Çağan efe ak...
Hava rüzgarlıydı yüzüme çarpan soğuk rüzgar ayakta kalmamı sağlıyordu.
Rüzgar kendime gelmeme yetmiyordu.
Boş sokakta yürümeye devam ediyordum ve sanırım biraz sarhoştum.
Kolay kolay sarhoş olan biri değildim bünyem alışıktı ama bu birkaç saatte hiç içmediğim kadar içmiştim.
Ara sokakların sesiz olacağını bildiğim için oralarda yürüyordum.
Kimse yotku burda ölsem kimsenin ruhu duymazdı.
Titreyen telefonumu elime aldım.
Çoktandır görmediğim bir numara vardı üzerinde şaşırmadan edemedim. Neden arıyordu ki bu saatte?
Çağan:alo?
Diye sakince konuştum ama karşı taraf benim kadar sakin değildi.
Beste:çağan nerdesin?!
Sesi yüksekti fazlasıyla telaşlı gibiydi.
Çağan:biraz işim var ne oldu?
Beste:yağızlar kaç kere aradı farkıda mısın?! Meraktan deliriyorlar!
Kaşlarımı çatım.
Telefonumun çaldığını hiç duymamıştım.
Telefonu sesize almak diye birşey var çağan.
Aramalara girdiğimde gerçektende defalarca aradıklarını gördüm.
Her akşam zaten dışardaydım neden bu kadar merak ediyorlardı ki?
Ah doğru bir keresinde gecenin bu saatinde bir mezarlığın başında intahar etiğim içindir.
Orda bayılmıştım hatırlamıyordum hiçbir şey ama anlatıklarıma göre,demir bulmuş beni.
O telaşla anbulans yerine ardayı aramış.
Sonra kandan ve mezarlıktaki seslerden korkup bayılmış gerize kâlı.
Arda gelip bulmuş ikimizi.
Çağan:peki ararım onları birazdan.
Beste:nerdesin çağan?
Çağan:ne oldu beste?
Dedim bıkınlıkla.
Beste:seni merak ediyorum!
Çağan:beni merak etmeni gerektirecek bir durum var mı?
Beste:beş yıl bunun için yeterli değil mi?
Sustum.
Besteyi beş yıldır tanıyorduk.
Beş yıldır bizimleydi.
Çağan:beste beş yıldı bitti giti hala neyi uzatıyorsun?
Beste:sarhoşsun?
Çağan:seni ilgilendirmez.
Beste:hadi ama çağan arkadaş değilmiydik?
Çağan:ben arkadaşlarımla yatmam beste.
Yutkunduğunu duydum.
Beste:biliyorum hataydı ama çocuktum anlayamadım.
Gerçekten kendini suçlu mu hissediyordu yoksa bana mı numara yapıyordu.
Beste:seni merak ediyorum en azından bir kez görmeme izin ver.
Çağan:beste kapat şu telefonu.
Beste:son kez çağan. İntahar etiğini öğrendiğimide hastaneye gelememiştim o zamandan beri iyi olup, olmadığını düşünüyorum. son kez yanına geleyim,sadece yarım saat kadar.
Sesi gerçekten üzgündü.
Yada numara yapıyordu.
Bu saatten sonra o kızın sözlerine inanmazdım.
Ama sanırım sarhoşluğun verdiği etkiyle kabul ettim.
Nerde olduğumu söyledim.
Onu görmek istediğimden emin ediğildim.
Ama o beni gerçekten görmek istiyor gibiydi.
Hala aynı sokakta boş boş yürüyordum.
Biraz daha ilerlediğimde bir çığlık sesi duydum.
Bir cesaret ile biraz daha ilerledim.
?:sesiz ol birşey olmayacak.
Dediğini duydum.
Neyden bahsetiğini anlamadım.
Biraz daha ilerledim.
Görüş açıma iki gölge girdi.
Biri kadındı sırtı duvara yaslıydı.
Ve tir tir titriyordu.
Karşıda bir adam vardı kadını sıkıştırdığı beliydi eli kadının omzumdaydı.
Diğer eli bacağını okşuyordu.
Dudakaları boynumdaydı.
Allah kahretsin!
Kadını taciz ediyordu!
Çağan:fazla cesaretli...ama bir kadına dokunacak kadar karaktersiz.
Sözlerimle bana baktı.
?:hayırdır kardeşim?
Dedi bana kısa bir bakış attıp.
Çağan:geri çekil diyorum.
Dedim elim cebimde onlara yaklaşırken.
?:sana mı soracağım hayırdır?
Dedi utanmadan.
Çağan:bana soracakasın. Şimdi geri çık.
Sarhoştum,ayakta dahi duramıyordum.
Ama konuşabildiğim kadar konuşabiliyordum.
?:kardeşim sorun ne? Tapusu sana mı ait?
Derin bir nefes verdim.
Çağan:karşındaki bir eşya değil o*usbu çocuğu bir kadın!
Ama o pek bunu takmadı.
Biraz daha yaklaştım.
?: Merak etme abi ikimize yetecek kadar-
Demesine kalmadan yumruğum suratına yetişmişti.
O geri düşerken kadının korku dolu haykırışını duydum.
Titriyordu saçları yüzünü kapatmıştı o yüzden yüzünü göremiyordum.
?:abi insanlık ediyoruz bu yaptığın oldu mu şimdi?
İnsanlık mı?
Bir kadını taciz etmek mi?
Nasıl bir dünyaydı bura?
Bir kadını taciz etmek ne zamandan beri insanlıktı?
Çağan:insanlık mı? Bir kadını taciz etmenin neyi insanlık?
Öfkeli bakıslarımla sorduğum soru onun korkmasını sağlıyordu.
?:haşa onu taciz etmedim. bu şekilde,bu saatte dışarı çıkması bunu istediğini gösterir.
Çağan:a*ına koyduğumun şizofreni.
Evet saat biraz geçti ve üzerinde şort ve tişört vardı.
Ama bu geçerli bir sebep değildi.
Kadının bu saatte dışarı çıktığı için suçlayamazdım. ama böyle bir ülkede en büyük bahane olan saatin geç olması ve giyinişiken tek başına sokağa çıkmalıydı. en azından yanında biri olsaydı, Sarhoşların olduğu bir sokakta olmamalıydı.
Evet adam sarhoştu.
Adam ayağa kalktı.
?:kendine gel abi diyoruz abartma sende!
Ay yemin ederim şurda sinirden gebericem.
Alkol bu kadar iyi kafa yapıyorsa ben neden hiç böyle olmadım?
?:şimdi ben bu sürtüğü alıp gidiyorum sende siktirip gidiyorsun.
Kadının koluna dokunduğunda irkilerek geri çekilmeye çalıştı.
Çağan:bırak o kadını.
?:abicim defol git kaza çıkartma bana burda.
Ay ne kadar korktum anlatamam.
Çağan:sana o kızı bırak diyorum.
Kelimelerimin her biri tehdit içeriyordu.
Bırakmadı.
Çağan:sen hiç laftan anlamaz mısın?
Dedim adamı duvara yapıştırıp.
Tırnaklarımı boğazına geçirdiğimde acıyla inledi.
?:bırak.
Dedi zar zor.
Boğazını sıkmıyordum tırnaklarımla çiziyordum.
Çağan:yalvar.
Dedim alayla.
Kasıklarına bir tekme geçirdim.
Çağan:umarım kısır kalırsın.
Dedim omuz silkip.
Eli kolumu bırakmış yerde sarkıyordu.
Tırnaklarımı boynundan aşağı sertçe indirdim.
Birkaç damla kan aktı.
?:Allahın belası yeter be!
Dediği gibi eli cebinde giti.
Ne olduğunu anlamadan cebinden çıkardığı kelebeyi omzuma batırdı.
Bıçağı geri çıkartınca acıyla geri çekildim.
Kadın çığlık attı.
Bana doğru yaklaşıyordu hala yüzünü göremiyordum..
Adam üstüme atladı.
Çağan:git.
Dedim sadece.
Cevap vermedi.
Çağan:Allah aşkına burda seni korumaya çalışıyorum gidip kurtarsana kendini!
Dedim hızla.
Adam kaşımda bir yumruk patlatı.
Karnıma diziyle vurdu.
Çağan:ow bu serti.
Dedim hala alaylıydım.
?:sıra sanada gelecek.
Dedi çığlık atan kadına.
Çağan:sıra ananada gelecek.
Bileğini ters çevirip arkasında birleştirdim.
Acıyla inleyerek bu sefer ben onu altıma aldım.
Çağan:ablacım git artık!
Adamın yüzüne bir yumruk geçirdim.
Bu sefer beni dinleyip gitti.
Koşarak giderken omuzlarına kadar olan siyah saçları dalgalanıyordu.
Büyülenmemek elde değildi.
Altımdaki adam kanlar içinde kalınca geri kalktım üstünden.
Çağan:orusbu çocuğu.
Diye mırıldandım.
Elimi çırpıp geri çekikdim.
Onu orda bırakıp ilerlemeye devam ettim beste ile buluşacağımız yere gittim.
Beste:çağan!
Dedi telaş ve sevinçle.
Beste:ne oldu yaralısın?!
Dedi yüzümden akan kana bakıp.
Çağan:önemli birşey değil.
Dedim sadece.
Beste:omzum çağan. Hastaneye gitmeliyiz!
Çağan:gerek yok iyiyim.
Beste:ne demek iyiyim akan kanı görmüyor musun?
Dedi telaşla.
Çağan:farkındaydım beste.
Arkama yaslanıp cebimdeki pakaeten bir sigara çıkardım.
O kızla aynı yerde durmak bile beni rahatsız ediyordu.
Beste:eve gidelim pansuman yapmamız gerek.
Neden inatçıydı bu kadar?
Çağan:gerek yok sonra halederim.
Beste:lütfen yaran çok derin.
Dedi hemen ardından.
Omzumdan akan kan çok fazlaydı yüzümden bahestmiyorum bile her noktasında kan vardı.
Uzun uğraşlar sonucu kabul etmiştim.
Ve şuan besteyle birlikte bir otele gidiyorduk.
Neden otele gitiğimizi bilmiyordum ama hemen bir yere gidip uyumak istiyordum.
Odanın anahtarını anladıktan sonra odaya girdik.
Beste:tişörtünü çıkar ilk yardım çantasını getireceğim.
Dedi banyoya girerken.
Hemen uyumak istiyordum yorgundum o yüzden hemen çıkardım.
Yanıma geldi. Dizlerimin üzerine çöküp,çantayı açtı.
omzumdaki yaraya pansuman yaptı. Bu sürede derin derin nefesler alıp veriyordu.
Bilerek yavaş davranıyor gibime geliyordu.
Kolumdaki pansuman bitti.
Tişörtümü gitecektim ki.
Beste:karnında da yara var bekle kırem sürelim morarmasım.
Çağan:ben sonra halederim.
Tişörtü elime aldım.
Beste:çok inatçısın çağan.
Çağan:bana dokunmanı istemiyorum!
Dedim açık açık.
Onu istemiyordum.
Bunun farkındaydı hala ne diye inat ediyordu?
Beste:çağan-
Çağan:uzak dur benden beste!
Beste:sadece yarana bakacağım!
Derin bir nefes verdim anlamaya niyeti yok gibiydi.
Cevap vermeyeceğimi anlayınca çantadan bir kırem çıkardı.
Yavaşça karnıma sürüyordu.
Sanki bir pamuk dokunuyor gibiydi.
Bastırmıyor,acıyıp açılmadığını anlamak için yüzüme bakıyordu.
Elini silip ayağa kalktı.
Beste:bu kadardı.
Dedi sanırım biraz abartmıştım.
Kırılmış gibiydi ama ona o kadar değer vermiyorum.
Başım dönmeye başlıyordu heran uyuyacak gibiydim.
Beste:yüzün... pansuman yapmamı ister misin?
Diye sordu kibarca.
Geri çevirmek istiyordum,direk gitmesini istiyordum yanımda olması bile beni rahatsız ediyordu.
Başımı saladı.
Kaşımı temizlerken çok yakınımda duruyordu nefesini hissediyordum.
Geri çekilmesi için hareket ettim bir işe yaramadı aksine daha çok yaklaştı.
Beste:beş yıldır herşeyi yaptım.
Tek kaşımı kaldırdım.
Çağan:ne için?
Beste:senin için!
Çağan:sen sadece benimle yatmak istedin.
Beste:çünkü sen sadece bundan etkileniyorum son kozunu oynayarak senle yatmak istedim!
Ben hayat sakince davranırken o öfkeden deliriyordu.
Çağan:arkadaşlarımla yatmam beste!
Dedim sarhoştum ayakta duramayarak yatağa oturdum.
Beste:ben senin arkadaşın değildim.
Çağan:benim için öyleydin.
Beste:sana aşığım.
Çağan:bende tuanaya aşığım.
Dedim son kozunu oynanayarak.
Eyer biraz gururu varsa bu odadan çıkıp giderdi.
Yüzündeki kırgınlığı gördüm ama umursmadım.
Beste:onun sana bir yılda verdiği şeyi ben sana beş yılda veremedim mi?
Gözleri dolmaya başlıyordu.
Çağan:görnüşe göre verememişsin.
Dedim omzumu silkip.
Beste:o öldü.
Diye mırıldandı.
Çağan:onun ölmüş olması onu sevmeyeceğim anlamına mı geliyor?
Diye sordum.
Cidden çok saçmalıyordu ve bu beni daha çok yoruyordu.
Beste:neden bu kadar kötüsün?
Çağan:senin bana aşık olman benim suçum değil.
Beste:neden beni sevmeyi denemiyorsun?
Cidden yüzsüz.
Çağan:bir başkasını severken mi?
Beste:o öldü! O geri gelmeyecek!
yüzüm öfkeyle kasıldı.
Rahat ve alaycı bakışlarım öfkeyle bakmaya başladı.
Beste:sadece deneyemez miyiz?
Çağan:beste çok yorgunum çıkar mısın?
Dedim sakin kalmaya çalışarak.
Beste:hiç mi sevmiyorsun?
Hala neyi soruyordu bu.
Acaba benim gibi oda mı sarhoştu?
Çağan:sevmiyorum beste çık şimdi!
Bana biraz daha yaklaştı.
Çağan:orusbuluğunda bir guru var sanıyordum.
Dedim alayla olduğu yerde kaldı.
Beste:çağan-
Çağan:başkasının altına yatmaya çalış beste bu gece yorugunum.
Dedim yatağa uzanıp.
Gözlerim kapanmak için yalvarıyordu.
Beste:çağan...sadece seni istiyorum.
Bende tuanayı istiyorum.
Çağan:beni mi vicudumu mu?
Üzerime eğildi.
Beste:ikisinide...ve biliyor musun çağan ben istediğimi almadan asla bırakmam.
Kahka attım.
Çağan:orusbuysam hakkını veririm diyorsun yani.
Dedim göz kırparak.
Tamam bir kadın hakkında böyle demem doğru değildi bunun farkındaydım.
Ama hem sarhoştum dudaklarımdan her çıkan kelime benden izinsiz çıkıyordu.
Beste beni duymuyor gibiydi.
Beste:belkide bugün.
Dedi biraz daha yaklaşıp.
Dudaklarını çeneme bastırdı.
Çağan:hop! Uzak dur benden beste.
Dedim kendimi geri çekip.
Gözlerim kapanmak üzereydi her an uyuyacak gibiydim.
Çağan:beste...istemiyorum okey?
Dedim heceleyerek.
Beste:bir gece.
Çağan:beste seni istemiyorum!
Çağan:is-te-mi-yo-rum.
Bağırarak söylemiştim.
Beste:peki.
Dedi yataktan kalkıp.
Beste:nasıl istiyorsan.
Dedi hüzünle gülümseyip.
Beste:en azından şu sargını düzeltiyim.
Gurursuz mu?
Yüzsüz mü?
Derin bir nefes verdim.
Ona ters bir bakış attım.
Aksi halde asla gitmeyeceğini bildiğim için kabul ettim.
Üzerime eğildi dudaklarımdaki yarayı sardı.
Derin derin nefes verdiyordu.
Geriye yaslandım.
Gözlerim daha fazla açık kalamayacağının farkındaydım.
Gözlerimi kapatım.
Birkaç saniyede uykuya dalabilirdim.
Beste bana biraz daha yaklaştı.
Nefesinden anladım.
Omzumdan itmek istedim.
Gözlerim daha çok kapandı.
Uyku beni esir aldı.
Onu itmek istemiştim ve sanırım istmiştim ama dudaklarını yanağımda hissetmiştim.
Daha fazla dayanamadım nolucaksa olsun artık gözlerimi sıkıca kapatıp uyukuya daldım.
Beste hala yanımdaydı eli vücudumdaydı...