× 𝙆𝙖𝙧𝙖𝙣𝙡ı𝙠 𝘼𝙨̧𝙠 ×/�...

By linoss3

259 254 219

Minho; Ailesinden tek bir üye bile kalmamıştı. Heryerde aranıyordu. Bıkmıştı hayatından. O geceyi soju ile ta... More

π𝟷
π2
π4

π3

62 65 43
By linoss3


Na-gilden emindi bunu yapmayacaktı. Başka kimseye de yaptıramazdı en azından denemişti. Bir şekilde atlatması lazımdı. Ne yapacaktı şimdi. Ona yardım edebilecek başka kimse yoktu.
Düşüne düşüne akşam olmuştu, işte fırsat. Minho telaşla evden çıktı.
Yolda giderken polisleri gördü. Eli ayağına dolandı. Derin bir nefes aldı ve yoluna devam etti.
Eve varmıştı. Ama geldiğinde ne adamın cansız bedenini bulabildi. Nede kan...
Şaşırmıştı. Onu kendisi öyle koymuştu. Nasıl olur? Canlanıp ayaklanacak hali yoktu ya.

Na-gil'in yaptığını düşündü. Pislik herif en azından yardım etmişti.
Ön kapıya doğru giderken polisler evin önünde toplanmışlardı. Sanki cidden minhoyu bekliyorlarmış gibi. Yoksa bu polislerin işi miydi. Ama öyle olamazdı, niye delilleri silsinler ki?!
Minho arka bahçeden çıkmaya karar verdi. Kilerin arkasındaki çitlerden atladı. Evinin yolunu tuttu.giderken çok tedirgindi.
Marketin yanından geçiyordu.

Dışarıda saçlarına vuran rüzgarın etkisi ile dalgalanan saçları. Karanlık olmasına rağmen her tarafı parlıyordu. Kalp ritmi atıyordu,ona her bakışında.
Yanına gitsemiydi.ondan cidden etkilenmiş duruyordu. Cidden.
O başlatmadan oğlan başlattı.

"Soju alıcaksınız deme efendim!? "

Minho-"n-ne?! "

"Geçen gün içinde ayrı teşekkür etmek istiyorum. "

Minho-"teşekkür edilecek ne yaptım ki?!"

"İçeri gelin efendim! "

Minho-"bugün alacağımı sanmıyorum"

Oğlan minhonun lafını duymadan içeri girdi. Sanki minhoyu cidden gelmesini istiyor gibiydi. Minho saygısızlık olmasın diye içeri girdi.
Oğlan minhonun geleceğinden eminmiş gibi ona birşeyler koymuştu.

"Buraya oturabilirsiniz efendim!"

Minho-"merak ettiğim bir şey var?! "

"Dinliyorum! "

Minho-"bana niye böyle davranıyorsun?!yanlış anlama yani... Bilmiyorum belki diğer müşterilere de böyle davranıyorsundur"

"Hayır,efendim.bu sadece size bir teşekkür! "

Minho-"o gün ben teşekkür edilecek ne yaptım ki?! "

"O gün patronum bana fazla mesai vermişti, yorgunluktan uyuya kalmıştım. Yemeğimide almayı unutmuşum. "

Minho-"yemeğini buradan alabilirsi..n?

Minho söylediği cümleden pişman olmuş gibi yavaşlamaya çalıştı. Kısa süre tatlı ve şaşkın bakışlarıyla oğlana baktı. Sessizliği bozan da oğlan oldu.
"Haklısınız efendim."

Oğlan kendi haline gülüyordu. Minho da onun gülüşüne katılıyordu.ilk defa etrafındaki kişilerin güldüğünü görmüştü. Minho bu kadar çok düşündüğü oğlanın adını bilmek istiyordu.daha önce öğrenmişti ama hatırlamıyordu. Cesaretini topladı ve sordu.

Minho-"acaba.... Adını öğrenebilir miyim?! "

"Adım? E-evet, tabi. Adım jisung, han jisung! "

Adı kadar güzel ve şirindi bu çocuk.

Han-"bende sizin adınızı sorabilir miyim efendim?! "

Minho-"adım min.. "

Minho terettüt etmişti. Niye söyleyemiyorsun? Minho yüz ifadeleri ile belli ediyordu düşüncelerin içinde olduğunu.acaba hakkında çıkan haberleri biliyormuydu.niye bu kadar düşüncesi vardı. Kendi adını niye söylemiyorsun saygısızlık olurrr!!... biraz sesiz kaldı.

Han-"tamam, sorun değil söylemek zorunda değilsiniz. "

Han bunu dedikten sonra içeri bir kaç müşteri girdi.

Han-"tamam o zaman, size afiyet olsun benim mesai başlar! "

Minho-"m-minho!! "

Han-"ne? "

Minho-"adım.. Minho"

Han-"memnun oldum, daha sık görüşelim... E yani y-yine bekleriz..markete! "

Han aceleyle kasanın başına geçti. Müşterilerden biri kasada Han ile konuşuyordu. Minho aldırış etmedi. Yediği şeylerin artıklarını kedilere vermek için kapının yolunu tuttuğunda, birşeyler fark etti. Bunları tanıyordu. Eski arkadaşları... Hapisten çıkmışlardı.

Jung-"Minho?! "

Kang-dae-"Uzun zaman oldu Minho, eğelendin mi bari?! "

Him-chan-"Galiba baban ölmüş?! Şansında kalmadı herhalde!! "

Minho-"Şansımın kalmadığını nerden biliyorsunuz? Ve niye burdasınız!!"

Kang-dae-"Bak ya sen şuna, belkide senin için gelmişizdir."

Minho-"niye,beni bu kadar çok istiyor musunuz?! "

Kang-dae-"Seni istiyorum çünkü bize çektirdiğin acıların aynısını sen çekeceksin! "

Minho-"bu emri sana kim verdi!! "

Kang-dae-"Ben! "

Minho-"çok komik... "

Han-"bir sorun mu var?!!"

Minho-"Han sen depoya geç ve kapıyı kilitle!"

Jung-"Arkadaşın ne diyorsa onu yap!! "

Han hızlıca kasadan uzaklaştı ve depoya gitti. Han içeri geçiyorken him-chan Han'ın kaburgasına tekme attı ve onu yere düşürdü,minhoya sinsi bir gülüş attı. oda depoya geçmişti. Onada zarar vericek miydi. Ağh hanı daha önce kurtarması gerekiyordu.
Minho reyonlarda duran paketlenmiş bıçaklardan aldı. Kutuyu yırttı ve bıçağı kang'ın üzerine doğru tuttu. Kang belinden silahını çıkardı ve minhoya ateş etmeye başladı. Minho kaçarken Kang'ın bacağına bir kesik atmıştı. Minho hızlıca kasanın oraya doğru gitti ve altına saklandı. Aklına bir fikir gelmişti. Karanlıkta daha iyi hareket edebiliyordu. Depoya gidip şartelleri kesmesi gerekti. Hanıda kurtarabilirdi.

Yavaşça görünmeden geçti. Deponun kapısını hızlı ve gürültü çıkarmadan açtı.
Karşısında gördüğüne şok olmuştu. Han yüzü kanlar içindeydi. Daha erken gelmesi lazımdı. Yerde kıvranıyordu.
Minho sinirlenmişti.
Aldığı bıçağı him-chan'ın üzerine doğru savurdu. Him-chan manevralarla kaçmaya çalışıyordu. Minho him-chan'ın üzerine bir sandalye attı ve onu yere ittirdi.defalarca tekmeledi.
Him-chan bayılmış taklidi yaptı, Minho ondan uzaklaşınca aniden kalktı ve minhoya tekme attı. Minho arkasını döndüğünde him-chan ona yumruklarını savuruyordu.

Minho onu kendinden uzaklaştırmayı becermişti ama him-chan Minho dan düşen bıçağı alarak hanı esir almıştı.

Minho-"ne yapıyorsun sen!! Bırak hemen onu. "

Him-chan-"bir adım daha atarsan öldürürüm. Biliyorsun her zaman öldürdüm... "

Minho-"ağh pislik herif! "

Minho etrafına bakmaya başladı şartelleri arıyordu. o kadarda çok uzakta değildi. Şartellere doğru uzandı.

Him-chan-"karanlık olursa hiçbirşey yapamazsın!hatta benim için fırsat bile olur.."

Minho-"sen öylesan... "

Minho şartelleri kapatmıştı şimdi hiçbirşeyin elektiriği yoktu.
Minhonun işi daha kolaylaşmıştı.

Him-chanın görüşü zorlaşmıştı. Ve etrafından birilerinin dolaştığını hissediyordu. Him-chan karnına aldığı bir yumrukla yere çöktü. Ve kapı açılma sesi duydu kesin kaçıyordu.

Minho hanı depodan çıkardı ona, gizlice gitmesi gerektiğini söyledi. Minho ise burda kalıp onların işini bitirecekti.

Han-"onların işini bitirsende, polisler birazdan buraya üşüşür! "

Minho-"benim için sorun olmaz, sen hızlıca git... "

Minho bunu der demez polis siren sesleri duyuldu.

Minho-"hemen Han git!! "

Minho hanın görünmeden gitmesi için kang-dae'nin dikkatini dağıtması gerekiyordu.

Minho-"ya Kang burdayım!! "

Kang-"ne o karanlıktan mı korkuyorsun!"

Minho-"sayılmaz.. "

Kang-"burdasın işte yakaladım seni! "

Minho gizlice aldığı deodorantı kang'ın gözüne sıktı. Ve hızlıca oradan uzaklaştı.

Kang-"ağh pislik herif!! "

Kangın yerine Jung peşinden gidiyordu Minho'nun. Minho reyondaki ürünleri jungu engellesin diye kullanıyordu.
Minho rafın arkasına geçmiş Jung onun önünden geçince onun işini bitirecekti.
Ve öylede oldu.
Jung minhonun önünden geçerken minho onu yakaladı ve boynundan tuttu. Onu boğmaya çalıştı. Jung elleriyle minhoya engel olmaya çalışsada beceremedi... Bir süre sonra yenik düştü ve başı minhonun kollarından aşağı düştü.onu yere doğru indirdi. Minho gerçekten öldü mü diye nabzını kontrol ederken. Birisi onun boynuna sarıldı. Bu him-chandı.

Minhoyu sessizce öldürmeye çalışıyordu arkadaşının intikamını alıyordu.
Minho onun kollarından kurtulmak için ayağına bastı, eliyle saçlarını tuttu ve him-chan o acıyla minhoyu bıraktı. Minho bunu fırsat bulup him-chanın boynuna bıçak sapladı.
Daha sonra polisin siren sesi geldi. Minho aceleyle dışarı çıktı. Ve karşısında han duruyordu.

Han onu bileğinden tuttu ve koşmaya başladılar. Biraz daha gittikten sonra han- dinlenmek için durdu. Durdukları yer minhoya tanıdık geliyordu. Burası o adamın yeriydi. Öldürdüğü adamın...

Han-"burası benim evim! "

Ne? Burası onun evi miydi ama... Hayır. Yoksa onun çocuğu muydu?!

Continue Reading

You'll Also Like

115K 14.4K 23
Kim Namjoon, kendisine verilen görevi yerine getirmek için sahte bir aile kurmaya karar verir fakat birbirlerinden deli gibi nefret eden Taehyung ve...
dahlia By julie

Fanfiction

204K 21.7K 30
sıradan bir aşk istemiyorum, lanet bir fırtına istiyorum. uykusuz geceler ve sabahın dördünde bitmek bilmeyen sohbetler istiyorum. tutku ve çılgınlık...
115K 7.9K 39
"Bir bilsen ne kadar zamandır şunun hayalini kurduğumu." Şakağıma doğru bir öpücük daha kondurdu. "Seni doyasıya öpüp koklamayı." Ardından yanağıma i...
15.9K 2.2K 51
arda, hoşlandığı çocuğa açılmak için abisinin arkadaşı ferdi'den yardım istiyor. [slowburn] [yarı texting]