Selam!
Yeni kurgum plotonik.
Bu kitap tamamen kurgudan ibaret ve bir ship üzerine yazılmıştır.
Uzun bir Tanıtım yapma gereği duymadım o yüzden şuan kısa bir şekilde karakterleri tanıtacağım.
Nasıl bir kitap olacağı hakında hiçbir fikrim yok sadece eğlence amaçlı yazdığım bir kitap.
Beğenmeniz dileğiyle...
Tuana naz tiryaki:ailesiyle beraber yaşıyor. Eski okulundan atıldığı için yeni bir okula kaydoluyor.
Çağan efe ak:ailesi başka bir şehirde,tek yaşıyor ve okuyor.
Ülkü ak:çağanın kardeşi ailesi başka bir şehire leya ile yaşıyor.
Leya kırşan:demirin kuzeni aynı zamanda ülkünün yakın arkadaşı Ülkü ile yaşıyor.
Yağız kılınç:çağanın yakın arkadaşı ailesi başka bir şehirde yaşıyor. leyaya karşı hisseleri var. Demir ve berat ile yaşıyor.
Demir saygı:leyanın kuzeni çağan ile yağızın orta okuldan arkadaşı.yağız ve beratla beraber yaşıyorlar.
Berat efe parlar:çağanın yakın arkadaşlarından biri. Yağız ve demirle yaşıyor.
Arda (tiryaki) :şuanlık yurt dışında yaşıyor,ailesi tarafından küçüken terk edildi çağanın çocukluk arkadaşı.
Zeynep doğangün:tuanın eski okulundan yakın bir arkadaşı ailesi ile beraber yaşıyor.
***
Tuana naz tiryaki'nin anlatımı...
Seher:tuana! Uyan artık.
Zaten uyanıktım ama içimde kalkmak gibi bir istek yoktu.
Seher:tuana! Kalk artık yataktan!
Annemin ikinci bir uyarısıyla gözlerimi açtım.
Tuana:kalkmak istemiyorum.
Diye mırıldandım.
Seher:okula geç kalacaksın.
Dedi sakin bir sesle.
Tuana:o okula gitmek istemiyorum!
Dedim kafamı iyice yastığa bastırıp.
Seher:o zaman okulundan atılmasaydın tuana!
Kafami yastıktan çekip öfkeyle anneme baktım.
Tuana:bana hiçbir zaman inanmayacaksınız dimi?
Diye sordum sesimi sakin tutumaya çalışarak.
Seher:seninle bunu kaç kere konuştuk tuana.
Tuana:her neyse.
Dedim bana inanmayacağını biliyordum.
Seher:geç kalacaksın hızlı ol.
Dedi tekrardan.
Başımı salayınca annem odadan çıktı.
Ne kadar istemesemde yataktan kalkıp banyoya ilerledim.
Elimi yüzümü yıkadım,dişlerimi fırçalayıp,üstümü hıla giyindim.
Saçlarımı tararken gözüm aynaya takıldı. Uyumayıp kitap okuduğum ne kadar beli oluyordu.
Bütün gece uyumayıp kitap okumuştum.
Göz altım mosmordu.
Göz altımı kapatıcıyla kapatım makyaj yapmayı pek sevmezdim zaman kaybı diye düşünüyordum.
Babamın bağırmasıyla aşağı indim.
Serkan:otur hadi geç kalacaksın.
Dedi yine asabi bir şekilde.
Başımı salayıp masada yerimi aldım.
Serkan:ilk günden sorun çıkarma.
Dedi elindeki gazeteyi okurken.
Sadece göz devirdim.
Babam derin bir nefes aldı.
Serkan:yine okuldan atılmak istemiyorsan sorun çıkarma.
Dedi ters bi sesle.
Tuana:ben birşey yapmadım ki.
Dedim ama boşaydı bana inanmadıklarını biliyordum.
Serkan:benim kızım yalan söylemezdi. Ne olduda söylemeye başladı?
Yalan söylemiyordum halbuki olanların suçlusu ben değildim.
Tuana:yalan söylemiyorum baba benim suçum değildi.
Diye mırıldandım.
Tabiki inanmadı.
Sesizce birşeyler yemeye başladım.
Serken:sorun çıkarma ve eve erken gel
Başımı salayıp evden çıktım.
Babamla hiç sağlıklı bir ilişkim olmadı.
Baba-kız değilde aynı evde iki yabancı gibiydik.
beni istemediğini düşünüyorum
Asılnda istemediğini biliyorum bunu fazlasıyla beli ediyor.
Gerçi umrumda değil babamıda annemide pek sevmiyorum açıkcası.
Annem ve babam bir barda tanışmışlar. O gece ilişkiye girince annem abime veya ablama hamile kalmış.
Eh annem hamile olunca zoraki bir şekilde evlenmek zorunda kalmışlar.annem bebeğini kaybetmiş.
Ama boşanmak yerine birlikte olmaya devam etmişler.
Annanem babamın anneme şiddet göstermesi sonucunda bebeğini kaybediğini düşünüyor ama babam ise bunu yalanlıyor emin değilim.
Babamla annem çok sık tartışırlar evet bu bazen şiddete kadar artabiliyor.
Birçok kez bu duruma engel olmaya çalıştım ama değişen pek birşey olmadığının farkındayım.
Asıl aptalığın annemde olduğunu düşünüyorum.
Neden o adamı bırakıp gitmiyorki?
Kulaklığımı çıkarıp yeni okuluma baktım.
Hayatımın yeni başlangıcı.
Koskoca kapıya baktım bahçesi eski okulum kadardı nerdeyse.
Bahçede oturan bir kız gurubunun beni izlediğini fark ettim.
?:bu havada nasıl böyle giyiyorsun?
Diye sordu alayla.
Hava çok sıcaktı ama ben simsiyahtım.
?:boşver ailesi izin vermiyordur.
Dedi bir başkası..
Böyle giyinmeyi seviyordum.
Kızlara dönüp baktım konbinleri etek/şort ve croptan oluşuyordu.
Ben ise baya genişbir kargo pantolan ve üç beden büyük bir tişort giyimiştim.
Onlara alaylı bir bakış atıp yürümeye başladım.
?:bak senn cevapta vermiyor?!
Dedi ortada oturan kız.
?:rahat bırakın kızı.
İnsanların garip bakışlarını umursamadan sınıfımı bulmaya çalıştım.
Okul hem çok büyük hemde çok kalabalıktı ve birsürü sınıf vardı.
Merdivenlerden inen dört gurup öğrenciye baktım ama asıl dikkatimi çeken ortadaki çocuk oldu.
Kıvırcık ve dalgalı karışım saçları vardı uzaktan pekte beli olmuyordu.
Ele gözleri net birşekilde kendini beli ediyordu.
Ela gözleri ona baktığımı anlamış gibi bana döndü.
Ben gözlerimi kaçırsmada ela gözleri bana bakmaya devam etti.
Kalbimde bir sızı hissetim hem çok hızlı atıyor hemde durmak istiyordu.
Ela gözleri hala üstümde geziniyordu okulun ortasında durmuş hareket edemiyordum.
Ela gözler bu kadar güzelmiydi?
Hayatımda gördüğüm en güzle gözlerdi.
Bakışları hala üzerimdeydi.
Bu kadar uzun süre bakması normal miydi?
Titrediğimi hissetim.
Yanındaki arkadaşı birşeyler söylüyor gibiydi ama pek dinlediği söylenmezdi.
En son koluna dokununca irkilerek önüne döndü.
Bakışları üstümden ayrılınca derin bir nefes aldım.
Önümden geçip birkez bile bana bakmadan yürümeye devam etti.
Okulun ortasında duranmuş olmam çoğu kişinin bakışlarının üstümde gezinmesine neden oldu.
Merdivenlerden yukarı çıktım.
Sanırım müdürün odasına gitmem en iyisiydi.
Tuana:pardon bakarmısın!
Dedim karşıdan gelen çocuğa.
?:buyur?
Dedi baştan aşağı süzüp.
Tuana:müdürün odası nerde acaba?
Diye sordum.
?:ikinci kat sağ tarafta ücüncü oda.
Tuana:teşekkürler.
Dedim gülümseyip.
?:rica ederim.
Dedi birşey demesini beklemeden ikinci kata çıkmaya başladım.
Benim bulunduğum binada üç kat vardı bir zemin kat;spor salonu,kantin felan vardı.
İkinci ve üçüncü kat sınıflarala doluydu.
Karşı tarafta bir bina daha vardı üniversite oraya girmedim ama muhtemelen birkaç ay sonra orda olacaktım.
Tek bildiğim bu binadan kütüphane olmadığı için zamanımın çoğu karşı binadan geçecekti.
Evet gelmeden önce bütün okulu araştırdım.
Kapıya tıkladım gel komutunu alınca içeri girdim.
?:buyur kızım?
Diye karşıladı atmış yaşlarında olması gerekiyordu.
Tuana:merhaba efendim sınıfımı öğrenmek için gelmiştim.
Dedim adımı felan isteyip bilgisayardan birşeylere bakmaya başladı.
?:12/E
Dedi başımı salayıp odadan çıktım.
Sonunda sınıfımı bulup en arka sıraya geçip cam kenarına yerleştim.
Telefonumu çıkartıp zeynepin atığı mesajlara baktım.
Okula vardın mı?
Tek başına gitmedin değil mi?
Eyer birşey olursa ilk bana haber ver olurmu?
Neden cevap vermiyorsun. Korkmaya başlıyorum.
(Dört cevapsız arama)
Gülümsedim zeynep ile ilk okuldan arkadaştık o bana arkadaştan daha yakındı ablam gibiydi hata annem.
Annemin okşamadığı saçlarımı hergün zeynep okşardı.
Eyer bana ailen kim diye sorsalardı direk zeynep diye cevaplardı.
Bunca yıl bütün acılarımı onunla paylaşmıştım annem ve babam tartıştığı zamanlar yanıma gelip bana sarılırdı duymamı istemezdi saçlarımı okşarken,kulağımı kapatmaya çalışırdı.
Ama zeynep benden sadece iki yaş büyüktü...
Vardım balım
Yürümek istedim biraz o yüzden tek gittim.
Benim için korkma derslerine odaklan.
Diye cevapladım.
Etrafı incelerken bana dik dik bakan çocuğu yeni fark ediyordum.
İrkilerek çocuğa baktım.
Simsiyah giyinmiş ve şapkasıyla saçını kapatmıştı.
Gözünde siyah bir göz kalemi vardi hafif siyah dudağı ama teni buğdaydı.
Bana bir katil gibi bakıyordu.
?:okulda yenisin dimi?
Dedi kısık ve kalın bir sesle.
Tuana:sesini kalınlaştırıp ,kısık sesle konuşunca korkunç olmuyorsun.
Dedim ama fazlasıyla korkunçtu.
?:korkunç gibisin.
Tuana:bir katil gibi bakıyorsun.
Dedim kısılan sesimle.
?:bir katilin bakışlarını nerden biliyorsun? Çok fazla mı aynaya bakıyorsun.
Sadece çok fazla kitap okuyordum.
Tuana:polis felan mısın?
Diye sordum korktuğumu beli etmemeye çalışarak.
?:hayır...büyücüyüm.
Ha???
Tuana:ne??? Büyücümü?
Kahka attım.
?:13 yaşımdan beri büyü yapıyorum ve yaptığım bütün büyüler tutuyor.
Tuana:şans.
?:hayır büyünün eseri.
Dedi beni daha dikatli incelemeye başladı rahatsızca kıpırdandım.
Tuana:büyülere inanmam.
?:şurda seninle yatmak istesem yatarım bu tek bir büyüye bakar.
OHA!!
Tuana:iyi büyülerini başkalarının üzerinde kulan.
Bana doğru eğildi.
Geri çekildim.
?:korkuyorsun büyücü olduğum için değil dış görünüşüm seni korkutuyor ve sana dik dik bakmam.
Dedi cidden bilmişti ama bunu büyücü olmasıyla alakası yoktu yoldan geçen biri bile anlardı.
Tuana:her neyse gitsem iyi olacak.
Ayağa kalkmak istedim ama ben kalkamadan o kalkmış ve üstüme eğilmişti.
Titremeye başladım.
?:nereye çok mu korkunç görünüyorum.
Diye sordu alayla.
Tuana:rahat bırak beni.
Dedim kesik kesik nefes alarak fazlasıyla yaklaşmıştı.
?:güzel kızsın aslında.
Dedi yüzümü izlerken.
Tuana:gitmek istiyorum.
?:gitmene izin vermiyorum.
Dedi aynı kısık ve kalın ses tonuyla.
Tuana:üstümden çekil artık!
?:olur sen altıma gir ama.
İyice titremeye başladım.
Korktuğum zaman hep titrerdim şimdide titremeye başlıyordum.
?:yada üstümdede olabilirsin keyfin nasıl isterse.
Dedi yüzüme iyice yakalşıp.
Bu resmen tacizdi!
Tuana:lütfen...üstümden...çekil.
Dedim tane tane.
Başını olumsuz anlamda saladı.
Göz yaşlarım akmaya başlamıştı.
?:ağlarkende çok s*ksisin.
Tuana:git artık!
Kalkamıyordum,kımıldayamıyordum ve deli gibi titriyordum.
Kapının açılmasıyla ikimizde kapıya döndüm.
İçeri giren o kızlerdan biriydi.
?:noluyo?
Dedi ikimize afalayarak bakıp ardından akan göz yaşlarıma bakıp kaşlarını çatı kıza bakmasını fırsat bilip üstümden ittim.
Telefonumu ve çantamı alıp titreyen bacaklarımla koşmaya başladım.
?:bekle! Seninle daha konuşacaklarımız vardı.
Göz yaşlarım akmaya devam ediyordu.
Hızlı bir şekilde merdivenlerden indim peşimden geliyordu ve duramam için bağrıyordu.
Etrafta uğultulu selser vardı muhtemelen neden koştuğumu sorguluyorlardı.
Arkamı dönüp geliyormu diye baktım dönmez olaydım.
Sert bir cisme çarpıp yere düştüm.
Kafamı kaldırıp çarptığım kişiye baktım.
O çocuktu aklımdan çıkmayan elaların sahibi. Ve yanında arkadaşları.
Dolan gözlerime bakıp kaşlarını çatı tek o değil yanınaki arkadaşlarıda kaşlarını çatmış bana bakıyordu.
Soldaki çocuk kalkamam için elini uzatı.
?:noldu? Neden ağlıyorsun?
Diye sordu.
Derin bir nefes aldım.
?:neden olacak ilgi çekmek istiyor.
Yine o kızdı duvara yaslanmış ters ter bana bakıyordu.
Elini tutup ayağa kalktım.
?:sonunda durdun be seksi kız.
Gözümü kapatım.
Hepsinin bakışı değişti karşılarındaki çocuğa ters ters bakmaya başladı.
?:derdin ne?
Diye sordu sağ taraftaki çocuk..
?:sadece konuşmak istiyordum.
Başımı olumsuz anlamda hızla saladım.
Benimle yatmak istiyordu!
Birkaç adım bana yaklaştı. elaların sahibi kolunu omzuma atıp beni kendine doğru çekti.
Afalayarak çocuğa baktım bana kısa bir bakış atıp önüne döndü.
Kokusu...büyüleyici.
Hafif bir alkol kokusu vardı ama onu kaplayan başka bir koku vardı eyer bu kokunun bir tanımı olsaydı kesinlikle okyanus derdim.
Okyanus kadar derin bir koku veriyordu kokusunda huzur vardı okyanuslar ne kadar korkunç olursa olsun huzur veriyordu.
Diğer arkadaşları kısa bir süre afalasalarda tekrar çocuğa döndüler.
?:sonra konuş olur mu?
Dedi bana elini uzatan çocuğun yanında duran kişi.
?:şimdi konuşmak istiyorum.
Diye inat etmeye başladı.
Yutkunarak onları izlemeye başladım.
?:şuan biraz işi var sonra konuş.
Dedi sert sesle adını bilmediğim çocuk.
Elaların sahibi ise çocuğa öldürücü derecede korkunç bakışlar atıyordu.
?:sonra konuşalım olur mu seksi kız?
Dedi bir palyaçonun gülüşünü andıran bir şekilde bana gülümsedi.
?:sadece başını sala.
Diye fısıldadı hızla başımı saladım tekrar gülümseyip arkasını dönüp gitti.
Elaların sahibi anında elini omzumdan indirdi.
?:birkaç sorunu var akıl hastası ve uyuşturcu bağımlısı
Diye bir açıklamada bulundu.
Elaların sahibi hala sert bir tavırla bakıyordu ona çarptığım için mi acaba?
?:o çocuktan uzakdur bu kafayal herşeyi yapabilir.
Dedi diğer çocuk elalar hala bana bakıyordu.
Başımı saladım.
Tuana:teşekürler.
Dedim kekeleyerek
Elaların sahibi dudakalrını araladı ama daha sesini duymadan duvara yaslanan kız yanımıza yaklaştı.
O konuşmadan konuşmaya başladı.
?:fazla durmadın mı burda? Onlarla işin bitti hadi yoluna.
Kıskançlık.
Kızı umursmayıp yürümeye başladım.
?:bir daha böyle birşey yapma!
Dedi biri kimin olduğunu biliyordum.
Alınmadım asılda kız haklıydı sadece bir anlık yanlarında durmuştum dahası yoktu. olamaycaktıda.
O çocuğu görmemek dileğiyle sınıfından baya uzan bir yere gittim.
Bir ağcın altına oturup yanıma getirdiğim NO.26 (beyza alkoç) kitabını okumaya başladım.