yine gök karardı ay çıktı göğün en tepesine
bize bakıp aşağılayıp gitmek için orada
kaçıncı hakaret bu sayamadım bunun yerine
bir çizik attım yüreğimin her duvarına
bir çizgi daha atacaktım
dokunduğum an kana büründü ellerim
gece neden saklar insanları veyahut
neden açık eder hisleri böylesine
kaç şair büründü bu örtülere kat kat
kaç kalem kırıldı bu uğurda böyle
bir kalem daha kıracaktım
tuttuğum an elimde kaldı kurşunu
çözmek istemiyorum artık bu düşünceyi
düşünecek hâlim yok bu uğurda
hiçbir uğurda düşünemem artık hiçbir şeyi
kaybettim bazı heves ve istekleri karanlıkta
bir adım daha atacaktım
kalktığım an düştüm dizlerim de kanadı
bir daha kalkamadım