Holy Spirit

By Greyanswer

445K 45.3K 17.4K

Okulun en güçlü alfası Kim Taehyung'un kurdu okula gelen yüzyılın deltasıyla birlikte tuhaf davranmaya başlam... More

1-Delta Jeon
2-Kurban omega
3-kader planları bozar
4-Kur yaptığının farkında bile değildi
5-Hoşuma Gitti
6-İptal olan planlar
7-Rota yeniden oluşturuluyor
8-Huzursuz kurt
10-Yeni arkadaşlıklar
11-Vita mı?
12-Kim bu lavuk?
13-Sinirlerine hakim olamayan alfa
14-Kontrolsüzlük
15-Bogum ve Doyeon
16-Dişime göre biri
17-Ne zaman söylemeyi planlıyordun?
18-Ya Hep Ya Hiç
19-Çok derin bakışları vardı Jeon Jungkook'un
20-Kremi sürmende yardımcı olabilirim, istersen...
21-Benim için...
22-Sussun kalp atışların, konuşmasınlar.
23-Sana yenildiğini söylemiştim
24-Yaş 20, sana güveniyorum Jungkook
25- Yeşil.
26-Yol Kaderimiz Oklar Seçimimiz
27-Gözlerde saklanan korku ve dehşet
28-Akrebin yelkovana olan muhtaçlığı
29-Saklanan Gerçekler Aslında Yanılgılar
30-Gözlerinin önüne getirdiği suret Vita'ya aitti
31-Yüzleşilen geçmişin intikamı ve getirdiği enkaz
32-Holy Spirit, Kairos.
33-Beni iki defa gafil avladın, sıra bende.
34-Bir bakmışsınız, ölüsünüz.
35- Arkadaşımın içindeki canavar
36-Çıkmaz sokaklarımın yıkılmaz duvarları
37-Ben tuzağın kurbanı sense hatalarının bedeli
38-Enkazımın yüzünde maske
39-Onu öldürmek istedim ama o beni öldürdü
40-Yıldız Tozları ve Dolan Boşluk
41-Hilenin getirileri: Tüm Performansın Çeyreği
42-Kalp atışlarının sesini dinlemek (pt.1)
43-Kalp atışlarının sesini dinlemek (pt.2)
44-Ruhların tamamen bağlanması ve özel sürpriz
45- Unutulan iddia ve kendi ayağına sıkmak
-Final-

9-Özel Bağ

11.5K 1.1K 131
By Greyanswer

İyi okumalar, oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ✨

*•*•*
9. Bölüm: Özel bağ

Başkan:
Jungkook
Evinde patlama olmuş
Haberi aldığım gibi adamlarımı gönderdim
Fakat evde kimsenin olmadığını söylediler
Mesajımı görünce bana dön
Seni korumaya almamız gerekiyor
21.13
İletildi

23.45
Görüldü

Jungkook:
Başkanım
Durumum iyi
Güvenli bir alandayım

Başkan:
Şükürler olsun Jungkook
Neredeydin şimdiye kadar

Jungkook:
Jimin'lerin yanındayım
Müsaite geçince sizin yanınıza uğrayacağım

Jungkook çevrimdışı

Başkan:
Kimseye güvenemeyiz şu an Jungkook
Seni korumaya alalım diyorum her defasında reddediyorsun
Bu gidişle öldürüleceksin oğlum
Senin için endişeleniyorum artık
İletildi.

Başkan:
Yine her zamanki gibi dinleme beni tabii
Ne olacak senin bu halin be oğlum
İletildi.

*•*•*

Jimin'in uğramamaktan toz kapmış evi, üç baygın beden ve ne yapacağını bilmeyen bir adet Jungkook...

Karakolda Taehyung, söylediği şeylerden sonra bayılınca fark etmişti çevresindeki herkesin bayıldığını. Buna kendi arkadaşları da dahildi. Gerekli bilgilendirmeyi başka bir polis merkezini arayarak yapmış ve oraya gelmelerini sağlayarak bayılan kişileri hastaneye kaldırtmıştı. Daha sonrasında da kamera kayıtları incelenmiş ve deltanın suçsuz olduğu ortaya çıkmıştı. Taehyung'un oyun yaptığı bariz belliydi kayıtlarda. Tüm protokolleri hallettikten sonra arkadaşlarını da alarak ayrılmıştı karakoldan. Ve tabii Taehyung'u da unutmamıştı.

Daha sonra Taehyung'un karakola gidip ifade vermesi gerekiyordu, devlet memurunu boş yere oyalamakla suçlanmaması için deltanın araya girmesi gerekmişti fakat yine de bir ifade vermesi gerekiyordu. Onun için her şeyi kolaylaştırmaya çalışmıştı delta. Sonuçta Taehyung onun için böyle bir şeye kalkışmıştı, sorumluluğu ona yüklemek istememişti.

Kurdum zorladı!

Jungkook'un beyninin her kıvrımında itinayla sıralanan kelimeler yankı bulup duruyordu. Taehyung'un kurdu bir şeyleri sezdiğine göre Jeon'a gönülden bağlı olmalıydı. Bu sürekli karşılaşılan bir durum değildi elbette. Yüksek ihtimalle Taehyung'un kurdu kendi kurduyla dünyaya inmeden önce karşılaşmış olmalıydı. Bunu daha öncesinde Jimin ve Namjoon'la da yaşamıştı Jungkook. Onlar da Jeon'un tehlikeye girdiğini hissettiğinde kurtları huzursuzlanıyordu.

Bakışları her şeyden habersiz masumca uyuyan bedeni buldu.

Kimdi bu Kim Taehyung? Dün karakolda gözlerinin içine bakarken acaba diye düşünmüştü. Acaba aradığım kişi sen olabilir misin?

Ama imkanı yok gibiydi bu ihtimalin. Çünkü Taehyung'un kurdunda alfayı hissedebiliyordu. Alfa onun ruh eşi değildi. Bu da Taehyung'un o olmadığını kanıtlıyordu.

Vita'nın kendini gizliyor olma ihtimali de vardı elbette ama Delta'ya bu kadar yakınlaşan bir vita'nın hiç sinyal vermemesi imkansızdı Jeon'a göre. Vitalar deltalar çevresindeyken onlara karşı savunmasız kalırlardı. Taehyung baygınken kontrol etmişti Jungkook. Vita'yı hissetmemişti yalnızca bir alfa hissediyordu.

Derin bir nefes alıp oturduğu yerden kalktı delta. Çok düşünmekten başı ağrımıştı. Arkadaşları uyanana kadar mutfakta zaman geçirip vakit öldürebilirdi. Hepsi uyandıktan sonra da konuşabilirlerdi böylece.

*•*•*

Hayatın sanrıları bir çığ gibi üzerime dökülmüş, beni tutsak ediyordu. Hala gözlerimin yandığını hissediyordum sanki bir miktar da midem bulanıyordu. Kabus gibi geliyordu her şey. Kaçmamakla hata ettiğimi düşünmeme sebep olacak kadar kemiklerim sızlıyordu. Hiçbir zaman üzerimde bu kadar baskın feromon hissetmemiştim. Kurdumun sustuğunu ve köşesine çekildiğini fark ettim.

Kalbi kırılmış gibiydi sanki. Yine her zamanki gibi neye üzüldüğünü anlayamadım.

Göz kapaklarım yavaşça araladığında bir evde koltukta uzandığımı fark ettim. Minimal bir evdi. Çok uğranmadığı tozlu olmasından belliydi. Kimin örttüğünü bilmediğim battaniye, yerimden doğrulmamla birlikte aşağı doğru süzülmüştü.

Pekala, önemli iki sorum vardı: Neredeydim ve burada ne işim vardı?

Yanan boğazımla birlikte koltuktan doğrulmuş ve tek ses gelen noktaya doğru minik minik adımlamaya başlamıştım. Korkmuyordum çünkü benim karşı koltuğumda uyuyan deltanın arkadaşları gelen sesin kime ait olduğunu belli ediyordu zaten.

Yani yüksek ihtimalle deltaya ait olmalıydı. Tam kapının oraya gelmiştim ki dünkü yaptığım rezillikler gözümün önünden geçmeye başladı ve ben ağzım utançla açılırken U dönüşü almış ve sessiz bir şekilde evi terk etmeye hazırlanmıştım. Ta ki arkamdan bir ses duyana kadar.

Ağır ve tok bir "Yerinde olsam olduğum yerde dururdum." diye odada yankı bulurken önce dişlerimi sıkmış sonra dudaklarımı birbirime bastırken omuzlarım da aynı anda düşmüştü. Sonuç olarak arkamı dönmüş ve bana tek kaşını kaldırarak bakan deltayla göz göze gelmiştim.

Şayet utançtan ölünebiliyor olsaydı şu an mezarımla bakışıyor olurduk.

Derin bir nefesi ortamıza bırakan delta eliyle mutfağı -yemek kokusu geldiği için mutfak olduğunu tahmin ediyordum- göstererek "Biraz konuşsak iyi olur." diye ağır ağır konuşmuştu. Onun da bir sebepten morali bozuk gibiydi.

Ona zorluk çıkarmadan dudaklarımı yalayarak yanından geçmiş ve tahmin ettiğim gibi mutfağa adımımı atmıştım. Harika bir koku geliyordu. Yüksek ihtimalle yemek yapmış ya da sipariş etmiş olmalıydı. Göz ucuyla baktığım ocağın üstünde pişen yemek, birinci teorimi doğrular nitelikteydi.

Açıktığımı tam o an hissetmiştim.

Adımlarım beni mutfak masasına doğru sürüklerken deltanın da arkamdan geldiğini adım seslerinden anlayabiliyordum. Nasıl bir ruh halinde olduğunu çıkaramamıştım. Aslında kurdumla alakalı sorunu- rüyalarım gibi detayları atlayarak- ona danışmalı mıydım bilmiyordum. Dün ona her şeyi kurdumun zoruyla yaptığımı itiraf etmiştim. Ki zaten başka bir açıklamam da yoktu. Beni zorlayan ve ona güvenmemi söyleyen kurduma uymuş, dediği her şeyi yapmıştım.

Ve sanırım kurdum, dünkü patlamadan sonra gözümdeki en dinlenilmesi gereken varlıktı. Nasıl hissettiğini veya anladığını bilmiyordum ama beni ciddi anlamda uyarmasa ve deltayı yanımda tutmam için zorlamasa belki de delta şu an karşımda oturuyor olmayacaktı.

Sezgilerime ve kurduma güvenerek en doğru kararı verdiğimi hissediyordum.

Karşıma oturan delta "Dün sana o kadar bağırdığım için üzgünüm." diye gergin bir sesle konuşmaya başlamış ve yine aynı ses tonuyla devam etmişti. "Tahmin ediyorsundur ki delta olduğum için birçok tehdit alıyorum. Dün sen sabrımı zorlayınca ve üstüne de evimin patlatıldığını öğrenince anın verdiği gerginlikten dolayı sana patladım. Umarım feromonlarım yüzünden çok kötü hissetmiyorsundur."

Yüzüme anlayışla bir gülümseme yerleştirip ellerimi masa üstünde birleştirerek "Sorun değil. Dün gerçekten kurdumu dinleyerek sabır sınırlarını çok zorladım. Sen de dünkü rezilliklerim için beni affet. Normalde hiç öyle biri değilimdir." demiştim.

Gözleri ellerime kayarken "Sana minnettarım. Muhtemelen kurdunun neden ve nasıl bu tür kötü olaylar olacağını hissettiğini merak ediyorsundur." demiş ve gözlerini tekrar benim gözlerime çıkarmıştı. "Açıkcası bu çok nadir olan olaylardan biridir. Bu tür şeyler için kurtların arasında bir tür özel bağ bulunması gerekir. Yani kurtlardan biri ya da ikisi gönülden bağlı olmalıdır diğerine. Buna geçmiş bağ diyoruz. Dünyaya gelmeden önce kurdun ve kurdum tanışmış olmalı. Bu yüzden de kurdun kurdumla bir tür bağ geliştirmiş sanırım. Aynı durum Jimin ve Namjoon'da da mevcut. İkisinin kurdu benim kurduma gönülden bağlı. Bir tür dostluk bağı gibi düşünebiliriz bunu."

Anlattığı şeyler beynimde dönüp dururken yüzümde anlamaya çalışır bir ifade mevcuttu. Bu kurdumun yaptığı tüm şeyleri açıklardı. Rüyalar ve kur yapma isteği hariç... ama bunları da ona açıklayamazdım. Sanırım bunun için halk kütüphanesine ve okul kütüphanesine başvurmam gerekecekti.

Kurdum kurduna geçmiş yaşamında platonik bir aşık değildir umarım...

Başımı anlamış bir şekilde aşağı yukarı sallarken "Bu kurdumun davranışlarını açıklıyor." demiştim. O da benimle aynı şekilde başını sallayarak "Sanırım, arkadaş olmamız kurtlar için daha iyi olacaktır. Bu bağa sahip olduğum kişileri çevremde bulundurmak bana ve o kişilere güven aşılıyor. Seni tanımak isterim Kim Taehyung." demiş ve gözlerimin açılmasını sağlamıştı.

Sesim heyecandan titrerken "Ben.." demiş ve susmuştum. O da gülmüş ve "Alfa olmana rağmen çok naif ve tatlı bir yanın var." Demişti. Bu daha fazla utanmama sebep olmuştu. Sonunda daha fazla üstüme gelmek istemediği için ayaklanmış ve benimle göz temasını keserek "Acıkmış olmalısın. Şu iki ayı kış uykusundan uyunana kadar açlıktan ölebiliriz. Bu yüzden harika yemekler yaptım. Kesinlikle denemelisin." demişti.

Kurt gibi aç olduğum için o görmese de başımla onaylamış ve tabaklara yemekleri koyup masaya yerleştirmesini izlemiştim. Ve birlikte onun elinden ilk yemeğimizi yemiş bulunmuştuk.

Aklıma gelen Yoongi ve diğer arkadaşlarımla ağzımdan bir 'hih' sesi çıkmasına engel olamamıştım. Bu Jungkook'un bakışlarının da bana dönmesine sebep olunca ona dönüp tedirgin bir sesle "Telefonum nerede biliyor musun? Arkadaşlarım benim için endişelenmiş olmalı. Onlara haber vermem gerek." demiştim.

Bakışları yumuşarken başını hafifçe sallamış ve "içerde deri ceketimin cebinde olmalı. Sen bayılınca polislerden ben teslim almıştım." demişti. Ona kısaca teşekkür etmiş ve koltukta uyuyan ikiliye aldırmadan deltanın deri ceketinin cebindeki telefonumu çekip almıştım. Ekranı açtığım gibi onlarca mesaj ve arama beni karşılaşmıştı.

Anında grup sohbetimize girerek mesajlara bakmadan parmaklarımı tuşlarda hızla gezdirip özür içerikli bir cümle yazmıştım.

KİM'İN ASKERLERİ

+99 mesaj

Yoongi:
Bu mesajları gördüğün an kendini ölmüş bil Kim Taehyung
NEREDESİN SEN

Hobi:
Hemen kötü düşünmeyelim uyuyakalmış olabilir

Jin:
Taehyung bu kadar uzun süre haber vermeden ortadan kaybolacak biri değil hobi

Yoongi:
Of...

Taehyung:
Şey

Taehyung yazıyor...

Üç kişi gördü

Yoongi yazıyor...
Jin yazıyor...
Hobi yazıyor...

Yoongi:
NERDESİN SEN TANRININ CEZASI

Jin:
TAEHYUNG BANA OLAN BORCUNU ÖDEMEDEN ÖLMEMİŞSİNDİR UMARIM

Hobi:
TAEHYUNG'UM ÖLMEDİN DEĞİL Mİ

Taehyung:
HYUNGLARIM😭😭
Endişelendirdiğim için özür dilerim
Bir saniye bekleyin geliyorum
Ayrıca Jin hyung bana olan aşkın gözlerimi yaşarttı ya

Taehyung çevrimdışı

Bakışlarımı telefondan kaldırıp içeriye giren deltaya yöneltmiş ve "Arkadaşlarım buraya gelse sorun olur mu? Beni çok merak etmişler." demiştim. Önce gözleriyle etrafı taramış ve sonra tekrar bana dönmüştü. "Gelebilirler fakat benim burada olduğumu kimseye söylemezseler daha iyi olur. Sen onlara güvendiğine göre ben de güvenebilirim."

Anında minnetle gülümsemiş ve teşekkür ederek tekrar telefon ekranıma dönmüştüm.

KİM'İN ASKERLERİ

Taehyung çevrimiçi

Taehyung:
📌Konum📌
Buraya gelseniz daha iyi olur
Size anlatmam gereken çok önemli şeyler oldu
NELER OLDUĞUNA İNANAMAYACAKSINIZ

-BÖLÜM SONU-

Bu sefer içime sindi gibi bölüm. Yavaş ilerliyoruz diye sıkılmayın lütfen. Her şeyi ince ince işlemek istiyorum🥹

Bir sonraki bölüme kadar kendinize dikkat edin💜 ve yeni yılda tüm güzellikler sizi bulsun

Continue Reading

You'll Also Like

394K 36.3K 33
taehyung sevgilisi jeongguk için yaptığı öpücüklü gömleği yanlışıkla ikizi jungkooka vermişti. 051223 140124
623K 60K 37
omega taehyung para için deltanın çocuğunu taşıyordu. 060124
11.9M 580K 87
18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber...
16.8K 1.9K 14
Park Jimin zarif bir alfaydı, savaş meydanlarında boy gösteremeyecek kadar narin bir kraldı. Zayıflıklarının farkında olmak onu zaman geçtikçe çok da...