İntikam Ateşi

Galing kay CEM2703

962 192 446

Yağmur Ayhanlı zengin bir ailenin tek kızıdır. Harika bir hayat yaşayan Yağmur'un maalesef ki bu mükemmel hay... Higit pa

İntikam Ateşi
1.Mutsuz Son
2.Nefret
3. İntikam Parçası
4. Acı
6. Beni Hiç Hatırlamadın mı Anne?
7. Oyun Yeni Başlıyor
8. Düğün
9. Solgun Çiçek
10. Lunapark

5. Kıyametin Başlangıcı

76 18 2
Galing kay CEM2703


"Simit ve ayran babamın en sevdiği ikili." Dedim tekrardan.
"Babana ne oldu ki?"
"Benim babam öldü. Daha doğrusu öldürüldü."
Yaşlı adam çok şaşırmıştı.
"Yani sen gece boyu babanın mezarında mı-" Demişti ki:
"Evet." Diye sözünü kestim. Yaşlı adam bana öyle bir baktı ki sanki acıyormuş gibi bakıyordu. Uzunca o şekilde baktı ve bana sarıldı.
"Bana herşeyi anlatmak ister misin kızım?"
Çok açtım o yüzden hemen hızlıca:
"Anlatırım amca ama çok açım."
"Aaaaa doğru hemen alıp geliyorum sen burada bekle beni." Kapıya yönelirken durdu:
"Simit ayran istemezsen başka birşey alabilirim kızım."
"Yok. Simit ayran iyi."
"Peki hemen geliyorum."
Kafamı aşağı yukarı salladım.

Minik tabureye oturdum ve amcayı beklemeye başladım. Beklerken bir cenazenin mezara getirildiğini gördüm. Annem ile neredeyse aynı yaşlarda bir kadın baba diye feryat ediyordu. Ben bunu bile yapamamıştım. Babamın cenazsesinde yaşamamam gerekenleri yaşamıştım. Sinirden dişlerimi sıktığımı fark ettim ve kendimi rahatlatmaya çalıştım, ama rahatlayamıyordum. Sürekli aklıma bana yapılanlar geliyordu. Babama çok öfkeliydim onun yüzünden yanan ben olmuştum. Artık ölen babama bile acımıyorum. Hayatta olsaydı benden çekeceği vardı. O cehenemden çıktım ve şimdi ki işim kendime barınacak bir yer bulmaktı. Sonra da o maskeli adamı bulmak. Biraz zor olacak ama o orosbu çocuğunu bulmak zorundayım. Sonra onu bitirmek için çalışmaya başlamalıyım. Bir spor merkezine yazılsam iyi olur. Zaten dövüş tekniklerini birazda olsa biliyordu ama yeterli güç maalesef ki yok. Bunların hepsini yaptıktan sonra o adamı bitirmek için plan kurmalıyım. O sıra amca elinde iki poşet ile içeriye girdi.
"Simitler sıcacık hemen al ye kızım soğutma."

Simit ve ayranı'mı aldım. Ayranı çalkalarken simiti yemeğe başladım. Ağzıma hafif yanmış susam tadı gelmişti. Simit gevrek gevrekti. Hemen ayrandan'da içtim. Çok acıkmıştım ve amca aç olduğumu bildiğinden 3 tane simit ve 3 tane ayran almıştı.
"Şu an yanımda nakit hiç yok. Sonra borcumu ödeyeceğim."
"Saçmalama kızım! Sen benim misafirimsin. Afiyet bal şeker olsun." Dedi.
"Adınız nedir?"
"Adım Deniz."
"Bende Yağmur."
Amca tebesüm etti.
"Eee anlat bakalım sana ne oldu?"
Ona herşeyi anlatmaya başladım. Başıma gelenleri ve bana yapılan herşeyi anlattım.
"Demek Ekrem Ayhanlının kızı sensin."
Başımı aşağı yukarı salladım.
"Peki şimdi ne yapacaksın? Nerede kalacaksın?"
"Babam ölmeden önce bir ev almıştı. Oraya gideceğim."
"Paraya ihtiyacın varsa biraz verebilirim."
Hayır diyemezdim çünkü hiç param yoktu.
"Taksi parası versen yeterli olur. Geri ödeyeceğim."
Deniz amca elini cebine soktu ve elime taksiye yetecek kadar para verdi.
"Geri getirmesende olur kızım."

Bütün simitleri yemiştim. Ayranları'da içmiştim.
"Çok teşekkür ederim Deniz amca."
"Rica ederim kızım."
"Ben kalkıyorum mâlum anlatdığım gibi çok işim ve yürümem gereken uzun bir yol var."
"Tamamdır kızım. Ne zaman yardıma ihtiyacın olursa ben buradayım."
Ona sarıldım ve topallayarak yürümeye başladım. Deniz amca biraz para verdi. Taksiye binip babamın tuttuğu eve gidecektim. Tabii o mahalleye tekrar gitmek bana babamın ölümünü hatırlatacaktı ama gitmeye mecburdum. Uzun bir yürüyüşün ardından taksi durağına ulaştım.
"Merhaba!"
Adamlar ve aralarında biri kadın olan herkes bana baktı. Herkes çok şaşırmıştı çünkü her yerim yara bere içindeydi. Kadın ayağa kalktı. Kadını daha fazla incelemeye başladım ve o kadını hatırladım. Benim yan komşumdu. Çok şaşırmıştım ve o da benim gibi çok şaşkındı. Birbirimize kısa bir süre baktık. Ve sonra:
"Ben sizi istediğiniz yere bırakayım." Dedi.
Hiçbir şey demeden taksiye ilerlemeye başladık.

Taksinin kapısını açtı ve içine binmem için yardım etti. Taksinin içine dikkatli bir şekilde bindim. Çünkü canım inanılmaz birşekilde acıyordu. Kız kapıyı kapattı ve hızlı birşekilde taksiye bindi ve taksiyi çalıştırdı.
"Aylardır nerelerdesin sen?"
"Babamın yasını tutuyordum." Diyerek dalga geçtim.
"Çok komiksin! Merak ettim seni. Aylardır seni heryerde aradım ama bir türlü bulamadım."
"Beni mi aradın?"
"Evet."
Güldüm. Sadece güldüm ve o aynadan beni sorgularmış gibi baktı. Hayır dalga geçermiş gibi gülmedim. Beni düşünüp arayan birilerinin olması mutlu etti beni. Kendi annem bile beni aramamıştı.
"Neden gülüyorsun? Komik birşey mi söyledim?"
Kısa süre bekledim.
"Nereye götürüyorsun beni?"
"Eve gidiyoruz."
"Tamam." En azından barınma yerini bulmuştum.
Camı açtım ve yüzüme çarpan rüzgarı selamladım. Arabada pencereyi açıp yüzümü dışarı çıkarmayı çok seviyordum. O sıra kız pencereyi kapadı.
"Zaten yeterince sorunun var vücudunda. Birde hasta olma."
"Senin adın ne? Sen benim adımı biliyorsun ama ben senin adını bilmiyorum?"

"Adım Belin, Belin Esendemir."
"Beni zaten biliyorsun."
"Biliyorum, Yağmur Ayhanlı"
Belin ismini sevdim. Kız gerçekten Belin isminin hakkını veriyordu. Simsiyah saçları vardı. Bembeyaz bir cildi vardı. Göz rengi kahve tonlarındaydı. Saçlarını her zaman sevdiğim tarzda olan Wolf cut kesimdi. Ve kıza çok yakışmıştı. Boyu yaklaşık 170 gibiydi. Ona baktığımı fark edince:
"Kusura bakma maalesef kızlardan hoşlanmıyorum."
"Neden maalesef?
"Çünkü erkekler bir halta yaramıyor."
Kahkaha attım. Uzun zaman sonra kahkaha atmıştım.
"Hak veriyorum ama bazı erkekler bir halta yarar. Her erkek aynı değildir bence."
"Öfffff aynı bokun mavi rengi işte diğerleride."
"Aynı bokun laciverti değilmiydi o ya?"
"Artık mavi."
Güldüm.
O sıra mahalleye gelmiştik bile. Taksi evin önünde durdu. Derin bir nefes aldım o sıra Belin arabadan indi ve bana kapıyı açtı. Yavaş bir şekilde arabadan indim.
"Çok centilmen bir hanımefendisiniz."
"Rica ederim, vazifemiz."
"Ne kadar vermem gerekiyor?"
"Ne için?"
"Taksi ücreti işte."
"He ben sayacı açmadım ki."
"Neden?"
"Gerek yok sen koy paranı cebine."
"Olmaz öyle al şu parayı."
"Bana fakir gururu yapma Yağmur! Ne güzel işte bedavadan geldin biraz tadını çıkar."
O sıra dışarıya biri kız diğeride erkek olan iki kişi çıktı. Kız olan:
"Belin niye erken geldin?"
O sıra erkek olan bana bakıyordu. Kıvır kıvır saçları vardı. Ufak bir burunu vardı. Yuvarlak gözlükleri ile çok tatlı duruyordu.

Kız olan beni fark edince gözleri büyüdü. Ağzını bir karış açtı ve hızlı birşekilde yanıma ulaştı.
"Sen, sen Yağmursun. Sonunda seni bulduk. Nereye kayboldun bir anda?" Belin:
"Aybike kızın halin görmüyormusun? Yine çene çalıcağına yardım et." Diyerek ismi Aybike olan kızı azarladı. "Ay sende iki dakika bırakmıyorsun ki konuşayım." Dedi Aybike.
"Aybike! Canımı sıkma tut şu kızın kolunu da eve götürelim." Dedi Belin.
"Al tuttum." İsmi Aybike olan kız o kadar sert tuttu ki kolumu bir anda kendimi tutamayıp kolumun acısından dolayı bağırdım.
"Yavaş olsana kızım! İyimisin Yağmur?" Diye sordu Belin.
"Ay yok böyle olmayacak. Bırakın şu kızı." Erkek olan beni ikisinin elinden kurtarıp yavaş adımlarla beni apartmana soktu. Allahtan evleri hemen giriş kattaydı. Yavaş yavaş merdivenleri çıktık.
"Şu an yaşadığın acıyı çok iyi anlıyorum ama sadece biraz daha dayan 6 basamak kaldı."
Ama canım çok yanmıyordu.
"Senide mi dövdüler?"
Güldü ve:
"Beni senden daha beter etmişlerdi. 3 hafta yataktan kalkamadım."
"Neden?"
Bana baktı ve:
"Boşver."

Kapının önüne geldik. Çocuk kapıyı açtı ve tekrar koluma girdi ve içeriye birlikte yavaş yavaş girdik. Girişte beni üçünün birlikte oldukları bir fotoğraf karşıladı. Hepsi fotoğrafta gülümsüyordu. Arkalarında ise günbatımı vardı. Sanırım tatile gitmişlerdi. Baktığım yöne bakınca konuşmaya başladı:
"Geçen sene yazdan bir parça. Nasıl ama çok mutlu görünüyoruz değil mi?
Ona döndüm:
"Evet." Dedim.
"Uzun zaman sonra ilk defa bu kadar mutluyduk."
Çocuk sanki o günlere gitmiş gibi tatlı tatlı gülümsemeye başladı. Adını merak ettiğim için adını sordum.
"Adın ne?"
"Aaa doğru kendimi tanıtmayı unuttum ben Can." Elini uzattı. Elini zorda olsa sıktım ve:
"Ve bende Ya-"
"Yağmur." Diyerek lafımı kesti.

O sıra Belin ve Aybike içeriye kavga ederek girdiler. Aybike Beline:
"Sana yüz defa demedim mi benim olan ruju kullanma diye!" Diyerek bağırıyordu.
Belin:
"Ne abarttın, al tarafı iki gram sürdük."
Aybike:
"Belin eğer dudağımda veya çevresinde uçuk çıkarsa seni mahvederim." Diyerek Belini tehdit etti.
"Bunlar sürekli kavga ederler. Zamanla alışırsın." Dedi Can.
"Sorun değil annem ve babamdan alışığım." O sıra Aybike anne kelimesini duyduğu an Belinin dediklerini dinlemedi ve hemen yanıma geldi.
"Ay tabii sen annenin neler yaptığını bilmiyorsun." Dedi.
Gerildim.
"Ne yaptı?"
"Aybike sussana kız daha yeni geldi. Belli ki iyi şeylerde yaşamamış aylarca."
Dedi Can.
Canı susturdum.
"Söylesene annem ne yaptı."
"Yıldırım ailesini illa ki biliyorsundur."
"Evet."
Babamın eski ortaklarıydı.
"O zaman Savaş Yıldırımı da biliyorsundur."
"Evet biliyorum da annem ile Savaş Yıldırım ne alaka? Diye sordum.
"Ay demi bencede hiç alakaları olmamalı. Neyse senin annen ile bu Savaş Yıldırım 2 Ay önce nişanlandılar."
Duyduklarımın sonrasından şok oldum. Ayakta zor durdum ve geriye doğru düşerken Belin ile Can beni tuttular.
Can:
"Aybike senin ben çenenin malına sıçayım kızım. Ne vardı iki dakika bekleseydin." Diyerek Aybikeye bağırdı. Aybike dediklerinden pişman olup hemen mutfağa koştu ve bir su bardağı ile geri döndü.
"Ayyyy ben nereden bileyim böyle olacağını."
Belin:
"Aybike sus!"
Bir kaç dakika sonra kendime geldim ve:
"Aybike, ne zaman evleniyorlar?"
Aybike:
"Daha 4 Ay var."
"Tarih ne zaman"
Aybike:
"Sanırım 25 Nisan 2018'di."
"Tamam." Dedim. Yanlız kalmak istiyordum.
"Rica etsem beni kalacağım odaya götürebilir misiniz?"
Can:
"Tabii. Sen benimle kalacaksın. Senin için sorun olur mu?"
"Yok, olmaz."

Sadece yanlız kalmak istiyordum. Annem olacak o kadına inanamıyorum. Ben 5 aydır neler neler yaşıyordum. Ortadan bir anda kaybolmuştum ve o kadın beni hiç mi merak etmemişti. Hiç mi arayıp sormamıştı. Ayrıca daha babamın ölümünden sadece 5 Ay geçmişti ve bu kadın daha babam öleli 2 Ay olmuşken kendinden yaşça küçük bir adam ile nişanlanmıştı. Onun yerine ben utanıyorum. Babamı geçtim ben? Ben aylardır neler yaşamıştım. Bu kadın nasıl ben o durumdayken gidip başka biri ile nişanlanmıştı.
Eğer benim adımda Yağmur Ayhanlıysa seni o düğün salonunda rezil etmezsem bana da Yağmur Ayhanlı demesinler anne. Senin en mutlu gününü kıyamete çevireceğim. Bu daha sizin için "Kıyametin Başlangıcı" Almina Hanım.





Hikayeyi oylamayı ve bol bol yorum yapmayı unutmayın! Ve beni instagram ve tiktok hesabımdan takip etmeyi unutmayın.

İnstagram Hesaplarım:
-watty_cm
-cemmm_2102
Tiktok Hesabım:
watty_cm
Sizleri seviyorum kendinize çok iyi bakın.

Ipagpatuloy ang Pagbabasa

Magugustuhan mo rin

3.3K 211 8
Bu bi' ilk ve sen ilklere sahipmişsin.
867K 38.7K 20
Son yirmi yedi saniye. Zaman gelmişti, kulaklıktaki ses son kez konuşacaktı. "Sonuna geldik, küçük hanım," Alacağı canları düşündükce duyduğu memnuni...
1.2M 42.4K 58
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!
25.6M 909K 78
♌ İNTİKAMDAN DOĞAN TUTKULU BİR AŞK ♌ Küçük yaşta anne ve babasının ölümüne şahit olan acımasız genç bir adam... Edim Demiray. Daha on sekizinde uyuş...