İyi okumalar...💖
Botan Ağa arkasına döndü şaşırmıştı Beyza'ın kürtçe konuşmasını , bir kere bile konuştuğunu duymamıştı.
Beyza'ın cümlesinde çok iyi anlamıştı Botan Ağa .Karşısında eski küçük kız tekrar olmadığını.
Botan Ağa Beyza'ya doğru yöneldi.Tam karşısına geldi... Beyza'nın alev alev bakışlarına maruz kaldı, gözlerine içine baktı, gözlerinde içinde korku yoktu gözleri içinde nefret, öfke,kin.... vardı.
Botan Ağa Beyza'ın kulağına yaklaşarak fısıldar :" Beyza insan geçmişin de ders alır, ama bakıyorum da sen ders almamışsın, her gece kemerle dövdüm aç, sussuz bıraktım seni , konakta bir çöp ile farkın yoktu bunlarda ders almadın mı? ha Beyza "dedi
Botan Ağa Beyza'ın zaffıdan vurmuştu.
Beyza Botan ağanın sözlerinde sonra nefes alamıyordu boğulduğunu hissediyordu geçmişi en büyük yarasıdır.
Ortam öyle bir sessizlik aldı ki, ne Botan Ağa tekrar konuştu, ne de Beyza...
Botan Ağa sessizliği bozdu.
"Ağalar.." Botan Ağa'nın yarım bıraktığı cümleyi Beyza tamamladı
" Evet ağalar sizde çok bilirsiniz ki Botan Soyhan 12 yıl önce hepinize yalan söylemişti öz çocuğu olmadığım hâlde hepinize öz çocuğu olarak gösterdi sırf ne için Ağa olmak için ama ne yazık ki! Botan Ağa söylediği yalana rağmen hâlâ karşınızda benim ölümüme nasıl hüküm verdiyseniz aynısı Botan Ağa da olacak Dimi Merdo Ağa" dedi
Botan Ağa'nın yüzüne baka baka konuştu kendisini geçmişiyle yararlanacak zannediyordu ancak kendisini kendi yararlar.
Botan Ağa müthiş bir korkuyla ağalar bakındı.
Merdo Ağa elindeki tespiti çekerek konuştu.
"Beyza yıllar sonra Mardin'e döndün ölüm olacağını bildiğin hâlde amacın var ki, tekrar gelmişsin " dedi
Beyza kendine emin bir şekilde konuştu ses tonuna dikkat ederek.
"Merdo Ağa benim sorumun cevabı bu değildi kendi sorunun cevabı merak ediyorsan söyleyim bu toprakların olmayan adaleti sağlamak için geri döndüm" dedi
Konuşmasında sonrası gözlerini Bawer Ağa çevirdi kendisi pür dikkat dinlediğini gördü.
Bawer Ağa Beyza'nın kendisine baktığını görünce nedensiz bir şekilde heyecanlandı belli etmemek için sadece gülümseyerek baktı.
Beyaz gülümseyerek karşılık verdi.Merdo
Ağa dikkatli baktı cevabı olmadığını anladı.
Başka bir ağa konuştu.
"Beyza kızım hoş güzel söylersin de tek başına mı? Adaleti bu topraklara getireceksin " dedi alaylı bir şekilde konuştu.
Beyza konuşan Ağa yüzünü çevirdi dik bakışları ile konuştu.
"Ölüm emrini verdiğiniz kıza ne ara kızım dediniz oldu.Ne yazı ki, adalet olsa da olmasa da sizin gözünde adalet sadece töre ama benim gözümde tek bir adalet var Allah'ın adaleti eğer hukuk ve devletin adaleti olsaydı mazlumların haklarını sağlardı .Eğer sorunuzun cevabını almak istiyorsanız söyleyim o zaman ben buraya tek başıma gelmedim Bawer Kılıçarslan' la geldim şimdi nasıl yanında duruyorsa ömür boyu yanımda durur. dedi
Bawer Ağa karşısın da ki cesur olan kadına hayran kaldı hem güzel hem cesur...
Konuşan Ağa ne cevab vereceğini bilmiyordu susmayı tercih etti.
Bawer Ağa bir eliyle çenesini sıvazladı daha sonra konuşmaya başladı.
"Merdo Ağa ,ağalar düşünün biraz sonra kararınız söylersiniz benim kararım çok net belli " dedi.
Merdo Ağa Bawer ağanın ne demek istediğini çok iyi anlamıştı.Ağalar kendi aralarında konuşmaya başladı.Çoğu Bawer Ağa'nın korkusundan Beyza' ya birşey demiyordu ellerinde olsa perişan ederlerdi ama Bawer Kılıçarslan herkes çok iyi tanır kimseye acımaz sözlüsüne birşey yapana neler etmez tahmin bile etmek istemiyorlardı.
Ağalar kendi aralarında konuşurken. Botan Ağa dalgın dalgın olan oğluna baktı tek bir söz bile dememişti.
Botan Ağa birkaç adım atarak oğluna yaklaşarak seslendi.
"Devran oğlum" dedi.
Devran babasını kendisini seslendiği fark etmedi.
Botan Ağa bu defa oğlunu omuzuna dokundu."Devran ne oldu sana " dedi.
Devran babasını omzuna dokunduğun da babasını kendisini seslendiğini anladı.
Baba ve oğlu izleyen Beyza Devran'ın kendisini affetmesini istiyordu.
Devran babasına baktı gözlerini bir saniyede olsa bile Beyza'ın olduğu tarafa çevirdi kendisi baktığını gördü , hemen gözlerini babasına çevirdi.
"Efendim baba "dedi sesi titremişti.
Botan Ağa Devran neden böyle dalgın olduğunu söyleyecekken Merdo Ağa konuştu.
Merdo Ağa kötü kötü homurdanarak konuşmaya başladı.
"Bawer Ağa kararımızı şu ki ; Beyza'ın verdiğimiz ölüm emrini geri çekiyoruz" dedi
Botan Ağa'nın yüzüne endişe oluştu.Beyzan'ın ona yaptıklarını intikamını alacaktı.
Bawer Ağa ayağa kalktı, Merdo Ağa'nın yanına geldi, sert bir şekilde bakıyordu Merdo ağaya.
"Doğru karar Merdo Ağa yanlış karar versediniz sonu ne olacaktı kimse tahmin edemez " dedi gür bir sesle
Merdo Ağa'nın ayakları titriyordu Bawer Ağa kadar zalim biri yoktu.
Bawer Ağa Merdo Ağa'nın elini sıktı..
"Serhat! Söyleyin yemekler dağıtılsın" dedi
Bawer Ağa Beyza'nın olduğu tarafa doğru yöneldi.
Beyza kendisine yaklaşan Bawer Ağa görünce gülümsedi.
Bawer Ağa Beyza'nın beline elini koyarak şark odasında çıktılar.Şark odasında çıktıklarında , Bawer Ağa elini Beyza'nın belinde çekti.
Beyza ise üzerini düzeltip konuştu."Sakın bir daha benden izin almadan bana dokunma sakın! " dedi
Bawer Ağa sol elini boynuna ovarak konuştu."Kömür gözlü niye izin alıyım yakında karım olacaksın"gülerek söyledi
Beyza tek kaşını kaldırarak Bawer Ağa sinirli bir şekilde baktı.Tam ağzının açacakken Bawer Ağa eliyle susturdu.
"Pekala , şimdilik öyle olsun zaten 1 hafta sonra" devamını getiremedi Beyza'nın her iki eliyle kulaklarını kapattığını gördü.
Kahkaha atmaya başladı" Kömür gözlü yoksa söyleyeceklerime utanacak mıydın kulaklarının kapatın" dedi
Beyza gözlerini devirerek tam ağzını açacakken Bawer Ağa yine eliyle susturdu.
"Bunları düşünme 1 hafta geldiğinde düşün , odama geç ağalar gittiğinde otele bırakırım "dediğinde Bawer Ağa'nın dudağın kenarın ufak bir tebessüm oluştu.
Beyza birşey söylemeden Bawer Ağa'nın kendisini ait olan katı yöneldi.
Bawer Ağa Beyza'ın gittiğini gördüğünde şark odasına doğru adım attı.
......
.
Aşiret toplantısı başlayalı 2 saat olmuştu.Kadınlar kendileri için hazırlanmış ,oda da çay eşliğinde sohbetlerini ediyorlardı.
Dicle hanım Havin'i çok beğenmişti.
"Havin kızım gel şöyle benim yanıma" dedi Dicle hanım
Havin ayağa kalkarak Dicle hanım yanına geçti , elleri titriyordu.
Dicle hanım yüzünde bir gülümseme belirtmişti.
"Maşallah kızım çok güzelsin" içtenlikle söyledi Dicle hanım.
Havin başını hafif eğerek konuştu "Teşekürler efendim" sesi hafif titriyordu.
Dicle hanım son derece mutlu bir gülüşle Havin' e bakarak konuştu.
"Kızım sakın ol bakıyım" dedi
Kadınlar hepsi Dicle hanım ve Havin'ni sohbetlerini dikkatlice dinliyordu.
Havin aklında geçenleri tam tersi çıktığına , çok sevinmişti.
Artık konuşmalar kahkahalarına karışıyordu.Dicle hanım hem gülüyor, hem de konuşuyordu.
Besra hanım gülümseyerek içini çekti
"İnşallah , bütün dilekleriniz , istekleriniz her zaman bizi duyan Allah'ıma ulaşır Dicle hanım"
Dicle hanım gerçekten şaşırmıştı Besra hanımdan böyle sözler duymak " Amin Besra hanım" dedi
Havin hâlâ gülümsüyordu.Sonra gülümsemesi ciddiliğe dönüştü, annesinin gözleri içine baktı.Hep düşünüyordu annesi niye böyle biri söyledikleri düşünceleri hiçbirini içtenlikle söylemediğini düşünüyordu.
Dicle hanım bakışları eltisi Aynur hanımı buldu.
Dicle hanım Aynur hanımı kardeşi gibi görüyor, konuğa geldiği zamanlarda çok ürkek bir ceylandı 15 yaşında gelmişti Kılıçarslan konağına.
Ortam sessizliği bürünmüştü kimse konuşmadı.
Besra hanım tam konuşacakken Zilan odaya girdi.
"Hanımın ağalar kalktı da" dedi
Kadınlar yavaş yavaş ayaklanmaya başladılar.Dicle hanım tüm kadınlara hoşçakalın dedi.
Ağaların hepsi arabalarını gidip,yolla koyuldular.
Kimse birşey demiyordu kan davası bitti mi? Merak ediyordu kadınlar.
Avlunun ortasında Erol aşireti, Soyhan aşireti ve Kılıçarslan aşireti vardı.Süleyman Ağa karısına ve kızına baktı bir cevap beklentisinde olduklarını gördü.
"Besra, Havin hadi gidiyoruz" dedi
Besra hanım anlamamıştı kocası ne demek istedi kan davası bitmedi mi? Yoksa , Dicle hanım da anlamıştı Süleyman Ağa'nın dediğini.
Dicle hanım bakışlarını Bawer Ağa doğru çevirip bir cevap beklemeye başladı.Bawer Ağa hiç kimseye bir şey demeden kendi katına çıktı.
Bawer Ağa kendi odasının kapısını geldiğin de kalbi sanki yerinde çıkacak gibiydi.Kapını kulpunu elleri arasına alıp indirip içeriye girdi.Gözleri Beyza'yı arıyordu.
Oda da olmadığını görünce terasa doğru yöneldi.
Beyza gökyüzüne bakıyordu terasta nefes almaya çalışıyordu. Botan Ağa geçmişini tekrar yüzleşti ne kadar kaçarsa kaçsın geçmiş onu asla peşini bırakmayacaktı.
Bawer Ağa terasa doğru geldiğini anlamıştı.Yüzünü Bawer Ağa'nın tarafına döndürdü.Başını kaldırdığında Bawer Ağa'nın mavi gözleri ile buluştu.
Gülümsüyordu Bawer Ağa ama bu gülümse hiç hayra vesile değildi.Beyza'ın her iki elini tutarak konuşmaya başladı.
"Kömür gözlü brova sana hiç beklemiyordum senden ama düşüncelerimin tam tersini çıkartın, şimdi de Dicle Kılıçarslan karşında aynısını göster" dedi gülerek
Dicle hanımın bugün kadar kendisine laf yada hakaret edenlere bin katını yapmıştı.
Beyza bir süre düşündü.
"Bawer Dicle Kılıçarslan da bahsediyoruz sen beni resmen yem gibi onu önüne atıyorsun"
" Ben bilmem kendin demedin mi? Beni tanımıyorsun şimdi Dicle Kılıçarslan karşısında kendini tanıt.
"Ama bu haksızlık"dedi dudaklarını büzdü
Elerini geri çekti, terastan çıkıp ,odaya girdi Beyza kollarını birine bağlayarak " O kadar mutlu olmuştu ki, yıllarca Botan Ağa'nın böyle çaresiz görmek isteğimi bilsen ama maalesef kursamda kaldı neden mi? Senin yüzünden Dicle hanım beni çiğ çiğ yer " dedi
Bawer Ağa gülmeye başlamıştı.Beyza biraz şaşırmıştı kendine asla böyle değildi, fakat kendisin de gülmeye başladı.
Bawer Ağa Beyza' ya sevgiyle bakıyordu.
"Hadi aşağa inelim, sana güveniyorum Dicle hanım hakkına gelirsin" dedi
Beyza başını salladı.
Bawer Ağa elini uzattı Beyza hiç tereddüt etmeden tuttu.oda da birlikte çıktılar.
Dicle hanım bakışını Serhat' a çevrildi.
"Kan davası bitti mı? Serhat "
Serhat içinde kelime - i şahadet getirerek konuştu yengesi ölüm bakışları atıyordu.
"Bitmedi ve bitmeyecek de Dicle hanım" dedi Bawer Ağa"
Bawer Ağa Beyza'nın ellerini tutmuştu, avlunun ortasında geldiler.Dicle hanım Beyza'ın sadece gözlerini baktı yıllar geçse bile o gözleri nerde olsa tanırdı.
Ama gözler 12 yıl önce ki kız ait değil masum, saf... değildi şimdi gözler sadece acı , nefret , kin vardı.
"Dicle hanım kan davası bitmedi az önce dediğim gibi hiçbir zaman bitmeyecek " dedi konuşmasına devam etti Bawer Ağa
"Şimdi herkes bilsin ki yanımda duran Beyza Soyhan yakın zamanda evleneceğim kişi ve sonra olarak kimse nedeni sorgulanmayacak anladınız mı?" dedi
Kadriye hanım kulağına bir türlü inanamıyordu , şaşkın içerisindeydi Beyza nefret ettiği kız şimdi karşısındaydı.Elleri buz kesilmişti bir an da olsa göz göze geldiler.
Ortamda sadece hiç kimseye duymayan Devran'dı sadece Beyza'ın neden böyle bir şey yaptığını merak ediyordu.
"Bawer Ağa ne demek bu bizi düşürdüğün hâle bak " dedi Besra hanım tiz bir sesle
"Sizce benim umrumda mı? Besra hanım" dedi
Besra hanım biraz ürkmüş gibiydi.
"Evet söyleyecek bir sözün yoksa,Besra hanım kocanı ve kızı al burayı terk edin" dedi Bawer Ağa sesi fazlasında sert çıkmıştı.
Süleyman Ağa karısını yanına gelerek.
"Kadın hadi gidelim Havin orda put gibi dikilme hadi gel buraya" dedi
Havin babasını dinlemeden Beyza'nın karşısına geldi hiç yapmacağı birşey yaptı.Beyza'ya sert bir tokat atı.
Bawer Ağa öyle bir bağırdı ki yer yerinde oynadı "HAVİN!" Dedi sesi oldukça sert ve ürkütücü çıkmıştı.
Havin son derece telaş için ve birazda ürkmüş gibiydi.
Herkes şaşırmıştı Devran'ın öfkesi Bawer ağadan bin katıydı ama elinde hiçbir şey gelmiyordu.
Beyza hâlâ tokat'ın etkisindeydi 12 yılında sonra Mardin ilk gelişiyle tokat'ın yemişti.
Beyza kıs kıs sesle güldü sağ elini yüzüne yaklaşıp hafifçe sürtü daha sonra Havin'ni yüzünü baktı, tedirgin olduğunu gördü.sakince Havin'e doğru yürüdü.
Beyza ne kadar ileri adım atsa Havin o kadarı geri adım atıyordu.Beyza Havin tam dibine girdi kendisine hangi eliyle tokat attığına baktı.
"Havin hangi elinle bana attın"dedi sakin bir şekilde
Havin derin derin yutkundu Beyza'ın gözlerin de ateş fışkırıyordu.
"Havin sana son kez diyorum hangi elinle bana tokat attın"
"Sağ elimle " dedi havin titrek bir şekilde
Beyza Havin'ni sağ eline baktı ama onda öncede Süleyman Ağa baktı kızına ve kendisi dikkatlice baktığını gördü.Tekrar bakışını Havin'e çevirdi hiç tereddüt etmeden sert bir tokat attı sağ eliyle beş parmağı Havin'ni yüzüne belli etmişti.
Serhat Havin'in yüzünü hâline gülmemek için duduklarını ısırıyordu.Başını eğdi Havin'in yüzünü daha çok bakarsa kahkaha atardı.
Havin bu durum karşısında şaşırıp kaldı. Kendini bildi bileli hiç kimse kendisine tokat atmadı.Havin ağzını tam açıp konuşmaya başlayacaktı ama Beyza ondan önce davranıp konuştu.
"Bundan sonra bir daha birine tokat atarsan sana atığım tokatı hatırla ve son olarak da bana atığın tokatı sadece bir tokatla bedel olmazdı seni bu konağın avlusunun ortasında paramparça ederdim seni şimdi babanın dediği gibi put gibi dikilme şimdi bu konakta defol git birdaha adımının konağa atma "
Havin gözleri dolmuştu hiç arkasında bakmadan konakta koştura koştura çıktı, bunları hak etmediğini düşünüyordu.Süleyman Ağa da Besra hanımda kızların arkasında gittiler.
Bawer Ağa tekrar gurur duymuştu Beyza'ya.Kadriye hanım ve Dicle hanım birbirlerini uzunca baktılar.Kadriya hanım en son dayanamayıp konuştu.
"Beyza!" Dedi sert bir sesle.
"Vay vay meğerse Kadriye hanım da burdaymış sesin çıkmıyordu ha pardon unuttum burası senin konağında değildi gerçek yüzünü kendi konağında gösterirsin "
" Demek hâlâ beni tanımadığım Beyza Soyhan bu isim ve soyad biz sana verdik seni çöp gibi atmışlardı öz ailen bebekken seni istemedi biz mi? İsteyecektik sen bizim için çöpten farkında yoktu hâlâ şimdi gibi " dedi Kadriye hanım sözleri Beyza'nın canı yakmıştı.
Mardin toprakları yine acı getirmişti yine geçmişle vurulmuştu Beyza Soyhan.
Devran dayanamayıp konuştu ama öyle bir bağırdı ki Kadriye hanım şaşırıp kaldı.
"ANA!"
Beyaz'ın bedeni yorulmuştu...
"Devran nasıl anana bağırırsın" dedi Botan Ağa
"Baba ana mı? Da al git"
Botan Ağa Devran da bugün birşeyi vardı ama ne olduğunu tam olarak bilmiyordu.Botan ve Kadriye hanım yürüyerek taş konağında çıktılar.
Devran son kez sevdiği kıza bakıp birşey söylemeden taş konağın yürüyerek kapıdan çıkmadan önce Beyza' ya bir anda olsa baktı sonrada gitti.
Bawer Ağa Beyza'ın omzunun dokundu Beyza'ın duduklarında sadece kendisini otele götürmesi istedi.Bawer Ağa Beyza'ın elini tutarak konaktan çıkardı.
Yaklaşık yarım saattir yola çıkmışlardı, yola çıkmadan önce Beyza bawer Ağa kendisi sadece otele bırakmasını istedi kendisiyle otele girmemisini istedi.
Beyza şoför koltuğuna oturan Bawer Ağa bakarak konuştu.
"Hayatın bize atığı en büyük kazık nedir biliyor musun"
Bawer Ağa yanında oturan Beyza gözlerini çevirdi, konuşmadı.
Beyza konuşmasını devam etti.
"Hatırlamak için bir hafızamız varken, unutmak için elimizde hiçbir şey olmaması hayatın bize atığı en büyük kazıtır" dedi
Ne Bawer Ağa birşey söylemek istedi ne de Beyza sakin bir yolculuk geçiyordu.
......
.
Beyza otele vardığında direk odasına çıktı.Hızlı bir şekilde banyoya girdi, üzerindekileri çıkarıp kendisini soğuk suyan altına bıraktı.
Kaç dakikada göz yaşları aktı.
" Çok yoruldum artık, çok yoruldum tek başıma mücadele etmekten... çok canım acıyor" dedi kendi kendine konuşmaya başladı.
Ciğerleri çıkana kadar ağlıyordu.
"Nefes alamıyorum artık , sanki bir kabusun içerisindeyim beni boğmaya çalışıyorlar "dedi kendi kendine sinirli bir şekilde.
Dakikalarca soğuk suyun altına aynı pozisyonda da kaldı.
Beyza kendine gelip toparlanmaya çalıştı, sonra ılık bir suyla duş alıp çıktı , bornozunu giyip odaya geçti.
Giyinmek için valizin olduğu tarafa doğru yöneldi , valizini açtı.Valize bakıyordu ama kafası başka bir yerdeydi Uzun uzun baktı tekrar ağlamaya başladı.
Derin bir nefes alıp sildi göz yaşlarını.Üzerine salaş kıyafetlerinden birini giyip, yatağına geçti.Kendini en rahat huzur bulduğu uykuya teslim etti.
Bawer Ağa çalışma odasında şirketi ilgili dosyaları inceliyordu, tüm gün Beyza'yı izlemişti ve düşünmüştü.
Otel odasında Beyza ilk gördüğün rüyasında gördüğü gözlerle aynı olmasına şaşırmıştı.
dosyaları incelmeye bırakıp sandalye yaslanıp otel odasında Beyza'yı ilk gördüğü anı düşündü.
Otel odasında
Beyza karşında ki yabancı adama bakıyordu nasıl girdi odaya düşünmeye başladı.
"Kimsin dedim" sesinde hiçbir duygu yoktu
"Bi xêr hatin Mêrdîn Beyza Soyhan " sert bir tonla söyledi.
Beyaz kaşlarını şaşkınlıkla kaldırdı tanımadığı bir adam adını ve soyadını biliyordu. Bakışlarını değiştirmeden ilerledi Bawer Kılıçarslan' a doğru.
"Son kez tekrar ediyorum kimsin dedim"dedi donuk ve sert bir sesle
Bawer Ağa usulca fısıldadı
"Kömür gözlü" dedi
Beyaz Bawer Ağa'nın sözlerinin anlamını kavrayamamıştı.
Bawer Ağa elini Beyza' ya uzatarak konuşmaya başladı" Bawer Kılıçarslan"
Beyza gerçekten şaşırmıştı,merakla Bawer'e bakıyordu.
Beyza Bawer Ağa'nın uzatan ellerine baktı.
"Bawer bey buraya benimle tanışmaya gelmediniz herhalde" dedi
Bawer Ağa uzattığı ellerini geri çekti , sırıtarak kenara çekildi.
"Evet sadece tanışmak için gelmedim , seninle bir anlaşma yapacağız " dedi
Beyza şaşırmıştı.
"Ne, anlaşması "
"Önce elindeki valize bırak, sonra otur öyle konuşalım " dedi Bawer Ağa
Beyza Bawer ağanın dediklerini dinleyip, yaptı.
"Şimdi söyleyin ne anlaşması"
" Vaktimiz çok yok hemen konuya gireceğim.Ölüm emrini geri çekilecek ve benimle evleneceksin " dedi sesi duygudan yoksun du.
Beyaz gülmeye başlamıştı." Çok güzel ne zaman evleniyoruz " dedi
Bawer Ağa sert bakışları ile Beyza bakıyordu.
"Gülmeyi kes" dedi sert tonla.
Beyza umursamadı gülmeye devam etti.
Bawer Ağa öylesine şaşırmıştı ki, Çünkü Beyza Soyhan böyle tepkiler vereceğini tahmin etmiyordu.
" Ve sanıyorum ki, beni ciddiye almıyorsun Soyhan kızı"dedi Bawer Ağa bilerek Soyhan kızı demişti Beyza'nın yarısına tuz bastı.
Beyza gülmeyi bıraktı...
Hani bazı işler istediğimiz gibi yolunda gitmez aksine her şeyin üstüne üstüne geldiğini düşünüyorsun işte Beyza Soyhan yaşadığı tam olarak öyle istediği hiçbir şey gitmiyor...
Beyza hayatı boyunca Soyhan soyadını kendi ismi ile anılmasını istemedi hep kaçtı... soyadını ismini kimliği herşeyini değiştirmek istedi ama yapamadı yeminleri vardı...o yeminleri için tekrar cehennemi olan Mardin'e geri döndü.
Beyaz oturduğu yerde kalktı Bawer Ağa'nın tam karşısında durdu.
"Bir daha Soyhan kızı dersen andım olsun kim olduğunu düşünmeden seni burda öldürürüm Bawer Kılıçarslan " Dedi Beyza
Bawer Ağa yüzündeki şaşkınlık yavaşça sırıtmaya dönüştü.
"Beni öldürmen için önce kendi ölüm emrinden kurtul savcı hanım" dedi sesi hafif bir şekilde söylese bile biraz sert çıkmıştı Bawer Ağa'nın.
Beyza bir an dikkatle dinledi karşısında duran Bawer Ağayı ölüm emrini olduğunu bile bile gelmişti ,eğer bu anlaşmayı kabul etse karşılığı ne olacaktı yada evlilik o nasıl olacaktı.
Düşüncelerini kendini arındırarak ses tonu dikkat ederek konuştu.
"Bawer Ağa sizce ben ölüm emrini olduğunu bile bile geldim benim için korku kelimesi yüreğim zerre kadar yok yüreğim de sadece intikam var" dedi cümlesini devamını getirdi.
" Soyhan ailesinden intikam mı?almadan bana ölmek haram ve sizde bu anlaşmayı karşılığında birşey istiyorsunuz ama benim anlamadığım tek şey neden benimle evlenmek istiyorsun"
Bawer Ağa Beyza dik durmasına hayran kalmıştı.O kadar kendine emin bir şekilde konuşmuştu ki Bawer Ağa neden Botan Ağa'nın Beyza Soyhan' dan hemen kurtulmasına anlamıştı.Çünkü karşısında dik durmayan başı eğik olan değil kendi çabaları ile dik durmayı başaran bi genç kız vardı...
Bawer Ağa hafif boğazını temizleyerek konuştu.
" Savcı hanım senin yüreğinde nasıl 12 yıl intikam ateşiyle yanarken aynısı benim yüreğim de intikam ateşiyle yanıyor. 12 yıl önce kapanmış bir dosyayı yeniden ortaya çıkart ve son olarak seninle evlenmenin nedeni bence şimdilik bizim için önemli değil"
"Hangi dosya "
"Mehmet Kılıçarslan'ın 12 yıl önce kapatılmış dosyasını terk açacaksın savcı hanım"
"Hatırladığım kadarıyla Süleyman Erol tarafında öldürülmüştü"
"Evet doğru hatırlıyorsun "
"Tamam işte öldüren kişi zaten belli niye tekrar davayı açtırmayı çalışıyorsun"
"Cık ,yanlış Süleyman Erol öldürmedi her kim öldürdüyse Süleyman Ağanın üzerine attı"
Beyza şaşkındı gözleri kocam oldu...
"Nasıl Süleyman Ağa öldürmedi"
"Savcı hanım bunları şimdi düşünme sadece anlaşmayı kabul ediyormusun ha bunu da unutmayım bu evlilik gerçek bir evlilik olacak bunu bile bile düşünün "
"Hayır seninle anlaşma falan yapmıyorum hadi şimdi çık git burda " dedi Beyza davayı tekrar açardı ama evlilik asla...
Bawer Ağa yüzü gerilmişti öfkeliydi derin nefes alıp.Beyza'nın sağ bileğini tutup iyice sıktı.
Beyza bileğini sıkı tutan Bawer Ağa bakıyordu fazla sıkıyordu .
"Sabrı mı? zorlama savcı.Kabul etmiyorsun demek ha o zaman sonuçlarına katlanırsın yazık olacak Devran Soyhan'a " dedi soğuk ve sert bir şekilde
Beyaz bileğinde ki acı hissetmiyordu aklı sadece Devran'a bir şey olacak korkusundaydı.
"Ne saçmalıyorsun kimsin sen Devran birşey yapacağını sanıyorsun ha söyle soyadının aldığın güçle mi?"
"EVET! SOYADIMDAN ALDIĞIM GÜÇLE DEVRAN ÖYLE ŞEYLER YAPARIM Kİ ! BİR TEK BEN DEĞİL BOTAN SOYHAN DA OĞLUNU YILLARCA DÜŞMANI YARDIM ETİNİ ÖĞRENİRSE SENCE DEVRAN'I YAŞATIR MI? "
Beyza Bawer Ağa'nın kendisini bağırmasına ve bileğini sıkmasına rağmen yine de tek bir yaşı dökmedi...
" Bunu yapamazsın"
"Az önce söylediğim cümlemde herşey açıkça ifade etmiştim" dedi
Cümlesini tamamlandıktan sonra Beyza'yı bileğini bırakmıştı gözleri Beyza'nın bileğine kaydı mosmor olmuştu içinde kendine küfür etti Bawer Ağa
Beyza bileğini ovdu canı yanmıştı belli etmemek için çok direnmişti gözlerini kapatıp derin bir nefes içine çekip konuştu.
"Kabul ediyorum ama şunu bil ki bu evlilik asla hiçbir zaman gerçek bir olmayacak anladın mı? Beni"
Bawer Ağa zaman kaybetmemek için cevap vermedi Beyza'nın eline tutarak hızlıca otel odasında çıktılar.
°
°
°
Bawer Ağa Beyza ilk anı düşünmekle sandalye sırtı ağrımıştı.Bawer Ağa sandalyesinde de kalkarak odasına doğru yöneldi, telefonu komedinin üzerine bıraktı yatağa uzanıp düşüncelerine dalarak uyudu.
......
.
Beyza gözlerini yavaş yavaş açtı.Yarı uykulu şekilde yatakta doğruldu.Yataktan çıktı banyoya girdi, ellerini yüzünü yıkadı, banyoda çıktı.
Beyza kocaman açılmış gözlerle sandalye yaslanmış Bawer Ağaya bakıyordu.
"Sen nasıl girdin odaya " dedi
Bawer Ağa gülümseyerek elindeki oda kartını sallayarak gösterdi.
Beyza Allah'ım sen sabır ver bakışı attı.
"Şaşırdı mı? hayır"
"Kömür gözlü öncellikle günaydın diyebilirsin"
"O ne âlâ memleket önce izinsiz gir odaya, sonra günaydın iste o zaman günaydın Bawer"
"Daha samimi günaydın beklerdim senden" dedi sırıtarak
Beyza sabır çekerek kafasını sağa sola çevirdi.
"Bu sefer neden geldin"
" Görende hergün geldiği mi? sanacak"
"Bawer biz senle iki gün sadece tanışıyoruz ama maşallah her saniye dipimdesin , şimdi bile"
Bawer Ağa'nın yüzüne sıcak gülümseme ile cevap verdi
"Ya demek öyle?..."
"Evet, Bawer öyle."
" Bir zaman sonra çok arayacaksın bu hallerini mı?"
Cevap hazırdı Beyza da
" Asla Bawer Kılıçarslan "
Bawer Ağa oturduğu sandalyesinde kalkarak, Beyza'nın yanına geldi.
Beyza'nın yüzünün bütün anlamında gözlerinin derinliklerine sadece acı vardı.
" Kömür gözlü onu zaman gösterir, şimdi hazırlan..." Dedi
Beyaz Bawer ağının sözünü kesti.
"Nereye gideceğiz "
"Kömür gözlü sözümü kesmeseydin , söyleyecektim "
" O zaman kusura bakma Bawer Ağa "
"Önemli değil savcı hanım "
"Of, hadi söyle nereye gideceğiz "
"Oflama müstakbel kocana, düğün için alışverişe çıkacağız ve ama ondan önce bir güzelce kahvaltı yapacağız " dedi
Sözlerini tamamlarken kapıyı açmıştı, başını yarım çevirerek, Beyza'ya baktı " Sadece 5 dakikadan var beklemeyi sevmem kömür gözlü" dedi ve kapıdan çıktı.
Beyza valizini olduğu tarafa yöneldi, valizini açtı, kıyafetlerinin ve makyaj çantasını eline alarak, banyoya yöneldi.
Beyaz banyo işlerini halledip , banyoyuda
çıktı, yatağa oturdu telefonu eline aldı Devran' a aradı çalıyordu ama açılmadı.
Beyza derin bir nefes alıp,yatakta kalktı.
" Hadi bakalım Beyza bugün senin için en güzel gün Soyhan konağına gideceksin yüreğimdeki ateşle yanacak Soyhan konağı" kendine kendine söylenip kapıyı açıp , çıktı.
(Beyza'ın Kombini)
......
.
Kılıçarslan konağı
Herkes kahvaltı için sofradaydı tabi Bawer Ağa hariç.
Dicle hanım derin bir nefes alıp konuşur.
"Neşe kahvaltı da sonra senle çarşıya çıkacağız" dedi
Neşe
"Çarşıda ne yapacağız ana "
Dicle hanım Neşe'in herşeyi sorgulamasını nefret ediyordu.
"Kuyumcuya gidip altınları alacağız, dün akşam aradım istekleri mi ? söyleyip hazır etmesini istedim "
Neşe ekmeğini son lokmasını yutup sonra konuştu.
"Tamam ana"
Serhat bu defa konuştu birşeyi çok merak ediyordu."Yenge Savaş Ağa sence gelir mı? Düğüne biliyorsun olayları "
"Bilmiyorum Savaş ve Bawer kardeş gibi büyüdüler Savaş Mardin topraklarına yemin etti gelmeyeceğini neyse bunları Ruken'le konuştum yarın sabah gelecekmiş ve birde Hêvi de kendisi birlikte gelecekmiş" dedi Dicle hanım
Son diyeceklerini diyip sofradan kalarak herkese afiyet olsun diyerek kalktı.
"Zilan Rüstem'e söyle arabayı hazır etsin" dedi Dicle hanım terasa adımladı.
Aynur hanım da sofrada kalarak Dicle hanım arkasında terasa çıktı.
Dicle hanım terasta Mardini manzarasına bakıyor... Düşünüyordu kaç kişi bu topraklarda kurban edildi kaç ananı yüreği yandı kızları için... aklında bunları geçirirken.
Aynur hanım sağ eliyle Dicle hanım omuzuna dokundu Dicle hanım arkasına dönmedi.
Aynur hanım korka korka sordu.
"Abla birşey diyeceğim Hêvi'yi sen mı? Çağırdın "
Dicle hanım arkasında dönmeden Aynur hanım ile konuştu.
"Evet ben çağırdım Beyza'ın gözlerini dün görmedin mi? Aynur dün Bawer için konuşamadım eğer konuşsaydım Bawer ile aram daha kötü olurdu"
"Abla Hêvi sen de biliyorsin nasıl biri olduğunu Havin saf biridi üstüne kuma gelse üzülmezdi ama Beyza'ın üstüne asla kuma getirmesin Hevi Bawer ile evlenmese Mardin topraklarını yakar"
"Yanlış Aynur Hêvi bu hayata göreceğin en tehlikeli insanlardandır zekasıyla herkesi parmağında oynatır. Asıl Beyza Soyhan düşmanın Soyhan ailesini olduğunu düşünüyor ama asıl düşmanları bu konakta onu bekliyorlar."
Aynur hanım hiç birşey demedi Dicle hanıma. Hêvi Şexavi kendisi çok iyi tanıyor ne kadar tehlikeli biri olduğunu ama dün Beyza Soyhan gözlerinde gördüğü intikam ateşi Hêvi bile yakar.
Hêvi Şexavi yıllarca tek istediği çocukluk aşkı olan Bawer Kılıçarslan'la evlenmekti kuma olmayı bile razıydı sevdiği adamın başkasını evlenmesine rağmen. Mardin topraklarına geliyor. Havin ile evleneceği sanıyordu saf birini sanıyor ama karşısında Beyza Soyhan vardı .
Bölüm sonu...
Tik tok hesabım : xelifarslanx
Takip etmeyi unutmayın...düşüncelerinizi yorumlarda yazını 🌼