Yeraltı

Par aryadogan12

439K 20.5K 14.5K

Ada ve Ayazı anlatan bir hikaye.Ada kızımız naif kırılgan genç bir doktor tesadüfen karşılaştığı Yeraltının e... Plus

-1-
-2-
-3-
-4-
-5-
-6-
-7-
-8-
-9-
-10-
-11-
-12-
-13-
-14-
-15-
-16-
-17-
-18-
-19-
-20-
-21-
-22-
-23-
-24-
-25-
-26-
-27-
-28-
-29-
-30-
-31-
-32-
-33-
-34-
-35-
-36-
-37-
-38-
-39-
-40-
-41-
-42-
-43-
-44-
-45-
-46-
-47-
-48-
-49-
-50-
-51-
-52-
-53-
-54-
-55-
-56-
-57-
-58-
-59-
-60-
-61-
-62-
-63-
-64-
-65-
-66-
-67-
-68-
-69-
-70-
-71-
-72-
-73-
-74-
-75-
-76-
-77-
-78-
-79-
-80-
-81-
-82-
-83-
-84-
-85-
-86-
-87-
-88-
-89-
-90-
-91-
-92-
-93-
-94-
-95-
-96-
-97-
-98-
-99-
-100-
-101-
-102-
-103-
-104-
-105-
-106-
-107-
-108-
-109-
-110-
-111-
-112-
-113-
-114-
-115-
-116-
-117-
-118-
-119-
-120-
-121-
-122-
-123-
-124-
-126-
-127-
-128-
-129-
-130-
-131-
-132-
-133-
-134-

-125-

695 73 66
Par aryadogan12

Selamlarrr iyi okumalarrr...


Multi Yağmur Aslan


Toprak

Hemen sınıfa doğru koştum.Sınıfın kapısı açıktı Ceren Eceyi tutuyordu.Umutta Yağmuru tutmaya çalışıyordu Yağmur bağırıp duruyordu.Öğretmende sakinleştirmeye çalışıyordu.

"Ne oluyor."diye bağırdım.Nisa hemen yanıma geldi.

"Sana ne oldu ne bu halin."dedi Nisa.

"Yok bir şey iyiyim ben niye kavga ediyorlar."dedim.

"Nasıl iyisin kaşın kanıyor."dedi Nisa.

"Şu olayı çözelim anlatırım."dedim.Nisa kafasını salldı.Yağmurun yanına gittim ve kollarını tuttum.

"Bana bak sakin ol ne oldu anlat bağırmadan."dedim Yağmura.

"Bu kızı gerçekten boğarım ben."dedi Yağmur sinirle.

"Yağmur lütfen yeter."dedi öğretmen.

"Ne oldu ağırına mı gittin babanın babamın işlerini yapması Yağmur Aslan."dedi Ece.

"Ne işi ya ne diyorsun."dedim.

"Babası Ecelerin evini tasarlıyormuş da."dedi Ceren.

"Eee yani ne olmuş."dedim.

"Babama ayakçı falan diyemez öldürürüm ben bu kızı Toprak."dedi Yağmur.

"Ayakçı mı?"dedim sinirle.

"Senin baban var ya babama yalvarmış randevu alamamış özel olarak ulaşmaya çalışmış 10 katı para teklif etmiş babamda acımış kabul etmiş bak gör şimdi ben nasıl o projeyi iptal ettiriryorum gör."dedi Yağmur sinirle.

"Hadi ya etttirsene bakıyım."dedi Ece.

"ÇOCUKLAR YETER ÇIKIN HEMEN MÜDÜRÜN ODASINA."diye bağırdı öğretmen.O sırada Müdür geldi sınıfa.

"Toprak kantinde kavga bitti burayamı geldin."dedi Müdür.

"Ne kavgası."dedi Umut.

"Ne oldu bakıyım kaşına."dedi Yağmur.

"İyiyim bende bir şey yok."dedim.

"Yağmur Ece ve Toprak odama çabuk."dedi müdür.Sınıftan çıkıp müdürün odasına gittik.

"Ne oluyor çocuklar her hafta buradasınız derdiniz ne sizin birbirinizle he Toprak ne oluyor ne oluyor Bartu."dedi müdür.

"Hocam aramızdaki bir sorun."dedi Bartu.

"Aranızdaki sorun öylemi?"dedi müdür.

"Hocam hallettik yani hallederiz  aramızdaki sorunu."dedim.

"İyi ne güzel halledin o zaman dışarda halledin yada gidin güzelce oturun konuşun bir daha böyle bir şey duymak istemiyorum bir daha ikinizin ismini yan yana duymayacağım görmeyeceğim tamamı?"dedii müdür.İkimizde kafamızı salladık.

"Evet gelelim size ne oluyor kızlar derste kavga çıkarmak ne demek ?"dedi müdür.

"Hocam babama ayakçı falan diyor ben nasıl durayım yaptığı saygısızlık."dedi Yağmur.

"Kalkıp saldırman mı gerekiyor Yağmur konuşmayı iletişim kurmayı bilmiyor musunuz?"dedi müdür.

"Kusura bakmayın kendime hakim olamadım."dedi Yağmur.

"Hocam yoruldum ben artık takmış bana Ceren uğraşıp duruyor."dedi Ece.

"Zorla biraz daha ağlarsın."dedi Yağmur.

"Yağmur.Sizide son kez uyarıyorum çocuklar rahat durun şimdi çıkın öğretmeninizden özür dileyin sizde revire gidin kaşınıza gözünüze baktırın hadi."dedi müdür.Hepimiz kafamızı sallayıp odadan çıktık.


Nisa

Bizimkiler müdürün odasındayken bizde Umutla kapıda bekliyorduk.

"Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz ne istiyorsunuz ya bizden."dedi Ceren sinirle bize doğru gelirken.

"Ne diyorsun sen ya kim kimden istiyor düşün artık yakamızdan."dedim sinirle.

"Bak sen şu Nisa ya bir özgüven gelmiş."dedi Ceren.

"Ceren kes sesini abuk subuk konuşma Nisa sende cevap verme şuna."dedi Umut.

"Verme sakın verme yokse sende elimde kalıcaksın."dedi Ceren.

"Elinde kalıcam öyle hadi bir kalıyım."diyip üstüne gittim.Umut beni geri çekti.

"Bir de siz başlamayın."dedi Umut.

"İyi havaya girmişsin afferim sana başardın istediğini yaptın aldın herekesi arkana mağdur ayakları işe yaradı bravo."dedi ve alkışladı.

"Bak Ceren sustum sustum ama yeter benimde sabrım var."dedim sinirle.

"Çook korktuuum."dedi Ceren.

"Ya sabıırrr."dedi Umut sinirle. O sırada kapı açıldı içerden bizimkiler çıktı.

"Ece ne oldu iyimisin."dedi Ceren.Ben gidip Yağmura sarıldım.

"İyiyim tabiki hiç bir şey yok gidelim şurdan."dedi Ceren ve uzaklaştılar.

"Siz niye kavga ettiniz."dedim Toprak ve Bartuya bakarak.

"Konuşuruz sonra Nisa."dedi ve omuzuma dokunup gitti.

"Size ne oldu Toprak."dedi Umut.

"Anlatsam da inanmayacaksınız ki."dedi Toprak bana bakarak.

"O ne demek."dedi Yağmur.

"Neyse sonra konuşuruz ya."diyip yanımızdan uzaklaştı.

"NEREYE KAŞINA BAKALIM ."diye bağırdı Yağmur arkasından.

"Ben bakacağım ona."diyip Toprağın peşinden gittim.

 Bahçeye çıktığını gördüm önce gidip pansuman için malzeme aldım sonra bahçeye çıktım her zaman oturduğumuz çardakta oturuyordu gidip yanına oturdum.

"Ne o trip mi atıyorsun bana."dedim.

"Yoo ne tribi."dedi.

"Neydi  o zaman o anlatsam inanmayacaksınız falan bana bakarak söylemeler."dedim.

"Hava soğuk Nisa giy şunu."dedi ve ceketini çıkarıp uzattı.Ceketi giyinip soran gözlerle ona baktım.

"Seni dinliyorum."dedim.

"Anlatsam inanmayacaksın seninle bir daha tartışmak istemediğim için anlatmadım."dedi.

"Anlat ona ben karar vereyim."dedim.

"Bartunun senin hakkında dedikleri ya Nisa gerçekten gerek yok tartışmak istemiyorum."dedi.

"Toprak anlatır mısın?"dedim gözünün içine bakarak.Gelip bana söylediği her şeyi bir bir anlattım.

"Bir şeY demiyecek misin."dedi.

"Susman istiyorum."dedim.

"İnanmadın değil mi?Bak Nisa o çocuk bu anlattığım çocuk ister inan ister inanma ben sana söyleyceğimi söyledim."dedi.

"Tamam teşekkür ederim ama sende beni anla senin söylemenle ben Bartuyu yargılayamam."dedim.

"Sen bilirsin ama şunu unutma her zaman yanındayım."dedi.Gülümsedim.

"Yanımda olduğunu hissediyorum şimdi izin verirsen kaşına bakabilir miyim."dedim.Kafasını sallayıp bana döndü.Pansuman yapmaya başladım.

"Baban burs veriyormuş sanırım sınav varmış."dedim.

"Evet yani genelde bizim okula vermez çünkü kendi çocukları var diye ama bu sene bizim okulada veriyormuş sabah söyledi.Gireceksin değil mi?"dedi.

"Girerim tabiki."dedim.

"Eğer kazanırsan da çalışmana gerek kalmaz değil mi?"dedi.

"Kalmaz hatta biliyor musun çok iyi olur okuldan çıkarım kütüphaneye giderim ders çalışırım babamada vericek para olur elimde.Toprak sakın bu işe karışmayın tamamı hak edersem kazanırım ben bu bursu"dedim.

"Tamam tabikii karışmayız hak ediyorsun zaten."dedi.O sırada Umut ve Yağmur geldi.

"Nerdesiniz sizi arıyoruz al Nisa."dedi ve montumu uzattı.Toprağın ceketini ona uzattım kendi montumu giydim.

"Sen niye rahat durmuyorsun."dedi Toprak.

"Bana diyene bak kaşına ne oldu acaba."dedi Yağmur.

"Tamam durun ikinizde ya."dedi Umut.

"Niye derse gitmediniz."dedi Toprak.

"Ders mi kaldı dağıldı herkes zil çalcak zaten birazdan."dedi Umut.

"Ben babama arıyıp bir haber veriyim gerekeni de yapsın."dedi Yağmur ve telefonu çıkardı.

"Çocuklaşma Yağmur adamın işinede engel olma."dedi Toprak.

"O adamın parasına mı ihtiyacımız var."dedi Yağmur ve telefonu çıkarıp babasını aradı.

"Sesi dışarı ver."dedi Toprak.

"Efendim prensesim."dedi Ayaz Amca.

"Babacım müsaitmisin."dedi Yağmur.

"Müsaitim bebeğim söyle."

"Ben birazcık kavga etmiş olabilirim.Ece ile."

"Niye ne oldu iyimisin sen."dedi Ayaz amca.

"İyiyim ben baba sen onun evini tasarlıyormuşsun onun işini yapıyormuşsın ayakçı falan dedi bana sana duramadım bende."

"Ah be güzelim istediğini desin sen bilmiyormusun gerçeği."

"Biliyorum herkes biliyor söyledim 10 katı para teklif ettiğini her şeyi. Ama senden bir şey istiyorum."dedi Yağmur.

"Emret prensesim."

"O projeyi yırtıp atarmısın babayapma onların hiç bir şeyini sana böyle bir şey demesine karşılık yapma lütfen."dedi Yağmur.Kağıt yırtılma sesleri geldi.

"Tamamdır yavrum yırttım bitti şimdi de bilgi geçiyorum sen yeterki iste."dedi.Yağmur kocaman gülümsedi.

"Biliyordum baba seni çok seviyorum."dedi Yağmur.

"Bende seni prensesim şimdi kapatmam lazım kavga etmeni istemiyorum lütfen sakin dur."dedi ve kapattı.

Ne güzel bir şeydi bir babanın kızına bu denli düşkün olup bir lafıyla her şeyi yapması hiç bir zaman anlayamaycağım bir duyguydu.

"Bitti mi şikayetlerin."dedi Toprak.

"Evet bitti şimdi gidip bu haberi yaymalıyım."dedi ve kalktı.

"Ya bir dur be kızım ya amaan."dedi Toprak.Yağmur hiç dinlemeden koşarak okula girdi.

"Bir kavgayı daha bünyem kaldırmaz."dedi Umut ve kalktı.

"Sabah sabah güzel bir başlangıç oldu gerçekten."dedim ve bende kalktım.

"Bende kalkıyım bari."dedi ve kalktı Toprak.Bizde Yağmurun araksından sınıfa gittik.

"Telefonun çaldı mı Ece?"dedi Yağmur.

"Ne diyorsun yine başlama bak."dedi Ece.

"Arar baban birazdan çünkü babam daha demin sizin çizimleri yırtıp attı babanada haber vericekti."dedi Yağmur.

"Ne."dedi Ece.Yağmur Eceye yaklaştı önüne geçmek için hepimiz hamle yaptık.

"Durun bir şey yapmaycağım."dedi ve Ecenin kulağın yaklaştı.

"Benimle uğraşmayacaktın Ece.Benim babam ayakçı falan değil senin babanın evimi tasarlasın diye yalvardığı adam şimdi de bir lafımla projeyi yırtıp attı."dedim.Ece serçte yutkundu.Ecenin masasının üstündeki telefonu çaldı.

"Bak baban arıyor dışarda konuş istersen."dedi Yağmur. Ece telefonu alıp çıktı sınıftan.

"Hadi senden peşinden koş arkadaşının teselli et."dedi Yağmur.

"Sen çok değiştin Yağmur bu kız seni değiştirdi."dedi Ceren ve çıktı sınıftan.

"Evettt şimdi içim soğudu."dedi ve oturdu sırasına.

"Deli ya."dedim gülerek.

"Neyse ben gidiyorum görüşmek üzeri tenefüste."dedi Toprak ve sınıftan çıktı.

Son ders bizim ve Toprakların öğretmeni olmadığı için iki sınıfı birleştirip konferans salonuna indirmişlerdi ve rehber öğretmenimiz konuşma yapacaktı. Yavaş yavaş herkesin gelmesini bekliyorduk Toprak ve Umut yoktu Yağmur ile oturmuş onları bekliyorduk.

"Bu gün Toprak geliyor değil mi işe."dedi Yağmur.

"Evet gelecek niye ki?"dedim.

"Biz çıkışta Umutla biraz gezmeye çıkacağız da Toprağında senin yanında olması iyi oluyor."dedi keyifle.

"Nereye kadar gidecek bakalım bu durum ben bile sizden daha çok gerginim."dedim.

"Biz her şeyi akışına bıraktım sende rahat ol Toprak ve kendine odaklan tatlım."dedi Yağmur gülerek.

"Yağmurrr."dedim.O sırada arkadan Bartu dokundu.

"Nisa çıkışta biraz konuşalım mı?"dedi.

"Olur konuşuruz."dedim.Bartı gülümseyip arkasına yasladı.O sırada Toprak ve Umut geldi.

"Alın bakalım."dedi Umut ve kahveleri uzattı.Toprak benim yanıma Umutta Yağmurun yanında oturdu ve yan yana dizilmiş olduk.

" Çıkışta direk gidiyoruz değil mi?"dedi Toprak.

"Evet direk gidelim bu gün biz kapatmayacağız erken çıkabiliriz." dedim. Toprak kafasını salladı. O sırada rehber öğretmeni geldi.

"Evet çocuklar sizi böyle görmek çok güzel oldu. Sayısal ve Eşit ağırlık sınıfı olarak sizinle ayrı ayrıda konuşacağım ama şimdi 12. Sınıflar olarak konuşalım. Burada Lise de son seneniz gençler çoğunzun hayalini kurduğu üniversite hayatına az kaldı ama sizinde biraz çabalamanız gerekiyor."dedi Rehber öğretmeni ve derin bir nefes aldı.

"Ama maalesef okulumuzda ciddi bir disiplinsizlik var çocuklar böyle hayalinizi kurduğuz üniversitelere gidemezsiniz istediğiniz mesleği elde edemezsiniz çoğunuzla bire bir konuşma fırsatım oldu konuşmaya da devam ediyorum şimdi biraz daha genel konuşmak istiyorum öncelikle bir şey sormak isteyen var mı?"

"Hocam biz çalışıyoruz yani en azındna ben ama netlerim aynı yani artmıyor."dedi biri.

"Demek ki yanlış çalışıyorsun bunu fark etmen çok güzel ben adını yazıyorum Aslıcım bu konu hakkında konuşacağız."dedi çğretmen.

"Ben kafamı derslerime veremiyorum hocam."dedi biri.

"Vermezsin senin öyle bir sevgilin olduğu sürece."dedi bir arkadaşı.

"Evet güzel bir konu aşk.Aşk çok güzel bir şey çocuklar ama doğru kişi ile doğru zamanda ben size sevmeyin aşık olmayın demiyorum ama hayatınızı o kişiye bağlamayın sizin de bir hayatınız var."dedi öğretmen.

"Hocam bence doğru aşk insana çok iyi gelir yani hayatınızda biri var ve size her konuda destek olup beraber vakit geçirmek insana ayrı bir motivasyon yüklüyor yani yükler yani bende zaman değil doğru kişi önemli."dedi Yağmur.Toprak kafasını eğip Yağmura baktı."Kardeşim aşık olmuş mükemmel bir ilişki yaşıyor da haberim mi yok benim?"dedi Toprak sessizce.

"Sanırım sen doğru kişi yi bulmuşsun Yağmur."dedi öğretmen Umutu göstererek.

"Yok hocam Yağmurun hayatında biri yok Umut onun abisi sayılır biz Yağmurla ikiz değiliz Yağmur ben Umut üçüzüz beraber büyüdük kardeşiz yani."dedi Toprak. Yağmur ve Umut sertçe yutkundu.

"Seni dinleyelim Toprak sence aşk için doğru zaman mı lazım doğru insan mı?"dedi öğretemn.

"Şimdi Hocam şöyle ben daha doğrusu biz büyük bir aşkın meyvesiyiz aslında.Annen ve babam birbirlerinin diğer yarıları gibi ben onları görerek görerek büyümem rağmen aşktan uzaktım ama artık o kadar uzak değilim ön yargılarımı kırdım ve doğru kişiyi bulduğumuz da zamanın bir öneminin olduğunu düşünmüyorum."dedi Toprak.Derin bir sessizlik olmuştu.

Hoca başka  bir konuya geçti ve o konu kapandı. Okuldan çıkmıştık.

"Bizi cafe ye atsana Umut."dedi Toprak.

"İki adım yürüyemiyormusun."dedi Yağmur.

"Sen ne anlarsın kızım biz çalışan insanız."dedi Toprak.

"Atıyım hadi gelin."dedi.

"Siz gidin ben bir Bartu ile konuşacağım."dedim.

"Tamam ben seni beklerim."dedi Toprak.

"Bizde bekleriz sıkıntı yok arabdayız."dedi Umut.Beni bekleyen Bartunun yanuna gittim.

"Efendim Bartu."dedim.

"Bak Toprak sana ne anlattı bilmiyorum ama o çocuk kafayı sana takmış yani senin için endişe-"Bartunun lafını kestim.

"Bartu ben seninle Toprakla ilgili Topraklada seninle ilgili konuşmak istemiyorum ikinizin sorunu neyse kendi aranızda çözün beni bulaştırmayın ikinizin arasında kalmak istemiyorum."dedim.

"Tamam peki haklısın. Haftas onu maça geliyorsun değil mi yani sana tribünden yer ayırdım öyle söylemiştin."dedi.

"Evet geleceğim."dedim.

"Sana hediye ettiğim formayı da giyer misin."dedi.

"Bartu takım tutmuyorum o yüzden giymiyorum."dedim.

"Tamam onada da tamam zamanla onu da hallerim."dedi.

"O zaman ben gidiyim görüşürüz."dedim ve Umutun arabasına bindim.

"Ne diyor."dedi Toprak.

"Bartu ile ilgili seninle konuşmak istemiyorum."dedim.Kafasını salladı.

"Gidiyoruz o zaman."dedi Umut ve sürmeye başladı. Umut bizi cafeye bırakıp gitmişti.Toprakla yine zevkli bir şekilde çalışıyorduk.

"Müşteri geldi."dedim.Bir kız grubu oturmuştu. 

"Otur sen ben bakarım."dedi ve kalktı.Bende uzaktan bakıyordum.

"Hoşgeldiniz ne alırsınız?"dedi Toprak.

"Öncelikle numaranızı alsam."dedi bir kız.Toprak göz ucu ile bana baktı.

"Yok vermiyim siz sipariş verin."dedi Toprak.

"Peki ben istesem numaranı."dedi  başka bir kız.

"Yok ben numaramı dağıtmıyorum siz şipraiş verirmisiniz?"dedi Toprak.

"Toprakcım ben ilgileniyim sen 4 numaralı masanın siparişlerini götür."dedim.

"Tamam Nisacım."dedi Toprak ve uzaklaştı.

"Buyrun."diyip kızlara döndüm.

Günün sonuna doğru Toprak ile oturmuş dinleniyorduk.

"Yağmur link attı."dedi Toprak ve linki açtı.

"Neymiş o."dedim merakla.

"Haberlere düşmüşüm.Ayaz Aslanın oğlu Toprak Aslan bir cafe de garsonluk yapıyor .Ayaz Aslan oğlunu cezalandırmak için cafede çalıştırdığı iddia ediliyormuş."dedi Toprak gülerek.

"Ya bak Toprak ben senin iyi niyetinin farkındayım bana bunu ispatlamak için kendini yorma lütfen ."dedim.

"Ben sana kendimi ispatlamak için değil burda yanında olmak ve seni daha az yormak için buradayım."dedi Toprak.Gülümsedim.

"İtiraf etmem gerekirse seninle gerçekten güzel vakit geçiyor yani eğlenceli oluyor."dedim.Gülümsedi.

"İşte bu yüzden buradayım kim ne derse ne düşünürse umurumda değil." dedi Toprak.

"Nisa." duyduğum sesle ikimizde oraya döndük.

"Aaa hoş geldin  Eren dönmüşsün ."diyip yanına yaklaştım.

"Hoş buldum döndüm döner dönmez de  geliyim dedim."dedi Eren.

"İyi yapmışsın her zamankinden mi?"dedim.

"Aynen öyle inanır mısın İtalya da bile yiyemedim buradaki makarna gibisini."dedi gülerek.

"Yok artık abartma."dedim gülerek.

"Eren."dedi Toprak yanıma gelerek.

"Toprak ben inanmıyordum ama demek ki doğruymuş garsonluk mu yapıyorsun yani maddi olarak bir ihtiyacın varsa ben yardımcı olurdum.Babanın durumunun kötü olduğunu bilmiyordum."dedi Eren.

"Kötü değil zaten gayet iyi maddi olarak da hiç bir ihtiyacım yok biliyorsun ben profesyonel bir futbolcuyum maaşım var  yani babamın verdiklerini saymıyorum bile yani ben ülke ülke gezip para harcamak yerine direk meslek sahibi olmak için çalışıyorum."dedi Toprak.

"Niye buradasın gidip topun peşinden koşmaya devam etseydin keşke." dedi Eren.

"Devam ediyorum hatta hafta sonu maçımız var gelmek istersen gel yer ayarlarım.Nisa için buradayım."dedi Toprak.

"Siz nereden tanışıyorsunuz ki?" dedi Eren.

"Okuldan okuyoruz ya hani biz okuldan arkadaşım."dedi Toprak.

"Anladım.Sen akşam gelmeyeceksin cemiyetin yemeğine ben onun için İtalyadan geldim ama  çalıştığına göre gelmeyeceksin."dedi Eren.

"Gitmeyecektim ama şuan gitmeye karar verdim."dedi Toprak.

"Tamam hadi biz gidelim."dedim ve Toprağın kolundan tutup mutfağa götürdüm.

"Siz tanışıyor musunuz."dedim ve makarnayı hazırlamaya başladım.

"Evet kendisi babamın arkadaşının oğlu oluyor okumuyor sadece geziyor birde gelmiş benim işimi küçümsüyor futbolculuk kim sen kim yani."dedi Toprak alayla.

"Anladığım kadarıyla çok iyi anlaşmıyorsunuz?"dedim.

"Bak Nisa cemiyet öyle bir yer ki orda kimse kimseyi sevmez ama en yakın gibi davranır ve ben cemiyetten hiç kimseyi sevmem yemeklere pek gitmeyiz Yağmurla babamla annemde mecbur gidiyor sonra erkenden geliyorlar da siz nerden tanışıyor sunuz onu merak ettim."dedi Toprak.

"İlk çalışmaya başladığım zamanlardı ben yanlışlıkla üstüne makarna dökmüştüm az daha kovuluyordum o konuştu şikayetçi falan da olmadı öyle kurtuldum yani o günden sonra arkadaş gibi olduk genelde dediğin gibi burada değil ama uğuruyor işte."dedim.

"Amcasının yeri zaten burası.Ben bu gün erken çıksam sen beni idare edebilirmisin şu cemiyet yemeğine gitsem çünkü anlaşılan çok arkamdan konuşuluyor biraz ağızlarını kapatmam lazım."dedi.

"Ben idare ederim ama sakin ol tamam mı güzelce konuşarak senin ve Yağmurun böyle alttan konuşup laf sokmalarınız çok iyi zaten."dedim gülerek.

"Annem ve babamdan gelen genler."dedi gülerek.

"Neyse ben şunu veriyim sende git hazırlan."dedim.

"Sen dur ben veririm arkadaşıma."dedi ve tabağı elimden alıp gitti bende peşinden gittim.

"Al bakalım Eren afiyet olsun akşam görüşürüz." dedi ve gitti.


Bu bölüm bu kadar diğer bölüm görüşmek üzeriiiii...





Continuer la Lecture

Vous Aimerez Aussi

3.4M 168K 67
Hayatı boyunca kimseyi sevmemiş, tek derdi vatan, bayrak ve ülkesi olan asker ile hiç sevildiğini hissetmemiş, kalabalık içinde yalnızlığı hisseden b...
1M 55.3K 42
Evin ise yediği tokatın şiddetiyle yere düşmüştü. Dudağının kenarı yeni bir darbe alırkende Kazım Ağa saçlarından koparırcasına tutup Evin'i kaldırmı...
7.8K 469 20
🖤♡Siyah ile Beyaz....Karanlığın içinde babasının İzinde bir Kız ve herşeyi aydınlatan herzaman Adaletten yana olan bir Polisin...Hikayesi ♡🖤
35.3K 1.6K 5
"Bırak beni sen bana karışamazsın Asaf AĞABEY" kollarımda ki ellerinden kurtulmaya çalışıyordum ama beni bırakmıyordu "Siktirtme ağabeyini Hüma, o y...