platonik (ÇT)

By Gnelkan

174K 10K 3.1K

Yeni başladığın okulda kimsenin konuşmaya cesaret edemediği sadece okulun zorbalarıyla takıldığı çocuğu ilk g... More

bölüm 1 ~yeni okulun ilk günü~
bölüm 2 ~yardım çığlıkları mı?~
bölüm 3 ~~
Bölüm 4
bölüm 5
bölüm 6
bölüm 7
bölüm 8
bölüm 9
bölüm 10
bölüm 11
bölüm 12
bölüm 13
bölüm 14
bölüm 15
bölüm 16
bölüm 17
bölüm 18
bölüm 19
bölüm 20
bölüm 21
bölüm 22
bölüm 23
24. bölüm
bölüm 25
bölüm 26
bölüm 27
bölüm 28
bölüm 29
bölüm 30
bölüm 31
bölüm 32
bölüm 33
bölüm 34
bölüm 35
bölüm 36
bölüm 37
bölüm 38
bölüm 39
bölüm 40
bölüm 41
bölüm 42
bölüm 43
bölüm 44
bölüm 45
bölüm 46
bölüm 47
bölüm 48
bölüm 49
bölüm 50
bölüm 51
bölüm 52
53. bölüm
54. bölüm
55. bölüm
56. bölüm
bölüm 57
58. bölüm
59. bölüm
60. bölüm
61. bölüm
62. bölüm
63. bölüm
64. bölüm
bölüm 65
bölüm 67
bölüm 68
69. bölüm
70. bölüm
71. bölüm
72. bölüm
73. bölüm.
74. bölüm
75. bölüm
76. bölüm
77. bölüm
78. bölüm
79. bölüm
80. bölüm
81. bölüm
82. bölüm
83. bölüm
84. bölüm
85. bölüm
86. bölüm
87. bölüm
88. bölüm
89. bölüm
90. bölüm
91. bölüm
92. bölüm
93. bölüm
94. bölüm
95. bölüm
96. bölüm
97. bölüm
98. bölüm
99. bölüm
100. bölüm
101. bölüm
102. bölüm
103. bölüm
104. bölüm
105. bölüm
106. bölüm
107. bölüm
FİNAL

bölüm 66

812 68 41
By Gnelkan

Çağan efe ak ...

Boş bir oda...

Yanımda abim dediğim insanlar ve bir ekran.

Ekranın içinde aşık olduğum kadın ve kardeşlerim.

Onları bulmuş ama kavuşamamıştık.

Ülkü ağlamıştı beliydi yüzü soluktu.

Leyanın hala bir umudu var gibiydi. Kurtulmayı bekliyor ve ülküyü teseli ediyordu.

Dokunmaya kıyamadım yüzü soluktu. Tavanı izliyor ve düşünüyordu. Ölmeyi kabulenmiş,umutsuzca bekliyordu. Onu izlediğimde habersizce...

Az kaldı...

Dedim kendi kendime.

Alacağım seni ordan.

Diye mırıldandım kendi içimde.

Hissetmişti sanki kaldırdı kafasını etrafına baktı ama göremedi beni tabii.

Gözlerinde hiçbir duygu yoktu.
Ben gülerek ışık saçan gözlerini özlemiştim.

Dudakları düz bir çizgi halindeydi ben gülüşünü özlemiştim.

Kaybetmek istemiyordum.
Bu sefer gitmesini istemiyordum.

Bu sefer onun benden alınmasını istemiyordum.

Tuana:ben artık sadece ölmeyi bekliyorum.

Dedi leyaya.

Leya:ölmeyeceksin anla şunu!

Diye kızdı ama Tuana pek inanmışa benzemiyordu.

ülke:gelecekler.

Dedi kendinden emin bir şekilde.

Tuana:ne zaman?

Dedi arkasına yaslanıp.

Ülkü:en kısa sürede.

Tuana gülümsedi alayla.

Tuana:süre doldu,öleceğiz.

Dedi ve odaya siktiğim onuru girdi.

Nasıl mı gelmiştik buraya.

Onlara inandım ve geldim.

Onlara inanmamalıydım Allah kahrestin.

Yine bir oyunun içindeydik.

Onları bulma umudu ile girmiştik bu odaya ama o piç her şeyi önceden planlamıştı.

Odaya girdik ve kapı arkamızdan kapandı.

Bu ilk kez olmuyordu.
Bir kez daha aynı şey olmuştu ve biz ikinci kez oltaya geliyorduk.

Bir öncekinde kurtulmuştuk yine kurtulacaktık değil mi?

Onur:oyun bitti.

Dedi gülümseyerek.

Onur:üç hafta çok uzun bir süre değil mi?

Dediğinde öfkeyle kasıldım.

Üç hafta da nasıl bulamamıştık ki onları?

Onur:şimdi.

Dedi ve hepsine teker teker baktı.

Onur:birinizden kurtulma vakti.

Dedi belindeki silahı çıkartarak.

Tuana:onlara dokunma!

Çağan:onu öldüreceğim!

Birşey yapmalıyım.
Bir şey olmalı ve onlara ulaşmalıyım.

Onur:bence arkadaşlarınız karar versin.

Dedi ve bir tuşa bastı.

Ülkü:ne oldu şimdi.

Dedi etrafa bakıp.

Onur:konuşun onlarla ölmeden önce.

Silahı elinin etrafında çevirdi.

Yağız:o silahı sana yedireceğim!

Dediğinde.

Leya:yağız!

Diyince bizi duyduklarını anladım.

Yağız:güzelim.

Dedi hızla.

Leya:yağız nerdesin?

Dedi etrafına bakıp.

Yağız:biraz daha bekle güzelim geleceğim.

Peki ne zaman?

Onur:buldum.

Dedi ve silahı layanın boynuna dayadı.

Tuana:yapma!

Diye bağırdı.

Ülkü:dokunma ona!

Dedi ama onur sadece sırıtıyordu.

Yağız:seni öldürürüm! Ona zarar gelirse seni gebertirim!

Dedi ekrana öfkeyle bakarken.

Onur:eğer yapabiliyor olsaydın leya şimdi elerimde olmazdı değil mi?

Yağız yutkundu.

Yağız:seni gebertirim!

Onur kahka attı silahı boynuna daha çok bastırdı.

Yağız:yapma!

Dedi onur kararlıydı yapacaktı.

Yağız:yapma,lütfen yapma!

Leya gözlerini sıkıca kapamış ölmeye hazırlanıyordu.

Silahın Soğuk namulu boynuna Baskı yapıyordu leyanın gözünden damla damla yaşlar akıyordu.

Yağız:derdin neyse veririm! Paramı istiyorsun? Hepsi senin bırak onu.

Onur:sence derdim para mı?

Dedi gülerek.

Yağız:ne istiyorsan veririm bırak onu.

Leyanın dudaklarından bir hıçkırık yükseldi.

Onur:derdim belli değil mi zaten?

Dedi tuanayı gösterip.

Ellerim yumruk oluştu tırnağım avcumu çiziyordu.

Yağız:Tuana zaten yanında bırak onu!

Dediğinde yağıza döndüm.

Yağız:Tuana senin olsun bırak onu!

Dudaklarım aralandı ama bir şey diyemedim.

Yağız dememişti dimi onu?

Yağız demezdi.

Derin bir nefes aldım.

Onur:o zaten benim.

Parmakları tetiği kavradı.

Yağız:yapma! Yalvarırım yapma!

Beynim algılamıyordu.

Bir şey yapıp leyayı almamız gerekiyordu ama hala yağızın sözlerini kavrayamıyordum.

Leya:ona yalvarma!

Dedi oda.

Leya:bırak vursun yavlarma!

Yağız hızlı hızlı nefes alıp veriyordu.

Yağız:leya birşey yap! Ben yapamıyorum sen yap,seni benden almasına izin verme.

Dedi elleri yerde dizlerinin üzerindeydi.

Leya:yağız... artık olmaz.

Dedi öleceğini kabulenmişti.

Leya:bu saatten sonra yaşamam.

Yağız:yaşamak zorundasın! Beni bırakamazsın.

Dedi ağlıyordu.

Göz yaşları yavaş yavaş yere damlıyordu.

Yağız:bırakma beni yalvarırım,yaşa lütfen.

Dede ama boşaydı.

Onur:süre doldu.

Dedi kahka attıp.

Yağız:yapma! Yapma! Yapma!

Hıçkırarak ağlıyordu artık.

Silah patladı...
Leya vuruldu ama boynundan değil.

Tuana son onda.

Tuana:ona zarar verme!

Diye bağırdı ve ayağıyla itti.

Onur yere düştü ama silah patladı.

Leya boynundan değil karnından vuruldu.

Leya sesiz kaldı ama ülkü ve Tuananın dudaklarından bir çığlık yükseldi.

Yağız leyanın adını haykırıyor ağkıyordu demir yağıza sarılmiş sakinleştirmeye çalışıyordu.

Onur serçe ayağa kalktı.

Onur:bunu bir daha yapma.

Diyerek benim bakmaya kıyamadım yüzüne vurdu.

Çağan:seni gebertirim!

Tuananın kafası yan yatmış ağlıyordu.

Canı yandığı için değil leya için ağlıyordu.

Yüzünde,üzerinde,ellerinde leyanın sıçrayan kanı vardı ve ellerine bakıp titriyordu.

Çağan:seni öldürürüm! Seni-

Dedim ama susmak zorunda kaldım.

Onur:hepiniz öleceksiniz!

Dedi sadece.

Arda:onlara dokunda seni bir sikeyim.

Dedi öfkeyle.

Arda:seni mahvederim onur.

Dedi sinirden titriyor gibidi.

Arda:seni öldürmem için yalvarırsın bırak onları sen de kurtul.

Dedi ekrana yumruk attı.

Onur:beni tehdit edecek cesaretin olması güzel.

Dedi gülerek.

Onur:ama şimdi ikisinden biri ölecek.

Dedi ikisine de uzun uzun baktı.

Onur:ve bunu sen seçeceksin.

Arda duvara tekrar yumruk attı.

Arda:orusbu çocuğu.

Dedi bağırarak.

Çağan:arda bir şey yap.

Diyebildim sadece.

Onur:sen çağan efe ak bir seçim yapmak zorundasın.

Dediğinde yutkundum.

Onur:kardeşin mi yoksa sevgilin mi ölsün?

Dediğinde geri geri sendelendim.

Ben değil...ben değil.

Ben yapamam.

Onur:kız kardeşinin mı ölmesini istersin sevgilinin mi?

Diye tekrar sordu.

Nefesim kesildi. Boğluyordum.

Gözlerim kararıyor,kulaklarım zonkluyordu.

Ne yapacağımı bilmez bir hâlde ekrana bakıyordum ama hiçbir şey göremiyordum.

Cidden bunu sormuş muydu.

Onur:biri kurtulacak ve bunu sen seçeceksin.

Dedi iki adam vardı biri Tuananın arkasında biri ülkünün arkasındaydı.

Onur:ikisinden biri ölecek ve bunu sen seçeceksin.

Titriyirudum.

Hava sıcaktı ama ben üşüyordum.

Onur:beş dakikan var. Birini seçmek zorundasın yoksa hayatlarına bir fahişe olarak devam edecekler.

Dediğinde öfkeden deliriyordum.

Onur:belki de işkence görerek ölürler.

Dedi rahatça.

Onur:süren başladı.

Yapamam.

İsteseler Dünyayı yakacağım iki kadın arasında seçim yapmam.

İkisi için ölmeyi göze alırdım ama ikisinden birinin ölmesine izin veremezdim.

Biri kardeşim.
Biri aşık olduğum kadındı.

Bir seçim yapamadım.

Çaresizdim. Hemde çok.

İlk ve ilk defa bu kadar çaresizdim.

Düşünemiyordum,korkuyordum.

Onur:dört dakika.

Arda:çağan bir şey de bir şey yap!

Oda çaresizdi.
Benimle aynı şeyi hissediyordu.

Çağan:seni öldüreceğim!

Diye bağırdım.

Ülkü:sen abimsin bunu yapamazsın!

Dedi benden kaçarken.

Çağan:kim demiş yapamam diye?

Dedim peşinden koşarken.

Ülkü:ne biçim abisin sen? Abiler kardeşleri ölmesin diye her şeyi yapar!

Diye bağırdı.

Çağan:iyi ilk önce öldüreceğim sonra tekrar dirilteceğim!

Diye bağırdım bana.

Ayağı takıldı ve yere düştü.
Ona yetişip hemen yanında ayağa kalkmasını bekledim.

Ülkü:ölecek miyim?

Diye sordu bana yerden bakıp.

Çağan:evet.

Ülkü:sen bana kıyamazsın ki.

Dedi masum masum.

Çağan:kıyarım.

Kıyamazdım.

Ülkü:kıyamazsın.

Kız kardeşim değilde kızım gibi.

Çağan:kıyamam valla gel buraya.

Dedim elini tutup ayağa kaldırdım.

Ayağa kalktı ve sarıldı bana.

Ülkü:öldüremezdin ki zaten beni.

Çağan:öldürürdüm.

Yapamadım tabiki.

Ülkü:sen ölmeme izin vermezsin,öldüremezsinde.

Çağan:vermem,ölemezsin.

Ülkü olmazdı.

Onu asla seçemezdim.

Ama tuanada olmazdı işte.

Bu sorunun bir cevabı yoktu.

Ben ikisinden de vazgeçemezdim.

Ama mantıklı düşünmeliydim.

Onurun istediği tuanaydı değil mi?

Sevgilimi istiyordu.

O istediği birine zarar vermezdi.

Tuanaya zarar verse bile iyileştirirdi.

Onu kurtarırdı,onun ölmesini istemezdi.

Mantıklı düşün çağan... mantıklı.

Tuanayı yaşatırdı ama ülküyü öldürürdü.

Yapamazdım,onu seçemezdim kalbim buna izin vermezdi.

Kardeşim de olmazdı.

Doğduğumdan beri benimle olan kardeşim mi yoksa sevmeyi ve sevilmeyi öğrendiğim kadın mı?

Tuana da olmazdı işte.

Tuana:sevgilim...

Dedi kapıdan başını uzatıp.

Çağan:söyle yavrum.

Dedim bilgisayarla oynamaya devam edip.

Yavaş adımlarla yanıma geldi.

Elindeki tabağı masaya bıraktı.

Çağan:bu nedir?

Tuana bana 'aptal mısın?' bakışı atıyordu.

Tabakta havuçlu kek vardı muhtemelen tarçında vardı buram buram tarçın kokuyordu.

Çağan:pekala ne istiyorsun.

Tuana:çağan bir tabak kekle yanına gelmiş biri senden ne isteyebilir aşkım.

Dedi elini omzuma koyup.

Gülerek çatala biraz kek aldım.

Tuana:ama yemeden de olur.

Dedi kararsız bir şekilde.

Çağan:nedenmiş?

Tuana:tarifi leyadan aldım ama ölçülerini almayı unutmuşum. tarçın biraz fazla olmuş,şeker yerine birazcıkda tuz eklemiş olabilirim. Normal yağ yerine zeytin yağı kulanmışım bu pek fark etmez ama demir çok kötü olduğunu söyledi.

Kahka atmak istedim ama eğer gülümsersem bile bir hafta boyunca trip yiyeceğime emindim.

Kekden bir parça yedim.

Bir kova tuz ve tarçın var gibiydi.

Ama tadı güzeldi sonuçta sevgilim yapmıştı.

Bir tane daha yedim.

Tuana:yemek zorunda değilsin.

Çağan:güzel.

Dediğimde tebessüm etti.

Elimi beline sardıp onu kendime çektim.

Kolunu boynuma doladım saçlarımı okşuyordu.

Boynuna uzun ve sert bir öpücük kondurdum.

Çağan:kurban olurumm.

Diye mırıldandığımda parmakları Şevkatle saçlarımda geziniyordu.

Çağan:yalvarırım beni bırakma.

Dedim daha çok sarılıp.

Sanki bunu ona her gün söylemesem beni bırakıp gidecek gibiydi.

Onur:elli dokuz Saniye.

Dediğinde kendime geldim.

Ülkü:abi...

Dedi titreyen sesiyle.

Onur:elli iki...elli bir...elli.

Diye saymaya devam ediyordu ve ben hala bir karar verememiştim.

Onur:sevgilin mi kardeşin mi? Kırk sekiz.

Tuana gözlerimi kapatmış bir şey dememi bekliyordu.

Onur:kırk beş...kırk dört...kırk üç...

Zaman yoktu tek bir isim çıkacaktı dudaklarımdan ve birinin sonu olacaktı.

Onur:yirmi sekiz...yirmi yedi...yirmi altı.

Az kaldı. Biri için zaman doluyordu.

Bu haksızlıktı onların sonu benim elimden olmamalıydı.

Kurşun kimin elinden çıkara çıksın o silahla ben ateş ediyordum.

Onu vuran kişi ben olacaktım.

Onur:yirmi...on dokuz...on sekiz

Ülkü:ölmek istemiyorum.

Katili ben olacak,nefret ettiği kişi ben olacaktım.

Beni tekrar sevmezdi biliyordum.

Kim katilini severdi ki?

Sevmesin ama affetsin.

Onur:on...dokuz...sekiz...yedi...altı.

Çağan:kardeşimi bana geri ver.

Diyerek onu vurmasına izin verdim.

Onur:üç...iki...bir.

Dedi ve çağan bitti.

Çağanın hayatı gitti.
Sevgisi öldü.
Gülüşü soldu.

Onunla beraber çağan da öldü

Continue Reading

You'll Also Like

YANSIMA By Gizme

Science Fiction

6K 481 29
İKİ AYRI YAŞAM AMA TEK BİR NOKTA : RUH Amelia kendini hiç bilmediği bir dünyada bulmuştu. Bir anda 19. yüzyıl İngiltere'sine gitmişti. Bu bir rüya m...
134K 6.4K 16
Felaketlerle başlayan bir gece kaç Bedel ödettirdi? 🕯️
YASAK DENEY By 👑

Science Fiction

167K 16K 34
Tarih boyunca sadece birkaç kez cesaret edilen ve eşine az rastlanan, insanlık dışı bir yöntemle yapılan dil yoksunluğu deneylerine bundan yirmi iki...
689 288 8
Annesi ve babası boşanan Nur un annesinin yeniden evlendiği üvey babasının zoruyla mafya lideri olan cenk e satılması ve nur un bir süre sonra bu işk...