Sizi yeriiim vote sayılarımız yükseldiiii yaşasın şimdi vote atanlar lütfen yorunda bekliyorum sizdennn...
Yorum ve voteler böyle gelirse daha sık atarııım❣️
Multi Aras Aslan
Ada
Bütün misafirler gitmişti.Sadece biz ve ailelerimiz kalmıştı.Bir yanımda Aras diğer yanımda Ayaz oturuyordu ve gerçekten yorulmuştum.
"Çocuklar hadi şu gazetecilerede bir kaç bişi söyleyin gitsinler."dedi Emre Bey.Ayaz kalktı bende peşinden kalktım ve yavaş yavaş dışarı doğru yürümeye başladık.
"Nasılsın."dedi.
"Yorgunum biraz bir daha evlenmeyi düşünmüyorum."dedim.
"Bende.Şimdi Rahat ol basit kısa cevaplar ver sıkıştığın yerde ben devreye giricem."dedi ve elini uzattı.Elini tutup kafamı salladım.Gaztecilerin yanına gittik.
"Ayaz Bey Ada Hanım tebrik ederiz."dedi biris.
"Saolun teşekkürler."dedi Ayaz.
"Evlilik neden bu kadar erken oldu yoksa Ada Hanım hamilemi."dedi birisi.
"Hayır tabiki hamile değil."dedi Ayaz.
"Ada Hanım babanızla ilgili neler söyliceksiniz sanırım aranız bozukmuş."dedi birisi.
"Aramız bozuk olsa düğünüme gelmezdi heralde."dedim.
"Peki geliniğiniz annenizin eserimi tek gelinlikmi giydiniz."dedi birisi.
"Bu ikinci gelinliğim evet annem dikti."dedim.
"Sizi pek cemiyette görmedik Ayaz Beyle nasıl tanıştıız ve nasıl evlilik kararı aldınız."dedi biri.
"Ben doktorum ve sadece işime odaklanmak istedim o yüzdenden cemiyete pek katılmadım.Ayazla tanışmamız ve evlenme kararı almamız özel hayatımız bunları paylaşmak istemiyoruz."dedim.
"Peki Ayaz Beyin çapkınlıkları hakkında ne diceksiniz."dedi birisi.Ayaz ağzını açıcakken ben araya girdim.
"Benden sonrası beni ilgilendirir herkesi bir geçmişi vardır."dedim.
"Bu kadar yeter yeterince yorgunuz kolay gelsin."dedi Ayaz ve içeri geçtik.
"Sen çabuk alıştın bu gazetecilere güzel cevap verdin."dedi Ayaz.
"İçimden geçenleri söyledim sadece."dedim.Tekrar düğün mekanına geçtik.
"Evet gençler tayfası eğlenceye hazırmıyız."dedi Aras.
"Ne eğlencesi oğlum yoruldullar eve gidip dinlensinler."dedi Emre Bey.
"Ama biz o kadar yer ayarladık."dedi Asya.
"Abi Ada hadi ya biraz otururz kalkarız."dedi Aras.Ayaz bana döndü.
"Tamam gidelim ama şunu değiştirmem lazım."dedim.
"Ben sana elbise aldım yukarda değiştirip gelelim."dedi Asya.Asya ile yukarı çıkıp üstümüzü değiştirdik.
"Sen bunu hangi ara aldın."dedim.
"Beğendimi.Son anda aklıma geldi"dedi.
"Beğendim ama artık uzun bir süre beyaz bişi giymicem."dedim.Asya ile beraber tekrar aşağı indik.
"Hadi gidelim."dedi Asya ne ile.
"Çocuklar yarın kahvaltıya beklerim."dedi Emre Bey.
"Aa bende beklerim valli bir el öpmeye gelirsiniz heralde."dedi babam.
"Geliriz Emre baba."dedim.
"Bizede gelirsiniz dimi."dedi annem.
"Gelirler tabi gelirler."dedi Emre Bey.
"Bizim gerçekten evlenmediğimizi unutuyorsunuz isterseniz birde balayına falan gidelim."dedi Ayaz.
"Ne olucak bir kahvaltıya gelseniz."dedi Emre Bey.
"Tamam baba geliriz."dedi Ayaz.
"Ada kızım artık cemiyet yemeklerinden kaçamıcaksın."dedi babam.
"İsterse gelmez hatta bende gitmem belki zaten severek gitmiyordum."dedi Ayaz.
"Hadi gençler siz gidin eğlenin."dedi Emre Bey.Murat geldi.
"Ada hanıma gelmiş bu kutu."dedi Murat ve kutuyu bana uzattı.
"Saol."dedim.
"Bomba olmasın bu."dedi Aras.
"Aras saçmalama oğlum."dedi Emre Bey.Çantamı kenara koyup kutuyu açtım.Bir tutam saç ve bir kağıt vardı.Kağıdı okuyunca kanım donmuştu sertçe yutkundum.
"Neymiş Ada."dedi Asya.Cevap veremedim.
"Kim yollamış."dedi Berk.
"B bbu."dedim şaşkınca.Ayaz elimden kağıdı aldı ve okumaya başladı.
"Ayaz ve Ada tebrik ederim...Bu saç Aslının kelebeğimin saçı bir valizle cesedini koyup eve yolladıkları sevgilimin.Ayaz umarım Adayı koruyabilirsin yoksa aynı acıyı sende yaşarsın.Ada bence korkmaya başlamalısın çünkü çok iğrenç bir hayata girdin kendine dikkat et."Ayaz kağıdı okuduktan sonra kağıdı buruşturdu.Kutunun içindeki saçı elime aldım.Bir kadını valize koyup sevgilisinin evinemi yollamışlardı.Gözümden bir damlya yaş aktı.
"Ne demek bu şimdi."dedi Ali.Kimse bişi diyemiyordu.Ayaz bana döndü elimden saçı alıp kutuya koydu ve Arasa verdi.
"At şunu."dedi Ayaz sinirle.
"Bu ne demekti diyorum Ayaz."dedi Ali.
"Gayet iyi biliyorsun sen ne olduğunu.Bile bile soktun kızını bu hayata"dedi Ayaz sinirle.
"Ayaz hadi eve gidin siz."dedi Emre Bey.Derin derin nefes alıp veriyordum.Bu kızın yerinde bende olabilirim.
"SİZİN YÜZÜNÜDEN BU KIZIN HAYATI TEHLİKEDE GÖZ YUMDUNUZ UYARDIM BEN SİZİ DİMİ UYARDIM."diye bağırdı Ayaz.
"Abi sırası değil Ada korktu zaten."dedi Aras.
"Ayaz götür hadi Adayı."dedi Berk.Ayaza döndüm.Ayaz gözümün içine bakıyordu.Ayazında gözünde korkudan çok sinir vardı.
Ayaz elimi tuttu ve yürümeye başladık.
"Ayaz bana açıklama yapıcaksınız ne demek oluyor."diye bağırdı babam arkadan.Ayaz bir anda durdu.Elini boğazına götürdü ve ovuşturdu elimi bırakıp sinirle arkasına döndü gitmek için adım atacağı sırada elini tuttum.
"Ayaz gidelim."dedim sesim titreyerek.Ayaz bana döndü.
"Ali şuan neyi sorguluyorsun sen."dedi Emre Bey.
"Kızımın hayatı tehlikedemi."dedi annem.Ayaz sinirle nefesini dışarı verdi.Tuttuğum elimi daha sıkı tutup dışarı doğru yürüdük.Murat Ayazın arabasını getrimişti.Ayaz ön kapıyı açıp beni bindirdi.
"ABİ ABİ DURUN."diye koşarak geldi Aras.
"Çantalarınız."dedi ve çantalarımızı uzattı.Ayaz alıp arka kapıyı açıp oraya attı çantaları.Aras benim yanıma geldi ve sarıldı.
"Korkma prenses."dedi sarılarak.
"Aras Asyaya iyi olduğumu söyle birde eve bırak olurmu."dedim.
"Tamam sen merak etme."dedi Aras.
"Berke söyle Keremi bulsun."dedi Ayazın sert sesi.Aras bende ayrıldı.
"Tamam."dedi Aras.Ayaz benim kapımı kapattı ve kendide bindi.Aras bana bakıp burukça gülümsedi. Bende zorla gülümesedim.Ayaz arabayı sürmeye başladı.Kafamı cama yasladım ve öylece yolu izlemeye başladım.
Ayaz arada sırada bana bakıyordu.
"Senmi öldürdün o kızı."dedim buz gibi sesimle.
"Hayır tabiki Ada."dedi Ayaz.Sessiz bir araba yolculuğu olmuştu.Eve geldiğimizde girişteki büyük kapı açıldı bahçede bir sürü takım elbiseli adam vardı.Arabadan inip eve girdik.İkimizde hiç bişi demeden odalarıma gittik.Hemen sıcak suyu açıp duşa girdim.
Artık Ada Yılmaz değil Ada Aslan olmuştum.Hayatım tehlikedeydi.Öldürülmüş birinin saçlarına dokunmuştum.Doktordum ben çok ölü görmüş dokunmuştum ama bu farklıydı farklı bir histi.Ben soğuk kanlı biriydim duygularımı gizlerdim kimsenin beni ağlarken görmesini istemezdim ve hep tek başımayken ağlardım şuan olduğu gibi...
Kendimi cesaretli ve korkusuz bilirdim ama değilmişim bunu bu gün anlamıştım.Ben korkuyordum ve hiç güvenmediğim birinin yanıda kalıyordum evlendiğim adamda bir katildi.
Suyu kapatıp aynada kendime baktım ağlamıştım ve gözlerim kızarmıştı.Üstüme pijamalarımı giyindim saçlarımı kurutup topladım.Mutfağa su almak içi inerken salonda Ayazı gördüm saçları ıslak koltukta oturmuş bişiler içiyordu.Beni görünce kafasıı çevirdi 2 saniye bakıp kafasını tekrar önüne döndürdü.Böyle olmıcaktı bizim artık iki insan gibi konuşmamız lazımdı.Ayazın yanına gidip ona dönük bir şekilde bağdaş kurup oturdum.
"Oturduğum evi bana babam almıştı.Beni işten kovdurmakla tehtit etti ve bir daha iş bulamazsın dedi."dedim.Ayaz bana döndü.
"Ne."
"Sormuştunya neden kabul ettin bu evliliği diye bu yüzden ettim ne mesleğimi yapabilcektim nede kalıcak bir yerim olucaktı."dedim.Ayaz kaşlarını çattı.
"Sen yurt dışına çıkmak istemiyormuydun o yüzden kabul etmedinmi boşandıktan sonra gitmek için."dedi Ayaz.
"Hayır ben istemedim mecbur bırakıldım."dedim.
"Adi herif.İşte bak bunları evlenmeden konuşsaydık şuan evlenmek zorunda kalmazdık Ada."dedi Ayaz sinirle.
"Nasıl yani."dedim.
"Baban babama demişti Ada zaten yurt dışına çıkmak istiyordu o yüzden kabul etmiş.Eğer bunları konuşsaydık baban seni işten attıramazdı sana kalıcak yerde ayarlardık evlenmezdikte."dedi Ayaz.
"Peki sence seninle evlenmeye can atıyor gibimiydin biraz üstüme düşseydin konuşmaya çalışsaydın Ayaz napıyım çok uyuzdun."dedim.
"Benmi uyuzdum asıl uyuz olan sendin soru sorunca tersliyip duruyordun ne üstüne düşücem."dedi Ayaz ve elineki bardağı sehpaya koydu.
"Sanırım artık bazı şeyleri konuşmamız gerek."dedim.
"Evet biraz geç oldu ama konuşalım.Burak kim bu gün niye gelmiş."dedi Ayaz.
"Gerçekten ilk bunumu soruyorsun."dedim.
"Doğru baştan başlayalım.O yarayı kim yapmıştı dudağındaki."dedi.
"Konuşucak daha önemli şeyler yokmu sencede mesela Kerem valize konulan o kız gibi."dedim.
"Sen önce benim sorularıma cevap ver."dedi Ayaz.
"Şöyle yapıyoruz bir sen bir ben."dedim.
"Ada kaç yaşındasın oyun oynayacak yaşı geçmedinmi."dedi Ayaz.
"26 yaşındayım sıra bende.Kerem kim."dedim.
"Yeraltından biri."dedi.
"Yeraltı ne oluyor."dedim.
"Sıra bende.Yarayı kim yaptı."dedi.Gözümü kaçırıp ellerimle oynamaya başladım.
"Oyunbozanlık yapma Ada."dedi.
"Hani oyun oynamıyorduk."dedim.
"Ada."dedi sinirle.
"Babam."dedim.
"Babanmı vurdu sana o gece olanlardan sonramı yaptı."dedi kaşlarını çatarak.
"Evet senle otel köşelerinde düşüp kalktığım için."dedim.
"Şerefsiz kızına ima ettiği şeye bak."dedi Ayaz sinirle.
"Hakkımda ne düşündüğü umrumda değil artık.Evet sıra bende Yeraltı ne "dedim.
"Pis işlerin merkezi."dedi.
"Bu kadarmı."dedim.
"Evet bu kadar.Burak kim."dedi.Sehpadaki bardağa içkiyi koyup kafama dikmeye çalıştım ama çok acıydı.
"Iyy bu ne ya çok acı."dedim ve ağzımı tuttum.Ayaz elimden bardağı aldı.
"Öyle dikilmez o kafaya.Cevap ver soruma."dedi ve sehpaya koydu.
"İşte şat atınca soru pas geçiliyor."dedim.
"Kendi kendine kural koyamazsın Ada cevap alıyım."dedi.
"Eski görüştüğüm biri işte."dedim.
"Sevgilinmi yanı o akşam onun yüzündenmi o kadar dağıttın."dedi.
"Sıra bana geçti sen neden kabul ettin evlenmeyi."dedim.
"Eğer evlenmeseydim babam beni yeraltından silicekti ve bu isteiyeceğim en son şey."dedi.
"Niye bu kadar önemli tehlikeli bir kurtulurdun işte."dedim.
"O akşam niye o kadar dağıttın."dedi.Yine etrafa bakmaya başladım.
"Ada mızıkçılık yapıyorsun bak."dedi.
"Burak benim sevgilim değildi sadece konuşuyorduk ben kimseye güvenmem onada güvenmiyordum zaten ama Asyanın ısrarları üzeri bir şans vermek istediğim ve evine gittim beni aldattığını öğrendim işte."dedim.
"Hala peşinde anlaşılan.Düğüne kadar geldiğine göre"dedi.
"Umrumda değil bitti gitti zaten.Ayaz o kızı senmi öldürdün neden bana yolladı eğer sen öldürmediysen"dedim.
"Öldürmedim dedimya.Bizden yardım istedi bende bu işlerin içindeyseniz zaafınız olamasın dedim oda aklınca işte laf sokuyor."dedi.
"Bana bişi yaparlarmı."dedim.
"Hayır yapamazlar bize öyle herkes bulaşamaz korkma.Sıra bana geçti asansöre neden binemiyorsun."dedi.
"Genelde çok dar alanlar oluyor bende böyle sıkışık yerlerde biraz daralıyorum fena oluyorum sadece Asya varken binebilirim çünkü sadece onu güveniyorum."dedim.
"Niye sadece Asya."dedi.
"Soru sırası bende.Yeraltında tam olarak ne oluyor Ayaz."dedim.
"Çok fazla Yeraltından konuştuk."dedi.
"Mızıkçılık yapma."dedim.
"Yeraltı İstanbulun mafyalarının toplandığı yer ve orda herkes suçludur masum olan yoktur uyuşturucuda dahil bir çok pis iş dönüyor."dedi.
"Berkdemi birini öldürdü sen uyuşturucmu satıyorsun yani."dedim.
"Neden sadece Asyaya güveniyorsun."dedi.
"Çünkü başka güvenicek kimsem yok.Yeral-"diyeceğim sırada Ayaz araya girdi.
"Oyun bitti küçük hanım hadi git uyu sabah babamlara gidicez."dedi ve kalktı.
"Küçük hanımmı."dedim.Ayaz bişi demeden merdivenlere yöneldi.
"İki yaş var aramızda."diye seslendim arkasından sonra bende odama çıktım ve yatağa girip hemen uykuya daldım.
"Oooo senle işimiz var Adaa hadi sabah oldu."diye bir ses kafamda bağırıp duruyordu.Gözlerimi açtım.
"Ne var ya sabah sabah."dedi ve doğrulup gözlerimi ovuşturdum.
"Saat dokuz buçuk Ada hadi babamlara kahaltıya gidiyoruz kalk hazırlan."dedi ve yorganı üstümden çekti sonrada odadan çıktı.Söylene söylene kalkıp hazırlandım.
Uyuşuk uyuşuk merdivenlerden indim.Ayaz telefonla konuşuyordu beni görünce kapıya doğru ilerledi bende peşinden gittim.Ayaz kapıdaki korumalara başıyla selam verdi ve araba bindi bende yavaş yavaş arkasından gidiyordum.Ayaz kornaya bastı.
"Hadi hadi hızlı."dedi.Arabaya bindim.Telefonu kapatmıştı.Biner binmez sürmeye başladı.Ayaz bana bakıp duruyordu.
"Ne bakıp duruyorsun."dedim.
"Aşağı inmen 15 dk sürdü 15 dk da saçını nasıl kıvırcık yaptığını düşünüyorum."dedi.
"Sen beni fazla düşünüyorsun."dedim gülerek.
"Ha ha çok komik ilk defa böyle gördüm seni."dedi.
"Doğal hali böyle saçlarımın."dedim.Ayaz bişi demedi.Bir süre sessizlik olmuştu.Villalarla dolu bir siteye girmiştik.
"Ada babanla ilgili bazı şeyler öğrenmek istermisin."dedi.
"O ne demek."dedim.
"Babanla ilgili duymak istemeyeceğin şeyler eğer ağır gelicekse konuşmıcam ama bilmek istiyorsan babanı babamda dinlicez."dedi.
"İstiyorum bilmek istiyorum beni daha ne kadar şaşırtıcak acaba."dedim.Bir bahçenin içine girdik yine takım elbiseli adamlar vardı.Arabadan inip kapıya doğru ilerledik.
"Keşke bişi alsaydık elimiz boş geldik."dedim.
"Yabancılarmı sanki."dedi ve zili çaldı.
"BEN BAKIYORUUUM."diye bağıran Arasın sesi geldi.
"Geliyo sabah şekeri."dedi Ayaz.Ve kapı açıldı.
"GÜNAYDINLARRRRR."dedi Aras kollarını açıp ikimizede sarıldı.
"Napıyorsun oğlum."dedi ve ittirdi Ayaz.
"Aman seni hep görüyorum gel kız."dedi ve bana sarıldı.
"Evlilik yaramış bir güzellik gelmiş saçlar falan harika."dedi saçlarıma dokunarak.
"Teşekkür ederim."dedim saçlarımı savurarak.
"Çekil Aras ya."dedi ve Arası itip içeri girdi Ayaz.
"Sabahları ekstra bir huysuz oluyor."dedi ve kolunu omzuma attı.İçeri doğru geçtik.Ayaz Emre Beyin elini öpüyordu.
"Hoşgeldin Ada."dedi Emre Bey.
"Hoşbulduk."diyip elini öptüm.
"Saol kızım.Hadi geçin bakalım sofraya."dedi Emre Bey.
Ayaz ile karşılıkla Aras ile yan yana oturuyorduk.
"Nasıl gidiyor evlilik."dedi Aras.
"Aras lütfen boş boş sorular sorma kardeşim sabah sabah çekilmiyorsun."dedi Ayaz.
Havadan sudan sohbet ederek kahvaltı etmiştik.Uzun bir aradan sonra ilk defa doğru düzgün kahvaltı yapmıştım ve çok keyifliydi Aras zaten çok sepmatik ve komik bir çocuktu sürekli Ayazı sinir ediyordu ve didişiyorlardı.Emre Beyde gerçekten dışardan göründüğü gibi soğuk değildi ve gerçekten güzel bir ailelerdi.
Kahvaltı bittikten sonra kahve içmek için salona geçmiştik.Aklım Ayazın dediklerindeydi babam ile ilgili daha ne iğrençlikler duyacaktım acaba.
"Burdan sonrada babanlara gidersiniz el öpmeye."dedi Emre Bey.
"Adaya vurduğu elinimi öpmeye gidicez baba."dedi Ayaz.Aniden ona döndüm bunu söylemesine gerek varmıydı gerçekten.Emre Bey dikleşti.
"Ne vurduğumu."dedi Aras elindeki kahveyi sehpaya bırakıp bana döndü.
"Baban seni dövüyormuydu."dedi Emre Bey.
"Hayır yani ilk kez vurdu haberlerimiz çıktığında."dedim.
"Ve Adaya açık açık orospu demiş."dedi Ayaz.Sinirle ona döndüm.
"Ayaz herşeyi söylemek zorundamısın."dedim sinirle.
"Arabada sana sordum sende kabul ettin şimdi dinle.Baba Ali bizi kandırmış."dedi Ayaz.
"Nasıl kandırmış."dedi şaşkınca Emre Bey.
"Ada yurt dışına falan gitmek istemiyormuş kızı tehtit etmiş evden atarım işten attırırım bir daha iş bulamazsın falan diye mecbur bırakmış."dedi Ayaz.
"Adi şerefsizne bak sen bir bokluk olduğu belliydi.Pardon baba ağzımdan kaçtı."dedi Aras.
"Ada ben bilmiyordum bana dediki Ada zeten gitmek istiyordu yurt dışına sorun olmaz demişti."dedi Emre Bey şaşkınca.
"Babam ve yalanları ne diyebilirimki."dedim ve kafamı öne eğdim.
"Kaldır kafanı Ada.Baba Kerem olayından sonra olanlarıda anlat herşeyi bilsin Ada ona göre hareket eder böylece."dedi Ayaz.Emre Bey duraksadı.Bir bana bir Ayaz baktı.
"Bilmek istiyorum."dedim.
"Baba direk en baştan anlatsana bu saçma evlilik fikrinin doğuşundan."dedi Ayaz ve arkasına yaslandı.
"Haberleriniz çıktığında baban beni aradı ve buluştuk bende sinirlendim başta otel falan görünce benimde kan beynime sıçradı.Hakkınızda çok dedikodu çıkıcaktı bizim isimlerimizde zedelencekti.Ben baban şöyle bir teklifte bulundum 1 ay sevgili gibi davransInlar sonra yapamadılar ayrıldılar deriz demiştim."dedi ve derin bir nefes aldı.
"Baban dediki otele gitmişler Ada hamile kalmış olabilir insanların aklına başka bişi gelebilir en iyi evlensinler 6 ay evli kalsınlar hamile kalmışsa bile evliyken belli olsun işimizi riske atmayalım dedi.Çok aklıma yatmasada kabul ettim sonuçta kız babası biraz daha ince düşünür diye düşündüm.Baban bizim işlerimizi gayet iyi biliyor tehlikeli olduğunu ve genelde zarar gören tarafın zayıf olanlar yani eşlerin olduğunu bilidği halde ben tekrar söyledim.Oda ben onu yurt dışına yollıcam zaten gitmek istiyordu dedi ben bilmiyordum."dedi Emre Bey.
"Keremden sonrası."dedi Ayaz.
"Bu sana dün kutuyu yollayan adamın sevgilisini öldürmüşlerdi bunu duyunca ben gidip bana söyledim vazgeçelim dedim nişanlı kalsınlar sonra ayrılılar evlendirmeyelim Adanın hayatı tehlikede dedim ama baban."dediği sırada lafını kestim.
"Babamın umrunda olmadı zaten ben onun kızı değilimki reklam malzemesiyim onun, yıllarce cemiyetten kaçmamı böyle cezalandırdı işte biz hiç bir zaman bir aile olmadık.Ben bir zaman sonra bu evliliğe sıcak bile bakmaya başlamıştım en azından onlardan tamamen kurtulma şansım olucak diye."dedim gözlerim dolu dolu.Aras yanıma gelip sarıldı.
"Babanında anneninde sevgisine ihtiyacın yok senin."dedi Aras.
"Anneninde babanında umrunda değilsin Ada.Senin canını bile önemsemiyorlar hayatının tehlikde olması umurularında değil çünkü onlar seni sadece insanlara gösterip konulmak istiyorlar emin ol babanı senden daha iyi tanıyorum."dedi Ayaz acımasızca.
"AYAZ."diye bağırdı Emre Bey.
"Şey ben bir lavaboya gidiyim."dedim ve kalkıp kendimi lavaboya attım.Suyu açtım diz çöküp hıçkırarak ağlamaya başladım.Bunları zaten biliyordum ama başkasının ağzından duymak berbat bir duyguydu evet sevmiyorlardı beni bir kez daha anladım.Ayazın dediği gibi canım bile umurlarında değildi..
Ayaz
Ada benim dediklerimden sonra kalkıp lavaboya gitmişti.
"Abi sen napıyorsun ya görmüyormusun kız zaten maf oldu niye daha fazla üzüyorsun."dedi Ayaz sinirle.
"Ayaz sen gerizekalımısın ne biçim konuşuyorsun lan."dedi babm sinirle.
"Adanın gerçekleri görmesini sağlıyorum güçlü durmayı öğrensin ağlayarak hiç bişi olmaz."dedim.
"Sanane oğlum sana kız öyle rahatlıyor belki sanane.Bak kız zaten yeterince büyük darbe aldı ailesi konusunda kızın üstüne gitme sakın evde falan."dedi babam.
"Kıza evde işkence yapıcak halim yok."dedim.
"He birde yap."dedi babam.
"Siz şuan bana kızıyorsunuz ama ben en iyisini yaptım acı çekmicek acısıyla yüzleşicek ve atlatıcak onun iyiliği için yaptım."dedim.
"Yani abi sende iyimisin kötümüsün belli değil ortan yok ayarın yok."dedi Aras.
"Ben iyisini yapıyorum yumuşata yumuşata söylemenin bir manası yoktu."dedim.
"Bak sen şu Aliye ne biçim davranyormuş kıza hayvan herif.Bende kızının adı lekelenmesin diye falan yapıyor sanıyordum adamın umrunda değilmiş kızı"dedi babam.
"Bırakın hala öyle biliyoruz sansın şimdi Adayı falan almaya çalışmasın."dedi Aras.
"Yavaş alsın nereye alıyor kolaydı sanki almak."dedim.
"Dengsiz."dedi babam.
"Ben bir bakıyım"dedi ve kalktı Aras.
"Otur ben bakarım."dedim ve kalktım.
"Hayır sen otur Aras baksın dahada üzme."dedi babam.
"Aras otur."dedim ve Adanın gittiği lavabonun önüne gidip kapıyı çaldım su sesi geliyordu.
"Ada aç kapıyı."dedim.Ada ses vermedi.
"Ada şu kapıyı aç."dedim.Yine ses vermedi.
"Kapıyı açıyormusun kırıyımmı."dedim.
"Bekle."diye bağırdı.1-2 dk sonra kapı açıldı yüzüme bakmadan yanımda geçiyordu kolundan tuttum ve kendime döndürdüm.Hiç ağlamamış gibi dik durmaya çalışıyordu ama gözlerinden belliydi ağladığı.
"İyimisin."dedim.
"Çok iyim."dedi net bir şekilde.
"Ağlamışsın."dedim.
"Evet mutlu oldunmu ben ağlayınca üzülünce huzura erdinmi."dedi sinirle ve ilerlemeye başladı.Tekrar kolunu tuttum.
"Üzülmen için söylemedim sende farkındaydın zaten."dedim.
"Çok saol.Ya eve gidelim yada bana taksi çağır ben gidicem."dedi.
"Gidicez."dedim.
"İyi şimdi bırak kolumu."dedi ve kolunu çekip içeri doğru gitti bende peşinden gittim.
Bu bölüm bu kadar olsun diğer bölüm görüşürüüzz..
-Kaoslar başlasııın.