platonik (ÇT)

By Gnelkan

174K 10K 3.1K

Yeni başladığın okulda kimsenin konuşmaya cesaret edemediği sadece okulun zorbalarıyla takıldığı çocuğu ilk g... More

bölüm 1 ~yeni okulun ilk günü~
bölüm 2 ~yardım çığlıkları mı?~
bölüm 3 ~~
Bölüm 4
bölüm 5
bölüm 6
bölüm 7
bölüm 8
bölüm 9
bölüm 10
bölüm 11
bölüm 12
bölüm 13
bölüm 14
bölüm 15
bölüm 16
bölüm 17
bölüm 18
bölüm 19
bölüm 20
bölüm 21
bölüm 22
bölüm 23
24. bölüm
bölüm 25
bölüm 26
bölüm 27
bölüm 28
bölüm 29
bölüm 30
bölüm 31
bölüm 32
bölüm 33
bölüm 34
bölüm 35
bölüm 36
bölüm 37
bölüm 38
bölüm 39
bölüm 40
bölüm 41
bölüm 42
bölüm 43
bölüm 44
bölüm 45
bölüm 47
bölüm 48
bölüm 49
bölüm 50
bölüm 51
bölüm 52
53. bölüm
54. bölüm
55. bölüm
56. bölüm
bölüm 57
58. bölüm
59. bölüm
60. bölüm
61. bölüm
62. bölüm
63. bölüm
64. bölüm
bölüm 65
bölüm 66
bölüm 67
bölüm 68
69. bölüm
70. bölüm
71. bölüm
72. bölüm
73. bölüm.
74. bölüm
75. bölüm
76. bölüm
77. bölüm
78. bölüm
79. bölüm
80. bölüm
81. bölüm
82. bölüm
83. bölüm
84. bölüm
85. bölüm
86. bölüm
87. bölüm
88. bölüm
89. bölüm
90. bölüm
91. bölüm
92. bölüm
93. bölüm
94. bölüm
95. bölüm
96. bölüm
97. bölüm
98. bölüm
99. bölüm
100. bölüm
101. bölüm
102. bölüm
103. bölüm
104. bölüm
105. bölüm
106. bölüm
107. bölüm
FİNAL

bölüm 46

1.2K 80 131
By Gnelkan

Ülkünün hıçkırıkları...

Zeynep'in dolan gözleri...

Leyanın yağızın omzunda dindirmeye çalıştığı göz yaşları...

Ve benim duygusuzluğum...

Yağmurun yerle buluşan damlaların sesi kulağıma geliyordu.

Ben o yağmurun altında boğulmak istedim.

Yağmur göz yaşlarım yerine akıyordu.

Akan her damla yağmur benim göz yaşlarımdı.

Şuan serbest bırakmadığım göz yaşlarım bütün İstanbul'un üzerine yağıyordu.

Ve biraz daha devam ederse bütün İstanbul'u sel götürecekti.

Kulağımı dolduran sesler yüzünden kaldığım odadan çıkmak istemedim.

Sağır olmak istedim.
Onları duymak istemedim.

Ölmek istedim,onsuz yaşamak istemedim...

?:dörtüncü serum.

Dedi deftere birşeyler yazıp.

?:dört serum kan aldık. Vücudun daha fazla dayanamaz ve muhtemelen bu kadarı bize yeterli olacaktır.

Dört serum kan almışlardı benden.

Bu bile ölecekmişim gibi hissetiriyordu.

Ama ben daha fazlasını alsınlar istiyordum.

Daha fazla kan aksın bedenimden de onlar yaşasın istiyordum.

Gerekirse öleyim ama o ikisi yaşasın istiyordum.

?:yorgunsun. Sana serum takacağız , vücudunun biraz vitamine ihtiyacı  var.

Başım dönmeye başlıyordu.
Her an düşüp bayılacak gibiydim.

?:ve biraz dinlenmen gerek.

Tuana:onların yanına gideceğim.

Dedim sözünü keserek.

?:çok yorgunsun. Her an bayılabilirsin en azından yarım saat.

Diye beni uyardı.

Artık ne olursa olsun umrumda değildi.

Onlar orda perişan haldeyken burda dinlenemezdim.

Onu kaybedeceğimi bile bile burda oturup dinlenemezdim.

Tuana:hayır gerek yok.

?:lütfen-

Tuana:istemiyorum dedim!

Hiç bir şekilde kabul etmeyecektim ne diye ısrar ediyordu?

?:pekala. Seni daha fazla zorlamayacağım.

Dediği an ayağa kalktım.

Başka bir şey söylemeden odadan çıktım.

İçimde bir korku vardı. Ama buna rağmen onların yanına ilerledim.

Ülkü bana nefretle baktı.

Berat:gel. Yorgun görünüyorsun.

Sanırım beni anlayan tek kişi oydu.

Beratın yanına oturdum ama konuşmaya cesaret edemedim.

Sormak istediğim bir soru vardı ama konuştuğum an ölecekmiş gibi hissediyordum.

Berat:acıyor mu?

Diye sordu moraran koluma bakıp.

Başımı olumsuz anlamda saladım.

Aynı yereden defalarca iğne vurulduğum için biraz sızlıyordu.

Ama içimde yaşadığım acıdan daha fazla değildi.

Kızarmıştı hatta morarmaya başlıyordu.

Berat:dinlenmelisin.

Başımı hayır anlamında saladım.

Derin bir iç çekti.
Onunla konuşmayacağımı anlayınca daha fazla soru sormadı.

Diğerlerinin bana baktığını fark ettim.

Bakışlarından Rahatsız olmuştum,bunu fark edip bana bakmayı kestiler.

Ortam da derin bir sesizlik vardı.

Hepimizin sorması gereken sorular,alması gereken cevaplar vardı.

Ama hepimiz yorgunduk.
Konuşacak cesaretiniz yoktu.

İçimden defalarca tekrar yaptım.
Sormak istiyor ama cesaret edemiyordum.

Alt tarafı iki kelimeyi sormak bana zor geliyordu.

Alacağım cevap benim de sonum olacaktı.

Yutkundum.
Boğazımı temizledim ve konuşmaya başladım.

Tuana:o nasıl?

Diye sordum kekeleyerek.

O öldü mü? Diyemedim o nasıl diye sordum.

Yağız:doktorlar fazla zamanı yok diyor.

Dedi duygusuzca.

Ülkü:biliyor musun Tuana?

Dediğinde yutkunarak gözlerinin içine baktım.

Zeynep:ülkü!

Dediğinde Zeynep'in elini tutum sus der gibi.

Ne derse desin hak etmiştim.

Ülkü:ölen kişi onlar olmamalıydı.

Devamında ne geleceğini az çok tahmin edebiliyordum.

Ülkü:ölmesi gereken kişi sendin!

Dedi nefret kusar gibi.

Leya:ülkü!

Diye uyardı ama ülkü umursamadı.

Ülkü:ölmeyi hak eden tek kişi sendin!

Diye bağırdı.

Ülkü:abim değildi!

Dedi dizlerinin üzerine çöküp.

Ülkü:senin yüzünden ölmesi gereken kişi abim değildi!

Eliyle yüzünü kapatıp ağlamaya başladı.

Ülkü:neden girdin hayatımıza? Neden gerçekten ölmedin?!

Benim de gözlerim dolmaya başlamıştım.

Ülkü:abim ölüyor ve bu senin yüzünden oluyor!

O haklıydı.

Seçtiğim kişi abimdi.

Abimi kurtarmış onun sonu olmuştum.

Aslında kabul etmemiştim gerçekten.

Hayır demiştim.
Birinin yaşmasına sebep olup birinin sonu olmayacağım. Demiştim.

Zeynep saçmalama Tuana! Diye bağırmıştı bana.

Ben eminim demiştim gülümseyerek.
İkisini kaybetmeye hazırım ama birinden birini kaybetmeye hazır değilim. Demiştim sanırım gözlerim dolmuştu, ağlamaya hazırlanıyordum.

Ama hiçbiri bunu kabul etmemişti.

Zeynep:kendine gel ülkü! Sen nasıl abini kurtarmak istiyorsan oda abisini kurtarmak istedi işte!

Ülkü:abim onun yüzünden ölüyor ama!

Haklıydı.
Kendi abimi kurtarırken onun abisini öldürüyordum.

Ayağa kalkıp ülküye ilerledim.

Tuana:ülkü.

Dedim omzuna dokunup.

Ülkü:dokunma bana!

Tuana:haklısın.

Dedim dizlerimin üzerine çöküp.

Leya:tuanayı suçlayamazsın ülkü.

Dedi yanımıza gelip.

Leya:kurşunun önüne atlayacak ilk kişi oydu. Abin hiç beklemediğimiz bir anda onun önüne atladı.

Dedi sakin bir şekilde konuşuyor,bir şeyleri fark etmemizi sağlıyordu.

Oda bana biraz öfkeliydi ama Bunu yüzüme vurmuyordu.

Leya:onu suçlamayı kes ve biraz mantıklı düşün.

Ülkü:bana onu savunmayı kes!

Ne dersek bizi dinlemeyecekti.

Şuan onunla konuşmaya da çalışmayacaktım.

Derin bir nefes verip ayağa kalkım.

Leya bana bakınca ona gülümsedim ama asla samimi bir gülümseme değildi.

Yine aynı şekilde dizlerimi kendime çektim.

Abim yaşıyordu ama ben onun yaşadığına sevinemeyecek durumdaydım.

Birini kazanırken birini kaybediyordum.

Ama ben ikisini istiyordum.
İkisininde tekrar yanımda olmasını,ikisine de sarılmak istiyordum.

Birinin cansız bedenine diğerinin atan bedenine değil.

Allah kahretsin! Ülkü haklıydı.

Ölmesi gereken tek kişi  bendim!
Ölmeyi hak eden tek kişi bendim!

O ölmemeliydi!
O yaşamayı benden daha çok hakediyordu.

?:geçmiş olsun.

Diye bir ses geldi kulağıma.
Ama kimden geldiğini anlayamadım.

O yaşamalı...
Biri onu yaşatmalı!

?:elimizden gelen her şeyi yaptık ama nafile.

Gerekirse ölmeli ama onu yaşatmalı!

?:aslında bunu daha erken haber vermeliydik. defalarca kez kalbinin tekrar atması için uğraştık ama kalbi atmamakta direniyordu.

Gerekirse birçok kişi ölmeli ama o yaşamalı...

?:hastanın kalbi durdu.

Ülkü:hayır! Hayır! Hayır! Abim olmaz! Abim ölemez!

Çağan ölmüştü...

Kahka attım.

Çağan ölmüştü!

İkinci kez kahka attım.

Benim çağanım ölmüştü!

Tekrar kahka attım.

Egoist çağan ölmüştü!

Göz yaşlarım akıyordu ama benim kahkalarım dinmiyordu.

Elaların sahibi ölmüştü!

Kahkalarım hıçkırığa dönüşmüştü.

Yankılanan sesim tekrar kulaklarıma ulaşıyordu.

Yağmur doluya dönüşmüştü bu sefer göz yaşlarım ile beraber akıyordu.

Bu sefer yağmur tek benim göz yaşlarım değildi.

İstanbul'un üzerine yağan yağmur hepimizin göz yaşlarıydı.

Akan yağmur bizimle beraber ağlıyordu.

Hepimiz onun gitiğini biliyorduk ama hiçbirimiz kabul edemiyorduk.

Hiç birimiz o öldü demiyordu.
Hepimiz o ölmedi/o ölemez diyorduk.

O ölemezdi,o bizi bırakamazdı.

Bana söz vermişti!
Bana verdiği sözü tutmak zorundaydı.

Yaşayacağım. Demişti!
Akan her göz yaşının intikamını almak için demişti!

Şimdi yaşamak zorundaydı.

Bana verdiği sözü tutamak zorundaydı.

O çağandı.
O benim çağanımdı.
Ama sanırım artık benimle değildi.

O gitmişti ve onun katili ben olmuştum.

Allah kahrestin o ölmüştü ve bunun tek suçlusu bendim!

Üç yıl sonra onu bulmuşken şimdi tekrar kaybedemezdim.

O ölmemeliydi.
Onun dışında herkes ölmeliydi ama ölen kişi o olmamalıydı.

Belki de onlar yerine ölmesi gereken kişi ben olmalıydım ama yine de o yaşamalıydı.

Veya ben de onunla beraber ölmeliydim...

Evet...aslında bölüm bu kadar değildi ama nedense birazı silinmiş:(

Aslında şuan yazdığım son bölümler için fazlasıyla pişmanım.

Önce çağan ve Tuananın uçak düşürmesi gerekiyordu. Ondan sonra çağan ölmeliydi.

Sanırım biraz aptalım.

Her neyse belki başka bir kurguda düşürürler o uçağı...(⁠✯⁠ᴗ⁠✯⁠)

Şimdi siz bu bölümü -bana sövmeden- güzelce okuyun bende ikici part olarak silinen bölümü yazayım.

Tekrar yazıp ağlamaya gerek yok ama ne yapayım. Ağlamak ve sizi de ağlatmak hoşuma gidiyor☺️

Piskopatım galiba🤔

Öpüldünüz!

Görüşürüz>>>3

Continue Reading

You'll Also Like

12.7K 967 49
24.09.23' #birtutamaşk🥇1️⃣ #jülide🥇1️⃣ #hayallerim🥇1️⃣ #leya🥇1️⃣ #julia🥇1️⃣ #umutlarım🥇1️⃣ #erkan🥈2️⃣ #tuananaz🥈2️⃣ #isel🥉3️⃣ #irem🏅4️⃣ #le...
35.5K 2.7K 29
TEXTİNG ASKER KURGUSU
341 64 6
Sevdiğinizi her özlediğiniz de bütün insanlar onun için önemli birşeye bakar kimileri denize kimileri bir taşa kimileri ise gökyüzündeki yıldızlara i...
YASAK DENEY By 👑

Science Fiction

166K 15.9K 34
Tarih boyunca sadece birkaç kez cesaret edilen ve eşine az rastlanan, insanlık dışı bir yöntemle yapılan dil yoksunluğu deneylerine bundan yirmi iki...