𝐃𝐫𝐞𝐚𝐦

By Tesssatur

3.2K 414 913

Pete Phongsakorn güzel ve kendinden emin bir omegaydı ve rüyalarındaki siyah takım elbisesi ile ona dokunan a... More

00
01
02
03
04
05
06
07
08
10||Birinci Kısım Sonu
11||2. kısım

09

153 27 36
By Tesssatur

1 ay sonra bölüm attığımı gören siz ve tatlı tatlı gülen ben

Bir sonraki bölüm araya gireceğimiz bölüm  onu da hızlıca yazarım

Smut yazarım alırım gönlünüzü

Döndüğümde de hamile Pete yazarım

Ama  benim sınavım bitene kadar bölüm gelemez çünkü üstünde durmayı sevdiğim bir kitap aceleyle bölüm yazmak istemiyorum

O zaman yorum yapmayı unutmayın

İyi okumalar

"Yeniden On Yedi"

"Ne zaman evlenceksiniz?"

Bu bugün uyandığım andan beri sorulan milyonuncu soruydu. "Bilmiyorum." Dedim ve babalarıma baktım "Beni artık sıkıştırmayı bırakır mısınız?"

Ray boya yaparken "Tırnağım kırıldı." Diye bağırdı, Jenny elindeki boya fırçası ile ona döndü "Kafandan aşağı gri boya dökülmesini istemiyorsan sus aptal omega."

Jennifer Saengtham'nın da omegalara saygısı buraya kadarmış işte. Aptal alfa.
Ray oturup ağlamaya başladığında kahkahamı tutamadım yerdeki örtüler boyalıydı ve giydiği kot pantolon boya olmuştu. Neden güldüğümü anlamak için ilk yüzüme sonra da yere baktı daha sesli ağlamaya başladı "Siz berbat insanlarsınız." Dedi ve ayağı kalktı.

Ağlayarak Tankhun'u aradı "Khun, benimle alışverişe çıkar mısın?" Khun onaylamış olacak ki heyecamla "Kelebekli kolyeden de alalım." Dedi.

Onun kendi kafasında biriyle arkadaş edinmesine mutluydum, Jenny göz devirdi ve devam etmeye başladı "Sen ne zaman evleneceksin Jen?" Dedi omega babam, Jennifer "Şuan değil." Dedi "Pete, bir şeyler alalım." Dedi omega babam bu sefer bana dönüp.

"Baba daha iki buçuk ay önce sana araba aldım." Dedim. Vegas'ı bulmamın üstünden iki buçuk ay geçmişti bile. Zaman hızlı geçiyordu, ve benim kızgınlığıma sadece bir hafta kalmıştı. Boyalarla uğraşırken kapının açıldığını duydum. Vegas ve Kinn gelmişlerdi, ellerinde gördüğüm poşetle gülümsedim "Biz geldik!" Dedi Kinn neşeyle elindeki poşetleri sallarken, "Hoşgeldiniz." Dedi alfa babam, "Bahçedeki masaya geçelim." Dedi Jenny.

Bahçeye geçip yiyecekleri masaya dizdik.

Ve birkaç dakika içinde o masada kahkahalarımız yankılandı.

╰☆

"Bebeğim benim."

Vegas bize yardım etmeye başlamıştı "Efendim bebeğim?" Dedim, "Bu evi neden hazırlıyoruz ki?" Dedi, "Çocuğumuza mı bırakacaksın?"

Belime ellerini sarıp beni kendine çekti "Kendim kalacağım." Dedim bende kollarımı ensesinde birleştirdiğimde "Hm ama biz birlikteyiz neden benimle kalmıyorsun?" Dedi alt dudağını hafifçe sarkıttığında kıkırdadım "Seninle mi kalacağım?" Heyecanla onayladı "Bilemeyeceğim artık." Kulağıma eğildi "Hazırlanmanı yap güzelim seni yarın yemeğe çıkaracağım."  Yanağımı öptü "Aslında sıkıldım şimdi de beni gezmeye götürsen." Dedim

Haftaya tamamen sevişecektim zaten bu hafta gezmeliydim "O zaman seni planladığım bir sürprize götürmeliyim bebeğim."

Şok içinde gözlerimi sonuna kadar açtım "Cidden mi?" Onayladı "Evet, tatlı bir sürpriz." Hüzünle kıyafetlerime baktım kıyafetlerim bir sürprize uygun değildi. "Kıyafetlerim uygun değil." Gülümsedi ve "Bebeğim mağaza bile satın alabiliriz dert ettiğin şeye bak." Haklıydı aslında.

Zengindik biz, her şeyi satın alabilirdik.

"Hadi gel üstümüze ne alacağımızı buldum."

╰☆╮

Lise formamla Lise koridorlarında dolanıyordum.

Bana ilk hediyesi buydu, onunla yaşamak istediğim lise aşkını yaşamak. "Merhaba yakışıklı." Porsche'u gördüğümde gözlerim doldu.

Ve koridorlarda nefret ettiğim grup hariç herkes bulunuyordu.

Lise arkadaşlarımızın hepsini toplamıştı. Plana bak.

Hocaların bazıları okuldaydı, bazıları da başka hocalardı.

Kıkırdadım "Selam Porsche." Matematik kitabımı dolaptan aldım ve dolabımı kapattım.

363 numaralı dolap

İçinde lise fotoğraflarımın bulunması işin ironiğiydi. İyiki tatil vardı, kimsenin okul hayatına karışmamıştık.

Zilin sesi ile herkese selam vererek sınıfa girdim.

Vegas ise daha yoktu. Heyecanla Porsche'a baktım "Neden bu kadar heyecanlısın?" Dedi, "Lisedeyiz." Kafama vurdu "Çünkü on yedi yaşındayız."

Tekrardan on yediydim.

Vegas yüzüme baktı ve gülümsedi ardından benim arkama geçip oturdu. Heyecanım ve gerginliğimden dizlerim titriyordu.

"Şey, Pete?'

Bu adam alfa mıydı cidden?

Arkama döndüm ve ona baktım "Efendim?" Dedim, lisede onu tanımıyordum ama değil mi? "Dizlerin titriyor, iyi misin?" Kafamı salladım "İyiyim." Parmakları ile oynadı tam güzel söz söylecektim ki içeri giren matematik hocası ile yüz buruşturdum.

Hadi ama matematik bu zamanda bile neden olmalıydı ki?

Tüm ders durdum ve hocayı dinledim hâlâ matematikten bir bok anlamıyordum, Vegas'a döndüm "İsmin neydi?"

Tanımamazlıktan gelmek zordu, sevgilimdi bu adam benim

"Vegas, Vegas Kornwit Theerapanyakul." Gülümsedim, bu tatlılığa nasıl gülümsemezdim "Bende Pete, Pete Phongsakorn Saengtham." Hocaya baktım laf edecekti ama gerçekten liseli olmadığımız aklına gelmiş olmalıydı.

"Öğle arası beraber geçirelim mi Vegas?" Gözlerini kırpıştırdı "Tabi, neden olmasın?" Porsche kendini masaya vurdu "Bunu lanet olası yedi yıl öncesinde yapamaz mıydınız?" Anladığım halde anlamamış gibi yüzüne baktım "On yaşındayken tanışmıyorduk." Dedim, Porsche göz devirdi "Haklısın."

Onu tekrardan tanıyordum. Hem bu sefer on yediydim. Yirmi dört değil.

"Günü derssiz geçirsek olmaz mıydı?"

Nop seslendi "Sanki biz çok derslere bayılıyoruz, bir de son sınıf hiç çekilmiyor sırf siz aşkınızı tekrar yaşayın diye altmış beş yaşındaki adam bile geldi." Porsche "Ve senin sikik çenen asla değişmemiş."

Göz devirdim "Günümü mahvetmeyin."  Kızlardan biri "Bebek destekliyorum sizi." Diye seslendi ona öpücük attım, Vegas "Benden başkasına neden öpücük atıyorsun?" Dediğinde Porsche "Oyunculuğu sikip attınız sussun da devam edelim."

"Düğün davetiyenizi getirmeyi unutmayın."

Dedi hoca ve sınıftan çıktı. Olmayan evlilik teklifinin nasıl davetiyesini getireyim size canım hocam? Daha evlilik meselesi sadece ailem arasında geçti.

Vegas'a baktım "Alfasın değil mi?" Liseli Pete'e geri dönmüştüm hemen tüm şımarıklığımı geri getirme çabamla "Evet ve sende omegasın. Feromonların hoş kokuyor." Gülümsedim ve utançla kafamı eğdim bu bir omeganın alabileceği en güzel iltifatlardan biriydi.

"Seninkide çok güzel kokuyor, tıpkı ev gibi."

O benim evimdi.

"

Sende öyle kokuyorsun. "

Şuan kesinlikle feromon kokusundan bahsetmiyorduk, birbirimizin evi, yuvası olduğumuzdan bahsediyorduk.

Bugün evimin direği diye mesajlaşmalıydım onunla. "Ne düşünüyorsun?" Dedi, "Seni." Dedim, gülümsedi ve camdan dışarı baktı utanmış mıydı o? Liseli Vegas böyle miydi? Tanrım onu içime sokasım vardı.

Bir sevişme gelmez mi be?

"Utandın mı?" Vegas bana döndi "Birazcık."

"Aptal alfa." Dil çıkardı, bende ona dil çıkardım

"Eğer öpüşürlerse kusarım."

"Ne alaka şimdi?"

"Bilmiyorum, dilleri dışarı çıktı birden her an görmemiş gibi birbirlerine saldırabilirler."

Sınıftakilerin konuşmasını takmadan dışarı çıktık.

"Ailen ne iş yapıyor?" Dedim, "Şirketleri var. Sizinkiler" Onu kafamla onayladım "Bizimkilerde." Bilmiyormuşuz gibi konuşmak nedensizce eğlenceliydi "Kaç kardeşsiniz?" Dedi. Aklıma gelen aptallarla gülümsedim "Üç. En büyüğümüz alfa biz diğer iki kardeş omegayız." Gülümsedi "Biz iki kardeşiz ben büyük olanım, bir de Macau var."

Kardeşi aklına geldiğinde yüzü düştü araları kötü müydü "Vegas?" Bana baktı "Efendim?" Kafetaryadan kahve söyledi bize "Macau ile aran nasıl?" Omuz silkti ikimizde oturduk "Bu aralar kötü. Kendi burnunun dikine gitmeye bayılıyor aptal üniversiteli." Destek olurcasına kolunu sıktım

"Bakalım liseli Vegas kimmiş?"

Gülümsedi ve beni yeniden on yedi yaptı

╰☆╮

Diğer sürpriz için yarını bekleyemedi. Onun yerine evime kutu bıraktığını akşam beni almaya şoför göndereceğini söyledi.

Üstüme giydiğim takım elbiseye baktım. Bir insana ne giyse yakışır mıydı ya?

Son kez kendimi kontrol edip parfümümü sıktıktan sonra evden çıktım, şoför kapımı açtı mutlulukla bindim.

Şoförle konuşmaya girdiğimde çok tatlı yaşlı bir alfa olduğunu fark ettim, yarım saatin sonunda Vegas beni kapının önünde karşıladı.

"Gözlerini bağlamayacağım hevesin buysa." Dedi, gülümsedim "Gözler bağlandığında bazı şeyleri daha iyi hissedermişsin, denesek ne güzel olurdu." Dedim ve koluna girdim "Üzgünüm bebeğim ama altımdayken yüz ifadeni izlemeye bayılıyorum o gözlerinin kayması da buna dahil asla yapmam." Çok güzel ağaçlar ve çiçeklerin olduğu yoldan geçiyorduk "Neyseki bende seni görmeyi seviyorum."

"En çok bacaklarının arasında seni emerken herhalde." Gülümseme engel olmadım "Belki."

Minik bir yemek masası vardı "Çok şık." Dedim, "Tatlı için çağırdım seni." Dedi, zaten toktum o yüzden sorun yoktu.

Benden ayrıldı ve sandalyemi çekti "Teşekkür ederim." Dedim ve oturdum kendisi bana tatlıyı servis ederken gülümsemeye devam ediyordum

"Liseli Vegas ile mi akşam yemeği bu yoksa rüyalarıma girip benimle sevişen alfa ile mi?"

Elimi öptü "Sen hangisini tercih edersin?" Kahkahamı tuttamadım "Küçüğünü alayım büyüyünce rüyamda sevişecek zaten benimle." O da gülümsedi "Sen iste yeter." Dedi

Tatlıları yerken günün muhabbetini yapıp kahkahalarımıza engel olamadık.

Vegas yerinden kalktı ve önümde eğildi "Pete?" Dedi.

Geliyor galiba.

Tanrım umarım kolye çıkmaz.

Yoksa neden eğilsin?

"Efendim?" Yüzük olarak düşündüğüm kutuyu çıkardı ve açtı parlayan şık bir yüzük vardı "Pete Phongsakorn Saengtham tanrım o kadar çalıştım ki çalıştıklarımı unuttum." Yüzünü tuttum "İçinden geleni söyle." Dedim "Heyecandan ne söyleyeceğimi unuttum. İçimden gelenleri de."

Aptal şey.

"Pete, seni ilk gördüğüm o sınıfta kaderim olduğunu biliyordum. O yüzden tekrar giydim o formayı tüm okulu ayarladım, kaderimle bir daha tanışayım diye. Özel yapım sweatlerimi sana verdim, arkadaşlarına gösterdiğin şımarıklığı kıskandım, uzaktan sevdim seni keşke söyleseydim sana o zaman, bencillikti. Rüyama ilk girdiğinde ilk adımı dudaklarından inleyerek kopardığımda, rüyamda senin yüzünü avuçlarımın arasına aldığımda rüya olmaması için tanrıya dua ettim. Her gün sırf seni görmek için erken uyumaya başladım ve seni o partide kendini bana tanıtırken gördüğümde sarılmamak ve sonra seni evime götürüp yedi senenin acısını çıkarmamak kendimi zor tuttum ama şimdi buradayız ve sen benimlesin. Yedi yıl kaybetmiş olabiliriz ama bundan sonra benimle olsan? Hayalimizdeki gibi bebeklerimiz olsa? Ne dersin? Benimle evlenir misin Pete Phongsakorn Saengtham? Evim olmak ister misin?"

Gözlerim doldu "Tanrım bu çalıştığımla bir olmadı." Dedi "Seninle evlenirim Vegas Kornwit Theerapanyakul. Minik bebeklerimizle kafanın etini yiyeceğiz. Seni önceden tanımamış olabilirim ama bugün keşke tanısaydım daha çok dedim, üç yıldır iyiki rüyama giriyorsun, iyiki seni görür görmez fark ettim." Dedim.

Birbirimize sarıldık ve dudaklarımızı birleştirdik.

Aniden ortaya çıkan feromonlarım ile kendimi geri çektim sıcaklamaya da başlamıştım

"Kızışma dönemime merhaba de müstakbel kocam."

Yüzüğümü taktı ve beni kucağına aldı

"O zaman bebeğimle ilgilenmeliyim."

Ve tekrar dudaklarımızı birleştirdik.

Tamam şimdi bölümün devamı nerede?

Direkt düğün gümüne gidiyorum ama dimi smut yok.

Neyseki bu bir şaka bu bir ironi

Umarım bölümü beğenmişsinizdir

Sizleri seviyorum

Görüşürüz <3

Continue Reading

You'll Also Like

35.1K 1.4K 16
Alaz'la Asi yer değiştirmiş olsa nasıl bir dinamikleri olurdu çok merak ettim. Yaman, Alaz ve Cesur'un birlikte büyüdüğü; Asi'nin Soysalanlar'ın kız...
21.2K 2K 44
Eğlenmek için yazıyorum, eğlenmek isteyenleri hikâyeme bekliyorum🖤
41.4K 3.9K 36
barış alper yılmaz, dm kutusunu sorunlarını anlatıp bir dert defteri gibi kullanan fanının mesajlarını okur.
52.9K 5.8K 20
Taehyung bir katildir ve hapishaneden kurtulmak için taklit yaparak akıl hastanesine girer. O sırada orada hasta yatan Jungkook ile karşılaşır ve Jun...