KURT'UN ESİRİ +18

Par durdumm

197K 7.7K 3.6K

Yanlız yaşayan genç kız bulunduğu bölge de insanlar yavaş yavaş azalırken yerini kurtlar alır. Beklemedigi do... Plus

#1 karanlık gün
#2
3#bar
#4
#5
#6
#7
#9
#10
#11
#12
#13
#14
#15: kaçış
#16
duyuru
#17
#18

#8

11.1K 414 116
Par durdumm

Üstümdeki ağırlık neydi böyle? Rüya mı görüyordum acaba sadece?

Gözlerimi bir kaç kez açmaya çalıştıktan sonra yavaşça yayılan ışık yüzünden geri kapamak zorunda kaldım. Tekrar açtığım da bir kaç saniye görmek için kendime süre tanıdım.

İlk baktığım da üstümde ki kurtu gördüm. Ve ben çıplak mıydım? Kafamı hızla kaldırdığım da kurtta kafasını kaldırdı. Korkarak gözlerine bakıyordum, ayağa kalktı ve ilk önce gerindi. Sonra yüzüme doğru yaklaşıp yanaklarımı yalamaya başladı. Gülerek kafasını oksamaya başladım.

"Heyy günaydın yavrucuk seni. Acıktınmı hım?"

Tekrar Üstüme baktığım da neden çıplak olduğumu anlayamadım. Alkol içtiğimi hatırlıyordum, en son sıcaklayıp üstümü çıkardığımı da. Başka bir şey yoktu aklımda, sanırım sıcakladığım için çıkarmıştım evet.

Kurt yan tarafa oturduğun da kapı alacaklı gibi çalmaya başlamıştı. Hızlıca ayağa kalkıp pijama takımımı geçirdim Üstüme. Kapıyı açtığım da geçirdiğim şoke ve ani gelen korku titrememe neden olmuştu.

Gözlerim dolarken hızlıca kapıyı kapatmaya çalışmıştım ama araya ayağını koymuştu ve kapıyı sertçe itip benim geriye doğru sendelememe neden olmuştu.

Kapıdan içeri bir adım atarken kol saatini düzeltiyordu ve sırıtıyordu. Her zaman ki gibi özenli giyinmişti, özenle yapılan saçları, keskin parfümü ve takim elbisesiyle karşımdaydı. Beni nasıl bulmuştu?

"Çık evimden hemen!"

Gözlerim dolarken bana doğru adım attığı için geriye doğru gidiyordum ve en sonunda da sırtım duvara çarptı. Bana üç adım uzaklıkta duruyordu.

"Gececik, nasılsın? Dayağımı özledin mi?"

Diyip iğrenç bir kahkaha attı.

"Pislik herif Defol gi-"

Yüzüme inen tokatla yere düştüm. Hayır Allahim nolur! Nolur tekrar başlamasın yalvarırım. O günlerden kurtulana kadar neler çektim. Şimdi tekrar nerden geldi bu pislik.

"Demek beni bırakıp gitmek ha?"

Diğer yanağıma tokat attı bu sefer. Saçlarımı tutup yüzümü yüzüne doğru tuttu ve tükürerek konuşmaya başladı.

"Seni bulamayacağımımı sandın orospu?"

Beni sertçe itip karnıma tekme attı. Ardı ardına gelen tekmeler yüzünden bağıramıyordum ama deli gibi ağlıyordum. En son nefesim kesilince yalvardım.

"Lütfen- dur"

"Seni orospu!"

Tam o sırada babamın durmasını sağlayan şey kurtun yüksek sesle hırlayıp babamın üzerine atlamasıydı. Bense oralı bile değildim. Atak geçiriyordum sanırım, nefes alamamak, deli gibi ağlamak. Çıldırmış gibiydim.

"Hayatımı mahvettin yeter hayatımı mahvettin"

O tarafa doğru baktığım da Kurt babamın boynunu ısırmıştı ama öldürmemişti.

Babam yerde kanlar içinde yatarken bana elini uzattı. Kurt ise yırtıcı gözlerle bana bakıyordu. Sanki benim talimatımı bekliyormuş gibi.

"Kız-ım yardım et"

Bir yandan ağlarken bir yandan kurta bakıp deli gibi bağırmaya başladım.

"ÖLDÜR ONU! ÖLDÜR! GEBERSİN"

Kurt ilk önce uğulayıp babamın boynunu tek hamleyle ikiye ayırdı. Kafası mutfak tezgahına uçan babamın kafasına baktım. Donmuş bir şekilde öylece bakıyordum. Bir kaç dakika hareket edemedim düşünemedim.

Ben yaptım. Benim suçum. Benim yüzümden öldü.

Ayağa kalkıp mutfağa doğru ilerledim. Babamın kafasına bakmamaya çalışarak çekmeceden büyük bir bıçak aldım. Kendime doğru tuttum. Son kez arkamı dönüp kurtla vedalaşmak istedim.

"Hoşçakal"

Ama yapamadım elimi oynatamıyordum. Zorladıkça sanki bir şey tutuyormuş gibi. Yere çöküp bağırarak ağlamaya başladım.

"Allah kahretsin! Ölmeyi bile beceremiyorum."

Birden durulup etrafa bakmamaya özen göstererek ayağa kalktım ve kapıya doğru yürüdüm. Ellerimi sallıyordum hızlıca.

"Ih ıh kalamam ben bu evde. Hayır burası ev değil artık burası cehennem. Ben cehennemi istemiyorum artık hayır. Kalamam"

Dışarı çıktım hızlıca boş ormanda bu soğukta kısa kollu pijama Üstümle ve çıplak ayakla çıkmıştım. Telefonumu bile yanıma almamıştım. Asla dönmezdim o eve asla.

Ormana doğru hızla yürüyordum. İçim o kadar yanıyordu ki üşümüyordum bile, ayağıma batan cam kırıkları da canımı acıtmıyordu. Koşmaya başladım. Ağlayarak koşuyordum, önümü görmüyordum ama koşuyordum. Canım o kadar acıyordu ki tarif edilemez Bir acıydı. Hayatınız boyunca sevildiğinizi bir kere bile hissettirmeyen ama her zaman sadece onun sevgisine muhtaç kaldığınız kişinin ölmesi. Çok mu zordu baba? Beni sevmek bu kadar zor muydu gerçekten. Ben bu kadar mı iğrenç biriydim. O halde bu kadar iğrenç birinin yaşamasına da gerek yoktu. Ölmem lazımdı benim.

Ayağım takılıp yüz üstü yere düştüm. Yüzümde hissettiğim acıyı da önemsemedim. Doğrulup Bir ağacın gövdesine yaslandım. Ellerimle yüzümü kapatıp ağlamaya başladım tekrardan.

Saatlerce o şekilde ağlamıştım ve hava kararmaya başlamıştı. Kafamı ağaca yaslayıp gözlerimi kapattım, çok uykum gelmişti. Nerde uyuduğum ne yaptığım umurumda değildi. Ben bir hiçtim. Zaten ölecektim, kendime verdiğim zararlar gram umurumda değil.

*****

Gözlerimi açtığım da başım da büyük bir ağrı vardı ve yumuşak bir yerde yatıyordum çok rahattı yattığım yer. Kalkmak istemiyordum ama göz ucuyla etrafa bakındığımda buranın yabancı bir ev olduğunu farkettim. En son orman da uyumamışmıydım ben?

Hızla ayağa kalkıp etrafa bakındım. Ve sol tarafımda gördüğüm kişi beni hayrete uğratmıştı.

Tabi ki de her zaman ki gibi üstü çıplak kahverengi saçlı adam. Bir bacağını diğer bacağının üstüne koymuş kitap okuyordu ve gözlükleri vardı.

Doğrulduğumu görünce elindeki kitabı bırakarak bana baktı ve sırıttı.

"Uyanmışsın beyaz çikolata"

Önüne doğru eğilip sanki sır veriyormuş gibi konuştu.

"Ben beyaz çikolatayı çok severim tam ağzıma layık"

Üstümü yorganla kapatıp korkmuş bir şekilde yüzüne baktım. Dudaklarını büzerek

"Buraları aştığımızı sanıyordum" dedi.

"Sen ne tür bir sapıksın?"

Gözündeki gözlüğü çıkarıp bir kenara bıraktı ve korkutucu bir hale büründü.

"Seni vahşi kurtların elinden kurtardım ve bana böyle mi teşekkür ediyorsun?"

"Gitmek istiyorum"

"Elbette! Kapı orada. Fakat, nereye gideceksin?"

Nereye gideceksin de ne biçim bir soru! Sanki artık o eve dönmeyeceğimi biliyormuş gibi konuşuyor bu sapık. Herneyse öyle bir ihtimal bile olmadığı için saçma sapan düşüncelere dalmamalıyım.

"Sanane nereye gideceğimden!"

"Ahh! Afedersin küçük kız. Sadece gideceğin yere kadar eşlik etmek için demiştim. Ayrıca daha tanışmadık bile ama bana oldukça kötü davranıyorsun. Hem de her seferinde senin için bir şey yapmışken"

Şöyle bir düşündüm. Haklıydı ama bana o güveni vermiyordu. Ve ben hislerim de yanılmam, hislerim bana onun kötü biri olduğunu söylüyordu. Yine de diyecek bir şeyim olmadığı için Haklıydı. Önyargı da yapıyor olabilirdim.

"Bak teşekkür ederim ama bu kadar samimiyete gerek yok. Gitsem iyi olur"

Ayağa kalktığımda önüme geçti. Kafasını eğmiyordu Gözleriyle aşağı bakıyordu. Boyu baya bir uzundu ve şuan da çok yakındı bana.

"Dışarıda kurtlar var gitme!"

Elini uzatıp ciddice davranıyordu. Sanırım onu ciddiye almamı istiyordu.

"Ben Kenan. Tanıştığıma memnun oldum gece. Bir süre burada kalmak zorundasın, merak etme gerçekten kısa bir süre, belki bir ay belki bir yıl"

****
Valla hiç yazmak aklımda yoktu da sizin için kendimi zorladım bekletmek istemedim. Haydin by öptüm.

Birde arkadaşlar siz oy verdikçe ve yorum yaptıkça benim bölüm atasım geliyor. O yüzden bol bol yorum yapmayı unutmayın ve oy vermeyi sakın unutmayınnn



Continuer la Lecture

Vous Aimerez Aussi

51.3K 1.7K 27
#asdor etiketinde 1. 🥇 #ayber etiketinde 1. 🥇 #süsöm etiketinde 1. 🥇 #oğhar etiketinde 1. 🥇 #kardeşlerim etiketinde 2. 🥈 Bu hikayeye bir kez...
36.1K 2.7K 29
TEXTİNG ASKER KURGUSU
Gece Par Beyza

ChickLit

3.6K 126 6
5 erkek arkadaş, bir tatil dönüşü ihtiyaçlarını gidermek için durdukları ıssız bir ormanda, tahmin etmedikleri bir durumla karşılaşırlar..
1.8M 95.5K 45
Zengin, şımarık ve akıl almayacak derecede çılgın olan Pera verdiği büyük parti sonucu kendini dedesi ve babaannesinin yaşadığı köyde, çiftlik evinde...