Selam nasılsınız bakalım?
Yorumları satırlarda yaparsanız çok sevinirim ne kadar çok yorum olursa o kadar erken atıyorum yeni bölümler ve beğeni unutmayın öptüm.
🐚
Şenzlog'a uzanıp güneşlenmek istemiştim, Berk'e güneş kremi sürmesi için seslendim
-sevgilim
-efendim
-güneş kremi sürebilir misin sırtıma
-seve seve tabiki
Gülümseyerek yanıma geldi, Şenzlog'a yüz üstü uzandım, berk yan tarafıma oturup bronzlatıcıyı sırtıma sürdü. Umarım kızarmazdım. Tenim açık renkli olduğu için hemen kıpkırmızı oluyordum .
-aşkım bacaklarına da sürmemi ister miisn?
-olur
Kalçalarıma ve bacağıma sürüp yedirmek için dairesel haraketlerde sürmeye başladı. Kalçalarımdan popoma giden eli rahat durmuyordu. Bacak aramı okşuyordu. Hava sıcak olduğu için daha fazla terlememe sebep oluyordu bu hareketleri,
Elini yavaş hareketlerle bacaklarıma indirdi. O kadar yavaş sürüyordu ki ağır çekime almıştı sanki kendini, içimden gülemeden edemedim.
-oldu güzelim
-teşekkür ederim
-içicek bir şey ister misin?
-su
-tamam ben bir telefonla konuşacağım suyunu alır gelirim
-tamam
Deidm sadece, her telefonla konuştuğunu görünce yada konuşucağını söylediğimde tüylerim diken diken oluyordu.
Tartıştığımız zaman geliyordu aklıma ve üzülmeden edemiyordum .
Aslında ona da hak veriyorum ama bende haklıyım işte, ben onun gibi değilim ki ben sıradan bir insanım her şeyi öğrenmek isterken onun bu işleri ilişkimizi bozmasından korkuyordum.
İş ile beni ayrı tutsun istiyordum ama bir yanımda her şeyi bilmek öğrenmek istiyordu. Bu ikilemde kalmaktan nefret ediyordum.
Berk'in gitmesinden on dakika sonra çalışan garson suyumu getirmişti. O neredeydi acaba, ayağa kalkıp biraz da diğer tarafımı güneşlendirmek için karnıma bacaklarıma yağ sürdüm.
Başımı Şenzlog'a yaslayıp suyumdan bir kaç yudum aldım . Gözlerimi kapatıp güneşlenmeye devam ettim. Telefonumun çalmasıyla elime aldım. Berkti arayan
-efendim sevgilim
-odamıza geçelim mi güneşlenmen bittiyse
-nerdesin sen telefonla konuşucam diye gittin yoksun ama
-arkanı dönersen görürsün beni
Arkamı döndüğümde beach 'e ait olan cafede oturuyordu.
-niye yanıma gelmiyorsun
-çok güneş var be güzelim sıcakladım, sende istersen gel odamıza gidelim artık hı
-ne odaymış ya bu
Kahkaha attı.
-tamam yanıma gel hadi
Telefonu kapattım. Ayağa kalkıp üzerime plaj elbisemi giydim. Gerçekten fazlasıyla seksi görünüyordum. Vücudumda fazla olan yerleri bile seviyordum.
Telefonumu ve plaj çantasını alıp Berk'in yanına yürüdüm. Beni gördüğünde yanıma otur dercesine eliyle yanını işaret etti.
-beni bırakıp burda oturuyorsun demek
-çok sıcakladım yoksa ben seni bırakır mıyım
Dediğinde yanağımdan öptü. Ama ben ona kızarken öperse ben nasıl kızıcaktım ona,
-yemek yiyelim mi?
-ben aç değilim
-hamburger desem
-Şuan canım istemiyor
-alla alla peki bundan göbüşünün haberi varmı?
-ben ona söylerim sen düşünme bizi
Dediğimde güldük. Yarım saat oturduktan sonra odamıza gitmek için yürümeye başladık. Keşke burada yaşasaydık. Burayı çok sevmiştim , huzur vericiydi. Az insan olması beni rahatlatıyordu çok insan olduğu zaman gerilmeden edemiyordum.
Sıcakta yürümek ne kadar doğru karar olmuştu bilemedim. Berk'e baktığımda terlemişti ,
Elimden tutup önümden ilerliyordu.
On dakika yürüdükten sonra odamıza gelmişti. İçeri adım attığımda gülleri görünce şaşırdım. Berk'e doğru dönüp bunlar ne dercesine şaşkın bir şekilde bakıyordum.
-girsene güzelim
Odaya adımımı atıp girdim. Yerlerde gül ve mumlar vardı, yatağın üzerinde özür dilerim yazıyordu güllerle, tavanda olan kırmızı kalpli uçan balonlar o kadar güzel görünüyordu ki gülümsedim.
Ne ara hazırlatmıştı bunları anlam veremeden arkamda olan Berk'e döndüm.
-her şey çok güzel görünüyor teşekkür ederim
-beni bırakmadığın için ben teşekkür ederim güzelim
Deyip önüme düşen saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. Yüzümü avucunun içine alıp konuştu.
-seni o kadar çok seviyorum ki tahmin bile edemezsin, bazen kırıyorum farkındayım ama istemeden oluyor
Sustu derin bir nefes alıp tekrar konuşmaya başladı.
-sana çoğu konuda hak veriyorum hamra ama lütfen iş konusunda ısrarcı davranma, güvenliğin için böyle olması gerekiyor. Bazen bir şeyler saklamak zorundayım işim gereği ama bu sakladığım şeyin senle aramızda olan bir şeyle ilgisi olmayacak. Bu yüzden işim ayrı bir dünya sen ise bambaşka bir dünyasın bu böyle devam etmek zorunda
Yüzüme yaklaşıp burnumdan öptü, bir kaç saniye öylece kalıp alnımdan da öpüp geri çekildi. Gözlerimi kapatmıştım o öperken
-işine karışmak istemiyorum ama tedirgin oluyorum haklı olarak bu sadece
-biliyorum hasklısın da zaten
-bu konuyu kapatalım bence ben işine karışmıyorum ama aklımda soru işareti de bıraktığın zaman anla ve anlat bana
Onaylarcasına başını salladı. Ellerini yüzümden çekip arkasını döndü bir kaç adım atıp çekmeceden bir kutu çıkardı. Ne olduğunu merak edip bakmak istedim ama göremedim.
Bana doğru adım attığında elinde ne olduğunu anlamaya çalıştım. Yanıma geldiğinde kutuyu açtı. Kolyeyi görmem ile şaşırdım.
-bunu gece vermek istiyordum ama Şuan vermem daha mantıklı akşam takarsın diye düşündüm
-berk bu çok güzel
-sana yakışacağını düşündüm
-ben çok teşekkür ederim
Kolye o kadar güzeldi ki ışıltısı gözlerimi parlatmıştı. Pahalı bir şey olduğu kesindi, o kadar çok parlıyordu ki bir an gözlerim kamaştı.
-hadi arkanı dön
Arkamı dönüp kolyeyi takması için saçlarımı tuttum. Ayna karşımda olduğu için kendime baktım. Çok güzel görünüyordu.Berk kolyeyi takıp arkamdan sarıldı,
-tenine çok yakıştı sevgilim
Ellerimi ellerinin üzerine koyup tekrar teşekkür ettim. Açıkta kalan boynumdan öpüp öylece durduk.
Odamız tek kelime ile mükemmeldi. Her detayı ayrıntısı muhteşemdi.
....
-güzelim hazır mısın?
-hazırım
Dediğimde berk sigarasını söndürüp havuz başından yanıma gelmişti. Ona doğru dönüp nasıl olmuşum dercesine gülümsedim.
Hamra'nın elbisesi
Nasıl sizce?
-çok güzel olmuşsun bebek gibisin
-çok abartılı mı sence
-hayır çok güzelsin ama biraz fazla mı açık
-tatildeyiz diye
-hım peki
Yanıma gelip bedenimizi birleştirdi, kollarını belime bağlayıp yanağımdan öptü.
-o kadar muhteşemsin ki aklımı başımdan alıyorsun hamra
Gözlerinin içine bakarak gülümsedim. Haberi yoktu sanırım ama ben mi aklını başından alıyordum yoksa o mu orası belli değildi.
Bir eli belimdeyken diğer elini saçlarıma götürüp dudaklarımızı birleştirdi. Her öpüşü sanki yangına köz atar gibi harlıyordu.
Alt dudağımı dişlerinin arasına aldığımda istemsizce inledim, araya giren dillerimiz dans eder gibiydi...
Belimde olan eli usulca kalçalarıma indi, sertçe sıktığında kendimi daha fazla yasladım ona,
-siktir
Sanırım erkekliğini biraz fazla baskı uygulamış olabilirim.
-aklımı başımdan almayı ne zaman bırakırsın?
Dedi gülümseyerek, yüzünü avucumun içine alarak yanağından öptüm.
-hiçbir zaman tabiki
Deyip kollarından ayrıldım. Rujumu tazelemek için banyoya geçtim, kırmızı ruj eziyetti gerçekten , son bir kez makyajımı tazeleyip banyodan çıktım ayakkabımı giymek için yatağa oturdum.
Berk kapıya yaslanmış beni izliyordu. Yatağa oturup bacağımı diğer bacağımın üzerine attım.
-sevgilim ayakkabımı giydirebilir misin?
Gözlerime bakıyordu, Şuan içinden geçenler tahmin edebiliyordum ama hayır hayır aklından geçmemeliydi, yoksa bu gece rakıya değil de odada kalmak zorunda olabilirdik.
Bir kaç adım atıp önümde diz çöktü. Bacağımı kaldırıp ayakkabıyı giydirmesi için dizinin üzerine koydum. Ayakkabım bilekten bağlamalı topukluydu. Berk'in bakışları ayakkabıda değil de başka yerdeydi, sanırım altım gözüküyordu.
-sınırlarını zorluyorsun
Bilerek yapmamıştım , diğer bacağımı birleştirmeye çalıştım ama olmadı.
-kırmızı güzel seçim güzelim gece onu çıkarmak için sabırsızlanıyorum
Diğer bacağımıda uzatıp bekledim. Ayak bileğimden öpüp bağcıkları bacağıma doladı. Nefesimi kesecek şeyler yapma be adam!
Yataktan kalkıp aynadan kendime baktım. Berk elini belime koyup yanıma geldi.
-çok güzel olmuşuz berk fotoğrafımızı çeksene
Dediğimde telefonunu çıkardı bir kaç poz çekmek için aynanın karşısına geçtik ikimizde,
Çok tatlı görünüyorduk, aramızdaki boy farkı bile çok tatlıydı şuan...
Odadan çıkıp yürümeye başladık, nasıl gideceğimiz hakkında fikrim yoktu.
-sevgilim gideceğimiz mekan Yakın mı?
-Yakın ama yürüyerek gidemeyiz araba ile gidicez
-peki
-bu gece senin için seçtim
Anlamamıştım, başımı anlamadım dercesine salladım. Kırmızı bir Porsche'nin yanına geldiğinde durdu.
-kırmızı seçtim arabamızı güzelim
Deyince bir an duraksadım.
-rujunun rengi yani güzelim
Deyince göz kırptı, çok fenaydı...
Arabaya binip yola çıktık. Berk'in kaç tane arabası vardı bilmiyorum ama her renk olduğuna eminim, bu kadar zengin olmak nasıl bir duygu tam bilmiyordum açıkcası,
-berk şarkı açalım mı gidene kadar
-olur güzelim
Açtığı şarkıyı çok seviyordum. Gözlerine bakıp gülümsedim.
Şarkı başladığında kendi kendime mırıldandım. Sanırım Berk'te biliyordu şarkıyı, gözlerimin içine bakarak söyleyince tüylerim ürperdi.
Sesi de güzelmiş bu adamın neyi kötü ki?
Seni sarıp saklasam
Ayrılık bizi bulamaz
Sanmıştım
İnanmıştım
Onu izlemeye devam ettim. O kadar güzel gözüküyordu ki Şuan ,
Bende eşlik ettim. Gözlerine bakarak sanırım biraz bağırarak söylemiş olabilirim.
Kirpiğinden kanat yaptım
Seni o gökyüzüne ben koydum
Yağmurlar yağdı örttüm siper oldum
Bembeyaz bulutlarla doldurdum
Nasıl bensiz oralarda uçuyorsun!?
Soru sorar gibi şarkıyı söyleyince güldü, biz şarkıyı söyledikçe berk daha da hızlı sürdü.
Seni o gökyüzüne ben koydum SEVGİLİM
Yağmurlar yağdı örttüm siper oldum
Bembeyaz bulutlarla doldurdum
Nasıl bensiz oralarda uçuyorsun?
-sesinin bu kadar güzel olduğunu ben neden bilmiyorum?
Dedim
-bilmene gerek varmı güzelim?
-yokmu
-var tabiki ama benim her şeyim mükemmel olduğu için tahmin etmen lazımdı
Güldüm. Manyaktı bu adam gerçekten
-komiksin
-öyleyimdir
Dediğinde mekana gelmiştik. Bu gecenin güzel geçmesi dileğiyle arabadan indik.
Herkesin bize bakmasını biraz garipsedim ama normaldi Porsche ile kaç kişi gelmişti sonuçta değil mi?
Arabadan indiğimiz an vale arabayı almaya geldi. Berk yanıma gelip elini uzattı. Elini tutup devam ettik.
Bizim için hazırlanan masaya oturmuştuk bile, biz gelmeden masa hazırlanmıştı geldiğimizde ise alkollerimiz dolduruldu.
-beğendin mi mekanı?
-güzel bence ama Şuan tam karar veremedim
-rakı içmek istediğine emin misin meyve suyu da var
Dedi gülerek, komiksin der gibi yüzümle hareket yaptım. Çocuk muydum ben
-çocuk muyum ben berk!
-evet küçük bir çocuksun benim için benim bebeğimsin sen
-hıhıııı
Deyip bardağı parmaklarımla tutarak dudaklarıma götürdüm. Bir kaç yudum içtikten sonra masaya geri bıraktım.
Tadı berbattı gerçekten ama içmek istiyordum bu gece, berk beni izliyordu.
Arkadan çalan şarkı ile gözlerimizi sabitledik. Öylece kaldık bir adamın gözlerine bakarak bu kadar yoğun duygu hissetmem normal miydi?
Karnıma ağrı giriyordu çünkü...
Bir sonraki bölümde neler olucak sizce?
Beğenmeyi unutmayın sizi çok seviyorum 😘