ÇOCUKLUĞUM | Lise

By buketsekmenn

5.5K 641 1.8K

Son dersin son dakikalarındaydık. Sıramın üstündeki defter ve kalemimi çantama koymak için çantamın fermuarın... More

⋅Giriş⋅
•1•
•2•
•3•
•4•
5. | Part 1
5. | Part 2
•6•
7 | Part 1
7 | Part 2
•8•
9 | Part 1
9. | Part 2
•11•
•12•
13 - Kesit
•13•
•14•
-15-
16. / Kesit
•16•
17

•10•

111 13 19
By buketsekmenn

''Şişe çevirmece mi?'' diye sordum şok olmuş bir sesle. Gözlerimin büyüdüğüne emindim. Gizem, benimle aynı tepkiyi vermemişti Semih'le aralarında göz kırptıklarını bile görmüştüm. Gizem'e bu aşk çok iyi gelmişti. Hastalığında bile gerileme olmuştu.

Sevgi insanı iyileştirir diye boşuna demiyorlardı bence...

Gizem'i böyle iyi görmek her şeye bedeldi. Bulut'un homurdandığını duydum ve başımı onun oturduğu yere çevirdim. Elindeki içki şişesini önündeki kadehe boşaltıyor ve tek dikişte bardağını bitiriyordu.

Ben onu içseydim şimdi beni yerlerden kazınmaları gerekebilirdi. Ne kadar saçmalayacağım hakkında fikrim yoktu. Korkuyordum. ''Haydi ya!''

''Saçma sapan işler amına koyayım, hiç işin yok Semih ya'' diye homurdandığını duydum Bulut'un. Semih, dudaklarını büzerek Bulut'a baktı ve kafasına yastığı yemesi bir oldu. ''Utan lan koca adam oldun, girdiğin hallere bak.''

''Ben varım,'' dedim sırf ona inat. Huysuz adam ne olacak, illaki bir pürüz çıkaracak tabiki! Gizem ve Semih'in hatrına kalmıştım burada zaten. Bir de az da olsa Bulut'tan korktuğum için. Ne var yahu? İç sesime de yalan söyleyecek değildim ya. Kendimi kandırmamın bir yararı da yoktu ayrıca.

''Hadi be abi!'' dedi Semih son bir kez şansını deneyerek. Gizem ise Semih'in yüzüne gülerek bakıyordu. İkimizde aralarındaki diyaloğa çok müdahale etmiyorduk. Bulut da artık bu durumdan sıkılmış olacak ki, homurdanmayı bırakıp yerinden kalktı ve yanımıza oturdu. Mazlum mazlum yüzüne baktığımdan emindim.

Gizem heyecanlı heyecanlı şişeyi eline aldı ve gülümseyerek şişeyi çevirdi. Niye bu kadar heyecanlandığını anlamamıştım. Kesin bir işler karıştıracaktı. Şişenin bana gelmemesi için dua etmekten başka çarem yoktu. Kesinlikle cesaret demeyecektim.

Şişe, en sonunda ben ve Gizem'in arasında durduğunda şansıma binlerce kere lanetler yağdırdım. ''Yes be!'' diye bağırdı birden. ''Eveet, ben soruyorum. Doğruluk mu cesaret mi?'' Gözlerimi sonuna kadar açtım ve onu küçük çaplı uyardım. Gizem'e bu konuda hiç güvenmiyordum. Beni rezil etme potansiyeli maalesef ki yüksekti.

''Doğruluk tabiki!'' dedim kendimden emin bir tavırla. Bende cesaret diyecek göz var mıydı hiç! Gizem, istediğini elde edememiş olacak ki hafif yüzü düştü ama sonra kendini toparladı. ''Gizem sakın saçma sapan bir şey sorma,'' diye uyardım her ihtimale karşın.

Hiç öyle şey yapar mıyım, der gibi yüzüme baktı. ''Bulut'a ilk ne zaman aşık oldun?''

Al işte! Utançtan yerin dibine geçmek istiyordum şuan. Deve kuşu gibi kafamı kuma gömmem an meselesiydi. ''Haydi yenge haydi, yanıtlamadan geçemezsin.''

Bulut'a baktığımda ise demin kaçan keyfi yerine gelmişti sanki. Pis pis sırıtıyordu. Ama ben bunun hesabını sormaz mıydım! ''Beni birinden kurtardı. İlk o zaman duygularımın olduğunu hissetmiştim."

''En büyük korkun ne?'' diye sordu Semih, bana bakıp göz kırparak. Bulut'un ifadesindeki ani değişimden bu soruyu beklemediğini anlamıştım. Önümdeki gazozdan bir yudum alarak boğazımı ıslattım. Bedenimdeki adrenalin boğazımı kurutmuştu resmen sıvı takviyesine ihtiyaç duymuştum.

''Güneş'i kaybetmek,'' dedi bir solukta. Gazoz bir an boğazıma takılınca öksürmeye başladım. ''Güneş!'' diye bağırdıklarını duydum, yüzümün kıpkırmızı olduğuna emindim. Biraz daha öksürdükten sonra Bulut bana hızla sarıldı ve bir süre öyle kaldı.

''Ödümü patlattın kızım.''
"Az kalsın gerçekten kaybedecektik, tövbe ya." Semih yine işin alayındayken, Bulut hala bana sarılmaya devam ediyordu. Bende ona. Tabii bu durum utancımı ikiye katlasa da o kadar mutluydum ki, hem aramızdaki bu soğukluğun biraz olsun azalmasına, hemde en büyük korkusunun beni kaybetmek olduğunu duyduğum için.

''İyisin değil mi?'' dedi sarılmayı bırakıp, yüzüme gelen saçları önümden çekerken. Bir yandan yanağımı okşuyordu. Dokunuşu tüy kadar hafifti sanki beni incitmekten çekiniyor gibi. O koca elleri nasıl bu kadar narin dokunabilirdi ki? Başımı olumlu anlamda salladım ve gözlerimi birbirine bastırdım. 

İyi olduğumu bilmesini istiyordum. Ve onun da iyi olmasını...

''Ohoo, bu gece yalan oldu bizim oyun.'' Semih'i bu isyanıyla hepimiz dönüp ona baktık ama Gizem, uyarı dolu gözlerle sevgilisine bakıyordu. Kolunu çimdiklediğini gördüğümüzde Bulut ve ben birbirimize bakıp gülmüştük. 

''Güzelim, sen bu hıyara takılma. Biliyorsun her hıyarla turşu kurulmuyor ama....'' Semih, hızlıca atlayıp sözünü kesti. ''Ama siz beni turşu kurmak için sevmiyorsunuz değil mi Bulut beyciğim?''

Bulut, samimi olmayan bir gülümsemeyi yüzüne yerleştirdi ve beni bırakıp yanındaki yastığı aldığı gibi Semih'e fırlattı yüzüne isabet etmek üzereydi ki tam bir fırlama olduğu için havada yakalamayı başarabilmişti.  

''Ulan sen şu kıza dua et,'' dedi Bulut homurdanarak. ''Gizem'in hatrına daha fazla uğraşmayacağım seninle.''

Semih, yüzünü buruşturarak ''kokmuş'' der gibi Bulut'a baktı sonra Gizem'in yanağından bir makas alarak yerine iyice yayıldı. ''Ne kadar iyi anlaşıyorsunuz,'' dedi Gizem tatlı tatlı gülümserken. ''Gözlerimizi yaşartıyorsunuz.''

''Bulutçuğum bensiz yapamaz,'' dedi Semih kendinden emin bir sesle. ''Bakmayın, böyle artist artist konuştuğuna.'' Semih, resmen kaşınıyordu. Bulut ve Semih aralarında biraz daha atıştıktan sonra artık gecenin sonuna gelmiş ve evlerimize dağılmaya karar vermiştik. Çok eğlenceli bir gece olmuştu. 

Önce Gizem'i bıraktıktan sonra ben de arabada sadece ben ve Bulut kalmıştık. Bunu fırsat olarak gördüm ve Bulut'u göz hapsine aldım. Araba kullanırken tüm dikkatini yola veriyordu haklı olarak ve bu ciddi hali bile ona ne kadar yakışıyordu diye düşünmeden edemedim. Onun gibi biriyle yolumun kesişmesi resmen hayattaki en büyük şansımdı. Bu, bambaşka bir duygu kalbimi patlatacak kadar yoğun bir sevgiydi. Ben de araba kullanmak istiyordum artık, ama her direksiyonun başına geçtiğimde elim ayağım birbirine giriyordu. 

''Neye bakıyorsun öyle?'' diye sordu bir anlık bana dönerek. 

''Sana,'' dedim tüm cesaretimi kullanarak. ''Ne kadar şanslı olduğumu düşünüyordum.'' Dudağının kenarı hafifçe yukarı kıvrıldı ve evime ok yakın bir mesafede durup, arabayı kaldırımın kenarına çekti. ''Asıl sana sahip olduğum için bu dünyanın en şanslı adamı benim.'' Ona tam cevap verecekken, çalan telefonunun sesi bu büyülü anın toz bulutu gibi dağılmasına neden oldu. 

Arayan her kimse, yüzündeki ifadenin iyice gerginleşmesine ve gevşeyen kaslarının tekrar kasılmasına neden olmuştu. 

Ekrana bakmamak için kendimi zor tutmuştum resmen. 

Derin bir nefes alarak, telefonu açtı ve yavaşça kulağına götürdü. ''Efendim Melodi?''

Onun ismini duymamla sinirlerimin ayağa kalkması bir olmuştu. Arabanın içinde olduğumuz için başka bir yere gidip konuşma şansı da yoktu. ''Önemli değil. İyi mi kardeşin şimdi?'' 

İyi olduğunu söylemiş olacak ki, Bulut kısa kesip telefonu kapatmıştı. Benim tepkimi ölçmek istercesine yüzüme bakıyordu. Ben duygularını gizleyebilen biri olamamıştım. İçimde ne hissedersem, ayna gibi yüzüme yansırdı direk. Bu konudan oldukça rahatsız olsam da içime atmaktan iyidir diye avuturdum kendimi hep. 

''Kıskanınca da ayrı bir güzel oluyorsun,'' dedi yandan yandan sırıtırken. ''Ah benim saf kızım, bu gözler senden başkasına bakarsa kör olur kör. Bunu hala anlayamadın mı?''

Onun bu iltifatıyla yüzüme yayılan gülümsemeyi kızlar görse 'yayık ayranına döndün, ağzını topla,' derlerdi kesin. Ne yaşarsak yaşayalım, ne olursa olsun aramızdaki bağ, çok farklıydı. Bunu hayatımda ilk defa hissediyordum. Bunu hissetmek gerçekten çok büyük bir şanstı. Peki eğer bunu bir gün kaybedersem?

''Güneş.'' Annemin olduğundan emin olduğum sesi duyduğumda başımı hızlıca sesin geldiği yöne çevirdim. Eyvah, işte şimdi yanmıştım! Anneme ne diyecektim? Panik, bütün damarlarımda gezinmeye başlarken, bir yandan Bulut'un rahatlığı ise cabasıydı. 

Şimdi tek tek pirincin taşını ayıklama vaktiydi.


-

BÖLÜM SONU,

Bölümlerin arasını uzun tutmayacağım, en yakın zamanda görüşmek dileğiyle...

Continue Reading

You'll Also Like

1.7M 54.5K 39
Üzerime doğru yürümeye devam etti. Gelip tam karşımda durdu. Gözünü kırpmadan yüzümü inceliyordu. Gözlerini gözlerime dikti. Soru dolu bakışlarla y...
130K 662 5
mesleğini eline alamayınca kendini barlarda escort ilan etmiş bir kızın aşk hikayesi...
1.3M 56.8K 46
~TAMAMLANDI~ 0545* Sizi "MAFYA" adlı gruba ekledi #Romantizm kategorisinde 1.Sıra✨ #3Ay kategorisinde 1.Sıra✨ #Siyah kategorisinde 1.Sıra✨ #Esir kate...
2.3M 37.1K 55
- Ahh...abim gelicek yapamayız.. Üstümdekileri delice yırtarak çıkardı. - Abini boş ver gece. Bugün gelmeyecek güzelim Erkekliğini boxer'ından çıkar...