Bu sabahta harmionenin evindeydim onu hiç dürtmeden uyanmıştı
Harmione:geç dolaba kıyafetini veriyorum
Yn:ıhh peki
Yn:beni korkutuyorsun
Harmione:nedenmiş o yn
Yn:böyle parçalar biri için almadın değilmi
Harmione:hayır knk asla
Yn:ee knk bu gel beni sik kombini ama
Harmione:mesajı direkt vereceksin yn "fuck me" ve dahası "fuck me everyday"
Yn:hmm anladım peki ben o zaman ona yazıyorum
Harmione:bencede yaz
-kral köle başladı
-evet
-*konum gönderildi*
-mattheo artık alırsın beni değil mi
-alırım
Mattheo geldiğinde arabaya bindim mimik oynamamıştı
Yn:merhaba
Mattheo:...
Yn:merhaba yok mu peki tamam.. ne yapmak istersin
Mattheo:kıral köle değil mi senin söylemen gerek
Yn:iyiki bir sana sorduk
Telefonumla stüdyomun konumunu açtım aracın camındaki tutacağa taktım
Yn:buraya gideceğiz
Yn:niye bu kadar sessizsin
Dikiz aynasından bana bakarak
Mattheo:bu gece gereğinden fazla düşündüm ve artık bulduğun şeyi tahmin edebiliyorum saat 12 olsun iletişimimi keseceğim seninle
Yn:sevmiyo-
Mattheo:sevmiyorum ne hissettiğini bilmeyen birine çok şans vermişim bile
Elimi eline atacakken konuşmaya başladı
Mattheo:sana dokunmayacağım yn en azından kendi isteğim ile
(Yazar olarak gör bak nasıl dokunduracağım!)
İçimden mattheoya sövüyordum onu kendime aşık etmem gerekirden işler sarpa sarıyordu dudağımı büzdüm cama yaslanıp dışarıyı izlemeye başladım
Stüdyonun önüne geldiğimizde ısrarcı olmam gerektiğini fark ettim bu küçük stüdyoya girdiğimizde bir çok oda vardı hepsinde farklı şeyler vardı mattheo kırmızı bir odayı açtı
Yn:mattheo! Orayı kapat
Mattheo:tamam
Yn:hayır şeyden o oda burayı paylaştığım arkadaşımın
Mattheo:burayı biriyle mi paylaşıyorsun
Yn:evet tasarımcı bir arkadaşımla paylaşıyorum neyse beni takip et
Kumaşların mankenlerin ve bir çok tasarım malzemesinin olduğu bir odaya geldik
Yn:hah burdalar!
Askıda olan iki takım vardı biri draconun diğeri ise mattheonundu mattheonun takımını ona verdim
Yn:giyer misin
Mattheo:...
Yn:kabin koltuğun yanındaki kapı
Mattheo çıkana kadar bir kaç çizim gözden geçirdim o çıktığında yüzünden mutsuzluğu okunuyordu takıma baktığımda her şey güzel görünüyordu
Yn:ceketle mi kulanıcaksın yoksa sadece gömlekle mi
Mattheo:ne için kullanacağım bunu
Yn:draco ile konuşma yapacakmışsınız bende o-
Mattheo:konuşmada bunu giymeyeceğim
Yn:peki nasıl bir şey giymek istersin ben ona göre ya-
Mattheo:konuşmada senin yaptığını hiç bir şeyi giymeyeceğim
Yn:peki sen o zaman çıkar bunu ben asayım
Mattheo:tamam
Kıyafetini çıkarırken mankenin üzerinde duran bitmemiş bir elbise dikkatimi çekti
Yn:vay be çok güzel...
Elbisenin yakasındaki notta "yn black" yazıyordu
Yn:vay be bana yapmış elbiseyi,hey bu benim istediğim elbise değil ki!
Mattheo çıktı o çıkınca bende çizim defterinden bir sayfayı kopartıp mantar panoya astım
Yn:bunu yapacağız
Mattheo:birlikte mi
Yn:evet çektiğim çileyi gör
Mattheo:uhh peki
Kumaşları getirip önüne yığdım
Yn:kıyafet nasıl dikilir biliyor musun
Mattheo:hayır
Yn:ölçü almayı kalıp çıkarmayı falan- hiç mi
Mattheo:hiç
Yn:bak şimdi şöyle bu kıyafet oldukça kolay manken üzerinde çalışacağız
10 dakika sonra elbisenin her yeri bitmişti
Mattheo:bunu kim giyecek
Yn:bilmem
Mattheo:bunu bir insan giymemeli
Yn:ama insanlar için yaptık
Mattheo eline bir parça kumaş aldı
Mattheo:örtelim burayı en azından
Yn:peki öyle yapalım madem
Kumaşı alıp elbiseye ineledim
Mattheo:bir göğsü açıkta
Yn:broş
Uzun bir dolapın üstündeki karton kutudaydı aradığım broş dolabın yanındaki kartonlara basarak çıkıyordum kartonlar altımda ezildi dolabın kenarına tutunundum ama kutudaki broş düşmüştü
Yn:mattheo!
Mattheo:yn atla aşağıya
Yn:olmaz
Mattheo:neden
Yn:parkeler kıymık dolu
Mattheo:sanda-
Yn:ben sirkten çıkmadım sandalyenin üzerinde nasıl durayım!
Mattheo:o zaman neden çıkıyon
Yn:inerim sandım mattheo? Beni indirir misin şimdi peki
Mattheo ellerini kalçama koydu ve yere indirdi gözlerimi kırpıştırdım o kapıya yöneldi
Yn:nereye gidiyorsun!
Mattheo:bu evde başka oda yok mu gezeceğim
Yn:var gezdireyim
Bir boks odasına girdik o dalmış şekilde bakınca biraz öksürdüm ve gezdirme devam ettim resim odası çömlekçi yatak oda-
Mattheo:neresi burası
Yn:gel biz devam edelim
Kapıyı açtığında yatak odasını gördü içeri girdi komidindeki fotoğrafta ben ve eski nişanlım vardı bir ikili yatak birde köşede duran kırık bir beşik her yer eskimişti yerde kan izleri ve kırık camlar kapısı açık dolabın içinde kırışmış solmuş göz yaşları ve kan lekelerinin olduğu hala o kokan kıyafetler vardı
Mattheo:unutamamışsın...
Uzun zaman olmuştu bu odaya girmeyeli ki ben girmemiştim dosya gereği aşıkmış gibi davranmam gereken bir adam girmişti onu aldatmıştım onun ruhunu aldatmıştım benim ruhumda bedenimden çıksa ne olur ki, gözlerim dolmaya başladı gözümün önüne öldüğünü öğrendiğimde dağıttığım
an gelmeye başladı kaygıyla bakıyordum odaya kaygıyla ve acıyla odaya bir kaç adım girdim ve mattheoya kafa salladım
Yn:unutamadım..
Gözümden düşen bir kaç damla yaş zaten orada yer edinmiş lekelerle birleşti mattheo yanıma geldi
Mattheo:ne diyeceğimi bilemiyorum... o senin için oldukça özeldi bu anıları lanet gibi yanında taşımana gerek yok
Yn kes ağlamayı kes! Ona aşık gibi davranmalısın ne başkası, yüzüme bir tebessüm kondurdum içli içli ağlarken gülmeliydim mattheoya sarıldım
Yn:teşekkür ederim
Mattheo:ne zamandır girmemiştin
Yn:3 yıl oldu sanırım
Mattheo yere oturdu bende yanına
Mattheo:beşik?
Yn:bebek bekliyorduk:)
Yüzüne baktığımda onunda gözleri dolmuştu
Mattheo:ne güzel:) ne oldu bu odada
Yn:özlemimi giderdim kabullenmeye çalıştım yokluğunda hayatımı düzeltmeye çalıştım ama görüyorsun
Mattheo:neden bitirdin yasın neden bitti neden kapattın bu kapıyı
Yn:burayı paylaştığım arkadaşım o beni hayata bağladı geri döndürdü hayata
Mattheo:onunla tanışmak çok isterim
Yn:yakında tanışırsınız belki
Gözlerimi çektim ve bozulmuş yorganı sanki o uyuyormuş gibi yatağın üzerine örttüm
Yn:gidelim mi?
Mattheo:sen nasıl istersen
Yn:bence burası daha özlem yuvası olmadan çıkalım
Mattheo:haklısın
Bunu diyerek tüm ruhumu o odada bıraktım o cam parçalarını toplayacak biri gerekiyordu ama ben tek başıma bunu yapamayacak kadar güçsüzdüm
Mattheo:yn iyi değilse-
Yn:iyiyim bak gerçekten iyiyim aştım artık eskiye değil şimdiye ve yanımdakine bakıyorum
Mattheo çenemi tutup gözlerini gözlerime kilitledi
Mattheo:be-
Diyeceği şeyi yutup elini çenemden çekti arabaya bindi bende yanına bir şey söylemek istiyordu ama o hakkı kendinde bulamıyordu
Yn:sen bana tripliydin ya ne oldu
Mattheo:trip mi kaldı kızım ya
Yn:galiba bana tripli olmanı özledim
Mattheo:öyle istiyorsan peki trip atarım o zaman
Yn:at dükkan senin at tabi.söylemiş miydim sen trip atınca daha sexy oluyorsun
Hafif sırıttı
Mattheo:sende iltifat konusunda çok çekici oluyorsun
Yn:sana öyle gelmiştir
Mattheo:gerçi her halin bana öyle geliyor
Mattheo kafamı farklı yönlere çekmeye çalışıyordu
Yn:eee nereye gideceğiz
Mattheo:kral sensin
Yn:aç mısın
Mattheo:yani bildiğim güzel bir yer var istersen
Yn:tabi olur
Yol bitene kadar benimle konuştu ve kafamı boşalttı restoranda oturduk restoran japon yemekleri temasındaydı bizi ayrı loş bir bölmeye aldılar
Mattheo:ne istersin
Yn:Neyi meşhursa
Mattheo:pizzası
Yn:nasıl yani burda pizza var mı
Mattheo:tabiki yok önünde duran yemeklerden seçsene
Yn:ama ben bunların hiç birini bilmiyorum
Mattheo:rastgele seç birini
Yn:peki
Parmağımı menünün üzerine koydum gözlerimi kapatıp parmağımı menüde gezdirdim açtığımda
Yn:Acılı karides tempura
Mattheo:ben ramen alacağım
Siparişleri verdik yemekler geldi
Mattheo:şanslısın güzel bir şey seçmişsin
Yn:evet güzel görünüyor burayı nasıl öğrendin
Mattheo:japon ortaklar yada koreli bilmiyorum çekik gözlülerdi işte onlar getirmişti
Güldüm
Yn:bari nereli olduklarını bilseydin
Mattheo:moğol olamayacaklarına göre
Ayaklarımı küçük masanın altından uzattım onun kucağına geliyordu
Mattheo:yn ayakların
Yn:sus kölecim sende uzat ayaklarını
Mattheo ayağını uzattığında ayağının üzerine oturdum tangamın altından onu çok net hissedebiliyordum oda benim kızlığımı yemeğimi yerken sertçe gövdemi ileri geri atıyordum beni tatmin ettiğinin farkındaydı
Mattheo:yn..
Yn:efendim mattheo
Mattheo:ayağımı alabilir miyim
Yn:tabi
Ayağının üzerinden kalktım oda kendine çekti
Yn:mattheo durmanı söylesem ne yapabilirsin ki
Mattheo:ne
Masanın altına geçtim önce alttan onun gözlerine baktım sonra kemerini yavaşça açtım
Yn:yemeğine dön ben yokmuş gibi
Mattheo:peki
Pantolonu açtığımda şişmiş boxerı belli oluyordu vaz geçip üzerine çıktım
Mattheo:yn bu neden peki
Yn:büyük geldi gözüme
Mattheo hafif güldü ve susmayı seçti ben ona sürtünerek boynuna öpücükler bırakıyordum fakat mattheo bana dokunmuyordu aletinin sertleştiğini hissedebiliyordum elimi saçına attım ve kulağını yalamaya başladım mattheo hafif arkasına doğru yaslandı son kez dudağını öptükten sonra ayağa kalktım
Yn:nasıldı?
Mattheo:berba-
Yn:sana sormuyorum mattheo
Mattheo:kime soruyorsun o zaman
Yn:kafanı biraz daha alta çevirirsen zaten cevabı bildiğimi anlarsın
Mattheo kafasını aşağıya indirdi hızla kemerini taktı
Yn:beni seviyorsun mattheo gizleyemiyorsun bile o zaman neden söylemiyorsun neden böyle davranıyorsun
Mattheo:nasıl
Yn:bak hala olum hoşuna mı gidiyor beni deli ediyor sevdiğini korkmadan söylemek bana zoruna mı gidiyor
ben hesabı ödeyip araca geçmiştim ona daha sonra yanıma geldi
Mattheo:anahtarı nasıl aldın
Yn:ah mattheo beni umursamıyor gibi davranıyorsun ama bana o kadar odaklanmışsın ki anahtarını aldığımı dahi fark etmiyorsun
Mattheo:senden etkilenmiyorum yn
Yn:fermuarı çekseydin bari daha inandırıcı olurdu şok fena kudurtuyorum seni
Mattheo kafasını aşağı indirdi fermuar zaten çekiliydi
Mattheo:hahaha çok komik
Yn:mattheo...
Mattheo:efendim yn!
Yn:komikti kapa çeneni
Mattheo ölüm yemini etmişti sanki
Yn:kabul et işte beni istiyorsun
Mattheo:o kadar seni istiyorum ki senin için çıldırıyorum sana aşığım varya bu kadının benim olması için tanrıya dua ediyorum(!)
Yn:biliyorum ama çokta şey yapma yani biliyorsun ki beni her kes istiyor
Mattheo:yn seni istediğimde elde edebileceğimi biliyorsun değil mi
Biliyordu bunu normalde olsa hiç pas vermezdim ama artık ne istese yapmak zorundaydım
Yn:sen mi elde edeceksin beni hah
Mattheo:yn seni bu akşam altımda ağlatırım "mattheo yalvarıyorum sok şunu mattheo ahh daha yavaş canım acıyor!"
Yn:inleme takliti yaptıkça beni azdırıyorsun mattheo bu kadar eminsen kanıtlamak ister misin?
Mattheo hafiften sırıttı
Mattheo:dediğim gibi bir lafıma bakıyorsun istediğimde seni elde edebilirim
Yn:mattheo kanıtlamak istemiyor musun yoksa! altında ağlamak ve ben asla!
Mattheo:kızım ağlarsın yalvarırsın adımı haykırırsın
Yn:sex yaparken odada tek duyulan isim benimki oluyor genellikle "yn bebeğim çok iyisin bu fizik nerden yn"
Mattheo:kim diyor bunları!
Yn:sex partnerlerim neyse ne diyordum kanıtla mattheo ismini haykırt bana tabi yapabilirsen korkmuyorsan
Mattheo:senden mi korkacağım ben
(Ailesi rütbeli asker kız polis ajan artık neyse sex yaparken sik yükseliyor kızdan bence korkmalısın)
Yn:sik o zaman mattheo şu an burada korkuyor musun
Mattheo:yn küçük oyunların ne zaman bitecek sana kendi isteğimle dokunmayacağım
Yn:ahh kahretsin! Nereye sürüyorsun
Mattheo:ana yola çıkıyorum yn
Yn:senin eve gidelim mi yada bara
Mattheo:niye gece yatakta bitsin diye mi
Yn:evet sorun mu var
(Bunu yazarken kolbastı dinliyorum)
Mattheo:yn seninle olmak istemiyorum ne zaman anlayacaksın bunu
Yn:seninle sigara yakmadıkça anlamayacağım
Mattheo:benimle olmak istiyorsun?
Yn:hayır senin olmak istiyorum ikisinin arasında fark var
Yn:bu gece sigara ile birmeyecek anlaşılan senin eve gidelim mi
Mattheo:ne yapacaksın orda yn
Yn:sen benim stüdyomda gezmiştin ya
Evinin önüne geldik koltuğun kenarında gömlek pantolon falan vardı koltuğa uzanıp televizyonu açtım
Mattheo:ne yapıyorsun yn
Yn:iyi sen ne yapıyorsun
Mattheo:ben yukarı çıkı-
Yn:hayır gel şuraya
Mattheo:yn gitme-
Yn:kralın diyor mattheo bana su getir
Mattheo:peki... ne yapacaksın burda yn
Yn:bizim başlayacak birazdan onu izleyeceğim
Mattheo:bu yüzden mi geldik buraya
Yn:tabiki neden olacaktı
Mattheo:bilmem se-
Yn:sex her zaman üçüncü plandadır birde yemek var ikide kitap ve dizi
Mattheo:benim biraz farklı sanırım birde iş ikide iş üçte iş
Yn:ruhsuz! Suyum nerde benim
Suyu bana uzattı
Yn:beğenmedim değiştir bu suyu
Mattheo:ne yapayım yn suyu ben üretmiyorum harry ph mı değiştireceğim
Yn:üf tamam sen otur ben yaparım onuda ben yaparım!
Mutfağa gidip çeşmeden su doldurdum
Yn:bu daha iyi
Mattheo:aynı su yn
Yn:yo bu çeşme suyu
Garip bir şekilde bana baktı
Koltuğa uzandım ve diziyi izlemeye başladım yukardan bir kaç tıkırtı geliyordu
Mattheoya baktığımda baya mutsuzdu
Yn:bitirelim diziyi
Mattheo:ne neden
Yn:gülmüyorsunda ondan
Mattheo:gülüyorum boş ver aç geri
Yn:açmayacağım biraz eğlenmek istiyorum ve senide eğlendirmek
Mattheo:yn-
Dudağına yapıştım alt dudağını emiyordum o benim gözlerime bakıyordu ben elimi kalbine koydum göğsünden fırlarcasına atıyordu oda seviyordu beni dudağından ayrılıp aramızda bir kaç santim olacak şekilde konuştum
Yn:seviyorsun işte kabul et
Mattheo:yn bırakacak mısın beni
Yn:12 olsun söz hey ne diyeceğim gezdirsene evi
Mattheo:gezdirmiyim
Yn:o zaman ben gezeceğim
Mattheo:yn dur!
Hızlıca merdivenden çıktım odalara tek bakmaya başladım
Yn: baya güzel niye gezdirmiyorsun
Mattheo:bu benim evim çünkü yn özel diye bir şey var
Yn:hiç kullanmam biliyor musun
Bir odanın kulbuna dokundum mattheo elimi tuttu ve beni duvara yasladı dudağımdan öpmeye başladı ondan ayrılmaya çalışırken bir eliyle boğazımdan tuttu ellerimi ayırmaya çalışırken o çok sertti elini hızlıca genişlettim ve kurtuldum
Yn:ne oldu mattheo
Mattheo:seni seviyorum yn! Aşkından ölüyorum ama bu gece olmaz evine bırakayım mı
Yn:bir şey mi var odada
Sonunda rehin biri bulmuştum kapıyı açtım ve açtığım gibi kapadım içeride çıplak bir kadın vardı ve odanın her yerinde mattheonun kıyafetleri vardı
Yn:sormayacağım ama
Sert bir tokat attım kız üstüne mattheonun gömleğini giyip geldi
-aşkım ben seni istiyorum sabahtan beri neredesin. Bu kim
Yn:bu kim?
Mattheo:içeri geç
-ne aşkı-
Mattheo:içeri geç dedim sana!
Kız mattheonun sırtında tırnağını gezdirdi
-geliyorsun değil mi bu gece seni çok mutlu edeceğim
Kız odaya girdi
Yn:sen benim özelimi gördün bende seninkini görmüş oldum artık sana sahip olmaya çalışmayacağım ikimizinde hayatında birileri var sonuçta
Mattheo:yn ba-
Yn:senin o odaya girmen nişanlıma yaptığım bir saygısızlıktı! üzgünüm bebeğim...
Mattheo:yn o kad-
Yn:o kadın bu kadın önemli değil seni az çok tanıyorum her gün başka kadın birine bağlanamazsın sen benim aksime
Mattheo:bırakıyım mı
Yn:maalesef ışınlanamıyorum
Arabaya bindiğimde yana kıvrıldım ve camı izliyordum nişanlımı aldattım ve bu iğrenç bir duyguydu
Mattheo beni aldığı eve Harmionenin evinin önüne bırakırken yüzüme bakamıyordu otomatik mesaj ona gitmişti
Mattheo:senden mesaj geldi
"12 oldu bulduğum şey şu istifa ediyorum çünkü sen ve iş aynı kefede olmuyor sen daha ağır basıyorsun sana aşığım güzel adam ve her güldüğünde beni her öptüğünde daha çok aşık olacağım sen yeterki öp;)"
Mattheo:yn...
Yn:otomatik mesaj o ya sen o kadar şey etme herkese atıyorum
Mattheo:kesin
Elini çeneme koydu
Yn:bırak mattheo
Beni kendine çekti ve öptü ben karşılık vermiyordum ama o acıtarak vahşice öpüyordu elini belime koydu ve beni kendi kucağına çekti kendimi çekmek istedim ama o saçlarımı tutuyordu mecburdum ve farkına vardım şu an sevgilimi aldatmaya onu öpmeye mecburdum kovulmamak için karşılık vermeye çalıştım ama bedenim karşıydı buna gözümden yaş düştü geri çekilip sordu
Mattheo:neden ağ-
Kapıyı açtım ve kapatırken ona bağırdım
Yn:iğrençsin riddle!
Ağlayarak harmionenin yanına çıktım olanları anlatacak kadar mecalim yoktu
Harmione:se- yn! Ne oldu niye gözlerin şiş kuzum ne yaptı o hayvan sana! Hala orada mı
Balkona çıktı ve küfür etmeye başladı bir kaç dakika gelmeyince daha yanına gittim mattheo ile balkondan bağırışıyordu
Harmione:bak bu kıza yaptığını var ya senin götüne sokarım ne yaptın lan kıza!
Harmione:Hatta aşağı inip yapıyorum bile
Yanına bir bira aldı ve indi balkondan onları izliyordum ki harmione mattheonun kafasında bira kırdı
Mattheo:ne yapıyorsun lan! Bak arada yn olmasaydı sana yapacağımı bilirdim ben
Harmione:öyle mi bir şey yapamıyor musun
Yerden bir cam aldı ve arabaya yöneldi
Mattheo:hayır lütfe-
Harmione:o lütfenleri ynye affetmesi için söyleyeceksin arabana değil o senin için her şeyinden vaz geçti sende arabamdan vaz geç bir zahmet
Mattheo:siktir arabayı! YN SEVİYORUM SENİ! AŞIĞIM SANA GÜZEL KADIN! AFFEDEBİLECEK MİSİN BENİ?
Yn:HAYIR! O kadının üstündeki gömleği açıklaya bilir misin cevap aynı olacak!
Mattheo:HAYIR AMA!
Yn:HAYIR AMASI YOK! TOKAT AT HARMİONE!
Harmione mattheoya tokat attı
Yn:SİZDEN İĞRENİYORUM BAY RİDDLE!
Mattheo yere oturdu ben ise içeri girdim
Mattheo:bende bende kendimden iğreniyorum! ben nasıl bir insanım böyle, açıklayamıyorum bile bunu ona sadece üzgünüm yn, üzgünüm...
Harmione biraz daha orada durup geldi eve beni göğsüne yatırarak uyuttu güzel sözleriyle ağlamamı dindirdi hıçkıra hıçkıra ağlıyordum...