platonik (ÇT)

By Gnelkan

174K 10K 3.1K

Yeni başladığın okulda kimsenin konuşmaya cesaret edemediği sadece okulun zorbalarıyla takıldığı çocuğu ilk g... More

bölüm 1 ~yeni okulun ilk günü~
bölüm 2 ~yardım çığlıkları mı?~
bölüm 3 ~~
Bölüm 4
bölüm 5
bölüm 6
bölüm 7
bölüm 8
bölüm 9
bölüm 10
bölüm 11
bölüm 12
bölüm 13
bölüm 14
bölüm 15
bölüm 17
bölüm 18
bölüm 19
bölüm 20
bölüm 21
bölüm 22
bölüm 23
24. bölüm
bölüm 25
bölüm 26
bölüm 27
bölüm 28
bölüm 29
bölüm 30
bölüm 31
bölüm 32
bölüm 33
bölüm 34
bölüm 35
bölüm 36
bölüm 37
bölüm 38
bölüm 39
bölüm 40
bölüm 41
bölüm 42
bölüm 43
bölüm 44
bölüm 45
bölüm 46
bölüm 47
bölüm 48
bölüm 49
bölüm 50
bölüm 51
bölüm 52
53. bölüm
54. bölüm
55. bölüm
56. bölüm
bölüm 57
58. bölüm
59. bölüm
60. bölüm
61. bölüm
62. bölüm
63. bölüm
64. bölüm
bölüm 65
bölüm 66
bölüm 67
bölüm 68
69. bölüm
70. bölüm
71. bölüm
72. bölüm
73. bölüm.
74. bölüm
75. bölüm
76. bölüm
77. bölüm
78. bölüm
79. bölüm
80. bölüm
81. bölüm
82. bölüm
83. bölüm
84. bölüm
85. bölüm
86. bölüm
87. bölüm
88. bölüm
89. bölüm
90. bölüm
91. bölüm
92. bölüm
93. bölüm
94. bölüm
95. bölüm
96. bölüm
97. bölüm
98. bölüm
99. bölüm
100. bölüm
101. bölüm
102. bölüm
103. bölüm
104. bölüm
105. bölüm
106. bölüm
107. bölüm
FİNAL

bölüm 16

2.7K 138 32
By Gnelkan

Demir bana baktı ben demire baktım.

Karşımızda ki kişiler bize afalayarak bakıyordu.

Demir:sıçtık.

Diye mırıldandı.

Tuana:bencede.

Diye karşılık verdim.

Derin derin verilen nefes sesleri.

Demir olduğu yeren doğruldu.

Birbirimize bakıyorduk ama konuşan yoktu.

Ve ben kıpkırmızıydı.
Utançtan yerin dibine girecektim.

Benim utancıma rağmen demir gayet rahat gibiydi.

Titrek bir nefes verdim.

Demire baktım ne yapacağız. Der gibi
Demirde bilmiyorum. Diyerek omzunu silkti.

Tekrar karşıya baktım.

Demir omzuma dokununca irkildim yere düşmekten son anda kurtuldum.

Kısa bir an telaşlı bakışlar üzerimde gezsede sonradan herkes anlamsız bakışlarına geri dönmüştü.

Tekrar yere düşmemek için biraz geri gidip sırtımı duvara yasladım.

O kortuğumu anlayacak olacaki yanıma gelip elini uzattı.

Gözlerime bakmadı.
Yüzüme hiç bakmamıştı.

Elini uzatırken bile bakışları elimdeydi.

Cevap vermedim,elinde tutumadım.

Bana bakamdı ama gözlerindeki kırgınlığı gördüm.

Ama umuramadım.

Yağız ona bir bakış attı.
Ne demek istediğini anlamadım ama o fazlasıyla anlamış gibiydi.

Beste:bu ne rezillik böyle?!

Ah bu kızın burda ne işi vardı?

Ülkü:demir az önce twork mü atıyordun?

Dedi kıkırdayarak.

O an hepimizin anklına gelmiş gibi hepimizin yüzünde bir sırıtış belirdi.

Demir:aman be! İki dakika keyiflendik ağzına sıçtınız.

Dedi hiç alınmayarak.

Arda:sen keyifli olduğunda hep twork mü atarsın demir?

Demir:atarım arda sanane? Benim götüm değil mi istediğimi yaparım?

?:hay senin gö-

Demesine kalmadan demir cevabı yapıştırmıştı.

Demir:kurban ol be sen benim götüme!

Hepsi ilalah eder gibiydi.

Leya:ordan inemeyi düşünüyor musunuz?

Neden hepsi burdaydı acaba?
Burda olduğumuzu nerden biliyorlardı?

Yağız yanıma geldi.

Elini uzattı.
Hiç çekinmeden elini tutum.
Diğer elimi omzuna yerleştirip aşağı atladım.

Arda neden yağıza ters ters bakıyordu?

Belki ben yanlış görmüşümdür diye düşündüm.

Hicbiryle göz teması kurmamamaya çalıştım.

Demiride zar zor ordan indirdiler.

Demir:bi rahat bırakmadınız be!

Dedi kolunu beratan kurtarıp.

Yağız:ne işiniz var burda?!

Dedi sinirliydi.

Demir:kafa dağıtalım dedik fena mı ettik.

Dedi oda sahte bir sinirle.

Yağız:size bir şey oldu diye ödümüz koptu!

Dedi ikimizede öfkeyele bekıp.

Tuana:bize neden birşey olsun ki?

Diye sordum sakince.

Hepsi ilk önce birbilerine baktı.

Leya:söylemek zorundayız.

Dedi yağıza baktıp.

Tuana:noldu ki?!

Dedim teleaşlanmaya başlıyordum.

Berat:okulda çığlık sesleri geliyormuş size birşey oldu sandık...aradık ama ikinizde açmadınız bizde demirin konumuna bakıp burda olduğunuzu öğrendik.

Okulda çığlık sesleri mi?

O an aklıma tek birşey geldi.

Tuana:zeynep!

Dedim telaşla.

Berat:merak etme o iyi o sırada güzelik uykusundaymış hanfendi.

Diyince derin bir nefes verdim.

Tuana:sıla peki.

Ülkü:oda iyi.

Tuana:peki kimin çığlığıydı.

Arda:bilmiyoruz.

Tuana:bıkmadınız mı?

Yağız:sizin için telaşlıydık aklımıza gelmedi.

Arda yanıma geldi omzuma dokundu.

Arda:çok şükür iyisin.

Dedi omzumdan tutup kendine çekip.

Neden olduğunu bilmesemde bende ona sarıldım.

Ülkü  gözüme çarptı.
Yüzünde buruk bir gülümseme  vardı ama gözlerinde koskoca bir yıkım.

Ardanın omzuna bakıyordu aklından ne geçiyorsa benim ona baktığımı anlamamıştı.

Geri çekildim.

Demir:bende onunla beraberdim biride bana sarılsın.

Dedi bir çocuk gibi.
Çocuk gibi yerinde zıplayarak  beni gösteriyordu.

Diğerleri demire ters bir bakış attı.

Demir:ama ona sarılıyorsunuz.

Yağız beni kolarının arasına aldı.

Yağız:seni armaıyorduk çünkü hepimizin aklındaki tek kişi oydu.

Gülümsedim.

Kendimi gerçekten huzurlu hissediyordum.

İlk defa birilerinin gerçekten beni düşündüğünü anladım.
Benim için edişelendiğini hissetim.

Ve bu gerçketen mütiş bir hisseti.

Demir:hıh sevmeyin zaten siz beni.

Leya:üzmeyin demirimi yaa.

Dedi oda demire sarıldı.

Beste:tamam bu kadar yeter gidelim.

Nu durumdan memnun olmayan tek kişi oydu.

Yerden telefonumu aldım.

Ülkü:okula gideceğiz değil mi?

Diye Sordu.

Tabikk gidecektim onlar gelmese bile tek Giderdim.

Okulda çığlık selseri vardı.
Kimin olduğunu bilmiyorduk.
Ve deli gibi merak ediyordum.

Berat ve yağızın onayıyla hepimiz okula gitmeye yenteldik.

Arda,ben,ülkü,beste ve o beraber gidecektik.

Ülkü ile arda beraber gidecekti.
Arda onula gelmemi teklif etmişti eh tabi kabul etmiştim.
ülkünün abisi olarak oda gelmişti.

Diğerleri de beraber gidecekti.

Ülkü önde oturmamı istemişti bende öne oturmuştum.

Telefonumu cebimden çıkardım aramalar ve mesajlarla doluydu.

Yağız yedi kere aramıştı.

Saat çok geç biliyorum ama acilen cevap vermen lazım.

Müsait değilsen bile sadece bir mesajıma cevap ver lütfen.

Yağızın mesajlarını okduktan sonra değerlerine baktım.

Beratdan dört arma vardı.

Tuana ben berat efe parlar belki numaram kayıtlı değildir diye düşündüm görürsen cevap verebilir misin?

Numarası kayıtlıydı o sıra demirle dans etmekle meşguldüm.

Ülkü ve leyadan beş arma vardı.

Arda dokuz kere aramıştı.

Tuana lütfen cevap ver artık.

Bak biliyorum deli olduğumuzu düşünüyorsundur ama gerçketen çok acil.

Tuana bize iyi olduğuna dair bir mesaj gönder lütfen.

Bu saate Evine gelmek istemiyorum cevap ver artık!!

O an yutkundum.
Bestenin dahi armasını beklerdim ama onun armasını beklemezdim.

Ekrandaki elaların sahibi diye kayıtlı olan numaraya baktım.

On üç defa aramış ve fazlasıyla çok mesaj atmıştı.

Diğerlerine cevap vermediysen bana hiç vermezsin ama şansımı deneyeyim dedim.

Tribin sırası değil cevap mı versen artık?

Oturmuş burda dört kişi seni arıyoruz ceval ver su telefonlara.

Tamam sinrilisin biliyorum ama en azından doğerlerine cevap ver.

Lütfen en azından iyi olduğunu öğreneyim.

Sikeceğim nerdesin saatlerdir.

Korkutuyorsun bizi saatler oldu.

En azından görüldü at iyi olduğunu bileyim.

Birkaç mesajını okumdan geçtim.
Genelde bu tarz şeyler yazmıştı mesajlarindan bile telaşlı olduğu beliydi.

Bir süre göz gezdirince gözüme sadece bir mesaj takıldı.

Lütfen iyi olduğunu bilmeye ihtiyacım var.

Neden bilmiyorum ama lalbim tekledi.

Karnımda kelebekler uçuştu.

Ona bakmak istedim ama cesaret edip kafamı dahi kaldıramdım.

Dışarıyı izledim.

Ayndadan onu gördüm.

Gozlerimi çekmek istesemde yapamadım.

Gidip gerçeğini izlemek varken yansimasını izliyordum.

Camı açmış rüzgar saçlarını dağıtıyordu dirseğini kapıya yaslamış sigara içiyordu.

Yanlış görmüyorsam beni izliyordu.

Belkide sadece yola bakıyordu bilmiyorum.

Sigarasından derin bir nefes çekti.

Bakışlarını ayırmadan dişarı üfledi.

Beste:neden okula gidiyoruz ki?

Dedi oflayarak kafasını onun omzuna koyup.

Bu kızın beyni varmıydı? Allahım madem böyle insanlara beyin veriyorsun bir tanede kulanma kılavuzu versen ya.

Bunu yüzüne söylemek istesemde sustum.

Ülkü:belki bizden biri değil ama o okulda biri vardı bir kızın çığlığıydı.

Sesi düşünceliydi.

Okulda bir kız vardı?
Ve çığlık Sesleri?
Demeki okulda sadece o kız değildi.

Araba okul bahçesinde durdu kimseyi bsklemeden ilk ben indim.

Benden sonra diğerleride indi.

Yağız:ikili guruplara ayrılalım.

Dedi hepimize teker teker bakıp.

Yağız:leya benle.

Diyerek direk leyayı yanına Çekti

Leyanın  onu arkadaşı olarak görmediği kesindi.

Ama yağızın hisslerini çözemiyordum.
Hisslerini beli etmiyordu arkadaşı gibi davranıyordu.

Ama en ufak olayda leyayı hepimizden ayrı tutuyordu.

Ardanın bakışları benle Ülkü  arasında gidip geldi.

İkimizden birini yanına alacaktı ama karar verememiş gibiydi.

Bakışları yanımdaki adama kaydı.

Konuşmadı ama bir süre bakıştılar.

Arda:Ülkü bende.

Arkamdaki adam dudaklarını arlayıp itaraz edecek gibi oldu arda sert bir bakış atı.

Sözsüz bir iletişime geçtiler.

?:peki.

Dedi sadece.

Beste arkamdaki adama yöneldi.

Demir ensesinden tutup kendine çekti.

Demir:sen benimle geliyorsun eyer biri varsa seni yem edeceğim zaten hiçbir işe yaramıyorsun.

Ülkü ile leya kıkırdadı.
Beste alındığını beli ediyordu.

Beste:o gelsin seninle.

Dedi eliyle beni gösterip.

Demir:o çaça ile gidiyor.

Çaça ne Allah aşkına!

Biri artık şu çocuğa adı ile seslensin!

Hepsi birbirine değşik değşik lakaplar takmıştı ve ben hiçbir şekilde şu çocuğun adını öğrenemiyordum.

Beste:neden Berat ile gitmiyor.

Dedi öfkeyle.

Demir:seni onlara yem edersem beni kim koruyacak?

Berat:gidelim artık.

Dedi uykusu var gibiydi.

Onay mırıltıları ile okula girdik.

Okulun kapısı hep kilitli olurdu ama bu sefer açıktı.

Belki ardalar açtı diye düşündüm.
Ama yanımdaki şahısda şaşırmış gibiydi.

Birlikte binaya girdik.

Heryer kapkaranlıktı.
Benim korkuyor olmama rağmen o elini cebine koymuş kumsalda yürüyor gibi yürüyordu.

Telefonumu çıkartıp ışığı açtım.

Hepimiz ayrı ayrı yerlere bakıyorduk.

Lise kısmının üst kısmı bize düşmüştü.

Alt kata yağız ile leya bakacaktı.

Müdürün odasından da çıkıp diğer odalara ilerledik.

Bana bakmıyordu.
Birkaç kere gözüm kaymıştı ama umrunda değildim.

Kütüpahanenin kapısına geldik.
İkimizde derin bir nefes aldık.

Bir süre kapıda oyalansakta en son girmeye karar verdik.

Sözleri tekrar kulağımda çınladı.
Bakışları gözümün önünden geçti.
Alaylı sırıtması tekrardan delirmemi sağladı.

Onu arkamda bırakıp ilerledim.

?: özür dilerim...

Diye mırıldandı duymadığımı sanıyordu.

Yavaş adımlarla yürüyodum.

Kitaplardan biri yere düştü irkilerek geri çekildim.

Omzuma dokundu.
Birşey söylmedi ama beni kolunun arkasına aldı.

Omzumdan tutarak peşinden sürüklüyordu.

?:pencere açık sadece.

Dedi başımı saladım.

Yürümeye devam ettik.
Hafif bir rüzgar esiyordu.

Korktuğum için yanından ayrılmıyordum.

Tam yanında yürüyordum.

?:konuşmayacak mısın?
Taa
Dedi hiç beklemediğim bir anda.

Benimle Konuşmak mı istiyordu?
Yoksa sadece sıkılmış mıydı.

Tuana:seninle konuşaca ortak bir nokta bulamıyorum.

Dedim sesimi sert tutmaya çalışarak.

?:nerden biliyorsun?

Dedi umursuyor gibi değildi halbuki.

Tuana:ben duygusal bir yalıya sahibim sözlerime duygularımla karar veririm ve sen duygusuz birisin.

Dedim ne hissedieceğini düşünmeden.

Kırılmış mıydı?
Ne hissediyordu?

Sormak istedim ama hem gururum izin vermedi hemde bana cevap vermek yerine dalga geçeceğini biliyordum.

Derin bir nefes çekti.

Umursuyordu halbuki.

Beli etmiyordu ama en ufak bir cümleyi kafasına takıyordu.

Tuana:neden insanlara duygularını anlatmıyorsun.

?:bana acımlarını istemiyorum.

Dedi rahatça.

Ne yaşamıştı bu çocuk böyle?
Neden bu kadar kopmuştu dünyadan?

Onun hissetmesi gereken bütün hissleri ben hissediyordum.

Nasıl bu kadar tepkisiz kalıyordu.
Nasıl böyle umursamazdı.
O kadar ağır ne yaşamıştı.

Tuana:insanlar sana acımıyor seni seven once insan var.

?:insanlar beni değil dış görünüşümü seviyor...biliyor musun gözlerimin yeşil olduğuna dair bir dedikodu duydum.

Dedi kırgındı.

İnsanlara kırgındı.

Onu anlamayanlara kırgındı.
Onu tanımayanlara kırgındı.
Onu bilmeyenlere kırgındı.
Onu sevdiğini sanan ama sevmeyenlere kırgındı.

Tuana:ela...güneşte parıl parıl parlıyor. Öfkelendiğinde koyu kahve oluyor. Bazen toprak rengine dönüşüyor ama genelde ela...biliyor musun eyer gözlerin başka renk olsaydı bu kadar kusursuz olmazdın.

Dedim hiç çekinmeden,utanmadan.

Güneş yoktu ama gözleri parıl parıl parlıyordu.

Dudaklarında ilk defa bu gülümsemeyi gördüm gamzesi net bir şekilde beliydi.

?:kususrsuz olduğumu mu düşünüyorsun?

Dedi tek nefeste büyülenmiş gibi

Tuana:düşünmüyorum. Kususrsuzsun.

Dedim yaslandığım yerden kalkıp yanına ilerleyip.

Bana dünyada ilk dafa görülen bir varlıkmışım gibi baktı.

Tuana:bana öyle bakma doğruları söylüyorum.

?:sana nasıl bakıyorum ki?

Biraz üstüme eğilip.

Bana öyle bir bakıyorsun kii şuan şurda kalp krizi geçirecek gibiyim.

Tuana:be-benden etkileniyormuş gibi.

Dedim alayla.

?:haklısın...senden etkileniyorum.

Kalbim tekledi.
Dünya durdu.
Ben galaksiler de tur atım.
Dünyadaki bütün kelebekler midemde dolaştı.

Kalbim hızlandı deli gibi atıyordu.

Duymuş olacaktırki  sırıtı.

Ölmek istedim bu anın hiç bitmememesini istedim.

Rüya olmamasını diledim.

Evet onu rüyalarımda görüyordum.

Ah bide utançtan yerin dibine girecektim.

?:sana daha önce senden etkileniyorum diyen olmadımı?

Durdum cevaplamak zorunda mıydım?

Daha önce erkeklerle bu kadar yakın samimiyetin olmamıştı -baskıcı aile sorunları-

Hele bu kadar yakını hiç olmamıştı.

?:neden çekiniyorsun...güzel olmadığını mı düşünüyorsun?

Tuana:düşünmüyorum güzel olmadığımı biliyorum.

?:aptal!

Dedi anında.

?:arada aynaya bak ve güzleiğinin farkına var! değil okul dünyadaki en güzel kadın olabilirsin. sadece dış görünüşünele değil tınağınla birçok kişiye fark atarsın ve gelmiş güzel değilim mi diyorsun?

Neden sinirlenmişti ki şimdi?

Tuana:beni övmen için söylemedim.

Dedim çekinerek.

?:seni istediğim her an överim ama yemin ederim başladığım an bir ömür bitmesin.

Bana güzel olduğumu mu kanıtlmaya çalışıyordu yoksa içinden gelerek mi söylüyordu?

Gülümseyerek yüzünd baktım.

Bana bu kadar yakın olduğunu yeni fark ediyordum.

Biraz eğildi eğildi an dudakları dudaklarıma sürtündü.

Derin bir nefes verdi.

Gözümü kapatım birkaç saniyelik olsada nefesini yüzümde hissetim.

?:alkol kulanmazsın sanıyordum.

Demirle beraber bende içmiştim eh haliyle kokuyordum.

Tuana:çok sık kulanmam.

?:kulanmama gerek yok alkol etkisi yaratıyorsun.

Dudaklarım aralandı.

Tuana:ha?

Diye bir mırıltı döküldü dudaklarımdan.

Güldü.

?:dudakların.

Dedi baş parmağı dudağımı okşadı.

?:içmediğin halde alkol tadı geliyor.

Muhtemelen kulandığım lip balmda alkol vardır.

?:ilk defa böylesini tatım.

Ne ima ediyor bu aptal!

Onca kız öptüm ama ilk defa böylesine rasladım mı?

Gözlerini kapatı.
Anlını anlıma yasladı.

?:insanı sarhoş ediyorsun.

Bu sefer ben yüzüne nefesimi vardim.

Saç telerime kadar kızardım.

ikimizde kararsızdık.

Ne istediğimizi biliyorduk ama yapmak konusunda kararsızdık.

Ne yapacaktım?
Onca söze rağmen onu öpecek miydim?

Yine aynı sözleri işitmeyeceğim ne malumdu?

O sanki karar vermiş gibi dudaklarıma eğildi.

Tuana:lütfen...

Dedim mırıltıyla aynı şekilde konuşmaya devam ettim.

Tuana:eyer sonunda yine 'fahişe' damgası vuracaksan yapma.

Dedim yalvarırcasına.

?:sözlerim çok ağırdı biliyorum.

Dedi durdu bana baktı ve devam etti.

?:nasıl konuşmam gerektiğini öğreten bir babam olmadı bende aklıma geleni söyledim.

?:benden uzaklaşmanı istedim...ben birini nasıl severim bilmiyorum sana umut vermek istemedim.

Dedi devam etmek istemedi diye düşündüm ama devam etti.

?:ben sevilmeyi bilmem sevmeyide bilmiyorum sevilmeyi haketmiyorum...beni sevmeni istemedim.

Sevilmeyi haketmiyorum...beni sevmeni istemedim...

Gerçketen mi?
Bu kadar inandın mı?
Gerçekten kırdımı sözlerim?
Çok mu ağırdı sözlerim.

Elim yanağını kavradı.

Parmak uçlarına yükseldim.
Onu beklemeden dudaklarına yükseldim.

Bir çığlık sesi belirdi.

Anında geri çekilip etrafıma baktım.

Kimse yoktu ses diğer odalardan geliyordu.

Ama normal bir çığlık değildi yardım çığlığıydı.

Onu  itip sesin geldiği  yere koştum.
Oda peşimden geliyordu.

İkinci bir çılığı ben atım.

Kan...
Kan!
Yerde uzanan zayıf bir beden.
Sarı saçları kanla kaplanmış.
Yüzü bize dönük.
Gözleri fal taşı gibi açık bana bakıyor...

Continue Reading

You'll Also Like

platonik (ÇT) By ...

Science Fiction

174K 10K 108
Yeni başladığın okulda kimsenin konuşmaya cesaret edemediği sadece okulun zorbalarıyla takıldığı çocuğu ilk gördüğün an aşık olup yılarca plotonik ol...
12.7K 968 49
24.09.23' #birtutamaşk🥇1️⃣ #jülide🥇1️⃣ #hayallerim🥇1️⃣ #leya🥇1️⃣ #julia🥇1️⃣ #umutlarım🥇1️⃣ #erkan🥈2️⃣ #tuananaz🥈2️⃣ #isel🥉3️⃣ #irem🏅4️⃣ #le...
YASAK DENEY By 👑

Science Fiction

167K 16K 34
Tarih boyunca sadece birkaç kez cesaret edilen ve eşine az rastlanan, insanlık dışı bir yöntemle yapılan dil yoksunluğu deneylerine bundan yirmi iki...
YANSIMA By Gizme

Science Fiction

5.9K 477 29
İKİ AYRI YAŞAM AMA TEK BİR NOKTA : RUH Amelia kendini hiç bilmediği bir dünyada bulmuştu. Bir anda 19. yüzyıl İngiltere'sine gitmişti. Bu bir rüya m...