14/03/2024
"" DÜN SENİ SEVDİM BU GÜNDE SEVİYORUM
ÖBÜR GÜN BORCUM OLSUN YAŞARSAM SÖZ YİNE SENİ SEVECEĞİM ...""❤️❤️❤️
NAZIM HİKMET ...
1,5 ÁÝ ŠÕŇRÁ
Amed topraklarında koskoca 1,5 ay daha geçmişti .
Takvimler 17 Mayıs'ı gösterirken sıcak havalar çoktan Amed'i {{Diyarbakır}} ele geçirmişti.
Bundan 1,5 ay öncede Dila ve Azer çifti Dila'nın başında olan tümör için İngiltere'ye gitmişti.
Keza Botan Ağa'da ...
Bu süreçte ise Masal ve Destan'ın tüm sorumluluğunu Havin ve Cesur üstlenmişti .
Onlara gerçek bir Anne Baba şefkatiyle ...
Çok zorlanıyorlardı ...
Hatta haddinden fazla zorlanıyorlardı ...
Ama Destan ve Masal'ın onlara bir bakışı ve tebessüm etmesiyle tüm zorlukları geride kalıyordu .
Jehat ve Roza'nın hayatlarına da minik bir can daha dahil olmuştu .
Mert Ömerli ...
Mert yedi aylıkken gelmeye karar vermiş ve herkese büyük bir sürpriz yapmıştı.
En çokta Jehat ve Roza'ya ...
Herşey o kadar ani gelişmiştiki karı koca zar zor Hastane'ye yetişmişti.
Sonrası da mutluluk , çokça şükür ve sevinç gözyaşları olmuştu.
Dora ve Hiva ise düğünlerinin tarihini belirlemişti .
Hatta Dora düğün tarihleri alındığında Havin ve Roza'yla çok uğraşmıştı .
Sakın düğünümde doğurmayın diye ...
Mert bebek ise o sözün ardından erkenden gelmeye karar vermişti.
Ama şüphesiz ki en zor durumu yaşayanlardan biri Delal Hanımağa'ydı .
Evladlarıyla imtihan edilmişti ...
Hemde evlâdları masumken ...
Üstelik bunu ona yapan çocuk yaşıyla ona Anne olmaya çalıştığı kadındı.
Dila ...
Bu yüzden de ne yaparsa yapsın onu affedemiyordu .
Havin'in ise Annesi'nden bir farkı olduğu söylenemezdi .
Yaşadığı ve Dila'nın ona yaşattığı herşeyi affedebilirdi ama bu olmazdı .
Belki Dila bunu yaparken kendinde değildi ama susarken kendindeydi .
Çocukluk zamanları sokaklarda oyun oynayıp koşturmak yerine Hastane odalarında geçerken kendindeydi .
Jehat yıllarca suçlanırken sustuğunda kendindeydi .
En kötüsü de Mehmet hayatlarına girmeyip gerçeği anlatmasaydı Dila yine susacaktı .
O kambur ise sürekli Jehat'ın omuzlarında olmaya devam edecekti .
Bu yüzden de Dila'yı affedemiyordu ...
Olmuyordu yapamıyordu ...
Konuşurdu ederdi ama affedemezdi ...
&&&&&&&&&&
Amed topraklarında yeni bir gün daha doğmuştu .
Havin ve Cesur ise yeni güne gözlerini bir aydan fazladır olduğu gibi normal saatlerinden biraz daha erken bir saatte açmıştı.
Destan ve Masal için...
Kişisel işlerini hallettikten sonrada üstlerini değiştirmişlerdi .
Yatak odalarına gittiklerinde de Ömer uyanmış ve başını beşiğinden çıkarmıştı .
İlk sözü olan su'da bir aydan fazladır yerini başka bir sözle bırakmıştı .
Gideim ...
"" Gideim ."" Dedi Ömer.
"" Gideim ,gideim ."" Dedi beşikten yatağa geçerek.
Havin'de yatağa oturmuş ve Ömer'in saçlarını okşamıştı.
"" Tamam oğlum gideceğiz ."" Dedi Havin.
"" Ama önce suyunu iç ."" Dedi gülümseyerek.
Eli komodinde olan başucu sürahisine gidemeyincede Cesur alıp ona vermişti.
Havin'de bardağa az bir miktar su doldurup Ömer'e içirmişti.
Ömer ise suyunu içerek Havin'in kucağında kalkıp ayağa kalmıştı.
"" Anne kak ."" Dedi Ömer.
"" Gideim ."" Dedi Havin'in elinden çekiştirerek.
Havin oğlunun hevesli hâliyle gülerkende Cesur, Ömer'i kucağına almıştı.
Sonrasında da Havin'e güç vererek Havin'in yataktan kalkması için yardım etmişti.
Masal ve Destan'ın odasına gitmeleriylede Ömer Annesi'ne ve babasına sus işareti yapmıştı.
"" Kadeşlel pış ."" Dedi Ömer.
Masal ve Destan hâlâ uyuduğu için .
Cesur'da, Ömer'in yanaklarından öperek onu yere indirmişti.
Şimdi ise sıra Masal ve Destan'ı uyandırmaktan geçiyordu .
Öperek uyandırma ...
Havin ve Cesur'da ikizleri uyandırmak için yataklarına giderek yanaklarından öpmüştü.
Destan ve Masal'ın ise bu durumdan şikayetçi olduğu pek söylenemezdi .
"" Havi."" Dedi Destan.
Havin'i görmek onu mutlu ederken.
"" Günaydın Destan ."" Dedi Havin.
"" Gece güzel rüyalar gördün mü ???"" Dedi Destan'ı gıdıklayarak .
Destan ise etrafına gülücükler saçarak başını olumlu yönde sallamıştı.
"" Seni gördü ."" Dedi Destan.
"" Çok güzeldi."" Dedi utangaç bir tebessümle.
Havin'de ,Destan'a sarılarak saçlarından öpmüştü.
Cesur ise Masal'ın yanaklarına masum bir öpücük kondurmuştu.
Masal gözlerini yavaştan açarkende gördüğü Cesur'un yüzüyle gülümsemişti.
"" Günaydın Masal'lar ülkesinin en güzel Prenses'i ."" Dedi Cesur.
"" Beni özledin mi ???"" Dedi göz kırparak.
Masal ise utanıp başını yastığa gömmüştü .
Bu durum Cesur'un hoşuna giderkende Masal'ı gıdıklamaya başlamıştı.
Masal etrafına gülücükler saçarkende Cesur'da onunla birlikte gülüyordu .
Ömer'de onlara ayak uydurmuş ve gülmeye başlamıştı.
Bir Destan'ın yanına gitmişti ...
Bir de Masal'ın yanına ...
Bu ona oyun olurkende Havin ve Cesur ikizlerin altını değiştirmiş elini yüzünü yıkamıştı .
Masal ve Destan artık büyük olduğu içinde giyeceği kıyafetlere kendileri karar veribiliyordu .
"" Bu gün ne giymek isterseniz küçük Ağa'm ???"" Dedi Havin.
Destan'da kıyafetlerinin olduğu bölüme bakmıştı.
"" Sen yap ."" Dedi Destan.
Havin'in giyeceği şeyleri seçmesini isteyerek.
Havin'de, Destan'ın yanağından sertçe öpmüştü.
Havalar artık sıcak olduğu içinde Destan için siyah jeans bir şort ve beyaz renk müslim bir gömlek seçmişti.
"" Bunlar sana çok yakışır ."" Dedi Havin.
Destan onu başıyla onaylarkende Cesur, Masal'ı kollarına almıştı .
"" Biz ne giyelim masallar ülkesinin Prenses'i ???"" Dedi Cesur.
"" Bunu giyelim mi ???"" Dedi eline güzel cıvıl cıvıl bir elbise alarak.
Masal'da başını olumlu yönde sallamış ve başını Cesur'un boynuna gömmüştü.
Cesur gülerkende elbiseyi alarak Masal'ı yatağa bırakmıştı.
Masal'ın geceliğini çıkarıp yerine elbisesini giydirmişti .
"" İnşallah bizim kızda senin böyle gibi tatlı olur ."" Dedi hayran hayran.
"" Olur değil mi Havin'im ???"" Dedi Havin'e bakarak.
"" Kızımız ablası gibi çok güzel bir kız çocuğu olur ."" Dedi Masal'ı çok sevdiği için.
Havin'de gülümseyerek hayran hayran Masal'a bakan kocasına bakmıştı.
"" Olur tâbi ."" Dedi Havin .
Cesur'da , Masal'ın saçlarını yavaşça taramış ve şekil veremediği için açık bırakmıştı.
Masal'da tokasını alarak Havin'in kucağında oturmuştu.
"" Havi ."" Dedi Masal.
"" Saç yap ."" Dedi tokasını vererek.
Havin'de, Masal'ın saçlarının önünden alıp yarısını bağlamıştı.
Masal'ın dalgalı saçları gözler önüne serilirkende Masal, Havin'in yanaklarından öpmüştü.
"" Teşkür Havi ."" Dedi teşekkür etmeye çalışarak.
Havin burnunu yavaşça sıktığında da Masal gülerek Cesur'un yanına gitmişti.
Ömer'de üstünde olan geceliğin şort takımıyla onlara bakıyordu.
Hazır olmayan bir tek kendisiydi ...
"" Beni de yap ."" Dedi Ömer.
"" Bende güşel omak istiyor ."" Dedi surat asarak.
Cesur'da gülerek pijama takımıyla duran oğluna bakmıştı.
"" Sen öyle kal ."" Dedi Cesur.
"" Zaten çirkinsin ."" Dedi Ömer'le uğraşarak .
Ömer'in yüzü düşerkende Havin pes diyerek Cesur'a bakmıştı.
Yataktan güç alarak ayağa kalkmış ve Ömer'in yanına gitmişti.
"" Sen çok güzelsin ."" Dedi Havin.
"" Baba çirkin ."" Dedi Cesur'a laf atarak .
"" Hadi seni de giydirelim ."" Dedi Ömer'in yüzünü okşayarak.
Ömer'in keyfî yerine geldiğinde de Havin'in bacaklarına sıkı sıkı sarılmıştı.
Destan'da dolabında olan kıyafetlerini Ömer'e göstermişti.
"" Bak bulda bir şülü val ."" Dedi Destan.
"" Sende buldan al."" Dedi gülümseyerek.
&&&&&&&&&&&
Mardin topraklarında saatler öğlene doğru gelmek üzereydi.
Jehat ve Roza ise Mert doğduğundan beri Ömerli konağında kalıyordu.
Çünkü Roza'nın tek başına iki çocuk bakması imkansızdı .
Heleki kardeşini kıskanan bir kızı varken.
Rozerin ...
Rozerin kardeşi doğduğundan beri haddinden fazla kıskançtı .
En çokta Jehat için ...
Jehat'ın tüm ilgisi ve odak noktası kendisi olsun istiyordu.
Jehat oğlunu kucağına aldığında da ağlayıp saatlerce ona trip atıyordu .
Şimdi ise Roza oğluyla birlikte avluya çıkmıştı.
Mert gözlerini açıp kapatırkende Roza onu kendine yaklaştırıp kokusunu içine çekmişti.
Oğlu kızının aksine çok sessiz ve sakindi .
Onu hiç zorlamıyordu...
Rozerin'de yanlarına gelerek erkek kardeşine bakmıştı.
"" Oğlum bak ."" Dedi Roza.
"" Abla seni özleyip yanına gelmiş ."" Dedi tatlı bir dille.
"" Kardeşini sevmek ister misin ???"" Dedi gülümseyerek.
Rozerin ise başını olumsuz yönde sallamıştı.
"" Özlemedi ben ."" Dedi Rozerin .
"" Pis o ."" Dedi kardeşini kıskanarak.
Roza ise kızının tavrıyla sesli bir nefes alıp vermişti.
"" Rozerin ."" Dedi Roza.
Sesi kızına uyarıcı bir tonda çıkarken.
"" Kardeş pis değil cici ."" Dedi cici Rozerin için iyiyi temsil ederken .
Rozerin ise avluda koşturmaya başlamıştı .
Pis kardeş diyerek ...
"" Pis kardeş."" Dedi Rozerin .
"" Pis kardeş ."" Dedi bunu oyuna dönüştürerek.
Roza ne yapacağını şaşırırkende Jehat yanlarına gelmişti.
Elini Roza'nın omzuna atıp kolunu okşamıştı.
Oğluna baktığında da dudakları yana doğru kıvrılmıştı.
"" Roza'm versene oğlumuzu bana ."" Dedi Jehat.
"" Böyle uzak uzak hiç sevemiyorum ben oğlumuzu ."" Dedi oğlunu yanına almak isteyerek.
Roza'nın gözleri kızına gittiğinde de Rozerin'in hâlâ koşturduğuna şahit olmuştu.
Pis kardeş diyerek ...
Bu yüzden de oğlunu Jehat'ın kucağına vermişti.
""Mert'im ."" Dedi oğlunu kendine yaklaştırarak .
"" Babasının aslan oğlu ."" Dedi oğluyla gurur duyarak.
"" Babasının yiğit oğlu ."" Dedi Mert'e övgüler yağdırarak .
Mert öylesine güldüğünde de Jehat dudaklarını Mert'in yanaklarına bastırmıştı.
Bastırması gibide Ömerli konağından ağlayış sesleri yükselmişti .
Rozerin tarafından ...
Jehat'ın gözleri irice açılırkende Roza gülmemek için kendini zor tutmuştu.
"" Roza'm al sen oğlumuzu ."" Dedi iç çekerek.
"" Ben bizim kızı teselli etmeye kaçar."" Dedi Mert'i Roza'ya vererek.
Rozerin'in yanına gideceği sırada da Rozerin çığlık atmıştı.
Delal Hanımağa yanlarına geldiğinde de ona sarılıp ağlamaya devam etmişti.
"" Yâde ."" Dedi Rozerin.
"" Baba pis'i sevdi ."" Dedi Jehat'ı ona şikayet ederek .
Delal Hanımağa'da gülerek Rozerin'i teselli etmeye çalışmıştı.
"" Tamam Rozerin'im sen ağlama ."" Dedi Delal Hanımağa.
"" Ben şimdi kızacağım babaya ."" Dedi Rozerin'in saçından öperek.
Rozerin'de ağlamayı bırakıp Delal Hanımağa'ya bakmıştı.
"" Kız ."" Dedi Rozerin .
Delal Hanımağa'nın babasına kızmasını bekleyerek.
Ama Rozerin'in istediği olmamış ve herkes gülmeye başlamıştı .
Rozerin ve sözleri sayesinde ...
&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında saatler öğleni çoktan geçmişti.
Azer ve Dila ise yine aynı saatlerinde Cesur'u aramıştı .
Çocuklarını görmek istediği için ...
Hal hatırlar sorulduktan sonrada Azer çocuklarını görmek istemişti.
"" Çocuklar nerde Cesur ???"" Dedi Azer.
"" Çok zorlamıyorlar sizi değil mi ???"" Dedi mahçup bir sesle .
Cesur ise konağın arkasına giderek orda kurdukları parkı göstermişti .
Ömer, Masal ve Destan'da orda kendinlerine ait parkta oynayıp gülüyorlardı .
"" Çocuklar burda ."" Dedi Cesur.
"" Keyifleri çokta yerinde ."" Dedi gülümseyerek.
Azer ve Dila'da parkta oyun oynayan çocuklarına bakıyordu .
Destan öksürdüğü an'da da Havin koşarak yanına gitmişti .
Cesur'un, Dila ve Azer'le konuştuğunu bilmeden .
"" Geçti , geçti , geçti ."" Dedi Havin.
"" Bak şimdi geçti ."" Dedi yanında olan astım ilacını çıkarıp Destan'ın ağzına sıkarak .
Bir zamanlar kendisi için yanından ayırmadığı astım ilacı artık yine yanındaydı .
Destan için ...
Destan ise gülümseyerek Havin'e bakmıştı .
"" Geçti ."" Dedi Destan.
"" Teşkür Havi ."" Dedi Havin'in yanağından öperek .
Havin'de, Destan'a sarılarak saçlarından öpmüştü .
Gözleri Ömer ve Masal'a gittiğinde de onların koşturduğuna şahit olmuştu .
Destan onlara eşlik etmek istediğinde astımı onu yarı yolda bırakıyordu .
Bu da Destan'ın masum yüzünün düşmesine sebep oluyordu .
Havin ise bunu istemiyordu ...
Çünkü zamanında Destan'ın yaşadığı herşeyi kendisi de yaşamıştı .
"" Çocuklar ."" Dedi Havin .
"" Hadi şu su da zıplayalım ."" Dedi ortada ufak bir su birikintisi olduğu için.
"" Ama birer defa ve tek tek ."" Dedi Destan rahatlıkla oynasın diye .
"" Hadi gel bakalım o suda zıpla ."" Dedi Destan'ın elinden tutup su birikintisinin yanına götürerek .
Destan ise tüm gücüyle o su birikintisinin içinde zıplamıştı .
Havin'de gülümseyerek ona alkış yapmış ve yanına almıştı .
Sıra Masal'a geldiğinde de Masal üstünde olan elbisenin kirlenmesinden korkmadan o suyun içinde zıplamıştı .
Ömer'de o suda zıplamış ve gülerek kendine alkış yapmıştı.
Bu oyun ise dakikalarca böyle devam etmişti .
Üç çocukta mutlu olurken ...
Etrafı gülme sesleri doldururkende Azer ve Dila onlara minnettardı .
Havin ve Cesur çocuklarına çok güzel bakıyordu .
Onları Ömer'den ayırmadan ...
Telefonlar kapanıncada Cesur'da yanlarına gitmişti .
"" Hele şükür Ömer sonunda geldin ."" Dedi Havin .
"" Bak çocuklar ne kadar da mutlu ."" Dedi onların mutluluğu onu mutlu ederken.
Cesur'da, Havin'in yüzünü okşayarak gözlerinin içine bakmıştı.
"" Çünkü sen varsın yanlarında ."" Dedi Cesur .
"" Onları dünyanın en mutlu insanı edecek sen ."" Dedi gülümseyerek .
&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında saatler gece yarısını çoktan geçmişti.
Havin ve Cesur ise yatak odalarına çıkmıştı.
Üstlerini değiştirip geceliklerini giydiklerinde de Cesur belinde ufak bir sızı hissetmişti.
Çünkü uyku pozisyonları yaklaşık 3 hafta önce değişmişti .
Havin'in alamadığı nefeslerle ...
Bunun en büyük sebebi de Havin'in zamanında olması planlanan doğum süreciydi .
Ömer'i 7 aylıkken doğurduğu için bu sıkıntıların hiçbiri oluşmamıştı .
Ama Ömür Çawreş abisinin aksine 9 aya kadar Annesi'nin karnında kalmayı tercih etmişti.
Bu da Havin'in daha fazla kilo almasına ve normalde sorunsuz bir şekilde çıktığı konağın merdivenlerini bile çıkmasını zorlaştırıyordu.
Oturup kalkamaması da cabasıydı ...
Havin için ise en zorlu süreç geceleri başlıyordu .
İstediği gibi uyuyamadığı için...
Nefes almakta güçlük çektiği için üç haftadır neredeyse oturur pozisyonda uyuyordu .
Cesur'a da ona eşlik etmek düşüyordu ...
Havin inatla sen uzanarak yat demesine rağmen .
Cesur ise sızlayan belini Havin'e belli etmemeye çalışmıştı.
Yatağa geçip bedenini birkez daha yatak başlığına vermişti.
"" Ömer ."" Dedi Havin.
Cesur ise Havin'in ne diyeceğini bildiği için Havin'in sırtını kendi bedenine vermişti.
Eliyle Havin'in gözle görülür şekilde belli olan karnını okşamıştı .
Ömür Çawreş'in tekmeleriylede Cesur gülümsemişti.
"" Bizim kız hâlâ uyanık ."" Dedi Cesur.
"" Nasıl bari keyfin yerinde mi ???"" Dedi kızıyla konuşarak.
Ömür Çawreş tekme atarak cevap vermeyi seçerkende Havin gülmüştü .
Başını arkaya götürüp Cesur'un yüzünü okşamıştı.
Cesur'un dudaklarına derin bir öpücük kondurmuş ve geri çekilmişti.
"" Hemde çok yerinde ."" Dedi Havin .
"" Senin keyfin nasıl peki ???"" Dedi buruk bir tebessümle.
"" Boynun yâda belin acıyor mu ???"" Dedi kendini suçlu hissederek.
Çünkü hamile olan kendisiydi ama kocası da onun gibi uyuyordu .
Hatta onu göğsünde uyutuyordu ...
Cesur'da bunu bildiği için Havin'in saçlarından okşayıp öpmüştü.
"" Cevabı vereceğin ödüle göre değişir ."" Dedi Cesur.
Havin ise anlamsız bakışlarıyla Cesur'a bakıyordu.
"" Nasıl yani ???"" Dedi Havin.
Cesur'da dudaklarını ıslatarak konuşmaya devam etmişti.
"" Öper koklar hatta daha ileri gidersen her yerim acır."" Dedi Cesur.
"" Hatta Hastanelik bile olabilirim ."" Dedi gülerek.
"" Ama her zamanki gibi benim yüzümden diyerek kendini suçlarsanda gayet iyiyim ."" Dedi göz kırparak.
Havin'de gülerek bedenini de yavaşça Cesur'a çevirmişti .
"" Hımm ."" Dedi Havin.
"" Ama ben şimdi hangisini yapacağıma karar veremedim ."" Dedi imalı bir sesle.
"" Acaba hangisi yapsam ???"" Dedi düşünmüş gibi yaparak.
Cesur'da , Havin'in bacaklarını açıp kucağına oturtmuştu.
"" İlk'i daha cezbedici."" Dedi Cesur.
"" Hadi ilk'ini yap ."" Dedi tutkulu bir sesle.
"" Bak her yerim çok acıyor ."" Dedi Havin'in kalçalarını sıkarak .
Havin'de gülerek ellerini Cesur'un boynuna atmıştı.
"" O zaman ağrılarını alayım ben senin ."" Dedi Havin .
Cesur ise alnını Havin'in alnına yaslamıştı.
"" Al ."" Dedi Cesur.
"" Hatta sabaha kadar al ."" Dedi nefesleri birbirine çarparken.
Havin ise ellerini ağır ağır ve usul usul Cesur'un sırtında gezdirmişti.
Onu çıldırtmak isteyerek ...
Cesur'un elleri ise Havin'in ellerinin aksine onu en tahrik edecek yerlerde geziyordu .
Onu çıldırtmak isteyerek ...
"" Çıldırtma beni !!!"" Dediler aynı an'da.
Karı koca aynı an'da gülerkende uzun bir gece onlar için başlamıştı .
Bol tutkulu ...
Bolca şehvetli ...
&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında saatler öğleni çoktan geçmişti.
Bu gün ise Havin ve Cesur bebeklerinin kontrolü için Hastane'ye gitmişti.
Havin artık 38 haftalık hamileydi ve Ömür Çawreş onlara her an sürpriz yapabilirdi .
Doğmaya karar vererek ...
Bu yüzden de Havin'in Doktor'u onlardan doğum şeklini bildirmelerini bekliyordu .
Çünkü Havin'in ilk doğumu sezeryan olmuştu .
Eğer Ömür Çawreş'te sezaryen doğumla gelecekse doğum için gün belirlemeleri gerekti .
Konağa geri döndüklerinde de ikizlerin uyuduğuna şahit olmuşlardı.
Ömer'i sorduklarında da Ömer ve Ciwan Ağa'nın, Ömer'in odasında olduğunu öğrenmişlerdi .
Teras katında olan Ömer'in odasına gittiklerinde de Ömer ve Ciwan Ağa'nın birbirine sarılı olarak uyuyordu.
Karı kocanın dudakları yana doğru kıvrılırkende o an'ı telefonlarıyla ölümsüzleştirmişlerdi .
Cesur'da, Havin'le birlikte terasa çıkmış ve karşısında oturmuştu.
Havin'in fikrini öğrenmek isteyerek...
"" Karar verdin mi ???"" Dedi Cesur.
Havin ise Cesur'un neyden bahsettiğini anlamamıştı bile .
"" Neye karar verdim mi ???"" Dedi Havin .
Cesur'da boğazını temizleyerek konuşmaya devam etmişti.
"" Bebeğimizin geliş şekline ???"" Dedi Cesur.
Havin'in gözlerine de derin bir hüzün çökmüştü.
Ömer'in zamanında normal şekilde doğurmayı çok istemişti .
Ama sadece istemişti...
Çünkü Ömer'in 7 aylık olup ansızın gelmek istemesiyle baygın bir şekilde sezeryana alınmıştı.
Gözlerini de saatler sonra bomboş bir Hastane odasında açmıştı.
Hayal ettiği hiçbirşeyi yaşayamadan ...
"" Bilmiyorum ."" Dedi Havin.
"" Aslında normal istiyorum ."" Dedi buruk bir tebessümle.
"" Ama ..."" Dedi devamını getiremeden .
Ömer'de tatmadığı duyguları Ömür Çawreş'te tadarsa Ömer'e haksızlık yapacağını düşünüyordu.
"" Ama ???"" Dedi Cesur.
Devamı gelmeyen cümlenin devamını öğrenmeye çalışarak .
"" Ömer'e haksızlık olur ."" Dedi Havin.
"" Onda hiçbirşey yaşamadım ki ben ."" Dedi Cesur'a bakarak.
"" Hatırladığım tek şey kan ve acıydı ."" Dedi dolan gözlerle.
"" Hayal ettiğim hiçbirşey olmadı ."" Dedi buruk bir tebessümle.
Cesur'da elinde olmadan geçmişe gitmişti .
Oğlunu kucağına alamamıştı bile ...
Hemde günlerce ...
Ama hayal ettikleri duyguları kızlarında yaşamak Ömer'e haksızlık değildi ki .
Olmazdı da ...
"" Ama şimdi olabilir ."" Dedi Cesur.
"" Hayal ettiğimiz herşeyi geçte olsa yaşayabiliriz ."" Dedi Havin'in karnını okşayarak.
"" Ömer'e haksızlık olmadan ."" Dedi içten bir tebessümle.
"" Ayrıca Ömer'in sağlık sorunları olduğu için sen apar topar sezeryana alındın ."" Dedi canı acıyarak.
"" Kızımızın ise hiçbir sağlık sorunu yok ."" Dedi Allah'a şükrederek .
"" Eğer haksızlık olduğunu sanıp sezaryan dersen haksızlık yaptığın sadece kızımız olacak ."" Dedi kendi görüşünü söyleyerek.
Havin'in gözleri de şişmiş karnına gitmişti .
Cesur doğru söylüyordu ...
Ömer'in doğumunu seçmek onun elinde değildi.
Ama Ömür Çawreş'in doğumunu seçmek onun elindeydi .
Şimdi ise doğum için önünde iki seçenek vardı .
Ya kızına haksızlık edecekti ...
Yâda geçte olsa bir hayalini daha yerine getirecekti .
Havin ise ikinci seçeneği seçmeye karar vermişti .
"" Hayallerimizi gerçekleştirelim ."" Dedi Havin .
"" O süreci birlikte yaşayalım ."" Dedi gülümseyerek.
"" Ama sen hep yanımda ol ."" Dedi Cesur'un elinden sıkı sıkı tutarak .
Cesur ise gülerek Havin'in burnunu yavaşça sıkmıştı.
"" Sen çoktan doğum moduna girdin hâ ."" Dedi Cesur.
"" Baksana tüm gücünle sıkıyorsun elimi ."" Dedi göz kırparak.
Havin ise ufak bir kahkaha atarak Cesur'un elini biraz daha sıkmıştı .
"" Bu daha başlangıç ."" Dedi Havin.
"" Senin başına daha neler gelecek neler ."" Dedi imalı bir sesle.
"" Ama aman diyim doğumda sakın bayılma ."" Dedi Cesur'la dalga geçerek.
"" Bir ömür dilimden kurtulamazsın sonra ."" Dedi gülerek .
&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında saatler gece yarısına doğru gelmek üzereydi.
Ömer ise odasını çok sevmiş ve odasından çıkmak istemiyordu .
Tek başına odasında uyumak isteyecek kadar .
Havin ise Ömer'in yaşının tek başına uyumak için küçük olduğunu düşünüyordu.
Bu yüzden de onu yatak odasına götürmeye ikna etmeye çalışıyordu .
"" Oğlum bak sen daha çok küçüksün ."" Dedi Havin.
"" Hadi gel odaya gidelim orda pış yap sen ."" Dedi bir umud.
Ömer ise tüm gücüyle Havin'i odasından çıkarmaya çalışıyordu .
"" Dit !!!"" Dedi Ömer.
"" Dit Anne dit !!!"" Dedi tek kalmak isteyerek.
Havin ise Ömer'i ikna etmeye çalışmaya devam ediyordu.
"" Tek kalamazsın sen oğlum ."" Dedi Havin.
"" Tek kalmak için çok küçüksün."" Dedi sitem ederek.
Ömer ise ağlayarak Havin'i itmiş ve Havin kendini bir an'da odanın dışında bulmuştu.
Yüzüne kapanan kapıylada neye uğradığını şaşırmıştı.
"" Kovdu beni."" Dedi Havin.
"" Git dedi ."" Dedi sitem ederek.
Cesur ise elinde olmadan gülmeye başlamıştı .
Oğlu birkaç dakika önce onu da koymuştu .
Hatta onu alıp odaya götürmek istediğinde ağlama krizine girmişti.
Bu yüzden Havin'le ufak bir kavgaları bile olmuştu.
Şimdi ise karısı onun durumuna düşmüş ve odadan kovulmuştu.
Oğlu tarafından ...
"" O Daşık seni kovmuş mu kıyamam ben sana."" Dedi Cesur.
"" Gel ben seni severim kovmam da ."" Dedi Havin'e sarılarak.
Havin'de gurur yaparak yatak odalarına gitmişti.
Yatak odasından Ömer'in odasına giden kapıya gidip açmıştı.
"" Havin Hanımağa'yım ben Havin Hanımağa ."" Dedi Havin.
"" Sen beni kovup git diyemezsin ."" Dedi bu durum canını sıkarken.
Ömer ise ağlayarak Havin'i itmeye devam etmişti .
"" Dit ya dit !!!"" Dedi Ömer.
"" Pış yapacak ben !!!"" Dedi Havin'i yine iterek .
Havin odanın dışına çıktığında da Ömer minik elleriyle odanın kapısını Havin'in yüzüne kapatmıştı.
Cesur ise ufak bir kahkaha atarak kendini yatağa atmıştı .
"" Aaa yine mi kovuldun sen ???"" Dedi Cesur.
"" Hiç yakıştıramadım senin gibi bir Hanımağa'ya ."" Dedi Havin'le uğraşarak .
Havin'in ise yüzü düşmüş ve dudakları büzülmüştü.
"" Ömer artık beni sevmiyor ."" Dedi Havin .
"" Kovdu beni ya kovdu ."" Dedi sesi titreyerek.
Cesur'da ikinci kahkahasını atarak Havin'in yanına gitmişti.
"" Ben seviyorum seni ."" Dedi Cesur.
"" Bu yetmez mi sana ???"" Dedi imalı bir sesle.
Havin ise hiç düşünmeden başını olumlu yönde sallamıştı.
"" Yetmez ."" Dedi Havin.
Cesur kaşlarını çatarak Havin'e bakarkende Havin konuşmaya devam etmişti.
"" Bakma öyle bana ."" Dedi kendini savunarak .
"" Sslenin sevgin başka oğlumuzun başka."" Dedi açıklama yaparak.
Cesur'da ,Havin'i yatağa çekip öpmeye başlamıştı.
Havin'in ise düşündüğü tek şey başka bir odada olan oğluydu .
"" Suyunu da içmedi ."" Dedi Havin.
Cesur'da gülerek Havin'i öpmeye devam etmişti.
"" İçirdim ben ona suyunu ."" Dedi Cesur.
Havin'e ise yatak odası hiç olmadığı kadar çok boş geliyordu .
Ömer olmadığı için...
"" Havin'im büyütme bunu kadar ."" Dedi Havin'i teselli etmeye çalışarak .
"" Ömer'in odası bir gün elbet ayrılacaktı zaten."" Dedi bunu normal görmeye çalışarak.
Havin ise gözlerini belerterek Cesur'a bakmıştı.
"" Ömer daha iki yaşında bile değil ya."" Dedi Havin .
"" Ama bak bizim yanımızda değil ."" Dedi bu canını acıtırken.
Cesur'da bunu normal görmeye çalışarak konuşmaya devam etmişti.
"" Kendisi istedi ."" Dedi Cesur.
"" Hatta yatağında uyumak için can attı ."" Dedi gülümseyerek.
Her ne kadar Cesur'un dedikleri doğru olsada Havin'in içi hiç rahat değildi.
"" Küçük ama ."" Dedi Havin.
Cesur'da, Havin'in bu tavrıyla ufak bir kahkaha daha atmıştı .
"" Sana kalsa evlenene kadar bizimle uyurdu ."" Dedi Cesur.
"" Hatta düğün gecesi bile beni bırakıp oğlumuz ve gelinimizin ortasında uyurdun ."" Dedi dalga geçerek.
Havin ise bir kaşını havaya kaldırarak Cesur'a bakmıştı.
"" Tesüf ederim Ömer ."" Dedi Havin.
"" Ben öyle biri miyim ???"" Dedi imalı bir sesle.
Cesur ne cevap vereceğini şaşırırkende Havin konuşmaya devam etmişti.
"" Yahu ben niye ortalarında uyuyalım ki ."" Dedi tepki göstererek .
"" Gelini gönderir odada oğlumla sarmaş dolaş uyurum ."" Dedi göz kırparak.
Cesur ise gür bir kahkaha atmış ve sırtını yatakla buluşturmuştu .
"" Oysa oğlumuzun tek hayali düğün gecesi seninle sarmaş dolaş uyumaktı ."" Dedi Cesur.
"" Bu gecede olduğu gibi yine düğün gecesi de kendini kapının arkasında bulursun demedi deme ."" Dedi dalga geçerek.
Havin'de sıkıntılı bir nefes alıp vererek ona boş gelen odaya bakmıştı .
"" Odanın kapısını aç bari ."" Dedi Havin .
"" Korkar o şimdi ."" Dedi aklı Ömer'de kalırken.
"" Gece sık sık kalkar bakarızda ona ."" Dedi içi rahat olsun diye.
Cesur'da yavaşça kapıyı açıp çocukluğunun geçtiği odasına bakmıştı .
Ömer çoktan yatağına uzanmış uyumuştu bile .
Havin'de yataktan kalkarak Cesur'un yanına gitmişti .
"" Kıyamam ya uyumuş ."" Dedi buruk bir tebessümle.
Cesur ise Havin'i kendine çekerek elini beline atmıştı.
"" İstediğin herşeyi yaptım ."" Dedi Cesur.
"" Hadi biraz benimle ilgilen ."" Dedi dudaklarını ıslatarak .
"" Bir Ömer yoksa başka Ömer var ."" Dedi imalı bir sesle .
Havin'in gözleri Ömer'in üstünde olurkende Cesur geceyi başlatmıştı.
&&&&&&&&&&
Amed topraklarında saatler öğleni çoktan geçmişti.
Azer ve Dila ise 1,5 ayın sonunda Amed topraklarına gelmişti.
Dila'nın başında olmayan tümörle...
Bu 1,5 aylık süreç içinde de Azer sadece düşünmüştü .
Dila'yı yargılamıştı ...
Yıllar sonra öğrendiği geçmiş ve izleri yüzünden .
Bu yüzden de bu gününü ve yarınlarını geçmişi düşünerek heba etmek istemiyordu.
Heba etse bile değişen hiçbirşey olmayacaktı ki .
Geçmişte yaşanan şeyler yaşanmamış olmayacaktı .
Üstelik Dila, Havin'i havuza attığında kendinde bile değildi .
Azer'de bu yüzden Dila'yla olan evliliklerine bir şans daha vermişti.
Çocukları ve en çokta kendisi için ...
Şimdi ise karı koca aylar sonra canlı olarak çocuklarını görecekti.
Konağa geldiklerinde gözleri ilk çocuklarını aramıştı.
Ama çocukları yoktu ...
Çünkü Havin ve Cesur onların geleceğini bilmediği için Ömer'i ve ikizleri dışarı çıkarmışlardı .
Konakta Adar Ağa ve Ezo Hanım varkende Adar Ağa oğlunu görünce oturduğu yerden kalkmıştı.
Azer'in yanına gelerek Azer'e sıkı sıkı sarılmıştı.
"" Azer'im gelmiş ."" Dedi Adar Ağa.
"" Azer'im gelmiş Ezo, Azer'im gelmiş ."" Dedi sanki tek gelen Azer'miş gibi .
Ezo Hanım'da konakta yabancıymış gibi bir köşede olan Dila'ya bakmıştı .
Dila'ya sarılıp sarılmama konusunda karasız olurkende insanlığı ağır basmıştı.
Dila herşeyden önce hastaydı ve çok büyük bir ameliyat geçirmişti .
"" Geçmiş olsun."" Dedi Ezo Hanım.
"" Çokta hoşgeldiniz."" Dedi gülümseyerek.
Dila ise kollarıyla sıkı sıkı Ezo Hanım'a sarılmıştı .
"" Sağol Ezo yenge ."" Dedi Dila .
"" Çocuklar nerde ???"" Dedi onları çok özlediği için.
Ezo Hanım'da, Dila'ya sarılmayı bırakıp sırtını sıvazlamıştı.
"" Dışarda onlar ."" Dedi Ezo Hanım.
"" Cesur'la, Havin onları dışarı çıkardı ."" Dedi açıklama yaparak.
O sırada ise konağa çocuk sesleri gelmeye başlamıştı.
Masal , Destan ve Ömer'in sesi ...
Azer ve Dila'da hızla çocuklarının yanlarına gitmişti.
"" Destan , Masal ."" Dedi Dila .
"" Biz geldik ."" Dedi parlayan gözlerle.
Masal ve Destan'ın üzerinde de Anne ve babalarını haftalar sonra canlı görmelerinin şoku vardı .
En çokta utanıyorlardı ...
Sanki onlar Anne'leri ve babaları değilde bir yabancıymış gibi .
"" Biz sizi çok özledik ."" Dedi Azer.
"" Sizde özlediniz mi bizi ???"" Dedi gülümseyerek.
Havin ve Cesur ise herşeyden habersiz daha yeni avluya inmişti.
"" Koşmak yok çocuklar ."" Dedi Havin .
"" Koşana komposto vermem ."" Dedi çocuklar koşmasın diye .
Azer , Dila'nın geldiğini görüncede neye uğradığını şaşırmıştı .
Masal ve Destan ise kendilerini ona yakın hissettiği için Havin'in ve Cesur'un arkasına saklanmıştı .
Cesur'da boğazını temizleyerek konuşmaya başlamıştı .
"" Hoşgeldiniz ."" Dedi Cesur .
"" Gelişiniz bize güzel bir sürpriz oldu ."" Dedi gülümseyerek .
Azer ve Dila'nın gözleri de Havin ve Cesur'un arkasında olan çocuklarının üstündeydi .
Çocukları onlara yabancılaşmıştı ...
Havin'de bunu fark ettiği için konuşmaya dahil olmuştu.
"" Sizi görmeyeli haftalar olduğu için çekindiler ."" Dedi Havin.
"" Ama birkaç dakika sonra düzelirler hemen ."" Dedi çocukları arkasından önlerine alarak .
"" Çocuklar bakın Anne'yle baba geldi ."" Dedi gülümseyerek.
"" Yanlarına gitmek ister misiniz ???"" Dedi saçlarını okşayarak.
"" Hem onlar sizi çok özlemiş ."" Dedi tatlı bir dille.
Masal ve Destan ise çekingen bakışlarıyla onlara bakıyordu .
Hem gitmek istiyorlardı ...
Hemde gitmek istemiyorlardı ...
Azer ve Dila ise dolan gözleriyle çocuklarına bakıyordu .
Havin ve Cesur çocuklarına çok iyi bakmıştı .
Onların yokluğunu hissettirmeyecek kadar hemde .
Bu durumda bunun en büyük örneğiydi...
Destan'da adımlarını Dila'ya doğru yönlendirmişti .
Keza Masal'da babasının yanına doğru gitmişti.
Anne babalarının önlerine geldiğinde de yüzlerinde utançgaç bir gülümseme oluşmuştu .
Azer ve Dila'ya da çocuklarını kendilerine çekerek onlara sıkı sıkı sarılmak düşmüştü.
Artık çocuklarına hasret değillerdi...
&&&&&&&&&&&
Mardin topraklarında hava daha yeni yeni kararmaya başlamıştı.
Ömerli Ailesi'de Asrındağ konağına doğru yola çıkmıştı.
Delal Hanımağa ise patlamaya meyilli canlı bir bomba gibiydi .
Amed topraklarına gitmek zorunda kaldığı için.
Oysa onun bu gün için çok farklı planları vardı .
Kocası 1,5 ay sonra konağa geldiği için Ailesi'yle birlikte güzel bir gün geçirecekti .
Ama kocası onu zorla Amed topraklarına götürmeyi seçmişti.
Botan Ağa önce onu omzuna alarak arabaya bindirmişti.
Sonrasında da arabasını kitlemiş ve onu Amed topraklarına getirmek için yola çıkmıştı.
Dila için ...
Delal Hanımağa'ya da Botan Ağa'yla kavga etmek düşüyordu.
"" Yazıklar olsun sana !!!"" Dedi Delal Hanımağa.
"" Bir de utanmadan beni onun ayağına götürüyor !!!"" Dedi dişlerini sıkarak.
Botan Ağa'da, Delal Hanımağa'nın elinden tutup yoluna devam etmişti.
"" Senin Dila'nın ayağına götürmüyorum ."" Dedi Botan Ağa.
"" Kızımızın ve torunumuzun yanına götürüyorum ."" Dedi durumu yatıştırarak .
"" Hem Aile'ni de göreceksin."" Dedi Delal Hanımağa'nın suyuna giderek.
Delal Hanımağa ise elini Botan Ağa'nın elinden çekmişti.
"" Hadi ordan !!!"" Dedi Delal Hanımağa.
"" Kızımızın ve torunumuzun yanına götürüyorum seniymiş !!!"" Dedi Botan Ağa'yı taklit ederek.
"" Ciğerini bilirim ben senin ciğerini !!!"" Dedi sesini yükselterek.
"" Yok Havin'miş yok Ömer'miş yok Ailem'miş !!!"" Dedi sinirden gülerek.
"" Onun ayağına götürüyorsun işte !!!"" Dedi Dila'nın adını ağzına almadan .
"" Olacaklardan da sen sorumlusun artık !!!"" Dedi imalı bir sesle.
"" Bu geceyi sana zehir etmezsem bana da Delal Hanımağa demesinler !!!"" Dedi sahte bir tebessümle.
Botan Ağa'ya da sinirden gülmek düşüyordu.
&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında gece hüküm sürmeye başlamıştı.
Dila ise neredeyse bir yıl aradan sonra Asrındağ konağındaydı .
Kendini de hiç olmadığı kadar yabancı ve uzak hissediyordu .
Ömerli Ailesi ise daha yeni Asrındağ konağına gelmişti.
Asrındağ Ailesi onları kapıda karşılarkende Ömer, Delal Hanımağa'ya doğru koşup bacağına sarılmıştı.
"" Yâde ."" Dedi Ömer.
"" Özledi seni ."" Dedi gülümseyerek.
Delal Hanımağa'da yere çömelerek Ömer'e sıkı sıkı sarılmıştı.
"" Yâde'n de seni çok özledi ."" Dedi Delal Hanımağa.
Gözleri Masal ve Destan'ın üzerine gidincede kollarını onlarada açmıştı.
"" Siz beni özlemediniz mi ???"" Dedi imalı bir sesle.
Masal ve Destan'da gülümseyerek Delal Hanımağa'ya doğru koşup sarılmıştı.
Delal Hanımağa en geç üç günde bir onları ziyarete gelmişti.
Getirdikleri hediyelerle ...
Sonrasında da Delal Hanımağa Ailesi'yle hasret gidermişti.
Bir kişi hariç ...
Dila ...
Çünkü onlar onu canıyla imtihan edip onu kül etmişti.
Evlâdlarıyla ...
Bu yüzden de onu görmezden gelmiş ve Havin'le ilgilenmişti .
Ezo Hanım ve Şerwan Ağa'da pusetinde uyuyan Mert'e bakmıştı .
"" Oy kurban olurum ben sana ."" Dedi Ezo Hanım.
"" Ne kadar da güzel uyuyor öyle ."" Dedi Mert'in yüzünü okşayarak.
Mert uyanıp gözlerini açınca da Şerwan Ağa onu pusetten çıkarmıştı.
"" Sen Dedeye mi geldin ???"" Dedi Şerwan Ağa.
"" Sen Dedeyi mi özledin ???"" Dedi gülümseyerek .
"" Ne oluyor ulan !!!"" Dedi bacağında hissetiği ufak sızıyla.
Arkasını döndüğünde de ufak sızının sebebini öğrenmişti.
Rozerin ...
Rozerin kıskançlık krizlerine girerek bacağını ısırıyordu.
Herkes gülerkende Roza kızını çekmeye çalışmıştı .
"" Rozerin ."" Dedi Roza .
Sesi kızına karşı uyarıcı bir tonda çıkarken.
Rozerin ise Şerwan Ağa'nın bacağını ısırmaya devam etmişti .
"" Ama kızım senin gibi bir kıza yakışmıyor ki bu hareketler ."" Dedi Jehat.
"" Hadi bırak Dedenin bacağını ."" Dedi tatlı bir dille.
Rozerin'de , Şerwan Ağa'nın bacağını ısırmaya bırakarak ağlamaya başlamıştı.
"" Dede pis'i sevdi !!!"" Dedi Rozerin.
"" Pis o !!!"" Dedi eliyle kardeşini göstererek.
Şerwan Ağa'ya da , Rozerin'i teselli etmek düşmüştü .
Ömer ise Dila'nın yanına oturmuş ve onunla vakit geçirmek istemişti.
Ama sadece istemişti...
Çünkü Delal Hanımağa onun Dila'nın yanında olmasını bile istemiyordu .
"" Ömer gel buraya !!!"" Dedi Delal Hanımağa.
"" O kadın kaşla göz arası zarar verir şimdi sana !!!"" Dedi herkesin içinde.
Dila'nın yüzü de elinde olmadan hızla düşmüştü .
Geçmiş onun omuzlarında büyük bir kamburdu .
İnsanlar için çocuklara zarar verecek biri yapacak kadar.
Kimse ne diyeceğini bilmezkende Havin o sessizliği bozmuştu.
"" Sofrayı hazırlayalım mı ???"" Dedi Havin.
"" Biz çok acıktıkta ."" Dedi karnını okşayarak.
Ezo Hanım'da, Havin'e destek çıkarak konuşmaya dahil olmuştu.
"" Ben bile bu tek canımla acıktım ."" Dedi Ezo Hanım.
"" Kaldı ki iki canlı sen acıkma ."" Dedi gülümseyerek.
"" Hadi Delal abla yardım et bizede sofrayı kuralım ."" Dedi ortamı değiştirerek .
Aradan birkaç dakikanın geçmesiylede akşam yemeği sofrası kurulmuştu .
Her iki Aile'de aynı sofranın etrafına toplanmıştı.
Destan ve Masal ise Havin ve Cesur'un onlara yemek yedirmesini istiyordu.
Karı koca onlara yemek yedirirkende Dila ve Azer'de, Ömer'e yedirmek istemişti.
Dila daha bir kaşık Ömer'e yediremedende Delal Hanımağa'nın tepkisiyle karşı karşıya kalmıştı .
"" Ömer ."" Dedi Delal Hanımağa.
"" Gel sen yanıma ben yemek yediririm sana ."" Dedi Ömer ve Dila'nın arasında bir bağı oluşsun istemeyerek.
Ömer ise başını olumsuz yönde sallamış ve Dila'nın yanında durmaya devam etmişti.
"" Ömer !!!"" Dedi sesini yükselterek.
Ömer sesten korkup irkilirkende Havin ve Cesur, Delal Hanımağa'ya bakmıştı.
Onlar Ömer'e bağırmazdı ...
Bu yüzden de başka insanların da Ömer'e bağırmasına izin vermezdi .
"" Ana."" Dedi Havin .
"" Ömer'in Anası sen değil benim ."" Dedi Annesi'ne bakarak.
"" Bu yüzden Ömer'in Anası'ymış gibi davranmayı bırak ."" Dedi bu durum canını sıkarken.
"" Hele bir daha oğluma bağırıp onu korkutmaya hiç çalışma."" Dedi tepki göstererek.
Delal Hanımağa'da sinirden gülmeye başlamıştı.
"" Sende oğlunla ilgilen o zaman !!!"" Dedi Delal Hanımağa.
"" Oğlun o kadının yanında değil senin yanında olsun !!!"" Dedi Dila'nın adını ağzına almadan.
Dila'nın canı acırkende sessizliğini korumuştu .
O kadın kendisi olurken ...
Azer'de yazık dercesine ablasına bakıyordu .
"" Ne istiyorsun sen ???"" Dedi Azer.
"" Derdin ne senin ???"" Dedi tepki göstererek.
Delal Hanımağa'da keskin bakışlarıyla kardeşine bakıyordu .
"" Kes sesini sen !!!"" Dedi Delal Hanımağa.
"" Seninle değil kızımla konuşuyorum ben !!!"" Dedi Azer'i umursamadan.
"" Öldürmek istedi seni o kadın öldürmek !!!"" Dedi sesini yükselterek.
"" Sen buna rağmen nasıl onu bu konağa alıp oğlunu yanında bıraksın !!!"" Dedi çıldırma noktasına gelerek.
Havin'de sakinliğini koruyarak konuşmaya başlamıştı.
"" Evet o adını ağzına almaya tenezzül etmediğin kadın beni öldürmek istedi ."" Dedi Havin.
"" Ama benim oğlumunda canını kurtardı ."" Dedi acı bir tebessümle.
"" Oğlum bu masada kanlı canlı oturuyorsa onun sayesinde ."" Dedi Dila'ya minnet duyarak.
O minnet ise Dila'nın yüzünde de vardı .
Havin'in çok güzel ve merhametli bir kalbi vardı .
Kimseyle haksızlık etmeyen ...
Ona bile ...
&&&&&&&&&&&
Amed topraklarında yeni bir gün daha doğmak üzereydi.
Havin ve Cesur ise uzun ve baş döndüren bir gece geçirmişti.
Ardında birlikte duş almış ve giyinme odasına geçmişlerdi .
Güneş doğmaya yakın olsa bile geceliklerini giymişlerdi .
Az da olsa uyumak ve dinlenmek için ...
"" Gece her an kavga çıkmasını bekledim ."" Dedi Cesur.
"" Halam her an patlamaya meyilli canlı bir bomba gibiydi ."" Dedi yatağa geçerek.
"" Dayımı bile döverdi yani o derece ."" Dedi gülerek.
Havin'de elinde olmadan gülmeye başlamıştı .
Gece kendisi de Annesi'nden ve yapacaklarından korkmuştu.
Yatağa oturacağı sırada da gözleri açık kapıdan kendi odasında olup uyuyan oğluna gitmişti.
"" Uykun yok galiba ???"" Dedi imalı bir sesle.
"" Aslında benimde yok ."" Dedi Havin'in kolundan tutarak.
"" Hadi devam edelim ."" Dedi arsızca.
Havin'de pes diyerek kolunu Cesur'un elinden çekmişti.
"" Sana çok şey söylemek istiyorum ."" Dedi Havin.
"" Ama gece gece ağzımı açıp terbiyemi bozmama hiç gerek yok ."" Dedi sahte bir tebessümle.
Cesur gülerkende Havin, Ömer'in odasına gitmişti.
Ömer'in yatağına oturarak yüzünü okşamış saçlarından öpmüştü.
"" Canım oğlum benim ."" Dedi kısık bir sesle.
"" Yanımda olsan bile seni çok özlüyorum ."" Dedi buruk bir tebessümle.
Ömer masum masum uyumaya devam ederkende Havin'in gözleri bu günün tarihine gitmişti.
20 Mayıs ...
Bir gün sonra Ömer'in hayatına girdiği gün olacaktı .
Doğum günü ...
Oğlu hayatında iki yıldır vardı ve Havin buna şükrediyordu .
"" Şükürler olsun varlığına oğlum ."" Dedi Ömer'in yanağından öperek.
Ömer'i uyandırmamak içinde yatağından kalkıp yatak odasına gitmişti.
Yavaşça yatağa oturmuş ve sırtını yatak başlığına yaslı Cesur'a vermişti.
Gözleri uyuyan oğlunda ve bedeni kocasının bedenine yaslıykende bacak arasından gelen sıcak bir ıslak hissetmişti.
O ıslaklık ise bacak arasında yol almaya devam ediyordu.
Engel olamadığı bir şekilde ...
Bölüm sonu...
Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir.
Bu bölüm için puan ve yorumlarınızı sabırsızlıkla bekliyorum.
Dila , Azer ve Botan Ağa'nın tedavi için İngiltere'ye gitmesi ???
İkizlerin sorumluluğunu Havin ve Cesur'un üstlenmesi ???
Jehat ve Roza'nın, Mert adında oğlu olması ???
Ömer'in uyanır uyanmaz su yerine ikizlerin yanına gitmek istemesi ???
Havin , Cesur ve ikizlerin sahnesi ???
Ömer'in bende güzel olmak istiyorum demesiyle Cesur'un onunla uğraşması ???
Rozerin'in , Mert'i kıskanması ???
Jehat'ın oğlunu sevmesiyle Rozerin'in ağlama krizine girip babasını Delal Hanımağa'ya şikayet etmesi ???
Havin'in, Destan yorulmasın diye su birikintisinde çocukları zıplatması ve Azer'le ve Dila'nın bunlara telefondan şahit olması ???
Havin'in alamadığı nefesler ve karı kocanın değişen uyku pozisyonu ???
Cesur'un ödülüne göre vereceği cevap ???
Havin'in normal doğumunun Ömer'e haksızlık olacağını düşünmesi ???
Cesur sayesinde Havin'in bir hayalini daha yerine getirecek olması ???
Ömer'in kendi odasında uyumak istemesi ve Havin'i odadan kovması ???
Havin'in, Ömer'e tepkileri ???
Cesur'un sen oğlumuzun düğün gecesi de oğlumuz ve gelinimizin arasında yatarsın demesiyle Havin'in gelini kovup oğlumla tek yatarım diyerek karşılık vermesi ???
Azer ve Dila'nın evliliklerinde yeni bir başlangıç yapması ???
Dila ve Azer'in dönmesi ve ikizlerin onlara uzak davranması ???
Botan Ağa ve Delal Hanımağa'nın arasında olan ufak kavga ???
Rozerin'in kıskançlık krizine girerek Şerwan Ağa'nın bacağını ısırması ???
Delal Hanımağa'nın tüm gece Dila'yla uğraşması ???
Delal Hanımağa'nın, Ömer'e sesini yükseltmesi ve Havin'in tepki göstermesi ???
Havin'in o kadın dediğin kadın benim oğlumun hayatını kurtardı demesi ???
Havin'in bacak arasından gelen sıcak ıslaklık ???
Ve bunun gibi daha birçok farklı sorular ve cevapları için görüşlerinizi sabırsızlıkla bekliyorum.
WATTPAD =mezopotamyali_yazar
TİKTOK = mezopotamyali_yazar
İSTEGRAM = mezopotamyali_yazar