Jealousy ▪︎ Taekook

By for0kim

60.7K 4.7K 4.9K

🌧🐳 Kuzenim mina'yı kıskanmamın sebebi çok açıktı. O, hayatımda olan her şeye sahipti. Buna aşık olduğum ço... More

One
two
three
four
five
six
seven
eight
nine
ten
eleven
thirteen
fourteen
fifteen
sixteen
seventeen
eighteen
nineteen
twenty
twenty one
twenty two
twenty three
twenty four
twenty five
twenty six
twenty seven
twenty eight
twenty nine
thirty
thirty one
thirty two
thirty three
thirty four

twelve

1.8K 149 251
By for0kim

Merhabalarrr

LUTFEN ONCEKI BOLUMU KONTROL EDIN

Keyifli okumalarrrr

***

Medya: Billie Eilish - Everything I Wanted

İnstagram

Minminmina:
Jungkook buluşabilir miyiz
bir şey konuşmamız lazım

Jeonjk:
Tanrım/
Çok mu önemli

Minminmina:
Yani bilemiyorum
olayları kökten çözmem lazım/
Biraz bile mutluluk fazla ona/

Jeonjk:
Mina yarın okulda söylesen olmaz mı bir arkadaşımla planım varda

Minminmina:
İptal edemez misin

Jeonjk:
Hayır edemem
Daha çok üzülür/
yine başkasına tercih edilmiş olacak/
Bunu yapamam/
Yarın okulda konuşuruz
görüşürüz çıkmam lazım

Minminmina:
Ne
İletildi
Peki

***

Taehyung yavaşça elindeki telefonu cebine koymuş, olduğu yerde dikleşmişti. Ailesine seo da kalacağını söyleyip buraya kadar koşarak gelmişti. Kendisine pek uzak değildi ama yine de hızlıca onunla buluşmak istemişti. Jungkook ile günlerdir iyilerdi. Beraber öğle aralarında kitap bile okumuşlardı. Jungkook da taehyung gibi Japon klasiği seviyordu. Ve bu taehyung'u çok mutlu etmişti.

Kenardaki bir banka oturup jungkook'u beklemeye başlamıştı. Geleceğini biliyordu. Jungkook söylediği şeyi yapardı. Taehyung onu çok yakından tanımıyordu ama yine de yapacağım dediği şeyi yapan biriydi. Kesinlikle.

Üstünde ki sweat'in kullarını biraz daha çekiştirip iyice banka yerleşmişti. Jungkook hemen geleceğini söyleyip telefonu kapatmıştı. Ama telefonu açması biraz uzun sürmüştü. Taehyung bunu pek takmadı çünkü üstünü değiştiriyor olabilir diye düşündü.

Taehyung için jungkook çok önemliydi. Dokuzuncu sınıfa ilk başladığı zaman kimseyle konuşamazdı bir tek hyun vardı onun için. Mina da vardı ama o pek aralarına girmezdi. Hyun'un hastalandığında bir günde jungkook taehyung yalnız olduğu için yanına oturmuş, onunla saatlerce konuşmuştu. Belki jungkook bunu hatırlamazdı. Ama taehyung o gün jungkook'un verdiği şekeri hâlâ yememişti.

Jungkook'a ilgisi gülüşü yüzünden başlamıştı biraz. Bir şeyleri anlatırken heyecanlı ve hızlı hızlı anlatıyordu. Bu da taehyung'a oldukça tatlı gelmişti. Taehyung hazırladıklarıyla yavaşça gülümserken dudaklarını ısırmıştı. Sevgisinin sonu kötü bitse bile, bu taehyung için her zaman en iyisi olacaktı.

Kafasını kaldırdığında karşıdan gelen jungkook'u görmüştü. Yavaşça yutkunurken elindeki mor saklama kabına bakmıştı. Bu gülümsemesini sağlarken yavaşça jungkook'a doğru gitmişti. O her zaman jungkook'a doğru giderdi.

Jungkook da gördüğü manzarayla gülmüş ve daha da hızlanmıştı. Mina'nın söyleyeceği şeyi merak ediyordu. Ama şuan sırası değildi. Okulda da söyleyebilirdi sonuçta. Hem ne olmuştu ki birden bire?

Karşı karşıya geldiklerinde jungkook beklemeden taehyung'a sarılmıştı. Taehyung sevilmeyi hak eden biriydi. Jungkook taehyung'un ailesini az çok öğrenmişti. Ve başarısını hor göreceklerini biliyordu.

Taehyung'un gözleri hızla büyürken, yanakları yavaşça kızarmıştı. Gözlerinin dolmasına engel olamazken ellerini hemen jungkook'un omzuna koymuştu. Jungkook kollarını taehyung'un kollarının altından geçirmiş, ona sıkı bir şekilde sarılmıştı.

Jungkook yavaşça taehyung dan ayrılmış, gülümseyerek yüzüne bakmaya başlamıştı.

"Kore hikaye yarışması kazananı nasılmış bakalım?"

Jungkook'un sorusuyla taehyung gülmüş ve eliyle ağzını kapatmıştı.

"Çok iyi!"

Jungkook da gülerken yavaşça yürümeye başlamışlardı.

-

"Buraya oturalım."

Jungkook'un gösterdiği yere oturan taehyung, sweat'inin kollarını biraz daha çekmişti. Kendisine ufakta olsa kısa geliyordu çünkü.

Jungkook kumlara oturmuş ve dalgalı olan denize bakmaya başlamıştı. Taehyung ise sessizce karşısındaki manzarayı izliyordu.

Jungkook'un her şeyini ezbere biliyordu. Benlerinin yerini, yara izini, ne zaman hangi mimikleri yaptığını... o jungkook hakkında çoğu şeye hakimdi. Bu durumda onu hak eden kendisi olması gerekmez miydi? Onu üzmeyecek ve kullanmayacak biri varken neden onu üzene gidiyordu ki?

Jungkook elindeki saklama kabından çıkardığı çikolatalı kurabiyeleri kutunun kapağına koymuştu. Kutunun içi sıcak olduğu için erimişlerdi.

Jungkook içlerinden birini taehyung'a uzatmış, bir tane de kendisine almıştı. Jungkook bu sahile gelmeyi çok severdi. Küçükken de evden kaçıp gelirdi buraya. Ailesi de pek merak etmezdi zaten.

"Teşekkür ederim."

Taehyung kurabiyeyi alırken gülümsemiş ve teşekkür etmişti. Jungkook denizi izlerken taehyung da onu izliyordu. Jungkook'u izlemeye o kadar dalmıştı ki elindeki kurabiyenin eridiğini görmemişti. Kurabiyenin içindeki çikolatalar sweat'inin kollarına damlamıştı.

Jungkook taehyung'a döndüğünde gördüğü manzarayla gülmüştü. Çünkü annesi kurabiyeyenin içine bol çikolata koymuştu.

"Kollarını yukarıya çeksene, hem burası o kadar soğuk değil ki. Kış bitti sonuçta, bahar geliyor."

Taehyung sertçe yutkunmuş ve kafasını sallamıştı. Bunu yapmak istemiyordu.

"Sorun ne? İstersen ben yapayım, hm?"

Jungkook ellerini uzattığı anda taehyung hızlıca kolunu kendisine doğru çekmişti. Bu jungkook'un kaşlarını çatmasına Neden olurken taehyung'a biraz daha yaklaşmıştı.

"Jungkook sorun değil. Kalsın böyle boşver."

"Koluna bakabilir miyim?"

Taehyung tekrar kafasını sallamış ve kafasını yere eğmişti. O kadar ciddi bir şey değildi. Ama jungkook'a göstermek istemiyordu.

Jungkook yavaşça ellerini taehyung'un ellerine yaklaştırmış, gözlerini ise bir an olsun gözlerinden ayırmamıştı. Sweat'in kollarını katlarken kollarına bakmıyordu. Sadece onun yüzüne bakıyor, az da olsa gülümsüyordu.

"Gördün mü? Sorun yok, bakmadım bile."

Jungkook taehyung dan uzaklaşmadan tekrar denize dönmüştü. Taehyung'u zorlamak istemiyordu, o isterse anlatırdı sonuçta.

"İstediğin zaman anlatabilirsin. Sana baksam bile sen bana bakma. O zaman daha rahat anlatırsın. Bu sahil beni rahatlatıyor. Seni de rahatlatsın diye burada buluşmak istedim. Bana değilde denize anlatıyor gibi anlat."

Taehyung yavaşça elleriyle oynamaya başlarken başını sallamıştı. Sonrada kafasını kaldırmış ve denize doğru bakmıştı. Jungkook'a anlatması onun için sorun değildi. Jungkook'u seviyor, onunla rahatlıyordu.

"Küçükken..."

Taehyung derin bir nefes almış ve gözlerini kapatmıştı. Jungkook ona dönmeden elini dokunmuş ve yavaşça okşamıştı. Taehyung bitirene o kadat ona bakmayacaktı.

Taehyung yutkunmuş ve cümlesine başlamıştı.

"Küçükken kendime çok fazla kez zarar verdim. Bunlar büyük şeyler değildi ama ilkokulda başladım buna."

Arkadaşlar sizin için tetikleyici bir olaysa lütfen atlayın üzgünüm bunun için🩷

Dudaklarını birbirine bastırmış ve jungkook'un elini biraz daha sıkı tutmuştu.

"Babam o zamanlar çok fazla çalışırdı. Her zaman en iyisi olmak için eve bile uğramazdı ve annem de beni hiç merak etmezdi. Üçüncü sınıfa giderken, birden düşündüm ve dedim ki bir yerime bir şey olursa benimle ilgilenir mi? O zamanlar bu düşünce bana çok mantıklı gelmişti"

Bacaklarını kendisine doğru çekmiş ve yavaşça yutkunmuştu. Bunları anlatmak hem rahatlatıyor, hem de üzüyordu.

"O zamanlar okul üniforması şorttu. Bu yüzden bacaklarım açık oluyordu. Ben de okul çıkışları bulduğum büyük taşlarla bacaklarıma zarar veriyordum. Bunlar küçük şeylerdi aslında. Sadece birkaç çizik ve morluk veriyordu bana. Ama annem fark etmemişti. İlkokul bitene kadar yapmıştım ama hiç görmedi. Ne üstümü değiştirirken, ne de beni yıkarken. Hiçbirini fark etmedi."

Taehyung gözlerinden düşün yaşla gözlerini kapatmış ve kafasını arkaya doğru yaslamıştı.

"Ve ben de ortaokula geçince fark eder diye kollarıma yapmaya başladım aynısını. Bazen çizik, bazen morluk, bazen de birkaç kızarıklık. Altıncı sınıf bitene kadar da durmadım ama yine görmedi beni. Geceleri de bu yüzden ağlıyordum. Canım acıdığı için değil, annemin beni fark etmemesi yüzünden."

Jungkook sertçe yutkunmuş ve başını yere doğru eğmişti.

"Ben de daha kötüsünü yapmak istedim. Bir büyükten rica ettim ve bana vurmasını istedim. İlk başta kabul etmedi ama ona para verdim, böylece vurdu bana. O gün eve gittiğimde gözüm mordu ve dudağım kanıyordu. Annem yine bir şey demedi ve görmedi ben de pes ettim. Ama sonra içeri de babam gördü beni."

Taehyung histerik bir şekilde gülmüş ve gözünden akan yaşlara engel olamamıştı. Jungkook'un elini taehyung'un boynuna koymuş, onu yavaşça omzuna yatırmıştı. Bir kere bile ona dönmemişti.

Taehyung bu hareketle daha çok ağlarken dudaklarını ısırmaya başlamıştı. Ondan gördüğü sevgi kendisini bu kadar ağlatırken, acaba aşık olsaydı nasıl olurdu taehyung için. Büyük ihtimalle gülümsemekten uyuyamazdı.

"Babam yanıma yaklaştı ve yanaklarıma dokundu. Çok sevindim aslında. Annem fark etmese bile babam fark etti diye düşündüm. Ama elleri sıkılaşmaya başladı. Bu canımı yakmıştı. Babama ağlayarak canımı yaktığını söyledim. Ama o sadece "Neden o olmuyorsun." Dedi bana. Bağırdı ve yanaklarıma tırnaklarını bastırdı. Onun gibi olmam için yalvardı. O gün duştayken canım her şeyden çok yanmıştı. Ve..."

Dudaklarını birbirine bastırmış ve kollarını ovmaya başlamıştı.

"Ve o gün kendime daha çok zarar verdim. Bu sadece kollarımaydı. Sadece o gün değil, babam her o olmadığım için isyan ettiğinde yaptım bunu kendime. Ortaokul bitince bıraktım ama. Çünkü ne yaparsam yapayım o olmayacaktım. Ne kadar ağlasam da kendimi vursam da, hiçbir zaman aileme yeterli gelmeyeceğimi anladım. Onlar için hiçbir zaman bir numara olmayacağım."

Taehyung tekrardan elleriyle oynamaya başlamıştı. Jungkook'un elini hâlâ yavaşça avucunu okşuyordu. Belki de bunları bu kadar rahat anlatmasının sebebi de buydu.

"Ama artık bu benim için sorun değil. Bu olaylar eskisi gibi acıtmıyor."

Jungkook sonunda yavaşça taehyung'a dönmüş ve ellerini kollarına uzatmıştı. Taehyung'u hızlıca kendine çekmiş ve sıkıca sarılmıştı. Bir eliyle kolunu tutarken, diğer eliyle de boynuna sarılmıştı. Taehyung daha çok ağlarken kollarını hemen jungkook'un koltuk altından geçirmişti. Jungkook usulca saçlarını okşarken sadece bir kelime söylemişti. Gerisi sessizlikti.

"Yalancı."

***

Evet ağlıyorum slm

Jungkook ters köşeden vurdu dimii GIDECEK SANDINIZ DIMI💃

Ay çok üzülüyorum tae'm için 😭

Neyse umarım güzel olmuştur

Okuduğunuz için teşekkür ederimmm

Baysss

Öptüm

Continue Reading

You'll Also Like

81.6K 11.1K 15
taehyung'un en yakın arkadaşına karşı duyguları vardı.
511K 58.7K 34
alfa jungkook, en yakın arkadaşının kardeşi olan omega taehyung'a deliler gibi aşıktı.
408K 37.4K 33
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...
451K 36.9K 28
Melez Kaplan Taehyung, Melez Tavşan Jungkook ile sevgili olmak istiyordu Ha birde onu altında inletmeyi... [texting+düz yazı] #3 - taekook [13.08.202...