UFAKLIK | Daddy Issues ✓

By -Kirilmisbirkalp

2.3M 98.3K 31.8K

Motor yarışlarının gözde ismi olan Demir Atasoy, yıllardır kendisine platonik olan genç kız ile talihsiz bir... More

TEASER I 🐻
TEASER II 🐻
1. DEMİR ATASOY
2. YARIŞ
3. HER ŞEYİN BAŞLADIĞI GECE
4. AMANSIZ İDDİA
5. PANSUMAN
6. GÜZEL GÖZLÜ KIZ DEMEK
7. HIÇKIRIKLAR
8. ŞÜPHELİ YARA
9. İLK TEMAS
10. DÖVÜŞ
11. KELEBEK ETKİSİ
12. VE KELEBEKLER ÖLÜR
13. DÜŞ KIRIĞI
14. KIVILCIMLAR
15. HESAPLAŞMA
16. KALPLİ ŞEKER 🍭
17. KARMA
18. BİR UMUTTUR SEVMEK
19. ERKEĞİN GÖZYAŞLARI
20. YAKICI ATEŞ
21. ATEŞİN KORLARI
22. KETENPERE
23. KENAN ATASOY
24. GEÇMİŞİN ACI DOLU PENÇELERİ
25. ISLAK BEDENLERİN ŞARKISI
CAST 🐻
26. KOR ATEŞİN KIVILCIMLARI
27. NEZARETHANE
28. UFAKLIK NEREYE İSTERSE
29. LUNAPARK
30. SOKAK ÇOCUKLARI
31. BERABER UYUMALIYIZ
32. AŞKIN SAÇTIĞI KIVILCIMLAR
33. YENİ EV
34. KURŞUN
35. ONA TUTUNMAK
36. KAYIP GİDEN ÖZGÜRLÜK
37. YAŞLI ADAM
38. SORGU
39. KASET
40. BEN VE SEVGİLİM
41. ECELİN
42. TUTKU VE ŞEHVET (+18)
43. BENİM İÇİN DÖVÜŞ
44. ÖLÜMCÜL KARAR
45. ÖLÜMCÜL DÖVÜŞ
46. UÇURUMUN KIYISI
47. İNTİKAM ATEŞİ
48. BENDEN NEDEN SAKLADIN?
49. MELİS & ATAKAN
50. AŞKIN VERDİĞİ MUTLULUK
51. ŞEHVETKAR DAVET (+18)
52. NUR & CENGİZ
53. İKİGAİ
AÇIKLAMA (2023)
54. NUR & CENGİZ
55. PASTA🍰
56. KÜLE DÖNMÜŞ HAYALLER
57. HER BİTİŞ BİR BİTİŞTİR
58. HAYAT HIRSIZLARI
59. BİR TUTAM MUCİZE
60. YENİ BAŞLANGIÇLAR
🐻
61. GÖNÜL SALINCAĞI
62. NUR & CENGİZ
64. FUTBOL MAÇI
65. NUR & CENGİZ
💌
66. EN MUTLU GÜN 💌
67. JAGUAR VE PANTER (+18)
68. BAYRAM ÖNCESİ 🍭
69. TRABZON MASALI ☘️
70. TRABZON KABUSU🍃
71. AYI KABUSU 🧸
72. ÇİÇEK AÇAN PAPATYA
73. KÜÇÜK MUCİZE
74. TALİHSİZ DÜĞÜN
75. GÜVENLİ KOLLAR
76. NUR & CENGİZ
77. MELİS & ATAKAN
78. YENİ BAHARLAR
79. AL YANAKLI PAPATYA
80. VEDA
🤍♾️
1 MİLYON - Özel Bölüm

63. KIZ KIZA

11.8K 541 244
By -Kirilmisbirkalp

Bu bölüm yazarınızın ağzından. Oy ve yorumlarınızı eksik etmezseniz sevinirim. Hepinizi mucuk mucuk! 💋

"Bazen eğlenmek gerekir."

💜

"Senden gerçekten etkileniyorum. Gerçek anlamda. Feci bir şekilde." Cengiz'in sözleri Nur'u afallatırken ona konuşma fırsatı vermeden devam etti. "Hani söyledin ya, etkileniyorum diye, ben de etkileniyorum. Hem de çok fazla..." Burnunu kızın burnuna sürterken kokusunu içine çekti. Genç kız şeftali kokuyordu ve bu koku Cengiz'i mest ediyordu. Sanki onun tüm vahşiliğine karşı Nur bir kedi gibiydi.

"Dansöz müyüm ben!" diyen Nur, Cengiz'in suratına şiddetli bir tokat indirdi. Cengiz'in yüzü geriye savrulurken aklında az önceki düşüncelerinden eser kalmamıştı. Yüzünde çarpık bir gülüş oluşurken başını Nur'a çevirdi. Nur korkuyla Cengiz'e bakarken, aslında attığı tokatın onu tahrik ettiğinden bihaberdi.

"Sanırım yanıldım." dedi Cengiz, kıza doğru eğilirken. Nur geriye çekilmek istediğinde kolunu beline sararak onu engelledi.

Nur sinirliydi. Ondan etkilendiğini söylemesi sinirini bozmuştu. "Ne konuda?" diye sordu, öfkeli çıkan sesiyle.

Cengiz usulca kıza yaklaştı. Yanakları birbirine temas ederken kulağına doğru eğildi. "Sen kedi değil jaguar çıktın."

Nur bu sözlere daha da sinirlenirken Cengiz'in göğsünden itip kolunun altından çıktı. "Etkilenmek istiyorsan gidip dansözleri falan seyret!" Cengiz kahakaha atarken Nur öfkeyle yerinde tepindi. "Koca ayı!" Bağırarak motoruna ilerleyip kaskını aldı. "Sen gerçekten de ayısın Cengiz!" Kaskı kafasına geçirip motoruna atladı. Cengiz'in kahkahası şiddetlenirken hiç beklemeden motoru çalıştırıp oradan uzaklaştı.

❥❥

Yol boyu öfkesi dinmeyen genç kız motoru ablasının dükkanında bırakmıştı. Hışımla içeriye girdiğinde Atakan ve ablasını dudak dudağa bulmayı planlamıyordu. "Hop!" dedi keyifle. Atakan ve Melis hızlıca birbirinden ayrılırken neşeyle güldü. "Ne oluyoruz gençler?"

"Öyle gelinir mi lan?" diye kızdı Atakan. Öpüşmeleri bozulduğu için sinirliydi.

"Eee..." diyerek aralarına oturdu Nur. "Her delikanlının bir gelişi vardır."

Atakan sinirle homurdanırken Melis, Nur'un koluna vurdu. Nur neşeli bir kahkaha attığında Atakan da "Cengiz'le ne konuştunuz bakalım?" diyerek onu sinir etmeye çalıştı. "Anlamadık valla baldız," sesindeki ima Nur'un kahkahasını durdurmuştu. "Motorla peşinden gitmeler falan?" İmayla göz kırpıp kaşlarını kaldırdı. "Ne iş?"

"Ne saçmalıyorsun ya!" Nur Atakan'ın omzuna vururken Melis de kaşlarını kaldırdı.

"Etkileniyorum dedin. Sonra peşinden gittin." Şüpheyle kaşlarını çattı. "Siz gerçekten ne yapıyorsunuz?"

"Aa!" Nur tedirgin olurken kalktı oturduğu yerden. "Saçmalıyorsunuz!" İtiraz eder gibi başını iki yana salladı. "Tamamen saçmalık!" Hızlı adımlarla üst kata çıkarken Atakan arkasından gülüyordu.

"Belli ki aşık olmuş." dedi Atakan.

Melis de kardeşinin aşık olduğunun farkındaydı, ama üzerine gitmek istemiyordu. "Uğraşma şununla." dedi Atakan'ın omzuna elini koyarken.

Atakan ona döndü. "Haklısın," derken, Melis'in elini tutup öptü. "Ablası bize az mı çektirdi sanki?"

Melis güldü Atakan'ın sözlerine. "Olsun o kadar da değil mi?"

Atakan, Melis'in gülüşüne bakarak iç çekti. "Olsun be güzelim." Uzanıp yanaklarını avuçladı. "Yolun sonunda sen olacaksan ben her şeye varım."

Melis bu sözlere daha da gülümserken Atakan'ın ensesinden tutup dudaklarını dudaklarına bastırdı. Melis hayatı boyunca belki de ilk kez aşık olmuştu. O kişinin Atakan olması onun en büyük şansı olabilirdi.

❥❥

Demir kucağında uyuyan Efnan'a bakıp iç çekerken gözlerini ondan alamıyordu. Dudakları hafif büzülmüş, kehribar gözleri usulca kapanmıştı. Sık ve uzun olan kirpikleri kalbine bir ok misali saplanıyordu. Bir eli yanağında, diğer eli Demir'in kalbinin üzerindeydi. Nefes alışverişleri Demir'in yüzüne çarpıyordu. Her nefes aldığında Demir anlamsızca saymak istiyordu. Onu izlemek belki de doyabileceği son şeydi.

O an masada titreyen telefonuna içten içe lanet okuyarak telefonu eline aldı. Arayan Berk'di. Ağzında sessiz bir küfür mırıldanarak aramayı yanıtladı. "Ne var lan?"

"Lan man ayıp oluyor Demir adam." dedi Berk, her zamanki geveze tavrıyla.

Sabırsız bir nefes verdi Demir. "Boş konuşma da sadede gel, ne istiyorsun?"

"Seni."

"Ne diyorsun amıma koyayım!"

"Lan şey!" Telaşla söylediği şeyi düzeltmeye çalıştı Berk. "Seni derken gel demek istiyorum. Atakan da burada."

"Orası neresi?" diye sordu Demir. Atakan'ın Berk'le ne işi var, onu merak ediyordu.

"Yarış pistinin oradayız. Şu kurt adamla konuşmam lazım. Çağırdık bekliyoruz, hani gelsen, iyi olur..."

"Banane lan." Demir keyifle doğruldu. "Naneleri yerken bana mı sordun?"

"Eğer gelmezsen..." deyip sustu Berk. Tehdit edeceğini hiçbir şeyi yoktu ki. O sırada imdadına Atakan yetişti. Telefonu Berk'den çekip kulağına dayadı.

"Lan Demir, yazık lan buna. Gel de ayarlayalım şu işi. Hem güleriz, bize de eğlence olur." Berk'in ettiği küfür duyulurken Demir sırıttı.

"Pezevenk miyiz lan biz?"

"Abartma be kanka." diyen Giray'in sesi Demir'e ulaştı. "Gariban sevindirmek sevaptır."

Sessizce güldü Demir. "Giray piçini nereden buldunuz lan? En son bir kızın peşinden koşup bizi unutmuştu."

Giray, "Ayıp oluyor kardeşim." dediğinde Atakan telefonu çekmişti.

"Hadi bekliyoruz."

Demir Efnan'a bakıp iç çekerken "Efnan'ı tek bırakamam." dedi, içtenlikle.

Atakan bu duruma çare bulurken "Melis'i ararız geçer oraya ya." dedi, keyifle. "Sen gel buraya ben arıyorum Melis'i."

Demir cıkladı. Onu bir saniye bile yalnız bırakmaktan çekiniyordu. Üstelik Efnan şu anda uyuyordu. "Melis gelsin gelirim." deyip telefonu yüzlerine kapattı. Telefonu masaya bırakıp kucağındaki Efnan'ı yavaşça koltuğa yatırdı. Hızlıca odaya çıkıp rahat bir yastıkla, bir çarşaf getirip Efnan'ın başının altına koydu. Çarşafı üzerine örtüp gülümserken eğilip büzdüğü dudaklarına küçük bir buse kondurdu. Uyurken gerçekten de çok tatlıydı. Bu kadın bir an önce tamamen onun olmalıydı. Yarın ilk iş nikah tarihi diye geçirdi içinden. Bir an önce onunla evlenmek istiyordu.

Kısa bir süre sonra Melis ve Nur geldi. Yağmur'un da yanlarında olması garip bir tesadüf olsa da Demir aldırmadı. Efnan'ı Melis'e emanet ederek çıktı evden. Deri ceketini yolda üzerine giydi. Kehribar'ın kaskını kafasına geçirip çalıştırdı ve yarış pistine doğru sürmeye başladı.

❥❥

Demir piste geldiğinde seyirci koltuklarının oraya kurulmuş olan tanıdık simaları fark etti. Motoru bankların oraya park edip kaskını çıkardığında onu fark eden Berk, neredeyse sevinç çığlığı atacaktı.

"Geleceğini biliyordum Demir adam!" Hevesle Demir'e ilerlediğinde Demir yüzünü buruşturdu.

"Bize de eğlence lazım tabi."

Berk bu sözlere homurdanırken Atakan "Melisler oraya geçti mi?" diyerek farklı bir soru yöneltti Demir'e.

Demir yanına giderken "Geçmemiş olsaydı gelmezdim?" dedi kızar gibi. O an koltuğa yayılan Giray'ı fark etti. "Sen insan içine çıkar mıydın amına koyayım!"

"El mecburi." diyen Giray bakışlarıyla Atakan'ı işaret ettiğinde Atakan ona doğru bir şaplak savurmuştu. Şaplaktan eğilerek kurtulan Giray somurttu. "Hamur yoğurmayı bu lavuğa tercih ederim!"

"Aynen kanka, ben de ondan." Atakan'ın imalı sesi Giray'ı sinir ederken Demir kendini koltuğa bıraktı. Yanındaki Gökhan ona kaçamak bakışlar atarken Demir kaşlarını kaldırdı.

"Nedense sana hiç ısınamıyorum Gökhan kardeş." Arkasına yaslanıp ellerini cebine soktu. "Ne bileyim, gördüğüm her an dövesim geliyor seni." Sözlerini bitirir bitirmez gözlerini kıstı. "Normal mi bu?"

"Tabii," dedi Gökhan telaşla. "Tabi... Yani şey, normal."

Demir sırıtırken Cengiz siyah bir motorla piste girmişti. Koca bedeni motordan bile büyüktü. Berk endişeyle yutkunurken Demir bu sefer sesli güldü. "Bana destek çıkacak adama bak amına koyayım!" dedi Berk, isyan edercesine.

Demir omuz silkti. "Ben izlemeye geldim. İsterse dövsün seni, ellemem vallahi."

"Ben arkandayım kardeşim." dedi Gökhan, neye güvendiğini bile bilmiyordu.

"Valla ben şu bedeni gördükten sonra sözlerimden pek emin olamadım." dedi Giray koltuğa otururken. "Kusura bakma Berk kardeş, dayak yiyeceksin gibi görünüyor."

Berk geriye kaçacakken Atakan kolundan yakaladı. "Lan yok! Ne dayağı, merak etme öyle bir şey yapmayacak." Sinsice sırıttı. "Benim baldız ikna etmiştir onu."

"Kritik." dedi Giray.

"Hem de çok." diyerek ona destek çıktı Demir. İkisi havada yumruğunu birbirine vururken Cengiz onlara doğru yaklaşıyordu.

"Beni bu saate buraya çağıran hangi kanı bozuk?" dedi kızar gibi. Çenesiyle Berk'i gösterdi. "Bu ördeği dövmek için ta buraya kadar geldim."

Berk yutkunurken "Şiddet yok." diyerek araya girdi Atakan. "Ne demişler, insanlar konuşa konuşa..."

"Kurtlar da dövüşe dövüşe." diyerek kahkaha attı Demir. Giray da ona eşlik ederken ikisi kendini kaybetmiş gibi gülüyordu.

"Şu iki ağzını siktiğimi görmek istemiyorum." diyen Cengiz, Demir'le Giray'a arkasını döndü. "Sen anlat bakalım lolipop, kız kardeşimle ne iş?" Soruyu sorduğu kişi titreyerek ona bakan Berk'di.

"Sevgiliyiz." dedi başını öne eğerek. Cengiz sabır çekerken yutkundu. "Seviyorum ben Yağmur'u..."

"Senin sevgini sikerim." Cengiz öfkelenirken Berk'in yakasını kavradı. "Sırf Yağmur üzülmesin diye seni kafede ellemedim! Böyle konuşup da bana kendini öldürtme!"

"Aşk nedir bilmez misin sen!" diye bağırdı Berk. Bir yandan da yakasını kurtarmaya çalışıyordu. "Seviyorum ben Yağmur'u! Aşığım ona!"

"Seni de aşkını da!" Berk'in yüzüne şiddetli bir yumruk indirdi Cengiz. "Sen kimsin benim kardeşime aşık olacaksın!" Asıl sinir olduğu şey aşk nedir bilmez misin demesi olmuştu. Çünkü Cengiz, aşkı çok iyi biliyordu. İhaneti de öyle.

Cengiz Berk'e bir kez daha vurduğunda "Yeter Cengiz." dedi Atakan oturduğu yerden.

"Karışma!" diye kükredi Cengiz.

"O sesini kıs!" diyerek karşılık verdi Atakan.

Cengiz,  Berk'in yakasını bırakırken "Gel kıs amına koyayım!" diye bağırdı. Atakan ayaklanırken Berk aralarına girdi.

"Sen istediğin kadar bağır çağır abi! Ben Yağmur'dan vazgeçmeyeceğim!"

Cengiz Berk'e bir yumruk daha sallarken Atakan öne atılmıştı ki, Demir kolunu tuttu. "Bu kadar gösteri yeter." dedi kalkıp yanlarına yaklaşırken. "Yağmur artık yetişkin bir kadın, kiminle beraber olmak isterse olur Cengiz, buna sen veya bir başkası karışamaz." Cengiz'in öldürücü bakışları Demir'e döndüğünde Demir devam etti. "Bu naftaya ben de katlanamıyorum ama elden bir şey gelmez. İkisi birbirine aşık. Birbirini seviyor. Bize bir şey söylemek düşmez."

"O benim kardeşim!" dedi Cengiz öfkeyle. Tek ailesi Yağmur'du. Ondan başka kimsesi yoktu.

Başını salladı ve "Kardeşinin aşkını elinden alabilecek misin?" diye sordu Demir. Cengiz cevap vermeyince elini omzuna koydu. "Söylesene kurt adam, ben senin bakışlarındaki o yarayı görebiliyorum. Sen aşktan yara almışken kardeşinin de aşkını mahvedebilecek misin?" Kaşlarını kaldırdı. "Yapabilir misin lan bunu?"

Cengiz sustu. Cevap vermedi. Her şeye cevabı vardı ama buna... Buna gerçekten de hazırlıksız yakalandı. Demir'in elini iterken gözlerini kaçırdı. "Al şunu gözümün önünden." dedi, öfkeli sesiyle.

Demir Berk'e kaşıyla işaret verdiğinde Berk Gökhan'ın yanına doğru ilerledi. Cengiz derin düşüncelere dalıp giderken Demir'in aklında yalnızca Efnan vardı.

❥❥

Gözlerini yüksek sesli kahkahalara açan Efnan yüzünü buruşturdu. Melis ve Nur kendini kaybetmiş gibi gülüyordu. Yağmur da onlara eşlik ederken üçü de kendinde değil gibiydi.

"Cidden ya neydi o öyle!" dedi Nur gülüşünün arasından. "Birden bacım dedi sana!" Berk'den bahsediyorlardı.

Yağmur başını salladı. "Gün boyu bacısı gibi davranınca abimle konuşmaya gitti."

Melis "Helal kız!" deyip gülmeye devam ederken Nur'un gülüşü donmuştu. Cengiz'in adı geçince bile tuhaf hissediyordu. Bugün yaşadıkları şey aklına geldiğinde göğüs kafesinde tuhaf bir gıdıklanma hissetti. Bunun adı aşktı ama Nur kendine itiraf edemiyordu...

"Ne gülüyorsunuz ya!" diyerek doğruldu Efnan. Gözlerini buruşturup masanın üzerindeki telefondan saate baktı. Saat gecenin 11'ydi. "Demir nerede?" oldu ilk sorusu.

"Berk Cengiz'le konuşacakmış. Cengiz öldürmesin diye yanında duracaklar. Atakan da orada." Onu yanıtlayan Melis olmuştu.

"Hemen özledin mi ya?" dedi Nur kıkırdayarak. "İki dakika ayrı durun canım. Aaa... Ayıp yani."

"Özledim." dedi Efnan. Yüzüne tatlı bir tebessüm yerleştirip arkadaşlarına döndü. "Yarın nikah tarihi alacağız."

"Ne!" Sevinçle şakıdı Yağmur. "Ciddi misin Efnan?" Efnan başını salladığında Yağmur gülümsedi. "Hayırlı olsun o halde."

"Teşekkür ederim." diyen Efnan ortaya göz kırptı. "Darısı başınıza."

Yağmur dudaklarını büzdü. "Bizim için çok erken. Önce bir abimle anlaşabilse!"

Berk'in, Cengiz'le anlaşacağı konusunda aklında iyi yönde hiçbir fikir yokken "Anlaşır anlaşır, merak etme." dedi Efnan, Yağmur'a destek olmak için.

Yağmur bakışlarını yere eğdi. "Hiç sanmıyorum." dedi içli içli. Abisi ona karşı çok iyiydi ama onu öylesine koruyordu ki Yağmur'un tek bir yakın erkek arkadaşı bile yoktu. Abisinin kötü niyeti olmadığını biliyordu, çünkü onların birbirinden başka kimsesi yoktu. Yağmur abisinin tek ailesiyken, abisi de Yağmur'un tek ailesiydi. Bu yüzden abisine karşı çıkmak istemiyordu. O ne dese Yağmur için iyiydi. Onun kötülüğünü düşünecek son insan oydu.

Yağmur'un üzgün halini fark eden Nur ayağa kalktı. "Ay yeter! Ne bu suratlar! Kalkın biraz eğlenelim. Hem, kız kıza bir şeyler yapmayalı neredeyse iki sene oldu!" Kıkırdadı Efnan'a bakarak. "En son yastık savaşı yapmıştık."

Efnan seslice gülerken başını salladı. "İkimiz birlikte yastıklarla Melis'i dövmüştük!"

Nur somurttu. "Onun bir vuruşu bizim on vuruşumuz olduğu için olmasın?"

Efnan onu gülerek onaylarken, Melis "hak etmiştiniz." diyerek gururlandı çünkü o gün ikisi de Melis'in sinirini bozmuştu.

Yağmur kıkırdarken Nur "O halde dışarı çıkıyoruz!" diyerek lafa atıldı.

"Bu saatte?" dedi Efnan, şaşkın şaşkın. Bu saate dışarıya çıkmaya pek sıcak bakmıyordu, üstelik Demir de yoktu.

Nur saate bakıp gözlerini devirdi. "Ne var saate? Tam da club vakti!"

"Ay evet!" Yağmur heyecanla Nur'a destek çıkarken Melis'e döndüler.

"Valla hayır demem." Melis'in sözleri hepsini şaşırtmıştı. Çünkü salondaki herkes itiraz etmesini, kızmasını bekliyordu.

"O halde gidiyoruz?" Nur sorarcasına Efnan'a baktığında Efnan düşünür gibi gözlerini kıstı.

"Bilmiyorum ki..." Ellerini saçlarına daldırıp karıştırırken itiraz etmeye hazırlanıyordu. "Club falan..."

"İtiraz istemiyorum Efo!" Nur yanında gidip kolundan çekti Efnan'ı. "Hadi bize gidiyoruz. Hazırlanıp çıkacağız!"

"Neden sizde hazırlanıyoruz?" diye soran Yağmur, gözlerini kıstı.

Nur ona dönerken sinsice sırıttı. "Çünkü clube uygun elbiselerle dolu bir dolabım var!"

❥❥

Kızlar motorları bırakıp yürüyerek Melis'in dükkanına gelmişlerdi. Dükkanın üst kısmı Melis'in evi olduğu için, dükkanı açıp içeriye girdiler. "Demir'i arasa mıydık?" diye sordu Efnan. Ondan habersiz hareket etmek canını sıkıyordu.

"Ne gerek var canım?" dedi Nur, bir yandan da hızlı adımlarla merdivenleri çıkıyordu. "O giderken sana haber verdi mi?"

Efnan buna hak vermek istedi ama aklına gelen şeyle birlikte gülümsedi. "Ama uyuyordum Nur, uyandırmak istememiştir."

Nur yürüdüğü merdivende durup Efnan'a döndü. "Sen de rahatsız etmek istemedin." dedi öğretler gibi. Efnan şaşırsa da Nur'a karşı gelmeye hâli yoktu çünkü uyumadan evvel sarhoştu ve hala rakının etkisinde olduğunu hissediyordu.

Odaya çıktıklarında Nur neredeyse tüm dolabını yatağın üzerine döktü. Her türlü elbise, etek, bluz ve ayakkabılarla dolu olan yatağın üstünde üç kız uzaylı görmüş gibi göz gezdiriyordu.

Melis eline siyah mini elbiseyi alıp kaşlarını kaldırdı. "Bunun yarısı nerde canım kardeşim?"

"Modeli o abla!" diyen Nur elbiseyi Melis'in elinden çekti. "Sen kendine göre kapalı bir şeyler giy ama bize karışma olur mu?"

"Ağzını kıracağım şimdi!" dedi Melis, sinirle. Nur'un konuşması onu deli ediyordu.

"Ay bu güzelmiş." Yağmur eline aldığı beyaz elbiseye hayranlıkla bakıyordu. Mini, göğüs dekolteli ve eteği fırfırlı bir elbiseydi. "Gerçekten harika!"

"Hemen dene!" dedi Nur, odasındaki banyoyu gösterirken. Yağmur elbiseyle banyoya gittiğinde kendine elbise aramaya başladı. Eline aldığı mavi elbiseye bakıp cıkladı. Onu atıp yeşil mini elbiseyi üzerine tuttu. Onu da beğenmeyip aramaya devam ederken bu sefer Melis eline siyah bir elbise almıştı.

"Bu olur bana." dedi elbiseyi incelerken. Uzun tül kollu, göğüslükleri olan, göbeği siyah tülle kalplanmış mini bir elbiseydi. Etek kısmıysa ışıl ışıldı.

"Harika." dedi Efnan. "Gidip dene Melis kuşum." Melis başını salladığında Yağmur banyodan çıkmıştı. Elbise'nin üzerine tam oturması onun fiziğini ortaya çıkarıyordu. "Wow, muhteşem görünüyorsun." Efnan arkadaşına iltifat ederken Yağmur aynadan kendine bakıyordu.

"Teşekkür ederim Efnancığım." dedi keyifle. "Benimki tamamdır."

Melis banyoya girdiğinde Nur da eline siyah bir elbise aldı. İnce askılı, derin göğüs dekolteli, göğüs dekoltesinin orta kısmında taşlardan şeritler oluşuyordu. Kalçasının bir karış aşağısında biten elbisenin sağ tarafı beline kadar taş şeritlerle süslenmişti ve kalçasının sağ kısmını bacağına kadar açıkta bırakıyordu. "İşte bu," dedi Nur heyecanla elbiseyi üzerine tutarken.

"Güzel." dedi Efnan.

Melis banyodan çıktığında Nur girdi. Melis'in üzerindeki elbise ona gerçekten de uymuştu. Küt saçlarını açtığında halka küpeleriyle uyum sağlıyordu. "Ben gidip siyah ayakkabılarımı alayım." dedi ve hiç beklemeden odadan çıktı.

"Ben ne giysem?" diyen Efnan elbiselere göz atıyordu. O an, kırmızı elbise gözüne çarptı. Demir kırmızıyı ona çok yakıştırıyordu. Bu durum gülmesine sebep olurken kırmızı elbiseyi eline aldı. Boğazında ince bir askısı vardı elbisenin. Kalp yaka elbisenin göğüs kısmının orta yerinde dekolte vardı. Onun altını saran kumaşın göbek kısmında da dekoltesi vardı. Onun dışında bel dekoltesi de kalçasına kadar uzanıyordu.

"Güzel seçim." dedi Yağmur, elbiseye bakarken. Bir yandan da makyaj yapıyordu.

Efnan gülümserken Nur banyodan çıktı. Aynaya bakarken sırtındaki dekolte dudak uçuklatan cinstendi. "Oha." dedi Efnan, gülüşü büyürken. "Mükemmel görünüyorsun."

O an Melis de girdi odaya. "Ve çıplak görünüyorsun."

Nur gözlerini devirdi. "Abla sen yorum yapma lütfen."

Nur, "Çok güzel olmuş." diyen Yağmur'a teşekkür ederken Efnan elbiseyi giymek için banyoya girmişti. Kırmızı elbiseyi giyip düzeltirken sırıttı. Demir'in dediği gibi, kırmızı ona yakışıyordu.

"Ay bu oldu." Yağmur ayağına giydiği beyaz topukluyla yürürken, Nur da siyah zarif bir topuklu geçirdi ayağına. O sırada Efnan banyodan çıktığında hepsi şaşkınlıkla ona döndü.

"Aşırı iyi olmuş." dedi Yağmur.

"Vallahi!" Ona destek çıktı Nur.

Melis boş boş bakıyordu. "Aşırı açık."

"Ay sağ olun." Kıkırdadı Efnan. Aynada kendine baktığında daha da güldü. "Evet Melis kuşum, açık ama ne yapalım?" Üzerini düzeltip ayakkabılara yöneldi. Kırmızı, alt kısmı siyah olan ayakkabıyı aldığında seslice güldü. "Kıpkırmızı olacağım!"

Nur siyah bir makyaj yaparken, Melis sadelikten yanaydı. Yağmur makyajını bitirdiğinde Efnan da hafif bir makyaj yapmıştı. Makyajını kırmızı mat rujla şahlandırdığında gerçekten de kıpkırmızı olmuştu.

Üçü de birbirine gülerek bakarken Nur boğazını temizleyerek öne çıktı. "Hadi bakalım, bir selfie çekelim!" Dört kız birbirine yakınlaştı, ama Melis uzun olduğu için Nur telefonu ona uzattı. "Abla sen çeksene."

"Ver." Melis telefonu alıp öne geçtiğinde diğerleri arkasına dizildi. Hepsi kocaman gülümserken Melis defalarca fotoğraflarını çekti.

❥❥

Evden çıkarken taksiye bindiler. Nur hepsine ısrarla telefonları evde bıraktırdığında Efnan Demir'e haber vermediği için hala endişe duyuyordu. Taksi Clubün önünde durduğunda dördü de indi taksiden. İkili bir şekilde kol kola mekana girdiklerinde yüzlerinde tebessüm hiç eksik olmuyordu.

Yüksek sesli müzik kulaklarına dolarken Nur dans ederek kendini içeriye attı. "Hadi bu gece bizim olsun!"

"Evet!" Yağmur da ona eşlik ederken ikisi dans pistine doğru gittiler.

"Bir şeyler içelim." dedi Melis, Efnan'a. Efnan başını salladığında ikisi küçük bara doğru ilerledi. Yüksek yuvarlak sandalyelere oturduklarında barmen onlara döndü.

"Hoş geldiniz kızlar, ne alırsınız?"

"Bana elmalı votka ver." dedi Melis, katı tavrından ödün vermeden. "Buzlu olsun."

"Ya siz?" diye sordu barmen, Efnan'a dönerken. "Kırmızı çok yakışmış." deyip göz kırptı.

Kaşlarını çatıp "Teşekkür ederim." dedi Efnan. "Çilekli kokteyl alayım." Barmen başını sallayıp içecekleri hazırlarken kızlar aralarında konuşmaya başlamıştı.

Nur ve Yağmur çıldırmış gibi dans ederken yanlarına gelen adamlardan habersizdi. "Naber güzelim?" diye sordu sarışın, yapılı adam Yağmur'a. "Melek gibi görünüyorsun." Yağmur'a yanaştığında güldü. "Dans edelim mi?"

Yağmur geriye çekilirken kaşlarını çattı. "İşine bak serseri!" dedi Nur önüne geçerken. Adamları itip Yağmur'u elinden tutarak bara doğru ilerledi. Efnan ve Melis gülerek içkilerini içerken Yağmur ve Nur da onlara katıldı.

❥❥

"Yeter bu kadar yüzümü gördüğünüz." Demir bıkkınca gözlerini devirdi. "Birbirinize doyduysanız gidelim artık."

"Gidelim." dedi Atakan. Dörttür Melis'e mesaj atıyordu ama tek tık oluyordu. Melis'i aradığında ulaşılamıyor sesini duyunca kaşlarını çattı. "Şarjı bitti herhalde."

Demir ona döndü. "Ne oldu?" Diye sordu, kaşlarını çatarken.

Atakan ona cevap vermeden önce Nur'u da aradı ama ulaşılamıyordu. "Melis'e de Nur'a da ulaşamıyorum." dediğinde Cengiz Nur ismini duyunca ona dönmüştü.

Demir bir sigara yakarken "Benim evdeler, şarjları bitmiştir." dedi rahatça.

Atakan bu sözlere ikna olmamıştı. Sevgilisini merak ediyordu. "Efnan'ı arasana."

Demir cıkladı. "Uyuyordur, uyandırma."

Cengiz de saçma bir şekilde endişelenirken buldu kendimi. "Bi' ara Demir adam, belki bir şey olmuştur."

"Sana ne oluyor kurt adam?" diye sordu Demir. "Yağmur'u ara, o da oradaydı."

Cengiz hızlıca kardeşini aradı ama ona da ulaşılamıyordu. "Ulaşılamıyor," dedi kaşlarını çatarken.

Demir de artık şüphelenmeye başlamıştı. Telefonu çıkarıp Efnan'ı aradığında ulaşamıyor sesini duyunca ayaklandı. "Ulaşılamıyor."

"Gidelim." dedi Atakan. Demir fırlayıp giderken Atakan ve diğerleri de peşine takılmıştı.

Eve geldiklerinde Demir kapıyı açıp içeriye girdi. "Efnan." diyordu bir yandan da. Ses gelmeyince, "Melis?" diye seslendi.

"Evde kimse yok?" dedi Atakan. Gözlerini etrafta gezdiriyordu. "Melis'e geçmiş olmasınlar?"

"Olabilir." diyen Cengiz kapıdan çıktığında yeniden motorlara binip Melis'in dükkanına gittiler. Dükkan kilitliydi, üst katın tüm ışıkları da sönüktü. Demir Efnan'ı aramaya devam ederken artık korkmaya başlamıştı.

❥❥

"Kalkın dans edelim." dedi Nur, sarhoş olduğunun farkında bile değildi. "Hadisenize!" Yağmur'u çekiştirip piste çıktıklarında ikisi de deli gibi dans etmeye başladı. Yağmur ellerini kaldırıp gülerek oynarken sırtını çarptığı kişiyle birlikte öne savruldu. Hızlıca arkasına döndüğünde karşılaştıkları kişi Emre'den başkası değildi. Ama ne Emre kızları tanıyordu, ne de kızlar Emre'yi.

"Önüne baksana!" diyen Yağmur'la birlikte kollarını kaldırdı.

"Kusura bakmayın." dedi içtenlikle. Yağmur ona aldırmadan dansına devam ederken yanlarına gelen Melis'i fark etti. "Tamirci kız?" dedi sorarcasına.

"Ta kendisi?" deyip güldü Melis. "Hacker çocuk?"

Başını salladı Emre. "Ne işin var burada? Ato nerede?"

"Abla hadi!" diyerek Melis'in konuşmasını engelledi Nur. Emre kardeşi olduğuna şaşırdığı kıza bakarken Melis onun koluna dokundu.

"Atakan'ın işi var!" Yüksek müzik yüzünden bağırdı. "Biz de kızlarla bir kaçamak yapalım dedik!"

"Anladım!" Emre bağırıp önüne dönerken, kendini kaybeden Melis de dans etmeye başladı. Normalde asla böyle bir şey yapmazdı. Eğer sarhoş olmasaydı piste atılıp dans etmeyi bırak, kardeşine bile izin vermeyecek bir tipti.
Dans etmeye devam ederken Melis'in gözleri Clubün üst katında oturan Bade'ye kaydı. Yanında birini görünce takmadan önüne döndü.

"Çekicilik kavramı bir insan olsaydı eminim ki siz olurdunuz." diyen adam Efnan'ın karşısına oturdu. "Kırmızı çok yakışmış." Onu baştan aşağıya süzerek Efnan'a doğru eğildi. "Bir şeyler ikram etmek isterim."

"Sağ olun," dedi, Efnan. "Ama istemez."

"Lütfen." dedi adam. Bu konuda ısrarcıydı. "Böyle bir kadını yalnız görmek pek rastladığım bir durum değil."

"Yalnız değil kardeşim!" diyen Emre, yaklaşıp adamın omzunu tuttu. "Yengemiz olur kendisi."

Adam Emre'nin yapılı vücudundan ürkerken kalktı oturduğu yerden. Hiçbir şey söylemeden oradan ayrılırken Efnan şaşkınca Emre'ye bakıyordu. "Sen de nereden çıktın?"

Emre soruya cevap vermeden Efnan'ın karşısına oturdu. "Demir nerede yenge?"

Yeni kokteylini kafasına dikerken "Atakan'la beraber." diyerek Emre'nin sorusunu cevapladı Efnan. "Berk'i Cengiz'den koruyorlar." Güldü kendi kendine.

"Burada olduğunuzdan haberi var mı?" diye sordu Emre. Demir'in Efnan'ı tek bırakmayacağını biliyordu. Efnan cevap vermeyince başını salladı. "Demek ki yok." Telefonu çıkarıp Demir'i ararken Efnan hala içmeye devam ediyordu.

❥❥

Demir neredeyse çıldırmak üzereydi. Efnan daha yeni yeni kendine gelmişken, şimdi başına bir şey gelirse dayanamazdı. Korkuyordu, sevdiği kadın için endişe duyuyordu. Bu duyguları hisseden sadece Demir değildi, Atakan da, Berk de, Cengiz de aynı durumdaydı.

"Belki bir yere gitmişlerdir?" dedi Giray. Şu an en mantıklı düşünen oydu.

Demir başını iki yana sallayıp "Efnan bana haber verirdi." dedi. O an çalan telefonuyla hızlıca ekrana baktı. Efnan'ı beklerken, arayan Emre'ydi. Alnını sıvazlarken aramayı yanıtladı. "Söyle?"

Yüksek müzik sesi Demir'e ulaşırken Emre bağırarak "Kirvem ben clubdeyim." dedi. Demir bunu neden ona söylediğini anlamazken devam etti. "Burada takılıyordum o an sizinkileri gördüm. Melis'le Efnan yenge, bir de kardeşiyle arkadaşları mı ne biri var."

"Ne?" Dişlerini sıktı Demir. "Ne clubü?"

"Bir tane daha ver." diyen Efnan'ın sesi Demir'e ulaştığında öfkesi büyüdü.

"Elinden al o içkiyi." dedi sıktığı dişlerinin arasından. "Konum at geliyorum."

Emre "Tamam." deyip kapatırken bir yandan da Efnan'ın elindeki içkiyi çekip almıştı. Demir'e konumu attığında Demir konuma bakıp daha da sinirlendi.

"Ne oldu?" Atakan merakla sorduğunda Demir telefonu kapattı.

"Clubdeymiş bizimkiler." Sinirden güldü. "Clube gitmiş hanımefendiler."

Cengiz çıldırmak üzereydi. "Habersiz?" derken çenesini sıktı. "Kesin o kedicik girmiştir kardeşimin aklına!"

Atakan Cengiz'e dönüp "Tamam, tüm suçu baldıza yüklemeyin oğlum!" derken, Demir motoruna binmişti. Diğerleri de peşinden giderken hep birlikte clube sürmeye başladılar.

❥❥

"Dans edelim mi?" Uzun boylu, esmer yapılı adam elini Nur'a uzattığında Nur sırıtarak adamın elini tuttu.

"Allah var yakışıklı çocuk." diye mırıldandı sessizce.

Adam elini Nur'un beline doladı. Nur ellerini adamın boynuna sardığında bedenleri birbirine temas ediyordu. "Adım Ferit." dedi adam, Nur'un kulağına eğilirken.

"Ben de Nur!" diye bağırdı Nur. Sarhoş olmanın etkisiyle başını geriye atıp güldü. "Çapkın damat Ferit misin yoksa?"

Nur doğrulduğunda adam göz kırptı. "Senin için en alâ çapkın olabilirim."

İkisi gülerek dans ederken Melis kendini deri koltuğa bıraktı. Yanına yaklaşan adamları sinek gibi başında kovuyordu. Tek yaptığı içki içmekti. Yağmur sarhoş bile olsa abisinin korkusuyla kimseyle takılmıyordu. Yalnızca içip çılgın dans figürlerini sergiliyordu. Efnan'sa içkisini alan Emre'ye somurtuyordu.

"İçiyordum ben onu!" diye bağırdı. "Güzeldi, çilekli çilekli!"

"Vereyim mi bir tane daha?" Barmen çarpık bakışlarını ona diktiğinde Efnan başını salladı.

Ama Emre "verme kardeşim!" diyerek buna engel oldu. "İçme daha fazla! Demir'i aradım, geliyor!"

"Ayy!" Sevinçle güldü Efnan. "Demir'im mi geliyor?"

Emre Demir'in öfkesini tahmin ettiği için kaşlarını kaldırarak maalesef der gibi başını salladı. "Demir'in ağzına sıçacak yenge." O an çalan telefonuyla birlikte önüne döndü. Telefonu açtı ama ses gelmediği için kalkıp çıkışa doğru ilerledi.

"Vereyim mi?" Barmen fırsattan yararlanırken Efnan elini yanağına dayayıp güldü.

"Çilekli olsun." Göz bebekleri kayarken kendinde kalmakta zorlanıyordu.

Barmen hızlıca kokteyl hazırlayıp Efnan'a doğru eğildi. Efnan kokteyli almak istediğinde kokteyli vermedi. "Sen bana kirazlardan ver, ben sana çileklerden." Göz kırptığında Efnan ne dediğini anlamamıştı.

"Karpuz da ister misin birader!" Demir öfkeyle eğilen barmenin yakasını kavradı. "Hani kafasına vurunca kırılan cinsten ya da patlıcan falan!"

Barmen yutkunurken "Yok almayayım." diye mırıldandı ama Demir çoktan kafasını barmenin burnuna geçirmişti.

"Demir!" dedi Efnan kalkıp kolunu tutarken.

Demir barmenin kavradığı yakasını iterken Efnan'ın elini tuttu. "Yürü!" Kanayan burnunu tutan barmen arkalarından bakarken Demir Efnan'ı çıkışa doğru sürüklüyordu.

"Demir dur!" Topuklular yüzünden yürümeyen Efnan daha fazla dayanamayıp bağırdı. "Dur dedim!"

Dişlerini sıktı Demir. Durup Efnan'a baktığında üzerindeki elbiseye daha da sinirlendi. "Çıplak gelseydin!" Deri ceketini çıkarıp hışımla ona giydirirken kendi kendine küfür ediyordu. "Ne bok yiyorsun sen anlamıyorum amına koyayım!"

"Demir..."

"Sakın!" diye bağırdı. "Yürü, evde konuşacağız!" Kızı bu sefer yavaşça çekiştiriyordu. İkisi bardan çıkarken diğerlerinden habersizlerdi.

❥❥

Atakan deri koltukta tek başına içki içen Melis'in yanına yaklaşırken içten içe küfür ediyordu. "Melis Hanım!" diye seslendi öfkeyle. Melis onu duymayınca yanına oturup omzundan tutarak kendine çevirdi.

"Atakan?" Melis şaşkınca sorduğunda Atakan başını salladı.

"Atakan yaa." Bacak bacak üstüne atan Melis'in her tarafı görünüyordu. Dişlerini sıkarken elbisesini çekiştirdi. "Yürü gidelim Melis, çıldırtma beni!"

"Bana emir verme!" Melis ayağa kalkıp sinirlendi.

"Benden habersiz ne halt ediyorsun burada!" Atakan da öfkeyle kalkarken Melis'in karşısına dikildi.

Melis içki bardağını kafasına dikip güldü. "Ben kimseye hesap vermem Atakan, hala bunu anlayamadın mı?"

Atakan Melis'in elindeki içki bardağını çekti. "Bana vereceksin." dediğinde kolunu tuttu. "Yürü gidiyoruz!" Melis onu durdurmaya çalışsa da Atakan onu adeta zorla çıkardı mekandan. Çünkü biliyordu, aklı başında olsaydı Melis asla böyle bir şeye kalkışmazdı.

Cengiz dans eden Yağmur'u kolundan tutup durdururken, Yağmur şeytan görmüş gibi gözlerini kocaman açtı. "Eve." dedi sadece çünkü kardeşinin kalbini kırmak istemiyordu. Arkasından gelen Berk'e öldürücü bakışlarını yollarken gözleri adamla dans eden Nur'a takıldı. İşte o an, belki de hiç yapmayacağı şeyi yaparak Yağmur'u Berk'e doğru çevirdi. "Al bunu eve götür. Geldiğimde evde olmazsa kendini ölmüş bil!"

Berk bu sözlere şaşırırken hızlıca başını salladı. "Tabii abi!" Yağmur'un kolunu kavradığında ikisi birden çıkışa doğru ilerlemeye başladı.

"Ferit ya!" Nur'un kahkahasını gören Cengiz onlara doğru yaklaşıyordu. Ferit Nur'un kulağına eğildi. Eli ise elbisenin açık bıraktığı kalçasına doğru kayıyordu. Cengiz ensesinden tutup Ferit'i geriye çekti ve yüzüne sert bir yumruk indirdi. Nur çığlık atarken Ferit yediği yumruğun şiddetiyle yeri boylamıştı. Bir boksörden yumruk yemek hiç de kolay değildi açıkcası.

"Ne yaptın sen!" Nur dehşetle yerde yatan adama bakarken Cengiz, adamın üzerine eğildi.

"Nasıl dokunursun lan!" Nur'a dokunduğu elini tutup parmaklarını sertçe geriye çevirdi. "Dokunmayacaktın!" Adamın çığlığı mekanda yankılanırken Nur gördüklerine daha fazla dayanamayıp çıkışa doğru koşmaya başladı. Cengiz kendine hakim olamadan adama bir yumruk daha attığında adam aldığı sert darbeyle bayılmıştı. Cengiz adamı tükürürcesine yere itip Nur'un peşinden gitti.

"Dur!" diye bağırdı, koridorda koşan Nur'a. Nur durmayınca hızlanıp kolunu tuttu. "Sana dur dedim değil mi!"

"Bırak!" Nur artık korkudan ağlıyordu. Kolunu çekmeye çalıştı. "Bırak dedim!"

Cengiz bırakmak bir yana, Nur'u sertçe duvara yasladı. "O adamla neden dans ettin!" Öfkeyle dişlerini sıktı. "Neden sana dokunmasına izin verdin!"

"Sanane!" diyerek onu itmeye çalıştı Nur. "Seni ne ilgilendiriyor ya! Kimsin sen!"

Öfkeden gözleri dönen Cengiz kıza doğru eğildi. "Beni delirtme!"

Nur'un da ondan kalır yanı yoktu. "Delirsene!" diye çıkıştı. "Daha ne kadar delirebilirsin?! Adamın elini kırdın sen ya!" İnanamıyormuş gibi başını iki yana salladı. "Sırf bana dokundu diye..."

Aklına geldikçe çıldıran Cengiz, "Dokunamaz!" diye kükredi. "Sana kimse dokunamaz anladın mı?!"

"Dokunur!" dedi Nur, altta kalmayarak. "Benim istediğim kişi bana dokunabilir."

Nur'un ensesini tuttu Cengiz. Yüzlerini birbirine yakınlaştırırken "Dokunamaz!" dedi dişlerinin arasından.

Nur güldü. Cengiz'i çıldırtmak hoşuna gidiyordu. "Dokunur, hatta onunla birlikte..."

Sözlerini tamamlayamadan Cengiz elini sertçe kızın ağzına kapadı. "Sakın." dedi, artık son raddeye gelirken. "Sakın o cümleyi ağzına alma."

Kızın gözleri korkuyla kaplanırken Cengiz'in elini itti. "Neden?" Kaşlarını kaldırıp dişlerini sıktı. "Neden! Benden etkileniyorsun diye mi!" Cengiz sessiz kalınca alayla kahkaha attı. "Ferit de benden etkilendi Cengiz, bir farkınız yok gözümde."

Gözlerini kapadı Cengiz. Derin bir nefes alırken, "Nur," dedi uyarırcasına.

"Yalan mı?" Nur durmadı. Cengiz'e karşı beslediği hislerin tek taraflı olduğunu düşünüp çıldırıyordu. Göğsünden sertçe itip bağırdı. "Konuşsana!"

"O it senden etkilenemez!" Cengiz artık kendine hakim olamayarak koyulaşan öfkesini kıza yöneltti. "Sen bana aitsin Nur! Bana ait olan kadından kimse etkilenemez!" Nur duyduklarının şokunu yaşarken Cengiz durmadı. "Kimse dokunamaz anlıyor musun! Benim dokunmak için yanıp tutuştuğum bedene kimse dokunamaz!" Kızın yüzüne eğildi. Burunları birbirine çarpıyordu. "O eli kırarım." dedi tane tane. "Sana dokunan eli kırarım."

Nur Cengiz'in öfkeyle kaplanmış gözlerine baktı son kez. Sonrasında ise hiç beklemediği bir şey oldu. Nur Cengiz'in kollarına yığılırken, Cengiz hızlıca onu kucağına almıştı.

"Ne yapacağım ben seninle." dedi kendi kendine. Üzerindeki ceketini zorlukla çıkarıp kızın açıkta kalan bacaklarına örttü. Yüzüne düşen saçlarını geriye iterken öfkesini dindirmek ister gibi derin bir nefes aldı. "Sen çok yaramaz bir kedisin, Nur..."

❥❥

Neredeyse 5 bin kelimelik bölüm!

Umarım beğenirsiniz!

Muuah!

YAĞMUR'UN ELBİSESİ↓

MELİS'İN ELBİSESİ↓

NUR'UN ELBİSESİ↓

EFNAN'IN ELBİSESİ↓

Continue Reading

You'll Also Like

118K 8.1K 82
Genç kız, psikoloğun odasına girdiğinde adam, eliyle otur işareti yaptı. Daha sonra da konuşmasına başladı. "Hoş geldin Ela. Kendini tanıtır mısın kı...
47.2K 37.9K 31
6 Yıl önce çocukluğunu, mutluluğunu, huzurunu, kahkahalarını, sevincini, hayat olan bütün hayallerini... En önemlisi ablasını kaybeden yaralı genç bi...
15K 565 17
"Allah katında duadan daha değerli bir şey yoktur." (İbn-i Mace, "Dua", 1) ₪28.07.2017₪
3.3M 121K 67
Berdel'e kurban gitmiştim. Hiç tanımadığım, bilmediğim bir adamla evlendiriliyordum. İkiz erkek kardeşim yerine ben hayatta kalmıştım, ben yaşamıştım...