O KIZ BENİM +18

By psikopatcivciv012

629K 22.8K 8.1K

"Bana büyü mü yaptınız!" . Hayatını kurtardığı adam tarafından kaçırılan Lale. Hayatını kurtaran genç kıza... More

-1-
-2-
-3-
4
-5-
-6-
-7-
-8-
-9-
-10-
-11-
-12-
-13-
-14-
-15-
-16-
-17-
-18-
-20-
-21-
-22-
-23-
-24-
25
-26-
27
28
29
-30-
31
32
33
34
-35-
36
-37-
38
39
40.
41.

-19-

14.9K 569 126
By psikopatcivciv012


Telefonu elime aldığımda ezbere bildiğim abimin numarasını tuşladım. Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki bir an düşüp bayılacaktım, tam arayacağım zaman okulun hoparlöründe bir ses duyuldu.

"Aras Cengiz telefonunu alıp acil Müdüre hanımın odasına gelmen gerekiyor." Arasın kaçları çatılmıştı ne olduğunu anlam veremiyordu ama ben biliyordum. Büyük ihtimalle kameradan görmüşlerdi. Ama nasıl hemen anlamışlardı, kameranın önünde oturmuş beni mi takip ediyorlardı!

Numarayı silip Aras'a uzattım. Sanırım ben burada nefes bile alsam izleyip haberleri olacaktı.

"Teşekkür ederim. Sen git istersen."

"Sorun değil sen ara öyle gideyim, bir kaç dakika beklesinler." dedi. Telefonu hala uzatırken burukça gülümsedim.

"Seni, bana telefon vermemen konusunda uyarmaları için çağırıyorlar." kaşları çatıldı

"Anlamadım, neden?" başımı salladım

"Boş ver." sanırım herkesin iyiliği için susmam gerekiyordu.

"Hiçbir şey anlamıyorum?"

Ben de...

"Tanıştığımıza çok memnun oldum, Aras. " Dedim gülümsemeye çalıştım. Telefonu sallayınca aldı

"Ben de memnun oldum... hangi sınıftasın?"

"11-A"

"Ben de 12 sınıftayım, 12-C deyim. Eğer bir ihtiyacın olursa gel hiç çekinme."

"Teşekkür ederim." Aras yanımdan giderken Bazı insanların dönüp bize baktığını fark etmiştim insanlar artık bana bir ucube olarak mı bakardı bilmiyorum.

Açıkçası pek de umurumda değildi, zorbalığa, görmezden gelinmeye Ezgi sayesinde alışmıştım. Tekrar yürümeye başladığımda telefonum çaldı.

Demir ismini görünce gözlerimi devirip açtım ve kulağıma dayadım

"Ben seni bırakırken uyarmadım mı! Niye çileden çıkarıyorsun beni!"

"Merak etme, buradaki kölelerin hemen olaya el atıp buna engel oldular."

"Tabii ki olacaklar!" Diye bağırınca irkildim. Hayvan!

"Adam gibi okula git gel, diye seni gönderdim oraya." kaşlarım çatıldı ama çok sinirli görünüyordu. O yüzden üzerine gitmek istemedim

"Bir daha duymayacağım duyarsam sonuçlarından ben sorumlu değilim!"

" Ne demek istiyorsun?"

"Eğer kaçmaya çalışırsan ablan ve abinle ilgili kararlarımı söylemiştim."

"Yaptığın çok adice." diye soludum hiddetle.

"Çıkışta alırım seni." deyip kapattı telefonu elimin içinde kırarcasına sıkıp devam ettim. 

Daha sonra tuvaleti bulup elimi yüzümü yıkamıştım, sınıfımıda bulup girince öğretmenim benden önce girdiğini gördüm.

"Özür dilerim. Yeni geldim de okula, sınıfı bulamadım."

"Sen Lale Soykan olmalısın?"

Soykan?

Benim soy ismim Soykan değildi. Bunu da Demir'in yaptığını anladığın için başımı salladım

"Evet."

" Hoş geldin yeni sınıfına. Derse hemen başlayalım geç bir yere otur."  Ürkekce göz gezdirdiğimde pencere kenarında en arka sırada bir kızın yanının boş olduğunu gördüm. Oraya adımlayıp yanına oturdum.

" Merhaba." diye mırıldandım, kız da gülümseyip

"Merhaba." Tamamen bana döndü

"Bu arada ben Zeynep." 

"Bende duyduğun gibi Lale." Dedim ve ufak bir sohpet etmiştik.

Ders bana o kadar iyi gelmişti ki ilaç gibiydi. Kaç gündür gidemiyordum o yüzden dersin sonuna kadar aklıma hayatımla ilgilidir hiçbir şey gelmemişti..

Ama teneffüs zili çalıp öğretmen dışarıya çıkınca içimdeki sıkıntı yine baş göstermişti.

Ben ne halt yiyecektim burada!

Verdikleri çantanın ön tarafının şiş olduğunu görünce orayı açıp baktım. Gördüğüm şeyle kaşlarım çatıldı.

Lacivert bir cüzdan vardı cüzdanı elime alıp açınca içinde bir tomara yakın para olduğunu gördüm. Sinirle fermuarı kapatıp çantaya attım

"Lale biliyorum aramızda pek bir muhabbet yok ama istersen kantine gidelim İlk günden yabancılık çekme." Diyen Zeynebe kaydı gözlerim. Onun parasıyla hiçbir şey almayacaktım.

Açlıktan ölsem de hiçbir şey yemeyecek ve içmeyecektim.

"Teşekkür ederim canım bir şey istemiyor. Biraz bahçeye çıkacağım."

"Tamam o zaman sen bahçeye çık ben de geliyorum, sana eşlik ederim."başımı salladım. Zeynep yanımdan geçip giderken ben de ayaklandım ve sınıftan çıkmaya yeltendim. Üç tane kızın bir anda bana doğru geldiğini görünce tedirginlikle onlara baktım.

Daha ilk günden başıma Ezgi gibi kızları bela almamıştım değil mi? Gülümseyerek yanıma geldiler.

"Merhaba Lale." Kaşlarım havaya kalktı

"Tanışıyor muyuz?"

"Bundan sonraki okulda arkadaşların biziz." yüzümü buruşturdu.

Arkadaşım mı?

"Arkadaşım?" Diye sordum anlamayarak

"Evet ben Buse, bu Ceylin Bu da Ceyda sana her konuda yardımcı olacağız-"

"Bir saniye." diye mırıldandim

"Nereden çıktı bu, yani daha ben.... hiçbirinizi hiç görmemiştim bile. Ne arkadaşı?"

"Müdur olacak Şermin karısının odasından geliyoruz, bizim sana arkadaşlık etmemizi istedi."  sinirle gülüp dudaklarını ısırdım

"Anladım.." üçüde başını salladı

"Arkadaş diye bana ayakçılık, sahtekarlık, uşaklık yapmanızı istedi." üçünün de kaşları sinirle çatıldı

"Ne diyorsun sen!"

"Diyorum ki Arkadaşlığınızı istemiyorum. Müdür Hanım'a gidip aynı şekilde söyleyin." daha sessiz olanları hemen öne çıktı

"Lütfen öyle söyleme matematik dersim çok kötü Şermin Hanım eğer sen bizden memnun kalırsan yardımcı olabileceğini söyledi." daha da sinirleniyordum

"Lütfen gider misiniz istemiyorum. Bu dediklerimi aynı şekilde ona söyleyin." deyip yanlarından geçtim. Sonra Cebimdeki telefon çıkarım TEK numarası bulunan kişiyi aradım.

Telefon çalır çalmaz açıldı

"Bir sorun mu var?"

"Evet var!"

"Ne oldu? sesi merak içindeydi

"Beni ailemden, arkadaşlarımdan ayırdın, onu geçiyorum bana arkadaşlık satın almak nedir!"

"Ne dediğini anlamadım."

"Iki üç tane kız gelip bana Şermin hanımın onları benimle arkadaşlık etmesi durumunda fazladan not vereceğini söylemiş! Ayrıca dün ben okulda yokken fotoğrafımı herkese gösterip bu kıza telefon vermeyin ne demek! hiç mi Nasıl bir pozisyona düşeceğimi düşünmediniz!"

" Şerminin yaptığı 1. şeyden haberim yoktu ikincisine gelirsek bunu yaptığım halde başkasından telefon istiyorsun. Bu kararı vermekle çok iyi yapmışım."

"Kime göre!"

"Bana göre."

"Çok sıkılıyorum." diye mırıldandım. Pencereden aşağıya bakarken cevap vermedi

"Sanki yabancı bir ülkedeyim ve tek başımayım gibi hissediyorum." Bir süre konuşmadı daha sonra

"Kapatmam lazım." deyip ben cevap vermeden telefonu kapattı sıkıntıyla ciğerlerim doldurup aşağı indim. Biraz bahçeye çıkıp nefes alsam ve iyi olurdu

Bahçeye çıktıktan 1-2 dakika sonra Zeynep elinde iki Kahveyle yanıma geldi birini bana uzattı

"Az şekerli içeceğini tahmin ettim." Başımı sallayıp Teşekkür ettim.

"Bir şey soracağım." diye mırıldandım

"Senide mi Şermin hoca ayarladı?" kaşları şaşılık da havalandı

"Nasıl?" Yüzüne dikkatle baktığımda onun hiçbir şeyden haberi olmadığını fark edince 

"Boşver, kahve için de tekrar teşekkür ederim."

"Rica ederim, ne demek." okulun bahçesini gezip biraz okul hakkında konuştuk. Daha doğrusu o anlatıyordu benim de kafam başka bir yerlerde olsa da onu dinlemiş gibi yapıyordum.

Dersler Su Gibi akmıştı, bir sürü not almıştım, son zil de çalınca yavaş adımlarla bahçeye çıktım. Zeynep de yanımdaydı. Ceylan kadar olmasada sıcak kanlıydı.

"Okulu sevdin mi?" Omuz silktim

"Güzel." diye mırıldandim.

"Okulun sahibi daha güzel."

"öyle mi?" Dedim umursamaz tonda. Normalde tanısa o vahşiye böyle söyler miydi acaba?

"Evet bir kere gördüm, ama gerçekten çok yakışıklıydı. Çok seksi ayy bilmiyorum yaşı büyük ama hoş adam." o anda yanımızdaki kızların heyecanlı sesleri duyuluyordu.

"Şaka mı yapıyorsun? Gerçekten kapıda mı o adam!" Diğer bir kızın sesi duyuldu

"Bir kaç kere görmüştüm geçen yıl çok yakışıklıydı gerçekten."sonra diğerinin sesi geldi

"Çok ateşli çok... bu yaşta koskoca okul sahibi olmayı nasıl başardı acaba?" Demirden bahsettiklerini anlayınca yüzümü buruşturdum. Davulun sesi uzaktan hoş geliyormuş demek ki...

Dışarıya çıktığımda Demirin kendini arabaya yaslamış bir şekilde gördüm. Bir an ayaklarım geri geri gidecekken durdum. Ve derin bir nefes aldım.

"Yarın görüşürüz." Diye mırıldandı Zeynep. Gülümsedim

"Görüşürüz."

"Lale sormayı unuttum. Istersen biz bırakalım seni annemin şoförü geliyor beni almaya."

"Sey geldi, zaten." deyip Demir'e bir bakış attım gözleri baktığım yere bakınca şaşkınlıkla havalandı

"Ne okulun sahibi mi seni almaya geldi?"  başımı salladım

"Neyin oluyor akraban mı?"

"Yarın konuşuruz." dedim hemen. Çünkü Demir sabırsızlıkla yüzüme bakıyordu.

"Tamam o halde görüşürüz." Dedi tekrar.

"Görüşürüz." deyip Demir'e doğru ilerlerken okuldaki neredeyse bütün kızların Demire aşıkmış gibi bakması midemi bulandırmıştı. Demir'in yanına yaklaştığımda kendini arabadan ayırıp üzerime doğru geldi.

Bir eli cebindeyken diğer elini kaldırıp önüme gelen saç tutamını kulağımın arkasına sıkıştırınca bir adım geriye gittim. Eli havada kalırken kaşları çatılmıştı

"Sana bu eteği verirken boyuna bakmadılar mı?" diye sordu aksi bir sesle. Kaşlarım çatılırken eğilip etek boyuma baktım hemen. Dizlerimin üzerindeydi

"Neyi varmış eteğin?"

"Bende onu soruyorum işte, nerede bu eteğin devamı?" Şaşkınlıkla etrafıma baktım.

"Lütfen keser misin şunu! insanlar bize bakıyor."

"Umurumda mı?"

"Ama benim umurumda." Ters ters baktı

"Bin hadi." kızların kıskanç bakışları arasında arabaya bindim. Demir de kendi tarafına binince jeep'i çalıştırdı.

"Nasıl yapalım yemeği dışarıdan mı yiyelim eve mi  gidelim?"

"Eve gitmek istiyorum."dedim Dışarıda bu adamla baş başa vakit geçirmek istemiyordum en azından evde Merve vardı değil mi?

"Nasıl geçti ilk günün?"  diye sordu

"Nasıl geçebilir?"

"Kötü müydü?"

"Okul seviyorum ama baskıyı sevmiyorum." diye cevap verdim dürüstçe. Demirden cevap gelmeyince çantamdaki cüzdanı çıkarıp torpidoya bıraktım

"Bana para vermene gerek yok. Çünkü harcamayacağım."

"O parayı tekrar çantana koy." Dedi sert sesiyle

"Almayacağım, istemiyorum."

"Beni sinirlendirme!"

"Her şeye tamam dedim zaten bu kadarına da yeter, istemiyorum senin paranı."

"Ne yapacaksın okulda akşama kadar!" sonra kaşları tamamen çatıldı ve bana döndü

"Yoksa bugün hiçbir şey yemedin mi?"

"Yemedim, yemek de istemiyorum."

"Kızım sen manyak mısın niye yemiyorsun! O parayı cüzdanına paşa paşa koyacaksın ve her gün yemeğini yiyeceksin." Sesi ürkütücüydü

"Biz seninle anlaşamıyoruz hiç zaten." Diye mırıldandım

"Anlaşacağız, güzellikle ya da zorla." Sinirden sık bir soluk aldım sonra sabah söylediği şeyler aklıma gelince biraz alttan alsam iyi olurdu.

"Sonra belki alırım." diye mırıldandım.

"Bugün için de özür dilerim. Haklısın seni dinlemeliydim, telefonu istememeliydim." Birkaç saniye sessiz kaldıktan sonra

"Ne yapmaya çalıştığının farkındayım, ablanın ve abini aramak istiyorsun değil mi?" düşünmeden başımı salladım

"Evet sen haklıydın. Madem buradan gidemiyordum. En azından ablamla abimle konuşmama izin verirsin değil mi?"

"Bunu hareketlerin belirleyecek." sıkıntılı bir nefes verdim

"Peki ne zaman ararım?" 

"Ne zaman söz dinlemeye başlarsan.'

"Dinliyorum ya işte, bugün okuluma gittim geldim ders dinledim bir sürü not tuttum." Demir bir ara güler gibi oldu.

"Bu parayı da alacağım diyorum söz veriyorum, sözünden hiç çıkmayacağım."  Demir arabayı sağa çekip bana döndü. Kolunun birini oturduğum koltuğun arkasına attı ve biraz yaklaştı

Onun bu yakınlığı beni gerirken kendimi biraz geriye çektim.

"Ne oldu? Niye durdun?"

"Böyle masum masum konuşursan sinirlerim bozuluyor." Dedi ama sesi hipnoz olmuş gibiydi

"Masum?"

"Evet, beni kullanıyorsun değil mi? Sırf izin vereyim diye?" Dudaklarımı birbirine bastırdığımda gözleri dudaklarıma kayınca sertçe yutkundum.

"Hayır ondan değil, suyuna gitmeye çalışıyorum." dedim açık açık

"Madem bir yere gidemiyorum en azından ailemin sesini duyup onların da benim sesimi duymasını istiyorum."  Demir biraz daha yakınlaşınca sırtım kapıya degdi.

"Lütfen biraz geri çekilir misin?"diye mırıldandım, elimi göğsüne koyup iterken ama asla kıpırdamadı.

"Demek suyuma gitmek istiyorsun."  diye sorarken sesi çok uzaktan geliyormuş gibiydi. Demir'in siyaha çalan kahverengileri gözlerimi talan ederken sessizce yutkundu. Bende onun gibi yutkunup gözlerimi kapattım.

O beni korkutuyordu...

Birkaç saniye sonra yanağımla dudağım arasındaki baskıyı hissedince hemen gözlerimi açıp demiri itmek istedim. Ama o benden önce davranıp kendini geriye çekti ve arabayı çalıştır.

Şok olmuş gözlerle yola baktım. Asla ona bakamıyordum.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen!" cevap vermedi.

"Lütfen bana bir daha dokunma." yine Cevap vermedi. Tırnaklarımı etime geçirirken gözlerimi kapattım. Yol akıp giderken kalbim korkudan o kadar hızlı atıyordu ki, Ne yapacağımı bilemedim.

Araba sonunda evin önünde durunca onu beklemeden hızla inip çantamı da yanıma aldım ve eve çıktım. Kapıyı sabırsızca çaldığımda Merve açtı.

" Hoş geldiniz efendim."  çantamı alıp yukarıya koştum. Kaldığım odaya girip kapıyı kapattım ve arkasına oturdum.

Ben istemeden öpmüştü beni. Yarın da ben istemeden daha ileriye gitmeyeceği ne malumdu?

Yorgunlukla zorla kalkıp dolabı açtım eşofman çıkarıp giymek ve yatağa girmek istiyordum.

Dolabı açtığımda poşetten çıkarmadığım kıyafetlerin hepsini katlanmış ve yerine konmuş olduklarını görünce bunun da Demirin yaptırdığını anlamıştım. Üzerimi değiştirip hemen yatağın altına girdim.

Karnım açlıktan gurulduyordu ama umursamadım biraz uyumak istiyordum. 

Neredeyse uykuya dalacağım zaman kapımın yavaşça açılıp kapanmasını duydum. Bir kaç saniye sonra yatağa bir ağırlık Çökünce gözlerimi açmadım.

Demir olduğunu burnuma gelen kokudan anlamıştım. Demir elini kaldırıp yüzüme düşen saçı geriye parmağıyla itip yüzümu okşadı.

Dokunuşlar bir tüy gibiydi.

Birkaç saniye yüzüme baktığını hissettim, uykum çok geliyordu ama o odadan çıkana kadar uyumayacaktım.

Birkaç saniye daha durup yataktan kalktığını anlayınca rahat nefes aldım ve kapı sesini duydum. Gözlerimi yavaşça araladim.

Nasıl yaşayacaktim bu evde...

sonra Gözlerim yorgunlukla kapandı.

⏳️

Vote vermeyi unutmayın lütfen 💋💝

Continue Reading

You'll Also Like

2M 119K 64
Ulaş: Ev alma, komşu al demişler. Işık: Öyle mi demişler. Ulaş: Öyle demişler. Alacağım seni kendime. Mecburuz.
4.3M 122K 41
054* ***: benim seninle sevişme 054* ***: pardon antrenman yapma ihtimalim nedir? - : kapak tasarımı için @gokbuttired 'a çok teşekkür ederim.<3 :
141K 7.6K 50
Anneannesini görmek için gittiği şehirde üsteğmen Göktürk ile karşılaşan Efsun hiç beklemediği gerçeklerle de karşılaşır ___ " sen benim hayatımda h...
349K 22.4K 23
17 Yıl sonra gerçekleri öğrenen Bade, yıllardır onu arayan abilerine giderse. Azıcık dram. Bolca eğlence. Bolca aksiyon. Bir tutam da kaos. Daha...