Merhabalarr biraz hareketlenmeye başlayalım artıık..
Multi Ayaz Aslan
Ada
Sena ve Aras sonunda evleniyorlardı.Leyla ve Murat çocuklara bizim evde bakıcaktı bizde Melek ile bizim evde hazırlanıyorduk.Ayaz ve Kerem hazırlanmış bizi bekliyorlardı.
"KIZLAR HADİİ."diye bağırdı Kerem.
"YA BİZ DÜĞÜN SAHİBİYİZ EN GEÇ BİZ GİDİCEZ."diye bağırdı Ayaz.
"BEN DEDİM ONLARA SABAHTAN BAŞLAYIN DİYE."diye bağırdı Kerem.
"Ne böğürüyor bunlar ya."dedim makyajımı yaparken.
"Bırak duyma ben duymuyorum."dedi Melek oda makyaj yapıyordu.
"Ada kırmızı ruj sür o ne öyle."dedi Melek.
"Kırmızımı Ayaz hiç sevmiyor."dedim.
"Ruj renginemi karışıyor."dedi gülerek.
"Karışmak değil aslında sevmiyor sadece ama bu gün özel bir gün."dedim ve ruju çıkarıp sürmeye başladım.
"Tamamm oldu değilmi."dedi Melek ve kalktı.
"Oldu oldu sen in sustur bağırmasınlar bende şunu sürüp geliyorum."dedim.Melek çantasınıda alıp odadan çıktı.Bende ruju sürdüm aynada kendime sonra kez baktım o sırada kapı açıldı.
(Ada ve Ayazın kombinleri)
"Vayy bu ne güzellik be kızım."dedi.Gülümsedim.
"Teşekkür ederim hadi çıkalım."dedim ve çantamı aldım.
"Bir dakika."dedi ve yaklaştı dudağımı hafifçe öptü.
"O ruju silermisin yoksa ben emerekmi siliyim."dedi.
"Ayaz düğüne geç kalıcaz."dedim.
"Düğün bekleyebilir."dedi.
"İki saattir böğürüyorsun."dedim.
"Ada kırmızı ruju sevmediğimi hatta ruj sevmediğimi biliyorsun neden sürüyorsun."dedi.
"Ama kıyafetime yakıştı hem ne var sevmeyecek gayet güzel oldu."dedim.
"Gayet güzel olduğu için sorun hadi sil gidelim."dedi.
"Ben anlamıyorum seni kıyafetime karışmayıp ruja karışmak nasıl bir şey Ayaz."dedim merakla.
"Evet kıyafetine karışmıyorum zaten böyle bir hakkımda yok ama ruj hiç hoşuma gitmiyor lütfen silermisin."dedi.
"Silmek istemiyorum Ayaz çıkalım lütfen."dedim.Ayaz bir şey demeden çıktı bende peşinden.Tek araba gidicektik bizim araba ile gidiyorduk Kerem ve Melek arkadaydı.
"Bir sorun mu var durgunsunuz."dedi Kerem.
"Bir şey yok."dedi Ayaz.
"Ne oldu oğlum birden bire bir şey yoktu."dedi Kerem.
"Ruj sürdüğüm için trip atıyor."dedim.
"Ay Ayaz saçmalama istersen ya."dedi Melek.
"Ne ruju."dedi Kerem.
"Senden bir şey rica ediyorum ama yapmıyorsun."dedi Ayaz.
"Rica ettiğin şey ruj sürmememi."dedim sinirle.
"Ayaz iyimisin sen canın kavga etmek istedi de bu bahaneyimi çıkardın."dedi Kerem.
"Bahane falan değil gerçekten sevmiyorum şu makyaj olayını heleki o rujdan nefret ediyorum normalde sürmezsin bu gün niye inat ettin."dedi Ayaz.
"Sen böyle yaptığın içn neyse tamam bu gün sorun çıkarma bu konuyu akşam konuşalım."dedim.
"Evet şimdi silin bu muhabbetleri kardeşin evlneiyor oğlum yüzün gülsün."dedi Kerem.
"Tamam bir şey yok zaten."dedi Ayaz.Sessiz bir yolculuk olmuştu düğünün yapılacağı yere geldik gazeteciler bizi bekliyordu.
"Sakın böyle bir günde şunların ağzına laf vermeyin hadi."dedi Kerem ve arabadan indi sonra Meleleği indirdi.Ayaz arabadan inip kapıyı açtı elini uzattı.
"Yapma Ayaz lütfen böyle saçma şeyler yüzünden kavga etmek istemiyorum."dedim.
"Kavga etmiyoruz bir şey yok hadi."dedi.Elini tutup arabadan indik Melek ve Keremin yanına gittik.
-Ayaz Bey Kardeşiniz evleniyor ne düşünüyorsunuz?Sanırım gelin hanım Ada Hanımın arkadaşı.
"Valla mutluyuz onlarda mutlu olsun istiyoruz .Sena Adanın arkadaşı umarumım çok mutlu olurlar çok şansılıyız Sena çok iyi biri."dedi Ayaz.
-Peki Ada Hanım siz neler söyliyeceksiniz.
"Aras zaten kardeşim gibi Senada çok yakın arkadaşım aracı gibi oldum mutluyuz onların adına."dedim.
-Beraber tatile gidiyorsunuz ama tek bir kare bile paylaşmıyorsunuz çoukları hiç göremedik bu gecede yoklar ne zaman göreceğiz.
"Biz zaten hep beraberiz her anımızı paylaşmayı sevmiyoruz.Umut için konuşayım özellikle saklamıyoruz oğlumuzu bir gün görürsünüz."dedi Kerem.
"Ben özellikle saklıyorum biliyorsunuz özel hayatım özeldir."dedi Ayaz.
-Peki Melek Hanım Umut nasıl bir çocuk.
"Umut sakin bir çocuk zorlamıyor bizi zaten Toprak ve Yağmurla beraber büyüyorlar."dedi Melek.
-Ada Hanım size soralım Toprak ve Yağmur nasıl zorlanıyormusunuz kariyerinizide bitirdiniz.
"Kariyerim bitmedi ara verdim sadece.Toprak biraz daha hareketleli Yağmur daha sakin Meleğinde dediği gibi beraberler büyüyorlar bizde beraberiz zorluk falan yok."dedim.
"Bu kadar yeterli kolay gelsin."dedi Ayaz ve elimden tutup içeri soktu.Melek ve Keremde arkamızdan geliyordu.
"Bütün gün suratmı asıcaksın Ayaz."dedim.
"Asmıyorum surat falan."dedi.Elini bıraktım ve öyle yürümeye devam ettim.Basit bir ruj için trip atıyordu resmen.
Sena ve Arasın olduğu odaya gittik misafirler yavaş yavaş geliyordu.
"Nerde kaldınız biz burda ölüyoruz stresten nasıl olmuşum abiş."dedi Arasve etrafında döndü.
"İyi bir şeye benzemişsin şirkete gelirkende takım giy bundan sonra evli barklı adam olucaksın genç adam gibi kot giyip gelmezsin."dedi gülerek.
"Sena çok güzel olmuşsun ."dedim.
"Teşekkür ederim sizde çok güzelsiniz."dedi.
"Sen diğer gelinliği giymeyecekmiydin önce."dedi Melek.
"Son anda vazgeçtim."dedi Sena.
"Babam nerde görmedim girişte."dedi Ayaz.
"Misafirleri karşılıyordu işte çok kalabalıkmı."dedi Aras.
"Yavaş yavaş geliyorlar heycanlanma oğlum sen dünyanın en rahat adamısın."dedi Kerem.
"Ben de aşırı heycanlıyım."dedi Sena.
"Bir evet diyeceksiniz alt tarafı."dedi Melek.
"Siz öyle yaptınız kimse yoktu tabi biz kaç kişinin önünde yapıcaz."dedi Aras.
"Ben bir misafirleri karşılamaya iniyim."dedi Ayaz ve odadan çıktı.
"Yiğenlerim neden düğünümü göremiyor hep abimin başının altından çıkıyor değilmi."dedi Aras.
"Yok yok iyi oldu oğlum gerek yok çocuklar ne yapıcak durmazlarki."dedi Kerem.Biz odadaydık Aras ve Senanın heyecanını yatıştırmaya çalışıyorduk.Melek Leyla ile konuşup geldi.
"Umut ve Yağmur uyumuş Muratta Toprağı arabaya gezdiriyormuş."dedi Melek.Toprağın yeni bir huyuydu ya benim saçımı tutarak uyuyordu yada araba ile gezdirince uyuya kalıyordu bir türlü uyku sorununu çözemiyorduk.
"Abim ben çok kınadı bak büyünce oğlu araba kolesiyonu yapıcak görüceksiniz."dedi Aras.
"Böyle bir şeye izin vermem."dedim.
"Banada abim izin vermezdi ama ben yapıyordum yengecim."dedi Aras.O sırada kapı açıldı.
"Size birilerini getirdim."dedi Ayaz sevinçle.Kapıdan Berk ve Asya girdi.Hemen gidip Asyaya sarıldım.
"İnanmıyoruuum."dedim sevinçle.Melekte arkadan sarıldı.
"Oğlum hani gelemicektiniz."dedi Kerem ve oda Berke sarıldı.
"Süpriz yaptık gelmez olurmuyuz hiç ."dedi Berk.
"Bende sarılmak istiyoruuum."dedi Sena.Asya gidip Senaya sarıldı.
"İyiki geldiniz valla içim buruktu he."dedi Aras ve Berke sarıldı.
"Tamam çok uzatmayın burdalarmış 2 gün zaten hadi sizi bekliyorlar"dedi Ayaz.
Sena ve Arasın nikahı kıyılmıştı ilk danslarını ediyorlardı.Biz Kerem Melek Asya ve Berkle aynı masadaydık.Emre Baba dünürleri ile oturuyordu.
"Konuştunmu Leyla ile."dedi Ayaz.Aramız hala soğuktu.
"Yağmurla Umut uyumuş Muratta Toprağı gezdiriyormuş."dedim.
"İyi."
"Bir ruj yüzünden şu durumda olduğumuza inanmıyorum Ayaz."dedim üzgünce.
"Konu ruj değil inat edip dediğimi yapmaman."dedi.
"Ben senin her dediğini yapmak zorunda değilim Ayaz."dedim.
"Ben senden her zaman mı bir şey istiyorum Ada ne zaman sana şunu giyme bunu yapma dedim dememki gerçekten nefret ediyorum şu makyajda özelliklede o rujdan ne olurdu sürmesen ki sen bana istediğini giydiriyorsun saçımı istediğin gibi yaptırıyorsun ben bir kere bana karışamazsın diyip senin inadına bir şey yaptım."dedi.
"Ayaz Ada sırası değil."dedi Kerem.
"Ne oluyor size."dedi Berk.
"Yok bir şey."dedi Ayaz ve arkasına yaslandı.Haklıydı Ayaz ben onun istediğin gibi giydiriyordum ve basit bir ruj için bu güzel günü berbat edemezdim.Ayağa kalktım.
"Nereye."dedi Ayaz.
"Senanın odasına gidip gelicem."dedim.
"Geliyimmi bende."dedi Melek.
"Yok gelirim hemen."dedim ve Senanın odasına gittim makyajımı tamamen çıkarıp hafif bir makyaj yaptım ve tekrar salona doğru ilerledim.
"Bir şey sorabilirmiyim."dedi bir adam.Adama döndüm.Aklıma direk cemiyet yemeğinde bir adamın beni korkutması geldi ama o korkak Ada yok artık.
"Evet."
"Kendimi tanıtyım Baran ben Baran Yurtçu."dedi adam.
"Ne soracaktınız."dedim.
"Aras ve Ayazın arkadaşıyım iş falan yapmıştık bir iki kez."dedi.
"Ne soracaktınız diye sordum."dedim net bir şekilde.O sırada adamın telefonu çaldı.
"Neyse sonra görüşürüz."dedi Baran denen adam.
"Hiç sanmıyorum"dedim ve salona doğru gittim.Salona girdiğimde çiftler dansa kalkmıştı masaya doğru ilerliyordum.Ayazın gözü hemen beni buldu ve kocaman gülümsedi oda kalkıp bana doğru geldi.
"Seni çok seviyorum."dedi ve elimden tutup piste çıkardı ve dans etmeye başladık.
"Haklıydın bir ruj için seni kıramazdım."dedim.Gülümsedi.
"Sen beni kırmazsın kıramazsın."dedi ve dudağımı hafifçe öptü.
"Dudağının tadını almak istiyorum rujun değil."dedi.Gülümsedim.
"Muratla konuştum Toprakta uyumuş."dedi.Kafamla onayladım.
"Buraya gelirken biri ile karşılaştım.Baran Yurtçu arkadaşınızmış."dedim.Ayazın kaşları çatıldı.
"Arkadaşım falan değil Arasın saçma arkadaşlarından biri ne dedi sana."dedi merakla.
"Tahmin etmiştim bilirdim arkadaşın olsa bir şey soracağım dedi sonra telefonu çaldı gitti işte."dedim.
"Ne soracaktı neyse görürüz buralarda birazdan."dedi.
"Aklıma ne geldi biliyormusun hani cemiyet yemeğinde bir adam gelmişti."dedim.
"Ahmet."
"Heh işte beni korkutması falan o zaman geldi aklıma ama bu sefer hiç korkmadım.Hani diyorsun ya sen beni değiştirdin diye sende beni çok değiştirdin"dedim.
"Farkındayım bakışların bile o kadar değiştiki o ürkek çekingen halinden eser yok şimdi kendinen emin ve cesur bir şekilde bakıyorsun ve seninle gurur duyuyorum."dedi ve burnumu öptü.
"Heeh sizi şöyle görelim."dedi Kerem.
Müzik bittikten sonra yerlerimize oturduk.Aras ve Sena masaları geziyordu.
"Ee anlatın nasıl gidiyor Londra."dedi Ayaz.
"Güzel ama soğuk."dedi Asya.
"Chrisle görüştünüzmü."dedim.
"Evet evet geliyor arada bizde gidiyoruz."dedi Asya.
"Tedavi peki."dedim.
"Güzel gidiyor yani olumlu yönde gidiyor."dedi Asya.
"Ordan 3 en az üç kişi olarak dönün."dedi Kerem.
"Bizde sizinle onu konuşacaktık aslında biz geri dönmeyi düşünmüyoruz."dedi Berk.
"NE."dedik hep bir ağızdan.
"Zorla gönderdik şimdi gelmicezmi diyorsunuz."dedi Ayaz.
"Ben Chrisin çalıştığı hastahanede işe başlayacağım Berkde ofis açtı kendine yani zaten uzun süre orda olucaz tedavi için bizde bir yerde düzenimizi kurmak zorundayız eğer çocuğumuz olursada orda eğitim görsün istiyoruz."dedi Asya.
"Ne saçma saçma düşünüyorsunuz burda eğitim verilmiyormu saçma saçma avrupayi konuşamyın."dedi Ayaz.
"Ayazz."dedim.
"Aslında sadece böyle düşünüyoruz ne olur belli olmaz ama sadece oturmakla olmuyor istekte istemesekte orda hayatımıza devam etmemiz gerekiyor zaten gelip gidiyoruz."dedi Berk.
"2 kere geldiniz buda 3 oldu neresi sık bunun."dedi Kerem.
"Arkadaşlar hayat onların karar onların bence çok karışmayalım."dedi Melek.Kimseden ses çıkmadı.
"Tamamda üzül diyemi söyledim size kendinize gelin 2 gün burdayız ne yapacağımızı konuşalım."dedi Berk.
"Yarın Yeraltı toplantısına gel bir görün."dedi Ayaz.
"Tamam gelirim sonrada yiğenlerimin yanına gideriz."dedi Berk.
"Çok özledim hemende büyüdüler ya."dedi Asya.
"Giderseniz uzağa tabi büyürler."dedi Ayaz.
"Hemende laf sok."dedi Asya.
"Babam kaş göz yapıyor kalkın bir bakalım millete en sevmediğim şeyler."dedi Ayaz ve kalktı.
"Siz oturun hemen gelicem."dedi ve omuzumu öpüp kalktı Ayaz.
"Bende gelicem."dedi Kerem ve kalktı.
"Bizde gidelim babanların masasına."dedi Berk.Asya ile kalkıp gittiler.Melek ile ikimiz kalmıştık.Kimin ne giydiğini konuşuyorduk.
"Baksana şuna ne biçim bir renk."dedi Melek gülerek.
"Dikkat çekmek için giymiş işte."dedim.
"Başarıyor ama millet gülerek bakıyor ama Eslemin elbisesi güzel."dedi.
"Evet evet bende beğendim onunkini."dedim.O sırada orta yaşlı bir adam geldi.
"Merhaba kızlar ben Onur ajans sahibiyim belki biliyorsunuzdur oturmamda bir sakınca varmı?"dedi adam kibarca.
"Yani şimdi Ayazlar yok ya bilemedim."dedim.
"Ayaz da Keremde beni bilir içiniz rahat olsun bir teklifim var size."dedi.
"Buyrun o zaman."dedi Melek.Adam ikimizin karşısına oturdu.Gözüm Ayazı aradı ama yoktu.
"Şimdi bir hayır işi var yetim ve öksüz çocukların eğitimi için harcanıcak bir yardım olucak Melek hanım sizin yetimhane ile ilgilendiğinizi Ada Hanım sizinde oldukça güzel yardımlar yaptığınızı biliyorum."dedi adam.
"Yardım işlerini aslında Ayaz hallediyor onunla konuşmanız daha iyi olur"dedim.
"Yardım falan değil konu, manken arıyoruz biz aslında hem anne olan hem tanınmış yüzler sizi düşündüm."dedi.
"Mankenlikmi?"dedi Melek şaşkınca.
"Evet bir defile olucak hayırsever bir tasarımcı bütün kıyafetleri hayır için harcıyacak bizde gönüllü manken arıyoruz sizin kabul ediceğinizi düşünüyorum."dedi.
"Eminim bir sürü manken bulursunuz bizim hiç öyle işlerde işimiz olmadı.Bilmediğimiz işler yani hem doğum falan yaptık mankenlik yani nasıl olur"dedim.
"Hanımlar fizikleriniz gayet güzel lütfen hemen kestirip atmayın bu bir hayır işi eminim çok ses getiricek."dedi adam.Melek ile birbirimize baktık.
Ayaz
Gereksiz insaların masalarına gidip gereksiz sohbetler etmiştik.Aras ve Senanın masasına gittik.
"Abi bize neden yemek vermediler ölelimmi açlıktan."dedi Aras.
"O salak arkadaşın Adaya bir şey soracakmış nerde göremedim."dedim.
"Salak arkadaşım hangisi bir sürü var."dedi Aras.
"Baran Yurtçu."dedim.
"Heee gitti o .Yengeme ne dicekmişki."dedi.
"Bilsem sanamı sorarım Aras."dedim.
"Baksanıza şuna Onur abi değilmi şu hani ajansı olan."dedi Kerem.Kafamı kaldırdım kızlarla konuşuyordu.
"Evet o ne konuşuyor ki."dedim.
"İşte Baranın babası o abi."dedi Aras.
"Allah Allah."dedim ve yanlarına doğru ilerledim.
"Abi düğünümde olay çıkarma."dedi Aras arkamdan.Kerem ile masya gittik.
"Onur abi hayırdır inşallah."dedim ve Adanın yanına oturdum.Keremde gelip Meleğin yanına oturdu.
"Kızlar anlatır size benim şimdi gitmem lazım kızlar iyi düşünün teklifimi."dedi ve kalktı Onur abi.
"Ne teklifi."dedi Kerem.
"Mankenlik."dedi Melek.
"Mankenlik mi."dedim şaşkınca.
"Niye şaşırdınız biz manken olamazmıyız."dedi Ada.
"Olursunuz en güzeli olursunuzda nerden çıktı onu anlamadım."dedim.Kızlar durumu anlattı.
"Olmaz."dedim.
"Kesinlikle hayır."dedi Kerem.
"Pardon ne oluyor."dedi Melek.
"Ne demek ne oluyor cemiyetin olduğu yerde mankenlikmi yapıcaksınız."dedi Kerem.
"Ben diyorumki göz önünde olmayalım sen mankenlik yapıcam diyorsun Ada."dedim.
"Tamamda o çocuklar için ne olacakki kıyafet giyip yürüyeceğiz alt tarafı."dedi Ada.
"Ordaki piçlerde ağızlarının suyu aka aka sizi izleyecek yok canım daha neler."dedim.
"Konu yardımsa biz zaten fazlası ile yapıyoruz sanki bilmiyorsunuz."dedi Kerem.
"Biliyoruz ama şimdi bu teklifi nasıl red edelim yazık değilmi çocuklara."dedi Melek.
"Siz olmazsanız başkası yapar yazık falan olmaz."dedi Kerem.
"O adam kim biliyormusun o Baranın babası belkide sana onu söylicekti."dedim.
"Tamam neyse sonra konuşuruz."dedi Ada.
Düğün bittikten sonra herkes evlerine dağılmıştı.Aras ve Sena yarın balayına gidiceklerdi o yüzden eğlence falan yapmamıştık.Eve geldiğimizde direk odaya çıktık çocuklar uyuyordu.
"Ne o yorgun gözüküyorsun."dedim gülerek.
"Şunlar bitiriyor beni."dedi topuklu ayakkabısını göstererek.
"Giyme bebeğim."dedim.
"Çok uzunsun sana yetişmeye çalışıyorum."dedi ve eğilmek için hamle yaptı.
"Dur ben açarım."dedim ve eğilip ayakkabısınını çözmeye başladım.
Ayakkabısının bantlarını çözdüm ve kalktım.
"Teşekkür ederim."diyip dudağımı uzunca öptü.
"Ne demek her zaman."dedim.Giyinme odasına gidip üstlerimi değiştirdik.Ada kendini yatağa atmıştı.
"Ada şu mankenlik işini konuşmamız lazım."dedim.
"Ayaz hiç halim yok yarın konuşalım lütfen uyumak istiyorum."dedi.
"Yarın erken çıkıcam ben."dedim.
"Günler çuvalamı girdi konuşuruz hadi gel sarılarak uyuyalım."dedi.
Ertesi gün sabah erkenden kalktım bu gün Yeraltı toplantısı vardı çocukları ve Adayı öpüp evden çıktım.Yeraltı eskisi gibi değildi sakindi hiç sorun çıkmıyordu.
Mekana gelip baş köşeye oturdum hemen hemen herkes gelmişti.Klasik konular konuşulmuştu Berk uzun süre burda olmayacağını söyleyip bütün haklarını bana devretmişti.
"Ayaz bilmiyorum duydunmu ama İzmirden biri geliyormuş sanırım."dedi Metin.
"Benden habersiz mi biri geliyormuş dingonun ahırımı burası."dedim.
"Benimki sadece bir duyum Ali Hakan ve İdrisin yeri boşaldı artık 1 seneyi geçti yeni birilerinin gelmesi normal."dedi Ahmet.
"Niye şuan gayet iyi değilmiyiz sorunu olanmı var."dedim.
"Yok sorun yok ama az kişiyiz koca İstanbul her yere hakim olamaybilirz."dedi Ünal.
"Kimmiş İzmirden gelecek olan adam."dedim.
"Berker Tunç."dedi Metin.
"Bana öyle bir haber gelmedi benim haberim olmadan buraya kimse ayak basamaz.Toplantı bitti haftaya görüşürüz."dedim.Herkes yavaş yavaş dağıldı.
"Tanıyorsun değilmi Berkeri."dedi Kerem.
"Tanıyorum daha doğrusu duymuştum."dedim.
"Hepimiz duyduk ama bir incelemek lazım gelicekmi gerçekten."dedi Berk.
"Seni ilgilendirmicek oğlum artık hadi gidelim kahvaltı için bizi bekliyorrlar."dedim ve kalktım.
Bu bölüm bu kadar diğer bölüm görüşmek üzerii..