Dün yaşadığım tadısız olaylardan sonra bölümün bi kopyasını buldum canım arkadaşıma çok teşekkür ederim lütfen oy vermeye yorum yapmayı unutmayın 💕
Not; Bölümü okurken lütfen Bawer ve Nalin arasında hiç
Bi şey olmasını unutmayalım
~ Günümüz de ~
Gelen silah sesiyle herkes şok olmuştu
Dilşad çılığık atmıştı o günden sonra silah kullanmamıştı Nalin yeni aynı olayı yaşadını düşünüyordu koşarak dışarı çıktı Botana sarılmıştı
" İyi misin " Dedi tadirgın bi sesle
" İyim Nalinim. Merak etme burda bi şey olmaz sakın ol ses bizde gelmiyor " Dedi Nalin üzgün ve korku dolu gözlerle botana bakıyordu " İyim merak etme " Dedi Botan kızlar da aşa inmişti Dilşad dışında herkes aşadaydı Sakavan ağa endişe içinde
" Dilşad nerde diye sordu " Lelav göz devirerek " Yukarda "dedi göz devirek onu sevmeyen bir kadını niye seviyoruz Allah aşkına Sakvan ağa yukarı gidip Dilşada sarılmıştı " İyi
Misin güzelim " Dedi
" Benden uzak dur " Dedi Dilşad Sakvan çaresiz bi şekilde Dilşadan ayrıldı ve aşa inmişti
" Oğlum bu neyin kutlaması " Dedi viyan hanım
" Birhat beyın karısı hamile " Dedi Mustafa " Şilan hamile mi " Dedi lelav şaşkın bi şekilde
" Evet öyle Hoşmend duymamıştır inşallah " Dedi Mustafa " İzinizle odama gideceğiz biz Hazırlamız lazım"
Dedi Botan Nalin elini tutup odaya götürdü " Neye hazırlamamız gerek " Dedi Nalin Botan anından öptüm
" Karımla yanız kalmak istiyorum o yüzden dağ evine gideceğiz ve sana süprizlerim var " Dedi Botan Nalin hazırlanmaya başlamıştı
~ Nalin giydi elbise ~
Botan aşağı inmişti ve korumalarla konuşuyordu Nalin Aşağı indiğinde adam adeta büyülenmişti bir kadın nasıl bu kadar güzel olabilirdi " Şey ben hazırım " Dedi Nalin Adam gözlerini kadından almıyordu " tamam güzelim gidelim hadi" dedi
Herkesle vedalaştıktan sonra yola çıkmışlardı " müzik açabilir miyim" Diye sordu Nalin " tabii ki güzelim " dedi Botan
Şarkısını açıp son ses dinliyordu
Çîçekê çîçekê, nazdarê çîçekê
Nesîbê me nebû, negihan hev çîçekê
Xwezî tu dotmam ba, ez ji te ra pismam ba
Gula baxê min ba, bilbil û şilan ba
ESarkiSozu.Com
Çîçekê çîçekê, nazdarê çîçekê
Nesîbê me nebû, negihan hev çîçekê
Qurbana wê bejnê, ew zala gerdenê
Li min xweş ke jiyanê, nêrgiz û rihanê
Çîçekê çîçekê, nazdarê çîçekê
Nesîbê me nebû, negihan hev çîçekê
Türkçesi : Çiçeğim çiçeğim, nazlı çiçeğim
Nasip olmadı, birbirimize kavuşamadık çiçeğim
Keşke sen amca kızım olsaydın, bende amca oğlun
Bahçemin gülü olsan, yaban gülümün bülbülü olsam
ESarkiSozu.Com
Çiçeğim çiçeğim, nazlı çiçeğim
Nasip olmadı, birbirimize kavuşamadık çiçeğim
O endama kurban, yüzünde bir nişan olsam
Bana yaşamı güzel eyle, nergisim reyhanım
Çiçeğim çiçeğim, nazlı çiçeğim
Nasip olmadı, birbirimize kavuşamadık çiçeğim
Şarkı da kuzen lafı geçtiği an Botan ağa şarkı kapatmıştı Nalin şaşkın gözlerile kocasına bakıyordu neden böyle bi şey yapmıştı Nalin konuşma dan Botan ağa konuştu " Başka bi şarkı aç Nalin " dedi soğuk çıkan sesiyle
" Ama neden " dedi Nalin
" Bi nedene gerek var mi " Dedi Botan ağa soğuk bi sesle Nalin şarkı açmadan başını başka yöne çevirdi bu yola sesiz bi şekilde devam ettiler "
Geldik " Dedi Botan Nalin kendine çevirdin de onun uydunu gördü ve kucağına aldı Ve İçeri girdi nalin alnından öptü " benim mahsun kelebeğim " dedi ve aşa indi eşyaları içeri almıştı sonra Nalin yana gidip onu öpmüştü.
~ Başve konağı
Başve konağında yeni bi günde güneş doğmuştu payızın palanı yavaş yavaş işe yarıyordu kani ve baranın evlenmesi için elinden geldi her şey yapıyordu kaynanasını kandırmaya çalışıyordu yalanlarıyla sabah uyanıp kahvaltı hazırlamıştı neden mi tek sebebi kendini iyi biri göstermek " Buke niye kendini yoruyorsun sen hamilesin " Dedi Fatma hanım " Ay ne olcak anne Allah aşkına kahvaltı sadece " dedi Baran ağa
aşa inmişti payımızı görmeye bile tahammül etmiyordu " Ne oluyor burda " Dedi baran " Kahvaltı hazırladım ağam sofraya buyurun " Dedi payız
" Niye abinın ölüm yetmedi mi bizim aile Mi öldürmek istiyorsun " Dedi baran payiz kaçmasaydı abisi şu an yaşıyor olurdu baran söyledi şeylerin ardın da konaktan çıkmıştı Payizin içindeki ateş daha da büyürdü
" Fatma anne kahvaltı dan sonra birlikte yanız konuşabilir miyiz " Dedi Payiz " Tabiki kızım " Dedi herkes sofaya gelmişti Fatihin mutsuzluğu yüzünden okuna biliyordu
" Abi ne o mutluluğun yüzünden okunuyor " Dedi Umut laf sokarak " Keşke sizde abiniz kadar akılı olup evlenseydiniz " Dedi Fatma hanım
" Kusura bakma ama biz kız kardeşimizin hayatını içine etmeyiz sevdiğimiz kadını kaçırak eş yapmayız adam gibi isteriz " Dedi Umut
" öyle diyorsun ama sana Nahiri vermeseler kaçırmaz misin " Dedi Payiz " kaçmak korkakların işi bi şekilde onun ailesini ikna edebilirim " Dedi umut ve " afiyet olsun " diyip odasına çıkmıştı
Nahir aramıştı
" Güzelim " Dedi Umut " Nasılsın bi tanem sesini duyma özlemişim " dedi Umut " aşkım abartma biz daha dün gece konuştuk " Dedi Nahir " Olabilir " dedi umut ve konuşmaya devam eti " Mardin'e ne zaman geleceksin " Dedi umut
" Kalbim haftaya gelebiliriz " Dedi Nahir " Ben gelmek istiyorum ama daha geçen hafta oradaydım gelirsem ailene ayıp olur " Dedi Umut Nahir gülmüştü " Gelebilirsin sevgilim seni seviyorum " Dedi Nahir " Bende seni çok seviyorum sevgilim abime yardıma gideceğim gece konuşuruz öptüm " Demişti umut
Umut Nahir çok güzel seviyordu erkekler evden gitmişti muhteber hanımsa kendi köyüne gitmişti Payiz kahve yapıp kaynanasın yana gitti " anne kani hakkında sana çok önemli bi şey demem gerek " dedi
~ dağ evi
Sabah erken den Nalin uyanmıştı ve kahvaltı hazırlamaya çalışıyordu yapabildi çok az şey vardı Botan ağa aşa inmişti Karasına sarılmıştı " niye zahmet etin prensesim ben
hazırlardım " Dedi botan
" şey ben hazırlamak istedim hem basıt bi kahvaltı " dedi Botan ağa sofraya oturmuştu Nalin de çayları doldurmuştu oturdu kahvaltı yapmaya başladı " kahvaltı dan sonra hazırlan alışverişe gideceğiz " Dedi Botan
" Ne alışverişi pardon ve ben niye gelmek zorunday miyim " Dedi Nalin isyan edicek şekilde " Okul kıyafetleri bana alacağımıza göre Evet " Dedi Botan " N_e ok_ul_ mu ? "
dedi Nalin " Duyduma kadar karım okula gidip doktor olmak istiyor " Dedi Botan Nalin koşarak Botanın boynuna sarılmıştı " çok teşekkür ederim çok " demişti nalin ağlamaklı ses tonuyla
" Ağlamak yok Güzelim " Dedi Botan " Okula gideceğim kesin yanı dimi " Dedi Nalin " Evet " Dedi Botan " Şey ailen bi şey demedi mi ? " Dedi Nalin Tadırgın bi şekilde " Hayır güzelim bizzat babam okula gitmeni istedi " Dedi Botan ağa ardın da " Kahvaltı yapa bilir miyim " Diye sordu Botan
ağa
" Evet özür dilerim " Dedi Nalin Kahvaltıdan sonra sofraya kaldırmıştı bulaşıkları makineye koymuştu sonra gidip hazırlanmıştı
Botan Nalin elini tutup arabaya yönelmişti İkisi arabaya binmişlerdi her zaman şarkı açıyım diyen Nalin bu sefer sesiz bi şekilde oturdu kafasında binerce soru olsa da Kocasını darlamak istemiyordu tabi kahvaltı da sordu 100 sorun ardın da
Botan Nalin en sevdiği şarkıcın şarkısını açmıştı " Mem arat çiçek " çalmaya başladı..
Nalin yüzü gülmeye başladı " bi soru sorabilir miyim " Dedi Nalin Botan ağa kahkaha atmışti " sor hadi güzelim " Dedi
" Şey şimdi ben okula gideceğim ya annen bi şey demez mi ya annen torun isterse ya ben okulum bitirmesem " demişti Nalin
" Bak güzelim annem bi şey demez hata söyledim de baya sevinmişti ve kimse torun çocuk konusun da sana baskı yapmaz güzelim bu bizim hayatımız başkaların değil " Dedi Botan
Sonunda kıyafet mazağsına gelmişlerdi " Hoşgeldin Botan ağam " Dedi Adam " Hoşbuldun Serkan " Dedi Botan " Serkan hemen kızlar için tüm okul kıyafetlerini bize göster " Dedi botan adam tüm kıyafetleri önüne koymuştu Nalin baktı her şeyi Botan ağa alıyordu kıyafetleri aldıktan sonra kırtasiye gittmişlerdi Botan kız çocukların okul malzemelerini almakla meşguldü
" Botan ağa ben küçük bi. Kız değilim bunlara gerek yok " Dedi Nalin
" Gerek var işime karışma " dedi
Botan ağa kırtasiye de olan her şey almıştı Nalin ne kadar durdurmaya çalışırsa da boşunaydı Sonra yola koymuşalardı dağa evine dönüyorlardı Nalin çekingen bi sesler " eve gittiğimiz de filim izleyebilir miyiz? " Dedi
" Tabiki de güzelim " dedi Nalin
"teşekkür ederim" Botan ise sadece tebessüm etti bi kaç dakika sonra dağ evine geldiler ikiside eşyaları çıkarıp kısa bi duş aldılar sonra ise nalin yemek için mutfağa geçti saat sekize geliyordu yemekler için bi iki tencere çıkardı dolaptan ve ocağa koydu nalin tavukları yıkadı soğan ve biberi doğrayıp sonra da yıkadığı tavukları doğradı küçük küçük ve tavaya koyup karıştırdı ardından makarnanın suyunu koydu tuz ekleyip kaynayana kadar diğer yemeklerle uğraştı o an Botan gelip belinden sarıldı "napıyorsun güzel kızım" dedi BOTAN
yemek yapıyorum Botan " dedi
Nalin
"yardım lazım mı?"
"Yok canım ben yaparım" desede Botan birlikte yapmak istemişti ikisi birlikte yapıp sofrayı hazırladılar masaya yerleşen son yemekten sonra nalinde oturup yemeye başladılar.
"Eline sağlık güzelim " "elimize sağlık Botan" diye düzeltti nalin Bota'nın cümlesini herşeyi beraber yapmışlardı bugun mutfak işinizde bitirip çayları ve bi kaç atıştırmalık getirmişti nalin. "Soğuk bişiler istermisin?" "Olur nalinim" "o zaman ben gelene kadar film seçermisin vakit kaybetmeyelim daha fazla" "emrin olur prenses" soğuk içivekleride alıp gelmişti nalin ve film başladı.
"Evin sensin" demişti Botan nalin şaşkın ifadelerle ona döndü aniden "ne?"
"Evim sensin işte" dedi BOTAN
"NE?"dedi tekrar Nalin
"Yavrum iyimisin?
Film diyorum evim sensin"dedi Botan ağa
"ha?"dedi nalin tekrar
"Filmin adı evim sensin" dedi Botan
"bende bana dedin sandım" Botan kahkahalarla gülmeye başladı "ahahahah güzelim izlemedim mi sen bu filmi " gözleri doldu nalinin kalkıp odaya çıkıp kapıyı kilitledi. Botan ise anın şokuyla ne yapıcağını şaşırdı kendine geldiğinde ise koşarak yukarıya çıktı "nalin ne oldu?" Hem konulup hemde kapının kolunu
indiriyordu sürekli "git ve filmini izle sen beni yalnız bırak istemiyorum seni" derken hıçkırıklara duyuluyordu kapı ardından "güzelim bitanem anlamıyorum lütfen kapıyı aç ne oldu söyle bana" nalinden ses çıkmıyordu sadece ağlıyordu
"ağlamaya devam mı ediceksin can içim aç kapıyı hadi bak bekliyorum burda açana kadar nalinin ağlaması kesilmiş kapının kilidini çevirmişti Botan içeriye girdi nalin yatağın üzerinde gözlerini siliyordu Botan yanına oturduğunda nalin ona baktı "ne oldu birden neden ağlıyorsun güla mın"
"ben senin evin değilmişim onu öğrendim " "evimsin olur mu öyle " yüzünü elleri arasına alıp dudaklarını öptü sonra yanaklarını, çenesini, burnunu, alnını, saçlarını. Gözlerine baktı ve gözlerini öptü üst üste "sen benim evimsin düşünme öyle sadece filmin de adı öyle sen yanlış anladın güzelim ben filmi mast etmiştim bilmiyodumönceden izlemediğini özür dilerim" dudaklarını dudaklarına bastırdı küçük küçük öpmeye başladı.
YENİ KURGUMUZ YAYINDAAAAAA🥳🥳🥳
Adında geçtiği gibi konumuz bir sır ve bu sırrın mahvettiği hayatlar...
Naz ve şevketin kesişen yolları...
Nazın babasından gördüğü değeri....
Onu mal yerine koyup zengin ama adi birine satması ve o evde yaşadığı 7 yıl hayatının cehennemi olan o kadın yaşayan ölüden farksız olmuştu...
Naz YILDIZ.....⭐
.
.
Şevket YILMAZ....🚬
.
.
Furkan YILDIRIM...🙄
Üçüncü kitabımızla karşınızdayız bölümler bu hafta bi saat arayla gelicek bizi takip etmeyi unutmayın bu kitabımızada bi şans verirsiniz diye düşünüyorum selametle kalın 💙 ꒰⑅ᵕ༚ᵕ꒱˖♡
İg: beyaz_notlarim_1
Takipss bebeklerim 😘😘
(+18)
Kucağına oturup dudaklarını emmeye devam ettim parmak uçlarımla boynunda dolaştırdım kalçamı bastırarak hareket etmeye başladım öpüşmemiz giderek hoyratlaşmaya başladı dudaklarını ısırarak emmeye başladım dili azımın içine doğru yol aldı "ımmmhh" azının içine inlememle altımdakini daha da net hissettim kendimi bastırarak ona sürtüyordum bel kıvrımıma yerleştirdiği elleriyle beni kendine daha da çok bastırdı "ahhh" elleri kazağın içinde bel boşluğumdan yukarı göğüslerime kadar geldi göğüslerimi avuçlayıp sertçe sıkmasıyla tekrar inledim "ahh" elleri sütyenimin kopçasına deydi ve açtı kazağımı çıkarıp boynuma dudaklarını bastırarak göğüslerimin üstüne gelene kadar ıslak ıslak öpücükler bıraktı ve sütyeni çıkarıp odanın bi köşesine attı göğüslerimin rahatlamasıyla tekrar o sıcak avuçlarına alıp yoğurdu her sıkmasıyla inlerken diliyle müdahale etti "Ahhhhhhmmm , Immmm"
Sağ göğsümü azına alıp sol göğsümle oynamaya başladı ellerim saçlarında gezinirken o sağ göğsümde işini bitirip aynısını sol göğsümede uyguladı her dil darbesinde kendimden geçtim "ımmm" onun yaptığıyla ona oynamak istedim kazağını çıkarıp onu yatağa ittim dudaklarını sertçe emerek öpmeye başladım ellerimi vucudunda gezdirirken dudaklarından geçip boynunu öpüp ısırdım ardından emdim köprücük kemiğini ısırıp dilimi üzerinde gezidiriyordum göğsünün uçlarına kadar dilimle yalamaya devam ettim göğüs uçlarına gelince bana yaptığını ona yaparak dilimle daire çizdim o anki şehvetle aklıma geleni yaptım.
Göğsünün ucunu ısırmamla inlemesi bir oldu bana yaparken bişi yoktu diyip emmeye devam ettim bütün vucudunu öpüp üzerimizde son kalanlardan kurtulduk.
Yatağa tekrar uzanmasıyla üzerine çıktım kızlığımı erkekliğine sürmeye başladım ıslaklığımla erkekliğini ıslattım ellerim göğsüne koydum kalçamı hareket ettiriyorum daha da şehvet basınca kadıblığımı erkekliğine bastırarak sürtmeye başladım.
"İçine al" erkekliğinin başını ovalayıp içime aldım "AHHHHMM" yavaşça hareketlerim bi kaç dakika sonra hızlı ve sert olmuştu onu her içime aldıkça çıkan çarpışma sesleri ateşimizi daha çok harlıyordu ben zıpladıkça göğüsleriminde benimle hareket etmesi onu dahada azdırdı.
Bianda kendimi altında içine girerken buldum sertliği beni kendimden geçirmiş ve onun sabrı kalmamıştı bunu anlamıştım.
"Ahhhh, ımmmm " ellerimi yanaklarına koyup kendime çekip dudaklarını öpmeye başladım alt dudağını emerken dilimi azına soktum ikimizde inledik "AHHHMMM" öpüşmemizi bitirip boynuma inen dudakları orda bir iz bırakmaya niyet etmişti.
Isımasıyla çığlık attım "BOTAAN" ve sonra dil darbesiyle somurmaya başladı orda göğüslerimin üstüne aynı izi bırakıp tekrar dudaklarınıma yapıştı içine sertçe girip çıkması yetmezmiş gibi elleri göğüslerimi eziyordu sert ve hızlıydı "ahhh" içimden çıktı "arkanı dön" dediğini yapmamla tekrar içime girmesi bir oldu "ahhhh" sertçe içime çarpıyordu göğüslerimin onunla hareketi onu daha da sertleştiriyordu içimde olan erkekliğin damarlarını hisetmeye başladım daha da hızlanmasıyla çığlık çığlığa beni doyurması en sevdiğim şey olmuştu.
Kendini sonuna kadar çekip tekrar itti bu harketin bi kaç tekrarıyla ikimizde geldik onun içime akmasıyla ikimizin dediği tek kelime "ohhh" oldu....
**********
_Arsalanbey konağı ~
Kzılar işlerini bittirip kahve içiyorlardı Dilşad Rojla olan şeyleri düşünüyordu bi yanda Sakvan ağa vardı Sakvan ağa 4
Yıldır hep onu gözetlemiş ama hiç
Ortaya çıkmamıştı neden?
Neden dilşad onca sene kendini katil sanmıştı ama değildi sonuçta Sakvan ağa yaşıyordu... Dilşadın düşüncelerine son olan şey Vinanın sesiydi " Abla baran ağa gelmiş babamla konuşuyor babam sizi çağırıyor " Dedi Kani Ve dilşad misafir odasına gittiler " Baba bizi çağırmışsın " Dedi Kani
" evet kızım baran ağa seninle bi
Kahve içmek istiyor konuşun ve anlaşın ne yapmak istedinizi söyleyin kızım sen kabul edersen gidersin ama dilşad da seninle gelecek " Dedi Walat ağa Dilşad Dayısının babalığına hayrandı " Olur babam " Dedi Kani " izinizle hazırlanmaya gideyim " Dedi Kani ve gitmişti dilşad dayısının yanına oturdu " Sen hazırlanmıyormusun? " Dedi baran ağa " Hayır niye gizli konuşacakların mi var ?" dedi göz devirerek
Wallat ağa yeğeninin bu tavrına gülüyordu baran ağanın gelceğini
Biliyordu ve yeğenini tembihlemişti
Elinden geldi kadar sinir bozucu olacaktı Walat ağanın tek amacı baranın sabırının sınırlarını zorlamak istiyordu.
" şey ben hazırım " dedi Kani ve birlikte dışarı çıktılar
" benim arabamla gideceğiz " Dedi baran ağa "
Rüyanda görürsün canım ben ve Kani ayrı arabayla geliyoruz " Dedi Dilşad " Olur küçük hanım nasıl isterseniz " Baran onların tahmin etiklerinden daha sabırlı biriydi.
kızlar kendi arabalarına bindi
Baran ve çiya da baranın arabasına binip yola çıktılar" bu kız hep böyle sinir bozucu mu ?" dedi baran " yani okul zamanında zorla gönderildi için öyledi " dedi çiya " benim sabrım sınmaya çakışıyor gibi? " Dedi baran
" Çok da sakın biri olduğun söylenemez " Dedi çiya
Sonunda buluşma yerine varmışlardı birlikte içeriye girdiler
" Ne içmek istiyorsunuz " Dedi baran Kani tam konuşucakken dilşad
" ne o sen garson musun? " dedi
" Hayır ama ne içmek istedinizi bilmek ve sipariş vermek istedim bu kadar " Dedi baran
" niye bizim ağzımız yok mu kendimiz sipariş ederiz " dedi Dilşad sinirli bi şekilde
Garson gelip ne istediklerini sorup herkesten siparişleri alıp gözden kayboldu.
" Kani biraz bizi konuşmak istiyo-"dedi baran konuşmasını kesen kişiyse Dilşaddı " siz diye bi şey yok o kani Arslanbey sen de baran Başvesin " Dedi " biz karışmasak Dilşad " dedi çiya " ben seninle konuşmuyorum ki " dedi
"Neden?" "İşte susarmısın "
" ee baran sen ne iş yapıyorsun ?" Dedi Dilşad " Başve aşiretin gelecek ağasıyım ve ... " gene onun konuşması kesen dilşad olmuştu Tabiki de " palavra palavara ağa oldunu biliyoruz kendini öv demedik ne iş yapıyorsun dedim " Dedi baran ağa sabır çekiyordu içinden" kum şirketim var " dedi Baran "güzelmiş niye kaniyle evlenmek istiyorsun? " Dedi " Çünkü Ben kaniyi seviyorum " Dedi Baran " vay be iki günlük aşk " dedi dilşad onların konuşmasına hiç bir şekilde izin vermiyordu sonra ise sıkılıp çıktı son lafı ize "gelene kadar konusun iki dakika" olmuştu.
"Çok şükür gitti" dedi baran kani sadece güldü
"Düşündün mü dediklerimi?"
"Evet düşündüm "
"Kararın ne"
" beni gerçekten seviyor musun?"
"Evet"
" ne zamandır?"
" bi zamandır işte"
"Düzgün bir cevap ver "
"Çocukluktan beri oldu mu?!"
"Oldu"
"Senin cevabın ne?"
" Kabul ediyorum "
"Neyi?"
"Teklifini... Dopru ortada bi teklif de yoktu dimi pardon.."
Baran sadece susmuştu..
Dilşad dışarda sigara içiyordu ve aklındaki şeyi yapmamak için kendini zor tutuyordu dayısına söz vermiş olsa da kafasın da olan sesi susturması gerekiyordu ama nasıl ?
Çiya dilşad yanına gitmişti
"Çakmağınvar mı? " diye sormuştu
" Tabi " diyip verdi " Neden baran ve kaninin konuşmasına izin vermedin? " Diye sordu çiya
" canım öyle istedi " Dedi Dilşad derin nefes alarak " abinin yanında gittin mi ?" diye sordu " Hayır abim o kadın yüzünden çok hata yaptı " Dedi çiya
" Kadın evlendi üstüne çocuk yaptı Hoşmend mal gibi hala onu seviyor baya saçma " Dedi Dilşad sinir bi şekilde
" Sakvan da seni roju sevdiğin halde hala seviyor ve onu öldürmene az kalmıştı ona ne demelisin? " Dedi Çiya Dilşad susmuştu
Telefon dan gelen bildirim sesiyle kendine gelmesi uzun sürmedi.
Dilşadın Annesi: Duyduklarım doğru mu ?
Dilşad : Gene ne saçmalık duydun ?
Dilşadın annesi : Sakvan ağa yaşıyor mu ?
Dilşad telefonu kapatıp yeni sigara yakmaya başladı.
Sakvan ağa onların yana geldi
Gözlerini Dilşad dan ayırmıyordu Dilşad onun kara sevdasıydı sevdiği tek kadındı tüm hayatı boyunca gözü Dilşadan başka birini görmemişti Çiya Sakvanın geldiğini gördüğünde onları yanız bırakmak istedi
" Dilşad hanım sevdiğin adamın yanında olman gerekmiyor muydu ? " diye sordu Sakvan sinir ve sert çıkan sesiyle " Ne saçmalıyorsun ?" diye sordu Dilşad " Sevdiğin adamın peşindesin genel de o yüzden sordum?"dedi Sakvan ağa "seni ilgilendirmez bu " " sensen ilgilendirir" "öyle mi paşam o zaman neden beni bunca yıldır vicdanımla baş başa bıraktın madem seviyosun madem düşünüyosun nerdeydin lan onca zamandır nerde bıraktın burda izlemişsin dışardan gelseydin lan o zaman gelseydin" diyip arabaya bindi.. ne konuşmak nede görmek istemiyordu o gün ise onunla bitmişti....
**********************************
Şerwan ise Botanı öldürmek için Her yolu deniyordu " kardeşim naber " dedi adam
" sana çok güzel haberlerim var " Dedi adam " söyle " Dedi şerwan " baran ağa Botanı öldürmeye planlıyor onlar Nalin ve Botan ağa dağ evindeler Botan ağayı öldürmek için Nalinin baba evine dönmesini bekliyorlar " Dedi adam " o zaman benim nişan gecem de Botan Arslanbey diye bi adam kalmıycak " Dedi Şerwan....
Evetttt bu bölümünde sonuna geldik hepinize okuduğunuz için teşekkür ederiz iyiki varsın bu ana kadar yanımızda olduğunuz için saolun muahhh...
Bölüm hakkında düşüncelerinizi buraya yazarmısınız..
Allah'a emanet olun seviyoruz sizi...