Duyduklarımı sindirmeye çalışıyordum. "Seni yatağına davet ediyor" Ne demekti be? Hayır Mete yanlış anlamış olmalıydı.
"Mete bence sen yanlış anladın"
Üzgün bir ifadeyle gözlerime bakmaya devam etti.
"Üzgünüm gece. Kaplan bey ne isterse o olur. İstersen şimdi kaçıp gidebilirsin ancak tavsiye etmem. Seni yer yarılıp içine girsen bile bulur. Hadi şimdi kendi isteğinle hazırlanmaya git mecbursun buna. Yoksa daha kötüsü olur!"
Gözlerim dolmaya başlamıştı. Bu adam kimdi de cesur gördüğüm Meteyi bile korkudan titretmisti. Ne sanıyordu kendisini? Ben diğerleri gibi olmayacağım. Kendimi öldürürüm yine koynuna girmem o adamın.
"Öyle bir şey olmayacak Mete. İstediği zararı versin bana umurumda değil."
Dedim ve arkamı dönüp işime devam ettim. Belli etmiyordum, sinirli görünüyordum ama içten içe korkudan titriyordum. Ya zorla dokunursa bana? Hayır gece. Aklına kötü şeyleri getirme. Olmayacak öyle Bir şey.
O olaydan sonra yaklaşık bir saat daha işime devam ettim. Hiçbir sorun olmamıştı. Sanırım umduğum gibi vazgeçmişti. Yağmuru bulduğum da lavabonun yerini sordum. Derin bir nefes verirken lavaboya doğru ilerledim. Kapkaranlık bir koridordu ve en üst kattaydı. Son kapı demişti yağmur.
Elimle en sonunda kapıyı bulup açtığım da içeri girdim direkt. Ancak gördüğüm manzara kesinlikle lavaboya benzemiyordu. Kırmızı ışıklı çok geniş bir yatak odasıydı ve oldukça lükstü. Sanırım yanlış odaya gelmiştim.
Arkamı dönüp geri çıkacakken kapı açıldı ve odaya o adam girdi. Kaplan baykan. Yavaşça Üstüme doğru gelmeye başladı. Korkum gittikçe artıyordu.
"Hazırlanmamışsın daha?"
"Defol git!"
En sonunda sırtım Boydan camlı olan duvara çarptı. Tam dibimde durdu en sonunda, yüzü yüzüme çok yakındı.
"Daha çok yeni olduğun için kuralları bilmemene bir şey demiyorum. Şimdi ya kendi isteğinle benimle olursun ya da zorla yaparım hastanelik olursun."
Gözümden bir damla yaş aktı. Gözleriyle aşağı kayan gözyaşıma baktı.
"Lütfen, ben daha lise öğrencisiyim."
"Bir lise öğrencisinin böyle bir mekan da ne işi var o halde?"
"Paraya ihtiyacım var"
Bir süre yaşlı gözlerime baktı.
"O halde sana bir teklifim var. Kimseye yapmam teklif. Şimdi benimle birlikte olursan sana bir ev, bir araba ve tonlarca para veririm"
Bu adam beni ne sanıyordu? Aniden korku yerine gelen sinirle bağırmaya başladım.
"SEN BENI NE SANIYORSUN YA?"
yüzüme atılan tokatla kafam sol tarafıma düşmüştü. Ağlıyordum ama saçlarım yüzümü kapatıyordu. Ben ne günah işledim ki bu kadar ağır şeyler yaşıyordum.
"Benimle konuşurken o ses tonuna dikkat edeceksin! Yoksa tokat değil bağıracak bir sesin olmaz!"
Daha fazla uğradığım bu duruma katlanamayıp camdan duvardan sırtımı kaydırdım ve oturdum. Ellerimle yüzümü kapatıp hıçkırarak ağlamaya başladım.
"Ben hiç bir şey yapmadım ki bunları hakedicek. Hiç bir şey"
Bir süre ağlamaya devam ettim. Çok dolmuştum artık. Herşeye birikmiştim.
Ayakta dikilmeye devam etti. kafamı kaldırdım ve göz yaşlarımı sildim. Yüzünde hiç bir duygu belirtisi olmadan bana bakıyordu.
"Değil bana araba ev vermek, dünyaları versen ben senin gibi bir pislikle olmam. Ne yapıyorsan yap elimde kalan tek şey kendime olan saygım. İster döv, İster öldür. Umurumda değil."
Kolumdan çok sert olmayacak şekilde tutup kaldırdı. Yatağa götürüp oturttu. Iste simdi bitmişti Allah kahretsin bitmişti herşey. Ben burdan çıktıktan sonra intihar ederdim ki! Yaşamanın daha ne anlamı var?
"Öpüşücez sadece korkma"
"Ne"
"Şimdi bana karşılık verirsin Öpüşürüz sadece. Ya da zorluk çıkarırsın sikip atarım bir köşeye"
Dediği şeyle yeniden ağlamaya başladım. Ama Bir kaç saniye dayanıp kurtulabilirdim.
"KES AĞLAMAYI!"
elini tekrar kaldırdığın da kollarımla kendimi korudum. Beklediğim gibi yapıp vurmadı. Sakince konuştu
"Geç yatağa uzan hemen!"
"Sadece Öpüşücez dedin niye uzanıyorum"
Sabır çeker gibi gözlerini kapayıp açtı.
"Geç dedim"
Dediğini yapıp yavaşça geri gidip uzandım. Üstüme çıktı ama ağırlığını çok vermiyordu. Gözlerimi kapatıp beklemeye başladım. Gözümün hemen yanını öptü yavaşça aşağı doğru gelerek yanağımı, çenemi öpmeye devam etti.
Neden ortada duygu varmış gibi davranıyordu. Sanırım beni sakinleştirmek için yapıyordu ve başarılı da olmuştu. Öpücükleri böyle bir adamdan beklenmedik şekilde çok nazikti ve uzun uzun öpüyordu. Tam dudağımın üstünde durup konuşmaya başladı.
"Kaç kişiyle öpüştün?"
Gözlerimi yavaşça açıp yüzüne baktım. Onun gözleri kapalıydı ve kaşları çatıktı.
"Hiç"
Gözlerini sinirle açıp bana baktı ve tıslar gibi konuştu.
"Doğruyu söyle öldürürüm seni!"
"Y-yemin ederim kimseyle öpüşmedim."
Hızlıca dudaklarıma kapandı. Çok sertti ve dilini kullanarak hızlı hızlı öpüyordu beni. Gözlerim otomatik kapanırken nasıl karşılık vereceğimi bile bilmiyordum ama çok hoşuma gidiyordu. O an gerçekten kendi isteğimle karşılık verdim.
Bu ben değildim ben değildim. Ama içimde ki ses anı yaşamamı söylüyordu ve öyle de yapıyordum. Az önce ağlayıp bağıran kıza da noldu? Ben daha kendimi tanımıyorum ki.
Beni sertçe öpmeye devam etti ellerini belime çıkardı. Yavaşça kollarımı kaldırıp boynuna sardım. Sanki olabilirmiş gibi daha sert ve hızlı öpmeye başladı. Dudakları dudaklarım olmuştu sanki o derece birleştikti.
Dakikalarca o şekilde öpüştük. En son nefes alamadığım da kendimden uzaklaştırmaya çalıştım ama hareket dahi etmiyordu. Dilimi emiyordu, zevkten mayışmıştım. Zar zor kafamı yukarı kaldırdım.
"Yeter-"
Daha konuşmama izin vermeden gözü dönmüş gibi dudaklarıma saldırıyordu. Yine zorla kafamı çevirdim.
"Yeter nolursun nefes alamıyorum."
Yaklaşık bir 30 saniye boynumda soluklandı ve üstümden kalkmıştı. Gözlerime baktığın da Bir yırtıcı görmüştüm resmen. Gözleri Bir kaç ton kararmıştı ve çok hızlı soluklanıyordu. Ama daha çok nefessizlikten değil de sakinleşmek ister gibi.
Elini pantolonun arka cebine götürüp telefonunu aldı ve kulağına tuttu.
"Aşağıdan bir kız gönderin çabuk!"
Ayağa kalkıp kapıya doğru hayal kırıklığı ile yürümeye başladım. Ne bekliyordum ki? Böyle bir pislikten saygı mı bekliyordum.
Kapıdan çıkıp karanlık koridorda yürümeye başladım. Işıklı tarafa geçince sarışın neredeyse çıplak bir kızın geldiğim yola gittiğini gördüm.
Düştüğüm durumdan dolayı neredeyse ağlayacaktım. Kendimi toparlayıp ucuz atlattım diyerek işimin başına döndüm.
Bir sonraki bölüm yine +18 olucak çünkü ben sapık bir yazarım teşekkürler oy vermeyi unutmayın.
Bölüm nasıldı bu arada?