Holy Spirit

By Greyanswer

447K 45.5K 17.4K

Okulun en güçlü alfası Kim Taehyung'un kurdu okula gelen yüzyılın deltasıyla birlikte tuhaf davranmaya başlam... More

1-Delta Jeon
2-Kurban omega
3-kader planları bozar
4-Kur yaptığının farkında bile değildi
5-Hoşuma Gitti
6-İptal olan planlar
7-Rota yeniden oluşturuluyor
8-Huzursuz kurt
9-Özel Bağ
10-Yeni arkadaşlıklar
11-Vita mı?
12-Kim bu lavuk?
13-Sinirlerine hakim olamayan alfa
14-Kontrolsüzlük
15-Bogum ve Doyeon
16-Dişime göre biri
17-Ne zaman söylemeyi planlıyordun?
18-Ya Hep Ya Hiç
19-Çok derin bakışları vardı Jeon Jungkook'un
20-Kremi sürmende yardımcı olabilirim, istersen...
21-Benim için...
22-Sussun kalp atışların, konuşmasınlar.
23-Sana yenildiğini söylemiştim
24-Yaş 20, sana güveniyorum Jungkook
25- Yeşil.
26-Yol Kaderimiz Oklar Seçimimiz
27-Gözlerde saklanan korku ve dehşet
29-Saklanan Gerçekler Aslında Yanılgılar
30-Gözlerinin önüne getirdiği suret Vita'ya aitti
31-Yüzleşilen geçmişin intikamı ve getirdiği enkaz
32-Holy Spirit, Kairos.
33-Beni iki defa gafil avladın, sıra bende.
34-Bir bakmışsınız, ölüsünüz.
35- Arkadaşımın içindeki canavar
36-Çıkmaz sokaklarımın yıkılmaz duvarları
37-Ben tuzağın kurbanı sense hatalarının bedeli
38-Enkazımın yüzünde maske
39-Onu öldürmek istedim ama o beni öldürdü
40-Yıldız Tozları ve Dolan Boşluk
41-Hilenin getirileri: Tüm Performansın Çeyreği
42-Kalp atışlarının sesini dinlemek (pt.1)
43-Kalp atışlarının sesini dinlemek (pt.2)
44-Ruhların tamamen bağlanması ve özel sürpriz
45- Unutulan iddia ve kendi ayağına sıkmak
-Final-

28-Akrebin yelkovana olan muhtaçlığı

9.6K 1K 505
By Greyanswer

Kitaptaki türlerin değişim geçirdiklerinde
ya da aşırı feromon salgıladıklarında
ortaya çıkan göz renkleri;
Alfa:Kırmızı
Omega:Mavi
Beta:Sarı
Delta:Gri
Vita:Mor
Şeklinde bilginize...

Not:Cinsiyetsizler değişim geçirmedikleri ve feromon salgılayamadıkları için bir göz rengine sahip değillerdir. İlerde kurtları kendini gösterdiğinde göz renkleri açığa çıkar. Kurt kendini göstermezse veya kişi bir kurda sahip değilse normal bir insan gibi yaşamını sürdürür.

(Kitabın başında yapmam gereken bilgilendirmeyi buraya yapmam rezilliği... yorumlarda kafasınızın karıştığını fark ettim. O yüzden burada belirtmem gerektiğini düşündüm.)

İyi okumalar, oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın✨

*•*•*

28.Bölüm:Akrebin yelkovana olan muhtaçlığı

Her çocuğun aksine ben çocuk parklarını sevmezdim. Çünkü beni oraya götürecek ne bir anneye ne de bir babaya sahiptim.

Odamın bir köşesinde bulunan boy aynasında gördüğüm beden; üzerinde vücut hatlarını saklayan beyaz bir tişört,  yer yer yırtık siyah bir pantolon giyiyordu. Gözlerinde derin bir bakış, yanaklarında ufaktan bir kızarıklık taşıyor, birazdan gelecek adamın yüreğine diktiği sevgi gülünün beslediği dudaklarında hafiften bir gülümseme saklıyordu.

Göğüs kafesimde beslediğim kelebekler ve kamelya yaprakları ondan bahsedilen her cümlede kalbimin etrafında bir heyecan dalgası yaratmayı seviyor gibiydi.

Gözlerim aynadaki bedenimi süzmeye devam ederken dış kapının açıldığının haberini veren kilit sesi bakışlarımı odamın kapısına çevirmeme sebep olduğunda üst dişlerimi alt dudağıma saplamadan yapamamıştım.

Jungkook'un özellikle eve gelmesinde ısrarcı olma sebebim artık karşı atak yapmak istememden kaynaklıydı. Beni kendi savaşından uzak tutmak isteyen benliği, başta yaptığımız anlaşmanın amacını bozarken bana duyduğu değeri de ortaya sermiş ve benim az da olsa aşkla doldurduğum kalbimin umutla yeşermesine sebep olmuştu.

Jungkook bana değer veriyordu, o değeri ileri düzeye taşıyıp kalbini çalmaksa benim elimde olan bir soygun operasyonuna bağlıydı.

Jungkook, yetenekli bir hırsız olabilirdi ama ben de en az onun kadar iyi bir soyguncu olabilirdim.

Güçlü bir alfa olmamdan kaynaklı kuvvetli olan kulaklarım Jungkook'un adım seslerinin odama doğru ilerlediğini bana haber verirken ben de onu daha fazla bekletmemek için odadan çıkmış ve böylece kapının önünde karşılaşmamızı sağlamıştım.

Dipdibe girdiğim Delta'nın yüzü ifadesiz dururken her zamanki tarzıyla asaletini koruyan kalıplı vücudu, ona nazaran daha küçük kalan bedenimi kapıyla arasında bırakmıştı. Kalp atışlarımın istemsiz teklemesi nefesimin kesilmesi için yeterliydi ve Jungkook'un üstümdeki etkisi işte bu kadar kuvvetliydi.

Bedenim de ruhum da onun için adeta akrebin yelkovana muhtaç olduğu kadar muhtaçtı. Onsuz yaşam saatimin duracağını hisseder gibiydim. Çünkü akrep yelkovansız işlevsiz bir demir parçasıydı yalnızca. Ruhum da ruhu olmadan işlevsiz bir nefes parçası olurdu. Biliyordum.

Her ne kadar ruh eşim o olmasa da...

Elimi kapı kulpundan çektiğimde o da bir adım gerilemiş ve böylece aramızda nefes alacak bir alanın açılmasına olanak sağlamıştı. Yüzüme kondurduğum bir gülüşle "Gelmeyi başarmışsın sonunda." demiş ve yanından omzuna çarparak geçtiğimde "Harika, artık şu kontrol sorununu çözmek için bir şeyler yapabiliriz diye düşünüyorum." diye devam ettirmiştim onu çileden çıkartan cümlemi.

Kontrolu bana öğretmek istememe sebebinin kontrolu sağlayamazsam savaşa dahil olamayacağımı düşünmesinden kaynaklı olduğunu varsayıyordum fakat onun da anlaması gereken bir durum vardı ki ben kontrolu sağlayamasam bile o savaşa kendimi dahil edecektim.

Ne olursa olsun Jungkook'un zarar görmesine izin vermeyecektim. Bu benim ölümüme sebep olsa bile.

Arkamdan Jungkook'un alaylı kısık gülüşünü duyduğumda onu çıldırtmanın bana ayrı bir haz verdiğini keşfetmiştim. Özellikle dilini yanak içinde gezdirdiğinde ayrı bir seksi oluyordu. Şayet fırsatım olursa bu ifadesini yatakta da görmek isterdim. Üzerimdeyken.

Aradığım ruhu yakalamana sevindim.

Arsızlık.

Şehvetten sonra Jungkook'un bünyeme eklediği yeni özelliğim buydu.

Salona adımı attığımda Jungkook da beni takip ederek içeri girmişti. Açıkçası kontrolü nasıl sağlayacağımı ve kurdumla bağımı nasıl güçlendireceğimi bilmiyordum. Jungkook bu konuda ne düşünüyordu hiçbir fikrim yoktu.

Ne düşündüğümü anlamış gibi "Açıkcası kurdunla arandaki sorunun neyden kaynaklandığını anlamak için onunla tekrardan tanışman gerektiğini düşünüyorum." diye mırıldanıp bana doğru ilerlemiş ve kolumdan nazikçe tutarak yüz yüze gelmemizi sağlamıştı.

Kurdumla tekrar tanışmak mı?

Kollarımın iki tarafından da tutarak beni sabitleyen Jungkook "Yaşadığın olaylardan dolayı onunla tanışma fırsatını yakalayamamışsın ve bu da sizin bağınızı zayıflatmış olmalı. Onunla tekrar tanışmalı ve sorunun ne olduğunu öğrenmelisin. Açıkcası sırf birilerinin canını yaktın diye sana tavır alacağını sanmıyorum." demiş ve dudakları yalayarak "En başından beri sana kartlarını kapalı oynamış ve bu da senden bir şeyler sakladığını gösteriyor." kafamın karışmasını sağlamıştı.

Kaşlarımı çattım.

Ne demek istediğini açıklamak isteyen Jungkook "O gece kurduna bir şeyler olmuş olabilir Taehyung." yutkunmuş ve "Senin farkına varmadığın bir çeşit ruhsal yaralanmadan bahsediyorum." demişti.

Bence saçmalıyor. Ruhsal yara falan almadım ben. Sorununu benimle konuşarak çözsene kocamızı işin içine karıştırman hiç hoş değil.

Gerginlikle yutkunurken "Fiziksel aldığım yaranın kurdumda ruhsal yaraya mı sebep olduğunu düşünüyorsun?" diye sormuştum. Başını onaylarcasına salladı ve ardından "O gece vücudunda bir sıcaklama ve kanında bir gerilim hissettin mi?" diye sordu.

O geceyi hatırladım. Bahçeye çıktığımdaki o sıcaklığı ve kanımın akış hızını.

Başımı onaylar bir şekilde aşağı yukarı salladım.

Bu durum kafasında bir şeyleri oturtmuş gibi gözlerini kapatırken "O gece kurdun açığa çıkacaktı fakat saldırıya uğrayınca gücü çekilmiş olmalı. Vücudun kurdu kabul etmemiş Taehyung." diye ağır ağır konuşmuştu.

Vücudum kurdumu kabul etmemişti. Bu yüzden de kurdum açığa çıkamamış olmalıydı. Yani kurdumun suçu değildi. O ortaya çıkmak istemişti aslında. Yaralarım iyileştiği gün sinirlerimin gerildiği zamandı. Vücut toplanınca kurt da açığa çıkmış olmalıydı.

Daha fazla konuşmayın. Yeter artık. Kocamız olabilir ama her şeyi anlatmak zorunda değilsin. Bazı şeyler bize özel kalmalı.

Kurdum içimde adeta deliriyordu. Delirsindi. Ben de çok delirmiştim.

Umarım Jungkook'un altında kalır da ezilirsin.

Umarım kalırdım.

Bakışlarım Jungkook'un bakışlarına tutunurken "Ne yapmam gerekiyor?" diye sormuştum.

Derin bir nefes alırken "Bunu ben de bilmiyorum ama araştırırsak eminim bir şeyler bulabiliriz. Kurdunla aranı düzelteceğiz Taehyung." demişti güven veren bir ses tonuyla.

Bir sevişmeye bu insan evladıyla aramı düzeltirim şahsen.

Lan...

Yanaklarım istemsiz kızarırken kulaklarım yanıyordu. Ne demişti o?

Jungkook'un kaşları çatılırken "Taehyung, kızardın." demişti endişeli bir ses tonuyla.

Sen imasını yaparken iyiydi ben açık açık söyleyince mi utanasın tuttu gerçekten?

Anında gözlerim büyürken yutkunmuş ve "Çok yorgun hissettim birden uyusam iyi olur." demiş ve yanından ayrılıp odama doğru ilerlerken eklemiştim. "Hem belki kurdumla iletişim falan kurarım."

Şu saçmasapan lafları bir anda söylemeyi kesmeliydi. Aptal kurt. Arsız.

Hala istediğim kıvamda olmaman ne acı. Bir sevişseniz tüm dertleriniz çözülecek aslında.

Aptal, aptal kurt.

*•*•*

KİM'İN ASKERLERİ

Jin:
KOĞUŞ TOPLAN

Hobi:
Yettim komutanım

Yoongi:
Lütfen çocuğu bulduğunu söyle

Taehyung:
Buldun mu?
Kimmiş?

Jin:
Sakin ol asker
Buldum

Yoongi:
Eee kimmiş?

Jin:
Cha Eunwoo

Üç kişi gördü

Hobi:
Gerçekten mi?
Bir saniye o bahsettikleri çocuk bu çocuk muydu?
E ama bu baya yakışıklıydı lan

Jin:
Öyleymiş
Ben de şaşırdım
Ki zaten dedikodulara inanmıyordum
Daha da inanmam
Taş gibi çocuktu aq
Ezik falan olamaz o

Yoongi:
Siz tanıyor musunuz Eunwoo'yu?

Hobi:
Hayır
Yani şahsen değil
Ama adını duymayan yoktur okulda

Yoongi:
Neden

Jin:
Aslında...
Pek güzel anılmıyor

Taehyung:
Ezik derken ne demek istedin?

Hobi:
Okuldaki lakaplarından biriydi bu
Pek sevilmiyordu okulda

Yoongi:
Nasıl yani?
Neden?

Hobi:
Neden sevilmediğini bilmiyorum açıkcası
Ama okulda baya alay konusu oluyor diye duymuştum

Öğrenciler zorla projelerini ona yaptırıyor lafları dönüyordu bir ara

Profesörler bunu duyunca Eunwooya sormuşlar hatta
ama eunwoo reddetmiş

profesörler de üstüne düşmemiş ve konu da böyle kapanmış

Onun dışında bir bilgimiz yok açıkcası
çok da takılmamıştık zaten bu duruma

Ara sıra herkese böyle takarlar ya
Öyle bir şey diye düşünmüştük

Jin:
İşte hobi
O öyle değilmiş aq

Hobi:
Ne

Jin:
Çocuğu araştırırken hala ezik falan diyorlardı
Aşırı sinirim bozuldu
Oğlum taş gibi çocuk (benim kadar olmasa da)
Nesi ezik bunun?

Yoongi:
Neden sevilmiyor ki acaba

Jin:
Bilmiyorum ama öyle kendi halinde biri gibi

Soruyorum ne yapmış diye
Kimse bir şey söyleyemiyor

Taehyung:
Görüldü
Siktir
Cinsiyetsiz diye yapıyorlar kesin

Üç kişi gördü

Yoongi:
Hayır...
Bu kadar acımasız değillerdir değil mi?

Jin:
Yok artık
Olabilir mi lan

Hobi:
Harbi la
Hiç öyle birine bulaşan bir tipe de benzemiyor
Kim neden karışsın ki başka

Taehyung:
Sırf cinsiyetsiz diye böyle yapıyorlarsa var ya
Hiçkimse beni durduramaz
Dedikodu yayan herkesi bulur hadlerini bildiririm

Yoongi:
Kaçıncı yüzyıldayız
Hala bunun zorbalığını yaptıklarına inanamıyorum

Taehyung:
Bu çocuğun numarası falan var mı?

Jin:
Okul gruplarında bile yok çocuk ama ben okul sistemine sızıp kaptım numarayı
+82*******
Bu

Taehyung:
Bir konuşup derdini anlayalım bakalım

*•*•*

+82****** "Şimdilik yorumsuz" olarak kaydedildi

+82*******:
Merhaba

Şimdilik yorumsuz:
Merhaba?
Kimsiniz?
Numaranız kayıtlı değil
Acaba yanlışlıkla mı mesaj attınız?
Yine mi proje ödevlerini yaptıracaklar bana|
Lütfen|
Lütfen yanlış numara olsun|
Onların projeleri yüzünden kendiminkileri yetiştiremiyorum artık|

+82*******:
Cha Eunwoo?
Değil mi?

Şimdilik yorumsuz:
Off|
Ama paraya da ihtiyacım var|
Proje içinse mecbur kabul edeceğim|
Evet benim

+82*******:
Ben Kim Taehyung

Şimdilik yorumsuz:
Görüldü
Ne|

+82*******:
Eunwoo
Seninle konuşabilir miyiz?

Şimdilik yorumsuz:
Ben
Şey
O gün sana çarptım diye mi yazdın?
Ben bilerek olmadı gerçekten
O an

Şimdilik yorumsuz yazıyor...

+82*******:
Hayır hayır
Yani evet o gün için yazdım ama
Bana çarptığından dolayı değil

Şimdilik yorumsuz:
Görüldü
Biliyor mu?|
Hayır...|

Neden yazmıştın?

+82*******:
O gün
Bana neden öyle baktın?

Şimdilik yorumsuz:
Anlamamış...|
Tanrım|
Çok korktum|
Nasıl anlamadım

+82*******:
Çok korku doluydun
Sebebi nedir?
Onu öğrenmek istedim

Şimdilik yorumsuz:
Ben aslında...
Şey
Senden korktum biraz ondan

+82*******:
Görüldü
Benden neden korkuyorsun ki?

Şimdilik yorumsuz:
Off Eunwoo|
Ne diceksin şimdi|
Hani sen okulun en güçlü alfasısın ya
O gün kafeteryada olan olayı duymuştum
San çarpınca
Ben
Bana kızacaksın sandım

+82******:
Görüldü
Gerçekten zorbalık mı görüyorsun?|
O yüzden mi sana zarar vereceğimi sandın?|
Ah be Eunwoo...|
Sana kızmazdım

Şimdilik yorumsuz:
Kızmaz mıydın?

+82*******:
Kızmazdım

Şimdilik yorumsuz:
Görüldü
O..|
Gerçekten iyi biri galiba|

Genelde kızıyorlar çarptığımda

+82*******:
Görüldü
Gerçekten zorbalığa uğruyorsun...|

Şimdilik yorumsuz:
Ben
Çok pardon
Okuma onları
Ben
Göndermicektim onu
Of aptal eunwoo|
Aptal |

+82******:
Eunwoo
Eğer biri sana bulaşırsa bana yaz olur mu?
Kimsenin sana bulaşmasına izin vermem
Seni sonuna kadar korurum

Şimdilik yorumsuz:
Ne|
Gerçekten mi...|
Ben
Ne demek istediğini anlamadım

+82*******:
Sadece
Kimse kimseye zorbalık yapamaz
Buna izin verme
Ve biri sana bulaşırsa beni bul
Tamam mı?

Şimdilik yorumsuz:
Görüldü
Bunu gerçekten yapabilir miyim?|
O gerçekten iyi biri...|
Ben
Teşekkür ederim

+82*******:
Rica ederim
Ne olursa olsun arkanda ben ve arkadaşlarımın olduğunu unutma
Biri sana bulaşırsa bizim adımızı ver

Şimdilik yorumsuz:
Kimse karışmaz ki bana
Ama karışırsa söylerim bundan sonra
Teşekkürler tekrardan

+82*******:
Görüşürüz Eunwoo
Kendine dikkat et
Gerçekten çok tatlı birisin|
Sırf cinsiyetsizsin diye sana bunu nasıl yapabilirler...|

Şimdilik yorumsuz:
Görüşürüz
O gerçektwn de iyi biri🥺|

+82******* "Kurtarıcı galiba" olarak kaydedildi

*•*•*

Dün Jungkook'la kurdum hakkında konuştuktan sonra odama kaçmış ve uyuyorum numarası yapmaya başlamıştım. Kurdumun içimde saklanan utangaç kişiliğimi ortaya seriyor olması sebebiyle bazı zorluklar yaşıyor olsam da bunun üstesinden gelmeyi başarıyordum bir şekilde.

Ya da ben öyle sanıyordum.

Odama geçtikten sonra önce çarpıştığım kişi hakkında bilgi almak için bizimkilerle konuşmuştum daha sonra da kafamdaki soruları çözmek için Eunwoo'ya yazmıştım.

Jungkook'un uyumadığımı anladığına emindim fakat şükür ki bunun hakkında hiçbir şey dememişti.

Düşünceli koca. Sence de çok şanslı değil miyiz?

Açıkcası Eunwoo'nun zorbalığa uğradığını Jin'in anlattıklarından yola çıkarak zaten anlamıştım fakat Eunwoo'yla yaptığımız dünkü konuşmayla kesinlikle emin olmuştum bundan. Eunwoo cinsiyetsiz olduğu için zorbalığa uğruyordu ve kimse buna sesini çıkarmıyordu.

Bu yüzden de eğer başına bir iş gelirse hemen bana haber vermesini istemiştim. Kimsenin korumadığı birine öylece sırtımı dönemezdim üstelik bu kişi en güçsüz tabakada yer alıyorsa bunu asla yapmazdım.

Okula Jungkook'la birlikte geldikten sonra o yine ortadan kaybolmuştu. Muhtemelen derslere girmiyordu fakat her defasında okulda ne yaptığını hala çözememiştim.

Aslında... muhtemelen Vita'yı aramaya devam ediyordu.

Sanırım...

Kafamdaki olumsuz düşünceleri bir kenara attım. Jungkook'un Vita'yı arıyor olması çok normaldi ve olması gerekendi aslında. Mantıklı düşünmek gerekirse her türlü Vita'nın Jungkook'un tarafında olması daha iyi olurdu. Bağlar hakkında çok bilgim olmasa da bu durumun Jungkook'un gücünü arttıracağını tahmin edebiliyordum.

Vita karşı tarafta olursa Jungkook güç kaybedecekti. Kendi gücünü. Bogum da bunu kullanmak istiyordu.

Bu yüzden Vita'yı onlardan önce bulup safımıza çekmemiz gerekiyordu. Tek sorun Vita geldiği zaman ben ne olacaktım?

Jungkook, o zamana kadar bana aşık olur muydu?

Onu kazanabilir miydim?

Yoksa Vita geldiğinde Jungkook'u tamamen kaybedecek miydim?

Umuyordum ki kafamdaki negatif düşüncelerin hiçbiri gerçekleşmezdi.

Derin bir nefes alarak bakışlarımı etrafta gezdirdim. Okulun bahçesindeydim ve kitap okumaya çalışıyordum. Fakat o kadar ses vardı ki ne yazık ki bir türlü odaklanamamıştım.

Etraftaki gürültüye daha fazla kayıtsız kalamazken oflayarak bakışlarımı elimdeki kitaptan çektim. Okuduğum hiçbir şeyi anlayamıyor ve kelimlere odaklanamıyordum. Bu duruma katlanamazken oturduğum banktan kalmış ve fakültenin arkasının daha sessiz olacağına güvenerek oraya doğru ilerlemeye başlamıştım.

Tek temennim oranın sessiz olmasıydı.

Adımlarım yavaşça binanın arkasına doğru ilerlerken aynı zamanda bahçedekilerin yaptığı sesten dolayı mızmızlanıyordum.

Bir kitap okutmamışlardı.

Sonunda arka bahçeye ulaştığımda aradığım sessizliği bulmanın vermiş olduğu mutlulukla yüzümde gururlu bir gülümseme belirdi.

Fakat bu gülümseme arka bahçede bir köşede durmuş konuşan Bogum ve Eunwoo'yla birlikte yüzümde asılı kalmış ve daha sonra yavaşca silinmişti.

İlk önce Bogum'un Eunwoo'yu tehdit ettiğini düşünmüştüm fakat Bogum elinde bu mesafeden ne olduğunu göremediğim bir nesneyi Eunwoo'ya uzattığında ve Eunwoo'nun yüzündeki yarım yamalak seçebildiğim gülümseme ile nesneyi aldığını gördüğümde tüm düşüncelerim değişmişti.

Bogum ve Eunwoo birlikte mi çalışıyordu?

-BÖLÜM SONU-

Haydaaa, ne oluyor ya??

Sizce Jungkook, Taehyung'un kurdunun ruhundan yara aldığı konusunda haklı mıydı?

Taehyung'un kurdu neden Tae'nin Jungkook'a bir şey anlatmasını istemedi?

Bu bölümdeki Taehyung ve kurdu arasındaki iletişim hakkında ne düşünüyorsunuz jdşamxbslöxnx ben yazarken çok eğlendim şahsen djaşöxnslmc

Eunwoo sizce iyi biri mi?

Bogum ve Eunwoo hakkında bir teoriniz var mı? Sizce tanışıyorlar mı?

Doğum günüm şerefine bölümü yetiştirdim✍🏻
Yaşlandık...

Bu arada yeni bir ficin tanıtımını yayınladım. Paralel evrenleri konu alan yüksek ihtimalle mini bir fic olacak. Ona da bir şans verirseniz çok sevinirim💗 My Worthless Life (Benim değersiz yaşamım) senin için de çok heyecanlıyım umarım hayalkırıklığına uğramayız...

Kendinize dikkat edin, sizi seviyorum💜
-Satürn

Continue Reading

You'll Also Like

128K 12.2K 43
Kraliyet ailesinin varlığından bu yana şehri ve geri kalan birçok şeyi koruyan kıdemli ordusunun başında bulunan Park Jimin, şehrin göbeğindeki genel...
817 94 11
Sen benim kaybetmekten korktuğum nadide incimsin
624K 60.1K 37
omega taehyung para için deltanın çocuğunu taşıyordu. 060124
406K 26.8K 40
Kim Taehyung Jeon Jungkook'u kaçırmıştı. # 1 aşk # 1 vkook