Gölge Bahçesi

By HayalPeResT0244

35.1K 9.4K 3.3K

Küçükken bir yılbaşı gecesi İstanbul'un en büyük mafyalarından birisi tarafından ailesi gözlerinin önünde öl... More

Bölüm 1
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Bölüm 6
Bölüm 7
Bölüm 8
Bölüm 9
Bölüm 10
Bölüm 11
Bölüm 12
Bölüm 13
Bölüm 14
Bölüm 15
Bölüm 16
Bölüm 17
Bölüm 18
Bölüm 19
Bölüm 20
Bölüm 21
Bölüm 22
Bölüm 23
Bölüm 24
BÖLÜM 25
Bölüm 26
Bölüm 27
Bölüm 28
Bölüm 29
Bölüm 30
Bölüm 31
Bölüm 32
Bölüm 33
Bölüm 34
Bölüm 35
Bölüm 36
Bölüm 37
Bölüm 39
Bölüm 40
Bölüm 41
Bölüm 42
Bölüm 43
Bölüm 44
FİNAL

Bölüm 38

381 78 54
By HayalPeResT0244

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutamayın kuşlarım.

               ❤️İYİ OKUMALAR ❤️             

Çocukken babamın mesleği yüzünden hiç arkadaşım olmamıştı.Habire başka şehre taşınırdık ve tam insanlarla anlaşmaya başladığım sırada yine taşınırdık.Zaten biraz erkek gibi olduğum için diğer kızlarda pek sevmezdi beni.Bir tek Atlas oynardı benimde.Akrabalarım annem ve babamın evliliğine karşıymış bu yüzden annem ile babam gizlice evlenmişler.

Hayatım sadece ailemden ibaretti fakat asla kendimi yalnız hissetmezdim .Onlar hem ailem hemde en yakın arkadaşlarımdı benim.Ben o gün sadece annemle babamı değil, arkadaşlarımıda kaybetmiştim.

Baba tarafı akrabalarım tarafından evlat edinilmiştim fakat anne tarafı akrabalarım aramamışlardı bile beni.Bir evlilik yüzünden kendi çocuğunun cenazesine dahi katılmamışlardı.Şuan hayatta olup olmadığımı dahi bilmediklerine eminim.

************************************

Diana Akay dedim yüksek sesle. Cevap vermiyordu sadece susuyordu.Bir süre sadece izledi beni.Muhtemelen tanımaya çalışıyordu.Soyadıma rağmen anlamamıştı neden onu öldürmek istediğimi.Zaten hatırlamasını da beklemezdim.Onu direk öldürmek istemiyordum.Süründürmek istiyordum,babamı ve annemi öldürmesinin arkasında ki sebebi istiyordum.Bir şekilde buradan canlı çıkmak ve ona aylarca belkide yıllarca işkence etmek istiyordum.Ölürse eğer benim çektiğim acıları anlayamazdı.Bana verdiği acıları ona misliyle iade etmek istiyordum.

-Keskin:Adını bir kez daha söyle.

-Noldu tanıyamadın mı?
Boşuna düşünme tanımazsın beni,sadece ailesini öldürdüğün kişilerin çocuğuyum ben.

Hala bakıyordu bana,oysa direk öldür emri vermesini bekliyordum.O emri verdiği anda bende tetiğe basacaktım.Beraber ölecektik,beraber cehennemin dibini boyluyacaktık.

-Keskin: Emin olmak için soruyorum,babanın adı Karan Akan'mıydı?

-Babamın adını o p*ç ağzına alma.

Lafımın üzerine susmuştu.Sinirlenmesini bekliyordum ama o sadece bakıyordu.Acaba olayları anlamayamı çalışıyordu ,belkide beni nasıl öldürmesi gerektiğini düşünüyordu.S*k*ne bile takmıyordu beni.Bu dahada sinirlenme sebep oluyordu.

-Keskin:Marina'nın seni neden bu kadar çok istediği sonunda anladım.O kız yine kendi kafasına göre hareket etmiş.

-Baba kız aynısınız işte,ikinizinde canı cehenneme.

-Keskin:Tepkine bakılırsa teyzenle aran baya kötü.Aslın da sanırım aynı yaştasınız yani teyze biraz garip oldu.

Dedikleri karşısında duraksamıştım,benimle alay ediyordu muhtemelen.

-Adamlarına söyle silahlarını indirsin,yoksa beynin dağılır.

-Keskin:Cesaretine hayran kaldım torunum,bu yönünü benden almışsın.Yinede sadece bir yöne odaklandığın için arkanda olanları göremiyorsun.

O an fark ettim ki Atlas yerde baygın yatıyordu,ne ara yaptıklarını anlamamıştım bile.Eğer ona zarar verirsem Atlas ölürdü,bu başından beri olan sakinliğini açıklıyordu.

-Beni tehtid edebileceğini mi zannediyorsun?
Buraya kendi ölümümü göze alarak geldim.Buradan canlı çıkmak gibi bir düşüncem yok zaten.Sen öldüğün sürece her şeyi göze almaya razıyım.

Gülümsüyordu,bana bakarak gülümsüyordu.Dalga geçiyordu benimle.Yapamayacağımı mı sanıyordu acaba.Artık ne olursa umurumda dahi değildi.İçimden son kez veda ettim dünyaya.Tetiğe basınca bende ölecektim,yinede bunu onu öldürerek yapacaktım.Yinede ölümümün Keskin'in adamları yüzünden olması üzücüydü.

Derin bir nefes aldım ve içimden Atlas'tan özür diledim.Eminim oda bunu isterdi.Tetiğe basıp gözlerimi kapattım,son kez gülümseyip ölmeyi bekledim.Yüzüme kan sıçramıştı.

Elimde ki silaha ateş etmişlerdi ve silahım elimden düşmüştü.Yinede hala yaşıyordum.

Gözlerimi açtığımda karşımda yüzü kanlar içinde olan Keskin duruyordu ama o kanlar ona ait değildi.Yerde yatan kormasını gördüm.Önüne sper olmuş olmalıydı.Her şey otuz saniye içinde olmuştu.Otuz saniye içinde bir kişi ölmüş ve altı kişi bana silah uzatıyordu.

Aniden bana ateş edecek olan silahı fark edip yere çömeldim.Benim yerime arkamdan duran korumayı öldürmüştü.Kaldı beş dedim içimden.
Cesedi kendime siper ederek diğer kurşundan kurtuldum ve ölen korumanın silahıyla karşımda ki korumayı alnından vurdum.Bir kurşun sesi daha etraftaki sessizliği bozdu.Bu seferki kurşundan kaçamamıştım.Omzumdan gelen kan kıyafetimi boyuyordu.Tekrardan ateş etmeden önce ben onu vurdum.Omzumun acısıyla iyi nişan alamamış ve onu bacağından vurmuştum.

Kafama vurulan silahla beraber yere düştüm.Ölecektim, hepsiyle baş edemezdim.Gözlerim kapanıyordu ve öleceğimi bilmeme rağmen son kez silahla beni omzumdan vuran kişinin kafasına silahla sıkarak gülümsedim.
Yenilmiştim ama geride üç ölü ve bir yaralı bırakmıştım.Bu bile benim için bir zaferdi.

************************************

Gözlerimi açmaktan korkuyordum,acaba ölmüşmüydüm?
Yavaşça gözlerimi açtığım zaman kendimi bir yerde uzanırken buldum.Kafamı çevirdiğim zaman demir parmaklıklarlarla göz göze geldim.Lanet olsun ki gebermemiştim.

Ayağa kalkacak halim bile yoktu,omzum adeta kopmuş gibi acıyordu.Başım dönüyordu ve kusmak istiyordum.Baş ağrım yüzünden kafamı koparıp atmak istiyordum.Keşke ölseydim diye geçirdim içimden.Kafasına silah dayadığım ve üç korumasını geberttiğim mafyanın beni hemen öldürmesini beklemezdim zaten.Süründürmek daha haz veriyor olmalıydı.Acaba işkencelerde sessiz kalırsam eğlenmez ve beni hemen  öldürürmüydü.Denemeye değerdi.

Nerede olduğumu dahi bilmiyordum ama kaçmanın imkansız olduğunu biliyordum.Aklıma Keskin'le olan konuşmalarımız geldi.Cümleleri mantıksız olduğu ve o an öleceğimi düşündüğüm için takmamıştım fakat şuan niye öyle konuştuğunu merak ediyordum.

Elimle yerden destek alarak yere oturdum ardından sırtımı duvara yaslayarak omzuma baktım.Kurşunu çıkarmış ve yarayı sarmışlardı ama uyuşturmak akıllarına gelmemişti p*çlerin.Anahtar sesiyle beraber kafamı kapıya çevirdim.İçeriye iki kişi gitmişti.Biri silahını bana doğru uzatmış diğeri ise silahsız bir şekilde bana bakıyordu.Elinde olan kıyafetleri bana attı.

-Bütün kıyafetlerin kanla kaplı,giyin bunları.

Benimle dalgamı geçiyordu yoksa ciddimiydi anlam veremiyordum.

-Üzgünüm ama kendi markam dışında kıyafet giyinmiyorum.Birde o kıyafetler hiç tarzım değil,sen giyin.

-Keskin beyin karşısına çıkacaksın,al ve giyin bunları.

-Ay çok önemli bir mevzuymuş ,Allah korumasın benim yüzümden mikrop falan kapar.Yazık olur moruğa.

Tam bana yumruk atacakken arkasında ki adam elini tuttu ve gözlerime baktı.O bu hıyardan çok daha ciddi gözüküyordu.Silahını hala bana uzatıyordu.

-Giyin hemen bunları!

-Oo sesini yükseltti çok korktum.Naparsın ateş mi edersin, doğru ya patronun izin vermez.Yâda bana vururmusun,noldu odamı yasak yoksa.Adına üzüldüm bebeğim.

-Söylediklerinde haklısın sana zarar vermemiz yasak ama aynı kural arkadaşın için geçerli değil.Şimdiden birçok organı zarar görmüş durumda,söylesene sence bu gidişle en fazla kaç gün hayatta kalır?

Bana,her karşı gelmemde Atlas'a zarar vereceğini ima ediyordu.Dedikleri doğrumu bilmiyordum ama gözleri ve yüzünde ki gülümseme her şeyi anlatıyordu.Dediklerini kabül edeceğimi tahmin etmiş olacak ki yanında ki adamla beraber iki dk deyip dışarı çıktılar.

Omzumun ağrısı düşünmeden üstümü çıkarıp getirdikleri sweatshirtti ve pantalonu giyindim.Saçlarımı ellerimle düzleştirip arkama attım.Ardından açık olan parmaklıkların kapısından dışarı çıktım.Silahların hepsi bana çevrilmişti.

-Noldu korktunuz mu?

-Bizi bilmem ama sen korkmalısın.Patronumuz hiçte vicdanlı değildir.

-Baksana korkudan dizlerim titriyor.

Dört kişi tarafından muhtemelen Keskin'e götürülüyordum.Ellerimi bağlama gereği duymamışlardı.Yaralı olmama rağmen bu kadar nöbetçiyle götürülmek egomu yükseltmişti.
Dün öldürdüğüm korumalardan sonra bizim moruğun götü korkmuştu sanırım.

Bir süre ilerledikten sonra bir odanın kapısın önünde durduk.Korumalardan biri kapıyı çalıp içeri girdi ve geldiğimi moruğa söyledi.Ardından p*çin kutsal emri üzerine içeriye girdik.İçeriye girdiğimde moruk ve Marina bana bakıyordu.Marina baştan sona pembe kıyafetler giyinmiş ve sanki düğüne gider gibi makyaj yapmıştı.Kıyafetinin üzerinde kan lekeleri vardı.Daha doğrusu kıyafet adeta kanla boyanmış haldeydi.Ellerinde ki kana bakarsak birini dövmüştü.Yüzüyle kişiliği asla uyuşmuyordu.

Koltuklardan birine oturduğumda arkamdan kafama tutulan silahı görmezdim gelmeye çalıştım.Öleceğimi bilseydim şansımı dener ve Keskin'i öldürmeye çalışırdım ama niyetleri öldürmek değildi.Silah kafamdaydı fakat eminim ki beni ölümle korkutmak için yapıyorlardı.Önce sadece gülümsedim,sonradan gülümsemem kıkırdamaya ardından kahkahaya döndü.Deliriyormuşum gibi bana bakıyorlardı.Oysa ben zaten çok öncesinden delirmiştim.

-Başka koruma varsa onlarıda getirin,hatta bence direk bütün adamlarınızı odaya dizin.

Arkamdaki adamı göstererek hem gülüp hemde konuşmaya devam ettim.

-Eğer bütün adamlarınız bunun gibiyse işiniz yaş,bu süt kuzusunu öldürmek birkaç saniyemi bile almaz.Hatta öldürmeye bile gerek yok,zaten böh desem koşa koşa annesinin kucağına koşor.

Silahı tamamen kafama yaslamıştı.Gülümseyerek ona baktım.

-Noldu vuracakmısın yoksa,çok sıkıcısın şaka yapıyordum hemen alınmadın değilmi.Zaten sende o cesaret ne arar.

Silahla bana ateş ettiği sırada kafamı kenara çevirerek mermiden kurtuldum.Bütün silahlar artık benim değil korumanın üzerindeydi.Fırsatı yakalamıştım,elinde ki silahı çekerek Keskin'e ateş etmek için çevirdim fakat ben daha tetiğe basmadan Marina elimdeki silaha ateş etmiş ve birkaç dk içinde tekrardan bütün silahların bana dönmesini sağlamıştı.Keskin ise hala yerinde oturmuş hiçbir şey yapmıyordu.Değil eline silah almak parmağını dahi kıpırdatmamıştı.

-Keskin:Eğer başarısız suikast girişimlerin bittiyse artık otur.

-Ya oturmayı reddedersem,o zaman naparsın?

-Keskin: Zorla yaptırırım.

Adamlardan birisi diziyle karnıma vurmuştu.Öyle hızlı vurmuştuki ağzıma kan tadı geliyordu.Kolumu bükerek zorla koltuğa oturtmuşlardı.Bu sefer bir değil tam üç kişi bana silah doğrultuyordu.

-Keskin: Karan Akay'ın kızı olduğun asla aklıma gelmezdi.

-Sana daha önce demiştim,o p*ç ağzınla babamın ismini söyleme.Yemin ederim öldürürüm seni.

-Keskin:Malesef babana çekmişsin,yerinde olsam dikkat ederdim.Sonunuz benzemesin.

-Durma,öldür hadi.Eğer ölümden korktuğumu sanıyorsan yanılıyorsun.

-Keskin:Oda aynı şeyleri söylerdi.Cesaretine hayrandım ama aynı zamanda bana bılaşacak kadar aptaldı.Eğer birisi bana karşı gelecek bir şey yaparsa hiç düşünmeden öldürürüm.

-Madem öyle ben niye hayattayım.

-Keskin:Çünkü hem yüz hemde kişilik olarak annene,yani kızıma benziyorsun.

-Dünden beri saçmalayıp duruyorsun fakat yeter.Artık akıl sağlığından tamamen şüphe duymaya başladım.

-Keskin: İstersen DNA sonuçlarını gösterebilirim.Sen benim öz torunumsun.

Kahkaha seslerim tüm odayı sarmıştı,yalan söylüyordu.Beni bu şekilde kandırmaya çalışıyordu.Bu gerçek olamıyacak kadar saçmaydı.
Kahkahama eşlik olarak alkışta çalmaya başladım.

-Cidden on numara oyuncusun,yani başka biri olsa yer o derece iyi oynuyorsun.Şimdi sırada ne var,Marina babammı çıkacak.Ne bu şimdi pskolojimle oynayarak delirtme çabalarımı.Bu işkence türünü daha önce okumuştum.Bana DNA testi sonucunuda versen yinede sana asla inanmam.

-Keskin: İnanmaman gerçeği değiştirmez.
Diana:Roma mitolojisinde ayın ve avcılığın bakire tanrıçasıydır.Bu ismi sana ben verdim.Beni reddediyorsun ama benim verdiğim ismi taşıyorsun.

"YALAN" diye bağırdım yüksek sesle.Ardından korumaları hiçe sayıp ayağa kalkıp önünde ki masaya hızla vurdum.Silahlar üzerimdeydi,Keskin ile aramda bir metreden az vardı.

-Sen benim ailemin katilisin,benim ailem senin gibi bir soysuzla akraba olamaz.Benim babam adalet için çalışırdı.Senin aksine annem karıncayı bile intimezdi.O senin kızın olamaz.

Çekmecesininden çıkardığı fotoyu masaya koydu.Kalbim sıkışıyordu,nefes almak yük gibi geliyordu.Fotoğraftaki benim annemdi,Keskin ile beraber yan yana oturmuş gülümsüyorlardı.O an gözümden yaş aktığını fark ettim.Hızla sildim gözyaşımı.

-Yalan söylüyorsun,bu fotoyu muhtemelen photoshopla yeni yapmışsındır.

-Keskin:Yada sen gerçekleri kabüllenemiyorsun.

-Onu öldürdün,sen yaptın.Eğer kendi kızın olsaydı bunu yapmazdın, yapamazdın.

-Keskin:Hedefim sadece Karan'dı ama adamlar sözümü dinlemeyip kızımı yani Pınar'ımı öldürdüler.

-Sen kızınım katilisin.Dilediğin kadar reddet,dilediğin kadar suçsuzluğunu haykır.Eğer sen olmasaydın annem yaşıyor olacaktı.

Keskin ayağa kalktı ve dakikalardır ilk defa onu bu kadar sinirli gördüm.

-Keskin:Ben kızımı öldürmeyi geçtim saçının teline bile zarar gelsin istemezdim.Defalarca ona zarar verilmemesi için adamları uyardım, benim suçum değildi.

-Ne fark eder,kocasını yani babamı öldürmek istedin.Gözlerinin önünde kocasını öldürmeyi planlayıp kızını sevdiğini söyleyemezsin.Sen katilsin,sen annemin ve babamın katilisin!

-Keskin:Kes artık sesini!

-Naparsın,beni demi öldürürsün?
Doğru sen öldürme işini başkalarına bırakır ardından öldürmedim dersin.

-Keskin:Fazla ileri gidiyorsun,sus artık!

-Babam ajanlık yapmakla az bile yapmış,senin gibi evlat katillerine böyle damatlar layık.

-Keskin:Aynı baban gibi konuşuyorsun,eğer biraz daha konuşnaya devam edersen

-Boğazımı mı kesersin,anneme yaptıkları gibi.Ya da kafama silahla ateş mi edersin,babama yaptıkları gibi.Söylesene moruk naparsın?

-Keskin:Alın ve tekrardan kapatın bu kızı,gözüm görmesin bunu.

-Eğer beni şuanda öldürmezsen bunu sana ben yapacam Keskin ama senin yaptığın gibi bıçakla veya silahla direk öldürmeyecem.Acı çektirerek yapacam bunu.Senin aksine sadece kızına değil tüm dünyaya izletecem görüntülerini.

-Marina:Hayal gücün çok güçlü yiğenim ama ben varken bunları yapman imkansız.

-Bence sen bunları bırakıp kendi işine bak Marina.Geçen gün benim sığınağımı yaktığın zaman içinde esir tuttuğum Diego'yuda yakmış oldun.Bir çete liderini öldürdün ve bir çete liderinin sığınağını yaktın.Bu savaş demek.

-Marina:Diego senin esirindi bu yüzden suçlu sayılmam.

-Evet öyleydi ama sana kim inanacak.Herkese Diego'yu kendi sığınağımda senden sakladığımı söyledim.Yaptığın sanki Diego'ya özel bir suikast girişimi gibi görünüyor.Başından beri her şeyi planlamıştım.Sana hayatta kalmada başarılar Marina.Bu aralar başın biraz belada olacak.

Son kez Keskin'in o öfke dolu suratına baktım ve kafamda silahlarla odadan çıktım.Pes edeceğimi sanıyorlar.
Çaresiz olduğumu düşünüyorlar

çünkü beni hiç tanımıyorlar.

Bence gayet güzel bir bölüm oldu.

Umarım bölümü beğenmişsinizdir canlarım.

❤️Hepinize iyi geceler♥️

Continue Reading

You'll Also Like

1M 73.5K 56
Çilek Alança Yıldırım mı demeliyim yoksa sen mi gerçek ismini açıklamak istersin Çilek Alança Saruhan? 17 yaşında tam bir neşe patlaması olan Çilek...
843K 58.2K 35
Peyda, bir Gerçek Aile/Kaçırılmış Çocuk klasiğidir. "Şimdi, on yedi yıl sonra annem ve babam karşımda dikiliyorlardı. Onları görüyor, onlarla aynı m...
1.6M 59.5K 56
DİKKAT: ÖĞRETMEN ÖĞRENCİ KURGUSUDUR +18 VARDIR RAHATSIZ OLACAK OKUMASIN. Lavinia: Sana vermem gereken bir ceza vardı. Defne: Tobe hasa Defne: Ben ned...
15.1M 609K 54
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu...