SIR PERDESİ

By queenkitaplari

478 106 2

Dans ediyorduk ama bu son dansımızdı biliyordum. Gözlerimi açtığımda bana bakan kahverengi gözlerinde takılı... More

Giriş
(1)
(3)
(4)
(5)
(6)
(7)
(8)
(9)
(10)
(11)
(12)
(13)
(14)
(15)
(16)
(17)

(2)

28 6 0
By queenkitaplari

  Bölüm şarkıları : Indila - Love story

Yüksek sadakat-Haydi gel içelim

( Hiç başlamayan bir aşk nasıl bu kadar can yakıyordu? Bir kurşun mu daha acıtır yoksa aşk mı diye sorsalar aşk derdim.Çünkü aşk sızlatır ,devamlı tekrar ederdi...)

...

Hiç bir sabah benim için bu kadar zor olmamıştı. Vücudum yorgundu ve kendimi halsiz hissediyordum. Önemli bir davam vardı ve kazanmak için sonuna kadar savaşacaktım.  Saat henüz sabahın yedisiydi. Saçlarımı topuz yapıp aşağı indim, babamda uyanmış sabah kahvesini içiyordu. Beni görünce, "Uyku kıyafetlerin ile dolaşman hiç hoş değil." Normalde azarladığı zaman başımı eğip onu dinlerdim, ama dinlemedim.

" Neyin var senin?" Dudaklarım istemsizce kırıldı,"Hangi günden beri halimi hatrımı sorar oldun Sedat Şanlı?"Şaşırdı, elindeki fincan titredi.  Bunu titreyen fincan sesinden anladım."Sorma baba sorma." Mutfaktan çıktım ve geri odama dönmek için merdivenlere yöneldim. Babamı şaşkınlığı ile orada bırakıp odama girdim.

Daha fazla bu  evde durmak istemiyordum. Bir daha bu evde kalacağımı da sanmıyorum. Bu eve ruhum sığmıyordu, babam ruhuma kelepçeler vuruyordu. Hazırlandıktan sonra aynadaki görüntüme baktım ,sade bir makyaj ve sarı salaş bir elbisenin içinde gayet iyi duruyordum. Saçlarıma krem sürdükten sonra çıktım odadan. Merdivenleri hızlıca  ikişer ikişer inip evden çıkmıştım babama gidiyorum bile demeden.

Arabaya doğru giderken Çınar'ın bir kadınla evden çıktığını gördüm.Ayaklarım araba kapısının önüne sabitlendi. Sarışın ve uzun boylu, gayet güzel bir kadındı. Elim kapının kulpunda kaldı ,Emine teyze de peşlerinden çıktı ."Sen bu evin kızısın artık annen sayılırım, sık sık uğra tamam mı?" Dediği sırada nefes almayı unuttum,dilim tutuldu dünkü Ufuk amcanın dediği laflar aklıma geldi.  "Gönlünü biri kapmış."

Allah'ım yeryüzünde oksijen tükenmediyse ben neden nefes alamıyorum? Çınar'a baktım, yüzünde güller açıyordu, bana hiç böyle gülümsememişti. Sonra benim olduğum tarafa bakınca beni görmeyi beklemiyor olacak ki ,yüzündeki gülümseme kayboldu. Çınar bana hiç gülümsemelerini izlememe müsaade etmemişti. Sürekli beni görünce solardı gülüşleri. Arabanın kapısını hızlı açıp bindim. Son gaza basıp çıktım mahalleden. Her şeyi geride bırakıp şu anki önemli davayı kazanmak için elimden geleni yapmalıydım ,modumu düşürmemeliydim. Ama yapamıyordum, aklımdan bir türlü çıkmıyordu .

Ne zaman sevmişti mesela o kadını? Ne bulmuştu onda,sarışın olmadığım için mi beni sevmemişti? Daha mı bilgiliydi benden, neyim eksik o kadından ?


 Gözümden akan yaşı sildim hemen ,dün yeterince akmıştı.



Adliyeye geldiğimde  lavaboya girdim öncelikle . Ellerimi mermere yaslayıp aynadan kendime baktım,tenim sararmıştı gördüğüm şoktan dolayı.Kazanmalıydık bu davayı ,ellerimi yıkadıktan sonra çıktım lavabodan . Koridorda emin adımlarla yürüyordum, İpek'i görünce yüzümde gülümseme belirdi yanına doğru yürüdüm . Heyecanlı ve korku doluydu." Merak etme bitiyor çilen . "Dedim.

''Korkuyorum.''Dedi elleri titreyerek.

''Neyden?''

''Hayatınızdan korkuyorum ,Cemal bilendi size .Size bir şey olacak diye korkuyorum.''


''Korkma bana bir şey yapamaz.''

Bana minnetle baktı ,daha sonra ayağa kalktı. Saçlarını topladı ve boynundaki morluğu gördüm. Gözlerimi kapadım bu onun vücudunda olan yaraların en hafifiydi değil mi? Peki ruhundaki yaralar zamanla geçecek miydi ? Ne olursa olsun bugün biz kazanmalıydık. 

''Bir zamanlar bende arkadaşlarıma korkmayın bana bir şey yapamaz diyordum ,ama yaptı.''


Gözlerinden akan yaşları sildi, ''Çocuğumuz olmadığı için şanslıyım sanırım. Hamileyken dövdüğünde bebeği kaybettiğim için çok üzülmüştüm ama şimdi çok seviniyorum böyle bir cehennem yerine doğmadığı için.''

''Her şey güzel olacak, yarınlara inan .''Dedim.

Duruşma saatimiz gelince salona geçtik, adam o kadar burnundan soluyordu ki kaybedeceğini düşünüyordu. Duruşma boyunca adama saldırmamak için zor tuttum kendimi.Nasıl böyle pislik bir adamın avukatlığını yapabiliyorlardı aklım almıyordu. Vicdan mahkemelerini ne zamandan beri para sustura biliyordu. Davayı kazanmamız an meselesiydi.Öyle de oldu zaten adam kaybetti. İpek o kadar mutluydu ki duruşma salonundan çıkarken İpek 'in eski kocası Cemal yine tehditler savurdu. Bana doğru atıldığı sırada onu bir kaç kişi tuttu. Tutmaları kötü oldu yoksa adama temiz bir dayak hediye edecektim. Böylelerine adam bile denmez hayvan hiç denilmez,hayvanlara hakaret olurdu.

 " Andım olsun Ahu Şanlı benim adım Cemal ise seni asla yaşatmayacağım.''Diyordu ve  pek aldırış etmedim çünkü sürekli duyduğum boş ve kuru tehditlerdi bunlar.

Adliyeden çıkınca  telefonumda sayamadığım kadar bildirimler vardı .Çınar ve Masal aramıştı ,mesaj atmışlardı. Masalın ismin üstüne tıkladım.
"Aramışsın duruşmadaydım bir şey mi oldu? "Karşı taraftan cevap bekledim, "Yok  sen olmazsan doğum günüm güzel geçmez o yüzden akşama aldık bekleniyorsun. "
"Masal..." Dediğim sırada telefonu kapatmıştı ,nedense gitmek ve kimseyi görmek istemiyordum . Fakat bir yandan da kuzenime tek kalmasını istemiyordum. Rehberden Meriç'i bulup aradım, ilk çalıştı açtı ,her zaman bu huyunu seviyordum . "Oo sen beni arar mıydın?" Dedi haklıydı ama bir yandan da haksız.





" Kusura bakma Meriç bey gece nöbetlerinden kafanı kaldırırsan ararım ama sen de benim gibi meşgulsün."



Meriç yani Masal'ın abisi doktor olmuştu. Babam kendisi ile pek övünür ve çok severdi .  Fakat bir kızı öğretmen diğer kızı avukattı içten içe memnundu ama bunu bize yansıtmazdı.



" Öyle valla bugün izin günüm Masal'ın partisi akşam olacak daha iyi oldu ."



" Ya ne demezsin kafam kazan gibi akşama çıkar mıyım bilmiyorum."  Gülerek bunu söylediğimde "Korkma kalp masajını ben yaparım." Bir süre sustu bende sustum.


" Özledim be kızım eski günleri." İç çektim, bende özlemiştim. " O zaman hazırlan geçmişi yâd edelim."



" Beş dakikaya hazırım." Tebessüm ederek kapattım telefonu. Meriç ile aramız hep böyleydi. Özledim kelimesi herşeye yeterdi, buluşalım demekti bir nevi.



Arabayı teyzemlerin evine doğru sürdüm, teyzemin de görsem iyi olacaktı . Masal ile ablam aynı mesleği yapıyordu . Masal yeni atanmıştı ve ablamla aynı yerde çalışıyorlardı. Arabadan inip zile bastım. Teyzemin "Geldim." Sesini duyunca sevindim, kapıyı açınca. "Ay benim bal gözlüm gelmiş. " Diyince sarıldım ona .


''Duru hanım gün geçtikçe güzelleşiyor musunuz acaba . "




" Hadi oradan az önce Süleyman nine  dedi bana." Dediğinde kahkaha attım, içeri birlikte girince teyzemin eşi Süleyman amcayı gördüm ."Oo Süleyman amca ne bu yakışıklılık." Teyzemin de "Kanma Süleyman efendi bana da az önce aynısından dedi . "



Ona teessüf eder gibi baktım .

"Sana da mı yakışıklı dedi hanım ?"



"Yok canım ne alaka."  İkisinin enerjisine bayılıyordum  oturup çizgi film izler gibi onları izlemek çok eğlenceliydi. Meriç'i de içeriye girer görünce, "Meriç de yaşlanmış bayağı ya "Dediğim sırada Meriç elini  kalbine götürdü .



"Bu acıttı.'' Tebessüm ettim yaklaşık bir saat kadar teyzemlerle vakit geçirdik .Teyzemlere gelmeyi küçüklüğümden beri seviyordum, burada mutlu ve huzurlu hissediyordum.




" Yine gel bak annenin de al gel." Dedi teyzem kapıdan çıkarken .


"Tamam teyze geliriz.'' Meriç ile arabaya bindik yolcu koltuğuna oturduğum sırada Meriç'e sürmek düşmüştü.


" Sen sür yorgunum bugün." Bana kafasını salladı ve sürücü koltuğuna bindi.

" Sanki yaralısın ne bu yorgunluk?"

"Arabayı kullan ya ne boş konuştun." Bana baktı ve burnunu çekti.

"Demek yaşlıyım ha?" Ona sence der gibi baktım.

" Teyzemlerin yanında söylemedim ama E.K.E' sin."

" Neyim ne?" Diyince ciddi kalmak için dilimi ısırdım.

"Evde kalmış erkeğin kısaltılmış hali." Gülmeye başladım, o da saçlarıma asıldı. Ben güldükçe saçımı yoluyordu ,bu hiç adil değildi.

" Saçlarımı bırak."

"Sözünü geri al."

"Elini ısırırım." Ciddiydim , elini ısırmak için atak yaptığımda"Kaza yaparız." Normal bir şey den bahsediyor gibiydi.

" Tamam bu senin seçimin bırak artık." Dediğimde gerçekten saçlarımı geri bıraktı.

" Tüyleri yolunmuş tavuğa benziyorsun."

" Kes sesini!"
Ama ben bu adamla niye geziyorum ki her zaman böyleydi. Fakat yine de birbirimizden kopamazdık.

 "Konuş bakalım. " Dedi bir süre sonra. Araba yolda devam ediyordu ama nereye gittiğimiz hakkında tek bir fikrim yoktu. 

" Ne konuşayım. " Konuşcak o kadar çok şey varken ben ne konuşacağımı bilemedim.

"Belki de vazgeçme vaktin gelmiştir, vazgeçmelisin."Derin bir nefes aldı.

"Hayatını sürekli ona bağlamamalısın,onu hayatın yapmamalısın."Gözlerimi yumdum herşeyi biliyordu ve bunu hissediyordu. Peki Çınar nasıl hissedemiyor ve görmüyordu.

"Nasıl unutulur ki bilmiyorum ben sadece sevmeyi biliyorum." 

Sustu , araba bir süre sonra sahilin önünde durdu. Arabadan birlikte indik , kumlara basmak için ayakkabımı indirdim. Yere oturdum ve ayağımı uzattım suya doğru. Dalgalar hafifçe ayağıma vuruyor,beni iyi hissettiriyordu. Bana bakıp aynısını Meriç de yaptı. Su soğuktu ama  alışıyordum.

" Çok basit aslında yeni bir sayfa açacaksın."Sanırım kimse beni anlamıyordu.

" Kaç kez denedim olmadı." Sitem ederek suya bakıyordum. 

"Sen yeni açtığın sayfaya yine onunla başlıyorsun çünkü " Dediği sırada ona döndüm. "Unutamam diyorsun ama bunu kalbinle hiç denemedin . Ondan başkası olamayacağını düşünüyorsun çünkü ondan başkası hiç bir zaman görmedin, görmek istemedin."


Beni düşünceleri ile çıkmaza sokuyordu, haklı olması canımı sıkıyordu. Söylediklerini düşününce haklı olduğunu biliyordum fakat haklı çıkmasını da kabul etmek istemiyordum. Ama gerçekler maalesef ki hiçbir zaman değişmiyordu. 


" Başkası girmiş kalbine, oysa ben kapısındaydım sürekli. " Çaresizdim , yormuştu bu sevda beni.  Belki de bunca zamandır fark etmediği için kırılıyordum da.  



" Bunu nereden çıkardın, Çınar kalbine kimseyi almadı haberim olurdu yoksa. " Dediğinde sevinmedim dâhi. Çünkü gözlerimle görmüştüm onu başkasıyla. Başkasına gülümsemelerini, sevinçlerini görmüştüm sonuçta . "Yeni haberin olur o  zaman ." Gözlerim dolu dolu olmuştu , ağlamamam lazımdı ama gözyaşlarım akmaya çoktan hazırlanmıştı. 

" Haberi vardı Ahu senin sevginden ."




Nefesim kesildi. Nasıl haberi vardı sevgimden ?Görüyor muydu bunca yıldır sevgimi?


'' Biliyordu ,konusu açıldı bir kez ve susturdu. Konu bir daha açılmasın dedi ,inan ki neden sevgini görmezden geldi bilmiyorum. Bu yüzden seni sürekli uyardım Çınar 'dan vazgeçmen için direttim .''Sonra sustu, sanki söylediklerini ve söyleyeceklerini elekten geçirir gibiydi.  

''Yani hiç karşılık vermedi bana ?''Derin nefesler ile içime hayal kırıklığı batıyordu. Bu his nasıl tarif olunur bilmiyorum ama sanki ölüme yaklaşmışım gibi hissediyordum.



''Gördü ama görmemeyi seçti demek .'' Merak ediyordum, ne zaman varkına vardı?


''Ne zaman açıldı bu konu. ''Dediğim sırada ''On sekiz bile değildik belki daha küçüktük.''Dedi Meriç.

Gözlerimi yumdum daha sonrasında akmaya meraklı olan gözyaşlarım düştüler. Farkındaydı, benimle konuşmamıştı ama biliyordu. Onu ölümüme kadar seveceğimi biliyordu. İstemiyordu.Beni istemediğini fark etmek canımı yaktı.


''Ne yapacaksın şimdi? ''Meriç'in sesi irkilmeme neden oldu. Akan gözyaşlarımı sildim . ''Elbise alacağım.''Yüzüme sudan çıkmış balık gibi bakıyordu.''Ne! Masal'ın doğum gününde giyeceğim .''

''Zor ya seni anlamak ,diğer tüm kadınları anlamaktan daha zor.''Gülerek söylediği her şey sinirimi bozuyordu.

''Kes sesini!''  

Ardından ikimizde ayakkabılarımızı giyindik, bu sırada Meriç kafamı suya sokmaya çalışsa da kafasına attığım ayakkabı sonrasında yerinde durmayı başarabilmişti. Elbise alacağımız mağazanın yolunu tuttuk. Radyoda çalan şarkı ile birbirimize bakıp gülümsedik.İkimizin sürekli söylediği şarkıydı, Meriç radyoya uzanıp sesi açtı.Bir yola ,bir de bana bakıyordu.

''Bugün çok yorulmuşsan. ''Dedim.

''Her yerde arayıp ,Yine de bulamamışsan.''Dedi.

''O seni unutmuş.'' Dedim.

''Sen unutamamışsan.''Dedi.

''Kalbinin kuşu uçmuş.''Dedim.

''Sen tutamamışsan.''Dedi.

''Haydi gel,Haydi gel içelim,

Derdini al da gel,Haydi gel içelim

Bu evrende bir tozsun,Tarih seni unutsun
Haydi gel içelim.

Topla da gel,Haydi gel içelim
Hepsini al da gel,Haydi gel içelim
Mazi kalbinde yaraysa,Unut artık ne varsa
Haydi gel içelim.'' Birlikte bağırarak söyledik şarkı bitene kadar.

Mağazaya gelmiştik ,araba durunca neşeli bir şekilde indim.''Sona kalan evde kalmıştır." Diyerek mağazaya doğru koştum. Meriç'te arabayı park edip koşmaya başladı .Hem boyu uzun olduğundan hemde topuklu ayakkabı giydiğimden hızlı koşamıyordum.Fakat adliye salonlarında emin adımlar ile yürümek ve topuklu sesini duymaya bayılıyordum. Ben geliyorum diyordu sanki. Tökezler gibi olunca Meriç kahkaha atarak beni geçti. Az önce arkamda olan o değilmiş gibi son anda ikimiz de içeri attık kendimizi. Mağaza çalışanı ve bir kaç müşteri bize bakınca bir şey olmamış gibi yürümeye başladık mağazada.

Ne almam gerektiğini bilmiyordum ve Meriç de hiç yardımcı olmuyordu.''Yardım etmelisin ve kendine kıyafet bakmalısın .'' Sanki ona dememişim gibi tavandan sarkıtılan avizeye bakmaya devam ediyordu. ''Ben almayacağım kendi kendine takıl .''Dedi ona dik dik baktığımı fark edince.''Saçmalıyorsun, bu kılıkta mı geleceksin kız kardeşinin doğum günü partisine ?''Başını evet anlamında salladı.


''Ayrıca senin kıyafetin de gayet şık sarı yakışmış ayrıca gerek var mıydı?'' 

Kafamı dağıtmam gerekiyordu ve aslında neden buraya geldiğimizi de bilmiyordum.


''Evet gayet gerekli ,sana hemen bir şeyler bakmalıyım.''


''Senin seçtiğin parçaları giymem için ,seninde benim seçtiklerimi giymek zorunda kalırsın .'' Dedi.

''Giyerim sorun değil.''Benim için sorun olmazdı ,güzel bir mağazaydı ve kötü bir parça getireceğini sanmıyorum.


Elim siyah bir takım elbisesine  gitti.   Abartmış olabilirim evet ama bunun Meriç'e çok yakışacağını biliyorum.Meriç takımı elimden aldı baktı ve eliyle bir dakika yapıp uzaklaştı. Elimde Meriç'e seçtiğim takım ile ile yaklaşık iki dakika bekledim .Meriç koşar adımlar ile nefes nefese yanıma geldi.Elime tutuşturduğu beyaz elbise ile beni kabine soktu.Elimdeki ona seçtiğim takımı alıp,''Haydi çabuk giyin .''Diyerek kabin kapısını kapattı. Elimde beyaz elbise ile kaldım. Kıyafetlerimi çıkarıp Meriç'in seçtiği beyaz elbiseyi giydim.

Bedeni tam olmuştu ve sanki bana özel dikilmiş gibiydi.Bel kısmından sarıyor ve sağ ayak yırtmacıyla kendini gösteriyordu. Uzun bir elbiseydi ve sanırım bu parçaya bayılmıştım. Aynadan kendimle göz göze gelince makyajım ile harika görünüyordum. Çantamdan çıkardığım kırmızı ruju dudaklarıma sürdüm. Şimdi tamamdım işte, kabinden çıktım. Meriç beni bekliyordu ,itiraf etmeliyim ki çok yakışıklı görünüyordu. Bana göz kırptı,''Fotoğraf çekinmeliyiz çünkü harika görünüyoruz.''Dedi.



Beni kolunun altına aldı ve yukardan çekmeye çalıştı,daha sonra elini boynuma attı ve benden uzun olduğu için düzgün bir şekilde çekemedi.


''Ya bu nasıl bir poz?''Ondan kurtulmaya çalıştıkça beni daha sıkı tutuyordu.''Kızım bir dur sadece sevgili gibi çıkmamız lazım.''Dediğinde bir işler karıştırdığını anladım. ''Hangi insan sevgilisini kurbanlık koyun  gibi tutar?'' Son anda ondan kurtulup ellerimi belime koyarak karşısına geçtim.''Dökül çabuk.''Oflayarak bana baktı , kaçışının olmadığını iyi biliyordu.''Gülmeyeceğine söz ver .''


Ona sadece baktım , gözlerini kaçırdı.''Yaklaşık üç aydır biriyle konuşuyordum ama kız beni takmıyor . Tam her şey güzel gidiyor kız ortadan kayboluyor.Çok gizemli ,bir o kadar da ortada. Acayip bir şekilde çekiliyorum sanırım , kız beni neyi olarak görüyor bilmiyorum. Çevremde sevgili gibi yakın fotoğraf çekileceğim sen varsın ve çok güzelsin .Sanırım seni kıskanmalı ve bana trip atmalı ki bir şeyleri net anlamalıyım .''


''Kız seni takmıyor mu?'' Diyip kahkahayı patlattım . Nereden bulduğunu bilmediğim topuklu ayakkabıyı bana fırlatırken mağaza içinde koşmaya başladık . Durmadan bir yerlere çarpıyordum ,çarptıkça daha da gülüyordum. İkimizde nefes nefese kalınca pes ettik.''Gel buraya .Söz vermiştin gülmeyeceğine.''

''Söz falan vermedim ki.'' Masum masum ona bakıyordum ama insafsız hiç yumuşamıyordu.Yavaş adımlarla ve korkarak yanına doğru gittim.''Kimseye bahsetmek yok.''Elimle ağzıma fermuar çektim ve ''Söz . '' Dedim .Bu ona yetti,zaten biliyordu kimseye söylemeyeceğimi o yüzden içi rahattı.

''Şimdi sevgili kuzenciğim soluma geç ve belimden tut. Diğer elini cebine koy ve ileride cansız mankene bak.''Dediğimi yaptı, ona yaslandım ve bende yırtmaçlı bacağımı öne uzatıp aynadan ikimizi çektim. Sosyal medyayı kullanmayı seviyordum ve sosyal medyamda daha önceden Meriç ile çekilmiş bir çok pozum vardı.''Birincisi sen paylaşma daha asil olursun ikincisi de biz niye damatla gelin gibiyiz ?'' Sahiden de öyle görünüyorduk.

''Gerçekten öyle duruyoruz ,yaz altına kimin kocası bu.''Gülerek koluna vurdum.

''Saçmalama öyle şeyler yazmayacağım.'' Meraklı bir şekilde bekliyordu.

''Ne yazacaksın o zaman.'' Ona bıkkın bir şekilde baktım.''Boşuna bakmayın tapusu bende yazdım.'' Telefonumu indirince katıla katıla gülmeye başladı. Tabi ki de öyle yazmamıştım beyaz bir kalp koyarak hikayeme eklemiştim. Meriç de aynısı yaptı ve aldıklarımızın parasını ödemek için kasaya gittik . Eşyalarımızı alıp Meriç arabaya gidince haliyle ödeme bana kaldı.Ödemeyi yapıp arabaya doğru gittim ,Meriç aracı çalıştırıp yola devam etti.''Ben niye kefen gibi olan elbiseye para ödüyorum.Ayrıca gelinlik değil, kefene daha çok benziyor.''Dedim sitem ederek,Meriç bana bakıp gülümsedi.

''Umarım benim kefenimde yırtmaç yoktur,çıplak kalırım yoksa." Gülerek söyledikleri sinirimi bozdu. Telefonum çalınca arayanın babam olduğunu gördüm. Her ne kadar babam hayatta olsa da çağrısı kolay kolay düşmezdi ekranıma. Telefona bakıp açmadığımı fark ettim. Hemen açıp kulağıma götürdüm.

''Alo baba geç açtım özür dilerim Meriç ile kıyafet almış-''

''Tamam Ahu nasılsın ?'' Dedi sözümü keserek . Şok olmuştum ve arayanın gerçekten babam olduğuna bakınca bir kez daha şok oldum.

''Ahu orda mısın?" Diyen sesini duydum . 

''Evet burdayım baba, bir şey mi oldu.''

Lütfen bir şey olmasın babam benim için bir kez arasın, ya da yanlışlıkla aradım demesin .

''Yok merak ettim , görüşürüz.'' Telefon kapanınca içime bir sevinç doldu. Babalar da kızlarını merak edebiliyormuş, benim babam da merak edebiliyormuş. Annemi arayınca ikinci çalışta açtı hemen , ''Ahu, canım kızım nasılsın?'' Sesinde özlem vardı.

 ''İyiyim anne, geç gelirim beni bekleme uyu sen diye aradım.''Kaç yaşına gelirsem geleyim annemi özlüyordum hemen.

''Tamam kızım ,seni seviyorum.''    



''Anne ölecek miyim herkes iyi hissettiriyor.''

''Allah korusun o nasıl laf .''Bir süre daha konuştuktan sonra telefonu kapattım.Çantama koyup,çantamı da arka koltuğa attım.''Böyle mi gideceğiz partiye.''


''Ne var bunda .''

''Meriç çok abartı giyindik.'' Ona ciddi ciddi bakıyordum. Açıkcası işime de gelirdi eve gidip bir kez daha kıyafet seçme derdine düşmek istemezdim ama biz epeyce abartılı giyinmiştik.Üstelik partiye ikimiz de geç kalırdık.Bir kaç dakika sonra şık ve ışıkların yoğun olduğu bir mekana geldik. Masal bir kafede olacağını söylemişti ama sanırım bu ona da süprizdi. Meriç ile arabadan inince ablamı kapıda gördüm . Bizi görünce asık olan suratına gülümseme kondu.Bize doğru hızlı adımlarla geldi.Ablam ,kısa ve askıları ince olan dar mor bir elbise giymişti.''Ahu kaç kez aradım dün de eve gelmedin ,özür dilerim ben seni kırmak istemedim.'' Bana sarıldı. 

''Özür dilemene gerek yok , geçti.''Gözlerimin içine baktı .

Hayır abla geçmedi ,hala sızlıyor yeri.

''İşte görmek istediğim tablo Şanlı kardeşler.'' Dedi Meriç.

''Çok güzel olmuşsun , çok yakışmış çiçeğim.''Ablama gülümedim .

 Üçümüzde mekana doğru geçtik . İçlerinden Masal'ın arkadaşı olduğunu tahmin ettiğim biri,''Nikahtan mı geldiniz hayırlı olsun .'' Yanlarında bulunan bir kaç kişi daha iyi dilekte bulununca abartılı geldiğimizi bir kez daha anlamış oldum.

''Kefene de hayırlı olsun demezsiniz be .''Fakat tepkileri gülmek oldu,evlendiğim için bunları söylediğimi sanıyorlardı.İleriye doğru yürüyünce Çınar'ı gördüm. Yanında oturan sarışın kadını ve ablamın nişanlısı Fatih'i. Ablam bana doğru eğilerek''Anlatmam gerekenler var şu sarışın kız hakkında.'' Ne diyeceğini biliyordum artık ,anlatmasına gerek dahi yoktu. Takmamaya çalıştım ama boğazıma bir yumru şimdiden oturmuştu.  Ablam ,Fatih'in yanını boş bırakarak baş köşeye geçti.  Aralarındaki sıkıntı her neyse sanki daha da büyümüştü. Sarışın kadın Fatih ile Çınar'ın arasında oturuyordu. Ben de Çınar'ın karşısına geçip oturdum . Meriç ablamın hemen yanına giderek konuşmaya başladı.

Çınar pür dikkat bana bakıyordu ve ben böyle olunca elimi dâhi nereye koyacağımı bilemiyordum.

''Beyaz çok yakışmış.'' Dedi. Yutkundum. Başımı salladım sadece ,kırgınlık ağır bastığı için dudaklarımdan kelimler çıkmadı. Müzik sesi yükseliyordu,Masal ve nişanlısı Fırat pistte dans ediyordu. Onlara eşlik eden bir kaç kişi daha vardı,parti sandığımdan daha kalabalıktı.

''Telefona neden bakmadın?" Bunu masadan bana doğru eğilerek sormuştu. Müzik sesinden ,kendi sesini duymadığımı sanıyordu ama Çınar sussa dahi ben onun sustuklarını da duyardım.

''Önemli işlerim vardı.''

''Meriç'le fotoğraf çekilmek gibi mi.'' Gözlerinin içine baktım,sinirlenmiş miydi? İyi de neden sinirlensin ki?

''Seni ilgilendiren bir sebebin olduğunu sanmıyorum.'' Sinirle önümdeki az önce garsonun getirdiği meyve kokteylimden bir yudum aldım. İçinde sanırım farklı bir tat vardı ve hoşuma gitmemişti. Çınar elimdeki kokteyli aldı ve önündeki hiç içmediği kokteyli önüme koydu.

''O kavunlu seversin.'' Elimden aldığı kokteyli ,dudaklarımdaki kırmızı rujun iz çıkardığı yerden bir dikişte içti. ''Bu ise içinde çubuk tarçın olduğu için sevmedin ,sen tarçın sevmezsin.'' İçimde bir şeyler hareket etti , ama sustum. Önüme koyduğu meyve kokteylini içmeye başladım. Gerçekten de sevmiştim,tadı hoşuma gitmişti. Kafamı çevirdiğimde ablam ,Fatih ,Meriç ve sarışın kadının koyu bir sohbette olduğunu gördüm.

''Davayı almışsın tebrik ederim.'' Dediğinde sürekli konuşmak istiyor gibiydi.Eğer kalbim param parça olmamış gibi hissetseydim ,bu çaba karşısında oturup ağlardım . Ama ağlamadım , bir şeyler yapmadım.Kabalık olmasın diye kuru bir ''Sağol '' Dedim.

Etrafa bakındığımda Yavuz'un karşı masada kızlarla sohbet ettiğin gördüm.Çınar'a davayı aldığımızı o söylemiş olmalıydı.


 Önümde bir el belirdi,ellerin sahibini tanıyordum .Çınar'dı.Şaşırmadım desem yalan olurdu çünkü beklemiyordum.Heyecanlı bir şekilde ama yüzümde mimik oynamadan elini tuttum .Elini belime koydu ve dans edenlerin içine karıştık.Gözlerimi yumup kokusunu içime çektim , yasaktı değil mi koku bana ?


Kahverengi gözleri ,saçları,gülüşü ve elleri hepsi yasaktı değil mi bana ?

YASAKTI...

''O ,deli değil.Sadece onu seviyor,hepsi bu. Onu her yerde görüyor. Sabrediyor ,onu bekliyor ...'' Diyordu şarkı da.

Dans ediyorduk ama bu son dansımızdı biliyordum.

Gözlerimi açtığımda bana bakan kahverengi gözlerinde takılı kaldım.

Belki de kahvesine gömdü beni.Bilmiyorum.

''Hiç mi sevmek istemedin beni.'' Dediğimde elleri kaskatı kesildi. Bu konuşmayı asla beklemediği belliydi.

Durdu.

Dans ediyorduk ama durunca bende durdum.Elleri hala belimdeydi ama dans etmiyorduk.

Ellerim hâla omzundaydı ama devam etmiyorduk.

''Sevme de bu saatten sonra.''Dedim. Gözlerini yumdu ,sonra açtı.

''On altı yıldır bir sen diyor kalbim.Bir seni istiyor .'' Gözümden bir damla yaş aktı. Bunu gördü, yutkundu. Devam ettim belki de böyle olması gerekiyordu.

''On altı yıldır sevgimi büyüttüm,peşinde sen diye koştum . Hiç mi karşılığı olmazdı?''

Şimdi onun da gözleri dolmuştu.

''Ben senden bugün vazgeçtim Çınar .'' 

Ona son sözlerimdi bunlar,onu dans pistinde bırakıp çıkışa doğru yürüdüm . Kalbim dört nala koşmuş kadar hızlı çarpıyordu.

Kapıdan çıkınca nefes almaya çalıştım zor olmamalıydı. Ellerim ile yüzümü kapattım.Belki de ilk defa böyle hıçkıra hıçkıra ağladım. İlk defa gizlemeden ağladım.Hiç başlamayan bir hikaye bitince nasıl canım bu kadar yana bilirdi.

Bu kalp acısıydı,yürek yangınıydı.



Continue Reading

You'll Also Like

1.1M 35.9K 20
"Bana cehennemi yaşatmana rağmen, sen benim cennetimsin Meira." Fantastik değildir, karanlık aşk türündedir. DİKKAT! Bu kitapta cinayet, psikolojik...
1.1M 15.9K 39
Aşık olduğu adamın evleneceğini öğrenen Mavi, çareyi en yakın kız arkadaşında bulur. Düğüne kısa bir süre kala acilen bir plan yapmaları gerekmektedi...
7.1M 414K 84
Sevdiği çocuk yerine yanlışlıkla okulun serserisine yazan Ece, başına çok büyük bir bela aldığını fark ettiği an onu engeller. Fakat her şey için ço...
137K 4.9K 32
@Magazindetoksu yeni bir gönderi paylaştı. Şok! Şok! Şok! Genç basketbolcu Çağan Akın Arsal 8 ay önce yumruk yumruğa kavga ettiği takım arkadaşının e...