"Sen kendini sevmezsen,bir başkası seni nasıl sevebilir?"
Sınır
35 vote, 50 yorum
Cümle aralarına da yorum koyarsanız sevinirim.Yapanlara şimdiden teşekkürler.
İyi okumalarr💗
.....
Sabah alarmın sesi ile uyandım. Naz etmeden yatağımdan ayrılıp kısa bir duşa girdim.
Bugün miraç ile güzel bir Mardin turu yapıcaktık. Dün akşam bana yatmadan önce sormuştu. Bende terettüt etmeden hemen kabul etmiştim.
Dolabıma bakıp yaz havasına uygun bir elbise aldım.Üstümü giyindikten sonra saçımıda yapıp parfüm sıktım.
Rimel ve parlatıcı da sürdükten sonra hazırdım. Elime de elbiseme uyan bir çanta alıp kahvaltı masasına indim.
(Bu elbiseyi çok beğendim bu olsun.)
Herkes masadaydı bende yerime oturup herkese 'günaydın' diyip gülümsedim.
"Bir yere mi gidiyorsun? Arel" dedi merakla deniz abim.
"Evet abi miraç ile buluşucaz."dedim tebessümle, masadaki herkes bu heycanı mı anlamıştı.
"Allah! Duydunuz mu bana abi dedi"dedi deniz, birden oturduğu sandalyeden büyük bir gürültü ile kalkarak.
Bu kadar abartmaya ne gerek vardı ki yani? Ben tanımadığım insanlara da abi diyordum.
Onlar niye bu kadar abartmıyorlardı.
"Gel kız buraya öpücem seni"dedi deniz yanıma gelerek.
Oturduğum sandalyeden beni kaldırıp sıkıca sarıldı. Kemiklerim kırılacak sandım bir an.
Nefes alamıyordum bile, mos mor olduğuma yemin edebilirim.
"Deniz bırak! öldürdün çocuğumu!"dedi kumsal hanım endişeli bir şekilde.
Birden deniz abi den ayrılmamla bizi kimin ayırdığına baktım. İmdadıma baran abim yetişmişti.
"Az kalsın ölücektim ya!"dedim sanki komik bir şey söylüyormuşum gibi gülerek.
"Tamam cıvıtmayın oturun yerlerinize"dedi babam her zamanki sert sesiyle.
Herkes yeniden yerlerine oturdu.
"Kızım miraç oğlum müsaitse akşam yemeğine bize katılsın"kumsal hanımın konuşmasıyla kafamı yemeğimden kaldırdım.
"Olur müsaitse söylerim"dedim tebessümle.
"Ne miraç'ı anne"dedi lafa atlayan deniz abim.
"Az önce Arel miraçla gezicez dedi duymadınız mı?"dedi velet adil.
"Evet dedi"bu seste yanımda oturan canım ikizim eren'den gelmişti.
"Canım kardeşim öyle bir şey yok değil mi?"dedi diğer yanımda oturan baran abim.
"Güzel şaka ama bir daha olmasın"dedi bu seferde deniz abim.
Benim alaz diye bir tane abim daha vardı aslında ama? Bu aralar çok sessizdi hadi bakalım hayırlısı.
"Ya! Arel şunlara şaka olmadığını söylermisin artık"dedi eren.
"Şaka değil hatta geç kalmış bile olabilirim.Yani ben kaçar"dedim oturduğum sandalyeden kalkarak.
"Bizde geliyoruz"hepsi birden ayağa kalmış ilerliyorlardı bile.
Arkalarından ağzım açık baktım. Hani tek ben gidicektim. Hemen koşarak onlara yetişip önlerine geçtim.
"Hey siz nereye? Ben tek gidicem"dedim yüksek çıkan sesimle.
"Seni o çocukla tek bırakmayız Arel"dedi baran abim.
Hani nerde benim modern abim? O gitti yerine maço erkeği mi geldi?
"Hayır efendim siz gelmiyorsunuz"dedim kararlı çıkan sesimle.
"Ne demek siz gelmiyorsunuz tabiki de geliyoruz biz senin abimiz"dedi tekrardan ısrar eden baran abim.
****
"Ya miraç çok güzel olmadım mı?"dedim miraç'a tatlı bir şekilde bakarak.
Başıma Mardin yöresine özgü eşarp bağlatmıştım. Gerçekten de çok güzel olmuştu.
(Temsili fotoğraf bu olsun aşklar💗)
"Katil balinaya benziyorsun."dedi gerizekalı ikizim.
Evet, onlarda gelmişti. Ne kadar gelmemeleri için uğraşsamda bir türlü başaramamıştım.
Neymiş tek gidemezmişim orda beni kim koruyacakmışta daha türlü türlü bahaneler.
"Çok güzel olmuşsun"dedi miraç sesindeki hayranlıkla.
"Teşekkür ederim"dedim nazlı bir şekilde.
(Aşkımı sorgulamayın okuyucularım aşk bilgim bu kadar.)
"Üf! kesin artık şu salak bakışmanızı"dedi aramızdaki bakışmaya son verdirmek zorunda kalan adil.
"Ben acıktım."dedi konunun saçmalığıyla konuşan deniz abim.
Buda mı obur olmuştu sanki?
"Hadi gidelim."dedi baran abim.
Beni kolunun altına alıp beraber yürütmeye başladı. Ya randevumu mahvetmişlerdi.
Rastgele bir restoranta girip oturduk. Bir süre sonra garson gelip siparişlerimizi almıştı.
Yemeklerimizi yedikten sonra kalktık. Bir süre daha gezdikten sonra eve gitmeye başladık.
(Daha uzatıcaktım fakat Mardin'de gezilecek yerleri bilmiyorum.)
(Linçlemezseniz sevinirim💗)
Benim ısrarlarım üzerine miraç'ta akşam yemeğine bize gelicekti. Çok güzel olmam gerekti.
Eve geldiğimizde kendimi direk yatağıma atıp kendimi kısa süreli bir uykuya bıraktım.
"Arel hadi kalk kuzum"dedi naif bir ses.
"Biraz daha"dedim arkamı dönerek.
"Arel hadi kalk miraç gelicek."dedi yine o ses.
"Tamam kalktım."diyip doğruldum.Bir kaç saniye etrafa uykulu gözlerle baktıktan sonra ayılmıştım.
"Hadi kalk bakalım üstünü değiştir, güzel giyin aşşağıya in miraç seni güzel görsün"dedi annem.
Anne demekte bir tuhafmış ha.
"Tamam"diyip yataktan kalktım. Giyinme odasına gidip birşeyler seçtim.
Bugünde bir değişiklik yapıp Pembe giymek istediğim için pembe bir pantalon, pembe çiçek desenli crop seçmiştim.
Onlarıda giydikten sonra saçlarımı iki yandan balıksırtı örüp, parfümümü sıktım.
Makyaj masama doğru ilerleyip rimel sürdüm. Ardından da parlatıcımı.
(Ben bunu beğendim bu olsun)
(Arel'in giydikleri)
Bu aralar çok mu süslü olmuştum sanki?
'aşıksın aşık ondan'
'aşkla ne alakası var Fadime'
'sen aşıksınn'
Çalan kapı ile irkilip kapıdaki kişiye 'gir' dedim. Kapı açıldığında adil odaya girdi.
"Vay bu hazırlanmayı neye borçluyuz"dedi adil üzerimi süzerek.
"Her zaman ki halim adil"dedim göz devirerek.
"Sen miraç abiyi mi seviyorsun yoksa"dedi adil gülerek.
"Ne alakası var yok öyle bir şey"dedim hemen inkar ederek.
"Sen aşıksın lalalall aşkısınn!"adilin bağırarak söylediği şeyle gözlerim yuvalarından çıkacak gibi açıldı.
Yatağımın üzerindeki yastığı alıp adil'e fırlattım. Tabii yastık adil'e değil kapıya gelmişti.
Bende daha fazla dayanamayıp arkasından indim. Salona indiğimde daha miraç'ın gelmediğini gördüm.
Bir kaç dakika sonra miraç'ta gelmiş hep beraber sofraya inmiştik. Şimdi ise hepimiz çorbalarımızı yiyorduk.
Üçüncü kaşığımı alıcaktım ki birden nefes alamaz oldum. Derin nefes almaya çalışmam nafile bir türlü nefes alamıyordum.
"Kızım iyimisin yüzün kızarmış"dedi annem endişeli bir şekilde.
Konuşamıcağımı anladığımda kafamı olumsuz anlamda iki yöne salladım. Hiç iyi değildim.
Masadakilerin hepsi endişe ile ayağa kalkıp yanıma geldiler.
"Birden noldu bu kıza nesi var"dedi babam.
"Hastaneye gidelim daha kötü oluyor"dedi algılayamadığım bir ses.
Gözümün önü kararmaya başladı. Ardından ise o karanlık beni içine çekmişti.
Tek hatırladığım şey sandalyeden sert bir şekilde düşmem ve annemin çığlığı.
Sanırım artık benimde sonum gelmişti.bYada ben öyle sanıyordum. Bilmiyorum.
Ama daha aileme doymamışken gitmekte istemiyordum. Yada istiyormuydum?
Hepsinin cevabı kocaman yazılarla BİLMİYORUM'du. Verebileceğim tek cevap sanırım buydu.
Helloo
Nasılsınız bakalım
Bölüm nasıldı
Cümle satırlarına da yorum yaparsanız sevinirim.
Arel neden bayıldı sizce?
Arel ve miraç sizce olucak mı?
Bir arkadaşım kaos istemişti. onumu kırıcam dedim ve kaoslu bir bölüm yazdım.
Sınırıda koyalım şöyle
35 vote 50 yorum.
Sınır ne kadar erken dolarsa o kadar erken bölüm gelir.
Ben kaçarr.
Bayy.