Yeni gelin olarak bugün ki en büyük görevim arkadaşlarımı ağırlamaktı okuldan çıktıktan sonra koştur koştur eve gelip hazırlıklarımı yapmaya başladım.
Kapı çaldığında Beyza ve Fatmanur ellerinde hediye paketleriyle içeri girdiler.
"Utku nerde ?" Derken hediyelerimi açmaya başlamıştım bile. "Bi kızla buluşacakmış." Dedi Beyza.
Aldıkları ev eşyalarını uygun bir köşeye yerleştirirken teşekkür ettim.
"Dido eviniz çok güzelmiş." Dedi Beyza gülümseyerek.
Fatmanur'da ona katıldı "Evet bitanem güle güle oturun."
Yiyecek, içecek servisini yaptığımda L koltuğumuzda oturuyorduk.
"Fiko'da bence bana evlilik teklifi edecek." Diye heyecanla konuştu Beyza.
Fatma nur dudaklarını büzdü. "Bir ben evde kaldım desenize."
Mahcup bir şekilde kolunu sıvazladım. "Saçmalama sana uygun birisi çıkacak elbet."
Evet abimin Pelin ile görüştüğünü Fatmanur'a bi şekilde söylemem lazımdı artık.
"Fatmanur." Dedim. "Benim sana bir şey söylemem lazım."
Başını salladı masum bir şekilde. "Söyle bitanem."
"Ben size mesajda bahsettim ya okulda Pelin diye bir kızla arkadaş oldum diye."
"Hımm ?"
"İşte o kız Duhan ile görüşüyor ama yemin ederim benim hiçbir ilgim yok Duhan okula geldiğinde yanımda gördü bu kızı sonrada sosyal medyadan görüşmeye başladılar ben abimi çok uyardım olmaz diye kızada söyledim hatta arkadaşım abimden hoşlanıyor diye ama.."
Fatmanur'un rengi attığında başını salladı. "Tamam sorun yok senlik bir şey değil zaten ömür boyu yalnız kalacak hali yoktu ya."
Mahcupça sarıldım. "Yemin ederim ben engellemeye çalıştım."
Beyza bana kızar gibi baktığında dahada kötü hissettim kendimi.
"Ben bir lavaboya gideyim."
Fatmanur lavaboya gittikten sonra Beyza bana "Ne oluyor?" Diye sordu.
"Ya Beyza herşey anlattığım gibi abimin gözü kör oldu ilk görüşte aşık oldum diye dolaşıyor ortalıkta daha 4 gündür konuşuyorlar ama mıç mıç sürekli mesajlaşıyolar benim elimden bir şey gelse yapardım."
"Fatmanur çok üzüldü Didem."
Başımı salladım. "Biliyorum ama ben arada kaldım böylede yarın öbür gün sevgili olurlarsa illa öğrenecekti kız influencer çıkardı karşısına elbet."
"Hangi influencer soyadı ne ?"
"Pelin Çakırcalı." Dedim. "Tanıyor musun ?"
"Kızım tanımayan mı var onu sosyeteden."
"Ben tanımıyordum ilk kez okulda tanıştım."
"Sizin okulun sahibi onlar bunuda bilmiyordum deme sakın ?"
"Yuh." Dedim ısırdığım kurabiye boğazımda kalırken. "Saçmalama hiç söylemedi öyle bir şey yanlış biliyorsundur."
"Kız gelip bu okulda bizim yaa mı diyecek Dido ?"
Tuvalet kapısının sesini duymamızla sustuk.
Fatmanur daha iyi gözüküyordu. "Ben gideyim artık." Dedi tebessüm etmeye çalışırken.
"Daha yeni geldiniz." Dedim itiraz ederek.
"Eve geçmeden bir yere uğrayacaktım anca giderim." Dedikten sonra çantasını alıp kapıya gitti. Beyza hemen çantasını aldığında. "Bende gideyim." Dedi peşinden koşturarak.
"Fatmaaa." Dedim üzüntüyle. "Küstün mü bana ?"
"Yok Didem niye küseyim zaten bizim aramızda adı konulmuş bir şeyde yoktu bir kez beni öptü diye bana aşık olacak değildi ya."
Dediği şeyi kırgınlıktan dolayı dediğini anlayabiliyordum ama benim elimden de bir şey gelmiyordu.
Kızlar gittiğinde ortalığı topladım Ergin aradığında hemen açtım.
"Didom ne yapıyorsun ?"
"Hiiiç oturuyorum öyle sen ?"
"Bende işteyim hala çıkamadım geç kalırım biraz haber vermek için aradım."
"Anladım tek misin ?"
"Yok bitanem Eren bide Harun var."
"Tamam bende kırtasiyeye gideyim o zaman işlerim vardı onları hallederim."
"Tamam Didom dikkat et kendine banada haber verirsin."
"Öptüm Ergo." Diyip telefonu kapadığımda giyinip evden çıktım.
Bulduğum büyük bir kırtasiye vardı otobüse binip oraya gidecektim durağa doğru yürürken telefonum çaldı. Pelin'in numarasını görmemle gerildim aslında Pelin kötü niyetli bir kız değildi ama Fatmanur'a karşı hissettiğim mahcubiyetten onun bana hissettirdiği sıcaklığı hissettiremiyordum.
"Efendim Pelin."
"Bebişim napıyorsun bugün koştur koştur çıktın okuldan merak ettim seni."
"Arkadaşlarım bana gelecektide ondan hızlı çıktım."
"Yaaa anladım buluşalım mı diyecektim laflarız."
"Kırtasiyeye gidiyorum ama.." dediğimde sözümü böldü.
"Ayyy süper konum at bende oraya geleyim sonra gider bir şeyler içeriz."
"Tamam olur." Dedikten sonra hemen pişman olmuştum onu tersleyincede üzülüyordum terslemeyincede, beni sadece 5 gündür tanımasına rağmen o kadar sıcak davranıyordu ki.
Otobüse bindiğimde Pelin'e kırtasiyenin konumunu gönderdim. Ben vardığımda Pelin'de gelmişti.
Topuklularının üstünde sekerek boynuma atladığında üstünde bugün ki kıyafetlerinin olmadığını fark ettim. Pembe etekleri fırfırlı mini bir elbise altınada aynı renklerde ince bantlı ve ince topuklu bir ayakkabı giymişti.
"Ay Didem sana anlatacaklarım var şekerim."
Bu heyecanlı haline gülmeden edememiştim kırtasiyeye girdiğimizde topuklu ayakkabılarıyla şıkır şıkır yürürken herkes bize bakıyordu. Nefes almadan olanları anlatmaya başladı.
"Bu Emir salağı bizi Duhan ile mesajlaşırken yakaladı normalde bugün buluşacaktık beni yemeğe götürecekti ama tam evden çıkmadan önce su içmek için mutfağa gittim telefonumuda masaya bırakmıştım şansa bu salakta susamış mı ? benim ekran açık olunca mesajları görmüş mü ? görünce bağırıp çağırmaya başladı tabi ortalığı birbirine kattı. Ne işim varmış benim onunlada ne alakaymışızda biz bla bla bla.. saçmaladı işte bizimkilerin kulağına gitmesin diyede Didem'le buluşacağım dedim peşimede adam taktı zaten." Dedi arkasını dönerken.
"Bak şu arkadaki kel bizim adamlardan."
Kafam anlattıklarından dolayı allak bullak olmuştu. "Yani bugün abimle buluşmayacaksınız."
Üzgün bir şekilde başını salladı. "Günlerdir bunun hayalini kuruyordum o kadar hazırlık yapmıştım."
"Emir niye bu kadar karışıyor ki senin hayatına kaç yaşında kızsın."
"Yaa bebişim zaten Emir etrafıma pek erkek yanaştırmazdıda Duhan'ı da tanımayınca iyice bokunu çıkardı."
"E tanıması için tanışması lazımdı onu bile yapmadı."
"Amaaaan boşver." Diyip koluma girdi. "İyi ki sen varsın senden başka bunları anlatabileceğim kimsem yok."
Alacağım şeyleri seçtiğimde kasaya geçtik. "Cidden başka arkadaşın yok mu ?" Diye sordum çünkü bana her fırsatta bunu diyordu.
"Yok hepsi çıkar arkadaşlıkları Asu gibi tipler."
Ürünleri aldıktan sonra kırtasiyeden çıktık elimde ki poşetleri alıp arkadaki kel adamın eline tutuşturdu.
"Ben taşırdım." Desemde omuz silkti.
Telefonu çaldığında sinirle ekrana baktı. Emir yazısını görmüştüm ekrana kızgınca bastırıp red etti aramayı.
Tekrar ve tekrar çalarken aynı hareketi yine yaptı.
"Önemli bir şey olmuştur belki açsaydın."
Arkamızdaki adamı gösterdi. "Telefonla uğraşıyor dimi ?"
Dediği gibi mesaj yazıyordu adam."Hıhım."
"Önemli olsa onunla zaten iletişim halinde bana ulaşması zor değil."
Beraber Pelin'in arabasına yürüdüğümüzde arkadaki adamın elinden poşetlerimi aldım ve arabaya bindim.
"Ne içelim ? Alkol mü alsak ?"
"Kahve daha iyi bir fikir bence."
Başını salladı. "Doğru dedemle bide bu yüzden kavga edemem."
"Dedenden çok korkuyorsunuz niye ?"
Omzunu silkti. "Bilmem bizim aile büyüğümüz o zaten annem ben küçükken vefat etti babamda iş güç derken dedem ilgilendi herşeyimizle Emir'in de annesi babası ayrıldı amcamda babam gibi iş kolik biz evde bakıcılar ve dedem eşliğinde büyüdük."
"Allah rahmet eylesin." Dedim yutkunurken. "Benim de annem vefat etti."
"Başın sağolsun." Dedi benim gibi sesi düşerken.
Oldukça lüks bir kafeye geldiğimizde Ergin'e nerede olduğumu haber verdim. Kahvelerimizi sipariş ettik.
"Duhan çok kibar." Dedi elektronik sigarasını çıkarıp içerken. Evet elektronik sigarası pembeydi.
"Abim hakkında konuşmasak mı." Dedim Fatmanur aklıma gelince.
"Ay ama çok şeker ya her gün bana gül gönderiyor. Salı günü 1 tane, çarşamba 2, perşembe 3, bugünde 4 tane yolladı."
Şaşkın şaşkın baktım. "Duhan yaptı bunu ?"
"Eveeet ne kadar düşünceli dimi ama çok şanslısın böyle bir abin olduğu için."
Çok şükür ben abimden razıydımda bu duyduklarıma inanamıyordum.
"Siz." Dedim boğazımı temizleyerek. "Beraber misiniz ?"
Hülyalı hülyalı elini başının altına koydu. "Ah ah." Dedi "Bugün yemeğe çıkabilseydik belkide beraber olacaktık.. Beni eve bırakırken öpüşürdük ben onu eve davet edip gizlice odama sokardım sonra orda ben onu öpe..."
"Pelin tamam sus anlatma hayalinle ilgili bu kadar ayrıntı duymak istemiyorum!"
Pelin kıkırdadığında gözlerimi devirdim. "Sende abini baya kıskanıyorsun bende Emir'i böyle kıskanıyorum anlıyorum seni."
"Kıskanmıyorum." Diye homurdandım. Fatmanur ile öpüşmesini çokta kıskanmamıştım.
"Sorun arkadaşın mı ?" Diye sordu bu defa ciddileşerek.
Başımı salladım. "Evet, sanada söylemiştim Pelin."
Omuz silkti gelen kahvesinden bir yudum içerken. "Aşk bu Didem engelleyemezsin ben abine fotoğrafını gördüğümde vuruldum." Dedi elini kalbine götürüp yine uzaklara bakarken.
"Emir'de razı gelmiyor anladığım kadarıyla ailende karşı gelecek niye diretiyorsun ki ?" Diye sordum.
"Duhan bana Ergin ile senin yaşadıklarını onun ailesinin nasıl karşı geldiğini anlattı siz niye direttiyseniz bende o yüzden diretiyorum."
"Peliiin." Diye üzgünce mırıldandım elini tutarken. "Ben karışmıyorum aranızda ki meseleye tamam ama peşine adam takmış Emir, abime bir zarar gelmesini istemiyorum."
"Emir kötü biri değil beni korumak istiyor o kadar oda Duhan'ı tanıdıkça sevecek eminim."
"Sen ne kadar tanıyorsun ki." Diye mırıldandım.
"Didem yaaa tanıyorum işte benim halimden sen anlamıyorsan kim anlayacak abine aşık oldum diyorum bebişim sende kocana aşıksın anlarsın beni."
"Neyse tamam ben sustum karışmıyorum." Dedim kahvemi içerken.
Telefonum çaldığında Ergin aradı geçerken benide alabileceğini söyledi onu onayladığımda Pelin'in arabasından poşetlerimi aldım vedalaştıktan kısa bir süre sonrada Ergin beni almaya geldi.
Arabaya bindiğimde Ergin'e herşeyi anlattım ve bana "Sen karışma Didom." Diye muhteşem bir öneri sundu.
"Ergin ya nasıl karışmayayım tüm olaylar benim çevremde dönüyor."
"Bebeğim sen acaba Duhan'ı kıskanıyor olabilir misin ?"
Tek kaşımı kaldırdım. "Ne münasebet ya!"
"Didooo." Diye yükseldi. "Çok tatlısın bak bir daha bağırma ısırırım çok fena o dudaklarını."
Gülmemi tutamadım. "Hayır yani şuan ne alaka benim dudaklarım Ergo."
Ergin arabayı park ederken omuzlarını silkti. "Benim için dudakların her zaman çok alaka Dido."
Kıkırdadığımda Ergin ile olmamın beni biraz daha rahatlattığını fark ettim.
Eve çıktığımızda yiyecek bir şeyler hazırladık sonrada televizyonda bir film açtık koltukta uyuya kaldığımda Ergin'in beni kucakladığını fark ettim.
"Ergooo." Diye mırıldandım başımı göğsüne yaslarken.
Yatağa bırakıp alnıma bir öpücük koydu. "Bugün çok ayrı kaldık sanki." Diye mırıldandım. "Özledim seni."
Yanıma yatıp üstümüze pikeyi çekti. "Bende seni çok özledim bitanem işlerim yoğundu bugün çok arayıp soramadım özür dilerim."
"Hı hım." Diye mırıldandım. Başımı Ergin'in göğsüne gömerken. "Evimin direğimisin sen benim ?"
Gülerek elini belime sardı dudakları alnımda şakaklarımda dolaştı. "Bilmem öyle miyim ?"
Tekrar "Hı hım." Diye mırıldandım. "Öylesin."
Beni sıkı sıkı sardı. "Ölürüm kızım sana."
Kıkırdadım uykulu uykulu. "Uyuyor.."
Cümlemi tamamlayamadan uykuya dalmıştım bile.
🌿
Fatmanur sizce haklımı kırılmakta ve Didem'in bir suçu var mı bu konuda?