benim gençliğim- yeonbin (ome...

By jvaljaen

19.4K 2.4K 993

"Tek başıma, küçük bir koltuğun üzerinde kıvrılmış senin uyumanı beklerken bir kere bile sana dokunmak için o... More

I.
II.
III.
IV.
V.
VI.
VII
VIII
IX
X
XII
XIII
XIV
XV
XVI
XVII
XVIII
XIX
XX
XXI
XXII
XXIII
XXIV
XXV
XXVI
XXVII

XI

728 93 62
By jvaljaen

İki haftalık maaşım, ilaç paramın neredeyse dörtte biri kadardı. Kızgınlık dönemim ilaçlar sayesinde her zamanki gibi kolayca geçip giderken tek yaptığım iki hafta boyunca parayı toplamaktı. Bir kısmını biriktirmiş ve bir kuruşunu bile kendime harcamamıştım. Hepsini ona verecektim.

Bu yüzden ona okul çıkışında beni beklemesi için küçük bir mesaj attım. Mesajımı son derste sınıf gürültü içindeyken benim duyabileceğim bir sesle okudu. Hemen arkasından da cevap yazdı.

"Temizlik odasında bekleyeceğim."

İtiraz etmek istedim ama kimsenin bizi görmemesinin daha iyi olacağını düşündüğüm için vazgeçtim.

Son ders biter bitmez herkes sınıftan koştura koştura çıkarken ben yavaş adımlarımla merdivenleri iniyordum. Onun nerede olduğunu bile bilmiyordum. Belki de sınıftan hala uyukluyor bile olabilirdi. Ama onun beni bekleyeceğini yazmıştı. Öyleyse önden gitmiş olması gerekirdi.

Temizlik odası bodrum kattaydı. Öğrenciler buralara pek sık uğramazlar, uğrasalar bile işlerini halledip yakalanmadan gitmeye bakarlardı. Pek fazla da kimsenin gelip gittiği söylenemezdi. Karanlık olduğu için çoğu öğrenci inmeye korkardı.
Ve herkes benim gibi bu karanlık yerde bir alfa ile buluşmuyordu.

Ellerimle temiz odasının kapısını aradım. Merivenlerin yukarısından vuran ışıkla görebildiğim kadarını hallediyordum. Kapıyı açtım, ellerim duvarda bir ışık aradı. Aralık kapıdan içeri girer girmez bir şey beni odaya çekti. Sırtımı kapıya yaslayıp üzerime eğildi.

"Geç kaldın." Nefesini yüzüme üfleyerek konuştu.

"Ne zaman geleceğimi söylememiştim." Yüzünü görmek istedim. İfadesini. Benimle nasıl bir yüz ifadesinde konuştuğunu bilmek istedim.
Bir kızla randevuya çıkan, beni görmeyen, paramı değil bedenimi isteyen, bana evini açan ve benim hayatımı iyileştirdiğini sanan Soobin karşımdaydı. Bir alfa, istediklerimi yapabilecek bir alfa tam önümdeydi. Nefesleri yüzümde, eli yakamda ve bacağı bacaklarımın arasındaydı.

Onu üzerimden itmeye çalıştım, bir adım bile geri gitmedi. "Işıkları açar mısın?"

"Burada ışık yok."

"Paraları sayman gerekecek."

"Hiçbir şey saymayacağım."

Sırtımı iyice arkamdaki kapıya yasladı. Tamamen üzerime eğildi. "Paranı istemiyorum." Üzerine basarak konuştu. "Sana niyetimi söylemiştim Yeonjun."

Soobin'in feromonları odada, dudaklarından sekerek benim dudaklarıma ulaşıyor, nefesi yüzümde, her bir zerremde. O bunun farkında. Beni etkilediğinin farkında. İster istemez ona nasıl kapıldığımı biliyor. O bir alfa, dünyayı o yönetiyor.

Yutkunamadım. O gün arabada bana söyledikleri aklıma geldi. "Benimle yatmak istiyorsun." dedim kendi kendime söylenirmiş gibi.

"Seninle yatmak istemiyorum." Afalladım. Böyle söylemesini, direkt reddetmesini beklemiyordum. "Seni arzuluyorum. Sana karşı koyamıyorum. Tenine dokunmak," Parmakları açıkta kalan boynumu okşadı. "Nefesini hissetmek," Dudaklarıma doğru üfledi. "Seni tanımak istiyorum Yeonjun."

Gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım. Onun boşluğundan faydalanıp ellerimle göğsünden ittirdim. "Beni tanımak mı istiyorsun? Hah!" Birkaç adım geriye gidip durdu.

"Beni tanımanı istemiyorum." Devam ettim. "Okula bir skandal yüzünden gelen birkaç alfadan birisin. Beni arzuladığını söylüyorsun. Tek amacın benimle yatmak. Peki ya sonra? İstediğini aldıktan sonra ne olacak?" Arkam ona dönük, duvara konuşurmuş gibi konuşuyordum. Sinirliydim. Beni arzuladığını söylüyordu ama başka bir kızla randevuya çıkıyordu. "Öyle olmadığını varsayalım, benimle yatamayınca onu mu yapacaksın?"

"Ne yapacağım?" Hemen arkamdaydı. Sert ve kalın sesi beni yerimden sıçratacak kadar öfke doluydu.

Dilim söylemeye varmadı. O kelime, ağzımdaydı, dilimin ucunda, aklımda. Fakat düşüncelerimde bile o kelimeyi Soobin'e yakıştıramadığım için söyleyemiyordum. "Ne yapacağım Yeonjun?" Tekrardan sordu. Bir hışımla ona döndüğümde hemen arkamda olduğu için yüzyüze geldik. Sendelediğim an düşmeyeyim diye beni belimden yakaladı.

"Sana istemediğin hiçbir şeyi yapmam, söylemiştim." Eli, belimi sıkıca tutuyordu.

"Benden uzak dur dedin ama benden uzak duramayan sensin."

"Ne?"

Sırıttı. "Senden tek bir kuruş para almayacağımı bilerek benimle buluşmak istedin. Aptal değilim, aptal değilsin Yeonjun."

Gözlerimi kaçırdım. Belimdeki elini çekmesi için yerimde kıpırdandım ama o hiçbir şey yapmadı. Tam tersine, diğer eliyle de kolumdan tuttu. "Güzel bir ilişki kurabilirdik ama sen bunu mahvetmek için elinden geleni yapıyorsun."

"Hiçbir şey yapmıyorum."

"Bu da bir neden."

Ondan kurtuldum. Elini belimden çekti. Beni bıraktı. Tekrardan aramıza mesafe koydum. Uzaklaştım, birkaç adım geriye gittim. "Sana güvenmem için hiçbir şey yapmıyorsun." İtirafım ikimiz arasında bir köprü oldu. Soobin bana yaklaşmak istedi ama hemen uzaklaştım.

"Bana güvenmek istiyorsun." Bir şeye karar verir gibiydi. Sesindeki o hevesi hemen anladım. Umut dolu bakışlarını karanlıkta bile görebiliyordum. "Evimde kaldın, odamda. Kızgınlıktan önceki dönemindi. Yuva yaptın-" Soobin konuşurken yanaklarıma inen sıcaklığı ve kızarıklığı hissettim. "Yatağımda yuva yaptın. Kokun tüm evi sardı. Tek başıma, küçük bir koltuğun üzerinde kıvrılmış senin uyumanı beklerken bir kere bile sana dokunmak için o odaya gelmedim."

"Ne yapıyorsam sen kendindeyken yapıyorum ve sen hala bana güvenmiyorsun."

Kızar gibiydi. Bu kadar şeye rağmen nasıl olur da bana güvenmezsin, diyordu. Belki bunlarda haklıydı fakat bende haklıydım. Bilmek istediklerim, merak ettiklerim vardı. Soobin hiçbirine düzgünce cevap vermiyordu.

"Sadece paranı vermeye gelmiştim-"

"İstemiyorum."

"İlaçlar için teşekkür eder-" Kapının açılma sesini duydum. Gidiyordu. Henüz konuşmam bitmemişken beni bırakıp gidiyordu.

Gitmeden önce son kez konuştu. "Bana güvenmek için çok fazla sebebin var ama sen hepsini görmezden geliyorsun."

Gitti. Kapıyı üzerime kapatıp gitti. Çantamdaki paralarla, yalnızlığımla ve karanlıkla aynı odada dakikalarca kaldım.

Belki de o haklıydı. Onlardan birisi değildi ve iyiydi. Gerçekten de kurdu yüzünden beni arzuluyor bu yüzden de merak edip tanımak istiyordu.
Her şeye rağmen aklımı karıştıran bir şey vardı.
Eğer Soobin onlardan birisi değilse neden tuvalette diğer alfa ona "Kim olduğunu gizlemeye devam mı edebileceğini sanıyorsun?" demişti?

Temizlik odasından çıktım. Yukarı kata çıkarken bacaklarım titriyordu. Yavaş adımlarımla okuldan ayrılırken bahçede onun arabasını gördüm. Otobüs durağına giderken beni takip etti. Bineceğim otobüs geldi ve Soobin öyle basıp gitti.

Yine bekliyordu. Yine aynı şeyi yapıyordu. Beni korumaya çalışıyordu. Güvende olmamı istiyordu. Bunu da istediğinde gösteriyor istediğinde göstermiyordu.

Otele gittim. Part time işimin ikinci haftasında, yorgunluk ölsem bile buraya geliyordum. Hyuka okumadığı için sürekli burada çalışıyordu ve neredeyse şef garson olmuştu.
Akşama doğru, hava kararırken Hyuka beni omuzlarımdan tutup karşısına aldı.

"On dördüncü masa, rezerve edilmişti. Gelecek müşterilere daha sonra odalarına kadar eşlik etmen istendi."

Şaşkınlıkla ağzım açık kaldı. "Ben mi?"

Hyuka hızla başını salladı. "Patron öyle söyledi. Sen bakacakmışsın. Ne isterlerse yap, ne emrederlerse hemen yerine getir. Gelecek olan kişi otelin hissedarlarından birisi."

"Kim?"

"Choi Soobin."

-

merhaba.

ben valjie.

omegaverse yazmak beni biraz zorluyor. bir şey mi atladım bir şeyi yanlış mı yazdım diye düşünmekten duramıyorum...ilk defa yazdığım için sanırım. her neyse, elimden bu kadarı geliyor.

açıkça söylemem gerekirse bu kitap bir klanın son hizmetçisi, bir gündedün değil. bu ikilinin yeri bende çok ayrı, biliyorsunuz.

instagramda sömestr zamanı yayımlamaya baslayacagim kitabin kucuk bir tanitimini paylastim zaten. kitabin adi CAROLINA. yazmak icin sabirsizlaniyorum. ksh ile yarisir diye bile dusunuyorum o derece yani.

pekiii^^

cok konustum.

yorumlarinizi bekliyorum ve oylarinizi da!! okuyan bu kadar cokken neden yorum ve oy az 😔😔

bisiler yazmaniz lazim ki benim de daha cok yazasim gelsiinnn!!!

okudugunuz icin teşekkür ederimmmmm!!!!

kendinize iyi bakinn^^

Continue Reading

You'll Also Like

367K 21.1K 43
Staj yaptığım hastanede karışan o kız çocuğu bensem?
171K 7.7K 56
Köyde geçen bir aşk hikayesi... O bir inci tanesiydi; Dışı dillere destan bir güzel... Naîf kırılgan ve nârin... Köy kurgusu ve abimin arkadasşı konu...
676K 45.3K 35
17 Yıl sonra gerçekleri öğrenen Bade, yıllardır onu arayan abilerine giderse. Azıcık dram. Bolca eğlence. Bolca aksiyon. Bir tutam da kaos. Daha...
86.5K 4.5K 25
Annemin ölmediğini, üstüne üstlük abilerimin ve ablamın olduğunu 20 yaşında öğreniyordum!! Şaka gibi! *. : 。✿ * ゚ * .: 。 ✿ * ゚ * . : 。 ✿ * (Düzenli...