırken Diana etrafa bakındı.
"Daha önce buraya hiç gelmedin mi?"
"Hayır, ben buralı değilim."
Adam yavaşça Diana'ya doğru yaklaşırken masada duran dolu bardağı aldı.
"Bende seni nasıl fark etmediğimi düşünüyordum."
"Ahh tabii, fark edilmeyecek gibi bir kadın değilim."
Adam onun dediğine kahkaha attı, konuşacağı sırada kapı sonuna kadar ve hızla açılmıştı. Thor sinirle içeriye girdiğinde Diana önündeki adama doğru alayla güldü.
"Sohbetimiz buraya kadarmış."
"Seni öldüreceğim."
Thor adamın üzerine doğru ilerlerken Tony onun önüne geçip durdurdu.
"Yeter bu kadar Thor!"
Adam odanın içindekileri incelerken Diana yavaşça koltuğa oturdu, adam kulaklığına doğru konuştu.
"Bu bir tuzak, Avengers burada."
"Boşa çabalama kulaklığın devre dışı ve kapılar kapandı. Rica ederim."
Adamın bakışları koltukta oturan Diana'ya doğru dönerken konuşmaya başladı.
"Güzel bir gece geçirebilirdik, yazık oldu."
"Bırak beni Tony, öldüreceğim onu."
Thor hamle yaptığında Tony onu zorla tutarken Diana konuşmaya başladı.
"Jane duymasın."
"Tony, serumlar burada değil."
Natasha'nın sesini duyduklarında bakışları kapıya doğru dönmüştü, ayaktaki adam gülerken konuşmaya başladı.
"Serumların burada olduğunu düşünmeniz oldukça komik."
Tony tuttuğu Thor'u bırakıp odadan çıktığında Thor hızla adamın suratına yumruğunu geçirmişti, Diana o an adamın kafatasının her tarafında kırıklar oluştuğuna emindi. Thor hızla kadına doğru ilerlediğinde Diana ona anlamsızca bakarken adam onun bileğinden tuttuğu gibi canını acıtmayacak şekilde çekip kaldırmıştı. Güçleri olmadığı için ve ince bileklere sahip olan Diana'nın canı acımaya başlayınca konuşmaya başladı.
"Sayende güçlerim yok, şimdide beni çekiştiriyorsun. Bırak."
Thor ona cevap vermeyip koridorda ilerlemeye devam edince Diana kolunu çekmeye çalıştı ama bu canının daha çok yanmasına sebep olmuştu.
"Thor ciddiyim bırak beni."
Thor kadının konuşmasından bıkmış bir ifadeyle ona doğru dönüp bileğini bıraktığında bileğinin kızarmış olduğunu gördü, Diana ofladıktan sonra kafasını kaldırdığında sinirle konuşacaktı ki Thor'un saçlarını gördü.
"Güzel olmuş."
"Evet değişiklik olsun dedim, iyiysen gidelim."
"Tamam, hadi."
Diana ilerlemeye başladığında Thor olduğu yerde kalmıştı, kadın onun gelmediğini anlayınca durup arkasına döndü.
"Ne oldu?"
"Neden gittin Diana?"
Thor'un sorusu üzerine olduğu yerde kalmıştı, yavaş adımlarla ona yaklaşırken sadece adamın duyabileceği ses tonuyla konuşmaya başladı.
"Mecburdum."
"Hayır, artık saklayacak bir şey kalmadı."
Kadın tam olarak adamın dibinde durduğunda derin nefes aldı.
"Arkadaşlarını geri getirdikten sonra beni yaratan kişi saldırmıştı, bende onunla bir anlaşma yapmıştım hatırlıyorsun değil mi?"
Thor yavaşça kafasını sallayınca kadın devam etti.
"O anlaşma sizden ayrıldıktan sonra kendimi cadılara teslim etmemdi, iki yıl boyunca onların tutsağıydım. Kulağa güzel gelmiyor olmalı."
"Neden bana söylemedin?"
"Tüm bunları yapmamın sebebi sensin, nasıl olurda gelip sana bunları söyleyebilirdim?"
Thor derin nefes alırken Diana bakışlarını kaçırdı.
"Kang peki? Nasıl olurda bizimle, benimle savaşabilirsin aklım almıyor Diana."
Thor geri adım attığında Diana onun kolunu tuttu.
"Her şeyin açıklaması var, yaptığım şeyler boşuna değildi."
"Yaptığın şeyler benim içindi, eminim."
Thor'un alaya vurması kadını sinirlendirsede sakince konuşmaya devam etti.
"Tabii ki her şey içindi, güçlerimi feda etmemde senin içindi başkası için değil."
"Ama bana hiçbir şey anlatmamayı tercih ediyorsun, Loki ve Wanda olmasa anılarım yerine bile gelmeyecekti."
Diana derin nefes alırken Thor devam etti.
"Bunları benden saklamaya hakkın yoktu."
"Ben yapmadım, baban yaptı."
"Buna izin verdin, ben o kadar çabalarken sen izin verdin."
"İzin vermedim."
Thor inanmadığını belirtircesine mırıldandığında Diana'nın sabrı taşmıştı.
"Ben ne kadar çabaladıysam baban kararlıydı!"
"Sakin ol Diana."
Kadın sinirle bir kaç adım gerilirken yüksek sesle konuşmasına devam etti.
"Ben senin için her şeyi yok ettim! Her şeyi! Benden gücümü çaldılar, yinede seni kurtarmaya çalıştım!"
"Diana, beni dinle..."
"Hayır Thor asıl sen beni dinle."
Diana derin nefesler alırken devam etti.
"Daha öncesinde seni korumak için elimden geleni yaptım, sonucunda seni ve güçlerimi kaybettim. Şimdi yine seni korumak için elimden geleni yapıyorum ve yine güçlerim yok ama bu sefer seni kaybetmeyeceğim."
İşaret parmağıyla adamın göğsüne bastırırken son cümlesini söyledi.
"Bir daha sakın benim yaptıklarımı sorgulama."