Akşam uyuduğuna emin olduğumda kalktım ellerini belimden ayırmaya çalıştım ama oldukça sıkı tutuyordu
Yn:kahretsin
Dudağından öpüp hafiften uyanmasını sağladım
Yn:aşkım su almaya gideceğim
Ellerini belimden çekti
Mutfağa gidip bir bıçak aldım nedeni bilinmez bir şekilde korkuyordum nefesimi düzene sokmam zaman aldı odaya en sessiz hali ile girdim girdiğimde uyku halinde nefes nefese mattheo vardı
Mattheo:yn nerdesin! gitme beni bırakma ne olur
Bunları duyunca bir garip olmuştum acıyor muydum yoksa seviyor muydum bunu hiç öğrenemeyeceğim galiba üzgünüm mattheo
Mattheo:yn gitme yalvarırım
En azından huzurlu öl mattheo bunu hak ediyorsun sanırım.. seni öldürmek zorundayım keşke böyle biri olmasaydın elimi yüzüne koyup onu sakince öptüm
Yn:burdayım bebeğim merak etme seninleyim, yanındayım
Bunları söylerken elimdeki bıçağı boynuna yaklaştırmıştım diğer yandan baş parmağımla yanağını okşuyordum
Yn:hadi uyu ben yanındayım söz veriyorum
Mattheo:keşke beni sevseydin bu anların gerçek olması için her şeyimi verirdim
Yn:bu anlar gerçek değil mi mattheo
Mattheo:maalesef yn sen beni sevmiyorsun beni öldürmek istiyorsun hatta elinde ki bıçakta o yüzden değil mi?
Yn:uyanık mısın? Mattheo rüya görüyorsun uyu hadi
Elimdeki bıçağı alıp odanın bir kenarına attı yanından gidecekken elimden tutup beni kendine çekti bağırmasını beklerken bana sarıldı
Mattheo:gitmediğin için teşekkürler...
Yn:ne?
Mattheo:seni seviyorum yn keşke sende beni sevsen ama... en azından yanımda olduğun için sağ ol
Yn:sen uyanık mıydın
Mattheo:yanımda sen varken uyumam imkansız
Yn:bu kadar mı çok seviyorsun beni canına kıyacağımı bile bile
Mattheo:yn sen ölümün en güzel halisin bana
Eski nişanlım aklıma geldi o beni bu kadar sevmiş miydi hayatımı adadığım o adam beni bu kadar sevmiş miydi?! onunla birlikteyken beni kadın gibi hissettirmemişti beni tanımayan biriydi peki ben ona neden bağlandım
Mattheo:yn sen ağlıyorsun
Yn:ağlamıyorum duygulandım sadece, mattheo keşke geçmişi değiştirebilsek
Mattheo:ben geçmişimi değiştirmek istemem benim işlediğim suçlar bir kaç trafik kuralından ileriye gitmez
Yn:hadi be ordan:) bizim şirkette çalışan klara nasıl öldü o zaman
Mattheo:maalesef şu an söyleyemem ama yakında öğrenirsin
Yn:katil pislik
Dudaklarımı dudaklarına kilitledim karşılık verince yavaşça bıraktım
Mattheo:bunu iltifat olarak alıyorum
Yn:alabilirsin ve merak etme seni öldürmeyeceğim en azından bunu ben yapmayacağım
Mattheo:pek rahatladım denemez ama niye öldürmeyeceksin beni
Yn:sevgin hoşuma gidiyor nedensiz bir şekilde ve ben bana bu denli güvenen birini öldürebileceğimi sanmıyorum
Mattheo:yn odana git ve uyu yarın röportajımız var
Yn:burada kalsam
Mattheo:kalmak istediğine emin misin zorunda değilsin
Yn:gerçekten burda kalmak istiyorum
Mattheo:peki
Bana yıllardır yasını tuttuğum bir adamdan daha iyi gelmişti mattheoyu onun yerine koydum bir anlığına gerçekten mutlu olacağım bir hayattı karşımdaki hayallerimdeki suçsuz nişanlım olduğunu düşünerek sarıldım mattheoya onun iç çekişi anlatıyordu bana her şeyi bu sefer uyuduğuna emindim ama kalkmaya yeltenmedim bile daha sıkı sarıldım ona dudağını öpüp fısıldadım hayallerimi süsleyen adama
Yn:keşkelerim olacaksın hep... keşke bu durumda olmasaydık keşke polis olmasaydım keşke küçük ve gereksiz olsa bile bir bahanen olsaydı
Kafamı göğsüne dayayıp uyudum kalktığımda yanımda kimse yoktu yanımda bir not vardı
Yn:"röportaja gidiyorum sen gece pek uyuyamamışsındır diye seni kaldırmak istemedim televizyonda ilk kanalda izle istersen"
Odama gidip giyindim
Bunlar benim dolabımdada vardı lanet adam dolabımı getirmiş buraya aşağı inip kahvaltı ettim ardından televizyonu açtım draco ve mattheo söyleşi yapıyorlardı onlara bakarken bir yandanda yemek yiyordum
———————————————————————
-merhaba hala yn hanım ile bir ilişkiniz olduğu söyleniyor doğru mu ayrıca bunu destekleyen bir video çıktı
Mattheo:video derken nasıl bir video bu
-markanızın reklam çekiminde yn hanımı kucağınıza alıyorsunuz
Mattheo:anladım bu durumu ona bildirmeliyim önce
Mattheo telefonunu eline alıp tahminimce beni çaldırdı solondan bir telefon sesi geliyordu ki ev telefonu olduğunu fark ettim açıp konuşmaya başladım
Yn:maalesef bu numara kullanılmıyor 6666 yı tuşlayarak cehenneme gidebilirsiniz
Mattheo:yn uyanmışsın
Yn:evet uyandım keşke benide uyandırsaydın
Mattheo:evet evet televizyondaki soru şey diye soruyor ilişkiniz var mı yoksa marka çekiminde ynyi kucağınıza almışsınız nasıl açıklarsınız çok komik değil mi
Yn:hoparlöre alsana beni
Mattheo:alıyım peki
Bir yandan televizyona bakıyor bir yandan konuşmayı planlıyordum ve aklıma hiç bir şey gelmemişti
Yn:aslında bunun çok basit bir medeni var.... Iıııııhhh ... şöyle ki.... İkimizde yetişkin insanlarız ben bir açıklama nedeni göremiyorum ayrıca video doğru
-peki ilişkiniz var mı?!
Yn:bunuda mattheo açıklasın
Mattheo:tabi, beni elinden gelse bir kaşık suda boğacak ama bu benim ona olan ilgimi değiştirmiyor tabi
Draco:mattheo bey mattheo bey bu bir çıkma teklifi mi?(!)
Mattheo:hayır! Çocuk değiliz draco
Sözünü bitirmeden televizyonu kapattım ama telefondan ses geliyordu
Draco:şaka yapıyorum tabi, #yntheo birlikteliğini destekliyorum çaktırmayın (!)
Yn:draco senden çok özür dilerek söylüyorum ki bu asla gerçekleşmeyecek çünkü malum o çocuk değil ben ise hala çocukluğumda takılı kalmışım iyi günler
Telefonu kapadım ardından ev telefonundan polisi tuşladım
Yn:alo merhaba
-merhaba kimsiniz
Yn:kimsiniz? Yn black
-yenge!
Yn:pardon ben nereyi aradım veya kimi
-şöyle ki mattheo abi sen polisi arama diye telefon birini arayınca bu hatta bağlanır şekilde düzenlettirdi
Yn:öyle mi şimdi ne yap biliyor musun mattheoyu ara ve birkaç rus eskort ayarladığını söyle
-yeng-
Yn:sana bunu yap diyorum yapmazsan başın belaya girer inan bana ha! bu arada söyle gerçekten ayarlasınlar ve birini buraya göndertsinler benim ise içinizden biriyle modellik ajansına gittiğimi söyle ayrıca her ne yaptıysa bana bilgi vereceksin ha tamam mı
-tamam yenge-
Telefonu kapatıp televizyonu geri açtım küçük gösteriyi seyrettim mattheo özür dileyerek telefonunu açtı ardından hafiften gülmeye başladı
Yn:eskorta mı gülüyorsun sen!
Telefonu kapattığında evdeki telefon çaldı açıp cevap verdim
Yn:ne dedi?
-geliceğini söyledi yani eskortun yanına hala ayarlıyayım mı
Yn:tabi ayarla
Telefonu kapatıp ağızıma patates attım
Yn:yok ölüme oynuyor bu hmm baya iyi pişirmişim ellerime sağlık
Evde yukarı çıkarken bir oda fark ettim içine girdiğimde çalışma odası olduğunu gördüm
Yn:nasıl ya
Oda oldukça sadeydi masa bilgisayar birkaç resim belge dolabı birkaç arma ve bu armalar devlet tarafından verilmiş armalar
Yn:öldürdüğü kişilerin mi bu...
Armaların yanına gittiğimde bir isim yazmıyordu kimin olduğunu bilmem imkansızdı bilgisayarın başına oturdum
Yn:şifre... nerden bilebilirim ki!
Belgelerin yanına gittim raf oldukça tozlanmıştı bir belgenin önü hariç mavi büyük bir portföyün içindeydi yavaşça çıkarıp içini açtım bir kaç evrak vardı
Yn:"2005 listesi"
Devlet tarafından gönderilen bir kaç belge duruyordu devletin açtığı soruşturma olabilirdi yazıların bir çoğu anlaşılmayacak şekilde kodlanmıştı çözmeye başlayacakken alt kattan bir ses geldi
Yn:siktir fahişe geldi
Portföyü yerine koyup aşağı indim
-merhaba mattheo nerde?
Yn:birazdan gelir, bu arada benim bu evde olduğumu ona söylemezsen sevinirim
-neden söylemeyeyim ki?
Yn:şöyle ki mattheo benim arkadaşım ve ona bir şaka yapacağız
-ugh peki yapmam gereken bir şey var mı
Yn:aslında evet var onu yatağa atman istikrarlı bir şekilde, eğer o istekli olursa nazlanabildiğin kadar nazlan olur mu
-olur zaten biri daha evdeyken birlikte olmamız biraz garip olurdu
Yn:yani odaya at ama ilişkiye girme be-
Kapı kiliti açılmaya başlayınca hızlıca koltuğun altına girdim sessizce görüneceğimi biliyordum ama dinlemekte zevk veriyordu
-merhaba ben diana
Tırnağını göğsünde süzdü mattheo kendini dikeltti ve yüzünde bir tebessüm oluştu
Mattheo:merhaba fiana ben mattheo
Diana:mattheo hmm yatakta inlemek isteyeceğim bir isim
Mattheo:tabi öyledir de- öncelikle sana bir kaç şey vermeliyim benimle gelir misin
Diana:tabi gelirim>>
Mattheo kızı kucağına alarak yukarı çıkarttı (bu sırada blok3 vur çıktı tam uyuyor)
Göğsüm sıkışacak kadar hızlı nefes alıyordum nefesim duyulmasın diye elimi ağzıma ve burnuma koydum o gittiğine emin olduğumda gözümden bir damla yaş aktı
Yn:yalancı...
Yukardan bir bağırma sesi geldi
Yn:nolur, nolur... yapma bunu bana
Yukarı parmak uçlarımda çıktım mattheo orospuyu yatağa yatırmış çorabını çıkartıyordu
Yn:ben görüceğimi gördüm
Sesimi duymuş olacak ki kapıya yöneldi merdivenlere sokuldum oda ortalığa göz gezdirip kapıyı kapattı salona inerken kapıyı kapatmadığını gördüm
Yn:gidemem... ama kalamamda uhh
Kapının eşiğinden yavaşça çıktım çıplak ayaklarım toprağın üzerinde beni ceset gibi taşırken duyduğum sesle dizlerimin bağı çözüldü
-koltuğun üzerindeki kıyafetler kimin?
-bir fahişenin tek kullanımlık kadınlardan biri işte çok takma
Yere kapaklandığımda cevabı kafamda yankılanıyordu
Yn:fahişe...
Gözümden akan yaşladı durdurmaya dermanım kalmamışken duvara yaslandım ve tüm o sesleri dinledim ki karşımda mattheo vardı
Mattheo:yn senin burda ne işin var
Yn:pislik!
Hınçla kalkıp yüzümü sinirle ona döndüm
Yn:iki yüzlü!
Mattheo:ne ben mi iki yüzlüyüm
Yn:evet hem iki yüzlü hem alçak hemde katil bir pisliksin
Kısa bir suskunluk oldu
Yn:ne oldu gerçeklerin yüzüne vurulması acıttı mı!
Mattheo:merak etme yüzüme vura vura kabuk bağladı bu gerçekler
Yn:hala laf yetiştirebiliyorsun ya inanamıyorum!
Mattheo:inansan iyi olur ama
Kız yanımıza geldi kızı göstererek
Yn:izah edebilir misin bunu yalan söylemiyorum sevdim diye bilir misin? Yalan söylüyorsanda önemli değil de ben sana güveniyorum... güvenmek istiyorum
Mattheo bana boş gözlerle bakmaya başladı
Yn:sadece sevdim de... yalan söylüyorsan önemli değil nedense güveniyorum ben sana sırtımdan vuracaksan hiç sorun değil yeterki yattım de inkar etme
(Vur blok3)
Mattheo:fiana sen git ödemeni alacaksın
Diana:peki...
Mattheo:onunla yattığımı nereden biliyorsun nasıl bu kadar emin olabilirsin.... Güveniyorsun hah
Yn:kendi gözümle gördüm kendi kulağımla duydum bana ne dediğini...
Mattheo:sana fahi-
Bir sinirle mattheo ya tokat attım dolan gözlerim onu öldürecek gibi bakıyordu
Yn:sakın! Ama sakın! Bana öyle sesleneyim deme!
Mattheo:fahişe diye mi? Yn sende bir fiyatsın! Söyle ne kadarsın?!
(vur uzi)
Yn:biliyor musun cidde sevdiğini sanmıştım... bir an olsun seninle gelecek hayal etmiştim ama çok yersizmiş çünkü sen kendin kazanmadığın paralarla bana fahişe diyen bir suçlusun! fahişeymiş bu dosya olmasa senin yüzüne bakmam ben!
Mattheo:dosya olmasa... peki git o zaman yn
Yn:ne?
Mattheo:azad ediyorum seni şimdi siktir git!
Sözlerini algılamam biraz uzun sürdü
Mattheo:zaten beni hapise atabilecek kadar şey biliyorsun geri kalanını konuşturmada öğrenirsin!
Kısaca başımı salladım
Yn:peki son bir soru soracağım ömür boyu hapise çarptırılacağını bile bile neden bırakıyorsun beni öldürede bilirsin
Mattheo:seninde dediğin gibi "seni ben öldürmeyeceğim en azından bunu ben yapmayacağım" ormanda kendi kendine öleceksin:)
Yn:bence makul, peki mattheo riddle dosyası bitmiştir:)
Yüzüne son kez baktığımda bir önceki kadar ruhsuzdu bende kendimi toparlayıp yola doğru adım attım yol soğuk ve pürüzlüydü ayağıma batan taşlar ve buz gibi betondan yavaşça ilerliyordum yol belli bir kısımdan sonra bitecekti ve ormanda kalacaktım daha ezberleyememiştim yolu
Yn:bir insan niye yola dikkat etmez ki!
Söylene söylene gece etmiştim zifiri karanlık olmadan ağacın gövdesine yaslandım göz kapaklarım ağırlaştıkça ağırlaştı kendime geldiğimde gözlerimi açamıyor bileklerimi oynatamıyordum bir kaç adım sesiyle irkildim....