Göğsüne aldığı sert darbe ile nefesi kesildi Seungmin'in, ağzından kesilmiş dudaklarına ve çenesine doğru yeni kan damlaları aktı. Bedeni fazla acıdan uyuşmuşken ölüme bir adım daha yaklaştığını hissediyordu. Ağlamaktan kan çanağına dönmüş gözlerinden bir yaş daha süzüldü. "Bunu bana neden yapıyorsun..?" diye mırıldanırken sesi öyle kısık çıkmıştı ki karşısındaki adamın duyup duymadığından bile emin değildi.
Ondan yaşça daha büyük gibi görünen, yüzünde garip bir maske olan adam halatla bileklerinden tavana astığı bedene göremeyeceğini bildiği bir sırıtma sundu. "Eğlenceli." Elindeki tahta sopayı kaldırdı, bu sefer de kırıldığına emin olduğu kaburgaları hedef aldı.
Fazla, çok fazlaydı bu acı. Zihninin bulanıklaştığını hissediyordu Seungmin. Dayanamıyordu. Yarı yarıya açık tutabildiği gözleri yavaşça kapandı. Ne kadar zamandır burada tutuluyordu, hangi tür işkencelere maruz kalmıştı hatırlamıyordu ama bu şekilde ölecek olmayı bir türlü kabullenemiyordu.
"Hey, bu kadar çabuk ölme. Son bir şey daha kaldı." Kim olduğunu bile bilmediği adamın alaycı ses tonu başından akan kan ile kaplanmış kulaklarında çınlıyordu. Yaşamak için yalvaracak hali bile kalmamıştı.
Sivri bir şeyin tam göğsünün ortasına saplandığını hissetti, bağırmaktan ağrıyan boğazına ve kısılmış sesine rağmen son bir kez çığlık attı. Bıçak olduğunu tahmin ettiği sivri alet vücudunda bir desen çizmek istercesine dolanırken nefesleri iyice ağırlaştı. İyi ve kötü anılarla tüm hayatı gözlerinin önünden geçti ardından tüm acılar bir anda kesildi. Ölüm hissizliği yayıldı vücuduna.
------------
Yeni bir ficten selamm
Ayrıca neden hep Chanmin yazıyorum ben de bilmiyorum ama hep chanmin yazasım geliyor
Aklıma yeni bir kurgu geldi yazmaya başladım bi baktım bu da chanmin olmuş imdat
Bir gün farklı shipler için de fic yazabilicem inanıyorum
Neyse çok heyecanlı bir şekilde yazmaya başladım umarım öyle de devam ettirebilirim