Selamlar aşk çikolatalarımm malum pazartesi okullar açılıyor, kiminiz mutlu kiminiz üzgün (çoğunluk üzgün) :) bu yüzden yazar kuşunuz da dedi ki bir bölüm atayım da okurlarıma moral olsunnn zaten nereden baksanız hazirana kadar yokum artık. Umarım yeni dönem hepinizin çok mutlu, çok başarılı geçer.
Unutmayın ne zaman kötü hissetseniz ben ve karakterlerim sırtını sıvazlamak için satır aralarında olacağız.
Hepinizi seviyorummm
Bölüme geçmeden önce yıldızımızı parlatmayı unutmayınnn
Keyifli okumalarrr
✈️✈️✈️
Şehit Mezarlığı
Kafamı kaldırıp kocaman yazıyı okudum. İçimden soğuk bir ürperti geçti.
Düğün bittikten sonra Şahin beni bir yere götürmek istediğini söyleyip buraya getirmişti. İçeri girerken neden burada olduğumu sorguluyordum.
Korku dolu bakışlarımı Şahin anlamış olacak ki elimden zarifçe tutup beni bir şehit mezarına yönlendirdi.
CENK ASLAN
İsmi okuduğum zaman tanıdık geldi fakat çıkaramadım.
"Tanıştırayım Alin. Cenk" diyerek bana gülümsedi Şahin.
"Şehit olan arkadaşım. Hatırlarsın uçağı düşmüştü. Koruyamamıştım onu."
Gözlerinin dolduğunu belli etmemeye çalışarak mezara döndü.
"Cenk bu da yengen. Hani şu hello kittyli pijamalı kız. İlk bahsettiğimde merak edip fotoğrafını görmek istemiştin. Ben ise."
Şahin yutkundu. Konuşmakta güçlük çekiyordu
"Ben ise son uçuşumuz olduğunu bilmeden uçuştan sonra diyerek büyük bir aptallık etmiştim. Özür dilerim devrem. Ama geç de olsa verdiğim sözü tuttum."
Elleriyle elimi kavrayıp yukarıya kaldırdı.
"Bak o pijamalı kız yanımda. Hem de beyazlar içinde gelinlikle. Biz bugün evlendik kardeşim. Keşke tüm zor anlarımda yanımda olduğun gibi en mutlu anımda da yanımda olsaydın. Ama olsun bak ben geldim. En mutlu günümde yine seninleyim."
Şahin elindeki buketi mezarın üzerine bıraktı. Bir şeyler deme zorunluluğu hissedip çekinerek mezara bir adım attım.
" Merhaba Cenk. Bu beni sana nasıl anlattı bilmiyorum ama biz aşık olduk ve evlendik. Düğünümde en baş köşede babamı ve seni görmek isterdim ama zaten eminim ki ikiniz de bizi en güzel yerden izlediniz. Bedenen olmasa da ruhen daima bizimlesiniz. Gözün arkada kalmasın. Şahin önce Allah'a sonra bana emanet. Biz rahat yaşayalım diye canınızı gözünüz kırpmadan verdiğiniz için de buradaki herkese ne desem az kalır. İyi ki varsınız. Tanıştığıma çok memnun oldum. "
Şahin'e döndüğüm vakit Cenk'in başucuna dikilen ağaçtan bir yaprak omzuma düştü. Yavaşça elime alıp gülümsedim.
" Hadi artık biz gidelim devrem yine geleceğim. "
Dedikten sonra Şahin belimden tutup çıkışa yürümemi sağladı. Mezarlıktaki insanlar bu halde gelinin burada ne işi var diye garip bakıyorlardı ama alışmıştım. Şahini ölü sandığım zamanlar evden çok burada yatıyordum. O zaman da bu bakışları atıyorlardı.
Şahin arabanın kapısını açtığında ön koltuğa yerleşip evin yolunu tuttuk.
(3 YIL sonra)
Düşük Bütçeli Einstein : Yahu Alin bu kerata susmuyor. Apartmandan kovacaklar artık beni gel al şunu ya . Başka adam mı yoktu başıma bıraktın.
SİZ : Ya alacağım. Konserdeyim biraz daha sabır.
Düşük Bütçeli Einstein : Apartmandan kovulursam size yerleşirim ona göre!
SİZ : Sen ne biçim amca oldun be?
SİZ : İnsan yeğenine böyle mi yapar!?
Düşük Bütçeli Einstein :NNDKDKSÖ
Düşük Bütçeli Einstein : Yeğen?
Düşük Bütçeli Einstein :
Düşük Bütçeli Einstein : Bu mu yeğen?
Düşük Bütçeli Einstein : Ben insan yavrusu yeğen istiyorum köpek değil!
SİZ :Oy canım kızım. İyi bak yavruma başlattırma insan bebeğine.
Düşük Bütçeli Einstein :Yaaa kızım insan olsa böyle sesli olmaz. Kendi küçük sesi maşallah. Alt komşu sıkıntılı zaten. Şahin alamaz mı?
SİZ : Görevde o. Bir saat daha idare et geleceğim. Söz. Hem de bomba haberlerle
Düşük Bütçeli Einstein : denerim ama atılmazsam iyi.
Düşük Bütçeli Einstein : Ne haberi!
SİZ : Gelince konuşuruz
Düşük Bütçeli Einstein : Ama olmaz ki valla aklım kalır öyle, hadi Aloş bana söyle
SİZ : Nsmddmdms
SİZ : Kudur kudur baby
Düşük Bütçeli Einstein :Şerefsizsin biliyorsun değil mi?
SİZ :hahslvhkböç hadi ben kaçtım. Akşama bizdesiniz. Sizin gelmeniz daha iyi olur
***
"Hadi Alin söyle artık söyle söyle"
Doğa, Meva, Kerem koltukta dizilmiş hepsi söyleyeceğim şeyi bekliyorlardı. Ben ise ortamı daha fazla gerip Acun gibi triplere giriyordum. Kerem iyice darlamaya başlayınca cebimdeki hamilelik testini çıkarıp salladım.
Kızlardan bir ohaaa sesi yükseldi.
"Bu ne?" Kerem kaşarını çatarak yanıma geldi.
"Sayısal loto Kerem. Büyük ikramiye bana çıktı."
"Ha ha ha. Alin şu espri yeteneğini geliştirsen diyorum."
"Bir de espri beğendiremiyoruz Allah Allah Hamilelik testi işte. Dayı oluyorsun!"
"N-ne küçük bir insancık mı geliyor bizim ekibe?"
Kafa salladım.
"Aynen öyle"
Hepimiz aşırı duygusaldık ama ilk ağlayan Kerem oldu. Haline gülerken hiç olmadığım kadar mutluydum.
Şahin'e ise haberi eve geldiğinde verdim.
İşten yorgun argın geldi her zamanki gibi. Bizimkiler evlerine dönmüştü. Koltukta otururken elimde bir kutuyla ona doğru yürüdüm.
"Şahin"
"Efendim bebeğim?"
"Bunu sana biri gönderdi."
Uzattığım Kutuyu alırken kaşları çatıldı.
"Hayırdır kim?"
"Bizim çok seveceğimiz biri"
Şahin merakla Kutuyu açtı. Küçük bir F16 maketiydi bulduğu şey.
" Bu çok güzel bir şey Yavuz Komutan mı gönderdi?"
"Hayır."
"Kim peki?"
"Kutunun altındaki kağıdı kaldırır mısın?"
Kutuya dönüp kaldırdığında elleri titreterek testi aldı.
"Bu gerçek mi?"
"Gerçek"
"Baba oluyorum."
"Baba oluyorsun evet"
"Anne oluyorsun"
Kafa salladım.
"Anne oluyorum."
Heyecanla ayağa kalkıp bana kocaman sarıldı.
İşte bizim hikayemiz de buraya kadardı.
Ne yaşarsak yaşayalım yolun sonunda yine mutluyduk. Yine beraberdik. Önemli olan zorluklara göğüs germek, sabırla karşılamaktı.
Kolay şeyler yaşamayabilirsiniz ne olursa olsun. Ama şunu unutmayın siz yaşadığınız şeylerden daima daha güçlü olacaksınız.
BÖLÜM SONU
Artık gerçekten bitiriyorum kitabı. Ne söylesem bilemiyorum hepinize çok teşekkür ederim benimle bu uzun yolculuğa çıktığınız için.
Kitabı yazarken istediğim şey biraz eğlenmekti belki biraz iç dökmek bilmiyorum.
Gönlüm isterdi ki daha kaliteli bir kitap çıksın ortaya ama istediğim gibi olmadı. Yine de olsun tecrübe ettim diyorum. Umarım zamanınızı harcadığınıza değen bir kitap olmuştur.
Zamana çok önem veririm ve neye harcadığıma özen gösteririm. Hayatta her şeyi bulursunuz ama giden zamanı asla. Bu yüzden zaman harcadığınız kişilere ve olaylara dikkat edin.
Neyse yine çok uzattım. Hepinizi seviyorum kendinize çooook iyi bakın. Bir de sizden ufak bir ricam var bana dua edin :) çok kritik bir sınav Sürecine giriyorum ve bunun benim için önemini kelimelerle anlatamam.
Şimdiden teşekkür ederim.
Seneye yeni bir kurguyla buluşmak üzere...