Dude Don't Be Silly, He's Twe...

By breakingwalterbad

8.3K 699 187

Theodore nott'un minik borcu yüzünden karşılaşan çiftimizin hikayesi. More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23 final

13

279 30 5
By breakingwalterbad

2 yıl sonra...

D.Malfoy: Günaydınnn☀️

♥️ 8.202 beğeni, 1.272 yorum

Harry gözlerini açar açmaz gördüğü fotoğrafla gülümseyip doğruldu. Gözlerini kaşırken fotoğrafın güzelliğine bakıyordu. Saçları, yüzü, gözü, vücudu... Hiç değişmemiş, güneş bu güzel çocuğu daha da muhteşem göstermişti. İki yıldır var olan sevgisiyle onun fotoğrafını öptü.

Draco'ya karşı duyduğu aşk azalmamıştı. O yaşadığı on günden sonra Draco gitmişti ve birdaha da Harry onu gerçekten görmemişti. Fakat içinde ki sevgi hiç azalmadı, hatta özlemle yana yana daha da büyüdü. Ona hergün yazmak istiyordu, aramayı istiyor ama buna cesaret edemiyordu.

Draco'dan sonra sevgilisi de olmamıştı. Annesi sırf evlensin diye kadın değil, erkek bulmaya çalışıyordu şimdi. Fakat Harry onları da istemiyordu. Birkaç kişiyle flört ederek takıldı tabi. Ama kimse Draco gibi değildi.

Ne onun gibi neşeliydiler, ne onun gibi konuşkan, ne onun gibi şarkılar söyleyip kahkahalar atanlardı. Hepsi de klasik sıkıcı soruları sorup gülümseyen tiplerdi...

Harry sadece Draco'yu istiyordu.
Yaş farki bu kadar çok olmasa, üç dört yaş daha genç olabilse şimdiye kadar açılmıştı. Çünkü doğasında yoktu çekingen olmak. O hiç utanmazdı, direkt ne hissediyorsa söylerdi ama bu yaş farkı nedeniyle hep geri adım atmak zorunda kalıyordu.

Şuan yirmi dokuzundaydı, draco ise daha yirminin başında. Kabul etmezdi ki...

Ayrıca iki yıldır görüşmemişlerdi bile, belki de kendisini çoktan unutmuştur diye düşünüyordu.

Ayağa kalktı, elini yüzünü yıkadı. Sakallarını kesip üstünü değiştirdi, kahvaltı etmeden çıktı evden. Arabaya binince şoföre şirkete gideceklerini söyledi.

Hayatı monotondu.
Evden şirkete, şirketten eve. Arada bir hafta sonları arkadaşlarıyla çıkardı, o kadar. Hayatında çok arkadaşı olan biri değildi zaten, neredeyse hepsi parasının peşindeydi çünkü. Şimdiye kadar para için yaşamayan tek kişiye de, aşık olmuştu! Ve o da küçüktü!

Şirkete girdi, odasına çıktı ve koltuğuna oturduğunda dosyalarını çekti önüne. Her zaman ki gibi yine kendini işine vermişti.

♟️

"Pişt"

Draco başını arkaya çevirdi ve kendisine yalvarırcasına bakan Theo'yu görüp göz devirdi. Profesör şuan ön sıralardaydı, kağıdı biraz öne doğru çekmişti görsün diye. Theo hemen birşeyler yazmaya başlarken, Draco soruları çözüyordu. Bu finalleri de atlattıktan sonra mezun oluyordu ve sonunda iş hayatına başlayacaktı!

İyice yazdı da çizdi çözdü.
Theo'ya da kopya verdiğinde ikisi de kalkmış ve profesör'e vermişti kağıdı. Dışarıya çıktılar, Theo sevinçle gülüyor, Draco'yu öpüp duruyordu. "Birtanesin sen!"

"Pasta yemeye mi gitsek?"

"Gideriz canım arkadaşım, hatta bak ben ısmarlıyorum."

Draco gülümsedi ve okuldan çıktıktan sonra bir pastaneye geçip iki tane frambuazlı pasta söylediler. Portakal suyu da aldıklarında Draco neşelenip yemeğine dönmüştü.

"Draco?"

"Hm?"

"Yurdun taksidini ödedin mi sen?"

Draco başıyla onayladı. "Sen?"

"Daha değil."

"Neyi bekliyorsun?"

"Biliyorsun işten kovuldum ve elimde ki son parada yurt parası. Zaten okulun bitmesine tam bir ay kalmış. Bu ay vermesem de, sende mi kalsam? Zaten sizin yurttakilerde gitti. Artık dört yatağı iki kişi kullanıyorsunuz."

Draco omuz silkti. "Ne yaparsan yap ama sokakta kalma."

"Öyleyse iki bini cepliyorum"

"Hıhı"

Theo neşeyle "o zaman cepledim!" Dedi. "Bu hafta sonu gidelim mi bir yerlere?"

"Çalışıyorum."

"Pazar günü?"

"Mesaiye kalacağım paraya ihtiyacım var."

"Ne yapacaksın ki parayı?"

"Ne demek ne yapacaksın? Okul bitti Theo, artık hayat bize yeni başlıyor. Bir yıllık ev kirası biriktiriyorun ben, farkındasın değil mi? Eve çıktığımda bir yıl rahat olacağım ve çalıştığımı da yemeğe harcayacağım. Şimdiden toparlama yapmam gerekiyor ki, ileride rahat edeyim."

"Of Draco çok düşünüyorsun kanka, ya ölüp gidersen?"

"Sen alırsın parayı, bu sefer seni rahat ettiririm. Her şekilde kâr."

Theo duygulu duygulu "seni çok seviyorum" dedi. "Ama yinede ilerisi için bu kadar çalışmak, gününü mahveder."

"Theo, bir ay sonra eve çıkıyoruz Theo! İlerisi dediğin bir ay sonra!"

"Yinede abartıyorsun. İngiltere'nin durumu o kadar kötü değil. Aylığın hem kiraya, hem faturaya, hem yemeğe yeter."

"Elbette öyle, ama bunun için o zamanlarda ekstra çalışmama gerek kalmayacak. Çünkü geçmişte çalışmalarımdan dolayı o zaman rahat edeceğim."

"Ben birşey demeyeceğim artık. Peki haftaya pazar?"

"Haftaya pazar olur. O zamana kadar sal beni."

"Tamam yavrum, sen çalış çalış çalış."

Draco göz devirdi ve arkadaşının pastasından yemeye başladı.

"O benimdi."

"Artık benim."

Pastaneden çıktıklarında sohbet ede ede eve doğru yürüdüler. Theo her zaman yaptığı gibi yine Draco'ya o şakayı yaptı. Draco'nun duymaktan bıktığı ama duyunca da içini biraz heyecanlandıran şakayı.

"Neden bu kadar çalışıyorsun ki Draco? İstersen ev parasını yine Harry'den isteyelim?" Dedi gülerek.

Sarışın gözlerini kaçırdı. "Senin için bir kere rezil oldum, bunu birdaha yapmam."

"Hiç gündemde değil artık. Çok oldu hiçbir haberini okumadık."

"İzdivaya çekilmiştir."

"Olabilir, ama senden sonra da hiç sevgilisi olmadı."

"Gay sonuçta, kendine göre birini bulamamıştır."

"Doğru, yada belki de başkasına aşık."

"Öyle de olabilir, evet."

"Aslında şimdi şirketine gitsek bizi alabilir değil mi? Sohbet etmeye falan, nasıl olur?"

"Çok saçma olur."

"Ben yazılım okuyorum Draco ve onun şirketi de teknoloji üzerinde. Gelecekte orayı düşünebilirim diye bir gidip görmeyelim mi?"

"Sen git, ben gitmeyeceğim. Gittim zaten bir kere."

"Ama ben gitmedim."

"Gitmeyeceğim Theo, saat altı da işe gitmem gerekiyor zaten."

"Of Draco."

İki yakın arkadaş eve doğru gittiler. Draco üstünü değiştirdi, Theo'ya kalacağı yatağı gösterdi, hazırlanınca kulaklıklarını takıp evden çıktı. İşine geçtiğinde insanlara servis yapmaya başlamıştı. İşini seviyordu. Gece on ikiye kadar çalıştı, bugün daha çok iş vardı bu yüzden ayaklarını hissetmiyordu. Yorgunca evine yürürken telefonuna düşen mesajla cebinden çekti telefonu.

Pansy

Pansy: 12.29
Canım nasılsın?

Draco: 12.29
İyidir pans, senden?

Pansy: 12.29
Evlendim biliyorsun, hayatım güzel gidiyor. Dün geldim İngiltere'ye, yarın müsaitsen öğlen çıkalım mı dışarıya?

Draco: 12.29
Saat on iki gibi müsaidim, Theo da gelse olur mu? Seni özlediğini söyleyip duruyordu.

Pansy: 12.29
Bende sizi çok özledim!
Olur tabi, yarın on ikide bizim kafede buluşalım.

Draco: 12.29
Tamamdır!

Draco telefonunu cebine attı ve esneyip yoluna devam etti. Pansy geçen yıl üniversiteyi uzaktan okuma kararı almış ve zengin bir adamla nişanlanmıştı. Demek ki Amerika'da evlenmişti... Onunla geçirdiği zamanlar ne de güzeldi! Ama draco biliyordu, pansy onunla parası için evlenmişti. Öyle fakirdiler ki, üniversite yurt parasının tek taksidi bile çok masraflı geliyordu ona. Sonunda zengin birini bulup hayatını yaşama kararı almıştı işte.

Eve geldiğinde Theo çoktan uyuyordu, üstünü değiştirip yatağa uzandı ve esnedi. Her gece yaptığı gibi yine merak ederek bir profile girdi.

Harry Potter:
3 gönderi, 28.192 takipçi, 40 takip

💪

♥️ 20.236 beğeni, 10.282 yorum


♥️ 40.103 beğeni, 32.840 yorum

Peace.

♥️ 18.267 beğeni 6.847 yorum.

Rezil ettin beni @D.Malfoy

♥️ 60.236 beğeni, 10.271 yorum

D.Malfoy: Rezil etmedim, kocaman tabakta küçücük makarna koyarlarsa tabiki değişim isterim!
   Harry Potter: Rezil ettin
      D.Malfoy: Sus.

09.07.2021

İç çekti Draco. Harry'den sonra ne olmuştu bilmiyordu ama onu ara ara özlüyordu. Evet içindeki hisler güçlü değildi ve aşık olmadığına yemin bile ederdi ama onunla eski samimiyetini geri istiyordu. Üstelik o öpüştüğü ilk erkekti, bu yüzden yeri ayrıydı. Onunla yaptığı herşeyi önceden de yapmıştı ama şimdi aynı şeyleri yaparken ister istemez aklına Harry geliyor ve aklını bulandırıyordu.

Dudak büzdü, eski samimiyetini geri isterdi.

Telefonu kapattı, gözlerini yumdu. Ve derin bir uykuya daldı.
___________________________________________

İyi okumalar 😘

Yorum yapan canım okuyucularım (iki tane) sizi çok seviyorum ❤️😘

Continue Reading

You'll Also Like

817 50 1
Draco'nun eline asla bakmaması gereken bir not defteri düşer. . . . . -Eudxmoniia.
8.2K 594 26
Oysa senin tenin cennet kokacaktı Sımsıkı sarılıp ona tutunacaktım...
36.3K 3.1K 12
Kim Taehyung öğrencisine fazla mı ayrıcalık tanıyordu? Daha ona sınav cevaplarını verdiği kısma gelmedik. Yaş farkı !
66.4K 4.2K 34
《ANGST DEĞİL》 "Jungkook. Seni gerçekten sevdiğime inandın mı? Senin gibi birini kim severki ben seveyim. Ama teşekkür ederim çok işime yaradın tam ku...