KURT'UN ESİRİ +18

By durdumm

197K 7.7K 3.6K

Yanlız yaşayan genç kız bulunduğu bölge de insanlar yavaş yavaş azalırken yerini kurtlar alır. Beklemedigi do... More

#1 karanlık gün
#2
#4
#5
#6
#7
#8
#9
#10
#11
#12
#13
#14
#15: kaçış
#16
duyuru
#17
#18

3#bar

13.5K 499 139
By durdumm


****

Sabah alarmın sesi ile zar zor gözlerimi açıp alarmı kapadım.

Bir süre yatakta uzanıp hayatımı düşündüm. Nereye kadar böyle gidecekti? Biran önce bir şeyler yapmalıydim. Annemi hiç görmemiştim. Sadece şerefsiz babam vardı annemin ölüp ölmediğini bile bilmiyordum. Bana Sadece annen yok demişti. Hayatim boyunca babamın şiddetlerini ve hakaretlerini dinledim. Bir tane bile iyi anımız yoktu, oysa ben şimdi bile çocuk sayılırdım. 17 yaşında bir lise öğrencisiydim. 18'ime az kalmıştı neyseki, çok planım vardı. Ama yine de ben daha doğar doğmaz bile babamın şiddet ine maruz kalmış bir çocuktum. Bana bebekken bile vururmuş. En acı yanı da bana bunları durduk yere anlatırdı.

Erdem atalar... Seni hiç bir zaman affetmeyeceğim. Erken yaşta beni bunlara mecbur ettiğin için, herseyi kendim yapmayı, kendim halletmeyi öğrettiğin için.

Daha vücudum da silinmeyen izlerin var. Zihnimden de.

Yanından kaçıp kurtuldum evet. İlk başlar da sokakta yattım sonra böyle olmayacağını bilerek yatılı Bir işe girdim. Daha vücudumdaki açık yaralar kapanmamışken iğrenç işler de çalıştım. Kendimi her zaman şans eseri koruyabildim. Ve şimdi bu evi tutmuştum şehrin bir ucunda senden uzakta huzurlu bir yaşam. Keşke yanımda annem de olsaydı, iyi veya kötü. Erdem den daha kötü bir insan yoktur.

Saate baktım. 06:20 okulum saat 7:30 da başlıyordu. Hızlıca kalkıp hazırlanmaya başladım. Okul eteğimi ve gömleğimi giyinip saçlarımı taradım. Zaten doğuştan siyah uzun ve düz olan saçlarım vardı. Erdem kumraldı, anneme çekmiştim sanırım ben.

Yüzüme Hafif bir makyaj yapıp montumu ve botlarımı da giydikten sonra çantamı alıp çıktım. Kış ayında olduğumuz için artık hava geç aydinlaniyordu.

Okula vardığım da sınıfıma çıkıp duvar kenarı olan sırama oturdum. Zaten tek oturduğum için yayiliyordum. Yanliz olmanın faydaları diyerek kendimi arada avutuyordum.

Derse iyice odaklanmışken kapı büyük bir gürültüyle açılmıştı. Saçı başı dağılmış öfkeyle sınıfta gözlerini gezdiren kıza baktım. O da en sonunda gözleri ben de durdu.

"Kızım ne bu saygısızlık! İsmin ne bakim senin?"

Kız öğretmeni takmadan bana bakarak sırama kadar geldi. Hala şaşkınca bakarken konuşmaya başladı.

"Sen o kız mısın?"

"E-efendim?"

Sessizce suratıma baktı bir süre ve kulağıma eğildi.

"Teneffüste arka bahçede ol"

Diyip koşarak çıktı sınıftan. Arkadan bir kız omzuma dokundu ona doğru kafami çevirdim.

"Hey ne dedi sana söylesene"

Önüme döndüm tekrar duymamazliktan geldim. Kız ısrarla omzuma dokunuyordu

"Çek şu elini"

"Çekmiyorum napıcaksın?"

Diyip omzuma vurdu aniden. Bedenimden bir sinir dalgası yükseldi aniden ve ayağa kalkıp kızın saçını çektim ilk önce. Kız çığlık attı, adını bile bilmediğim gerizekalilar beni bu kadar sinirlendirmemeliydi

Kızın çığlığını duyan hoca hemen yanıma geldi.

"Gece atalar hemen dışarı!"

Kızın saçını bırakıp öfkeyle dışarı çıktım. Neden bu kadar öfkelenmiştim bilmiyorum ama rahattım çünkü haklıydım.

Kendimi dışarı atıp soluklandim bir süre. Daha diğer Kızın mallığıyla uğraşırken bir de bu çıktı başıma!

"Tenefus demistim ama bekleyemedin sanırım?"

Uzun boylu, burdan bile kasları belli olan açık kumral kıza baktım.

"Uğraşamam seninle"

Sırıtıyordu salak gibi hala
Papatya tarlası ister misin?
İç sesim sus şuan sinirliyim sana patlarım.

"Bence uğraşırsın, yani uğraşmak isticeksin. Çünkü yeni kankan benim"

Bok kokusu bok kokusu
Anlamadım benimle arkadaş mı olmak istiyordu?

"Anlamadım?"

"Gel yanıma oturalım şöyle"

Dediğini yapıp yanına gittim. Bir süre sadece sırıtarak yüzümü izledi.

"Niye öyle bakıyorsun?"

"Abartılıyorsun sandım. O kadar da güzel kız değildir dedim de lafımı yutturan ilk kişisin."

Hala anlamayarak yüzüne bakıyordum.

"Ben yağmur, 12/c deyim."

Uzattığı elini tuttum.

"Memnun oldum gece" dedi.

"Adımı nerden biliyorsun ve bir şey mi isticeksin geldin yanıma?"

Kız ufak bir kahkaha attı.

"Adını gruplardan biliyorum ve sadece arkadaş olmak için gelmiştim. Sınıfa dalma sebebim de ufak bir kavga etmiştim o an da çılgınlık yapıp yanına geldim iste. Hep uzaktan görüyordum seni bugüne nasip oldu."

"Anladım"

İyide kimse Benle arkadaş olmak istemez ki. Bana ucube gibi bakarlar yanlarına gittiğim de kacarlardi. Kesin bu kız da bana zorbalık yapmak için gelmişti.

Ama tahmin ettiğim gibi olmadı. O an okuldan çıkıp bir kafeye oturduk ve saatlerce sohbet ettik. Çok kafa kızdı ve bana karşı çok nazikti. Sanırım bir arkadaşım olmuştu.

"Bu gece çalıştığım bar'a gelmek ister misin?"

"Bar'mı?"

"Evet bar. Çok güzel bir yer orayı sana göstermek için sabırsızlanıyorum. Elbise giy ama olur mu? Mutlaka elbise giy, siyah olmasın."

"Sipariş mi hazırlıyorsun dur bi"

Ufak bir kahkaha attı.

"Haklısın afedersin sana çok yakışacağını düşündüm sadece"

"Yani ben bar a gitmedim hiç gitmeyi de pek düşünmüyorum kusura bakma"

"Yaaa gece lütfen kırma benii"

Aslında yakın arkadaşım olsa giderdim ama daha yeni tanıştığım biriyle ne kadar mantıklı kabul etmek?

"Bak gerçekten orayı göstericem sana hem yeni bir iş arıyorum demiştin patronla konuşursun maaşları çok çok iyi"

Bak işte bu beni ikna etmek için yeterliydi.

"Peki, ama pantolon giyicem."

"Bir kerecik elbise giysen nolur sanki"

Bu saçma ısrarını anlamamıştım ama iyi birine benziyordu o yüzden kırmamak için kabul etmiştim.

Eve geçtiğim de hemen karnımı doyurup elbise seçmek için dolabı açtım. Sanki ne elbise seçiyorsam bir tane elbisem vardı. Israrla siyah giyme demişti ama tek elbisem vardı o da siyahtı. Hemen dolaptan çıkarıp Üstüme geçirdim.

Dizimin biraz üstün de, hafif göğüs dekolteli, uzun kollu siyah elbiseyi giydim. Saçlarımı düz bir şekilde kalması iyiydi. Gözlerime rimel, yüzüme Hafif kapatıcı ve son olarak dudaklarıma vişne renginde ki rujumj hafifçe dokundurdum. Fazla abartiya gerek yoktu.

Ayağıma topuklu giyemezdim çünkü hala yürümeyi bilmeyen bir ben kalmıştım sanırım.

Ama bu elbisenin altına da spor olmazdı. Mecbur siyah stilettolarımı ayağıma geçirmiştim. Saat bayağı Bi geç olmuştu. Taksiyi arayıp bekledim. Bir güncükten bir şey olmazdı bence. Taksiciye hemen yağmur un attığı konumu gösterdim ve ilerledik.

Karanlık sokaklar da ilerlerken bayağı bir korkmuştum. En sonunda karanlık sokağın ortasında fazlasıyla dikkat çeken mekanın önünde durduk. Ücreti ödeyip indim ve mekanı incelemeye başladım.

Hiç bir yazı yoktu sadece korkutucu kurt sembolleri vardı. Yakından baktığım da kocaman kurt un üzerinde dilini bilmediğim bir şeyler yazıyordu. Daha fazla incelemeyip içeri girdim. İçerisi kocamandı ve baya Bi kalabalıktı. Kafamı Sağ tarafa çevirdiğim de yiyişen çiftleri gördüm. Hemen kafamı önüme  çevirip gözlerimle yağmur u aradım. En sonunda gördüğüm de hızlıca yanıma elinde tepsi ile gelmişti. Tepsinin üstünde yarısı dolu buzsuz viski vardı.

"Gece cidden çok hızlı yetiştin"

Elime tepsiyi tutuşturdu ve elimden montumu çantamı aldı.

"Bunu şimdi söylediğim yere götüreceksin. Götüreceğin kişi buranın sahibi. Ve gece beni iyi dinle."

Kulağıma yaklaştı

"Ne olursa olsun kafana silah dayasalar bile gözlerine bakma"

"Ne? Neden?"

"Lütfen senin için diyorum ben. Sadece dediğimi yap. Asla konuşma hemen önüne bırakıp yanıma gel. Ben diğer siparişleri götürücem"

"Tamam neresi göster"

"Burdan sola dön ve direkt ilerle oradaki son masa. Ve unutma kafan hep eğik olsun, bakmak yasak gece"

Kafamı salladım hızla yanımdan ayrıldı. Dimdik yürümeye başladım.
Salak kafanı eğsene
Ay evet unuttum.

Kafamı eğip dediğini yaptım ve son masaya geldim. Eğilip bardağı masaya koyduğum an ufacık baksan nolur ki diye düşündüm çok merak etmiştim.

Hala vücudum eğikken gözlerimi yavaşça kaldırdım.

O tanıdık gözler. Bu gözler bana nerden tanıdık geliyordu? Masmavi parlak gözler. Kurt. Evet yaralı kurt un da gözleri aynı böyleydi. Ve bu adamın da öyle..

Adam yavaşça Kaşlarını çattı. Saniyesinde kafama her bir yanımdan silah tutuldu ve müzik sesi kesildi. Donmuş bir şekilde kaldım.

"Kolunu indirmeyen herkes canından olur"

Sert ve kısık sesiyle beraber herkes silahı cebine atıp geri çekildiler.

"Bu da neydi?"

Kafasını eğip bir süre Gözlerime baktı doğrulup gidecekken tekrar kalın ve cezbedici sesiyle konuştu.

"Seni ilk defa görüyorum. Seninde beni ilk defa gördüğünü düşünüp şuan seni rahat bırakıyorum. Ama kaplan baykan'ı tanımamanın büyük cezası olur. Şimdi ikile sana kuralları öğretsinler"

Kafasını eğip kendi kendine mırıldandı.

"Ağzımı yordu kevaşe"

Anlamayarak yüzüne baktım kevaşe ne demekti? Boşverip hızlıca yağmur un yanına ilerledim. Ne garip adam dı. Kendini dünyanın kralı falan mı sanıyordu? Terbiyesiz.

Yağmur un yanına gittim de beni bir ton azarlayıp hala nasıl canımın sağ olduğunu falan sormuştu. Dediklerinin hiçbirini ciddiye almadım ve uykumun geldiğini söyleyip taksi çağırdım. Daha fazla çekemezdim o kızı. Bar dan çıkmışken hızlıca yanıma yağmur geldi yine.

"Noldu yine kalmıcam dedim ya yağmur"

"Onu demicektim. İş işini konuşmadık. O yanına gittigin kişi buranın patronuydu demistim ya sana. Gel içeri bir konuşalım."

İyi maaşlı bir işe ihtiyacım olduğu için kafamı sallayıp takip ettim yağmuru. Bu sefer sıkıca uyarmıştı. Tektar aynı masaya gittiğimiz de durduk ve yağmur konuşmaya başladı.

"Efendim, bağışlayın rahatsızlık verdiğimiz için. Bu benim arkadaşım gece işe ihtiyacı olduğu için siz de kabul ederseniz burda benim yanımda garson olarak başlayabilir. Kendisine ben kefilim hiç bir yanlışı olmayacaktır."

"Başlasın yarın, anlatırsın sen"

"Çok saolun Efendim iyi geceler dilerim"

Dedi ve kolumdan tutup beni de sürükledi. Mutlu olmuştum aslında ama bu adamdan hiç hoşlanmamistim. Sırf aşırı yakışıklı ve parası var diye burnu havada biriydi.

Yağmur bana iş i yarın anlatacağını aksam 6 da burda olmam gerektiğini söyledi.

Son kez sarılıp eve dönmüştüm yol boyu düşündüğüm o mavi gözlerdi. Üstümde bu kadar etki yaratmamasi gerekiyordu.

Continue Reading

You'll Also Like

129K 5.6K 26
Rüya bal rengi gözleri ve uzun kumral saçlarıyla su gibi bir kızdı. Bir kere gördünüz mü bir daha bakmak isticeğiniz etkileyici bir aurası vardı. İ...
51.3K 1.7K 27
#asdor etiketinde 1. 🥇 #ayber etiketinde 1. 🥇 #süsöm etiketinde 1. 🥇 #oğhar etiketinde 1. 🥇 #kardeşlerim etiketinde 2. 🥈 Bu hikayeye bir kez...
134K 6.4K 16
Felaketlerle başlayan bir gece kaç Bedel ödettirdi? 🕯️
platonik (ÇT) By ...

Science Fiction

174K 10K 108
Yeni başladığın okulda kimsenin konuşmaya cesaret edemediği sadece okulun zorbalarıyla takıldığı çocuğu ilk gördüğün an aşık olup yılarca plotonik ol...